Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
»YFA CUMHURİYET 31 TEMMUZ 1995 PAZARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Ne yapmahyız?
Ükemız buyuk bır deprem yaşıvor I>ı, guzel ve onurlu ne \arsa
kıranlıklara gomuluyor Ulkemız golgelenıyor \e sönuyor
Prof.Dr.ERENOMAY
için ne vapmaü\ ız?
•*Ne yapmaliYiz" sorusuna yanıt ver-
mek ıçın ulke sorurdarının temel nedenı
nı saptamak gerekır Ulkemiz sorunlan-
nın ana nedenı, ekonomık vapımızın za-
Mflığıdır. Bu aprıorı bır kabul degıldır
Bılımın ortaya kovduğu gerçektır
Ekonomımız neden guçsuzdur' Ulu-
sun buyuk çaba ve oz\ ensine karşın eko-
nomımız neden güçlenememıştır0
Bu so-
ruların \ anıtlarını \ ermek ıçın ekonomık
polıtıkalanmızı ıncelemek veeleştırmek
gerekır
Kurtuluş Savaşı'nı orgutleven kadro
ekonomının onemını bılıyordu Gerçek
bagımsızhğın ana koşulunun ekonomık
bağımsızlıkolduğunun bılıncınde ıdıler
Mustafa Kemal Paşa,Sıvas \e Erzurum
kongrelennde "ekonomık bağımsızlık"
ozlemını dıle getırmıştı Kavnaklan kıt
sanav ıleşememış ulkeyı kalkındırmak
onlann buyuk hedefı ıdı Bu hedefe ulaş-
mak ıçın ızlenecek ekonomık polıtıka\ı
saptamak uzere 1923 te Izmır lkjısat
Kongresı toplandı Kongrede lıberal eko-
nomık polıtıkalann uvgulanması karar-
laştınldı ve uygulandı Fakat bu polıtıka
başanlı olamadı 1929 Dunva Bunalı-
mı'nın etkısıv le bu polıtıkalardan vazge-
çı!dı Yenı bırekonomık polıtıka devlet-
çılik uygulandı
Devletçılıkle Turkıve dokuma de-
mır-çelık gıbı alanlarda buvük uretım bı-
rımlerı varattı Manıfaktur aşamasından
endustn aşamasina geçtı Yabancı şırket-
len mıllıleştırdı
Genç cumhurıyet bu başarılara ulaşır-
ken ıç ve dış borç arttınlmadı ulkenın oz-
Ikemız hasta Buvuk so-
U
runlanvar Enflasvonora-
nı çok vüksek fnsanlart-
mızın buyuk çogunluğu
ışsız Azuretıvoruz Ure-
tım sürecımız venmsız
Lıetım vaparken doğal kaynaklanmızı
taıumaredıyor doğamızı hızla kırletıvo-
ru2 Gelır dağılımı çokbozuk Paramız
puloldu Yalnızadıvar Ülkemızıçvedış
borç batağına gomuldu
Ulkemız "kureselleşme" masalı lîe
uyutuluvor ve empervalızmın kucağına
ıtıhyor Ekonomık bağımsızlığımızı vi-
tırmıştık Sıyasal bağımsızlığımızı da > ı-
tınyoruz Kurtuluş Savaşı nın sonunda
yırtılan Sevr Antlaşması tekrargundem-
de Teror ulkemızı yaraladı Ulke kan
ka\bedıyor
Çırkın bırdeğerlersıstemı yaşamımı
za egemen oldu Bu sıstemın sozculen
"yükselen değerler" adı altında ınsanı ın
sana vabancılaştıran kategonlenn rekla-
mını yapıyor Maddesel zengınlığı yaşa-
mın tek amacı sa\ı\or Eğıtımın halı ıç-
leracısı Unıversıtelerbırerharabe Ger-
çek sanatın dılı bağlı konuşturulmuvor
Bılımınadını anan yok Bu ağırkoşullar-
da yaşamlannı surdurmeye çalışan ın-
sanlanmız çaresızlık ıçınde çırpınıvor
Gelecektenumutlanyok Bunedenleva
lumpenleşıy or va da metafizık çozumle-
re ılgı gosterıvor Kısacası ulkemız bu
yuk bır deprem vaşıyor Ivı guzel ve
onurlu ne varsa karanlıklara gomuluvor
LIkemız golgelenıyor ve sonuvor
Bu tehlikelı gidışı durdurmak. ulkemı-
an karanlıkJarda ka\ bolnıasını onlemek
kav naklarından yararlanıldı Ekonomık
bağımsızlık ılkesine bağlı kalındı
II Dunva Savaşı ozellıkle 1950den
sonra ulkemız Batı nın daha doğrusu
ABD nınetkısı altınagırdı Batılıemper
> alıstlenn çızdığı > olda v urumey e \ e on-
lann davattığı ekonomık polıtıkalan ız-
lemeye başladı Bu polıtıkalann amacı
devlet elıvle burjuva sınıfı varatmak bu
sınıta davanarak kapıtalıst uretım bıçımı-
nı yerleştırmektır Bu polıtıkalar amacı-
na ulaştı ve ulkemızde bır burjuva sınıfı
mevdana geldı Bu sınıfveten kadarguç-
lenemedı Kalkınmamızın oncusu ola-
madı Oncuolmakşovledursun busını-
fın çıkarlanna gore duzenlenen ekono-
mık polıtıkalar Turkekonomısını çıkma-
za soktu
Ozellıkle son vıllann ekonomık polı-
tıkalan bu sınıfin vatınmcı katmanlan-
nın gucunu azalttı Ranttan buvuk gelır
sağlayan uretmedrn tuketen asalak kat-
manlan guçlendırdı Bu gelışım Turk
burjuvazısını mızmız korkak kısa va-
delı çıkarlannaaşınderecede bağlı ulus-
lararası tekelcı sermaye ıle butunleşmış
ve kaynaşmış ozurlu bır sınıf halıne ge-
tırdı
Bu sonuç doğaldır Çunku ulkemızın
tarıhsel ekonomık ve sosyal koşullan
yanı ıç ortamı burjuvazının gelışmesıne
uvgun degıldır Enıpervalızmın oluştur-
duğu dış ortam ıse burjuvazının bagını
sızlığını kazanmasına olanak tanımaz
LIkemız gereksınım(ıhtıvaç)duydu-
gu hızlı ekonomık gelışmeyı kapıtalıst
yoldan gerçekleştırmeye çalışmaktadır
Bu volla bellı başarılar elde edılebılır
Fakat hızlı bır kalkınma gerçekleştınle
mez Çunku tarıh gostermış ve bılım
doğrulamıştır kı emperyalızmın ege-
menlığı altında gerçekleşen kapıtalıst ge-
lışmeler gelışmekte olan ulkelenn kal-
kınmasını sağlamaz somurulmesıne vol
açar
Ekonomık polıtıkalann eleştınsı ul-
kemızın ters bır vola gırdığını çelışkı
ıçınde olduğunu gostermektedır Sorun-
lanmızı çozmek ıçın bu ters. yoldan çık-
mak çelışkıyı aşmak gerekır
Çelışkıyı aşmak ters gıdışı duzeltmek
kolav bır uğraş degıldır Buvuk ozven,
alınten ıster Ekonomık kurtuluş savaşı
yapmak gerekır Çunku dunv ay ı kontro-
lu altında tutan empervalızm etkı alanı
nındaralmasınıaslaistemez Kopma baş
kaldırma eğılımlenne şıddetle karşı ko-
yar
Ama bız bu savaşa yabancı değılız
Çunku Kurtuluş Savaşı empervalıst dun-
vava karşı venlmış bırsavaştır Kurtuluş
Savaşı nınbuozellığını Mustafa Kemal
Paşa şov le anlatır "Bagımsı/lığımıa gu-
ven altında bulundurabılmek ıçın toptan,
mılletçe bızı mahvetmek ıste\en emper-
\alızme karşı mılletçe savaşmavı uvgun
goren bır doktrın ızleven ınsanlanz."
Emperyahzme karşı asken zafer ka-
zanan Kurtuluş Savaşımızın kahraman
lan empervalızme karşı asıl savaşın eko-
nomık savaş olacağının bılıncınde ıdıler
Mustafa Kemal Paşa nın şu sozlen bu
bılıncıaçıkçaortavakovar "Sivasıve as-
ken zaferier ne kadar buv uk olursa olsun,
iktısat zaferlerıvle taçlandınlamazlarsa,
elde edılen zafeıier surup gıdemez, az za-
manda söner."
Ekonomık kurtuluş savaşını Turk hal-
kı vapacaktır Bunun ıçın halkın bılınç-
lenmesı ve orgutlenmesı gerekır Halk
kendılığınden orgutlenemez Once bır
kuruluşa gereksınım duyar Bu oncu ku-
ruluş "sivasal partiler'dır
Buyuk Mıllet Meclısı'ndekı sıyasal
partıler bu gorevı vapamaz Çunku bu
gorevı vapacak sıvasal partının ılkesı ol-
malıdır Meclıs'tekı sıyasal partılenn ıl-
ke»ı yoktur Tanh bılıncıne sahıp olması
gerekır Bu partıler tanh bılıncındenyok-
sundur Dunva ve ulke koşullarını dogru
saptamalı veanalızetmelıdır Meclıs te-
kı sıvasal partılerde-bu yetenek yoktur
Oncu gorevını yapacak sıvasal partı bi-
lıme davanmalı, bir felsefesi olmalıdır.
Meclıs tekı sıyasal partıler bılımı sev-
mez telsefeden nefret eder
Anayasadeğışıklıgıtartışmalan veov-
lamalar koalısyon hukumetınıngorunu-
mu partı lıderlerının, ozellıkle Başba-
kan ın duşunce ve tutumu vukarıda ozet-
lenen savın kanıtlandır Nıtelıklen yeter-
lı olmadığı ıçın Meclıs tekı sıyasal par-
tıler ulkenın sorunlannı belırleyemıyor
ve çozum uretemıvor Ulkede umıtsızlık
ruzgârlannınesmesıne neden oluyor Ul-
kevı bırçikmazasurukluvorlar Umıtsız-
lıkten kurtulmak çıkmaz sokaklara su-
ruklenmemek ıçın ne vapmalıyız9
Atıla-
cak ılk adım vapılacak ılk ış ulkeye
ozellıkle ekonomık kurtuluş savaşına on-
culuk edecek sıyasal partının kışılığını
belırlemektır
Onculuk vapacak partının kışılığını ul-
kemızın tanhsel ekonomık vesosyal ko-
şullan belırler Tanhsel koşullanmıza go-
re partı, Kurtuluş Savaşı ndan esınlen-
melı Kuvavı Mıllıyeruhununtemsılcısı
olmalıdır Ekonomık koşullanmıza gore
partı bılım veemeğedavanmalı ekono-
mık bağımsızlığımızı ana hedef seçme-
lıdır Sosyal koşullanmıza gore partı la-
ık cumhunvetı demokrasıyı savunmalı
devrımcı olmalıdır
Ekonomık bağımsızlığını kazanmış
guçlu onurlu bır Turkıveıstevenlenn go-
revı bu oncu partıyı bulmak destekle-
mek guçlendırmektır Ulkenın aydınlığa
çıkmasını ısteyenler bu sorunu duşun-
melı tartışmalı ve çalışmalıdır
ARADABIR
SERKAN AKSUYEK
Temel Eğitim Baltalanıyor
Bılındığı gıbı Turkıye, dunya uzerınde temel eğı-
tımı beş yıl olan bırkaç ulkeden bırıdır Ulkemızde
temel eğıtımın sekız yıla çıkanlması yırmı yıldan faz-
la bır suredır tartışılan bır olgudur Bu tartışmaların
ıçınde olan tum sıyasal ıktıdarlar, temel eğıtımın se-
kız yıla çıkarılması konusunda bır turlu gereklı ça-
bayı gostermemektedırler Bu ılgısızlığın temelınde
çok çeşıtlı çıkar çatışmalannın olması goz onune
alınması gereken bır gerçektır
Ulkemızde yıllardır bılınçsızce ya da sınsı amaç-
larla açılan yuzlerce ımam-hatıp okulları cumhurı-
yetımızın temel nıtelıklerını değıştırmek ısteyen ka-
falaryetıştırmektedır ilgınç olan, bu okullardan me-
zun olan oğrencılerın ımam olması gerekırken valı,
kaymakam, ya da ust duzey burokrat olmalandır
Muslumanlıkta kadınların ımam olamayacağı bılın-
dığı halde bınlerce kız oğrencı kuçuk yaşlardan ıtı-
baren beyınlerı yıkanarak bu eğıtımı almakta ve -ne
yazık kı- şenat propagandasının bır neferı olmakta-
dırlar
Kuşkusuz duşunce çatısı henuz yerıne oturma-
mış bır oğrencı, onune yeterlı olanaklarsunulduğun-
da kolayca yonlendırılebılır llkokuldan mezun olan
11-12 yaşlanndakı bır kışı, henuz ıdeolojılen tanıma-
makta ve nasıl duşuneceğını bılememektedır Boy-
le kışıler şenatçılar ıçın ' çantada keklık gorunmek-
te ve kuruluş amacı dışında eğıtım veren bu okullar
ıçın buyuk gızılguç (potansıyel) yaratmaktadır
Oysa temel eğıtımın sekız yıl olması halınde bu
okulların ortaokul olarak eğıtım veren bolumlerı ka-
panacak ve çağdaş, bılımsel eğıtım veren kururn-
lara donuşecektır Işte bu noktada ulkemızdekı ge-
rıcı tayfasının karşı çıkışlan gorulmektedır Çunku
boyle bır temel eğıtımde ılkokul mezunu olan bu-
yuk gızılguç ortadan kalkacak kışı ancak sekız yıl-
lık temel eğıtımden sonra ısterse ımam olmak ıçın
bu okullara yonelecektır Doğaldır kı 14-15 yaşla-
rındakı bır kışıyı -gereklı ve yeterlı eğıtımı almışsa-
yonlendırmek zorlaşacak ve bu okulların gızılgucu
buyuk oranda azalacaktır Refah Partısı ve Mıllı Eğı-
tım Bakanlığı ndakı gerıcı ve ırkçı kadrolaşma bu
gerçeklerı çok lyı bıldıklerınden bu konudakı çalış-
maları her fırsatta sabote etmektedırler
Turkıye Cumhunyetı'nın başoğretmenı Mustafa
Kemal Ataturk, yaşamı boyunca gençlığın eğıtımı-
ne buyuk ozen gostermıştır Bunun sonucu olarak
yaptığı devrımı ve kurduğu Turkıye Cumhunyetı'nı
gençlığe emanet eden ılk ve tek devlet adamıdır Bu
konudakı fıkırlennı Soylev'ın sonunda vefiursa Nut-
ku'nöa soylemış ve gençlığe verdıgı buyuk onemı
belırtmıştır
Dunya ulkelerının sekız yıllık temel eğıtımlerını ka-
demelı olarak on bır yıla çıkarma çabalarını goz onu-
ne alırsak bızım bu konuda ne kadar gulunç durum-
da olduğumuzu gorebılırız
Dil kirlenmesinin boyutlan...
MAHMUT ALPTEKİN
0 0 Ikemızde dıl kırlenmesı 'çevre kıriili-
U
ğı'bovutlarına varmıştırdemek abart-
ma savılmamalıdır Buvuk kentlerı-
mızın kalburustu semtlerınde turıstık
verlerde adım başina >abancı ışverı
adlanv la vabancı >>ozcuklerle karşıla-
şıvoruz Rock Bar Restaurant Red House Cafe
Small Romantıc Babbv Small Babbv Le Ocur
Manhattan Butık RozanınVen MımarSınanCen-
tervb Savmaklatukenecekgıbıdegıl Ulkemız ın-
sanının çogu vabancı dıl bılmedığınden bu sozcuk-
lenn so>lenışınde vazılışında vanlışlık vapacagı
kesın Sözgelışı 'restaurant'sozcugununvanlışkul-
lanımlarıv la çoğumuz karşılaşmışızdır Hatta kımı
zaman kara mızah ornegı olabılecek durumlarla
da Doğrudan 'restaurant' bıçımınde kullananla-
rm vanı sıra Turkçe bozcuklerle tamlama \apan-
lardan tutun da 'Mehtap Lokanta Restaurantı' bı-
çımınde yazılan yerler de gormuşuzdur Bılındığı
gıbı Turkçemız "fonetik" bır dıldır Yanı vazıldıgı
gıbıokunur sovlenır Batı dıllerının çogu bovle ol-
madığı ıçın Turk ın^anı bu yabancı sozcuklen doğ-
ru okuvup vazamavacaktır Ovsa kendı sozcukle-
rımızınkokunu kokenını turevlerınıbılecek yan-
lışlık vapmavacaktır Doğal kı bu ışın valnızcabır
vonu Sorun salt bu olsa Batı dıllerınden suru se-
pet gelen bu sozcukler dılımızı bozmakta vozlaş-
tınnakta kırletmektedır Son>ıllardabukırlenme-
nın bov utları çok artmiştır
Bu konunun bır başka bovutu da ışverı levhala-
rında sokak adlannda hatta kamu kuruluşlarının
araçlannda vanlışdıl uvgulamalarıdır Sozcuklenn
vazılışı yazım kurallanna uvmavışı
Bıraz gerıve donersek 1960 lı yıllarda dılımız-
de ozle>me buvuk bır ıvme kazanmıştı Oz Turk
cecılıgın karşısında olan kesımın buv uk engelleme
lerıne karalamalarına karşın Ozle^menın alev
hındeolanlar 'gokkonutsalavraf(hostc^) "ulusal
dutturu' (Istıklal Marşı) "içı geçmış dinsel kışı'
(ımambavıldı) gıbı 'uvduruk" sozcuklen ;>ankı oz
Turkçecılerortavaatmı>gıbı propaganda vapmış-
lar ellerınden gelenı artlanna komamışlardı Işın
tuhafı kımı kesimlerde buna ınanıvorlardı Nere-
den akıllarına gelsındı kı bovlesıne bır yutturma-
ca Nevse kı koprulerın altından çok sular aktı
da Ozamankı dılde ozleşıne daha çok Osmanlı-
cadan Farsçadan <\rapçadandılımıze geçmış kı-
mı sozcuklerle sava^ımdı
Dılımızı antmak ıçın Buvük bır basarıya ula-
sildıgı da kesındı Sokaktakı ııisanlarımızdan bıle
'orneğin'. 'sozgeltşı', "sorun', 'neden' v b sozcukle-
rı çoğumuz duymuşuzdur o donemde Sözgelışı
'ucak' sozcuğu bu başan> ı kanıtlamava \eter de ar-
tarbıle (Ilk onerıldıgındeçogu gulmuş alavetmış-
tı bu sozcükle ) Bugun
-
tay\are'vı kullananlarla
karşılaşıyor muvuz' (Kasıtlı kullanan varsa o baş-
ka Çoktan 'ölu'sozcukleı arasına ıtılmiştır
t
t^'ya-
re'). Kanım odur kı Zıva Gokalp ın 'Tiirkçeleşmış
Turkçe' ılkesı vadbinamavacak bır vontemdır
*Mektup\ 'kıtap' gıbı dıhmıze çok verleşmış soz-
cuklen dışlamak kolay degıldı Gerek de voktu za-
ten O donemde ozleşmekarşıtlannın vanlışbırtu-
tumu da karşılarında hedef olarak Turk Dıl Kuru-
mu nu gormelerıydı
Ovsa ozleşme savaşımını veren ana guç ulkenın
şaırlerı vazarları gazetecılerı unıversıtelerı ede-
bıvat-sanat dergılerı ve TRT ıdı Bu guçler olma-
dan TDK tek başına ne vapabılırdı kı' Pekı sonra
neoldu
1
1980 lı 90 hvıllardadılımızı bukez Ba-
tı'dan gelen sozcukler 'istila etmeve' başladı Ne-
den ' Toplu ıletışım araçlarının (Medva nın) ozen-
sız gelışıguzel dıl anlavışını ornekverebılırız bu-
na Ba^kanedenlerdesıralanabılır Özentı mı' Aşa-
gılık duvgusu mu' Ikısı de belkı Bu iozcuklerı
kullananlarkıbarlaştıklannıfalansanıvorlarherhal-
de Ya da vabancı dıl bıldıklennı kanıtlamak ıstı-
yorlar belkı de çevrelerıne Hıç vabancı dıl bılme-
ven esnaf bıle çevreden gorerek dıkkat çekmek ıs-
teverek ışvenne yabancı bır ad koyuverıyor Bun-
lardaba çok buvuk kentlenmızın sosyetık tunstık
kesımlennde Ovsa dun>adakı Türkologların dıl
uzmanlannın çogu Turkçe nın varsıl (zengın) bır
dıl olduğunu kabul etmı>lerdır Yenı sozcukler uret-
meve olanak tanı>an ışlek bır dıldır Turkçe mız
Kuzev AvTupa ulkelennden Isveç Norveç Da-
nımarka e\rensel sozcuklen (radvo televızvon
telefon gıbı) bıle kendı dıllennden urettıklen soz-
cuklerle karşılamaktadırlar Bu tutum dıl bılıncı
degıl de nedır' Son vıllarda Fransızların da dılle-
nnde gıderek çoğalan yabancı sozcüklerden tedır-
gın olduklannı buna onlem almaya gınştıklennı
gazetelerde okuduk bu vakınlarda
Pekı, çozum ne' Bılınenveçok>ınelenen 'eski',
ne var kı her zaman "canlT bır ornektır çoğunuz bı-
lırsınız Yuzvıllar once Konfuçvus e sormuşlar
'l Ikevı vönetsevdinız ışe hangi sonından başlardı-
nız?" dıve Buvuk duşunur 'dılden başlardım" dı-
ve vanıtlamış Nedenı soruluncada bırçok gerek-
çenın altını çızerek şovle bağlamış 'Çunku dil ol-
madan hiçbır şe> olmaz.'
" Bağımsızlığını kazanan Turk ulusu dilını de va-
bancı dıllenn bov unduruğundan kurtaracaktır"
demıştı ulu ondenmız Gazı Mustafa Kemal Ata-
türk Özeleştırı vapmanın zamanı çoktan geldı de
geçıvor bıle Ondenmızın bu bıldınsıne hangımız
ne olçude uymaktavız' Vanlış dıl uvgulamalanna
veterınce karşı çıkmakta mıyız'
Dıl kırlenmesı ulusumuzunbılınçle dılbılıncıv-
le ustesınden gelebıleceğı bır sorundur Lnlu şaırı-
mız Fazıl Husnu Dağlarca dıl bılıncını ışledığı bır
şıırınde "Turkcem benım.ses bajrağım" dıyordu
Bu konuya duvarlı olan yurttaşlanma seslenıyo-
rum şaırlerımıze yazarlanmıza sanatçılanmıza,
gazetecılenmıze kultur etkınlıgı ıçındekı ınsanla-
rımıza ogretmenlenmıze oğrencılenmıze med-
vava "Ses ba>rağımıza" sahıp çıkalım
TARTIŞMA
Seyfi Oktay'ın yanıtı
nargüncel
ToktamışAteş
Nerden Nereye
Çınar Yayınları Rıfat llgaz Kultur Merkezı Kuçukparmakta()i sokak No 23
80060 BeyogiıVlstanbul Telefon 212 293 2398-99 Fax 2122932896
Sayın Kışlalı
Cumhunyet gazetesındekı "Hafta-
\a Bakış" koşesınde hakkımda yazdı-
gınız >azıvı uzulerek okudum
Once hastalıgım ve sonra da >ogun
anav asa çalışmalan nedenıyle yanıtla
makta gecıktım
Sızı çok yakından tanımıvorum
Ancak Ataturkçu bır bılım adamı kım-
lığıne sahıp oldugunuzu bılıyorum
Anlaşılı>orkı vazınızın konusuyla
ılgılı olarak bılgı toplamak ıçın olduk-
ça çaba harcamış ve yorulmuşsunuz
Bırçok kışıyle görüştuğunüzü ıfade
edıvorsunuz
Ama bılım adamı kımlığınızbenım-
le de goruşmenızı gerektırmez mıydı'
Yazınızı bellı bır maksatla kaleme al-
mamışolsavdınız emınım kı benım-
le de göruşurdunuz Çunku bovle bır
yazıyı kaleme alırken benımle de go-
rûşmenız ahlakı bır zorunluluktu
Yargısız ınfazcı durumuna duşme-
nızı kımlıgınızle bağdaştıramıvorum
Sızın yazınızı malzeme olarak kul-
lanan ahlakı değerlerden Ataturkçu
değerlerden nasıplenmemış bazı ken-
dını bılmezler küçuk hesapçılar aşa-
ğılık bır karalama çabasma düştüler
Savın Kışlalı
İddıalannızı vanıtlamadan önce ba-
zı hususlara değınmek ıstı>orum
Ben bellı hesaplarla Ataturkçu go-
runmeye çalışanlardan değıhm Ata-
turkçuluğu felsefesi ve pratığı ıle va-
şayan bır ınsanım
Sız benı tanımıvor olabılırsmız
Ama Ataturkçu kımlığımı samyorum
Turk kamuoyu bılmektedır En azın-
dan Tann nın her günû Ataturk \e
Çumhurıvet karşıtı guçlerın bana sal-
dınlarını kamuovu ızlıyor
Yaşamını Ataturkçuluğe adamış
olan bır ınsanı Ataturkçülukten soyut-
lamak v e onun kıtlelerle olan Ataturk-
çüluk bağını koparmak çabasının bır
Ataturkçuden gelmesı şenat akımla-
nnın kol gezdığı bır ortamda çok akıl
dışı ve vanlış degıl mıdır1
Sayın Kışlalı
Şımdı ıddıalannıza gelelım
Bınncı ıddıanız Savın Prof Şera-
fettmTuran'a randev u vermedığım ıd
dıası Ben bakanlığım dönemmde bır
taraftan gecev ı gunduze katarak vapı-
sal değı^ıklıklerı gerçekleştırecek re-
form paketlen hazırlarken dıger yan
dan da haftada ortalama bın kışıyı ka-
bul ettıgım olu>ordu Bu durum sek-
retaryamdakı kavıtlarla sabıttır Ben
halktan bırıv ım Randev ularımı çogu
zaman sımrlandırmadığım gıbı ran-
dev usuzgelenlerle de bellı gun ve sa-
atlerde goruşmemı surduruvordum
Sayın Prof acaba neden doğrudan
bakanlıktan randevu ıstemedı de Sa-
>ın \kvol'uaracı ko>du'
Sajın Akvol uaradım \azınızıav-
nen kendısıne okudum Savın Akyol
"Şerafettın Bev benden bövlebir taîep-
te bulundu mu bılmıvorum? Ama ben
bovle bir randevu ıçın arava gırme-
dım"dıvor
Butun kayıtlan bır bır ıncelettım
Bö\le bırrandevu talebıne kayıtlarda
rastlanmadı
Aradan > ıllar geçtıkten sonra böy-
le bır randev u konusunu gundeme ge-
tırerek bana kusur ızafe etmenızın ne-
denını an Iamakta guçluklerçekmekte
vım
$ımdı gelelım sadece Ataturk'e
ıhanetın değıl avnı zamanda bır hu-
kuk cinavetının açtıgı varava "pansu-
man \apılması" çabasına karşı çıktı-
ğım şeklındekı ısnadınıza
Bıldığımızgıbı anav asanın Ataturk
Kultur Dıl ve Tarıh Yuksek Kuru-
mu nuoluşturan 134 maddesınde
"Ataturk'un manevi hımavelennde.
cumhurbaşkamnın gozetim \e deste-
ğınde, başbakanlığa bağlı Ataturk
Araştırma Merkezı Turk Dıl Kuru-
mu Turk Tarıh Kurumu \e Ataturk
Kultur Merkezı ndenoluşankamutu-
zelkişıüğıne sahıp Ataturk Kultur, Dıl
ve Tarih Yuksek Kurumu kurulur"
denmektedır
Kultur Bakanlığınca hazırlanan bır
>asa taslağı ıle •'AtaturkKultur, Dil ve
Tanh Y uksek Kurumu Kanunu'nun"
bazı maddelenntn değıştınlmesı on-
gorulûyor \e Adalet Bakanlığı'ndan
bu taslak hükumlerının hukuka uv-
gunlugu konusunda görıış ıstenıvor
du
Tasan ıle Turk Dıl Kurumu ve Turk
Tanh Kurumu nun Ataturk Kultur Dıl
ve Tarıh Yuksek Kurumu nun baglı
kunıluşu olduğunun belırtılmesınden
v azgeçılerek soz konusu kurumu oluş-
turan kuruluşlar ıfade edıldıkten son
ra bu kuruluşlann kamu )aranna ça
lışan ozel hukuka bağlı bır demek ha-
lıne donuşturulmeM saglanıvordu
Böv le bır > asal duzenleme anavasa
nın 134 maddesı ılebağdaşırmı1
Bır
başka şekılde ıfade edecek olursak
vasa ıleanavasadeğıştınlebılırmı
7
Bunlan bılmek ıçın hukukçu olma
va gerek varmı'
Ben Adalet Bakanı olarak Kültür
Bakanlığı na bu göruşu sundum
Kultur Bakanlığı nayazdığımızva
zının son bolumunde avnen şövle de-
nılmektedır
"Ana\asanın Kultur. Dil >e Tarih
V uksek Kurumu'nun kuruluşuna da-
hıl olduğunu belıriedığı soz konusu ku-
ruluşlann bır arava gelmesıvle oluşan
kamu tuzel kışılığındekı bazı kuruluş-
iann dernek statusune kav uşrurulmak
suretıv le me\ cut nıtelıklennın ortadan
kaldınlarak kamu tuzel kışılığının sak-
b tutulması, soz konusu 134 madde
hukmü ıle bagdaştırılamamaktadır"
Savın Kışlalı
Ataturk unvasıyetınetersduşenbır
12 Eylul duzenlemesmın acısını ıstı-
rabını ben de özunde hısseden bır ın-
>anım Ancak herkesm bılmek duru-
munda olduğu boyle bır hukuksal ger-
çege uymayan bır goruş bıldırmek'bır
hukuksal cehalet olmaz mıvdr
Gelelım dığer ıddıanıza
Savın Kışlalı
Anayasadeğışıklıklençalışmasının
son aşamasında grup başkanı oldum
ve son aşamada da çalışmalara katıl-
dım
Ataturk Dıl ve Tanh Yuksek Kuru-
mu nun kuruluşuna ılışkın anayasanın
134 uncu maddesının kaldınlması ve-
yadeğıştınlmesı Turk Dıl Kurumu ve
Turk Tarıh Kurumu na vonelık hukuk
avıbınınduzeltılmesı partımızınonde
gelen hedeflerı arasında bulunmakta-
dır
ANAP ın 300 mılletvekılı ıle ıktı
darda oldugu donemde bu konudakı
tavn ı»e 12 Eylul anlayışından farklı
degıldır
12E)lül unmutemetlığınıvaptığı8
>ıl ıçensınde 134 uncu madde ıle ıl-
gılı olarakkılınıkıpırdatmavan ANAP,
ıkıyuzlu bır tav ır sergıleyerek bu kez
değışıklık paketının ıçıne alınmasmı
talep etmıştır
Butalep partılenn değışıklık pake-
tıne ılışkın goruşlennın bellı olduğu
anav asanın bellı hukumlennın değış-
tınlmesı konusunda genel bır uzlaş-
manın saglandığı bırortamda değışık-
lık surecınıengellemeve>onelıkpolı-
tık bır manevra ıdı Nıtekım aradan
geçen onca zamandan sonra Meclıs te
ele alınan anavasa değışıklıklerı sıra-
sındaANAP ın ozellıkle 12Evlulvo-
netımmın vargılanması ve demokra-
tıkleşme konusunda sergıledığı tav ır-
larla bu kanıtlanmıştır
Ana>asa değışıklıklen çalışmalan
sırasında 24 uncu maddenın son fık-
rasının kaldınlmadıgı gerekçesıvie RP
ıle bırlıkte çalışmalan terketmesıyle
laıklık ve Atatûrkçuluk konusundakı
ıçtenlığını de bır kez daha gormuştuk
Ana> asa çalışmalan ıçensınde he-
men gorulmüştur kı, ANAP ın amacı
134'uncu maddeyı gerçekten kaldır-
mak degıl 134 uncu madde aracılı-
ğıyla ozellıkle koalısyon ortaklan ara-
sında buyük bır anlaşmazlık çıkar-
maktı
Bunları bılmezlıkten gelerek
134 uncu madde ıle ılgılı değışıklığe
karşı olduğumuzu vazmak, Ataturk ve
partısıne Ataturkçu ınsanlara bu ne-
denle de Ataturk ehaksızlık değıl mı-
dır1
Iktıdarlan donemınde şerıata gıden
yolun taşlannı ustaca duşevenlerın ıç-
tenlıgıne ınanarak buhaksızlıgı nasıl
yaptığınızı anlamakta zorluk çekmek-
tevım
Ataturkçuluğe olduğu gıbı Ata-
turkçuleredesavgıholmanızdılegıy-
le
M. Se>fl Oktm
Ankara Mılletvekılı
PENCERE
Baki Kalan...Hangı yıldı?
Inaıltere'ye Melih Cevdet'le bıriıkte gıttık, uçak-
tan ınıp toprağa ayak basar basmaz, kım soyledıy-
se soyledı
- Şu Ingılızlerın pub'lan unlu değıl mı1
Gelmış-
ken bır görelım
'Pub'\n tam adı publıc house' (halk evı), Ingılız
hukuku çok eskıden berı yolcuların ve muşterılenn
rahatı ıçın bu kur
umlara gorevler vermış, ıçkı sat-
mak da bunlardan bın Pub, kuruluşunda onemlı
yukumluluk ustlenen ingılız meyhanesı Melıh Cev-
det, bır kadeh irlanda vıskısı ıçtıkten sonra aklına
gelmış gıbı
- Bır de Turner'/ gorelım
Insanın gonlu zengın oldu mu, ısteklerıne paha
bıçılemez, bır kadeh İrlanda vıskısı ıçıp Turner'ın re-
sımlennı seyretmek Londra gezısı, mılyarderlenn
bıle harcı değıl Kalktık muzeye gıttık, Turner benı
çok etkıledı ressam yaşlandıkça yapıtlannda do-
ğa buğulanmış ağaçlar sıslenmış, ışıltılar zengın-
leşmış, goruş mesafesınde yıtıklık dennleşmış, duş-
sellığe doğru yayılmış
Genye 19 bın resım bırakmış Turner.
Ne bıçım adam b u ?
•
Babası berber anası akıl hastası, Turner oğretım-
den geçmıyor bır bakıma "cahıl "
Eleştırmenler cıyorlar kı
"- Belkı de bu konumu Turner'ın goruş yetene-
ğını guçlendırıp arîtırdı "
Kısa boylu, gaga burunlu, kuçuk el ve ayaklıymış
Turner, kendısını Napolyon'a benzetmekten hoş-
lanarak sağa sola caka satar, ustelık yalan soyler-
mış
"- Imparatorla aynı yıl doğduk1
"
Ressam, belkı de bu yuzden VVaterloo savaş
meydanını dolaşıp bır dızı resım yapmış
Hıç evlenmemış
Genç yaşında başından geçen olumsuz bır aş-
kın yarattığı duş kırıklığı, yaşamında belırleyıcı ol-
muş
Içıne kapanmış
Garıp bır kışılığı varmış, sosyete yaşamından
uzak durur aşağılık meyhanelerde dolaşır, burala-
rın "dışı patronlan" ıle al takke ver kulah halleşır-
mış
Cımrıymış
Çok zengın olmuş
Turner bır deha
1
Ama sınırlı
Insanları sevmıyor
Vefasız
Bu dunyadan goçerken bıze bır dunya bırakmış,
doğaya bır doğa eklemış
Yaşamı boyunca surdurduğu ılışkılerın ya da ser-
gıledığı kımlığın artık ne onemı var
9
•
Bır banka mudurunun kotu olabıleceğıne ınanı-
yoruz, bır muhencısın, doktorun, avukatın ya da ışa-
damının yalancı, donek, korkak, uçkâğıtçı olması-
nı yadırgamıyoruz, ama romanını okuyup sevdığı-
mız yazara, bestesını dınleyıp yucelttığımız muzıs-
yene veya resmını hayranlıkla seyrettığımız ressa-
ma toz kondurmak ıstemıyoruz
Nıçın?
Ruhumuzu goklerın yedıncı katına taşıyan şaır,
"kuçuk adam' kışılığıne sığabılır mı'?
Yahya Kemal buyuk şaır
Ya yemek yıyışı?
Ustadın yemek yıyışıne katlanabılmek, değme
babayığıdın harcı değılmış, dostlan bu konuda çok
şey anlatırlar
•
Bır sanatçı olur gıder
Genye yapıtları kalır
Pekı, yapıtlan gerıye kalacak değerde olmayan
sozde sanatçının durumu ne olacak"? Gerıye kor-
kaklığı uçkâğıtçılığı kurnazlığı, ıkıyuzluluğu mu
kalacak?
Hayır sanatın dışında hiçbır şey kalmıyor
geleceğe
Bereket kı kalmıyor
Maslak Gazetecıler Sıtesı'ndekı manzarah
daıremı, B bloklardakı daırelerle fark
\ererek değıştırmek ıstıyorum
(0 216)32653 93
ILAN
T.C.
A>TTALYA 3. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ
1994 1046
Davacı Anadolu Sıgorta şırketı davalı Alparslan Öz-
kan hakkında 2111 1994 tanhlı dılekçe ıle şırket tara-
fından kasko nzıkolanna karşı sıgorta edılen 34 LH 661
plakalıaraç 14 3 1994tanhındedavalınınışletenıbulun-
dugu 34 JEN 11 plakalı aracın çarpmasına maruz kal-
makla 26 096 750 TL odeme tarıhı olan 14 4 1994
tanhınden ıtıbaren ışlevecek yüzde 30 faızı ıle bırlıkte
tahsılıne karar verılmesını ıstemıştır
Davalının belırtılen adresıne teblıgat çıkartılmış ve
bılateblıgıadeedılmışolupC Savcılığı ncayapılan araş-
tırma sonunda davalının adresı tespn edılemedığmdan
gazete ılanı yapılmasına karar venlmış olup karar
gereğınce gazete ılanından sonra davalının ışbu dava ıle
ılgılı olarak Antalva 3 Aslıve Hukuk Mahkemesı nde
12 10 1995 gunu sa£t 09 40 ta duruşmada hazır bulun-
ması veya kendısını bırvekılle temsıl ettırmesı aksı tak-
dırde gıyabında duruşma yapılıp karar verıleceğı ılan ol-
unur S6 1995
Basın 28543
İLAN
T.C.
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
Sınop-Boyabat-ln"amlı Koyu 660 674 ve 675 no'lu
parsellere3402sayılıyasanın41 maddesı gereğıncedü-
zeltme getınlmıştır Buna gore 660 no'lu parselın 790
m2 olan v uzolçumu 856 >4 m2 v e 674 no lu parselın 670
m2 olan vüzolçumu 6*>2 40 m2 ve 675 no lu parseın
1020 m2 olan yuzolçumu 971 06 m2 olarak duzeltılmış-
tır
Taraflardan 675 no'lu parsel mahkı Mustafa kızı ölü
Döndu Çoban'ın mırasçılan tum araştırmalara rağmen
tespıt edılemedığınden 7201 savılı Teblıgat Kanunu ge-
reğınce duzeltmenın taraflara ılanen teblığıne ılan tan-
hınden 15 gun sonra teblığ edılmış sayılacagı teblığ ta-
nhınden ıtıbaren 30gun ıçınde ışbu duzeltmenın aleyhı-
ne Boyabat Suih Hukuk Mahkemesı ne dava açılabıle-
ceğı, dava açılmadığ nda kesınleşeceğı ılan olunur
Basın 35204