Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8 NİSAN 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Çelenk: Ölüm
cezası kaldırılsın
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Hukukçu Halit
Çelenk, yasalardaki ölüm
cezasını düzenleyen
maddelerin kaldınlması
gerektiğini savundu.
Çelenk konuya ilişkin
şunlan söyledi:
"Günümüze kadar yapılan
bilimsel araştırmalar, bu
cezanın çekindirici bir
etkisi olmadığıru ortaya
koymuştur. tnsanın fîzik,
moral ve entelektüel tüm
varlığını yok eden ve
insancıl açıdan
onaylanamayacak olan
ölüm cezası, amacı
'suçluyu ıslah ederek
topluma iade etmek' olan
çağdaş infaz hukukuna da
aykındır. Çünkü, öldürülen
bir insanın ıslahı da söz
konusu olamaz."
Baysal'ın
duruşması
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) Ankara
Cumhuriyet
Başsavcılığı'nca, görev
yaptıklan dönemde.
'ihaleye fesat
kanştırdıklan' gerekçesiyle
eski Arsa Ofısi Genel
Müdürü Özal Baysal ile
eski satış müdürlerinden
Erdai Arkun hakkında,
10'ar yildan az olmamak
üzere ağır hapis cezalan
istendi. Ankara 8. Ağır
Ceza Mahkemesi'ndeki
davaya dün devam edildi.
Avukatlann hazır
bulunduğu duruşmaya,
saruklar kalılmadı
Mahkeme başkanı,
Kadıköy Ağır Ceza
Mahkemesi'ne yazılan
Calimat cevabinin
beklenmesinin ardından,
dosya üzerinde herhangi
bir usulsûzlûk olup
olmadığının tespiti
amacıyla bilirkişi
incelemesi yaptınlıp
yaptınlmayacağına karar
verileceğini açıkladı ve
duruşmayı ileri bir tarihe
erteledi.
Polisin 150. yıJı
• ANKARA (AA)-
Başbakan Tansu Çiller,
emniyet teşkilatının
kuruluşunun 150.
yıldönümü ve Polis Haftası
dolayısıyla Içişleri Bakanj
Nahit Menteşe
başkanlığındaki bir heyeti
kabul etti. Başbakan Tansu
Çiller, kabul sırasında
yaprıği konuşmada.
devletin gözbebeği olan
polis teşkilatının, 150.
yılını kutlamasmdan büyük
övünç duyduklannı
söyledi. Polislerin hem
halkın hem de
demokrasinin gözbebeği
olduğunu vurgulayan
Çiller, polis teşkilatına her
zaman, her türlü desteği
vermeye hazır olduklannı
ifade etti. fçişleri Bakanı
Nahit Menteşe, emniyet
teşkilatına gösterdiği
destekten dolayı Çiller'e
teşekkür ederken Emniyet
Genel Müdürü Mehmet
Agar, Başbakan Çiller'in
birçok konuda kendilerine
destek çıktığını anJattı.
Ağar daha sonra Çiller'e
bir polis arması hediye
ederken şehit polis
ailelerine gösterdiği
yakınlıktan dolayı
saygılannı sundu.
Gökçek'e'ad'
tepkisj
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara Anakent
Belediye Başkanı Melih
Gökçekin başkentte
yerleşmiş sokak ve cadde
isimlerini degiştirmesi
tepkilere neden oldu. CHP
Genel Sekreteri Adnan
Keskin, Gökçek'in işbaşına
geldiğinden bu yana
başkentte mensubu olduğu
partinin benimsediği
ideolojınin altyapısını
oluşturmaya çalıştıgını
savundu.
Kısa... Kısa...
• TBM.V1 Başkanvekfli
Vefı Tamr, kamuoyunda
"loyak emeklilik" olarak
bilinen milletvekillerinin
emekliliğine ilişkin yapılan
son kısmi düzenlemenin
basnda yaniış
vommlandığını beürttL
k Türk-lş Genel Sekreteri
Şernsı Denızer, Millı
Prodüktıve Merkezi
Yönetim Kurulu
Baş<anlığı'na seçildi.
• Eski Dısişleri Bakanı
Murat Karayalçın, kişilik
haJdanna hakaret edikiiği
gertkçesiyle Yeni Günaydın
gazztesine 2 milyar Kra
tazninat istemiyle dava
• RP'nin kasası olarak
biliıen Beşir Darçın,
lemiisine hakaret edildiği
gerekçesiyle Hürriyet
ga-zetesinden 1 milyar
lıraık tazmmat istiyor.
DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'ten yolsuzlukla mücadele için öneri:
Denedeme Kuruhı özerkleşsm• DSP lideri Ecevit, Yüksek
Denetleme Kurulu'na kesin
özerklik tanıyacak bir yasa önerisi
hazırlayarak TBMM Başkanlığfna
sunduklannı bildirdi. Öneri
yasalaşırsa Yüksek Denetleme
Kurulu, Başbakanhk'tan aynlarak
TBMM Başkanlığı'na bağlanacak
ve kendi organlannı seçimle kendisi
oluşturacak. Yurttaşlar da
yolsuzluklarla veya özelleştirme
işlemleriyle ilgili iddialannı Yüksek
Denetleme Kurulu'na iletebilecek
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Tansu Çfller'in özelleştirme ko-
nusunda kendilerini 'oyuna' getirdiğini söy -
leyen DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit
Yüksek Denetleme Kurulu'na kesin özerk-
lik tanıyacak bir yasa önerisi hazırladıkJa-
nnı belirterek "Öneri yasalaşırsa yolsuztuk-
laruı önlenmesi ve özeUeştirme işİemlerinin
saydamlaşonlması yolunda önemli bir adım
ablnuş olacak" dedi.
Ecevit, bir basın toplantısı düzenleyerek
DSP millervekilleri tarafindan hazırlanarak
TBMM Başkanlığı"na sunulan yasa öneri-
si hakkında bilgi verdi.
Bülent Ecevit, son zamanlarda yaygınla-
şan yolsuzluk iddia veya kuşkulannın üs-
tüne etkili biçimde yürünememesinin, ka-
muoyunun devlete güveninı sarstıgını söy-
ledi. Bu arada, özelleştirme işlemlerine iliş-
kin kuşkuların da arttığını kaydeden Bü-
lent Ecevit, yolsuzluklan meydana çıkar-
makta ve özelleştirme işlemlerini aydınlat-
makta, genellikJe basın ve özel telev izyon-
lann devletin denetim organlanndan çok
Ecevit önerisbıin yasalaşmasıyla yolsuzlukla mücadele konusunda önemli adım ablacağuu söyledL
daha başanlı olduklannı savundu. Ecevit,
bunun en önemli nedeninin devletin dene-
tim kuruluşlannın yeterince bağımsız ol-
mamalan olduğunu bildirdi. Yüksek De-
netleme Kurulu'nun KİT'lerle ilgili dene-
tim sonuçlannı TBMM'nin değerlendirme-
sine sunduğu halde Başbakanlık 'a bağiı ol-
duğunu hatırlatan Bülent Ecevit, "Bu du-
rum, kuvvetler aynhğı ttkesiyle çeliştigi gibi
özeUeştirme işlemleri sürecinde büsbütün
sakıncalı olmaktadır" dedi.
Özelleştirme ışlemlen, bedelleri ve fon-
lan ile ilgili tüm yetkilerin Başbakan'da ve
belirleyeceği bakanlarda toplandığinı anla-
tan Ecevit, bunlan denetlemekle yükümlü
olan Yüksek Denetleme Kurulu'nun da
doğrudan doğruya Başba-
kan'a bağlı olduğunu söy-
ledi. Bülent Ecevit, şöyle
devam etti:
"O yüzden özelleştir-
meyle ilgili işlemler, ka-
muoyunda kuşku uyan-
dırmaktadır. Böyle kuş-
kular, ancak Yüksek De-
netleme Kurulu kesin
özerkliğe kavuşturulursa
önlenip giderilebilir, özei-
leştirme işlemlerinde say-
damhk ancak böyle sağla-
nır. DSP milletvekilleri
olarak bizler. bu amaçla
bir yasa önerisi hazırla-
dık."
DSP Genel Başkanı
Ecevit ve arkadaşlan ta-
rafından verilen yasa tek-
lifi aynen yasaiaşırsa
Yüksek Denetleme Kuru-
lu, Başbakanhk'tan ayn-
larak TBMM'ye bağlana-
cak ve kendi organlannı
da serbest seçimlerle ken-
disi oluşturacak. Böylece,
Yüksek Denetleme Kuru-
lu, özerkliğe kavuşturul-
muş olacak Kurul, TB-
MM başkanının görevlen-
dirmesiyle inceleme ve soruşturma yapaca-
ğı gibi. kurul başkanı da gerekli göreceği
konularda inceleme ve soruşturma karan
verebilecek. Aynı zamanda yurttaşlar ve
millervekilleri de yolsuzluklarla ve özelleş-
tirme ile ilgili iddialannı, kuşkulannı ve
belgelerini doğrudan doğruya Yüksek
Denetleme Kurulu'na iletebilecekler.
ANAP'lı Vehbi Dinçerler'in önerisine sadece Refah Partisi sahip çıktı
Meclis'te dualı açılışa tepki var• TBMM Başkanvekili Kamer
Genç: Duasını evinde yapsın.
Devlet Bakanı Cevheri: Böyle
bir girişimi kesinlikle doğru
bulmam. Devlet Bakanı Halis:
Böyle bir şeye gerek yok. DYP
Aydın Milletvekili Bilget:
Herkes Genel Kurul'a girerken
içtiği andı hatırlasa yeter. CHP
Diyarbakır Milletvekili Sümer:
Bir bu eksikti.
DÜRDANE KOCAOGLU
ANKARA - ANAP Ankara Milletvekili
Vehbi Dinçerler'ın, TBMM Içtüzüğü'nde
Meclis'in duayla çalışmalanna başlaması
yolunda değişiklik yapılması önerisi tepki-
lere yol açtı. Dinçerler'in önerisine sadece
RP sahip çıkarken DYP ve ANAP millet-
vekillerinin büyük bölümü böyle uygula-
maya gerek olmadığını söylediler. CHP'li-
lerde karşı çıktıklan önerinin siyasi amaç-
lı olduğunu vurgularken TBMM Başkanve-
kili Kamer Genç, Dinçerler'e, 'duasını
evinde okumasuu' önerdi.
Meclis'in çalışmalannadua ile başlama-
sını öneren ANAP'Iı Dinçerler'e ilk tepki-
yi tçtüzük Alt Komisyonu Başkanı DYP Is-
tanbul Milletvekili Coşkun Kırca gösterdi.
Kırca. önerinin alt komisyonda görüşülme-
sine karşı çıktı. Buna karşılık Vehbi Dinçer-
ler, Meclis'in çalışmalanna dua ile başla-
ması gerektiği yönündeki göriişlerini alt ko-
misyon raporuna ekledi.
Dıyanet işlerinden sorumlu Devlet Baka-
nı NecmettinCevheri, Dinçerler'in önerisı-
ni çok gereksız bulduğunu belirterek "Dua
Allah'la kul arasında bir olaydır. Bunun her-
kese gösterilmesinin. gösteriş yapılmasının
anlaını yoktur. Böy le bir girişimi kesinlikle
doğru bulmam" dedi.
Özelleştirme
DYP'de
Ecevit
telaşı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - DSP Li-
deri Bülent Ecevit'in.
Özelleştirme Yasası'nda
değişiklik yapılmasına
ilişkin yasa tasansının bir
an önce TBMM 'den çıka-
cağı sözü veren Başbakan
Tansu Çiller'in, bu sözü-
nü tutmadıği ve kendisini
"aldattığı"nı açıklaması,
DYP'lileri rahatsız etti.
Ecevit, TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk'a
şikâyetini iletirken, DYP
Grup Başkanvekili Ihsan
Saraçlarise tasannın TB-
MM gündeminde olduğu-
nu belirterek." Sayın Baş-
bakan verdigi her sözü
rutmasıy la tammr" dedi..
Saraçlar, Ecevit'in, ön-
ceki gün Cindoruk'a "şi-
kâyetziyareti''nde bulun-
masmın ardından, dün dü-
zenlediğı basın toplantı-
sında, Çiller'i savundu.
Ecevit'in, "Çiller beni al-
dattı** sözlerine. "Özelleş-
tirme Yasası değişikliği
gündemin 30. sırasında,
herhangi bir karara lü-
zum kalmadan her an gö-
rüşübncsi mümkündür"
şeklinde yanıt verdi.
ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART
İnönü ve Çetin'in ikna turlan sürüyor!
O&f&ASYOVO
DÜNVAYA
ANLJXTAAAA- ,
DYP Aydın Milletvekili Tunç Bilget böy-
le bir önerinin Meclis'te destek bulup bul-
mayacağını bilmediğini, ancak kendisine
göre böyle bir şeye gerek bulunmadığını
söyledi. Bilget, "Milletvekilleri ber oturu-
ma girerken içtiği andı hatuiarsa yeter. Ben
böyle bir şeyeçok karşı degilim, ama lüzum
da yok" dedi.
DYP Grup Başkanvekili Turhan Tayan
ise Vehbi Dinçerler'in önerisinin bir dua
değıl, temenni olduğunu söyledi. Türki-
ye'nin laik bir ülke olduğunu anımsatan Ta-
yan, bu konuda komisyonlar ve Genel Ku-
rul'da verilecek karara saygı duyacaklannı
bildirdi.
Vehbi Dinçerler'in Mec-
lis'in çalışmalanna dua ile
başlaması önerisine en sert
tepkiyi CHP'liler gösterdi.
CHPTunceli Milletvekili ve
TBMM Başkanvekili Ka-
mer Genç, Dinçerler'in öne-
risini anlamsız bularak
"Kendisi evinden çıkmadan
duasını yapsın yeter, diğerie-
rine ne kanşıyor'' dedi.
CHP Sıvas Milletvekili
Devlet Bakanı Ziya Halis,
böyle bir şeye gerek bulun-
madığını söyledi. CHP Di-
yarbakır Milletvekili Salih
Sümer, "Bir bu eksikti" der-
ken CHP Amasya Milletve-
kili Tahir Köse, TBMM'nin
dua ile açılmasına gerek bu-
lunmadığı inancında oldu-
ğunu söyledi.
ANAP'Iı Fahrettin Kurt
Meclis'in daha iyi çalışma-
sı için, dua etmenin değil,
milletvekillerinin iyi niyetli.
çalışkan ve dürüst olmalan
ve duası kabul edilebilecek
insanlar olmasının önem ta-
şıdığını sövledi. Kurt, "Mfl-
lervekilinin inancı yoksa, is-
tediği kadar dua etsin" dedi.
ANAP Istanbul Milletve-
kili Yusuf Pamuk ise her gün
ya da her hafta başında dua
etmeye gerek olmadıfını be-
lirtirken "Her dönem başı
yemin edilirken Kuran üze-
rine edilmesini kabul ede-
rim, ama her gün yemin edil-
raesi önerisini destekle-
mem" dedi.
Dinçerler'in önerisine en
sıcak yaklaşanlar ise RP'li-
ler oldu. RP'li Mustafa Baş.
Dinçerler'in önerisini des-
tekJediğini bildirdi.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Roman Gibi...
Başbakan Tansu Çiller'in danışmanı 'Balkan Ûl-
keleri Koordinatörü' Prof. Dr. Mustafa Kahraman-
yol, Sudan'ın başkenti Hartum'da toplanan, arala-
nnda 'dinci terörörgütü' temsilciierinin de bulundu-
ğu 'Arap ve Islam Halkları Konferansı'na kimin adı-
na katıldı?
Bugüne dek bu konuda Başbakanlık herhangi bir
açıklama yapmadı. Ancak konferans, Dışişleri Ba-
kanlığı ve MıT tarafindan izlendi. Hazırlanan rapor
ise Başbakan Tansu Çiller ile Devlet Bakanı Ayvaz
Gökdemir e verildi.
Yaşananlar; doğrulann ve yanlışlann birbirine ka-
nştığı ülkemizde 'Kim ne yapıyorya da ne yapmak
istiyor'sorusunu sıcağı sıcağına yeniden gündeme
getiriyor.
Bir şeyler oluyorülkemizde. Bu olup bitenlerin tar-
tışması da insanın kafasjnı kanştınyor. Bir 'cemaat
lideri'açık açık bakın ne diyortelevızyon ekranından:
"Şu bayanı ne kadar tutanz ederiz filan, ben De-
mirel'e arkadaşlanm giderken bayramda dedim ki
selam ve hürmetlerimi söyleyin, devlet zirvesinde
kavga filan olmasın rica ederim..."
Kimdir bu kişi, görevi nedir, ne yapmak istemek-
tedir?
Nasıl olur da Tansu Çiller'den Bülent Ecevit'e dek
uzanan siyasal yelpazede şuna buna 'fetva' verebi-
liyor?
Bu kişinin, geçmişi, adının geçtiği örgütlenmeler-
le, 'kod' adlanyla devlet içinde ivme kazandığını duy-
mayan kalmadı. Şimdi kalk/p 'kurtancı' gibi bakın ne-
ler söylüyor, nasıl da kafa tutuyor.
Diyor ki:
"Bakın, bu Başbakan'ı bizgetirmedik, sizgetirdi-
niz. Fakat şimdi Başbakan'ı bitireceğiz diye devleti
bitirirsiniz..."
Kime söylüyor bu sözleri?
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e....
Bakü'de Milli Eğitim Müşavirliği neden basıldı, ora-
da görevli Abdülkadir Türkmen hangi cemaate
bağlı, biliyor musunuz?
işte durmadan konuşan, devlet içinde ivme kaza-
nan, 'kimimedyapatronlanyla'iç\i dışlı olan ünlü ce-
maat liderine.
Cemaat liderinin DYP içindeki inananlan, Milli Eği-
tim Bakanlığı'ndaki taraftarlan koruyup kolluyor, hak-
kında çok şey bilinen Bakü Milli Eğitim Müsteşan Ab-
dülkadir Türkmen'i.
Bir süre önce Bakü Milli Eğitim Müşaviri Abdülka-
dir Türkmen hakkında şikâyet de ulaştı bakanlığa.
Bakanlık Bakü'ye Müfettiş Hacı Firüz Hekimoğ-
lu'nu gönderdi. Hekimoğlu, Bakü'de olayı araştırdı
ve raporunu verdi:
"Iddialann tümü de uydurmadır...'
Çünkü 'birileri' devreye girmişti. Şeyhin Azerbay-
can'da özel okullan vardı ve işleri de tıkırtıkırAbdül-
kadirTürkmen ile EğitimAtaşesı Mehmet ryigiin yü-
rütüyordu.
Bu arada iki kişi daha bulunuyordu bu 'sıcak iliş-
kiler' içinde: Prof Dr. Ferman Demirkol ile Kenan
Gürel.
Bu iki kişinin OMON'larla birlikte HaydarAiiyev'e
karşı darbeyi planladıklan ıddia ediliyordu.
Prof. Dr. Ferman Demirkol, Azerbaycan Üniversi-
tesi'ndegörevliydi. Demirkol aynca 'TürkIşbihiği ve
Kalkınma Ajansı'run Bakü temsilcisiydL- ,- »ı *>-.!$
Tüm bunlar birbirine bağlı halkalardı...
Başbakan Tansu Çiller, Haydar Aliyev'i tutmuyor-
du. Aliyev ise Demirel'e yakındı. Darbeyi Haydar Aii-
yev'e MİT'in haber verdiği Bakü'de kulaktan kulağa
dolaşırken 'bir tarikat şeyhi'rim de adı dolaşıyordu
bu arada.
Deniyordu ki:
"Darbeyiönleyen filanca şeyhtir..."
Prof. Dr. Ferman Demirkol'un Bakü'den kaçtığı,
Kenan Gürel'in Bakü'de tutuklandığı bildiriliyor.
Şimdi bir soru:
Bakü Milli Eğitim Müşavirliği, Azerbaycan güven-
lik güçlerince neden basılıp arandı? Acaba orada
Ferman Demirkol ile Kenan Gürel mi arandı? Demir-
kol yakalanamayıp Kenan Gürel mi bulundu?
Bir başka soru:
Türkiye'nin Bakü BüyüketçisiAftan Karamanoğ-
lu niçin Türkiye'ye döndü?
Azerbaycan Milli Savunma Bakanı Namık Aba-
sovdarbenin 'c/(şgüç/erce'tezgâhland)ğını söyleyip
ekliyor:
Bize darbeyi olayın içinde olan bir ülkenin istih-
barat servisi haber verdi..."
Olay oldukça ilginç. Tıpkı casus romanlan gibi...
Aliyev, Demirel'e yakın; Çiller, Aliyev'i sevmıyor....
Darbeden haberdar olan Aliyev soruyor:
"Beni Elçibey'e mi tercih edecektiniz?"
Eh, bir 'cemaat lideri'rim Kuzey Irak'ın Erbil ken-
tindeki okuluna Kızılay araçlan eşya taşırsa, o 'ce-
maatlideri 'Azerbaycan'da 'okulticareti'\apıp Baş-
bakan'a yakın olursa, bu gibi olaylar sık sık günde-
me gelir.
Biz isterseniz yeniden başa dönelim ve soralım:
"Başbakanlık Danışmanı Prof. Dr. Mustafa Kah-
ramanyol, Hartum'da 'dinci terör örgütü' temsilci-
leriyle de görüştü mü?"
'Meydan gazetesi' 50-56 bin arasında satıyordu.
Yedi bin liradan satılan Meydan, önceki gün 'deter-
jan' dağrttı. Satışı da o gün 597 bini aştı.
İşte size bir Türkiye fotoğrafı: Halk yoksul, halk
umutsuz. Halk 7 bin liraya gazete değil, 500 gram-
lık deterjan peşinde. Tarikatlar ve Refah Partisi, bul-
gur, nohut dağıtıyor; gazeteler de 'deterjan've 'çar-
şaf.
Türkiye çağın neresinde?
Güvenoyundan kaçıyorlar
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Yenilenmiş 50. hükümet, DYP ve
CHP gruplanndaki tepki ve
kırgınlıklar nedeniyle güvenoyu
istemini askıya aldı. Koalisyon
ortaklan. DYP milletvekillerinin;
kabınede değişiklik yapılmadan
güvenoyuna gidilmesini "gruba
hakaret" sayacaklannı açıklamalan
ve CHP'nin de grup yönetimini bile
seçememesi nedeniyle güvenoyuna
gitmekten kaçınıyorlar.
Solda, CHP çatısı altında
bütünleşmenin ardından ek
protokolie yenilenen 50. hükümetin.
anayasanın 111. maddesi gereğince
TBMM'den güvenoyu isteyeceğinin
açıklanmasına karşın, koalısyon
ortaklan bu yönde bir adım
atmadılar.
DYP kanadında kabine değişiklifi
yapılmaması nedeniyle tırmanan
gerginlik, Başbakan Tansu Çiller'e
verilen ve "muhnra" olarak
adlandınlan "faüi meçhul mektup"
olayıyla iyice tırmandı. DYP
grubunda, çok sayıda milletvekili,
"ÇiDer bize güvenmiyor, biz neden
hükümete güvenelim?" görüşünü
seslendirirken. mektup olayının
gündeme gelmesi. grup içi güveni
sarstı. Mektubun altında adı bulunan
bazı milletvekilleri, bu konuda
Çiller'i suçlarken, muhalifler,
Başbakan'ın yakın çevresinin,
kendilerine "komplo" hazırladıklan
görüşünü dile getirdiler. Başbakan
Çiller'in de, böyle bir ortamda
güvenoyu sürecini uzatacağı, ancak
DYP kanadtnda değişiklik yapılması
durumunda güvenoyuna başvuracağı
belirtildi.
Güvenoyu karan
DYP Grup Başkanvekili İhsan
Saraçlar, hükümetin,
güvenoylamasını neden gündemden
kaldırdığı yönündeki bir soru
üzerine. "Hükümet, güvenoylaması
konusunda karar altnıştır. Ancak,
zamanlama konusunda bir şey
söyletnek mümkün değir demekle
yetindi.
CHP'li hükümet üyelerinden,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Aydın Güven Gürkan ile Kültür
Bakanı Ercan Karakaş, kabinede
yer almak için hükümetin güvenoyu
istemesini koşul olarak ortaya
koymuşlardı. Ancak, CHP Grup
Başkanvekilliği seçimlerinin bile 7
turda, dağınıkJık, milietvekillerinin
öfkesı ve küskünlüğü nedeniyle
gerçekleştirilememesi, CHP'li
bakanlann güvenoyuna gidilmesi
ısrannı gevşetti.
CHPgrubu, 10 nisan günü
toplanarak grup başkanvekili
seçimlerini gerçekleştirecek. Henüz
grup yönetimini bile oluşturmayan
iktidar ortağı CHP'nin olası bir
güvenoylamasında, grubuna hâkim
olmasının zorluklarına dikkat
çekildi.
CHP Muş Milletvekili Muzaffer
Demir ile Diyarbakır Milletvekili
Mahmut Uyanık da grup
başkanlığına başvurarak daha önce
SHP'de olan komisyon üyelikleri,
başkanvekilliği ve idare amırliği için
yeniden üye belirlenmesini istediler.
Yeni bakanlar baş ağrıtacak
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Hükümetin CHP kanadındaki
değişikliklerin ardından kabineye yeni
giren bazı bakanlann "olağanüstü haL
Çekiç Güç'ün Türldye'deld görev süresinin
uzatüması ve özelleştinne" konulanndaki
muhalif görüşleri nedeniyle hükümet
içinden "aykın" seslerin çıkması ve zaman
zaman sert tartışmalar yaşanması
bekleniyor.
Kabinedeki 6 bakan, şimdiye kadar
olağanüstü hal ile Çekiç Güç'ün görev
süresinin uzatılması oylamalannda ya
"hayır" oyu kullandılar ya da oylamalara
katılmamayı yeğlediler. Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan ile
Kültür Bakanı Ercan Karakaş ve Devlet
Bakanı Algan Hacaioğiu nun şimdiye dek
hükümetin uyguladığı özelleştirme politikasına karşı
eleştirel görüşleri bilinirken, Özelleştirme Yüksek
Kurulu'nun CHP'li tek üyesi olan Sanayi ve Ticaret
Bakanı Hasan Akyol'un, eski Bakan Mehmet Dönen
kadar DYP ile "uvumlu" olması beklenmiyor.
DYP'li Orman Bakanı Hasan Ekinci ise CHP'li
bakanlann, "devlet sorumluluğu" gereğince bazı şeyleri
"daha ner" görerek "sorumluluklannı yerine
getireceklerine inandığmı" söyledi.
Kabineye yeni giren bakanlann şimdiye
dek hükümetle aykın görüşte olduklan
konular ve bu konulardaki yaklaşımlan
şöyle: Olağanüstü hal: Olağanüstü halin
uzatılması oylamalannda bütünleşme
öncesi CHP'de yer alan milletvekilleri,
sürekli "hayır" oyu kulladılar. Bu
milletvekilennden Hasan Akyol, Algan
Hacaioğiu ve İrfan Gürpınar şimdi kabine
üyesi oldu. Bütünleşme öncesi SHP'de yer
alan ve şimdi kabineye giren Aydın Güven
Gürkan. Ercan Karakaş ve Ziya Halis de
olağanüstü halin uzatılmasına sürekli
"hayır" dediler.
Çekiç Güç: Çekiç Güç'ün görev süresinin
A J . r^" /•"_! uzatılması oylamalannda bütünleşme
Aydın Guven Gürkan. ö n c e s i C H p ^ e y e f a]an]^ « ^ ^
kullandılar. SHP kökenli bakanlardan Ercan Karakaş da
"hayır" oyu kullanırken, Ziya Halis "evet" oyu kullandı.
Aydın Güven Gürkan'ın tavn ise çok net değıldi, son
oylamaya katılmadı.
ÖzeUeştirme: Kabinede yer alan bakanlardan Aydın
Güven Gürkan ile Ercan Karakaş ve Algan
Hacaloğlu'nun, hükümetin özelleştirme politikasına
eleştirileri biliniyor. Bu nedenle önümiizdeki günlerde,
hükümet içinde özelleştirme konusunda çeşitli
tartışmalar yaşanması bekleniyor.