22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç # Genel Yayın Koordınatörü Hikmet Çetinkaya 0 Yazıışlcrı Müdürlerı İbrahim Yıldız(Sorumlu) , DinçTa>anç 0 Haber Merkezi Müdüru: Hakan Kara # Görsel Yönetmeır Fikret Eser D > Haberler Ergun Balcı • Nnhbarat Yalçın Çakır 0 Ekonomı. Büknt kı/anlık 0 Kültür Handan Şcnkökcn # Spor Abdülkadir^ ücelman •Makalelcr Sami karaören 0 ÇcMn Sejfettin Turhan 0 Duzeltme. Abdullah Vazıcı0 Bılgı-Belge Edibe Bugra 0 Fotoğraf- Erdoğan Köseoğlu Ya>ın Kunılu llhan Selçuk (Ba^kan) Orhan Erinç. Oktaj Kurtböke. Özgen \car, Hikmet Çetinka>a. Şükran Soner. Ergun Balcı. DinçTa>anç. İbrahim Yıldız. Orhan Bursalı. Mustafa Balba\. Ankara Temsılcisı: Mustafa Balbay 0 Haber Mudüru. Doğan Akın <\tatürk BuUan No 125. Kat:4. Bakanlıklar-AnkaraTel' 4195020(1 hat). Faks. 419502"7 » IzmırTemsılcısı S«rdar Kızık. H Zıya Blv 1352 S. 2 3 Tel: 4411220. Faks- 44! 9117 0AdanaTemsılasıÇeünYiğenoğlu.tnönuCd. 119 S.No:I Kat l.Tel 3522550. Fak». 3522570 Müessese Müdürü Eroltrkut0 MEDVA C: 0 Yonetım Kunılu Koordıtıatör Ahmet Konıban 0 Baskanı-Genel Miıdür Gulbin Er- Muhasebe. Bülent>ener01dare: duran 0 Koordınator Reha Ijıt- Hüse>inGürer0I}letmeÖnder m>n 0 Genel Mudûr Yarduncısı Çelik • Bılgı-lşlem Naü İnal 0 Mine Akdağ 0 Halkla lîışkiler Bılgısayar Sıstem MürihetÇiter Muduriı \urten B«rkso> >d]MinU>an \e Basan: "1 enı O a n Haber \jansi BaMn \e Ya>ıncı!ık \ S Turkocajı Cad 39 41 C3ialoûlu 34334 Ifl P K 246 Islanbul Tel 10 2 I 2 ı 512 05 05 120 hat) Faks: (0 2l2> 513 85 9 9AĞUSTOSI995 İmsak: 4.20 Güneş: 6.00 Ögle: 13.17 Ikındi: l".O7 Akşam 20.19 Yatsı: 21.53 MEDYACTei 51-107 53-5i39580->i38460-6i.Faks 511*466 Demokrasi çığlığı • Çe\ iri Senisi - Burma'da demokrasi yandaslannın sürdürdüğü başkaldın yedınci yılını doldurdu. Tayland'ın başkenti Bangkok'taki büyükelçilikleri önünde bir gösteri düzenleyen sürgündeki Burmalılar. ayaklanmanın başladığı tarihi anımsatan "8.8.88'i asla unutmayacağız" pankartları i'le bırlikte lıderleri Aung San Suu Kyi'nın büyük boy fotoğTaflannı taşıdılar. Göstericiler arasında çok sayıda çocuğun bulunması. izleyenlerce •Burma'da demokrasinin geri gelmesi •gecikse bile. demokrasi savaşımı bitmeyecek" şeklinde yorumlandı. (Fotoğraf: REUTERS) Bilgi uzmanları İstanbul'da • ANKARA (AA) - Dünya siyasetıne yön veren kışilere bilgi akışını sağlayan bilgi uzmanlan, 20-26 agustosta İstanbul'da yapılacak 1FLA toplantısında bir araya gelecek. Uluslararası Kütüphane Dernekleri ve Kuruluşlan Federasyonu"nun (IFLA) bu yıl Istanbul "da yapılacak 61. toplantısına. Amerika'dan Kongre Kütüphanesi Parlamento Seksıyonu Başkanı VVillıam Robinson, lngiltere'den Avam Kamarası Kütüphanesi Müdürü Jennifer Tanfielde, Rusya Federasyonu'ndan Kremlin Kütüphanesi Müdürü Irina Andreeva. Avrupa Parlamentosu Kütüphanesi'nden de Dicke Toomstra katılacak Çiller'in kabulu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çıller. Oscar ödüllü 'Kurtlarla Dans' filminin yapımcısı İtalyan asıllı Venedık Prensi Graham Pallabıcini'yı Başbakanlık Konutu'nda kabul etti. Pallabıcinı. "Muhteşem Süleyman" filminin Türkıye'nin tanıtımına katkıda bulunacağını belirterek. Çiller"e ortak yapım önerisinde bulundu ve hükümetten belge \ e yer konusunda yardım istedi. Çiller de öneriye sıcak baktıklannı söyledi. Pallabicini. Jerernv Irons. Merlv Streep ve Ömer Şenf 'in rol alacağı filmin çekiminin 2 yıl süreceğıni ve 50 milyon dolara mal olacagını kaydetti. 'Tecavüze Son' kampanyası • ANKARA (ANKA) - Kadın \e Aileden Sorumlu De\let Bakanlığı. kadın ve çocuklara yönelik şiddet ve tecavüz uyguiamalannı önlemek amacı ile "Tecavüz ve Şıddete Son" kampanyası başlattı. Konu ile ılgilı soruları yanıtlayan Kadın \e Aileden Sorumlu Dev let Bakanı Aysel Baykal. gazete ve televızyonlarda geniş yer tutan tecav üz haberlerinın kurbanlar üzerinde yarattığı baskı ile bunalıma dıkkat çekerek, "Önceliklebasını uyarmayı uygun gördük" dedi. Prof. Dr. Fığlalı, başkan • İZMİR(AA)-Muğla Cniversitesı Rektörü Prof. Dr. Ethem Ruhı Fığlalı, Türkıye Sosyal ve Beşerı Bilimler Milli Komıtesi Başkanlıgı'na getirildi Muğla Ünıversıtesi Rektörlüğü'nden yapılan açıklamada. Rektör Fığlalı'nın. bu komitenin başkanı sıfatıyla. Türkiye Stratejık Araştırmalar Milli Komitesi üyeliği ile görevlendirildiği de belirtildi. Türkiye Sosyal ve Beşen Bilimler Milli Komıresi, yükseköğretim kurumlannda bilım. teknik ve sanat alanlarında yürütülen araştırma. yayın ve benzeri faalıyetlerin koordınasyonunu saglıyor. 1978 yılından bu yana ABD'de yeni nükleer santral siparişi verilmiyor Niildeer enerjinm sieili bozukPahall enerji: ABD'de 1968-1990 yıllan arasında nükleer santrallardan enerji elde etmek için kilovat başına 7.2 sent harcandı. Yine aynı dönemde fosrl kaynaklı yakıtlardan elde edilen elektrik enerjisinin maliyeti 4 sentti. CÜVenlİ değİI: ABD'de 1990 yılında 111 reaktörde 1943 ayn kaza oldu. Bu sayı. 1991"de 2432, 1992'deise 2254 oldu. 199O'da49. 199l'de 30 ve 1992 yılında 28 kez haik için "potansiyel tehlikeli kazalar" sınıfına giren olay yaşandı. Zar3rll: Yapılan araştırmalar, santral çalışanlannın aldığı radyasyon oranının, Hiroşima ve Nagasaki'deki radyasyonun 10 katı olduğunu ortaya çıkardı. İngiltere'de nükleer santrallarda çalışan işçilerin "'çocuk yapmaması" öneriliyor. Hazırlayanlar: İbrahim Günel Prof Dr' Hayrettin Kılıç (Nükleer fizikçi) Melda Keskin (Greenpeace sözcüsü) "Nükleer enerji kabul edilemez, çiinkü insanlarda kansere ve genetik zarara vol açması kaçınılmazdır. Kit- leseU rasgeleveplanlanmışbircinayet- tir." Bu sözler. uranyum-233'ü bulan ve ünlü "Manhattan Projesi"nde pluton- yumun yalıtılmasında çalışan nükleer fizik ve kimyacı Prof. John VV. Gof- man'a ait. tkincı Dünya Savaşfndan sonra özellikle atom bombasına hammadde sağlaması için hızla vaygınlaştınlan nükleer santralların sayısının günü- müzde askerı ve sivil olmak üzere 600'e ulaştığı tahmin ediliyor. Binlerce atom bombasına denk rad- yoaktıf madde ıçeren bu reaktörlerin. insan hatası, yanlış bir gösterge. bozuk vana. doğal afet ya da terörist bir gru- bun saldınsıyla nükleer bomba etkisi yaratabileceği belirtiliyor. "EğerOk- İahoma ola>ı bir nükleersantralda ger- çekleştirilseydi" sorusu, nükleer sant- ralların çevresine kamyonlann yıka- mayacağı engelleryerleştirme düşün- cesıni gündeme getirdi. Uzmanlar. 1945 yılında radyasyon ölçen aletlerolmamasına karşm Hiro- şimava atılan atom bombasının. yak- laşık' 1500-2000 künlik radyasyon açığa çıkardığını tahmin ediyorlar. İOÖÖ megavatîık bir nükleer santral. Hiroşima'ya atılan 1000 atom bomba- sına denk, yani yaklaşık 1.5 milyon kürilik radyasyon içenyor Nükleer enerji pahalı ABD Başkanı BillClinton'ındanış- manlığını yürüten C. KomanofT tara- fından ABD Enerji Bakanlığı için nükleer enerjının maliyeti konusunda hazırlanan rapora göre 1968-1990 yıl- lan arasında 5.4 trilyon kilovatsaat enerjı üretmek için 389 mılyar dolar harcandı. Bu da kilovat başına 7 2 sent edıyor- du. Yıne aynı dönemde fosil kaynaklı yakıtlardan elde edilen elektrik ener- jisinin maliyeti ise 4 sentti. "Soğuk Savaşın ÖdemelerT (The Cold VVarMortgagelbaşlıklı raporda. sadece nükleer santrallardan ortaya çı- kan milyonlarca ton katı ve sıvı atığın çevreden yalıtılması için ABD'nın şu ana kadar3 mılyar dolar harcadığı be- lımldi. Yaşamı biten reaktörlerin sö- küm maliyetinin, ton başına 200-300 milvon dolar olduğu saptandı. Bu ra- kama 1000 megavatîık bir santralın sökümünden çıkan yaklaşık 18 bın metreküp radyoaktif yakıt ve malze- menın çevreden yalftılmasının bedeli olan 500-700 milyon dolan da ekle- mek gerekiyor. 1978 yılından bu yana ABD'de ye- ni nükleer santral siparişi verilmiyor. Nükleer endüstri. özellikle Soğuk Sa- vaş'ın sona ermesi ve malzeme gerek- sinimınin azalmasıyla iyice çöktü ve bu durum. ABD Nükleer Denetleme Komisyonu'nun(NRC)raporlannada yansıdî. 1990 ile 1992 yıllan arasın- dakı ABD'dekı 111 santralın durumu, NRC raporlarında şöyle sıralanıyor Santrallar güvensiz - Lisanslan etkileyen kazalar: Elde- ki verılere göre 111 reaktörde 1990 yılı içinde 1943 ayn kaza oldu. Bu sa- yı. 1991'de 2432, 1992'de ise 2254 olarak raporlara yansıdı. Bu verilerin ışığında "kaza riski sıfır" diye savu- nulan nükleer reaktörlerin her birinde kaza ortalamasının 19.9 olduğu görü- lüyor. - Ciddi olaylar: Reaktörün ana sis- temlerinden birinin çalışmaması. ya- kıt yapısının bozulması, birincil so- ğutma sistemınin iflası gibi NRC'ye Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Japon yazar, 6 Ağustos 1945'i yaşamının dönüm noktası olarak görüyor Kenzaburo Öe: Beni Hiroşima yarattı• O gün, dağlarda ot toplayan annesinin eve döndüğünde, 'Çok parlak bir ışık gördüm' dediğini anımsıyor Kenzaburo Oe. Ama, bombanın kendi üzerindeki gerçek etkisinin 1963 yılında görüldüğünü söylüyor. İstanbul Haber Servisi - Hiroşima'ya atılan atom bombası. olayı yaşayanların belleklerindenbugünbilesilinmiyor "No- bel Edebiv at Ödülü"nü kazanan Japon ya- zar Kenzaburo Oe. 6 Agustos 1945 tarihi- ni yaşamında "dönüm noktası" olarak gö- rüyor. Bombanın atıldığı gün. 10 yaşında olan Kenzaburo Oe. Hiroşima"dan 160kilomet- re uzaklıktaki Shioku Adası'nda yaşıyor- du. O gün, dağlarda ot toplayan annesinin eve döndüğünde. "Çok parlak bir ışık gör- düm" dediğini anımsıyor Oe. Ama. bom- banın kendi üzerindeki gerçek etkisinin 1963 yılında görüldüğünü söylüyor Oe. O yıllarda kendine pek güvenemeyen. yete- neğinden bırtürlü emin olamayan Oe'nın çocuğu dünyaya geliyor. Çocuğun cıddı bir beyin sorunu olduğu saptanıyor. Oe ve kansının karar vermesı gerekiyor, çocuk ya ameliyat olacak ve ömür boyu hasarlı bir beyinle yaşayacak ya da ölecek. Oe, o günlerde ılk "Nükleer Karşıtı Ba- nş" konferanslan için birkaç haftalığına Hiroşima'ya gidiyor. O zamanlardaki Hi- roşima seyahatini bir "kaçış" olarak de- ğerlendiriyor Kenzaburo Oe. Ama tam ak- si bırdurumla karşılaştığını vurguluyor. Hiroşima"da radyasyon kurbanlarını zi- yaret eden Oe. korkunç gerçekle yüz yüze geliyor. Yaşatılmayaçalışılan radyasyon kurban- lan gören Kenzaburo Oe, oğlunun da ya- şaması gerektiğine karar veriyor. Bu olay. aynı zamanda edebiyatının kurtulmasını da saglıyor. Hiroşima olmadan kendi yapıtlannında olamayacağını sövleyen Oe. "Oraya git- nıeden öncc. gelecekle ilgili şüpbelcr için- deydim ve söyleyecek hiçbir şeyimin olma- dığını düşünüyordum. Sanınm. yazmaya vegerçekle yüz yüze gdmeve cesarerim >ok- tu. Oğlum ve Hiroşima bana bu cesareti \erdi" 1 diyor. NLKLEER SİL.4H l RETİMİ Dehşet dengeleriyle kurulan 'küresel banş'İstanbul Haber Servisi- İki süper devlet olan ABD ve Sovyetler Bırliği. Ikınci Dünva Savaşı'ndan sonra nükleer silahlann "küresel banş"ı korumak için tek et- kılı yöntem olduğuna halk- lannı ve tüm dünyayı inan- dırdı. Ardından dünya barı- şı için "dehşet dengesi" oluşturuldu. Bunu izleyen yıllarda nükleer sılahlar. başta Fransa. lngiltere ve Çın olmak üzere dığer ül- kelerde de yayılmaya baş- ladı. Atom bombasının ya- pımında kullanılan Uran- yum-235'in doğada az bu- İunur olması. Plutonyum- 239"unisehıçbulunmama- sı. bu yakıtlann ya sıfırdan üretilmesi ya da santrallar- dan çıkan atıklardan zen- ginleştırilerek elde edılme- sıni zorunlu kıldı. Bu işlemın. teknik açıdan en verimli şekilde nükleer santrallarda yapıldığı belir- lendi. ABD'de bu kadar çok nükleer santralın doğrudan atom bombasına hammad- de sağlaması için kurulma- sı tepkı yaratabilırdı. Bu toplumsal tepkiden kurtul- mak için de propagandaya başlandı. Nükleer santral- lar. "dışa bağımlılığı orta- dan kaldıran bir enerji kay- nağı" olarak kamuoyuna sunuldu. Büyük reklam kampan- yalanyla nükleer sanrrallar- da elektrik üretmenın. "ne kadar kârlı. temiz \e güven- li" olduğu anlatıldı ve ABD halkı buna ınandınldı. Böylece ABD. nükleer silah yanşını sürdürebilmek için gereksindiğı hammad- dey i sağladı. ABD'de elekt- rik üretınıi özel şirketlerce yapıldığından hükümet. şir- ketler için santral yapımını özendirici politikalar gelış- tirdi. Dev lete ait işleme v e zen- gınleştirme tesislerinde nükleer santrallar için ge- reklı hammadde üretildi ve sübvansiyonlaözel şırketle- re satıldı. Daha da önemli- sı hükümet elektnk şırketle- rını, nükleer santralın rad- yoaktif atıklarını ortadan kaldırma derdinden de kur- tardı Çünkü atıkların çev- reden yalıtımı büyük bir malıyet getirıyordu. Buna karşılık santrallarda 3-5 yıl- da bir işlevıni yitirdiğı için değiştirilen, fakat yüksek miktarda uranyum ve plu- tonyum içeren yakıt çubuk- lannın devlet mâlı olması saglandı Atıkların bertaraf edilmesini devlet üstlendi. Nükleer silah yapımdan ku- lanılan tonlarca Plutonyum- 239. santrallardan saglanan yakıt çubuklarından üretıl- dı. ABD hükümeti böylece bir taşla iki kuş vurmuş ol- du. Nükleer santrallarda üretilen elektrığin sözde avantajlannı halka benim- seterek hem atom bombası için hammadde kaynağına kavuştu hem de silah yapı- mında kulanılan plutonyum üretiminin maliyetirii. do- laylı olarak halkın ödediği elektrik faturalanna ekledı. Çağın ikinci .',•• yarası: Nagasaki Batı'nın süper gücünün işlediği, tarihin en büvük insanlık suçlarından birinin kurbanı Nagasaki. Semalarında patlayan atom bombasından tam 50 yıl sonra, bugün aynı gökyüzüne bu sefer dev bir barış heykeli yükscliyor. Ve bir işçi var gücüyle heykeli 1945 yılında kentin bombalanmasının 50. yılı anısına Barış Parkı'nda düzenlenecek törene yetiştirmeye çalışıyor. Anlamış oiacaklar, barış güvercinlcri konuyorlar üstüne. Sanki 50 >ıl önce yaşamları bir anda sona eren 150 bin kişiyi, diğer bir deyişle bir kentin nüfusunun vüzde 70'ini geri getirebileceklermişçesine... (Fotoğraf: REUTERS) göre halk için "potanshel tehlikeli ka- zalar" sınıfına giren olaylar. 1990'da 49,1991 'de 30 ve 1992 yılında 28 kez yaşandı. - Güvenlik sistemlerini harekete ge- çirme: 1990 ile 1992 yıllan arasında, reaktörlerin aşın ısınması sonucu acil soğutma sistemleri 314 kez devreye gırdi. -Güvenlik sistemianzalan: Herhan- gi bir tehlikeli durumda devreye gır- mesi gereken güvenlik sistemlerinın çeşitli nedenlerle devreye girmemesi de çok sık yaşandı. 1990'da 402. 199l'de 373 ve 1992 yılında da 374 kez kritik anlar meydana geldi. - Acil reaktör durdurma olayları (SCRAM): Acil durumlarda çok sayı- da kontrol çubuğunun reaktör koruna indirilmesi olayı olan ve "çok tehlikeli"diye nitele- nen bu işlem, üç yıl içinde 537 kez yinelendı. - Kapasite faktörü: Reak- törler kapasıtelerinin yüzde 69.8 oranında çalışıyor. - Devre dışı kalma oranla- n: Bu dönemde nükleer re- aktörlerin yüzde 10.4'ü dev- re dışı kaldı. - Işletme ve bakım gider- leri: 1990 ve 1991 jıllann- da 111 reaktör için bu gıder- ler, kilovat kapasite başına 96 dolar gibi oldukça paha- lı bir tutara ulaştı. - Santral performansının sistemli denetimi: Kısacaka- lite kontrolü anlamını taşı- yan bu işlemler sonunda 1993 yılında 22 adet sorun- lu. 3 adet yetersiz reaktör saptadı. Bu reaktörler sınıf- ta kaldıklan halde bugün hâ- lâ çalıştınlıyor. - İhlaller: Periyodik ola- rak yapılan santral denetim- lerinde. tasarım hatalan. standartlara uymayan mal- zeme kullanımı, yapım, ış- letme koşullannın dışına çı- kılması gibi nedenlerle üç yıl içinde 559 kez ceza veril- di. Çalışanlar tehükede - Çauşanlann radyasvona maruz kalması: ABD'de santral personelinın yıllara göre aldığı radyasyon mikta- n şöyle: İ990'da toplam 36 bin329rem. 1991'de28bin 365 rem. 1992'nın ilk 9 ayında ise 22 bin 618 rem... Yapılan bilımsel araştır- malar. santral çalışanlannın aldığı radyasyon oranının, Hiroşima ve Nagasaki'deki toplam radyasyonun 10 katı olduğunu ortaya çıkardı. İn- giltere'de nükleer santrallar- da çalışan ışçilenn "çocuk yapmaması" öneriliyor. Dünyanın saygın ekonomi dergılerinden biri olan For- besta, "Nükleer Çılgınlık" başlıklı makalede de nükleer santrallar ekonomi gözlü- ğüyle ele almırken şu görüş- lerdıle getirildi: "ABD'nin nükleer güç programının başansızlığı, iş dünvasındaki en büyükişlet- mecilik faciasıdır: bu, anıtsal ölçekte bir felakettir. Endüst- ri, şu ana kadar nükleer gü- ce 125 milyar dolar harcadı vıe bu on >ıl sona ermeden 140 milyar dolar daha harcaya- cakl_ Ve'düşük maliyetlı, gü- venilir ve çevreye zararsız bir enerji kaynağı" divetanıtılan nükleer güç, on yıldan biraz fazla bir süre içinde, aksine vüksek malivetli. güvenilmez bir enerji kaynağına dönüş- rü." NUKLEER KAZALAR En büyük acı Çernobil İstanbul Haber Senisi - Bugüne kadar ABD'de Nükleer Denetleme Komis- yonu'nun (NRC) resmı kavıtlanna göre fe- îakete vol açabilecek nitelikte 169 kaza ol- duğu bilıniyor. 1980 ve 1989 yıllan arasın- da. ABD'dekı nükleer santrallarda 34 bin operasyon hatası, en az 104 adet acil reak- tör durdurma olayı yaşandı. Japonya'da 1992 yılında 20 adet önemli reaktörkazası raporedildıği IAEA raporla- rında yer alıyor. Yine IAEA raporlanndan 1992 yıh içerisinde. Rusya'dan uluslarara- sı kuruluşlara 205 kaza biidıriminde bulu- nulduğu belirtildi. Nükleer santral kazalarının en önemlıle- n 1957"den bu yana şöyle sıralanıyor: - İlk büyük nükleer kaza, 1957 yılında L r- al DağlarTnın eteklerinde kunılu olan K- ishnm Nükleer Kompleksi'ndeoldu \e>ak- laşık 20 milvon kürilik radyasyon 1000 kilo- metrekarelik bir alana vayıldi. - Yine aynı yıl, Ingiİtere'nın \Vindscale yakınlanndakı nükleer komplekste meyda- na gelen kazada, milyonlarca kürilik radyo- aktif element Irlanda Denizı'ne ve atmos- fere karıştı. - ABD'nin Denver kentinin hemen vakın- lanndaki Rocky Flat Nükleer Tcsisi'nde 1989 yılına kadar 700'ün Üzerinde kaza ol- du. 1989 yılında Amerikan Federal Araştır- ma Bürosu (FBI), tesisi basarak kapatmak zorunda kaldı. - Mne ABD Güney Carolina'daki. Savan- nah RıverNükleerTesisi'ndeçalışan 5 nük- leer reaktör ile 2 büyük zengınleştirme ve yakıt yenıden işleme tesisinde bugüne ka- dar 30 büyük çapta kaza oldu. Yine bu te- siste 1965 yılında meydana gelen kazada soğutma suyunun »ızması. neredeyse bir re- aktörün korunun erimesine neden olacaktı. - 1979 vıhnda ABD'de Harrisburg'daki Three Miles Island Nükleer Sanrralfnın. so- ğutma suvu kanallanndaki bir pompa ve vananın işlememesi nedeniv le oluşan kaza- da. reaktör binasına yerieştirilen radvasvon ölçme aletlerini bozacak kadar vüksek doz- da radyoaktif su ve gazlar çevreve kanştı. ABD, o tarihten bu vana. tüm nükleer sant- ral siparişlerini iptal etti. - 1986 vıhnda insanlık tarihinin en kötü \ e en büyük nükleer santral kazası olan Çer- nobil. operatöryanı ınsan hatası yüzünden oldu. Rus yetkılilerin tüm dünyadan ve ken- di halklanndan iki gün sakladıkları bu fa- cıa nedeniyle 200 ton uranyumoksıt içeren reaktör yakıtı v e yaklaşık 800 ton radyoak- tif grafit tüm Avrupa ve Asya ülkelerine da- gıldı. Kaza nedeniyle 6 binin üzerinde in- >an şaşamını yitırirken "Avnıpa'nın tahıl amban" dıye nitelendırilen Ukrayna top- raklarının büyük bir bölümü de tarım yapılamaz hale geldi. Hücreleri bozup kansere yol açıyor Oldüren bela^ radyasyon • Radyasyon, atom ve molekülleri "iyonize" ederek hücre yapısını bozuyor. Sağlıklı hücrelerin işlevlerini aksatarak tümörler oluşmasına ve gidere'k kansere neden oluyor. Radyasvonun etkisi uzun süreli olduğundan, sorunlar sonraki kuşaklara d"a aktanlıyor. İstanbul Haber Servisi- Radyasyon. can- lı hücrelen meydana getiren atom v e mole- külleri "iyonize" ederek yapılarını bozuyor. - Bunun sonucunda. hücrelerin ne zaman. nerede ve nasıl bölüneceklerini kontrol eden genlenn kımyasal yapısı bozularak normal şartlarda ikiye bölünecek yerde. çıl- gınca ve milyonlarca birbirinin eşi. bozul- muş. programsızlaşmış hücreye bölün- mesıne yol açıyor. - Sağlıklı hücrelerin işlevlerini aksatarak tümörler oluşmasına vegiderek kansere ne- den oluyor - Radyasyon. kansete neden olmasının yanında bir organizmamn kalıtımsal yapı- sında ani değişikliklerle genetik mutasyon- lara da neden olabilıyor. - Radyasyon aynı zamanda. sperm veya yumurta hücrelerinde kromozomlann bo- zulmasına da yol açabiliyor ve bunun sonu- cu olarak da doğacak çocuklarda "mongo- lizm" veya "dov\n sendromu" ortaya çıkı- yor. - Radyasyon nedeniyle mutasyona uğra- mış bir yumurta veya spermden. ölü do- • ğumlar (düşük) ya da sakat doğumlar mey- dana gelebiliyor. - Çocuk ana rahminde radyasyona maruz kalmışsa doğacak çocuğun "lösemi" hasta- lığına yakalanma olasılığı artıyor. Çocuk yapmayın ABD Bilim Akademisi'nin 1989 yılı Aralık ayında yayımladığı raporda. düşük dozda radyasyonun. daha önceki araştırma- lann aksine. ciddi etkileri olduğu açıklan- dı. Nükleer santrallarda çalışanlann ailele- rinde ve çevresinde yaşayanlarda görülen kanser olaylannda yüzde 400'lük artış, ge- netik mutasyonlar sonucu normal olmayan doğumlar, yaygın lösemi hastalıklan sap- tandığı. Sellafield Nükleer Kompleksi çev- resinde yapılan araştırmada belirtiliyor. Araştırmada, bilımsel gerçekierın ortaya çıkmasından sonra İngiltere hükümetinin, bu komplekste çalışan insanlara çocuk yap- mamalannı öğütlediği açıklanıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear