22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 2 1AĞUSTOS1993PAZAR Renklerle özgürce oynayın, onlan birleştirip kanştınn ve dilediğiniz gibi uyarlayın Güzelgörimmenin yolumakyajdan geçiyor UFUK A. ÖZLEM Makyaj, pek çok kadırun vazge- çilmez tutkusu. Doğal görünüm yanhsı olup makyaj yapmayanlar da var tabii, ama yalnızca kozmeıik sanayiinin gelişimine bakarak bile makyaj yapanlann hiç de azımsan- mayacak oranda olduğunu görebili- riz. Kadınlar, yüzlerce yıldır ciltlen- ni ve yûzlerinı güzelleştirmek, canlıhk katmak içın çeşıtli yollara başvuruyorlar. Kozmetik sanayiı- nin gelişmesı ise yirminci yüzyılda oldu. Bu öyle bir gelişim ki, dün- yanın çeşitli bölgelerindeki kadınlar aynı rûzgara kapıhveriyorlar. yenı (veya yenıden sunulan) bir kozme- tik ürününe sanbyorlar. Geçmişu. büyük süksesi olan takma kirpikle- rin, eyeliner'lann cazıbesine son bir- kaç yıldır kapıldıkîan gibi. Tekstil ürünlerinde nasıl her yıl değışen, ye- nilenen bir moda varsa makyajın da modası var hiç şüphesiz. Üstelik kış için ayn, yaz için ayn seçenekler su- nuluyor. Imaj da sürekfi değişiyor. Bir yıl seksilik modaysa, ertesi yıl nostalji ön plana çıkıyor. Bur rüz- gârlarda şaşkına dönmemek ne mümkün. Kozmetik fırmalanndan Cla- rins'e göre 1993 yazının tek kurah "ışıltı". Baştan çıkancı. canb. par- lak ve titizlikle yapılan nüanslar ile renkJer. makyajı gercek anlamda Y.azmakyajı için doğal görünümü bozmayan, cildin bronzluğunu vurgulayan renklerden oluşan ürünler sunuluyor. yeniden ele abp ona yeni bir tarz ge- tiriyor. Clarİns, "Renklerle özgürce oynayın, onlan birleştirip kanştınn ve dilediğiniz gibi uyarlaym" öneri- sinde bulunuyor. Clanns ürünleri- nin, alerjik reaksiyon riskini en aza indirgediği. hava kirliliğine veçevre- nın zararlı dış etkenlerine karşı ko- ruduğu özellikle vurgulanıyor. 1993 yazı için üç armoni hazırlanmış. MavivepembeninkullanıIdığı "pem- oe annonisi", kahverengi ve kırmızırun tonlannın uyum içinde olduğu "kırnuzı annonisi" ve bej, pembe, kahverengjnin kullanüdığı "mercan annonisi". Oriflame Kozmetik, yaz makyajı için doğal görünümü bozmayan, cil- din bronzluğunu vurgulayan renk- lerden oluşan ürünler sunuyor. Kahverengi ve yeşil tonlan ağırbk- ta. Oriflame, farlarda yosun yeşili ile pembe bronzu, rujda ahududu ve altın bronzu öneriyor. Kırmızı kadi- fe ruj ise yaz gecelerine çarpıcıhk katmak isteyenler için. Gündüzleri kirpiklerine ve gözlerine doğal bir parlaklık katmak arzusunda olan- İar mascara kullanabilirler. Geceleri ise eyeliner'ın hakimiyeti söz konu- su. Oriflama, tatil için de suya daya- nıklı mascaralann ideal olduğunu belirtiyor. Sebastian Tnıcco yaz makyajı için L'acgua ürünlerinden oluşan bir portfoy haarlamış. Önerilen ise, nem ve rengi bir masumiyet görün- tüsünde birleştiren taze ve saydam bir makyaj. Yûz spreyi Kadın ve erkekler için koruyucu ve sabitleştirici yüz spreyi, jel allık, dudaklar için nem verici, yan parlak mercan renklerinde rujlar, yüzün istenen detaylannı ortaya çıkaran pudra, her cilt tonuna uyum gösteren, aynı zamanda ince bir fon- döten ipeksihği veren renkb nemlen- dirici, L'acgua"nın ürünlerini oluş- turuyor. Bütünbunlarmıdıryaz?.. Belkibiridir, belki dehepsi NECLASEYHUN Yaz nedır. yaz?.. Bulutsuz, masmavı bir gökyüzünde bembeyaz bir martının uçuşu mudur?.. Enginlere doğru sürülüp giden bir beyaz yelkenli midir?. Bir gehncik tarlası, dağ yollanndaki kekik kokusu. bir taşın dıbınden fışkıran; muzip, miniminnacık, masmavi, domuzuna çingene pembesi ya da altın sansı bir kır çiçeği midir?. Yaz günlerinin, gecelerinin bitmez tükenmez ez- gisı ağustosböceklerinin türküsü, bir bastınp bir gecive- ren bır yaz yağmuru mudur 0 .. Ormanlann açıklı koyulu. insanıbüyüleyenyeşili.bahçelerden-hâlâ-taşanağır.mah- mur. baygın gül dallan mıdır?.. Bır kahvede, bir resto- randa bir masa başında buzlu bir içki, bir kristal kadehte renkli bir kokteyl midir?.. Omuzlan ortaya çıkaran cömert bir dekolte. bronz bir bacağın çekiciliğıni belirten derin bir yırtmaç. savrulan inceak. çiçekli bir Çingene eteğı midir?.. Bütün bunlar mıdır yaz?.. Belki biridir, belki de hepsi.. Yaz bırcoşkudur. bircümbüştür, birmutluluk kokteyb- dir yaz!.. Adım atıştaki şevkte, gözlerdeki ışıltıda. gönüldeki umuttadır. Yaz, yazdırişte!.. G, Grvenchy'nin kolsuz bir maksi kıyafeti. erçek, düşsel desenler... Kuşlar, Afrika motifîeri, çiçekler... Pamukluya, ketene, satene, ipeğe dökülmüş öylece... Bıri koptu mu, düzen altüst olur, büyü bozulur. Gökler masmavı. köpükler bembeyaz. güneş pınl pınl olmasa; kır çıçeklen insana göz kırpmasalar öylece pem- beli mavili, ağustosböcekleri türkü söylemese, bardaklar buğulanmasa, elbiseler alh güllü insarun içini açmasa. dekolteler omuzlan açıkta bırakmasa, yırtmaçlar açı- lmasa cömertçe, yaz yaz olur mu?.. Ama modada bazı yazlar var, sanki kış. Ama baa yaz- lar var, kıyafetler karanhk. kasvetli. kapalı... Gnler, kahverengiler, bejler, siyahlar... Ağlamaklı... Modacı kapnsi işte. Doğaya ters. Bu yaz bir tersîik yok ama. Yaz da yaz gibi, giysiler de öyle. Yazın şevki, tutkusu modanın da, renklerinde çizgi- lerinde yansıyor. İnsanın içini açıyor modeller. Gül yapraklan gibi kat kat fistolu kollu bluzlar... Işıltıb maviler. yeşilîer. sanlar, fuşyalar... Gercek, düşsel desenler... Kuşlar, Afrika motifleri, çi- çekler... Pamukluya, ketene, satene. ipeğe dökülmüş öy- lece. Emprime ya da düz, spor ya da abiye tayyörler, tunik- ler. pantolon takımlar. elbiseler, şortlar... "Ben yazım!.." diyen modeller. Tepeden tımağa yazı yansıtan buluşlar. Ama yaz, her modacıda bir yansımıyorelbette. Lacro- ix'da başka da, Givenchy'de daha başka. Dior bir telden çalıyor, Balmain bir başka telden. Ama hepsi yazm tür- küsünü söylüyor. Arada ağırbaşlı renkleri, modelleri bu cümbüşün arasına katanlar da var. Onlar da yazın tuzu biberi. Asıl tadma doyulmaz olan, vazgecilmez olan yazın nesi?.. Bulutsuz gökleri mi, köpüklü tekneleri, yıldızb ge- celeri, kekık kokulu dağ yollan, gül bahçelen, bardaktakı buğular mi?.. Hangısi?.. Biri ya da hepsi... Ne fark eder ki?.. Ortada, doyulamayan bir tat olsun da!.. Grvenchy'nin koüanfistofisto,önlü Bettina biuzu. Atinada yalnız bir kadınHaber Merkezi- İngiltere'nin lıberal gazetesi The Guardian'ın kadın muhabırierinden Jan MoirYunanistan'a yaptığı gezide, turistleriçin hazırlanan tanıtım kitaplannda Yunan erkekleri hakkında yazılanlann doğruluğunu araştırdı. Yunanistan'a Bakış adlı turist rehberinde Yunan erkekleri hakkında şu görüşlere yer venliyor:"Yalnız başına Yunanistan'a gelen turist kadınlar herhangi bir cinsel tacize uğramadan ve rahatsız edilmeden gezebilir." Ancak Geoffrey O'Connel adlı turist rehberinın hazırladığı kıtapta bu görüş paylaşılmıyor." Yunanistan'uı turistik bolgelerinde genç Yunan erkekleri cinsel özgürlük peşindeki yabancı kadınların da>etkar tavırlan karştsında baştan çıkıyor. Yunan kızlarının tutucu aile baskısı altmda olması turist kadmlara talebi arttıran bir etmen. Yalnız yolculuğa cıkan kızlar! seçim sinn. Tehdit \ ok. Önünüzdeki olanakları değerlendirip Kacıdırı gazeteci, Ros Belford Atina'da cinsel tacizin İtalya'dakinden daha kötü olduğunu öne sürüyor değerlendirmemeksize kalıyor." Jan Moir Atina'ya ayağını basar basmaz yalnız kalmasının olanaksız olduğunu anlıyor. Tek başına olduğu farkediliredilmez gerek tarihi bölgeleri gezerken, gerek lokanta ve otellerde Yunan erkeklerinin neredeyse hücumuna uğruyor. Çeşitli kentlere yapüğı yolculuklarda yalnız gezen turist kadınlann sorunlannı irdeleyen diğer bir kadın gazeteci, Ros Belford Atina'da cinsel tacizin İtalya'dakinden daha kötü olduğunu öne sürerek, "Yunan erkeklerinin yaklaşımı İtalv an erkeklerine kıyasla daha saldırgan ve sinsi. Romalı erkekierin en azından belirli bir tarzı var. Yunanistan'a son yülarda akm akın gelen turist kadınlardan bir kısmınm beklentileri de Yunan erkeklerini yönkndiriyor. Kendi kadınlanna gösterdikleri saygıyı yabancı kadmlara göstermiyorlar. Bundan şu sonuç çıkıyor. Yunan erkekleri bu rutumlanmn bazen işe yaradığını gördüklerinden turist kadınların tümünü ayınm gözetmeksizin yokluyorlar." Jan Moir yalnız yolcufuk yapan kadınlann yalnızhğının çeşitli spekülasyonlara yol acmasını doğal karşıbyor. Bir kadının salt istediği için yalnızlığı seçebileceğini belirterek, erkekierin giderek bu duruma abşacaklannı umuyor. Her turistebir karanfil StDE (AA) - Antalya'nın turistik beldesi Sıde'deki esnaflar, turistlere karşı dostluk, kardeşlik ve banş kampanyası başlattı. Side Belediye Başkanı Turgut Şen ve Side Kuyumcular Derneği Başkanı Mustafa Koca'nın öncülük ettiği kampanya, bir hafta devam edecek. Kuyumcular Derneği Başkanı Koca, kampanyaya bütün esnafın katıldığmı bebrterek, AA muhabirine şunlan söyledi: "Side'ye gelen yabancı turistlerle daha iyi diyalog kurabilmek ve kahcı dostluklar yaratabılmek için başlattığımız bu kampanyada, çeşitli dıllerde hazırladığımız bildirileri turistlere dağıtıyoruz. BöyleceTürkiye hakkındaki yanbş bilgjlenmeyi önlüyoruz ve Türk konukseverbğini anlatıyoruz" dedi. Sideli esnafın başlatüğı dostluk, kardeşbk ve banş kampanyasında her turiste bir karanfil verilirken, Türk lokumunun yanında rakı, şarap ve bira ikram ediliyor. Bazı İsveçli kadmlara göre: Nicelik değil, nitelik önemli Kadınların suçladığı erkekler GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Sözünü sakın- mamasıyla tanınan kadın yazar Kersrin Thorvall, erkeklere hak veri- yor: - Düz kannlı. adaleb ve hemen tı- knefes obpayan erkekleri isteyen, kadınlar! İşte şimdi durumu görü- yoruz! Jimnastik, vvorkout stüdyo- İanndan çıkmayan erkekierin, eve döndükleri zaman kadınlannın cin- sel isteklerini karşılamaya güçleri yetmiyor! Yapılan araştırmaya göre ankete katılan kadınlann dörtte biri, eşle- riyle daha sık cinsel ilişkide bulun- maktan yana. Aynı zamanda, ka- dınlann yalnızca % 37"si, bunun için gırişimde bulunan taraf duru- munda. Araştırmanın yayımlanma- sından sonra gazeteye telefon eden erkeklerden bazılannın görüşleri şöyle: - Kadınlar daha çok seks istiyor- lar ha?! Hiç dikkatimi çekmemişti doğrusu!.. (Hasse, 29.) - İsveçli kadınlar çok üstünler. Kendilerini açmaya bır karar ver- sinler, yeter!.. (Jens, Norveçli) - Hangj sıkhkta cinsel ilişki istedi- ğine kadınlar kendileri karar verir- ler. Her gün isterierse, bız erkeklere uymak düşer. (Hakan) - Sorun erkeklerde değıl, kadın- larda. Eğer daha çok seks ıstiyorlar- sa ginşimde bulunmak onlara dü- şer. Aynca böyle bır şey, bızerkekle- sveç'in en büyük akşam gazetesi Expressen'in yayınladığı araştırmaya göre İsveçli kadınlar, erkeklerin yeterli sıklıkta yatağa girmediklerinden yakınıyorlar. n daha da isteklendirir. Ben, eşimle haftada üç kez yatmaktan yanayım. (Micke) Bu arada, kadınlar da gazeteyı aradılar. İşte birkacının görüşü: - Nicelik degıl. niteb'k önemli. Çok sık olması gerekmiyor ama, ol- duğu zamanlarda biz kadınlar; da- ha çok buluş, incebk, hareket ve se- vecenlik istiyoruz. İsveçb erkekler, yatakta gayet sıkıcılar. (Erika, 28) - Ben, daha sık seks istiyorum. Ancak, herkesle değil. Önce, öpme- >i bihnesi gerek. Her şey yolunda gitmelı. Yumuşak ve duyarb olmalı. Acele etmeden. dayanıkh olmalı... (Anja) - 45'ini aşmış evli erkekler, gayet moruklaşıyorlar. Ne halleri var, ne de isteklen. Kendilerini yeterb dere- cede temsil edecek bir eşe sahip ol- mak, en önembsi! Her şey yüzeyde kabyor. Yatakta, şiş göbekb hımbd hepsi! (Annika) Kadın okurlardan Lisa, epey ka- rarb: - Ben, dört yıldır evb'jim. Kocam- dan daha sık seks istiyorum; günde birkaç kez. Çok ender olarak isteği- me karşıbk veriyor. Bu nedenle, bir sevgib edinmeye karar verdim. Er- kekierin, kadmlannt doyuma ulaş- tırmaya daha çok uğraşmalan, yal- nızca kendilerini düşünmemelerin- den yanayım. Seksolog Maj Fant (63) ise şu gö- rüşte: - Kadınlar daha çok seks ıstedik- lerini söylediklen zaman, sanınm daha çok sevecenbk istediklerini an- latmaya cabşıyorlar. Bu konuda er- kekler, genellikle sınıfta kalıyorlar. Erkeklerin ilgi sahalan çok geniş. Spor, motor, kariyer fılan önde geli- yor. Kadınlar ise daha çok, ilişkiye öncebk tanıyorlar. En iyi protezin ömrü yedi yıl İZMtR (AA) - Sabit porselen protezlerin ağızda en fazla 7 yıl kalması gerektiği bebrtılerek protez dış kullananlar uyanldı. Uzmanlar, bu süreyi aşan protezlerin ağızda çeşitb' sağlık sorunlanna ve çene bozukluklanna yol açabileceğini söyledüer. tzmir Diş Hekırnleri Odası Başkanı Mustafa Oral, yaptığı açıklamada, sabit protezlerin bir sorun olmadıkça ağızda 7 yıl süreyle kullanılabıleceğini belirtirken, "Ancak. en iyi protez dahi bu süreden daha uzun süre ağızda tutulmamabdır" dedi. Çene kemiği ve eklem rahatsızbklannın, sabit protezlerin uzun süre kullanılmasından kaynaklandığına dikkat çeken Oral, sözlerine şöyle deyam etti: "Ülkemizde gerek ekonomik koşullar, gerekse sosyal yapı nedenıyle sabit protezlerin uzun süre kullanılması yoluna gidiüyor. Oysa, sabit porselen protezlerin ortalama ömrü 7 yıldır. Bu süreyi aşan protezler, eklemlerde ve çene kemıklennde çeşitb sorunlara yol açar. Aşınmaya bağb olarak çene kemiğinde alçalma oluşur, ön çene öne doğru çıkar. Bu arada yavaş yavaş eklem ağnlan bâşlar. kışı çığneme fonksiyonlannı yapamaz hale gelir. Bu durumda hastahklı böigeyi tedavi etmek ve geriye döndürmek oldukca zordur." Dondurmanın dabirkitabıvar KAHRAJVIANNURAŞ (AA) - Selçuk Ünıversitesi Veteriner Fakültesi Besın Kontrolü ve Teknolojisi Ana Bibm Dab Başkanı Prof. Dr. Cenap Tekinsen'in "Dondurma Üretim Teknolojisi" adb 120sayfalık bir kıtabı yayımlandı. Dünyada veTürkiye'de dondurmanın tarihçesi. yapımı. bileşimı veçeşitleri hakkında geniş bilgj verildiği Kahramanmaraş dondurmasına özel bir bölümün aynldığı kitabın, Türkiye'deki konusunda ilk örnek olduğunu kaydeden Prof. Dr. Tekinsen, AÂ muhabirine şunlan söyledi: "Dondurma üretim teknolojisi özellikle son 50 yılda oldukca hızlı geb'şmiştir. Dondurmanın tüketiminin büyük ölçüde artmasma neden olan bu dururn, özellikle gelışmiş ülkelerde halkın sütten dolayb olarak faydalanmasına imkan sağlamıştır. Dondurmanın özelliği, kolay sindırilmesinin ve zevkle tüketibnesinin yam sıra. önemli birenerji, protein, kalsiyum, A ve D vitamıni kaynağı olmasından ileri gebnektedir." Türkiye'de dondurmanın genelbkle küçük çaptaki işletmelerde üretildiğini kaydeden Prof. Dr. Tekinsen, "Ülkemizdeki dondurma üretim teknolojisinin arzulanan düzeyde obnaması, büyük ölçüde konuyla ilgili yeterb' yayımlann bulunmamasından da kaynaklanmaktadır" dedi. Lejyon hastalığına dikkat ATİNA (AA) - Yunanistan'ın ka\Tiran yaz sıcağında ev ve işyerlennin zorunlu ihtiyacı habne gelen havalandınna cihazlannın yol açtığı 'lejyon hastabğı' vakalanna giderek daha sık rastlandığı açıklandı. Atina Üniversitesi'nce yapılan biraraştırmada, Yunan başkentinin yanı sıra Selanik hastanelerinde de solunum sorunlan bulunan toplam 860 hastadan 18'ine "lejyon hastabğı' teşhisi konduğu beürlendi. Araştırmayı yöneten Yunanlı doktor Athina Mavridu, bir tür solunum rahatsızbğı olan 'lejyon hastabğma' genelb'kle bakımı doğru şekilde yapılmayan havalandırma cihazlanndan teneffüs edilen havada yaşayan organizmalann neden olduğunu söyledi. Söz konusu mikrobun ölüme dahi yol açan hastabklara neden olabileceğini vurgulayan Dr. Mavridu, ev ve işyerlerinin yanı sıra otel ve hastanelerin de 'lejyon hastabğı' yuvalan sayılabileceğini bebrtti. Dr. Mavridu, kendini ilk kez 1976yıbndaABp'de Philadelphia'daki bir konferans sırasında gösteren 'lejyon hastabğının', bu konferansa katılan 34 kişinin ölümüne yol açtığını kaydetti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear