22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 21 MART 1997 CUMA 10 DIŞ HABERLER AB'nin danışma organı Avrupa Parlamentosu, Türkiye'deki siyasi partilerden umudu kesti AB'nin ıımiKİu âvfl toplutnLEYLA TAVŞANOĞLU İSTANBUL - Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye'deki siyasi partilerden umudunu kestiği ve bundan böyle sivil toplum kuruluşlanyla daha ya- kın ilişkiler içine girmek istedıği izlenımi güç ka- zanıyor. Bu izlenimi, Avrupa Parlamentosu (AP) Sos- yalist Grup Başkanı PauBne Green "Arök herkes shil toplumun geliştirilmesi gerektiğinj söyiüyor. Bundan sonra, bu konuda daha çok çalışmamız ge- rekecek'* sözlenyle iyıce belırginleştırdi. Green ay- nca Türkiye'nın Kıbns sorununu da çözmeye ka- rarlı oldugunu kanıtlaması gerektiğine işaret etti. Önceki akşam Türkiye'ye gelen Avrupa Birliği'nin (AB) danışma organı niteliğindeki AP'den Sosya- list Grup Başkanı Pauline Green, AP Başkanveki- li Magdalena Hoff, Andreas Papandreu'nun baş- bakanhğı döneminde Yunan hükümet sözcüsüolan AP parlamenteri Yannis Rubatis, Sosyalıst Grup Dı- şişlen Sekretaryasf ndan Patrick CosteBo ve iki parlamenterdün istanbul'daMazlum-Der'i ziyaret ettı. Daha sonra kaldıklan Svvıssotel'de bazı basın • Türkiye'yi ziyaret eden Avrupa Parlamentosu heyetinde bulunan Sosyalist Grup Başkanı Pauline Green, "Sivil toplumun gelişmesi için daha çok çalışmamız gerekecek" dedi. mensuplanyla görüşen grup. akşam TÜSÎAD ra- porunu hazırlayan Prof. Büİent Tanör ve TÜSİAD üyeleriyle görüştükten sonra TÜSLAD'ın verdiği kok- teyle katıldı. Sosyalist Grup Başkanı Pauline Green, gazete- cılerle görüşmesınde Türkiye'ye gelişlerindeki ama- cı şöyle özetledi: "Türkiye'nin bir takım sorunları var. Hiçbir de- mokrasinin mükemmelolmadığını biz de biliyoruz. Ancak, Türkiye'de insan haklan ihlaDeri çok ciddi boyutiarda. Bunu, geçen hafta sizin Dışişleri Baka- nınız da dogruladu" Green, Türkıye gündemindeki iki çok önemli konuyu da şöyle sıru .UUI "Kürt sorunu: Bu a>nı zamanda bir azınlık so- nınu ve devletin kendi halkına takındığı tavırdır. Kıbns sorunu: Türkiye, bunu çözmeye kararb- yun, diyebilmeJi." Green aynca Avrupa'nın Türkıye halkına çok iyı myetlı bir tutum ıçınde olduğuna dikkat çektı: Av- rupalı Hırıstiyan demokratlann. medenıyet ve dın unsurunu gerekçe göstererek Türkiye'ye Avru- pa'nın kapılannın kapalı oldugunu açıklamalanna şu sözlerle tepkı gösterdi: "Bu açıklanialan nedeniyk Hıristiyan demok- ratlara çok sert tepki gösterdik. Hatta ben Başkan Jacques Santer'e, konuyu ciddi biçimde eteştiren bir de mektup gönderdim. Mektupta dinin. bu ko- nuda kriter ahnmanıası gerektiğini beurttun." Green konuşmasının sonunda Avrupa'nın Tür- kiye'deki siyasi partilerden umudunu kestiği me- sajını da şu sözlerle verdi: "Herkes sivil toplumun geliştirilmesi gerektiğini söyiüyor. Bu konuda bundan sonra daha çok çahş- mamız gerekecek." Öte yandan Türkiye'deki insan haklan ihlalleri- ni eleştiren Avrupa'nın, Bulganstan ve Roman- ya'nın tam üyeliğine de çekinceyle baktığı görüş- lerinin yaygın olduğu ve bu iki ülkenin AB üyeli- ğine almması konusunda hiçbir şekilde fikir birli- ği bulunmadığı öğrenıldı. AP grubu bugün Ankara'ya geçerek Genelkur- may tkıncı Başkanı Orgeneral ÇevikBir, Başbakan Erbakan, Devlet Bakanı Abdullah Giil ve Dışişie- ri Müsteşan Büyükelçi OnurÖymen'legörüşecek. Grubun, Dışişieri Bakanı Tansu Çiller'den de ran- devu ıstediği, ancak şimdilik bır yanıt alamadığı be- lirtildı. AvrupaKardak histiyorLALE SARltBRAHtMOĞLU ANKARA - Avrupa Bırliği'nin (AB) Hıristiyan demokrat partile- re mensup üyelerinın. Hıristiyan değerlen paylaşmadığı gerekçe- sıyle Türkiye'yi Avrupa'dan dışla- maya yönelik tutumunu Hollan- da'nın Apeldoorn kentindeki top- lantıda düzeltme arayışına giren birlik, karşılığında Ankara'dan Kar- dak için ödün bekliyor. AB'nin, Başbakan Yardımcısı ve Dışişieri Bakanı TansuÇfller'in. yeterlı bu- lunmayınca ikinci kez kaleme al- dığı iki sayfalık mektubundan tat- min ohnakiabirlikte, Türkiye ve bir- lik arasında "ortakhk konseyi'nin toplanması önündekı Yunan veto- sunu aşmak için Ankara'nm Kar- dak için adırrı atmasinda ısrarlı ol- duğu bildirildi. Dışişieri Bakanlığı'ndan dün ya- pılan yazılı açıklamada, bir gaze- tede çıkan köşe yazısında, Çiller'm Türkiye'nin, Kardak'ı, diğer ko- nulardan ayırarak tek başına Ulus- lararası Adalet Divanı'na götür- meyi kabul ettigi yolundaki habe- ri yalanladı. Ancak AB Dönem Başkanı Hollanda'nm Dışişlen Ba- kan Hans Van Mierlo'nun, Anka- ra-Atına arasında bir orta yol bu- lup Yunan vetosunu aşarok Türkı- ye ve AB arasmdaki 'ortakhkkon- seyi'ni 29 nisanda toplamak için mekik diplomasısi yaptığına dik- kat çekildi. Mierlo, Apeldoom top- lantısı öncesinde geldiği tstanbul'da, Çiller ıle yalnızca Dışişieri Bakan- lığı Müsteşan Büyükelçi OnurÖy- men'in hazırbulunduğu bir görüş- me yaptı. Mıerlo'nun, bu görüşme sırasında, Çiller'e, Kardak için Tür- kiye'nın temel tezlerinden uzak- laşmadan bir adım atabileceğini söylediği öğrenildı. AB üyesı bir Batılı diplomat ise Cumhuriyet'e yaptığı değerlendir- mede. "Apeldoorn 'daTürkne'nin AB üyeüği yolunu ukayan Hıristi- • Hıristiyan demokratlann, Hıristiyan değerlen paylaşmadığı gerekçesiyle Türkiye'yi dışlayıcı tutumunu Apeldoorn'da düzeltme arayışına giren AB, karşılığında Ankara'dan Kardak için ödün bekliyor. AB Dönem Başkanı Hollanda'nm Dışişieri Bakanı Mierlo, Türkiye'nin Kardak konusunda adım atması için mekik diplomasısi yürütüyor. van dcmokraüara karşı olumlu bir tavır sergiledik. Türkiye arük da- ha esnek davranabüir" dedı. Türkiye'ye kısa ve orta vadede tam üyelık yolunu açmaya yanaş- mayan AB, 1 Ocak 1996'dayürür- lüğe giren gümrük birliğinin (GB) işleyişini sağlamaya öncelik veri- yor. Türkiye'nin GB'ye geçişini kolaylaştırmak için gerekli olan ve 1 mityar dolan bulan proje karşı- lığı yardım kredısı, Yunan vetosu yüzünden Ankara'ya venlemiyor. AB Bakanlar Konseyi, geçen yıl 15 temmuzda yayımladığı bir say- falık bildinde, Yunan vetosunun aşılması için, Yunanca "tnüa" adı- nı kullanarak Kardak kavalıklan- nın hangı ülkeye ait olduğunun be- lirlenmesı amacıyla Türkiye'den, bu sorunu tek başına Lahey Ulus- lararası Adalet Divanı'na götür- mesıni talep etti. İkinci mektup Çıller, AB'nın taraf tutarak Yu- nanistan'ı kolladığı bu mektubuna ilk yanıtı Irlanda'nın dönem baş- kanı olduğu geçen yıl 10 arahkta verdi. Yunanistan'ın itırazlan üze- rine geçerli bulunmayan bu mek- tuptan sonra Çıller, bu kez AB Dö- nem Başkanı Hollanda'ya iki say- falık aynntıh bir mektubu 21 şubat tarihinde gönderdi. Çiller, Türkiye'nin, devletlerhu- kuku ve anlaşmalara olan saygısı- nın hiçbir zaman tartışüamayaca- ğını belirttiği mekrubunda, Kar- dak'm adını anmamakla bırlikte, ka- yalıklar sorununu ıma ederek "ulus- bu-araa anüasmalardan doğan hak veyükümlülüklerin (bütüncül yak- laşun yerine) diğer kunulardan so- yutlanarak tek başına değerfendi- rüemeyeceğine'' işaret ettı. "Toprak talebimiz yok" Çiller'in yanıünda, AB'nin, Tür- kiye'nin Yunan topraklannda gö- zü oldugunu ima eden yaklaşımı- na karşı "Bizinı htrhangi bir top- rak talebimiz yoktur" dıyerek An- kara'nın bilınen temel politıkası konusunda birliğe gü\ ence \ erme- si dikkat çektı. Mektupta, Ege'de Yunanistan ile olan tüm sorunlan tek tek sıralaya- rak bu konulann, önce ikılı müza- kereler yoluy la ele alınması gerek- tığinin altını çizen Çiller, bu diya- log sürecinden sonra Adalet Diva- nı ya da üçüncü taraf hakemlığinı Türkiye'nin kabul edeceğini be- lırtti. Çiller mektubunda, "Şu an- da hepiminn karşı karşıv-a bulun- duğu en önemli konu, güven orta- mına yol açacak ve Ege'de geniş kapsamlı çöziimü sağlavacak ta- raflarca kabul edilebilir bir sürecin, Yunanistan ile başlaülmasının $ağ- lanmasıdır" dedı. MGK'nin 10. maddesi Kıbns ANKARA (Cumhurhet Bürosu)-Milli Güvenlık Kurulu'nun (MGK), irticanın önlenmesi için Bakanlar Kurulu'na sunduğu 18 maddelik bildirinin 10. maddesi, Kıbns konusunda hükümler ıçenyor. MGK, koalisyonu oluşturan partı liderlerinin de katıhmıyla 28 şubatta yaklaşık 9.5 saat toplanarak RP desteğıyle tırmanan irtıcaya karşı önlemler alınmasına iüşkin kararlar ahnıştı. MGK, basın açıklamasıyla toplantının çerçevesini açıklarken hükümete de 18 maddelik bir paket öngördü. MGK toplantısından sonra yayımlanan basm bildirisinde, Kıbns sonınuna ayn bir bölüm aynlarak "Törkiye'niııve KKTC'nin hak ve menfaatiannı korumavi amaçlavan siyasi, ekonomik ve askeri tedbirler uvgun bulunarak Bakanlar Kurulu'na biklirihnesine karar verihniştir" denıldi. Avrupa Bırliği'nin (AB) tek yanlı olarak Rum kesimi ile tam üyelık görüşmelerine başlamasına az bir zaman kala, Rusya'nın S-300 fuzelerini Rum kesımine yerleştirme planını dikkate alan MGK, 18 maddelik pakette 10. maddeyi Kıbns konusuna ayırdı. 10. maddede, Kıbns'ta Türkiye'nin ve Kıbns Türk halkının etkınlığmi kıracak gmşimlere karşı mücadele edılmesı kararlılığı kaydedildı. Ust düzey Yunanlı yetkili Cumhuriyet "e könustu 'Atina, Avrupa'nın tetikçisi olmayacak'YUSUFÖZKAN ATtNA - Yunanistan Dı- şişieri Bakanlığı'ndan üst dü- zey bır yetkili, Dışişieri Ba- kanı Teodoros Pangalos un. Washington, Apeldoorn ve Selanik'te yaptığı, Türki- ye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) almmasını destekleyı- ci açıklamalann, AvTupa'ya bir mesaj nıtehğı taşıdığını söyledi. Yunan yetkili, "Ba- zı A\Tupa ülkelerinin Türki- ye-AB ilişkilerinde çeşitli so- runlanw çekincekrivar. Pan- galos, bu üiketerin, bu konu- da vunanistan'ı ön plana çı- karmamalan, tetikçi olarak görmememeleri yönündebir açıklama vapü" dedı. Yetki- li. Türkıye'de, ordunun sıya- setteki rolünün, Türk-Yunan ilişkilerini gerginleştırdiğinı savıındu. Yunanistan Dışişieri Ba- kanhğı üst düzey yetkılisi, ülkesinı yakından ilgilendi- ren Arnavutluk'taki gelişme- lenn yoğun olduğu bir dö- nemde Cumhjriyet'in soru- lannı yanıtladı. Yetkili. Yu- nanistan Dışişieri Bakanı Pangalos'un, bilinen tavırla- nnın tersine, Türkiye'nin AB'ya üyeliği konusunda destekleyicı açıklamalan ko- nusunda, "Bu ashnda yeni bir şev degil. Dışişieri Bakan Yardımcısı Yorgo Papand- • Yunanistan Dışişieri Bakanlığı'nın üst düzeyde yetkilisi "Pangalos'un demeci, Türkiye hakkındaki çekincelerini dile , getirmek yerine, Yunanistan'ı öne sürmeye çalışan Avrupa'ya bir mesajdır" dedi. reu'nundabenzeraçıklama- varlığıvi'büyümesi,birbak»- aoimuşnı" dedı. Yunanlı yet- ma bo duruma bağjKUr" de- kili, şu değerlendırmeyı yap- dı. Yunan Dışişlen yetkıhsi. tı: sözlerini şöyle sürdürdü: "Yani Tûrldye ile olan iltş- kflerimizde var olan sorunla- nrntzdan: ki bunlar uluslara- rası hukukla ilgili sorunlar- dır; başka sorunumuzvoktur. Asknda bunun alünın çizflme- si için yapılnuş bir açıklama- dır. Bazı Avrupa ülketerûıe vönelik bir mesajdı. Bazı Av- rupa ülkelerinin, bu konuda Yunanistan' ı ön plana çıkar- nıamalan. tetikçi olarak gör- memeleri gerektiği, dolayı- sı>1a Türkhe ile Yunanistan arasında var olan sorunlara yenilerini eklememeteri ge- rektiği yönünde bir açıkla- maydL" Ordunun etkisi Türkiye'deki son siyasi ge- lişmelen yakından izledik- lenni anlatan Yunan yetkili, ordunun siyasette etkisinin her dönemde bulunduğunu kaydederek "Diğer ülkelere kıvasla,Türkiye'de ordunun rolü her zaman etkiliydi. As- lındaTürkKç'deki sorunlann bu durum temelindeyorum- luyoruz. Örneğin ekonomik sorunlar. özellikle genç nesO açısından bugüne kadar de- nenmiş oluşumlara değfl,de- nenmemişoian siyasal Islama yönetaıeje \ol açrjBr. Ordu- nun siyasette etkin otmasma bağü oian bir şey daha var: Yunanistan-Türkiye ilişkile- rinde gergmlik. Halbuki her iki ülkeiçingectrli olan birşey var. Silahlanmaya giden pa- ralar, altyapıya gidebflir." Yunanistan'ın Türkiye'ye bakışında, insan haklan ve demokrasi konusunun da önemli yer tuttuğunubildiren yetkili, "Avrupa ilişkikri açı- sından Türkhe'nin bu soru- nu çözmesi gerekijor. İkinci önemli konu da örneğin Yu- nan hava sahasuun ihlafi Idge- çen sene bu ihlaller 600'ü aş- b. Askerlerin etkisi ile Yuna- nistan'a karşı sürdüriilen sal- dırgan politikayı gösteriyor bu" diye konuştu. Çelik işçisi yürüdü Almanya'daki Hoesch - Krupp çelik fabnkasının yüzlerce işçisi, ellerinde yumruk biçimli "Bu kadar yeter", "Zaman geldı" yazüı pankartlarla, Dortmund'da yapılacak olan ışçi toplantısı öncesinde bır gösteri yaptı. lşçiler, kendilerine, Thyssen AG çelik fabrikası ile Hoesch - Krupp fabrikasının olası birleşmesine ilişkin bılgi verilmesini ıstiyorlar. tki şirket, önceki gün yaptıklan bir toplantının ardından ortak bır çelik fabnkası kurulmasına ilişkin görüşmelere başlayacaklanm açıklamışlardı. THE NE^TORK TIMES Çevik Bir'in kadrosu guçlu • Türk ordusundaki geleneksel yapıyı kırarak öne çıkan Genelkurmay ikinci Başkanı'nın etrafında toplanan subay grubunun önümüzdekı yülarda orduyu denetim altına alacak düzeye gelecekleri öne sürüldü. Dış Haberier Servisi - Batı basınında son günlerde Ge- nelkurmay tkinci Başkanı Or- general Çevik Bir hakkında peş peşe yazılar çıkıyor. Was- hington Post gazetesinin ar- dından Nevv York Times ga- zetesi de Çevik Bir hakkında uzun bir haber yorum yayım- ladı. Yazıda Türk ordusunda- ki geleneksel yapıyı kırarak öne çıkan Orgeneral Bır'ın çevresınde kendısıne bağlı güçlü bir subay grubu oluştu- ğu ve bu grubun önümüzde- kı yıllarda ordunun kontrolü- nü ele geçirecek düzeye gele- ceğı öne sürüldü. ABD'de yayımlanan Nevv York Tımes gazetesı önceki günkü sayısında Orçreneral Çe- vik Bir'e ve ordu ıçinde gide- rek artan gücüne genış yer ver- di. Yazıda, Çevik Bir, ülkenin en etkıleyicı sımalanndan bi- n olarak tanımlandı ve Türki- ye'deki laiklik savunuculannın Bir'in bu gücünün giderek ar- tacağını umduklan görüşüne yer verildi. Orgeneral Çevik Bir'in ge- çen ayki Washington gezisin- de yaptığı konuşmalara deği- nılen yazıda. Bir'in açık söz- lülüğünü gösteren örneklere de yer venldı. Stephen Kinzer imzası ile kaleme alınan haber- de, Çevik Bır'in Türkiye'de din olgusunun giderek yük- selişinden duyduğu kaygıyı dile getirmesinin yanı sıra dip- lomatik protokol kurallannı da bir kenara bırakarak Iran'ı Türkiye aleyhtan terorizme destek vermekle ve laık Türk devletini çökertmeye çalış- makla suçladığından da söz edıldı. Çevik Bır'ın gücüne ve gücü kullanmaktaki istek- lüıgıne bir işaret olarak ise or- general ile zıtlaşan Iran kon- solosunun derhal ülke dışına çıkarnlması gösterildi. Nevv York Tımes'in haberin- de Orgeneral Çevik Bir, Türk ordusununu üzerindekı gizli- lik perdesini aralayan kişi ola- rak datanımlandı. Daha önce- ki yıllarda Genelkurmay Baş- kanlığı'na Dışişieri Bakanlı- ğı mensuplan ve diğer hükü- met yetkililerinin bile zorluk- la gırebüdiğindenbahsedilen yaada, arok gazetecilerin baş- kanlık bınasından yemek da- veti aldıklan ve bu gelişmede son derece büyük katkılan olan Çevik Bir'in. bu atakla- n Genelkurmay Başkanı Is- mail Hakkı Karadayı'nın des- teğı ile gerçekleştirdiği belir- tıldi. Yazıda Çevik Bir ile il- gili olarak şu sözlere de yer ve- rildi: "Ordu şartianna göre ra- dikal bir k^fiik olarak tanım- lanmasına karşıbk, Bir, ulke- deki aydmlann'Kürt sorunu- na taze birbakış açısı' getirfl- mesiumutiannı gerceklcştire- ceğebenzenüyor. .Ancak Kürt- krin yoğun olarak yaşadıkla- n bötgelerde terörü durdur- mak için askeri harekâbn ya- nı sıra ekonomik kalkınma- nın da gerekli oluğunu ileri sü- ren birçok üst düzey hükümet yetkflisinden de çokdaha açık fildriL" Yazıda laikliği savunması ve Refah'tan hoşlanmadığını gızleyememesi nedeniyle ts- lamcılann Çevik Bir'den ya- londığı da belirtildı. Türkiye'nin tam üyeliğine sı- cak bakmadığını savladığı bu ülkeleri "tribünJereoynamak- b " suçlamış ve "güzeBik y»- nşmasına katdan vejüriye şi- rin görünmeye çahşan gözei- lere" benzetmiştı. Almanya, Türkiye'nin, Siemens gibi Al- man firmalanndan, ülkeleri nezdinde Ankara'nm AB'ye üyeliği için baskı yapmalan- nı istemesindeki üslubu ise "şantaj" olarak nitelendiriyor. DEVLET BAKANI ABDULLAH GUL Kinkerin sözleri bilinçli , • Avrupa ülkelerinin Türkiye'yi tanımadan konuştuğunu savunan 'gölge dışişieri bakanı', "Almanya öyle değil" dedi. ANKARA(Cumhuriyet) - dında yapılan toplantılarda RP'h Devlet Bakanı Abdolah Gül, Türkiye'deki insan hak- lan ihlallerine ilişkin şikâyet- len başkalanndan duymanın "sçıp ve suucT bir durum ya- rattığmı söyledi. Gül, Alman- ya Dışişieri Bakanı KlausKm- kd'ın, insan haklan ihlalleri- ni Türkiye'nin Avrupa Biriı- gı'ne vAB) girmesi yolunda- ki en önemli engellerden biri olarak gördüğü yolundaki açıklamalannı "bütünüytebi- lincB'' diye değerlendırirken diğer ülkelerin ise Türkiye'yi tanımadan görüşler ortaya at- tıklannı savladı. Gül, Tunus'un bağımsızlık günü nedeniyle önceki gün akşam Tunus'un Ankara Bü- yükelçiliği'nde düzenlenen re- sepsıyona katıldı. Banlı ve ts- kandinav ülkeleri büyukelçi- lerinın yoğun ilgısıyle karşı- laşan Gül, insan haklan ko- nusununaçılması üzerine "Biz bualandaiyikstinneyihızlan- dmyoruz" güvencesi verdi GüL gazetecilerin insan hak- lan ihlallerine ilişkin sorula- n üzerine, bu konuyu başka- lanndan duymanın -ayıp ve sriacT oldugunu söyledi. Almanya Dışişlen Bakanı Kinkel'in 26-27 mart larihle- ri arasında Türkiye'ye yapa- cağı ziyareti çok önemli ola- rak nıtelendiren Gül, "Kmkel, bürün söylediklerini bilinçli söyiüyor. Öbürleri ise (başka ülkeler) I ürkiye'yi tanımadan konuşuyoriar" dedi Gül, Al- manya'nrn Türkiye'nin AB'ye alınmasına karşı olan tutu- muyla bağlantılı olarak Kin- kel'in söylediklerini bilinçli olarak nitelendirip nıtelendir- mediği sorulannı yanrtsız bı- rakırken ısrarla "Başkalan Türkiye'yi tanımadan konuşu- yor. Almanya öyledeğD" yanı- tını vermelde yetindi. Almanya, kapalı kapılar ar- Liberaller ANAP'ı kızdırdı ANKAR\(Cumhuriyçi Bnrwaı)-ANAP Bıtlis Mil- letvekili Kamran İnan, Tür- kiye'ye gelen Avrupa Par- lamentosu Liberal Grup Başkanı Gijs De Vries ve grup üyesi Alesander Be- ds'in, ikinci kez ertelemek istedikleri görüşmeyi iptal etti. İnan, "Bu tutum dddi d^Avropahlar'ayalaşını- yor" dedi.Liberal Grup'ım Başkanı De Vries ve Bells. dün Ankara'da Dışişleri Ba- kanlığı Müsteşan Büyükel- çi Onur Öymen, TBNfM Dışilişkiler Komisyonu Sözcüsü Cefi Kambi ve DSP Milletvekili Göidıan Çapoğiu ile biraraya geldi- ler. Parlamenterîer, saat 14.30 için ANAPGenel Başkanı Mesot Yumazdan Tandevu aldılar, ancak diğer temaslannın uzaması üze- rine görüşmenin iki kez ertelenmesi istenince Kamran tnan, Yılmaz'm odasmda aynlarak görüş- menin iptal edildiğini kay- detti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear