22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 20 AĞUSTOS1992 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER Hazine TopraklsuruıaKim Sahip Çıkacak? Ekonorrude en lıberal çızgıde bulunan ülkeler bıle, ozellıkle kentlerde, kcamunun toprak varlığını arttırmasına ozen gostenrler Aklı başında hıç bır devlet ve sıyaset adamı, bugun yeryüzunde, konut ya da başka gereksınmeler içın Hazine topraklannı satışa çıkarmaz. Prof. Dr. RUŞEN KELEŞ Malıye Bakanlığı, İstanbul'da Hazıne'nın ıyeiığınde bulunan yuzlerce parça taşınmaz malı son zamanlarda satışa çıkardı Bunlar- dan buyuk bır bölünıu, ışını bılen satıcılarca kısa sürede kapışıldı 10 bın kadar daha taşı- nmaz mal satılmak üzere sıradadır Daha son- ra da başka kentlerdekı satışlara sıra gelecek Yetkılılerce yapılan açıklamalara bakılırsa "Bu taşınmazlar, kamu hızmetı ve yeşıl alan gıbı kamu yaranna kullanımlara elvenşlı de- gıldırler Zaten devlet de mulk edınmek amacınJa olamaz Arsa mafyasınca ışgal edıl- melenne seyırcı kalmaktansa saülmalan daha iyidır " Kımılenne gore ıse "Devlet, elındekı taşınmazlan ranta çevırmelıdır Ulkede gece- kondulaşmanın baş nedenı de devletın taşı- nmaz mal sahıbı olmasıdır Ideolojüer ve partiler... Hazine topraklannın satışa çıkanlmasını, "devletı kuçultmenın" yenı bır uygulama or- neğı olarak değerlendırmek yanlış olmaz Bunu, dunyanın başka yorelennden ulkemıze de sıçratılan "ozelleştırme" salgmının bır so- nucu olarak gorebılırsınız Boyle olunca, top- rak satışının salt pratık nedenlerden değıl, aynı zamanda ıdeolojık etmenlerden de kay- naklandığını varsaymak yanıltıcı olmaz Boyle bır polıtıka çağdaş kentbılım ılkelen- ne yûzde yuz ters duşer Ama lıberal partiler bunda sakınca gormeyebılırler Nıtekım ANAP ıktıdan, 1983-1991 arasında, bu du- şuncenm şampıyonluğunu seve seve ustlen- mıştır DYP'nın de, partı olarak. Hazine top- raklannın satışından buyuk rahatsızlık duy- ması ıçın bır neden yoktur Böyle olduğu ıçın- dır kı bır devlet bakanının, Hazine toprak- lannın yap-satçılara satılacağına ılışkın sozle- nne partısınden tepkı gelmemıştır Buna karşılık, koabsyon ortağı olan SHP'- nın, toprak satışı konusunda hareketsız ve sessız kalmasını anlamak olanaksızdır Dun- yadakı yenı gelışmeler ve sosyalızmın geçırdı- ğı sarsmtılar, sosyal demokrasıyı, toprak ko- nusunda henuz tam bır duyarsızlık noktasına vardırmış olmaktan uzaktır Koabsyon zo- runluluklannın, parülen kjşıhklennın temel çızgılennden saptırmalan hoşgoruyle karşıla- namaz Ekonomıde en lıberal çızgıde bulunan ulke- ler bıle, ozellıkle kentlerde, kamunun toprak varlığını drttırmasına ozen gostenrler Aklı başında hıç bır devlet ve sıyaset adamı, bugun yeryüzunde, konut ya da başka gereksınmeler ıçın Hazine topraklannı satışa çıkarmaz Bu- nun ozendınlmesıne ızın vermez Zaten boyle bır polıtıkanın, konut sorununu çozmeye yardımcı olduğu da gorulmemıştır Turkıye gıbı ulkelerde, ulusal toprak polıtı- kasına sahıp olmak yaşamsal önem taşır Boyle bır pobtıka benımsenmış olmadığı ıçın, kamunun toprak sahıplığı konusunda yıllar yıh suregelen zıkzaklar ve tutarsızbklarla karşı karşıya kaldık Sankı gızlı bır el, kamu topraklannın korunmasını değıl de, yıtıp gıt- mesını amaçlayan bır mekanızmayı süreklı olarak çalıştırmıştır 1980 sonrası, bu yonde en >anlış adımlann atıldığı bır donemdır Bu savurganlığa, ımar, konut, gecekondu, tunzm, ormancılık, kıyı vb alanlardan sayısız ornekler venlebıhr Koy taşınmaz mallannın ozelleştınlmesıne yol açan 3367 sayılı yasa ıle yabancılara top- rak satışına ızın veren yasal duzenlemeler bu hesapsız gıdışın orneklennden yalnız ıkısıdır Anayasa Mahkemesı'nın duyarlılığı olmasa, devletı toprak yoksulu yapmak doğrultusun- da atılan adımlann sonu belkı de gelmeyecek- tı Çağdaş toprak pohtıkasmın amacı, sağlıklı ve dengeb bır kentleşmenın gerçekleşmesıne yardımcı olmak, arsa vurgununu (spekulas- yonunu) onlemek, kentlerde konut, gecekon- du ve altyapı sorunlannm çozumunu kolay- laştırmaktır Bu bağlamda, uyulması gereken temel ılkeler, bıreylenn değıl toplumun çıkar- lannı rehber edınmek, toprağın ıyehğını ke- sınlıkle elden çıkarmamak, kıralamayı satma- ya her zaman yeğlemek, kamuyu olabıldığı ol- çude toprak sahıbı yapmak ve topraktakı de- ğer artışlanndan doğan "kazanılmamış gehr- len" kamuya mal etmektır Bu ılkelere ulkemızde uyulduğunu soyle- mek guçtur Toprak savurganlığı her alanda olanca hızıyla sürmektedır Kamu, ıstedığı anda ve ucuza arsa sahıbı olamayacağına gore, var olanlann elden çıkanlması kadar akıl dışı bır polıtıka da duşunulemez Ankara Beledıyesı, 1920'lerde kamulaşünp metre ka- resını bır hradan sattığı arsalan, aradan 25 yıl geçtıkten sonra, metre karesıne kat kat yuk- sek ederler odeyerek satınalmak zorunda kalmıştır Görulduğu gıbı kamu ıçın arsasını satmak, bındığı dah kesmekten farksızdır Bu açıdan bakıldığında, gecekondu sorununu yaratan ve surduren asıl etmenın, öne surul- duğu gıbı, kamunun toprak sahıbı olması de- ğıl, yetennce toprak sahıbı olmaması olduğu, akla daha uygun bır değerlendırmedır "Konıyamıyorum, o halde satarım" "Madem kı topraklar ışgalden korunamı- yor, o halde satılsın" gıbı bır gerekçenın gu- lunç olmaktan otede bır değen olamaz Top- rağına sahıp çıkmasını bılmeyen devlet de\ let- lığını, beledıye ıse beledıye nıtehğmı yıtırmış demektır Boyle bır savunmanın, ulkenın bellı bır yoresmı teronstlerden korumakta zorluk- lar olduğu bahanesıyle satmayı ya da bağışla- mayı goze alabılen bır anlayıjtan hıçbır farkı yoktur Öte yandan, satışa çıkanlan Hazine taşı- nmazlannın ışe yarayan parseller olmadığı goruşu, bunlann alıcılarca kapışılmış olması olgusu ıle yalanlanmış bulunmaktadır Bu kı- şılenn akla uygun davranmadıklannı sanmak ıçın herhangı bır neden var mıdır9 Imar ve tapu yasalannm esnek kurallanyla, kamu bunlan değenlendırebıhrdı Kaldı kı kamu, toprağı yalnız yeşıl alan ya da benzen hızmet- ler ıçın kullanmak zorunda da değıldır Turlu yararlanma yollan ona da açıktır Kamu ne- den elındekı rantıye olma tekelını başkalanna bırakarak zarar gorsun7 Anayasamızda, toprağın nıtelıklennın ko- runmasına ve venmlı olarak ışletılmesıne ılış- kın kurallar var Kanımca, toprağın korun- ması kavramı, onun nıtelıklennın korunması kadar, kendısının. varlığının. Hazine toprak- lannın ıyelığının korunmasını da kapsamak zorundadır Bu nedenle, yenı anayasa hazırh- klannın yapıldığı bugunlerde. taslaklara, ka- munun toprak ıyehğını guvence altına alacak kurallann konmasmda yarar vardır Sonuç Toprak yalnız bugunku kuşaklann değıl, vannın kuşaklannın da malıdır Bu nedenle, toprak sahıplennın, kendı halklanna olduğu kadar, ınsanlığa karşı da etık bır sorumluluk- lan vardır Devletı yonetenlenn, bu torel (etık) sorumluluğa ek olarak, tuzel ve sıyasal bır sorumluluklan bulunduğu açıktır Hazine topraklannın satışını, bıldığımız ve bılmedığı- mız nedenlerle ozendırenler ve buna ızın ve- renler, geçıcı gorev surelen ıçın kendılenne emanet edılen bu topraklara en az kendı mal- lan kadar tıtızlıkle sahıp çıkmak zorundadı- rlar ARADABİR Dr. ALİN. KUBALI NCM Danışmanhk Yön. K. Bşk. Kürt Kökenlilerimizin Sorumluluklan... Hıç kuşku yok kı Kurt kokenlı vatandaşlarımızın toplu- mumuzda yetennce anlaşılmayan bırtakım sorunları var Bu sorunlar, dıl ozgurluğunden ışkence ve kotu muamele- ye, Guneydoğu'nun ekonomık kalkınmasına kadar uzanan çoğunluğu haklı ve suratle gıderılmesı gereken şıkayetler- dır Hemen hıç bırı sadece Kurt kokenlılerımıze ozgu ol- mayan bu sorunların duzeltılmesı ıse her Turkıye vatanda- şının ıstedığı hususlardır Bunlara ek olarak Kurt kokenlı vatandaşlarımızın sıkça duyulan bır başka şıkayetlerı de şudur "Okullarda Kurtle- rın Turk ırkından olduğu ıddıa edılmektedır Bu ıddıa, Kurt kulturel varlığwıı erozyona uğratmayı ve yok etmeyı hedef- lemektedır' demektedırler Bız bu suçlamayı haklı gormemekteyız Kurtluğun ırksal kokenınınne olduğu bılımsel bır konudur KurtlerleTurkle- rın aynı kokenden olup olmadıkları tartışılabılır Ayrıca herhangı bır etnık grup başka etnık grupların kendılerı ıle aynı kokenden olduklarmı savunmalarından hoşlanmaya- bılır Bu da anlayışla karşılanabılır Maklı gorulebılır An- cak yanlış olan, sadece yanlış değıl çok haksız da olan, Kurtlerın Turk kokenlı olduğu ıddıasının Kurt kulturel varlı- ğını yok etmeyı amaçlayan ırk ayrımcı bır kasıt taşıdığı suçlamasıdır "Etnık kulturun erozyonu" ya da "asımılasyon" konusu bıraz dıkkatlıce ıncelenecek olursa gorulur kı Anadolu'da tüm etnık gruplar arasında karşılıklı derın bır etkıleşme vardır Bu açıdan belkı de buyuk etkıye tabı olmuş etnık grup da Turk kokenlılerımızdır Orta Asya'dakı Turk ıllerı- ne seyahat edenlerımız, Anadolu'nun konuşulan dılı, mu- zığı, torelerı ve sanatı ıle Asya'dakı ırktaşlardan ne kadar uzaklaşmış olduklarmı kolayca görebıleceklerdır Turkıye, kuruluşundan bu yana çeşıtlı etnık kokenlerden gelen kavım ve cemaatlerı (bu sozcuklerı Batı kokenlı 'folk' sozcuğu anlamında kullanıyoruz) bır mıllet (natıon) olarak bır araya getırmeye çaba harcamaktadır Turkıye çok zen- gın bır etnık mozaıke sahıptır Turkıye vatandaşları olarak sahıp olduğumuz bu etnık zengınlıkten kıvanç duymalıyız, bu zengınlığı muzığımızde, edebıyatımızda, gorsel sanat- larımızda devam ettırmeye ozen gostermelıyız Ancak bunun bızı bırbırımızden ayırmasına da asla musaade et- memelıyız Irk ayrımı aslında acımasız bır duzendır Gerçek bır ırk ayrımının geçerlı olduğu ulkelerde egemen etnık grup, öburlerını bırakın kendılerı ıle aynı kokenden saymayı, ın- san olarak dahı kabul etmemektedır Irk ayrımının geçerlı olduğu ulkelerde ezılen etnık gruplar eğttımden yoksun tu- tulur, ıstıhdam ayrıcalığına tabıdırler, emır veren pozıs- yonlar sadece hakım etnık gruplara açıktır, ışveren duru- muna geçmelerı sıstematık bır bıçımde engellenır, meslek odalarında ırk ayrıcalığı uygulandığından avukatlık, dok- torluk, muhendıslık gıbı mesleklere ya hıç gıremezler ya da mesleklerını ancak kendı etnık grupları ıle ılgılı olarak uygulayabılırler, belırlı bolgelerdeyerleşebılmelerı, taşın- maz mal (gayrımenkul) sahıbı olabılmelerı ya yasaklanır ya da sıstematık bır bıçımde onlenır, seçme ve seçılme hakları da yasal olarak kısıtlanır veya çeşıtlı yontemlerle engellenır ya da baskı altında tutulur Bu yontemlerden herhangı bırının Kurt kokenlı vatandaşlarımız ıçın geçerlı olduğu soylenebılır mı Turkıye'de? Turkıye, yurttaşlarının çok buyuk bır kesımı ıle, Kurt ko- kenlı vatandaşlarımızın, etnık teror olaylarını yaratanlar- dan ayrı tutulmaları gerektığmı bılmekte ve savunmakta- dır Ancak kamuoyu aynı ayrımın Kurk kokenlı vatandaşla- rımızca da duyarlılıkla yapılmasmı dılemekte ve bekle- mektedır Terore hepımızın karsı çıktığımızı, dunya, Kurt kokenlı vatandaşlarımızın ağızlarından da duymalıdır Bu- nu dünyaya en etkılı bıçımde soyleyecek ekonomık güce ve ılışkılere sahıp Kurt kokenlı vatandaşlarımız vardır Bu vatandaşlarımız ulkelerının haksız yere ırk ayrımcılığı ıle suçlandığını dunyaya karşı etkılı bır bıçımde savunmalıdır- lar Eğer bu konuda Kurt kokenlı vatandaslarımızdan bu- gune kadar çıkan bır ses varsa bu ses çok cılızdır Ermenı terorune karşı Ermenı vatandaşlarımızın cemaat lıderlerı ıle ve patrıklerı ıle dunya kamuoyu onunde aldıkları guçlü tavır hıç kuşku yoktur kı, yurtdışmdakı Ermenı terorunun durdurulmasında onemlı bır etken olmuştur Turkıye'ye karşı uygulanan haksız ambargo esnasında ve Avrupa Topluluğu'na gırış çabalarımızla ılgılı olarak Musevı va- tandaşlarımızın ustun gayretlerı de 'tasası ve kıvancı ıle bırlıkte" olmanın, yanı "mıllet' olmanın orneklerıdır Aynı çabayı Kurt kokenlı vatandaşlarımızın da gostermesını beklemekdurumundayız Bunun tersı, herşeyden once bu vatandaşlarımıza karşı haksızlık olacaktır Bu anlamsız kanlı terörun ve Turkıye ye karşı dunya kamuoyunda yer alan haksız suçlamaların durdurulmasında Kurt kokenlı vatandaşlarımıza onemlı gorevler duşmektedır TARTKMA Unutulmayacak Bir Tarihi Olay Aydın Olgun; bır sanat esennın yok edılmesıne önayak olmuş kışısın ve bununla tanhe geçtm. Şunu da unutma kı ortağı olduğun bu tarihi olay hıçbır zaman unutulmayacak. 2 3 Temmuz 1992 perşembe gunu Cum- hunyet gazetesınde Aydın Olgun'un TRT adına " Yorgun Savaşçı" konusunda- kı beyanaünı okudum ve yayına başladığı yıldan ben bu kurumun pek çok yapımın- da emeğı gecmış bır sanatçı olarak utan- dım Aydın Olgun, ulkemızde bugune kadar çe- kılmış en onemlı TV dızılennden bın olan "Yorgun Savaşçı" hakkında venlmış once "yayımlanamaz". sonra da "yakılsın" ka- rarlannın altında ımzası bulunan kışıdır Hem de bu ışı "Turk ulusu adına" yapmış- tır Şımdı gelehm, Aydın Olgun'un Yorgun Savaşçı jenenğının "32 Gun" prograrrun- da gostenlmesı konusunda soyledıklenne "Olgun, fılmın jenenğının yıllarca TRT- den gızlenerek enstıtude saklandığını, ku- rumun defalarca başvurusunu da, 'bızde tek bır kare bıle >ok' dıye yanıtladığını ha- tırlatarak 'Buna rağmen Şekeroğlu TV'de, bakanın huzurunda bujenenğı yavımlaya- rak kendı kendıru yalanlamış ve kurumu aldatmıştır' dıye konuştu " Hem kurumun malı dedığın sanat esennın yakılması ıçın rapor ımzalayacaksın, hem de Samı Şekeroğlu'na asılsız suçlamalar yonelteceksın, olrnayan fılmın TRT'ye ve- nlmesı ıçın yazı üstune yazı yazacaksın Aydın Olgun devam edıyor "Aslında, Ha- lıt Refiğ'ın her yıl tekrarladığı bu ıddıalara abştık Aslında fılm TRT'ye aıtür Sanırsı- nız kı fılm Halıt Refiğ'ın babasının malı, bu tur ışler yasal olarak TRT'nın gorevıdır Haht Refiğ'ın değıl Halıt Refığ bu ıştekı ucreünı almıştır Bır kenara çekılıp susması gerekır" Sayın Halıt Refığ ne dıyecekü 7 Aydın Ol- gun'un paşa gonlu olsun dıye ''uç yıl bo- Kınamak Değil, Kutlamak Gerekir Yorgun Savaşçı bır TRT yapımı olabılir ama sinema dılıyle söyler- sek 'Bır Halıt Refığ fılmıdır'. Pekı, Bay Olgun'un buna ıtırazında, bılemedığımız hangi gızlı nedenler yatıyor? 2 Ağustos 1992'de yayunlanan "Yor- gun Savaşçı Mal mı 7 " adh yazıma Aydın Olgun'un 10 Ağustos'takıcevapya- nsını okudum Soyadını Olgun değıl de yanlışhkla Ongun yazmamı vesıle ederek konu hakkında bılgı sahıbı olmadığımı ve "Açıklamayı yazmaya azmettınldığım]" (') sanıyor, doğal kı gene fena halde yanıhyor 1 I947'de ılk yazımın yayımlanmasın- dan bu yana geçen 45 yıl ıçınde tek satır ısmarlama yazı yazmadım Herhangı bır yazıyı yazmaya "azmettırmek" şöyle dur- sun, bu babda en ufak bır gınşımde bulun- maya bıle cesaret edılemeyeceğını, benı tanıyanlarçok lyı bılırler Çok -,ukur kendı azmım bana yetıyor Hem bır yaanın ıçen- ğıne yanıt verecek yerde, o yazının arkasın- da "Azmeden ve azmettıren" aramak herhalde denetçılık mesleğının getırdığı bır •dfonmauon profssıonnel' olsa gerektır 2 Bay Olgun'un ılen surduğu uzere, "bılgı sahıbı olmamak" ıçın bu ulkeyle ılışı- ğımın tumuyle kesılmış bulunması gerekır- dı Fılmın yakılmasından -ılıklenme kadar yakılmışcasına aa çekmıştım- bugune de- ğın başında çıkan tüm yazılann fotokopıle- nnden oluşan bır dosyam var 3 Denetçılık yapmış olmanın ınsana sı- nema kulturu kazandıracağına da ınanmı- yorum 4 Mayıs ve Haaran aylannda yurtdışın- da bulundugum ıçın Bayram Olgun'un sa- lık verdığı "ıkı meslekı makalesı"nı de okuyamadım Ama aslında tartışma sorunlan zaten bunlar değjldı kı1 Ba> Olgun'un yazımdakı şu sorunlara değınmesı gerekmez mıydı7 A Refiğ'ın, fümırun ardıru arkasını bı- rakmak nıvetınde olmayışı Bay Olgun'u neden bunca çıleden çıkanyor 7 B Yorgun Savaşçı bır TRT yapımı ola- bılir ama sinema dılıyle soylersek 'Bır Halıt Refığ fılmıdır 'Pekı, Bay Olgun'un buna ıtırazında, bılemedığımız hangı gızb neden- ler yatıyor7 C Benım yazımı "terbıye dışı ve küçük duşurucu bulan Bay Olgun "Sanırsınız kı fıbrı H Refiğ'ın babasının mabdır Refığ ucretıru almıştır Bır kenara çekıbp susma- sı gerekır" derken acaba nasıl konuştuğu- nu sanmaktadır 9 D Bay Olgun, eğer bağb bulunduğu ku- yunca mılyonlar harcanarak yuzlerce kışı- nın emek verdığı sekız saathk fılmım Aydın Olgun'un da bulunduğu kuruL karanyla yakıldı, ne kadar ıyı oldu, Allah razı olsun" mu dıyecektı Hayır efendım, babasının malı değıl, kendı malı Uygar ulkelerde, buna Pakıstan ve Hındıstan'ı da dahıl edıyorum, bır film, onu çeken rejısorun kendı malıdır Onun ahıstık sahıbı rejısördur Hıç mıfilmsey- retmedın'' Ne yazar fıbnlenn başında "A Francıs Ford Coppola FıbTi" "Une Fıbn de Claude Lelouche " Yapıması ıster dev- let, ıster ozel teşebbus olsun. uygar ulkeler- de rejısorun ızru olmadan fılmın bır karesı- ne bıle dokunulamaz Ama Turkıye'de bu gıbı kışıler sayesınde yakıbr Ve bu kışıler susup oturacağı yerde bır de ınsanlarla alay eder gıbı demeçler venr Aydın Olgun, bır sanat esennın yok edıl- mesıne onayak olmuş kışısın ve bununla tanhe geçtın Şunu da unutma kı ortağı ol- duğun bu tanhı olay hıçbır zaman unutul- mayacak CAN GÜRZAP rumun çıkalannı gozetıyor ıse sevındıno bır tutumdur Ama o zaman da TRTrun mılyarlarca brasını yanmaktan kurtarma- ya çabalayan H Refiğ'ı kınaması değıl kutlaması gerekmez mı 7 (Bu tartışmalan uzaktan ızleyen bın de sarur kı TRT tum olanaklanyla yıbnadan, uşenmeden, sabah akşam fılmın ardına duşmuş de, H Refığ de "Aman. zaten ıyı bır film olmamıştı, ıyı kı yakılmış 1 " demış) E Yınebyorum, Bav Olgun ucretı venl- dığı zaman bır yonetmenın ışırun bıttığını sanıyorsa ya gerçekten "sinema kulturu ıle ulfetı yoktur" ya da saydamlaştığımız soy- lenen şu gunlerde bıle Yorgun Savaşçı'ya hâlâ rufaıler kanşmaktadır Son olarak Bav Olgun'a -23 Temmuz'- dakı beyanlanyla ılgılı- hatırlatmak ıstedı- ğım ve yaamda değınmedığım bır ışletme- cıbk dersı de var TV kanallan arasında alabıldığıne kızışmış bır rekabet ortamın- da, bır ozel TV kanah, çok tartışılmış bır filmın fragrnanlannı kendı programında gostenyorsa, bu TRT ıçın bedavı bır rek- tamdır Çunku onunde sonunda -yayımla- nacaksa- bu fılm gene TRT ekranlannda yayımlanacakür Buna kızmak değıl. bır kez daha teşekkur etmek gerekmez mı 7 ZtHNI KÜÇÜMEN Tıyatro Sanatçısı İstanbul PENCERE YARIN SON GUN l Işteneve evdenışe IBM NOTEBOOK Kolay Taksitlerle Geniş bilgi için SABAH PAZARLAMA Tel 2752386-2752395 BOĞAZİÇİ ÜNtVERSÎTESt REKTÖRLÜĞÜ'NDEN 1992 1993 eğmm-oğretım yılında Bogazıçı Ünıversıtesı'ne Öğrencı Yerleştırme Sınavı (ÖYS) ve Yabancı ö^encı Seçme Sınavı (YÖS) so- nuçlan ıle kayıt vapürmaja hak kazanan oğrenalenn 7 Evlul 1992-11 E>lul 1992 tanhlen arasında belırtılen şu günlerde 7 9 1992 Muhendıshk Fakültesı m kazanan oğrenaler 8 9 1992 tktısadı ve 1dan Bıhmler Fakültesı nı kazanan ogrenaler 9 9 1992 Fen-Edebı>at Fakultesı'nı ve Yabana Dıller Yülcsekokulu - nun Muteram-Tercumanlık Bolumu nu kazanan oğrenaler 10 9 1992 E£üm Fakültesı nı kazanan ögrencıler 11 9 1992 Meslek Yüksekokulu nu kazanan oğrencıter Ön kayıtlanru yaptırmalan ve 15 Eylül 1992 - 18 Eylul 1992 tanhlenn- de ıkı kademeh lngıhzce Eleme ve İngıhzce Yeterhhk sınavlanna gırmelen gerekmektedır öğrencı adaylannın >ııkanda belırtılen ka>ıt gunlennde aşagıdakı bel- gelerle şahsen \eva noter tasdıklı vekaletname ıle gebp kayıt vaptırmalan gerekmektedır KA\ ITİÇİN GEREKLI BELGELER 1 ÖSY puan kartının ash ve ıkı adet fotokopısı, 2 Lıse dıplomasının ash veya çıkış belgesının aslı 3 Nufus kağıdının noter tasdıklı 2 suretı ve nufus kağıdının onaysız fotokopısı (Nufus kâğıdı ogrenamn yanında bulunmabdır ) 4 Ikametgah belgesı (1 adet) 5 Vesıkalık fotoğraf f 12 adet) 6 Askerhk tecıl belgesı (Askerlık çagına gelmışse) 7 Savalıktan sabıkası olmadığına daır belge 8 Başka unıversıtede okuyup ÖSY >oluyla Bogazıçı Ünıversıtesı ne kavıt vaptınyorsa dısıplm cezası almadrğını gostenr belge, 9 Goğus rontgenının mıkrofllmj 10 Yabancı uyrukluoğrencılerden(l 2,5,9) bendlennde ısterulen bel- gelere ılave olarak a) Ikamet tezkeresı ve oğrerum vızesı (Emnıyet Müdurluğu nden) b) Pasaport fotokopısı c) Lıse dıplomasının denklık belgesı (Mılb Eğıtım Bakanlığı ndan) 11 Öğrencı Katkı Pavı 1 taksıdının odendığını gostenr banka dekontu ıle bırlıkte Kayıt Işlen Şube Müdurluğu ne başvurmalan gerektığı, eksık belge ıle belırülen tanhlenn dışında kesınlıkle kayıt yapılmayacaktır Basın 35128 Geçen Yıl Bugün... Geçen yıl Nadır Bey'ın ardından aşagıdakı yazıyı yazmıştım • Nadır Nadı onaltı yaşındadır Babası Yunus Nadı Bey'ın zoruyla Profesor Karl Berger'den keman ders- lerı alıyor Ama, her ders bır ışkencedır, Nadır muzığı sevmıyor Sonra bır gun dunya değışıverıyor NasıP Nadır Nadı anlatıyor: "Notayı sehpaya koydum ve çalmaya başladım Bı- rıncı temayı kafamdakı pıyanıst ışlıyor, bense ona kemanımla eşlık edıyordum Daha ılk notalarda ıçımı bırden bır aydınlık kapladı O ana değın omrumde rastlamadığım harıka bır şeydı bu Sonatın butun gu- zellığını yudum yudum tadıyordum Sankı tanrısal bir dıle ılk kez kavuşmuştum Yuz ellı yıl once yaşamış bır sanatçının ınsanlara soyledıklerını ben, aradan bunca zaman geçtıkten sonra şımdı aynı ınanç, aynı heyecanla kelımesı kelımesıne yınelıyor, adeta Mo- zart'la ozdeşleşıyordum Nefes alışlarım hızlanmış, yanaklarım pembe pembe olmuştu Andanteyı bıtınp de kemanımı ve notalan topiarken hocam -Iyı çaldın, demekle yetındı Camlı kapıyı yavaşça açarak kızıyla bırlıkte ıçerı gıren akortçu Bay Grabovvsky de hayret dolu bakışla- rıyla -Ne kadar ılerlemışsınız şaştım doğrusu' Sızı kutla- rım, demekten kendını alamadı Kızı ıse bır şey demek- sızın, başı eğık, saygılı, sessız oyle duruyordu Işhanının loş merdıvenlerınden ınıp de ışıkları parla- yan Istıklal Caddesı ne çıktığım zaman, bır saat once ozgurluklenne ımrendığım ınsanlar şımdı benı ılgılen- dırmıyordu Kendımı alabıldığıne ozgur duyuyordum Içımın aydınlığı yanında caddenın ışıkları sonuk kalı- yordu Demınkı ınanılmaz muzık, tum varlığımı sar- mıştı O guzellığı yıtırecekmışım korkusuyla vıtrınlere bıle bakmaksızın doğruca okula dondum Benım ıçın burası da artık bır tur cezaevı değıl, koca bır saraydı " Nadır Nadı duyarlıydı Duygulu ınsan duyarlı olmayabılır, Nadır Nadı duy- gularını ıçıne bastıran bır duyarlıydı, kımı zaman ruhunun radarına en onemsız gorunen bır davranışın ya da sozcuğun golgesı duşer, ne kadar zaman geçer- se geçsın sılınmezdı Nadır Nadı anlatıyor "Çok kuçuktum, bır gun annem arkadaşlarından bırı- ne mısafırlığe gıderken benı de goturdu Evın ben yaştakı kızıyla kaynaştık Içımde kıza karşı tarıfsız bır duygu uyanmıştı Oynarken geçen saatlerın farkına bıle varmadım Kendıme geldığımde bırden golgelenn uzadığını, guneşın yavaş yavaş çekıldığını ve ayrılma saatının yakınlaştığını hıssettım Huzunlendım Kız bendekı değışıklığı hemen anladı, yuzume dık- katle bakarak sordu -Sana ne oldu? -Hıçi Uzuluyorûm -Neden? -Çunku akşam oluyor Akşam olunca ayrılacağız Kız -Boşuna uzuluyorsun, dedı bugun akşam olmayacak kı" Ama akşam oluyor • Nadır Bey'ın olumunden çok kısa bır sure sonra ga- zeteden ayrılmak zorunda kaldım Bu ayrılık beş buçuk ay surdu Cumhurıyet okurunun "saptayıcı" tutumuyla yıne gazeteye dondum, arkadaşlarla bırlıkte ve bınbır guçluk ıçınde darboğazdan çıkmaya çalışıyoruz Yırmı yıl once de buna benzer bır olay yaşamıştık, ama o zaman Nadır Bey vardı Şımdı yok mu 9 Hayır, var< Duşunuyorum da Nadır Bey e layık olmanın en kes- tırme yolu elbırlığıyle Cumhurıyet'ı ıçıne ıtıldığı "malı" çıkmazdan kurtarmaktır Nadır Nadı "duygularını ıçıne bastıran duyarlı" bır ınsandı Gozyaşından, aşırı duygusallıktan uzak, uy- gar bır kışılığı vardı Bu guzel adamın da bızden ıstedı- ğı Cumhurıyet'ı Cumhurıyet olarak surdurmemızdır O'nu, yılda bır kez değıl, her sabah anmanın en ger- çekçı yolu bu olmalı' ÇAİBAŞ VAYMUUH NadırNadryi uğurlarken Bu kıtap, Başyazarımız Nadır Nadı'nın ölum habennın Cumhu- nyet gazetesınde venlışınden başlayarak O'nu son yolculuğuna uğur- larken tarıh sırasıyla her gun çıkan yazılar, yurtıçınden ve dışından gelen telefon, telgraf mesajları, başsağlığı dıleklerı, röportajlar, ga- zete ve dergılerde çıkan yazılarla ardından yapılan değerlendırme- lerden oluşmuştur 20 000 hra (KDV ıçınde) ödemeti gönderllmez. ÇtfDAŞ VAYNUUH THm|i CtfL IM1, Cl|*İH ftTMH TEKSTİL SENDİKASI'NDAN DUYURU Tekstıl işcılerı Sendıkası'nın 22-23 Ağustos 1992 tarıhınde toplanacak Olağanustu Genel Kurulu 19.8 1992 tarıh ve B/1 sayılı genel yonetım kurulu karanyla ılerıbırtarıhtetoplanmak uzere ıptal edılmıştır. Sayın delegelere duyurulur. TEKSTİL jŞÇİLERİ SENDİKAS1GEHEL YÖNETİM KUROLU KARS KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo 1991/906 Davacı Hazine vekıb aşağıda kımbğı yazıb davablar aleyhıne açmış olduğu tespıtın ıptalı ve tescıl davasının yapılan yargılaması sonunda Davanın reddıne karar venbnış, venleiı karan davaa Hazine vekıb 31 7 1992 lanhlı dılekçesı ıle temyız etmıştır Karar ve temyız dılekçesı davalılara tebbğ edılemedığınden ılanen teblığıne ılan tanhınden ıtıbaren temyız talebınız var ıse 15 gun ıçınde mahkememıze bıldırmenız ılan olunur KİMLlĞİ Zıyaetün Fıdanboy Basın 49583
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear