Catalog

7 MART1995 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kaçan ve Buğdaycı yargıç önünde • İstanbul Haber Servisi - Yazar Metın Kaçan ve spiker Alp Buğdaycı, "GK'ye işkence ve tecavüz etmek", GK'nin kardeşi Oktay K. ile arkadaşlan ICamii Güneri ve Recep Ercan ise "darp ve adam kaçırtnak" suçlamalanyla açılan davada bugün mahkeme önüne çıkıyor. Beyoğlu 1. Agır Ceza Mahkemesi'nde başlayacak davada tutuklu sanıklar Metin Kaçan ve Alp Buğdaycı haklannda TCK'nin 416/1 ve417. maddeleri uyannca 10.5 yıl hapis cezası isteniyor. Alp Bufdaycı ve Metin Kaçan'ı kaçırarak dövdükleri iddiasıyla yargılanacak olan Oktay K, Kamil Güneri ve Recep Ercan haklannda ise TCK'nin 179. maddesi uyannca 7.5 yıl hapis cezası isteniyor. Emeç anAyor • İstanbul Haber Servisi - Hürriyet gazetesi murahhas üyesı olan ve beş yıl önce evinin önünde uğradığı silahh saldında yaşamını yitiren Çetin Emeç ve şofönî Sinan Ercan. perşembe günü mezarlan başında düzenlenecek törenlerle anılacak. Emeç'in eşi Bilge Emeç, Emeç ve Ercan'ın öldürülmelerinin 5'inci yılı nedenıyle yaptığı açıklamada, cinayet soruşturmasındakı kuşkulannı dile getirdi. Emeç yaptığı açıklamada, "Faillerin kullandıklan başlıklann bulunmasına ragrnen cinayet neden aydınlatılamamıştır?" dedi. Ötü terörist sayısı 51 • DtYARBAKIR (AA) - Güvenlik kuvvetlennce Bitlis'in güneyinde sürdürülen operasyonda, dün 4 terörist daha öldürüldü Böylece, bölgede 8 gündür devam eden operasyonda ölü ele geçen terörist sayısı 51 'e yükseldi. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açıklamaya göre, bölücü terör örgütünün etkisiz hale getirilmesi amacıyla Bitlis'in güneyindeki Sehi ormanlan, ile Gazi ve Kaleratepe bölgelerinde, yoğun kış şartlan altında, 27 Şubat 1995 tarihinde başlatılan operasyonda, dün 4 terörist daha öJdürüldü. Tren kazalan: 3ohı • İstanbul Haber Servisi - Pendik Tersane durağı yakınlannda dün akşam saat 18.30 sıralannda Adapazan- Haydarpaşa seferini yapan yolcu treni, raylardan karşıya geçmeye çalışan Dilber Açıkgöz (28) ile ablası Sakine Açıkgoz'e (35) çarptı. lki kardeş kaza yerinde yaşamını yitirdi. Bu arada, Suadiye Ayşe Çavuş Caddesi üzerindeki üstgeçitten karşıya geçmeye çalışan Dudu Kotan'a (77) banliyö treni çarptı. Kotan da olay yerinde yaşamını yitirdi. Uğur Dündar'a ceza davası • ANKARA (AA) - Shovv TV'de yayımlanan "Arena" adh programda eski MHP Genel Başkanı yardımcılanndan Şevket Bülent Yahnici'ye hakaret ettikleri gerekçesiyle, Ankara Cumhuriyet Basın Savcılığı'nca haklannda dava açılan gazeteciler, Uğur Dündar ile Tuncay Özkan'ın yargılanmalanna başlandı. Davada sanıklar hakkmda, 6 aydan 3'er yıla kadar hapis cezalan isteniyor. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün başlayan duruşmada, mahkeme başkanı, yazılan yönerge cevabının beklenmesine ve davacı Şevket Bülent Yahnici'nin davaya katılma isteğinin kabulüne karar vererek, duruşmayı başka bir güne bıraktı. 'SoMa birleşme püzgârı olumlu' • ANKARA (ANKA) - CHP Grup Başkanvekili, Batman Milletvekili Adnan Ekmen, solda büfünleşmenin Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da halk üzerinde "olumlu rüzgâr estirdiğini" belirtti. GAZETECtLER StTESİ'NDE Satılık dükkânlar Tel:51148 17 eriatçı oytınıı tuttnadıTHK'ye fitre-zekât, aleyhte propagandaya karşın geçmiş yıllardaki rakamlan katladı BÜLENT SARIOĞLU ANKAR.4 - Yasal olarak fitre-zekât toplamaya yetkili tek kurum olan Türk Hava Kurumu (THK) aleyhine yapılan şenatçı yayımların, kuruma yapılan ba- ğışlan etkilemediği öğrenildi. Geçen yıl 67 milyar 601 milyon lira fitre-zekât ba- ğışı toplayan kuruma, bu > ıl yapılan yar- dımların düne kadar ulaşan zarflara göre en az bir kat daha fazla olduğu bildırildı. tçişleri ve Millı Eğitim bakanlıklan ile Genelkuımay Başkanlığı kuruma fitre- zekât toplamada yardımcı olunması için genelge yayımlarken TH K'ye yapılan ba- ğışlardan yüzde 5 oranında pay alan Di- yanet tşleri Başkanlığı ile ilgilı Devlet Bakanlıgı'nın kurumun bu yöndeki iste- mine yanıt vermemeleri dikkat çektı. Içişleri Bakanlıgı'nca geçen yıl yayım- lanan ve bu yıl da geçerli olduğu bıldiri- len genelgede Yardım Toplama Yasa- sı'nın uygulama esaslan hakkındaki yö- netmeliİc uyannca kurban derisi, bağırsak toplama ile fitre ve zekât zarfi dagıtma • Şeriatçı yayımlara karşın yardımlar arttı: Yasal olarak fitre- zekât toplamaya yetkili tek kurum olan Türk Hava Kurumu'nun aleyhinde yapılan şeriatçı yayımlann bağışları etkilemediği öğrenildi. THK yetkilileri, geçen yıl 67 milyar 601 milyon lira olan bağış miktannın, şu ana kadar kuruma ulaşan zarflara göre bu yıl en az bir kat artış gösterdiğini belirttiler. yetkisınin THK'ye verildıği vurgulandı. Nahit Menteşe imzasını taşıyan genelge- de. yasalarda, yardım toplama konusun- da k'ışı ve kuruluşları engelleyıci bir hü- küm bulunmadığı. ancak yönetmelik hü- kümlerine göre valılerin THK dışındaki gerçek ve tüzel kişilere yardım toplama izni verilmemesi gerektıği belirtildı. Millı Eğitim Bakanlığı Müsteşan Prof. Dr. Necati Erşen imzasıyla yayımlanan genelgede. THK"ye yapılan yardımlar- dan Kızılay, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ile Türkıye Dıyanet Vakfi'nın da yararlandığı kaydedildi. Ge- nelgede. "Geçmiş yıllarda oîduğu gibi fit- revezekâtlann verilmesivle, bu kurum ve vakıflann etkinliklerinin arttınlmasına. diğer yandan okullanmızın bütçeierine belirli oranda katkıda bulunultnasına yar- dımcı olunacaktır' dendı. Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral AhmetÇörekçTnin yayımladığı genelge- de de garnizon ve askerı lojmanlarda yar- dım toplama konusunda kuruma yardım- cı olunması konusunda uyarıda bulunul- du. Genelgede şunlar kaydedildi: "Türk havacılığının geliştirilmesi, hava- cüığın gençlerimize sevdirilmesi, Türk milleti ve TSK've havacıbk hususunda yardım amacıyla Atatürk tarafından ku- rulan THK'nin amacına yönelik faaliyet- lerini sürdürebilmesi için ihtnacı olan ge- lirlerde.yardımlann payının büyük oldu- ğu şüphesizdir. Fitre, zekât ve kurban derisi topla- ma yetkisinin anılan kuruma verildiği TSK'de görevli personele tebliğ edile- cek ve Milli Cüvenlik Bilgisi dersine giden öğretmenlerin THK'nin amacı ve faaliyetleri hakkında öğrencilere bilgi verilmesi sağlanacaktır." Edinılen bılgiye göre THK'nin topla- dığı fitre yardımlarının yüzde 4O'ı kuru- ma bırakılırken yüzde 15'ı Kızılay'a, yüzde I5'ı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na (SHÇEK), yüzde 25'i Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfı'na, yüzde 5'i de Diyanet Vakfı'na veriliyor. THK'ye bu yıl yapılan bağışlann geç- miş yıllara oranla rekor düzeye ulaşması beklenirkenen büyük artışın İstanbul'un Kadıkö> ılçesinde olduğu belirtildı. THK'nin, fitre-zekât toplanmasına yar- dımcı olunması ıstemiyle NecmettinCev- heri'ye bağlı Devlet Bakanlığı ile Diya- net Işleri Başkanlığı'na gönderdiği yazı- lara yanıt alamadığı öğrenildi.toplama ile fitre ve zekât zarfi dagıtma revezekâtlann veıiimesiyle.bu kurum ve iirlerde.yardımlannpayımn büyükoldu- lara yanıt alamadığı öğrenildi. Milletvekillerinin çoğu bakanlık beklediği için aday olmayınca grup seçimleri ertelendi CHP'deherkesingözübakanhkta• CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin. gerekli temaslan yapamadığını belirterek, grup yönetimi seçiminin önümüzdeki haftaya kaldığını söyledi. Çetin, "Hükümet devam ediyor grup yönetimi de görevde kalabilir" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'de gözler hükü- met oluşumuna çevrilirken bu- gün yapılması gereken grup yö- netimi seçimleri ertelendi. Mil- letvekillerinin çoğu bakanlık beklediğinden grup yönetimi için aday bulunamaması olasılı- ğına dikkat çekilirken CHP lıde- ri Hikmet Çetin. "gerekli temas- lan yapamadığı için grup yöne- timi seçimlerinin önümüzdeki haftaya kalacağuıı" söyledi. Çe- tin. hükümet konusunda karar verme yetkisinin Parti Meclisı (PM) ile grup yönetiminde ol- duğu anımsatılınca da "Mevcut grup yönetimi devam eder. Nasıl hükümet devam edivorsa. onlar da seçime kadar görevlerini sür- düriir" dedi. - SHP-CHP bütünleşmesinin Abdülkadir Ateş ardından araya Başbakan Tansu Çiller'in Japonya gezisi. güm- rük birlıği \e bavram girince hü- kümet değişikliği gerçekleştiri- lemedi. "50. hükümet güvenoyu alarak sürmeli", "51. hükümet kurulmah" tartışmalan sürer- ken CHP'de yeni yönetım mode- lınin oluştunılması da gecikti. CHP grup yönetimi seçimleri- nin bugün yapılacağı duyurul- masına karşın hükümet konusu- Seyfi Oktay nun netliğe kavuşmaması nede- niyle seçimler ertelendi. Kulıslerde grup başkanvekil- lıkleri için Abdülkadir Ateş, Seyfi Oktay, Cemaletrin Gürbüz, Adnan Ekmen ve Ali Dinçer'in adlan geçıyor. Ancak bu kışiler- den bazılannın bakanlık kulisle- rinde de adlan anılıyor. Bugün yapılması planlanan grup yöne- timi seçimleri hükümet sorunu- nun çözülmemesi ve ada\ çık- Ali Dinçer maması olasılığı üzerine erte- lendi. CHP Genel Başkanı Hik- met Çetin. dün TBMM'de bazı milletvekilleriyle görüşmeler yaptı CHP Izmir Milletvekili Erdal İnönü de kendisıni ziyaret ederek kutladı. Çetin, grup yö- netimi seçimleriyle ilgili olarak "Bavram nedeniyleyeterincete- maslarda bulunamadun. Bu ne- denle \apilama\acak" dedi. Hükümet konusunda karar 'Kıyak' emekliliğe vetoANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet mensuplanna ek maaş artışı ve- riimesini düzenleyen yasa ile bu yasaya eklenen ve milletvekillerine "tayakemek- İHk*' hakkı veren düzenleme, Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel tarafından "veto" edıldi. TBMM Genel Kurulu'nda milletvekil- lerinin "gece yansı operasyonu" sonucu, emniyet mensuplanna ek maaş artışı veril- mesini düzenleyen yasaya eklenerek yıldı- nm hızıyla kabul edilen kıyak emeklilik yasası, Çankaya Köşkü'ne takıldı. Düzen- leme, Cumhurbaşkanı Demirel tarafından vetoedildi. Cumhurbaşkanlığı Basın Mer- kezi'nden dün akşam saatlerinde yapılan açıklamada. "Cumhurbaşkanı Sayuı Sü- leyman Demirel, TC F.mekli Sandığı Kanu- nu'nun bir maddesindedeğişiklik yaptlma- sı ve kanuna iki geçici madde ekknmesi hakkında 4080 sayıh kanunu bir kez daha gözden geçirilmek ûzere TBMM'ye iade etmişlerdir" denildi. Açıklamada, düzenlemenin, emniyet mensuplanyla ilgili bölümünün de Cum- hurbaşkam'nca geri çevrildiği vurgulana- rak. şöyle denildi: "Cumhurbaşkanı, söz konusu kanunu, emniyet hizmetleri sınıfi personelmin aday- lıkta geçen süreierinin fîili hiznıet süresi zammına dahil edilmesi sırasında. bekçile- rin bu haktan yararlanmamalannı ve bu konuyia ilgisi olnıa\ an yasama organı üye- leri Ue dul ve vetinılerine bağlanan av ük ve- sair hak ve tâznıinatiarla Ugiü bir hükmun de, bu kanuna dahil ediknesini, kanun yap- ma tekniği ve parlamento teamülüne ayia- n bularak, bir defa daha görüşülmek üze- re TBMM'ye iade etmişlerdir." Bakanlar Kurulu'nun TBMM'den aldı- ğı yetkiye dayanarak çıkardığı. memurla- ra yüzde 23 ile yüzde 53 oranında ek ma- aş artışı verilmesinı düzenleyen kararname de Cumhurbaşkanlığı'nda incelemeye alındı. Cîndoruk faüi meçhııl raporu îstedi • TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu'ndan, raporunu istedi •Cindoruk'un, Mumcu cinayetinin faillerinin bulunması istemine ilişkin 1 milyon imzalı dilekçeleri 'süresi 4 ay önce sona eren' komisyona göndermesi, 'çelişki' olarak nitelendirilirken dilekçeler hakkında ne tür bir işlem yapılacağı henüz netlik kazanmadı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun bombalı saldında yaşamını yitirmesine tepki gösteren ve katillerin bulunmasını isteyen 1 milyon kişinin imzaladığı dilekçeleri, "süresi 4 ay önce sona eren" TBMM Faili Meçhul Cinayetlen Araştırma Komisyonu'na gönderen TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, komisyondan raporunu "bir an önce" başkanlığa sunmasını istedi. TBMM Başkanlığı'ndan komisyon başkanlığına 10 Şubat 1995 tarihinde gönderilen yazıda, 9 Şubat 1993 tarihinde kurulan araştırma komisyonunun çalışma süresinin 5 kez uzatıldığı ve 14 Ekim 1994 tarihinde sona erdiği anımsatıldı. Bu tarihten itibaren komisyonun çalışma süresinin uzatılmasına ilişkin bir talep olmadığına dikkat çekilen Cindoruk'un imzasını taşıyan yazıda şöyle denildi: "Komisyonunuz, çalışma süresinin uzatılmasına yönelik herhangi bir talepte bulunmadığı gibi, raporunu da sunmamıştır. Bilindiği gibi Meclis araştırması komisyonlannın çalışma sürvkn. genel kurul karanyla uzablabilmektedir. Bö>le bir karar olmaksızın komis\on çahşmalannın yürütülmesi mümkün değildir. Bu nedenle, komisyon raporunun bir an önce TBMM BaşkanlığTna sunulması hususunda gereken hassasiyetüı gösterilmesini önemle rica ederim." Payel Yayınevı ve gazetemiz öncülüğünde toplanan ve 23 ocak tarihinde TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a sunulan 1 milyon imzalı dilekçe. 24 ocak tarihinde, Cindoruk tarafından, TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu'na havale edilmişti. Mumcu'nun katillerinin bulunması için yetkilileri göreve çağıran imzalı dılekçelenn, DYP Kınkkale Milletvekili Sadık Avundukluoğlu başkanlığındaki komisyona, çalışma süresinin bitiminden 4 ay sonra gönderilmesı komisyon tarafından "çelişki" olarak nitelendırildi. Halen rapor yazma sürecinde olan komisyon, 908 siyasi cinayet hakkında araştırma yaptı. verme yetkisinin CHP PM ile grup yönetiminde olması nede- niyle. grup yönetiminın ivedi- likle oluştunılması gereğine dik- kat çekildi. Çetin. bu konudaki sorulara "Hükümet nasıl devam ediyorsa, yenisi seçilinceye kadar mevcut grup yönetiminin de gö- reve devam etmesinde sakınca görmüyorum" yanıtını verdi. Çetın'in bu ay içerisinde bütün- leşmeye ilişkin çalışmalan ta- mamlayarak nisan ayında yurt gezilenne çıkması bekleniyor. Hükümet tartışmalannın uza- ması ve parti ıçı düzenlemelerin gecikmesi fcpkilere de yol açtı. Kendinı fesheden SHP'ninGrup Başkanvekili, CHP İstanbul Milletvekili Ercan Karakaş, "Bu iş çok uzadı, hoş olmuyor. Ortada bir hükümet var, daya- nağı yok. 50. hükümet güvenoyıı alarak devam edebilir. 51. hükü- meti zorlamayız. 51. hükümet za- man kaybettirir. Oturur bir tak- vim yapanz, bunlar açıklanır ve gihenoyu istenir" dedi. CHP" Genel Sekreteri Adnan Keskin de dün düzenlediğı basın toplantısında, 1994 yıhnın har- cananbir yıl olduğunu belirterek "Ortaya çıkan rakamlar. Türki- ye'nin enflasyon belasından kur- tulamayacağmı göstermektedir" dedi. Enflasyonun bu rakamlara yükselmesinde iktidann güveni- lir olmamasının büyük katkısı olduğunu savunan Keskin, "Özellikle Başbakan Çiller'in toplumda inandıncılıği kalma- mıştır. Bu da enflasyona önemli bir katkı yapmıştır. Bir ay sonra 5 Nisan Karaıian'nın vıldönü- mü. ama açıklanan rakamlar hiç de umut verici değü" görüşünü dıle getirdi. MYK'de görev dağüımı CHP MYK, dün akşam üzeri toplandı. Toplantıda 7 genel baş- kan yardımcısı belirlendi. Bir genel başkan yardımcısını ise Çetin'in, yapacağı temaslardan sonra SHP kökenliler arasından belirleyeceği bıldınldi Toplan- tıda, genel başkan yardımcılık- lanna, AliTopuz,MustafaTimi- si, Erol Çevikçe, Hasan Fehmi Cüneş, Ertöz Vahit Suiçmez, Etem Cankurtaran ve İsmail Cem getırildi. Genel sekreter yardımcılan ise daha sonra be- lırlenecek. İsmail Cem'ın genel başkan yardımcılıgına getirilmesi, çe- şitli yorumlara yol açtı. Cem'in kabıneye alınmasına kesin gö- züyle bakılırken, kendisine par- ti üst yönetiminde göre\ veril- mesi, "bu bir taktik böylece ba- kanlık bekleyenlerin diğer or- ganlara aday olmalannın önü kesilmek istenmiş olabüir. Cem, bakan olur, sonra genel başkan yardımcılığı görev inden istifa edebüir" değerlendirmesine ne- den oldu. Toplantıda aynca il ve ilçe yönetim kunıllannın bütün- leşmesinin mart ayı sonuna dek tamamlanması karara bağlandı. Telif Haldarı Yasası'na iç tehdit TİC3Fİ Çlkar kOİayllğl: Yasasızhk, korsan firmaların iç piyasada dolaylı yollardan kolayca ticari çıkar sağlamasına yol açıyor. Yabancı sinema filmleri, müzik kasetleri, bilgisayarprogramlan ve veri tabanlan hiçbir ücret ödenmeden çoğaltılıyor. Ingilizce ders veren özel dershaneler de kitaplan bu yolla öğrenciye sunuyor. 'ÇlklTI3Sin' t6hdidi: Telif HaklanYasası'nın çıkmasını kendilerine tehdit olarak gören korsan üreticilerin, yasanın çıkmaması yolunda Kültür Bakanlığı ile yasaya katkısı olan kişi ve kuruluşlara yoğun baskı uyguladığı bildirildi. Baskınm siyasilere kadar uzandığı öne sürüldü. HÜLYA KARABAĞLI ANKARA- Türkiye, bir yandan ABD'nin telif ve yayın haklan konusunda korsan ürerim gerekçesiyle ticari ambargo tehdidiyle karşılaşırken diğer yandan iç piyasadakı korsan üreticiler ile boğuşuyor. Kültür Bakanlığı'ndan bır yetkili, korsan üreticilerin bakanlığa baskı yaptıklannı dile getirerek yasanın gecikmesinin temel noktasında bu gruplann sıyasilere kadar uzanan bağlantılanna dikkat çekti. Aynı yetkili, yasa çalışmalannın yaklaşık iki yıldır sürdüğünü belirterek "Bu fîrmalar yasanın çıkmaması için ellerinden ne geliyorsa yapıyor ve kollannı siva.vetçilere kadar uzatıyorlar"dedi. Baskı boyutlannın tahmin edilemeyecek düzeyde olduğunu kaydeden yetkili, şunlan söyledi: "Daha önceki Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Fikir ve Sanat Eseıieri Kanunu'nun rümünde değişiklik öngören bir yasa tasansı hazırlamıştı. Yasa tasansı Başbakanlık'a sunuldu. Fikir ve sanat alanına giren her konu ayn ayn eie ahnarak detayla'incelendi. Amaç, korsanlığa kesin çözüm getirmekti. Bu iyi niyetli başlayış, korsan üreticilerin yoğun baskıylam la sona erdi. Bakanlık, bazı maddelerde değişiklik yapılacak gerekçesiyle tasanyı Başbakanhk'tan geri çekti." Tavır aidabcı Bir sanatsal üretımin sonucunda ortaya çıkan eserin sahiplik haklannı savunmak iddiasıyla kunılan meslek birliklerinin aralannda görüş aynlıklan bulunduğunu anımsatan yetkili. birliklerin takındığı destek verici tutumların 'aldatıcı' olduğunu bildirdi. Bakanlık yetkilisı, yasanın çıkmasından duyulan rahatsızlıklan şöyle sıraladı: - Yabancı dikle öğrenim veren özel dershaneler, telif ödemeden çoğalttıklan kitaplar için ücret ödeyecek. - Holyvvood yapımlanna copyright sistemi getirilerek kaçak kopyalama önlenecek. - Fikir ve sanat ürünlerinin kullanımı izne bağlı olacak. Telif ödenecek. - Meslek birliklerinin statüsü değiştirilecek. - Bügisayar programlan ve veri tabanlan ilk kez fikir ve sanat eseri kapsamına alınıyor. POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Hastamn Nabzı!.. Dışişleri Bakanı Murat Karayalçın oldukça heyecanlıy- dı. Diyordu ki: "Türkiye Avrupa apartmanına taşınacak. Kat mülkiyeti tesis edilecek. Amacımız apartmanın üst katlanna çık- maktır..." Kendimizi milletçe 'gümrük biriiği'ne kaptırmıştık... Tansu Çiller çok rahat gözüküyordu... Hesapları iç politika üzerineydi... Bir gün önce CHP liderı Hikmet Çetin le görüşmüştü. 'Gümrük biriiği'nden sonra iç politika oldukça hareket- lenecekti. Çiller, CHP ile hükümete devam edecegine ina- nıyordu. Zaten CHP Parti Meclisi de Çetin'e tam yetki ver- mişti. Murat Karayalçın, Brüksel'e uçarken belki Çiller-Çetin görüşmesini düşünüyor ve kendi kendine soruyordu: "Dışişleri Bakanlığı'nda kalabilecek miyim?" Aslında görünürde bir erken seçim de yoktu... O zaman? DYP-CHPortaklığıtıkırtıkıryürürdü. IMFreçetesi uygu- lanır, 'gümrük birfiğı anlaşması'y\a "Avrupalı oldukn ö\ye avunulurdu. Nasıl olsa etkin silah 'medya' bir işaret bekli- yordu. Televizyon yorumcuları hazırdı. Zaten Amerika'daki dostlar da erken seçim istemiyor- lardı. Nereden mi çıktı? ABD Dışişleri Bakanlığı ve Citibank yetkilileri, Türkiye'nin 1994 yıhndaki ekonomik gelişimine ilişkin bir rapor hazır- lamışlardı. Ikı ayn raporda, Türkiye'nin 1994yılındaağırbir ekonomik bunalım geçirdiği belirtiliyordu. Bunalımı 'kıs- men' atlatan Türkiye, iyileşmeye doğru gıdiyordu. Hasta- ya serum verilmişti ve hasta henüz yataktaydı. Işte o ne- denle de 1995 yılında 'bir erken seçim Türkiye'yi felakete götürürdü... Amerikalı dostlann raporu böyleydi... • • • Dünkü Cumhuriyet'te Türkel Minibaş'ın 'Hasta Ameli- yattan Sağ Çıktı, Ama...' başlıklı yazısı, bızim öykümüze tıpatıp uyuyordu. Yine olan emekçi kesime olacaktı. IMF böyle ıstiyordu. Ne diyordu Türkel Minibaş: "Dikkat ettiyseniz, verrlen sözlerin hepsi, reçetenin yü- künün çatışan kesimlerin üstünde olduğunu göstermek- tedir. Zira gerek işçı ücretlerinın sınırlandınlması, gerekse KİT ürünlerine yapılacak sürekli zamlar, satın alma gücü- nün reel olarak düşmesi anlamına gelmektedir. Nüfusun büyük kısmının dar ve sabit gelihilerden oluştuğu düşü- nülecek olursa, alım gücünün daralması, talebi aşağı çe- kecek, böylelikle de enflasyon talep yönünden kontrol al- tına alınacaktır. Yaklaşım teorik olarak doğrudur, ama demokratik bir ortamda uygulanması da pek mümkün değildir. Daha açık birifadeyle, ya 1980 modelinde olduğu gibi sendikal hak- lar kısıtlanarak reel satınalma gücündeki düşüşe karşı olu- şacak tepkilerönlenecektirya da örgütlü işçikesimı, işya- vaşlatmalanndan başlayarak grevlere kadar uzanan bir di- zi tepkı yolunu deneyecektir." 'Gümrük biıiiğı anlaşması 'nı "Biz yaptık oldu" diye gös- teren Tansu Hanım ve Murat Bey, demokratikleşmenin de en kısa sürede çıkacağını söylüyorlardı. Biz bu sözleri kaç kez duymuştuk... , ÇooofcL • • Tansu Hanım, Refah Partisi'nden ve şeriatgeiiyor' di- yenlerden korktuğu için Fethullah Hoca'nın ipine sarılma- mış mıydı? Acaba Tansu Hanım' demokrasiyi Yeniköy'deki yalısın- da özgürce yaşamak mı zannediyordu? Daha bir dizi soru... Sahi bir de merak ettiğimiz şu: "Şeriatçı basın dinci terör örgütlennin üzerine niçin git- miyordu?" Yakup Kepenek de dün Cumhuriyet'te şöyle yazıyor- du: 'Vlke her geçen gün dünyadaki gelişmelerden uzakla- şıyor. Uzaklaştıkça da kendi çukurunu kazıyor." Devleti yönetenler. Marmara Üniversitesi'ndeki kanlı sal- dınya tıpkı Sıvas katliamındaki gibi izleyici kalıyor, Anka- ra'da Atatürkçü Düşünce Derneği'nde elinde bomba pat- layarak ölen şeriatçı genç için 'kışkırtma' sözcüğü kulla- nıyordu. Bu bir oyundu ve aklı başında herkes bu oyuna sadece gülüp geçmiyor, düşünüyordu. Biz 'gümrük biriiği'ne adım atarken geçmişle geleceği eskimiş birfotografın penceresinden izlemeye çok merak- lıydık. Galiba biraz da kendimizi aldatıyorduk... Bir yandan ülkeyi sonu belli olan bir maceraya sürüklü- yor, öte yandan Avrupalı olmakla kandırıyorduk. Şöyle aynanın karşısına geçip de bakmıyorduk... ••• Gümrük birliğine imzayı attık... Bu işler öyle tıkır tıkır yürüyecek mi? Insan haklan ihlalleri, yargısız infazlar, bilim adamlannı, yazariarı DGM'de yargılayıp hapse atmalar, laik Türkiye Cumhuriyeti'nin yerineşeriat kurallannın uygulanacağı bir devlet yönetimini geçirmek için yoğunlaşan çabalar. Bir ayağımız Avrupa'da, öteki ayağımız Asya'da... Sevinçten uçuyoruz, sanki kuşlar gibiyiz... 100 yıflık hasret mi bitti?.. Bu arada Erdemir peşkeş çekiliyor... Ses yok!.. Gümrük birliği sevdasına bir soygun gündemden düş- tü. IMF reçetesi emekçi kesimi daha da ezecek... Hasta kurtuldu, ama solunum yetersizliği var... Erken seçim de 1995'te değil... Amerikalı dostlanmız öyte istiyor... Haydi hep birlikte el çırpıp oynamaya başlayalım!.. Atatürkçü okul müdürüne uyan: Sonun Mumcu gibi olur YAŞARAKKAMIŞ BİLECİK - Bozüyük İlçe Halk Eğitim Merkez Müdürü Ali Güner, köktendinciler tara- fından ölümle tehdit ediliyor. Okulunda görev yapan Hacer Aydoğmuş'a. derslere başörtü- sü ile girmekte ısraretmesi üze- rine 'kınama cezası' veren an- cak hakkındaBilecik Milli Eği- tim Müdürlüğü'nce soruştur- ma açılarak, öğretmen ve öğ- rencilere kötü örnek olduğu ge- rekçesiyle 'aviıktan kesme ce- zasına' çarptırılan okul müdü- rü Ali Güner'e imzasız tehdit mektuplan gönderilıyor. Tehdit mektuplannda 'Mös- lümanın başörtüsü ile uğraş- ması halinde, akıbetinin Llğur Mumcu gibi olacagı' belirtilir- ken şu görüşlere yer veriliyor: "Evvela seni başörtüsü me- selesi için kınıyorum ve seni uvanyorum. Eğer bir daha bir başörrülüv ü okula almazsan se- nin akıbetin Uğur Mumcu gibi olur. Adam ol, insan sınıfına gir. Müslümanın başörtüsü Ue ug- raşma, seni paramparça ede- rim, senin vücudunun parçala- nnı sokaklardan topfauiar kefe- ne giremezsin pez.~ Bu sana ilk ve son uyanm eğer uğraşırsan belki de son günlerini yaşıyor- sundur." Tehdit mektuplannın yanı sı- ra, ev telefonundan da tehdit edildığini belirten Ali Güner, telefonlann ankesörden edildi- ğini söyledi. Güner, her türlü tehdite rağ- men Atatürk ilkelerinden ödün vermeden yöneticilik yapaca- ğını belirtti.