Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 19 TEMMUZ1992 PAZAR
16 HABERLEREV DEVAMI
HAFTAYA BAKIS
AHMET TANER KISLALI
Doğramacı'ılaıı Sağbm'a-
Cevdet Sunay'ın cumhurbaşkanlığı suresının uzatıl-
ması çabalarmın yoğunlaştığı gunlerdeydı Ismet Ino-
nu eskı cumhurbaşkanı olarak "doğal senator nıtelı-
ğıyle bulunduğu Senato'da kursuye çıktı Bıraz da
sınırlı bırrfadeıle şoyle dedr
- Suresını uzatacaksınız da ne yapacak? Şımdıye ka-
dar ne yaptıysa onu yapacak
1
Bu "vecız" anlatım, Paşa'nın unutulmayan sozlerı
arasında yerını almakta gecikmedı
Yerı geldıkçe hep anımsandı
Ben de, Sayın Doğramacı'nın yerını Saytn Mehmet
Sağlam'ın aldığını duyunca bır kez daha anımsadım
'Nıçtn Mehmet Sağlam?" ya da 'Mehmet Sağlam
ne yapar?" sorularının yanıtını kafamda Ismet Paşa
verdı
• • •
Prof Sağlam ın, Prof Doğramacı'nın rektorluğunu
yaptığı Hacettepe'ye -12 Mart donemınde- hoca olu-
şundan, ışverenter örgutundekı ust duzey yonetıcılığı-
ne oradan da rektorluğe ve gıderek YÖK Başkanlığı'-
na uzanan çızgısını ve bu çızgı ıle ılgılı dedıkoduları
herkes kendısıne gore değerlendırebılır
Bu değerlendırmelerın çoğu da oznel, yanı subjektıf
olur
Ama bazı olaylar vardır kı "mıhenk taşı" nıtelıgınde-
dır Somuttur Anlamları açıktır Nesneldır
Olay, Hasan Celal Guzel'ın Mıllı Eğıtım Bakanlığı do-
nemıne rastlar
Bır gençlık kurultayı duzenlenmıştır Eskı bakanla-
rın, ogretım üyelerının, basın mensuplarının, asıstan-
ların ve -en onemlısı- oğrencı temsılcılerının katıldıkla-
JI bır kurultaydır bu
Bakan, kurultayın çok demokratık olmasına, katılan
herkesın eşıt ağırlıklı ve ozgur hareket etmesıne ozen
gostermektedır
Ama "Unıversıte Gençlığının Sorunları Komısyo-
nu"nüa daha ılk dakıkalardan başlayarak hava gergınle-
şır Bırkaç 'YÖK rektoru", bır oldu-bıttı ıle yonetıme el
koyarlar Gençlık temsılcılerıne ıkıncı sınıf ınsan
muamelesı yaparlar Onların, komısyon dıvanına aday
olmalarına bıle ızın vermek ıstemezler
En ' antıdemokratık' kararlar, o komısyondan çıkar
Ve komısyonun bazı kararları, ANAP lı bakanın bıle
tepkısıne neden olup ancak onun kışısel çabalarıyla
genel kurulda duzeltılır
1
işte o komısyonu ' aşırı tutucu" bır çızgıde yonlendır-
mek ıçın buyuk çaba gosteren "becerıklı YÖK rektor-
lerınden bırısı de, Prof Mehmet Sağlam'dıri
* • •
Demokratık toplumlarda ınsanların heykellerı nıçın
ölumlerınden sonra dıkılır? Nıçın adları alanlara, cad-
delere ancak ölumlerınden sonra verılır^
Yaranmak ıçın yapılmadığı olaydan doğrudan ya da
dolaylı bır çıkar beklenmedığı bellı olsun dıye
1
Caddelere, okullara, bılmem nelere verılen Evren ya
da özal adlarının o kışılere onur kazandırdığından çok
kuşkuluyum
Kendısının rektor yaptığı, dekan yaptığı kışıler marı-
fetıyle dıkılen Doğramacı heykelı ıçın de kuşkusuz du-
rum farklı değıl
Elbette kı onemlı kışılerın yaptıkları lyı şeyler de kotu
şeyler de, 'ornek olsun' dıye unutulrnamalı Bence,
Sayın Doğramacı'yı once Hacettepe ve Bılkent Unıver-
sıtelerı'nı yarattığı ıçın odullendırmelı, sonra da -Ha-
cettepe dahıl- "unıversıte ' kurumuna verdığı zararlar
ıçıncezalandırmalı
Tıpkı, Bırıncı Dunya Savaşı nın kahramanlarından
Mareşal Petaın e once madalya verıp, sonra, Ikıncı
Dunya Savaşı sırasındakt Nazı ışbırlığınden dolayı zın-
danlarda çuruten Fransa nın yaptığı gıbı
Nıçın Doğramacı dan sonra Sağlam'?
Gelenın gıdenı aratması ıçın mı
?
Sayın Doğramacı'nın heykelını, ona en çok kufreden-
lerdıksınlerdıyemı'?
"Ataturkçü" General Kenan Evren, Ataturk duşman-
tarını rektor olarak atamıştı Sayın Özal da, kendısını
Çankaya'da gormek ıstemeyenlerın sayısını çoğalt-
mak, yetkılerını kısmak ıçın çaba gosterenlere koz ver-
mek ıçın elınden gelenı yapıyor
Sıyaset bılımınde temel kural gıbıdır "Her halk, layık
olduğu yonetıme kavuşur denır
Ama ben, ne Turk halkının Evren-özal çızgısıne hap-
solmuş bır Çankaya ya mahkûm olduğuna ınanıyc-
rum, ne de, Turk gençlığının, Doğramacı-Sağlam çızgı-
sıne zıncırlenmış bır unıversıteye
1
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Milli sanayide inkişaf
Yemeklerde
Karahisar Maden
soyanu ıçıniz.
19TEMMUZ1932
Memleketımızde açılan
fabnkalann adcdı gunden
guneçoğalmaktadır Bunun
başlıca amılı \erlı mamulatın
ucuzlugu ve halkın mıllı
muesseselere karşı gosterdığı
ragbctlır
Grup halınde ınkışaf eden
sanav ı bılhassa yun ve
pamuklukumaş çımento
çorap alelumumtnkotaj
derı konserve çıkolatave
muskıratsana>ndır
Turkıv e dc yedı tane vun
kumaş fabnkası vardır Bunlardan bırkaç tane daha tesıs
olunduğu takdırdeıthalata luzum kalmıyacaktır Çımento
sanayıı uzenne beş fabnka çalışmaktadır Istıhsal mıktan
senede 250 bın tondur Den fabnkalannın adedı kırk
kadardır Bunlann eksensı Istanbul"da, beşı Izmır, bır
Jsparta, bın Edremıt, bın de Yalvaç'tadır Bu muesseseler
senede yedı bın ton kadar den ve kosele çıkarmaktadır Bu
mıktann beş bın tonu Istanbul'da ımal edılmektedır
"Memleketımızde bulunan konserve fabnkalannın adedı
altıdır Bu muesseseler senede ıkı buçuk mılyon kutu ıstıhsal
.yapmaktadırlar Ipek mensucatı üzenne Istanbul'da uç yüz
yırmı beş Bursa da beşyuzaltmışyerlı tezgahçalışmakudır
Istanbul da bulunan otomatık çorap fabnkalan gunde beş
altı yuzduzune çorap tmal etmektedır
Kıbrıs içîn pazarhk sürüyor
OSMAN KARAKAŞ
NEW \ORK - Kıbns ta ıkı
kesımlı bır federal devlet oluş-
turulması amacıyla başlatılan
goruşmeler sıkı pazarlıklarla
devam edıyor Bırleşmış Mıllet-
ler Genel Sekreten Butros
Gab'nın, KKTC hden Rauf
Denktaş ve Rum yoneümı hde-
n Yorgo Vasıbu ıle gerçekleştır-
dığı 2 5 saat süren yemekh top-
lanüda taraflar Genel Sekre-
ter'ın önünde bırbırlenne karşı-
lıkb olarak onenlennı anlatma
ve karşı tarafın önen ve duşun-
celenm öğrenme fırsaü buldu-
lar
Basına acıklama yapma ya-
sağjnın sürmesı nedenıyle ye-
meklı toplanüdan sonra bılgı
vermeden BM bınasından ayn-
lan ıkı hder, yemekte ele ahnan
knterler uzennde yenı fikırler
ortaya koymak ya da karşı ta-
rafın tekhfine karşıhk ne ıste-
dıklennı behrtmek uzere yann-
dan ıübaren yenıden BM Genel
Sekreten ıle ayn ayn görüşme-
ye başlayacaklar
İstekler ve beklentiler
Butros Galı nın Turk tarafı-
nın onune koyduğu ve Denk-
taş'ın tanımlamasıyla "hanta
olrnayan" hantaya göre başta
Guzelyurt ve Yeşılırmak bolge-
len ıle bazı küçûk bölgelenn
Rumlara bırakılması ıstenıyor
Yaklaşık 12 bın Turkun yaşadı-
ğı Guzelyurt ve Yeşuırmak ta-
nmsal bolgelen, Kıbns Türk
tarafının en önemh ekonomık
yorelennden baalan
KKTC bden Rauf Denktaş'-
ın da onayladığı bu onenye kar-
şılık olarak Turk tarafının ısta-
ustıkler sunduğu oğrenıldı
Rumlara venlmesı ıstenen bu-
tun bolgede yaklaşık 60 bın cı-
vannda Turkun yaşadığı belır-
tüırken Genel Sekreter'e sunu-
lan raporlarda bölgenın
ekonomık ve sosyolojık yapısı
ıle ılgıh ıstatıstıkı bügıler ve anı-
lan bölgelenn Tûrk tarafı ya da
halkı ıçın ne kadar onem taşıdı-
ğı anlatıldı
KKTC lıden Denktaş'm
yaptığı açıklamaya gore Türk
tarafının toprak konusunda
yapüğı teklıfı Rumlar olumlu
buldular Buna karşıbk anaya-
sa konusunda Rumlann yaptı-
ğı teklıfı ıse Türk tarafı yetersız
buldu lçenğı öğrenıbneyen
toprak ve anayasa konusunda-
Taraflar ne istiyor?
Dış Haberler Servfei - 1992
hazıran ve temmuz aylannda
New York'ta gercekleştırılen
toplantılarda taraflann tutum-
ları ozetle şöyle
Rum tarafının tutumu:
1- Rum tarafı bağımsız. ege-
men. toprağı butun Turk ve
Rum ıkı E\ALETı ongoren
ıkı kes\mlı, ıkı toplumlu federal
devlet ongoruyor Türkeyaletı-
ne beledı >etkıler vcnyor
2- V onetsel yeikılenn çoğun-
luğu. federal hukumete bırakıl-
mak ıstenıvor Baskanhk sıste-
mı ongoruldüğu ıçın Cumhur-
başkanının Rum, Cumhurbaş-
kanı Yardımcısının Türk ol-
ması, başkan ve başkan yar-
dımcılannın toplumlarca a>n
ayrı veya Kıbns halkının tu-
munce bazı koşullar gozetıle-
rek secılmesı ıstenıyor
3- Toprak ayarlamalannın,
çok savıda Rum goçmenın,
Rum vonetımınde Kuzey Kıb-
rıs'takı >erlenne donmesı,
Omorto bolgesı uzenne ağırlık
konuluyor Maraş cepte bılını-
yor
4- Dolaşım, yerleşım, mülk
ve meslek edınme ozgurluklen-
nın tam anlamıvla uygulanması
utenıyor
5- Garantılenn BM Guven
Iık Konscvı denetım ve garantı-
sınde uluslararası garantılcrc
donüstürulerek Turkıye'nın tek
taraflı mudahale hakkının kal-
dınlmasında dırcnılıyor
6-1974 ten sonra Kıbns a ge-
len Turkıyelı goçmenlenn ve
Turk bırlıklennın Kıbns lan
tumuyle çekılmelen ıstenıvor
Türk tarafının tutumu
1- Turk tarafı egemen ıkı fe-
dere devletın oluşturacağı ıkı
toplumlu. ıkı kesımlı sıyasal
eşıtbğe dayalı federal devlet
uzennde mucadele venyor Fe-
dere devletlenn genış yetkılerle
donatılmasını ıstıyor
2- Sıvasal eşıtbğın sımgesı dö-
nuşumlu Cumhurbaşkanlığı ıle
eşıt egemenlık ıstenıyor Hukü-
AnkaraVlan Kıbns uyarısı
• Baştarafi 1. SayfaJa
Guvenlık Konsevı karan
Ozelbkle bugune kadar uzenn-
de durulmayan ya da az duru-
lan ıkı konu vardı, toprak ve
anayasa Ikı larafta yer değış-
tırme Bunlar konuşulmuyor-
du Isjte bunlan konuştular
Şımdı anayasa uzennde ko-
nuşmalar japılıvor Bunlann
hepsı bır butun Bovle ele alın-
dığında federasyonu belırle-
yecek şekıl uzennde anlaşma-
ya vanlabılır Ikı tarafın ı\ı
nıvetı gerekır Sayın Denk-
taş ın ıvı nıvetı bellı Bugune
kadar olan şey, anlaşmaya ge-
lınce Rum tarafı vazgeçtı
Şımdı bu durum değıştı mı.
değışmedı mı, bılemı>oruz
Sorumlu olanlar orada mu-
zakere yapan Savın Denktaş
ıle Vasılıu Dışandan soyle-
nenlcr bunu değıştırmı>or
Amenkalılar çozum olsun ıs-
ter, bız ıstıvoruz Yunanlılar
ıstı>or herhalde Çok belb de-
ğıl ama Istıvorlar herhalde
Toplumlann bu soruna ger-
çekten çozum bulması mesele-
sı Rum tarafının federasyona
gerçek bır federasyon dıye
yaklaşması lazım Ikı toplum.
ıkı kesım ve bunlar devam et-
sın Yalnız ılk gun değıl, hep
devam etsın Ilk gunu kabul
kı karşıbkb teklıilerde Turk ta-
rafının, anayasa konusundakı
tekbfı tatmın edıa buhnama-
sıyla başka onenler pakeü uze-
nnde dunıbnaya başlandı
Bu arada Turk gazetecılenn
sorulannı fazla açıklanıa yap-
madan yanıtlayan KKTC bden
Rauf E)enktaş, bır gazetecının
sorusu uzenne kanton sıstemı-
nın adada uygulanamayacığını,
aynca Rumlann boyle bır tekbf
getırmedıklennı söyledı
Göruşmelenn ağırlık nokta-
sının toprak ve mültecıler uze-
nnde oluştuğunu belırten
Denktaş şunlan söyledı "Bır
konuyu görüştüğünüz zaman
dığen de otomatık olarak geh-
yor Çünkü, bın dığennın bır
parçasıdır, bırbınnden aynla-
maz Yemekte meselenın gebş-
mesı ortaya çıkması şımdıkı
durumlar karşıbkb göruşler ve
haklar yapıcı ve dostane bır
yaklaşım ıçınde ele abndı Ge-
nel Sekreter bızlere yardıma
obnaya çabşıyor Bu arada Ge-
nel Sekreter, konseyın sorunun
çözüme kavuşturuİmasını ıste-
dvğını bıze ıletü ve 'Sız hallet-
mezsenız Guvenbk Konseyı
halletme çaresıne bakar' dedı
met ve meclıslerde eşıt temsılı-
yet vurgulanıyor
3- Toprak ayarlamalannda,
orandan çok toprağın venmlı-
lığı yeterlıbğı vaşanabılırlığı
gundeme getınlerek Yeşılırmak
ve Guzelyun bölgelennın Turk
federe kanadmda kalması Lef-
ke su barajı ve maden vataklan
gıbı yeraltı zengınlıklennın
Türk kesımınden dışlanmama-
sı ıstenıvor Turk tarafında 160
mılyon ton olan su rezervının
>ansına yakın bolumunun Gu-
zelvurt altında olduğu v urgula-
nı>or Rum tarafının bugunku
su rezervının ıt>e 558 mıl>on ton
olduğuna dıkkat çekılıyor
4- Turkıye'nın 1960 antlaş-
masında tck taraflı mudahalesı-
nı ongoren etkın garantorluğu
vazgeçılmez koşul sayılı>or
5- Kesın anlaşmaya varıl-
masıyla bır takvımle aynlması
kabul edılen Turk bırlıklenn-
den yeterlı sayıda Turk asken-
mn guvenlık açısından Kıbns'-
ta bulundurulmasının surdu-
rulmesııstenıvor
edıyoruz gıbı gostenp, sonra-
dan değışiırmek şeklıne gırer-
lersr bu da olmaz Bunlann
Iiı.pMnır. daha kesiınnc şeklı
<alıcı bır çozum olmalı bas-
k.ıyla olmamalı,
- Turkıve nın tutumunda
herhangı bır değışıklık olacak
mı
1
INÖNL - Sayın Denktaş ın
uzlaşmada zorluk çıkaran bır
ınsan dı>e çıkarılması yanlış
Böyle bır şey yok Kuzey Kıb-
ns Türk toplumunun sozcusu
kendısı \e o toplumun secerek
gorev verdığı ınsan Çozum
ancak onun kabul ettığı şekıl-
de olur
Türk Devrim Tarihi
• Baştarafi 2. Sayfada
pında da olay pek onemsenmemıştır Içte güven
uyandırmayan devlet varhğmın dıştakı bu yan-
sıması, toplum olarak bızı denn denn duşündur-
mebdır
Tam bir siyasal tarih
Prof Dr Şerafettın Turan ın Türk De>Tİm
Tarihi'nı okurken, Ataturk konusunun ulusla-
rarası bağlamda yenıden guncelleştınlmesının
zorunlu olduğunu duşündüm Osmanlı Impara-
torluğu nun çokuşunden ulusal dırenışe Turkı-
ye Cumhunyetı'nın doğuşuna ve oluşumuna
çağdaşlık yolunda ılerle>en Turkıye'nın >apı-
lanmasına değm, ulusal Turk devnmının butun
aşamalannın ele alındığı dort cıltbk (ılk ıkı cıldı
Bılgı Yayınevı'nce yayımlandı) bu kıtap, Ata-
türk'un asken, ozelbkle de sıvasal gücünü öne
çıkanyor, ama bundan da çok, dış dünyanın
Turkıye">e yonebmlennı ıncebyor Türk Kunu-
luş Savaşı'nı ve çağdaşlık yolundakı devnmını
başaranlann, bunu önlemeye çalışanlann tu-
tumlan da tanhsel gerçeklenn ışığı altında nes-
nel bır yöntemle değerlendınbyor Kâzım Kara-
bekır'ın kurtuluş kıvılcımının bır dırenç halıne
gelmedekı yüreklı tutumlanna, Padışah Vahdet-
tın'le Damat Fent Paşa'nın devlet yonetımınde-
kı aczlenne tanık oluyonız Bır devlet, çok
duşman olandansa az duşman olanın ulke>ı ış-
galıne nza gosterecek bır duruma duşuyor Bu,
nerdeyse dış guçlenn bır lütfu gıbı alkışlanıyor
Çıkarlan ıçın bır araya gelmış devletlenn Os-
manlı Imparatorluğu'nu çökertme>ı bır kunu
luş gıbı gostermelenndekı aldatmacalan da
kavnyorsunuz bu kıtapta Bu bovutuvla btap
tam bır sıyasal tanh etkısı yaratı>or Turkıye de
bugun de güncel olan etnık aynmcıhğın öncesın-
dekı olaylan dış guçlenn bu yoldakı yonlendır-
melennı belgelerle kavrayabılıvoruz Ozelbkle
dış yonlendırmelenn toplumu ne gıbı darboğaz-
lara soktuğu, bunun ulkeye nelere mal olduğu
da kıtabın uzennde ozelbkle durduğu önemb bır
nokta Dış etkıler, dış dengeler, hatta dış hesap-
lar bugun de guncel Kıtap, bu bakış açısıyla da
gunumüzün ıç ve dış sıyasal ortamına ışık tutu-
>or Bu ışık altında onyargılann terorun, saldır-
ganlığın, suçlamalann ancak kan dökülmesıne
yol açtığına, soruna hıçbırçozüm getırmedığıne
tanık oluyonız Ülkemızde "dun" yaşanan
olaylar, aynadan yansıyan göruntuler gıbı Dev-
rim Tarihi bu bakış açısıyla toplumun, olaylan
sağduyu ıle algılamasına da olanak venyor
Sıyasa ve tanh kıtaplannın bırçıkmazı vardır
Ya gerekb gereksız olay anlatımı ya da belgebk
(arşıv) aktanmını andıran belgeler, belgeler
Genelbkle aşın aynntılara gıdıldığı, olay anlatı-
mında pıre deve yapıldığı ıçın. tanhsel gerçekle-
nn ozu pek anlaşıbnaz Daha ılk savfalarda
karmaşıklıklarla karşılaşan okur. kıtabı elınden
bırakır Hele yazar bellı bır onyargı ıle yaklaşı-
yorsa ola>lara, artık onun yazdığı tanh değıl,
partılenn ya da derneklenn yavımladıklan dü-
zeysız bıldınlerdır Kımılen bunu aşağılayıcı >a
da goklere çıkancı bır yöntemle yaparlar kı
olaylan saptınp toplumlan yanıltan da ışte bu
tutumdur Şerafettın Turan ıse aynntıyı, gerçeğı
yansıtan bır etken olarak kullanıyor Yazar ta-
nh anlaümlanna genelhkle egemen olan tekdu-
zelığı aşmayı başardığı ıçın, Türk Devrim Tanhı
bır solukta okunuvor Avnca Turan karmaşık
anlatma>ı bıhmselhk sayanlardan da değıl
Olaylan yorumlayıp kavratmayı bıldığı olçude,
anlatmayı da bıbyor
Geçmışı yansıttığı olçûde guncel, guncellığı
tanhsel kökenlenne vardıracak denlı ınandıncı
bu Turk Devnm Tanhı'nın kıtaplıklara değer
kazandıracağı da açıktır Her gun yenı bır tanh-
sel olayla karşılaştığımız gunumuzde, bızı bılgı-
lerle boyutlandıracak kaynaklara ulaşmamızın
yolu tanh kıtaplanndan geçer Bunu da ancak
tanhı güncel kılan kıtaplar başanr
Guvenbk Konseyı kendı hal ça-
resını empoze edebılır Tehdıt
mahıyeünde değıldır Yanı şım-
dıkı konjonkturde bu da var
denıbyor Gerektığınde bızı bır
araya geürmeye çabşacaklar
Bız son goruşmelerde daha da
detayaındık Rum tarafının bı-
zım önenlenmız üzenndekı go-
ruşlennı oğrendık Ancak Rum
tarafının ne ıstedığını bdmıyo-
ruz Genel Sekreter bu konuda
bılgı vermıyor Bugune kadar
yapüğırruz göruşmelerde hanta
vermedık ama ebmızde bızım
de hantalanmız var Hanta ve-
receğımız zamanı kendımız ta-
yın edenz Bızım bölgeler ba-
zında yaptığımız toprak onen-
lennı anladığımız kadanyla
Rumlar berumsemıyor ve onlar
galıba hatlann bebrtümesını ıs-
üyorlar Toprak konusunda
gerekb belgelenmızı Genel Sek-
reter'e sunduk sarunm etkılı
olur Bır ılerleme var "
Turk heyetı dün kendı ara-
sında bır çabşma toplantısı yap-
tı Bugünu dınlenerek gecırecek
olan heyet, yann BM Genel
Sekreten ıle Türkıye saatıyle
23 OO'te yenıden bır araya gele-
cek Bu arada Denktaş pazarte-
sı günü Güvenük Konseyı
Başkanı ıle bır göruşme yapa-
cak
Akaryakıtta
• Baştarafi I. Sayfada
ılışkı olmadığını savundu
Fıvaü 10 gun ıçınde yuzde
10 dan fazla arttınlan akarya-
kıl devletın onemlı gelır kay-
naklanndan bın durumunda
Her I lıire benzın ıçın odenen
vergı. resım ve fonlann toplamı
3bınlırayayaklaşı>or Bovlece,
vergı, resım ve fon vukumlu-
luklen olmasa vaklaşık H65
lıraya satılabılecek normal ben-
zının 1 lıtresı araçiann deposu-
na 468^ lıradan gınvor
TUPRAŞ Genel Muduru
Işık tan alınan bılgılere göre
pctrol ürunlennın gumruksuz
fıyatlan uzerıne farklı ürunler-
de vuzde 15 ıle 41 25 oranlan
arasında Destekleme ve Fıyat
İslıkrarFonu(DFİF), yuzde 10
Damga \ ergısı (DV) eklenıyor
Bo>lecevuzde25ıle51 25 oran-
lan arasında yükselen petrol
ürunlen fı>atlanna yuzde 4
oranındakı Ulaşım Altyapı
Resmı (UAR) eklenerek gum-
ruklu fı>at bulunuyor Gum-
rüklu fıvat uzennden de. yüzde
5 oramnda Akar^dktt Fıyat Is-
tıkrar Fonu (AFIF) alınıyor
Bu aşamaya kadar yuzde 65
oranında vukselen fı>at uzenn-
den urun cınsıne gore yuzde 29
ıle yuzde 85 oranlan arasında
Akarvakıt Tuketım Vergısı
(ATV) alınıvor Bu rakama
yuzde 13 oranındakı Katma
Değer Vergısrnın (KDV) ek-
lenmesı sonucu. akarvakıt fı-
vatlan toplam vuzde 245'e
varan oranlarda artmış oluyor
Rafınenden akaryakıt alan şır-
kctlenn gıderlen ve kân ıle taşı-
macıhk harcamalan da. fiyatı
yaklaşık yüzde 10 oranında art-
tınyor Boylecefiyatlar,her 100
lıralık kurşunsuz ve super ben-
zınde 176 lıraya normal ben-
zınde 373 lıraya yukselıyor
"Balon
• Baştarafi 1. Sayfada
Adını, haber bultenlennın
sonunda Devlet Meteorolojı
Işlen Genel Mudurluğu'nden
alınan bılgılere gore ' anon-
suyla duyduğumuz Meteoro-
lojı'nın hızmetlen. ulusiararası
havacılıktan, açık havada du-
zenlenen balolara kadar uzanı-
yor
1974 Kıbns olaylan sırasın-
da, adaya ılk olarak ne muca-
hıtler çıkıyor, ne de komutan-
lar Meteorolojı Genel Muduru
Mehmet Örmecı anlatı>or
Kıbns a ılk çıkan ekıp bı-
zım ekıp Once bız çıktık Me-
teorolojık olçumler yapıp ruz-
gânn yonu ve dığer bılgılen
verdık Ondan sonra askerler
geldı Asken havaalanlannda
24 saat ekıp bulunduran tek sı-
vıl kuruluş Meteorolojı dır
Zaten eskı vasada savaş halle-
nnde genel mudurluğumuzün
Genelkurmav Başkanlığı emn-
ne gıreceğı vonunde hukum
vardı
Onnecı bınayı dolaşırken.
hava tahmınlennde dunva
standartlannın uzennde olduk-
lannı en gelı^mış teknolojıvı
kullandıklannı, mcteorolojık
olçum sonuçlannı 20 dakıka
ıçınde dunvadakı lanamerkez
olan NVashıngton. Moskova ve
Melboumt c ge^tıklcnnı anla-
tıvor
HAVA DURUMU TURKIYE'Db DÜNYA'DA OLA YLARIN ARDINDAKİ GERÇEK
Devtet Bakanlığı Meteoro-
tofi Genel Mudurluğu nden
ahnan Ngıye göre yurdun
taEBydogu tesmlen parcalı
butuihı Dogu Karadenız kı-
yrtan saganak yağışlı geçe-
cek ötekı yener az buluDu
ve açık jeçecek. Hava sı-
caMıjı tûm yurtta artacak
RûzgAr kuzey yöolerden ha-
.fi) ara sıra orta kuvvette esecek Oenıztenmızde rûzgâr Doğu Karadenız ıle
. Guney Egede yıldız ve karayel Batı Karadenız ıle Akdenızde gunbatısı ve
kx)os, Marmara ıle Kuzey Egede yıkdız ve poyrazdan 3-5 kuvvetınde saatte
! 10*21 denız mılı hızla esecek
- O a«riı Imlullu yatynjriu sslı A-acık B buiuiHı 6 guıvjn K kar s sısl 1
• Baştarafi 1. Sayfada
vesayet altında yaşamanın ve
"ehven-i şer"ı yeğlemenın, çuru-
meyı gelıştırmekten başka bır
yararı olamaz.
YÖK duzenı, 12 Eylut'un as-
ken faşızmınm uretımıdır ve tu-
revıdır E^skı YÖK Başkanı Ihsan
Doğramacı da generaller cunta-
sının guvenılır adamı olarak
ünıversıtelerın başına getırılmış-
tu Bu arada bazı yararlı ışler de
yapmış olabılır, ama salt bu ış-
bırlıkçılığı nedenıyle (demokra
tık ve çağdaş bır toplumda)
kımsenın yuzıine bakamayacak
duruma duşmuş olması ge-
rekırdı
Ne yazık kı Turkıye'de de-
mokratık bılınç yeterınce oluş-
muş değıldır
tnsanlanmızın da yureklert
genıs
Yoksa 12 Eylul generallenyle
ışbırlığı yaparak Suleyman De-
mırel'ın sıyasal yasaklılığımn
surmesı ıçın elınden gelenı ardı-
na koymayan bır Turgut özal,
bugun cumhurbaşkanı olarak
Başbakan Demırel'le göruşme
vapabılır mıydt
7
• ••
GOZLEM UĞUR MUMCU
• Baştarafi 1. Sayfada
münu yaptı ve bu borçluların adlarını tek tek açıkladı
Açıklanan adlar arasında cumhurbaşkanlarını yatlan
ıle ağırlayan ışverenler, unlu şırketler, turızm şırketleri,
gazeteler ve tatlı seslı turkucüler de var*
Açıklamadan şu sonuç da çıkıyor
Devlete odenmeyen ışçı prımlerı ıle emekçıler, şırket-
leri fınanse edıyorlar
Bu durumda ne yapsın SSK? Işçı emeklılerıne aylık
odemek ıçın Zıraat Bankası'na borçlanıyor Sosyal gu-
venlık sıstemı bır kısırdonguye saplanıp kalıyor
1980 sonrasında patlak veren banker skandalı" da
aynı sonuçları vermtş değıl mıydı?
"Banker skandalı"nda ışçının, memurun, emeklının,
dulun, yetımın bınbır emekle bırıktırdıklerı paraiar, koşe
başiarında mantar gıbı bıten bankerler elıyle, ış ve ser-
maye çevrelerıne aktarılmış, bu "kaynak transfen"ne 12
Eylul'ünyasakçı rejımı ıçınde pek sesdeçıkarılamamıştı.
Bu ışlerı bankerler yaptı, pekı 'super emeklılık oyu-
nu"nu kım oynadı
Kım olacak'? ANAP ANAP dönemındekı Sosyal Gu-
venlık Bakanlığı'
Super emeklılık, yurttaşın devlet elıyle kandırılması ve
elınden beşer mılyon lıraların alınması bu paratarın ka-
mu harcamalarında kullanılması demek değıl de nedır?
Bu da hesabı sorulması gereken bır başka "kaynak
transfen olayı"d\r
Tahsılatın Hızlandınlması Yasası" ıle affedılenler
arasında duzmece belgelerle devletı dolandıranlar da
vardı
Bunlann adları Malıye Bakanı'nca neden açıklanma-
dı?
Yasa engeldı de ondan mı'
Bu konuda hıçbır yasal engel yok Vergı Usul Yasası-
nın soz konusu 5 madde hukmu, vergı uygulaması ya-
pan ve vergı yargısında gorev alanları bağlayıcı kurallar
ve yasaklar ıçerıyor
Duzmece belgelerle vergı kaçıranlar haklarında so-
ruşturma açılmışsa, bunlann adlarını yayımlamak neden
yasak olsun''
Duzmece belgelerle vergı kaçıranlar ve vergı kaçakçı-
lığı nedenıyle haklarında dava açılanlann adları savcılık-
larca ve mahkemelerce bellı değıl mıdır kı, bu suçlar,
affedılınce, sanık adları "tıcarı sır" kapsamı ıçınde gorül-
sun? Bu konudakı yasağın mantığı nedır'? Dayanağı ne-
dır?
Duruşmalar açıksa Danıştay'ın vergı uyuşmazlıklarına
bakan daıresınden bu konudakı dosyaları bulup, bu dos-
ya ıçındekı belgelerı açıklamak hıç suç olur mu?
Hem, akçelı ışler konusunda gızlılığe bu kadar uyan
devlet, hazırlık soruşturmasının gızlı olduğu bır ceza yar-
gısı sıstemınde henuz sanık bıle olmayan yurttaşları, te-
levızyon kameralarının ve foto muhabırlerının onune
hangı yasaya dayanarak çıkarıyor?
Yargı onune çıkmamış yurttaşlar, devlet elıyle nasıl
"suçlu" ılan edılıyor?
Anayasanın "Suçluluğu hukmen sabıt oluncaya kadar
kımse suçlu sayılmaz' dıyen38 maddesınedayanılarak
mı yapılıyor butun bunlar^
Sıyasa dunyasında ve devlet yaşamında saydamlık
gerekıyorsa, o zaman 'devlet sırrı" gıbı "tıcarı sır" ne-
dır, ne değıldır^ "Vergı mahremıyetı ıle 'tıcarı sır" öz-
deş kavramlar mıdır
1
? Bu konuların oncelıkle açıklığa
kavuşması gerekıyor
• Bakan Mehmet Moğultay, dunkü açıklaması ıle say-
damlık yolunda çok onemlı bır adım attı Bu adımı atar-
ken de devletın yıllarca bır "ışveren devletı" olarak çalış-
tığını ve SSK'nın da ışverenlerın bır "gızlı bankerkurulu-
şt/'gıbı kullanıldığmı kanıtladı
Ve boylece devlet ve ozel şırketlerın ortak tıcarı sırlan-
nı da açıklamış oldu
1
PENCERE
• Baştarafi 2. Sayfada '
yada hâlâ böyle ınsanlann var olduğunu gördüğûmden içlm
ferahladı' dıye yazmıstınız Her ıkı yazıyı zevkle okudum, be-,
nım de bıraz ıçım ferahladı Ben ve benım tanıdığım bırçok \
Cumhunyet okuru, sızı bu 'ıç ferahlatan' yazılannızdan dolayı;
sevenz
Ama ne yazık kı son dönemlerde gerçekleşen bırçok olay \
karşısında hıç sesınız çıkmıyor Inanın üzuntû duyuyorum Bv- \
kaç ömekle açıklamak ıstıyorum
Istanbul'da Dev-Sol mılıtanı olduğu ıddıa edılen 11 kışı 61-
durûldü, cıvarda bınkenler alkış tuttu Sız, bır apartmanın son'
katında kıstırılmış ınsanların öldürülmelenne hıç tepkı göster-,
medınız, ölümu alkışlayan ınsanlara sessız kaldınız
Gundem gazetesınde okudunuz mu, bılemıyorum, gözalth
na alınan bır Kurt kadının rahmıne cop ve tabanca namlusu
sokmuşlar ve kadın çocuğunu düşürmüş Olayın korkunçlu-
ğunu anlatmaya gerek varmP Yoksa sız de mı bu tûr olaylan
artık kanıksadınız?
Yıne gazetelerde çıkan bır habere gore bır PKK genllası aya-
ğından helıkoptere asılarak koyler uzennde dolaştınlmış PKİCyı
sevıp sevmemek ayn konudur, ama bır ınsana yapılan bu uy- <
gulamaya sessız kalmak, bılmem sıze yakışır mı">
Örneklen uzatmak ıstemıyorum, anlattığım bu bırkaç olay-
da bıle sessız kalmanızı anlayamıyorum Ben Uapon Gulü'nü
yazan llhan Selçuk'u çok sevmışüm >bn/cten o llhan Selçuk'u
görmek dıleğıyle hoşça kalın Sevgıyle "
Mektubu olduğu gıbı yayımladım, olabılır, ıçınde yaşadığı-,
mız ortamda ışkencelerı ve ınsanlık dışı ışlemlen farkına var-,
madan kanıksayabılınz, Guneydoğu olaylan da artık gazete-'
lerın bınncı sayfalarında yayımlanmıyor, arka sayfalara doğ-,
ru itıldıler, "kanıksandılar"
'Kanıksama' sözcuğu de yetmez, ınsanlar duyarsızlaşıyor, •
yurekler nasır bağlıyor, ktmbılır, belkı de hep bııiıkte ınsanlı-'
ğımızdan bır şeyler yıtırıyoruz, her gun aynaya bakıp kendı ı
kendımızle hesaplaşmakta yarar var '
Bır Frenk duşunuru, "Bır kışıyı öidürdün mü cınayet olur,
savaşta bın kışıyı öldürursun, kahramanlık olur" demış Işken-,
celer, olumler, canavarlıklar sayısal açıdan çoğaldığında de-,
ğer yargıları da değışır, her gun aynı konuyu açmak bıkkın-'
Iık getırır Trafık kazalarının seyrek olduğu bır toplumda, ıkı;
arabanın çarpışmasıyla ıkı kışının olumu ılgı uyandırır, ama,'
bızımkı gıbı mezbahaya dönmuş karayollarında ancak ıkı oto-!
bus çarpışıp da onlarca ınsan öldüğunde olay haber değeri;
kazanıyor
Mersın'den gelen mektubu okuduktan sonra kendı kendı-;
me sordum, okurum haklı mı? ;
Ancak sevgılı okurumun gozünden kaçan bır şey var, Et-'
hem Dınçer bızımkı gıbı bır topiumda kuçuk bır köpeğe ya- '•
pılan ezıyetten uzuntü duyan ve bu uzuntusunden yola çıka-,
rak tepkısını ulkede yapılan tum ezıyetlere donuk mantığın
bılıncıne dönuşturen Tansu Bele'nın yazısını bır kez daha oku-
malıdır Ben bır yaprakta butun doğayı, bır kuçuk hayvanda,
butun ınsanlığı kapsayıp kucaklayan butuncül yaklaşıma duy-
duğum saygıyı her zaman dıle getırmek ısterım Irk, cıns, soy,'
ulus, halk, kabıle, dın, mezhep farkı gözetmeden hertur hak-i
sızlığa ve baskıya karşı çıkmak temel kuraldır
Ne var kı sevgılı okurum Dınçer'ın saydığı olayların hepsı;
Kurtlere ılışkın ornekler ;
Tek tek ele almak olanaksız, ınsanlık dışı butun eylemlere
karşıyım, PKK'lıya yapılan ezıyete de otobusu çevırıp kadın, •
erkek, çoluk çocuk demeden tarayan PKK'lının ışledığı top--
lu oldurume de karşıyım
Insanlığımızı, ınsanlar arasında ayrım gözeterek duyum-'
sayabılır mıyız'
Insan haklarına gerçekten ve eksıksız kavuşmak, Turkıye^
de yürürlüğe gırecek demokrası devnmı ya da retormuyla ha-
yata geçırılebılır Salt yakınmayla hıçbır sorun çözumlenmi-
yor Olayların nedenlerıne ve kökenlenne ınıp çözüm yolları-
nı açmalıyız
Hem okurum Dınçer meraklanmasın, ben çıçeklerden Ja-
pon gulu kadar Kurt gulünu de sevenm