Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbi Cumhunv«t Malbaacıhk ve Gazttecıük Tjrk \nonim Ştrkeu adına
Nadır N»dı 0 Genel Ya>ın MudıJru Hram Ccmai, Muessese Muduru
E m Işailiftıl. \3Z> Ijlerı Muduru t * r > GontnsM. # Haber Mcrkei-ı
Mudurü YaJcıo Bs)«r, Savfa Duzenı >önetmenı «Jı \ear £ Temsltcıler
ANKARA \bme( T M , İZM1R Hlkmcl Çttînkıya. ADANA Ç«in V ıgcnoglu
1« Pofıııka Celal BaşJaaa.K Dii Habcrlcr t i | w Bak*. Ekonomı CoMjb Taftaa. Is Send ka Şakna Kflrari Kul ur Crial lj*rr,
kunbul Haber.en luanl K»ç«k Egnım G«ca; 9vlm. Yı.rc H.fcCTİcri Nec*w Uofaa. ^por üamjnur.ı \M.lk»Jır Vanlmas
Di2- fcujiar hmfl Çalı^İLaR. Vaştırma ŞafcM AlaH> DtueHtle \MaHali *amci 0 koordına 3r \kflKt korabaa 0 V1alı
MCT En>l Erkat 0 Muhasebe B«k*l )ncr 0 Buı,c PianUma Senı Owaaft*?cotta 0 Reklam V * Tonm 0 EL >a*ınlar
Haln U « d 0 liare Hasnia Cartr ( I; ame ( a f a Çebk 0 Bılg Islem •.«•! laal 9 Pmone! 5*»» Boıtucıotta
>ovı/ı kurul* Bıskan >aAr Na*
Okta> Akbak lalçuı Brrcr K a a
C n m Hıkarl (.nlokm. O4ı>
l«ac H a a IIMa
n Strmtn Unrt TSB
Baar -r D m Cumhunm MjtbaacıUk teGueutıhk TA Ş. TUkOotı Cad » 4 1
34334 İJ Pt. 246 liünbul fel 512 05 05 120 İB1) Tda 2İ-4İ ivı (I) 526 M 72 0
f.kmrm. Zı« GOkalp BK lnkjlap S. No 19 4 Tci 131 11 41-47 Weı 42344 Fu (4) 133
4< # lıanr H Zna Blv 1352 S 1 3. Tü 13 12 30 Ttfca 523"). Fu (Sll 19 53 «0
*d«u- liiomı Cad 119 S No I Ka 1 Ttı 19 3' 53 (4 h»l). Tdcı 62153 Fu (7DI9 25T9
TAKVtM- 1 ŞUBAT 1991 Imsak: 5 40 Gunej- 7.08 öğle: 12 22 Ikındı: 15.02 Akşara: 17.27 Yatsı 18 48
Körfez savaşı, gazeteciliğin zor, ama heyecanlı bir dalını yeniden gündeme getiriyor
Savaş ımılıabirliğiııiıı şehvetiBir savaşm, savaşa
katılan devletlerin
kamuoyunda nasıl
"algılandığı" büyük
ölçüde gazetecilerin
bu savaşı nasıl
yorumladıklarına
bağlıdır.
Vietnam savaşıyla
"biçimlenen" savaş
muhabirliği Körfez'de
yeniden hayat buldu.
Bol cepli ceketler
giyen "bunalım
gazetecileri" tekrar
cepheye koştular.
Dış Haberler Servisi — Al-
man "Siiddeutscbe Zeitung"un
hafta sonu ekinde Kurt Kister,
"Dehşete Duyulan Şenvet" baş-
lığı altında "savaş muhabiıiigi-
nJ" anlatıyor. Aşağıda bu yazı-
nın geniş bir ozetıni sunuyoruz:
Dehşet verici ve de aynı za-
manda buyuleyicı! lster Irak'ta,
ister Orta Amerika'da ister Af-
ganistan'da olsun günun birin-
de hep "olavın içinde" olduğu-
muz duvgusuna kapıldık. Eks-
trem bir durumda çahşmak zo-
runda kalmak ve buna izın ve-
rilmiş olması. Hetnen hemen
hiçbir zaman birkaç "oyku" ıçin
fazlasıyla buyuk bir tehhkeye
atıldığımız duşuncesınde değil-
dik.
Kırım savaşını, Korfez sava-
şından ayıran şey ne? Tabıi kı o
zaman suvari bırhkleriyle saldı-
nüyordu şımdj ise F-15E'lerle. O
zaman ancak uç dakikada bir
top fırlatılabüiyordu şımdı ıse 60
saniyede 600 adet.
O zamanlar gozupek ajan,
duşmanın savaş planlarını ele
geçırirdi şimdı ıse uydu, Saddam
Hüseyip'in oturma odasına goz
atıyor, ama ınsanın çektıği acı
aynı kaldı.
Asker, gazetecilerden hoşlan-
maz. Gazeteciler hep sansasyon
peşinde yaralıların fotoğraflannı
çekiyorlar, kayıplar, ölüler, za-
rarlar ve ışkenceler hakkında
bilgi toplu>orlar
SAVAŞ MUHABİRJ SANMAYIN — Savaş muhabirliği he>ecanlı meslek, ama fotograftaki gibi bir dde kamera, otekinde silahla çarpışacak kadar değil. 1988
yılında Arjantin'de Buenos Aires'te bir avaklanma sırasında, ola>ı izleyen savaş muhabirleri arasına katılan bu kişi, bir sure sonra "fark ediimişti". Eşas savaş
muhabirleri araJanna kanşan bu "ajanı" kovalama\a başlayınca, ajan silah çekti. Ancak kısa sure sonra kaiabalıktan kaçamayıp yakalandı. Savaş munabirleri,
ajanı yakalayıp mesleğin şerefini de kurtardıiar. (Fotograf: Reuler'Daniel Merle)
Bir savaş —çoğunlukla ve de
özellikle başlangıcında— bir
sansasyondur, çun)cu askerler iş-
lerini yaparken insanlar oluyor
ve her taraf darma duman
ediliyor.
Özellikle televizyonun ortaya
çıkışından bu yana medya sava-
şm seyrini engellemekle suçlanı-
yor.
Hatta sav'aşın "iç cepbede" yı-
tırıbnesıne katkıda bulunduğu
ıleri suruluyor. tnsanın "kendi"
ordusu bir başka orduya karşı
savaşıyorsa o zaman herkes ken-
dısinı bu savaşla özdeşleştirme-
lı, ister asker, ister gazeteci, is-
ter pasıfist olsun. Bunu yapma-
yan, tutuklanacak, engellenecek
ya da evıne gondenlecek. Şu ya
da bu şekılde herkes sansur edi-
liyor, "iyi" gazeteciler bile. Ne
olup olmayacağı hiç bilinmez.
Haber akışının hızı dunyayı
bir koye dönuşturda. Bu geliş-
menın sonuçlarından bıri de
medyalann gonullu y^ da gönul-
suz olarak aktörleri halıne gel-
miş olmaları. CNN'in Bağdat
muhabİTİerinin bombalanan
başkent ile ılgilı olarak verdik-
leri haberler Pentagon ve Beyaz
Saray'dan da buyük bir ilgiyle
izlendi ve Saddam Huseyin de
saatlerce bu yavına izin \erdi.
Tecrubeh bir muhabir için bile
ne zaman kimin bir mesaj ver-
mek için kendisinden yararlan-
dığını tespit etmesi kolay değil.
Bir savaşın, savaşa katılan
devletlerin kamuoyunda nasıl
"algılandığı" buyuk olçude ga-
zetecilerin bu savaşı nasıl yo-
rumladıklarına bağlı. Gazeteci
genelleştirerek yaşıyor. Bir yere
gidiyorsunuz, iki bakan, beş
muhalif, üç meslektaş, ikı dire-
mşçı ve on "normal" insanla ko-
nuşuyorsunuz. Sonra da Pakis-
tan'ın polıtik durumuyla ilgili
bir yorum kaleme alıyorsunuz.
O halde kim bu savaş muhabi-
rı?
Genelinde erkek (çünkü ka-
dınlann sayısı bu alanda hâlâ
çok az) bazı klişeler de tıpa tıp
uyuyor: Bol cepli bir yelek giyi-
yor ve gıysilerınin renkleri de
merakımn objelenne uygun:
Kum kahvesı, koyu yeşil, haki.
Vietnam savaşı gazetecilik do-
ruğuna ulaştığında, Saygon'da-
kı terzilerden "CBS ceketleri"
bile satın alınabüiyordu. Bunlar
pek çok cebi olan kum rengi sa-
fari ceketlerıydi.
Bu daida özellikle iyi ya da en
azından özgun olarak tanımla-
nabileceklerden bazıları da hiç
zorluk çekmeksıan öteki taraf-
ta, askerlerin yanmda çarpışabı-
hrlerdi. Uzun yıllar boyunca AP
adına Vietnam'da foto muhabir-
liği yapan Horst Faas, örneğin
tutkusunu bir söyleşide şu basit
sözcüklerle dile getiriyordu:
"What I like is boom-boom."
Daily Mail için Saygon'da bu-
lunan meslektaşı Cbris Dobson
ıse olaya şoyle bakıyor: "Bir
muharebeye katıldıgımda sanki
uç martini içmiş gibi hissediyo-
rum kendimi. Havam farklı, da-
ha iyi ve barika."
İki CNN muhabiri ıle birlik-
te Bağdat'tan hava saldırısını
canlı olarak yorumla>-an Peter
Arnett, örneğin 13 yıl boyunca
AP ıçin Vietnam'da bulunmuş.
Amerıkalı kadın yazar Nora
KphroD da savaş muhabirliği
mesleğini şoyle değerlendirıyor:
"Bir savaşa bizzat katıimaktan
ya da bir buyuk avda yer almak-
tan farklı olarak bedensel risk-
ler ve kişisel riskleri goze alarak,
yaptıklarından oluru genel ola-
rak aşagılanmaksızın icra edile-
bilen tek klasik erkeksi gorev
olarak savaş muhabirinin calış-
ması kaldı. Korkunc gerçek söy-
le: Bu gazeteciler için savaş ce-
hennem değil. Onlar bundan ke-
yil alıyorlar."
Mehmet Şerif
Paşa Konağı
ödül kazandı
Kiıltür Servisi — 1988'de res-
tore edılerek Koç Holding mer-
kezine donüşturülen Mehmet
Şerif Paşa Konağı, Europa
Nostra'nın Doğal ve Tarihi Mi-
rası Koruma Ödülleri kapsamın-
da Onur Belgesi'ne değer görul-
dü.
Avrupa'nın doğal ve miman
mirasının korunmasına önemli
katkılarda bulunan proje ve ça-
lışmaların kamuoyuna tanıtıl-
masını amaçlayan odullenn sa-
hipleri dun Hollanda'nın Lahey
kentinde açıklandı.
150'den fazla adayın dört ka-
tegorıde yapılan değerlendiril-
mesi sonucunda, Avrupa'nın 20
ülkesinden odule katılmış olan
çeşitli çalışmalar 5 Onur Madal-
yası ile 31 Onur Belgesi'ne de-
ğer goruldu.
Onur madalyaları Viyana'da-
kı Vbrortehnıe Tren lstasyonu'-
na, Prag'daki Ulusal Tiyatro'ya,
Lodz'dakı Herbst Villa'nın res-
torasyonuna, Sevilla'dakı Los
Terceros Manastırı'mn Sular
İdaresı Merkezı olarak restore
edilmesine ve Isveç'tekı bütü-
nüyle ahşaptan yapılmış Hjo
kentine verildi.
Europa Nostra'nın Onur Bel-
gesi'ne değer gorulen ve 19. yuz-
yıldan kalma bir Osmanlı eseri
olan Mehmet Şerif Paşa Kona-
ğı, 1984 yılında Prof. Sedad
Hakkı Eldem'in arşiv ve proje-
lerinden yararlanılarak inşa ve
restore ediimişti. Restore edılen
yapılar, 1988 yıhndan bu yana
Anadolu yakası Nakkaştepe'de
Koç Holding'in merkezi olarak
kullanılıyor.
1963 yılında kurulan ve adı
'Bizira Âvnıpa' anlamına gelen
Europa Nostra, 25'i aşkın Avru-
pa ulkesindeki 200'den fazla ta-
rihi, kulturel ve doğal mirası ko-
ruma kuruluşundan oluşan bir
birlik.
Europa Nostra Ödülleri, 1978
yıhndan bu yana her yıl dağıtı-
lıyor. Oduller, Europa Nostra
1
nın amaçlan doğrultusunda,
önemli eski yapıların restorasyo-
nuna ya da bu tur yapıları yeni-
den hayata kazandıran ve ilginç
yenı kullanım alanlan acan pro-
jelere veriliyor.
Europa Nostra'mn yeni baş-
kanı, Danimarka Velıaht Pren-
si, "Katılan çalışmalann iistun
niteliğine hayran oldum. Bu ça-
lışmalar Avrupa'daki dogal ve
tarihi mirası koruma bilincinin
ne kadar geliştiğini gostermek-
tedir" dedi.
Ödullerın sponsorluğunu üst-
lenen Amerıcan Express, her yıl
verilen oduller dışında, 1990
adayları arasından en çarpıcı
projeye verilecek olan Amerıcan
Express Ödulu'nun sahıbını de
yakında açıklayacak.
V . » k ı » r ı l ı l r
P a r i s
'
t e i l k
ba
h
a
r
->
a z
me>simi için duzenlenen defı-
I J U t t i I I l l l K | e ı e r d e Ş | k g i> s i|c r in yanında son derece garip kı-
lıklar da dikkatleri çekiyor. Son derece zı( ve bol renklerin kullanıldığı, taraamlayıcı şapkalarla
giyilen kıjafetler mi istersiniz, torba gibi elbiseler mi, yoksa bol tuylu kılıklar mı? Bu arada
Lecoanet-Hemant Modaevi'nin onceki akşam meraklılara sunduğu defilesinde insanı hayretlere du-
şürecek kadar garip kılıklar vardı. Bu giysi de o gariplere en guzel orneklerden biri. Defile sıra-
sında erkek izleyiciler giysiye "tepeden bakmanın" çok daha ilginç olacağı göruşünde birleşirlerken
kadınlar "Aaa, manken elbiseyi baş aşağı giv miş dediıcr. (Fotograf: AFP)
Jacgues Lesoume'un adayhğı genel kurulda
Le Monde gazetesinde
yeni yönetim onaylanıyor
MİNE SAULNIER
PARİS— Dunyanın onde ge-
len medya kurumlarından ve
Fransa'nın en saygın basın orga-
nı "Le Monde" gazetesindeki
ust yönetim değışıkliğinın bu-
gun toplanarak genel kurulda
kesınlik kazanması beklenıyor.
Gazetenin 6 yıldan bu yana
bir numaralı yöneticisi ve başya-
zarı Andre Fontaine, Le Mon-
de'dakı yönetim değişıkliğı ıle ıl-
gılı olarak Cumhuriyet muhabı-
rine şu bilgıyi verdi:
"Son anda bir surpriz olma-
dığı takdirde, gazete hissedar
gruplannca adayhğı kabul edi-
len Jacques Lesourne cuma gıi-
nu (bugun) genel vooetmen se-
çilerek benim yerime geçecek.
Kendisini ben aday olarak oner-
miştim, dolayısıyla boyle bir so-
nuçtan mutluyum. Ba> Lesour-
ne, seçilir seçilme/ gorev ine baş-
layacak."
1947'den beri...
Andre Fontaine, 1947 yıhn-
dan beri Le Monde gazetesinde
çahşıyor. 1985'te 8 yıllık bir su-
re için seçildiği genel yöneımen-
lik gorevını, ileri yaşını (70) one
surerek yalnız dort yıl için kabul
etmıştı. Gazetenin birkaç yıldır
içinde bulunduğu zor koşullar
sonucu, bu görevde altı >ıl kaldı.
Adayhğı gazetenin buyuk his-
sedarlan tarafından onaylanan
ve Andre Fontaine'in yerine
bugun oybirliğı ıle seçilmesi
beklenen Jacques Lesourne, 62
yaşında ve Fransa'nın ust düzey
bilim-teknık yüksek okulların-
dan 'Arts et Metiers'de ekono-
mı ve siyasal bilimler profesöru.'
Andre Fontaine, kendi adayı
olan halefinin, ünlu polıteknik
okulunu birincilikle bitirmişliği-
ni >eni yönetmenin erdemleri
arasında sayıyor. Basın yaşamın-
da 48. yılını kutlamaya hazırla-
nan Le Monde gazetesinin ılk
kez kendi içinden yetiştirmedi-
ği yeni yöneticisi, butun Fransız
basınının en yuksek mevki ve iti-
bar koltuğu kabul ettiği Le
Monde gazetesinin bir numara-
lı formasını gıymeye hazırlanır-
ken Cumhuriyet gazetesı muha-
binne duygulannı şoyle anlattı:
"Yüklendiğim gorev in onur
ve oneminin bilincindeyim, he-
yecanlanmadığımı soylemek
olanaksız. 15 yaşından beri Le
Monde okuru ve bu gazetenin
koşulsuz havranıyım. Masanın
ardına geçmek kolay değil. ls-
telik onumuzde buyuk zorluk-
Adaylığı, gazetenin
büyük hissedarlan
tarafından onaylanan
ve Andre Fontaine'in
yerine bugün
oybirliğiyle seçilmesi
beklenen Jacques
Lesourne 62 yaşında bir
akademisyen. Lesourne
'Masanın ardına
geçmek kolay değil'
diyor Lesourne,
bununla beraber
ekibine güvendiğini de
belirtiyor.
lar var. Ama ekibime tiım varlı-
ğımla güvenivorum. Gücumu,
enerjimi Le Monde'un sorunla-
rını çozmek için harcayacak ve
getirildiğim yere layık olmaya
çalışacağım."
Yeni yönetmenin kutsal yemi-
ni andıran bir heyecanla sanldığı
Le Monde gazetesi, kurumun
teknık olanaklarında yapılan ye-
nıleştırme sonucu mali kansız-
lık çekiyor. Geçen yıl genel mer-
kez bınasını satmak zorunda
kaldı. Fakat Paris dışında yeni
bir matbaaya sahip. Körfez kri-
zı ıse gazetenin satışını ikiye kat-
Jacques Lesourne.
Iayarak bir mıJyona doğru çıkı-
şa getirdi. Kurumun iki büyük
hısse grubunu, gazetenin redak-
torler şîrketı (yûzde 32) ile Ikinci
Dünya Savaşı sonunda gazeteyi
kuranların vârislen demek olan
"Beuve-Mery" derneği (yuzde
32) eşıt olarak paylaşıyor. Geri
kalan hisseler ise bir zamanlar
pay behen satın alarak gazeteyi
batmaktan kurtaran "Le Mon-
de okurlan A.Ş." (yuzde 11),
kredi kuruluşlan (yuzde 8), ga-
zete işçilen (yuzde 4), yoneticı
kadrolar (yuzde 5) ve genel yö-
netmen payı (yüzde 7) arasında
dağılıyor.
Legion
dilonneıır
nişanı
• tSTANBUL (AA) —
Dışişleri eski Bakanı Vahit
Halefoğlu ile Marmara
Üniversitesi Rektörii Prof.
Dr. Orhan Oğuz'a, Fransız
Buyukelçisi Eric Rouleau
tarafından "Legion
d'Honneur" nişanı verildi.
Fransız Sarayı'nda
duzenlenen törende
konuşan BUyükelçi
Rouleau, Vahit
Halefoğlu'na, iki ulke
arasındaki ilişkilerin
geliştirilmesi ve Fransız
külturüne katkılanndan
dolayı, Prof. Orhan Oğuz'a
da eğitim ve kültüre olan
katkıları nedeniyle bu
nişanın verildiğıni söyledi.
Halefoğlu, Fransa'nın en
buyuk nişanı olan Legion
d'Honneur'u, Yaşar
Kemal'in 1984 yılında
aldığını hatırlatarak Elyse
Sarayı'nda nişanın veriliş
töreni sırasında bir
gazetecimn kendisine
nişanla ilgili düşüncelerini
sorduğunda, "Bu nişanı
dunyada çok tanınmış az
sayıda insana verilen, hem
alan insan için hem de
ulkesi için iftihar edilecek
bir nişan olarak
görüyorum" dediğini
söyledi.
Gommodore
Show 91
• tstanbul Haber Servisi
— Commodore Shovv'lann
dördüncüsıi, "Commodore
Shovv 91" dün, The
Marmara-TÜYAP Ticaret
Merkezi'nde duzenlenen bir
basın toplantısıyla açıldı.
Teleteknik Elektronik
Sanayi ve Ticaret AŞ
tarafından duzenlenen
"Commodore Shovv 91"in
açılışında Mazhar-Fuat-
özkan bir konser verdi,
açüış konuşmasını ise Prof.
Dr. Asaf Savaş Akat yaptı.
FB'li Rıdvan, BJK'ü Metin
ile GS'li Uğur'un katıldığı
"Bilgisayarla futbol"
gösterisınden sonra Grup
Problem de bir konser
verdi. Çeşitli etkinliklerle
surecek olan shovvda
bılgısayar dunyasının en
çok ılgi gören markalannın
ürûnleriyle ilgüi yeni
uygulama alanlan,
programlar ve ek
donanımlar zıyaretçilere
tanıtılacak.
Sahte ilaç can
ahyor
• ANKARA (ANKA) —
İlaç sahtekârlığının
kalkınmakta olan ulkelerde
giderek arttığı bildırildi.
Sahte ilaçlardan bazılanmn
ölüme yol açtığı belirlendi.
ABD'de yayımlanan
"International Journal of
Health Services" adh dergide
yer alan bir yazıda, çeşitli
ulkelerde üretilen sahte
ılaçların, şekil, renk ve tat
açısından gerçek ilaçlara
çok benzedıği ve
gerçeklerinden ayırt
edilemediğı kaydedildı. tlaç
sahtekârlığına Endonezya,
Hindistan ve Brezilya'dan
örnekler verilen yazıda,
Nijerya, Kolombiya,
Pakistan ve Bangladeş gibi
ulkelerde de ilaç
sahtekârlığının arttığı ifade
edildı.
Stit Bankası
• İSTANBUL (1ÜHA) —
SSK Göztepe Hastanesi
Çocuk Kliniği'nde kurulan
süt bankası anneler
tarafından buytik ilgi
gördü. SSK Göztepe
Hastanesi Çocuk Kliniği
Şefı Dr. Kutay Işık, ÎUHA
muhabirine yaptığı
açıklamada, bu
uygulamayla bebeklerin
anneleri yanlannda olmasa
bile anne sutüyle düzenli
olarak beslenebildiğini,
özellikle sağlıksız doğan ve
kuvözde besknen bebekler
için buyuk kolayhk
sağladığmı söyledi. Anne
sütu, bıyolojik yapısından
dolayı buzdolabında 24
saat saklanabiliyor.
Ozel çevreye
637 başvuru
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — özel çevre
koruma bölgelerinin
genişletilmesi için başlatılan
çalışmalar devam ediyor.
Valiler, Özel Çevre Koruma
Kurumu'na 637 bölgenın
daha özel koruma bölgesi
ilan edilmesi için oneride
bulundular. Özel Çevre
Koruma Kurumu, geçen
ekim aymda valiliklere birer
yazı göndererek 'yeni
koruma alanlan konusunda
öneriler getirmesıni' istedi.
Her ilde bu statude
değerlendirilebilecek alanlar
belirlenerek kuruma
bildirildi. Bu konuda 45 yer
gosteren Afyon Valiliği başı
çekti.