Catalog

22 ŞUBAT 1995 ÇARŞAMBA SAYFA 11 Tet 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.513 90 98 KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK Tanııı toprağındantuğlaüretmek iraat Mühendisleri Odası Bartın ll Temsilcisi Ayşe Sev- tap üzun, çok büyük bir ya- nılgı içinde... Yanılgısı, Bar- tın'ın Geçen köyünde Yurtbay Makina ve inşaat A.Ş. tarafından tuğla yap- makta kullanılan toprağın birinci ve ikinci sınıf tanm toprağı olduğunu öne sürerek üç yıldır mücadele vermesi... Işte bu nedenle de mücadelesinde başarılı olamıyor, Bartın Valiliği'ni bile yanında bulamıyor! Uzun'un dilekçeleri sonucu dava aç- mak durumunda kalan Bartın Valiliği, mahkemenin şirket lehine verdıği ka- rarı temyiz etme gereği bile duymuyor. Bu kararla, birinci sınıf tarım topra- ğından tuğla üretilmesinde bir sakınca görülmüyor: "Her ne kadar Bartın Valiliği'nin 25.8.1992 gün ve 45/622 sayılı yazıla- rı ile sanığa ait şirketin tanma elverişli araziden toprak alınmasını yasakladı- ğı anlaşılmış ise de, sanığın toprak al- dığı sahanın tapulu arazisı olduğu an- laşılmasına göre, bu yerden toprak alınmasının mülkiyet hakkının tabii so- nucu olduğu ve idari makamlarca alı- nan böyle bir emirie mülkiyet hakkının kısıtlanamayacağından sanığın mes- net suçtan beraatine." Uzun, Içişleri Bakanlığı'na yazdığı di- lekçeye verılen yanıttan, Bartın Valili- ği'nin dava açtığını, davayı kaybettiği- ni ve kaybedilen davanın temyiz edil- mediğini ancak öğrenebiliyor... Sankı üstüne vazifeymiş gibi! Öğrense ne olur, öğrenmese ne oluri Tutmuş bir de şöyle diyor: "Valilik benim sıkıştırmalarım sonun- da benden habersiz de olsa, yangın- dan mal kaçırırcasına bu davayı açmış fakat Çevre Yasası'na göre Yurtbay A.Ş. suçlu otduğu için karan temyiz et- me gereği duymamıştır." Gördüğünüz gibi Ziraat Mühendisle- ri Odası Bartın ll Temsilcisi, düştüğü yanılgının hâlâ farkında değil... Vaziyet'e durumu bildirerek, olayı ka- muoyuna yansrtmakla kendince mü- cadelesini sürdürüyor... Yanılgısına başkalarını da ortak et- meyı amaçlıyor... Bartın Ziraat Mühendisleri Odası il Temsilcisi, yanlışlıkla haklı çıksa sonu- cun ne olacağını düşünmek bile insa- nı rahatsız ediyor: Mis gibi topraktan çiçek gibi tuğla üretimi duracak, tuğlalann kalitesi dü- şecek. Günah değil mi tuğlalara! Ayşe Sevtap Uzun'un yanılgısı Tür- kiye'den bihaber olmasından kaynak- lanıyor... Adapazan'nın bereketli topraklann- dan patates yerine otomobil fışkırır- ken, Bartın'da da örneğin alt tarafı iki kilo soğan için tuğlalan da mı feda ede- ceğiz! Eğitim öy Enstitüleri deneyiminden yola çıkılarak Istanbul'da ku- rulan Kent Eğitim Kooperati- fi, eğitimcilerin ve velilerin yo- ğun bir ilgisiyle karşılaştı. Aralannda Fakir Baykurt'un kızı Işık Ayken'in de bulunduğu Kent Eğitim Kooperatifi kuruculan, gördükleri yo- ğun ilgi karşısında. çalışmalannı daha da ince eleyip sık dokuyarak sürdürü- yorlar... Bu arada yurdun dört bir yanından özellikle yerel yönetimler, eğitimde ko- operatifçilik modeline katılmak istiyor. Ancak kooperatif kuruculan ilk çalış- mayı örnek model oluşturması bakı- mından Istanbul'da gerçekleştirmeyi amaçlıyor. Örneğin eski SHP yeni CHP'li Çan- kaya Belediye Başkanı Doğan Taşde- len'in, basından öğrendiğı kadanyla Ankara'dan projeye katılma istemıne, kooperatif kurucuları şimdilik olumlu yanıt veremiyor, "Önce Istanbul" di- yor... Istanbul'dakı kurucular, en azından projelerini anlatabilmek için eski SHP'li yeni CHP'li Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk'e ulaşmaya çalışıyor. Fakat iki aydır Selami Öztürk'ten ran- devu afınamıyor. Işin en ilginç yanı ise Selami öz- türk'ün, belediye binasında, pencere- den dışan baktığında Kent Eğitim Ko- operatffi'nin merkez bürosunu görüyor olması. Nedendir bilinmez Öztürk, Türkiye'yi çağdaş yannlara taşımayı amaçlayan bu projeyi dinlemeye bile tenezzül et- miyor... Ama öte yandan, Kadıköy Imam Hatip Lisesi'nin kaçak binasının üzerine kat çıkılabilmesi için gerekli ruhsatı veriyor! Altimetre henüz birşey göstermiyor. Mömtaz ı Soysal > rbOSTU izı Çaü seçimindeki gprekçe neydi? K endini feshedip CHP'ye katı- lan SHP'nin üye kimlik kartı geçti elimize. Elimıze geçtı ' deyince, gizlisi saklısı olan bir kart değil tabii ki... Çatı konusunda tartışmalann yapıl- dığı sırada "mana ve ehemmiyeti" olan bir kart sadece... Artık tarihe karışan SHP'nin üye kimlik kartının arka yü- zünde, üyenin kimliğine ilişkin bilgile- rin yanısıra, altında "M.Kemal Ata- türk-1923" yazan bir de özdeyiş bu- lunuyordu: "Cumhuriyet Halk Parti- si'nin ruhu, tam bağımsızlık ve kayıtsız şartsız egemenliktir." Gelelim bütünleşme kurultayında bazı SHP'lilerin hangi gerekçeyle han- gi partinin çatısında birleşmek için, oy kullandığına... Arkadaşımız Miyase llknur, Vaziyet için kuHsterde kulak ka- barttı: Murat Karayalçın: Ağustos kurulta- yında genel başkan olmak için SHP. Deniz Baykal: Ağustos kurultayın- da genel başkan olmak için CHP. Hikmet Çetin Eski partisi olduğu ve eski genel başkanı Erdal Inönü is- tediği için CHP. Seyfi Oktay: Gençliğinde gençlik kolları başkanlığı yaptığı için CHP. Doğan Taşdelen Karayalçın SHP'yi yeğlediği için CHP. Aydın Güven Gürkan: SHP'nin ku- rucu genel başkanı olduğu için SHP. Nurettin Sözen: Duygusal olduğu için CHP. Gürsel Erol: Karayalçın'a inat olsun diye CHP. Mehmet Dönen: Karayalçın istedi- ği için SHP. Abdülkadtr Ateş: Erdal Inönü iste- diği için CHP. Hakim ve savcı adayı sınavı A Mert Ali Başarır'dan SÖZDEYİŞLER Karadenizli müteahhidin sosyal demokratı, inşaata çatıdan başlar. Şikâyet u köşeden zaman zaman demokratik kitle örgütlerinin telefon ve faks numaralannı _ yayımiıyoruz. Ancak. Istan- bul'dan Ozdemir Ozkan. özellikle Ata- türkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Ya- şamı Destekleme Derneği ve Türkiye Taban Oluşumu ile iletişim kurulama- dığını bildirdi. Ya telefonlann yanıt ver- mediğini ya da faks mesajının alınma- sına karşın istenen bilgi ve doküman- lann gönderilmediğini söyledi. Bizden söylemesi! dalet Bakanı Mehmet Mo- ğultay ın "21 değil 19 kişi" de- diği ve fakat imam-hatip kö- kenli 21 kişinin başanlı olduğu hakim ve savcı adayı sınavına ilişkin, farklı tepkiler gelrşti... Bu arada bir kez daha belirtelim ki, imam-hatip kökenliler hakkında hiçbir önyargımız olmadığı gıbı, asıl amacı din adamı yetiştırmek olan bu liseler- den aydınlık yüzlü gençler de yetişi- yor. Fakat, imam-hatip okullarının sa- yısının siyasi hesaplar uğruna gereğin- den fazla arttırılması, bu okullardan mezun olanları ister istemez camiler- de iş bulamaz duruma getiriyor. Kaldı ki tarikatlar artık, imam-hatip- lerden çok kendi özel okullannı kulla- nıyor. Ankara'dan yazan ve sınavı kazanan bazı 'devrimci-demokrat' imam-hatip kökenlilerin yakın arkadaşı olduğunu bildıren bir avukat da bu konuya deği- niyor "Bizler, imam-hatip mezunu olma- yan 100-150 tarikatçı takımının hakim adayı olduğunu biliyoruz. Artık, imam- hatiplerle değil özel okulları ve vakıfla- nyla sisteme topyekün taarruza kalk- tılar. Bu insanlar 'sosyal demokrat' par- ti iktidannda girdiler. Tamamının torpil- leri yine 'sosyal demokrat' partidendir. Sorun, sistemin ve burjuvazinin bun- larla nasıl bir uzlaşmaya girip iktidarı teslime hazııiandığıdır." Istanbul'dan arayan ve sosyal de- mokrat dünya görüşünü benimsediği- ni bildiren bir idari hakim adayı da şöy- le diyor: "Yazılı sınavdan geçmeme karşın sözlü sınavda başarılı olamadım. Sözlüde bana önce vergi ile ilgili bir soru soruldu, yanıtladım. Daha sonra memleketim soruldu. Malatya'nın bir köyündenim. Köyümüz Kürt ve Alevı kökenli insanların yasa- dığı bir köydür. Ancak köyümüzde bugüne dek ay- nlıkçı terör örgütüne ilişkin en küçük bir olay meydana gelmiş değildir. Bana memleketimi soran da o yöre- dendi ve bu durumu biliyordu. Köyümü öğrendikten sonra 'Insan Hakları Derneği'ne gidiyor musun?' sorusu soruldu. Insan Haklan Derneği'nin bazı kültü- rel ve sanatsal etkinliklerine gittiğimi söyiedim. 'Onların sanatsal etkinlikleri de mi var?' dendi. Daha sonra 'Insan Haklan Derne- ği'ne üye olmayı düşünüyor musun?' sorusu geldi. Üye değildim ve bugüne dek de üye olmayı düşünmemiştim ama, belki ola- bilirim, dedim. Ve sınavda başanlı olamadığım bil- dirildi." Savunma Teknolojileri Mühendislik S avaş Teknolojileri Merkezi (STM) ola- rak belirttiğimiz I özel şirketin adının Savunma Teknolojileri Mü- hendislik A.Ş. (STM) olduğu- nu bildiren Savunma Sanayii Müsteşar Yardımcısı Veysel Yayan, kardeşi Oğuz Ya- yan'ın da şırkette genel mü- dür değil, koordınatör olarak görev yaptığını ve geçen yıl bir başka kamu kuruluşuna geçtiğini açıkladı.Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın yüz- de 34'ününe ortak olduğu 500 bin dolar sermayeli ano- nim şirket STM'de 10 değil 45 kişinin çalıştığını belirten Yayan, ingiltere'de savunma teknolojisini izlemek için 10 bin kişinin görev yapması ko- nusuna da değinerek şöyle dedi:"Pek çok gelişmiş ülke- de, savunma sanayiindeki gelişmeleri takip etmek ve si- lahlı kuvvetlerin ihtiyaçlan ile finansman imkanları çerçe- vesinde uygulamaya aktar- mak amacıyla geniş kadrola- ra sahip, çok önemli irnkan- larla donatılmış kamu kurum- ları ve özel kuruluşlar bulun- maktadır. Türkiye'nin de böy- le yapılanmalara ihtiyacı ol- duğu kuşkusuzdur." Kemal: Türkiye Balkanlar olmamalı STRASBOURG (AA) - Fransa'da Le Figaro gazetesine demeç veren yazar Yaşar Ke- mal, bölücülüğe karşı olduğu- nu, Anadolu'nun bir mozaik şeklinde kalmasından yana ol- duğunu söyledi. Bölücü terör örgütü PKK'nin, Kürtleri değil sadece küçük bir azmlığı tem- sil ettığini belirten Yaşar Ke- mal. "Kiirtlerin çoğu zaten bö- lücülükten yana değil, reform- lar gerçekleşirse böliicülük ke- sinlikle kalnıaz" diye konuşru. "Ülkenin onurunu savunuyo- runT dıyen >azar Yaşar Kemal, "Bölünmehem Türkler hem de Kürtler için çok kötü olur. Tiir- khe Balkanlar'a dönüşmeme- U"'dedı. Dünyadaaşm köktendincilı- ğe karşı tek gücün Türkiye ol- duğunu belirten Yaşar Kemal, Türkiye"de sivil toplumun 10 yıl öncesine göre daha güçlen- diğini. bu yüzden gelecek için iyimser olduğunu söyledi. Yaşar Kemal. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki olayla- ra rağmen, Türkiye'de Türk ve Kürtler arasında bir aynm ol- madığını söyledi. Yazar Yaşar Kemal, Atatürk'ün hayranı ol- duğunu belirterek şunlan söy- ledi: "Mustafa Kemal, Törkdi- li için çok şe> >aptı. V'akri olsa idi. Anadolu'daki diğer diller için de çok şe> yapardı. Atatürk, yalnız bir insandı. Hayatta iken, etrafındaki ırkçı görüşlü insanlan engelledi. An- cak öldükten sonra bu insanlar, Mustafa Kemal'in başlattığı yoldan gitmediler." 6 Siyasi iktidar Nesin ve Kemal'den özür dilemeli9 ÇİZGİLİK KÂMlLMASARACI HARBİ SEMİH POROY J ..BLÜ 9İNUK. PE MSTı BULLT BEBEK Bir varmış bir yokmuş. 2>ir <gûn bir ormanda Vx>cca bi ba! . bulmuoş. TARİHTE BUGİJNMVMTAZARIKAN 22Şubat ADI KfTAYA VtRILDI fSfi 'DE ÛNLÜ OBH2Cİ SİVİSLIA AMCRIGO VESfUCO OlDÛ.ITAty DA ÖO&AN SEGENÇLİĞÎHDE ISf*» YA'DA BUU1NAN VESPUCCI,KXlS- TOF KOLOMS'UM AM£RIK* Yl KE$- PİN&EH S YIL SONRA, 1497 'O£ ySMI DUVYAYA 0O6RU YOLA ÇJ<T/. KO- LOMB. BüLDUĞU TOPOtKLAKl UİN_ DİSTAN SANIYOKPÜ. AMERİ6O vzSpuca'NİN YAPrısı ı$, ButZA- AWV >EV/ &fc KITA OLDiJ&jNU FAB/CBTA4EKTI.ESKİPUNY/t O- *JUN SAYES/HPe BU KTTAYI DUY- MUSTU- İLK K£Z, Sİ» KO2MO6 RAf-)* Pnopesöeû OIAN **tğ TIN WAU>E£EEMULL£R,15O?~ YILINPA YENİ KJTACAN 'AMEBİ KA " DİYE BAHSET/UİŞTİ- DAHA ' SONRA,&U ADIN KLILLANILMA- Sl ÇA8UCAK YAYSINLflSTI-. CMOPIN'IN DÖGUŞU- CUOPIN(SCIPEN)POLON. yA'DA DOİMUÇTU. 6 YA$lfJDA MUZIKE&iri- MIUE BASiAYAN CUOPtN,i.1 , FBAMSIZ KADIN ROMANO 6EOG6E SAND'/M ETKİSIYLE P*HlS'E SırUlfTİ. BeSTEl£Iİİ66- NELUKLe PfYANO ÜZEBINE OUN ÇHOP#J,ZAU*_ VW/V EH ÜNLÜ PlYAHİSTLE&HOEN Bl. Rl YDİ. VAL&L£Ri/ POLOHE2LERI VE MA ZURKA LARI, ROMAMrıK BtR DEHANIN İZLSRİMİ TASIg... A.Ahmet Oağtekin Ali Ihsan Eraslan Ekmek kadar temiz su gibi aydın dostlarımızı 1. ölüm yıldönümlerinde sevgi ve özlemle anıyoruz. Sizleri unutmayacağız. SAMSUN DSİ TEK ÇALIŞANLARI Sevgili babamız, biricik dedemiz MUZAFFER AKALIN'ı ölümünün 1. yılında sevgi, özlem ve saygıyla anıyoruz. EM.ATLARI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokratik kitle ör- gütleri. siyasi iktidan, Istanbul Devlet Güvenlik Mahkeme- si'nde (DGM) hakkında soruş- turma açılan Yaşar Kemal ile Sıvas olaylannı tahrik ettıği ge- rekçesiyle hakkında suç duyu- rusunda bulunulan Aziz Ne- sin'den özür dilemeye davet etti. İHD Genel Başkanı Akın Birdal. Edebıyatçılar Derneği Başkanı Mustafa Şerif Onaran. Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Mustafa Ekmekçi, Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Şenal Sanhan ve Tür- kiye Insan Hakları Vakfı Genel Sa>manı Fevzi Argun, dün dü- zenledikleri basın toplantısında Yaşar Kemal ve Aziz Nesin'in yanında olduklarını belirttiler. Kitle örgütlerinin ortak açtkla- masında, siyasi iktidar Aziz Nesin ve Yaşar Kemal'den "özür dnemeye" çağnlarak. Te- rörle Mücadele Yasası'nın dü- şünce önünde önemli bir engel oluşturduğu kaydedildi. Yazar Orhan Parmık. bir Al- man kitabevi tarafından Alman- ca olarak yayımlanan "Kara Kitap" adlı eserinin tanıtımı için gittiği Almanya'nın Frank- furt kentinde yaptığı açıklama- da. Aziz Nesin ve Yaşar Ke- mal'in eleştirileri Türkiye'nin yarannadır" dedi. Pamuk, Atatürk'e karşı olup olmadığı yolunda bir soru üzer- ine de "Atatürkçü düşünce kar- şıtı oisa>dım bunu kuşkuya yer bırakmayacak biçimde açık seçik yazardım*' dedi. BULUNMAZ TİYATRO I S T A N B U L SIHIRLISANDIKY«.-Yön. KHHml BuKınmaz 23Şub«nfl10 00-12 30-15 30 KIRŞEHİR'de Mmnmkş* OOOOn Salonu BieDer GûzOm Kırtaaye, Kjrşefnrtn Sesı Radyosu Org FŞensoy Nüfus cüzdanımı, emekli kartımı kaybettım. Hükümsüzdür. HACER MELİHA Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. SERDAR DALG1Ç İLAN SIVAS 2. SULH HUKUKIV1AHKEMESİ Esas No: 1994602 Davacı Saadet tnce vekıli Av. Şerafettın Öztaş tarafından davalı Hacı Yıldınm ve Abdülkadir ale>hine mahkememizde açılan izale-i şüyu davasının yapılan açık yargılaması sırasında: V'erilen ara karan gereğınce. tüm araştırmalara ragmen açık adresi tesbit edılemeyen tapu malikı ve davalı Abdülkadir'e (soy- adı bılinmiyor) ilanen tebligat >apılmasına karar venlmiş ol- makla, adı geçen da\alınm duruşmanın bırakıldığı 21.3.1995 günü saat 09.00'da bızzat kendisının bulunması \eya kendısıni bir vekille temsıl ettırmesı aksı halde davaya yokluğunda de\am edılerek karar venleceği hususu, HUMK'nun 509. ve 510. mad- delerı gereğince ışbu duruşma davetiyesi yerine geçerlı olmak üzere ılan olunur. Basın: 8081 KADIKÖY İKİNCİ SULH HUKUK MAHKEMESİ 1994 684 Vesayet. Süleymanpaşa Caddesi, Demet apt. 49/17 Kadıköy - Istan- bul'da ikamet eden Metin Yüzsever'in akıl hastalığı nedeni ile hacir altına alınmasına ve kendisine aynı adreste ikamet eden 1939 doğumlu eşi Fatma Yüksel Yüzsever'in vasi tayin edilmesıne karar verildi. 13.2.1995. Ilan olunur. Basın: 8115 İLAN ÇAYIRLIKADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1993-34 Esas Davacı Hazine tarafından davalılar Ali Polat ve arkadaşlan aleyhıne açılmış bulunan Ortaköy köyü hudutlan dahilinde bu- lunan 150ada 15 noluparselın davasının yapılan açık duruşması sonunda; Davalı olup ölü olduğu bildirilen Ismaıl Meral mırascılan Miyase, Elif, Hüseyın, Hediye. Makbule ve Hanım Meral'ın tüm araştırmalara rağmen açık adresleri tesbit edilıp dava. dahili dava ve duruşma günü teblığ edılemmemiştır. 7201 sayılı tebligat kanununun hükümlerine göre adresleri tesbit edılemeyen dahılı davalılar Ismaıl Meral mırascılan Miyase. Elif, Hüseyın. Hediye, Makbule \e Hanım Meral'e duruşma günü olan 29.3.1995 günü saat 09.00'da duruşmada hazır bulunmalan, aksi takdırde duruşmaya yokluklannda devam olunacağı husu->u iian olunur. Basın: 7827