Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyel §
Sahıbı: Cumhurıyct Matbaacılık \e Gazetecıhk Turk Anonım Şırketı adına
Berin .Nıdi • Murahhas Uye Emiae Uşaklıgil 0 Genel Yayın Muduru:
Hasan Cemal, Yazı Işlen Muduru: Oka> Gonensin 9 Yazı Işlen Mudur
Yardımcılan Salim Alpa&lu, Kerem Çalışkan, Necdel Dogan, Lalfu Tınf
Sa>fa Duzeni Yönetmenı Ali Acar £ Ankara Temsılcısu \htnet Tan
Iç Politika: Mehmet Tezkan Ekonomi Meral Taraer, Dış Haberler: Ergun Balcı, Kultur: Cdal Üster,
Istanbul Haberlerı: Muhittin Sirer, Spor: Abdulkadir Yucelmtn, Makaleler: Şahin Alpay, Duzeltme-
Abduliah Yazıtı * Koordınator: Atımel Korulsan « Maiı tşler. Erol Erkul • Muhasebe:
Bulent Yener # Butçe-Planlama Sevgi Osmanbeşeoglu 0 Reklam. Ayşc Torua 0 Idare: Hnseyin
Gurer # Işletme Onder Çelik * Bilgı-Işlem: Nail tnal 0 Personel: Sevgi BosUncıoğlu
Basan ve Ya.an Cumhunyn Malbaacılık ve Gazetecılık TAŞ Tllrkocaiı Cad 39/41 Cataloflu
J4334 !sl PK 246 IsunİMil Tel 512 05 05 (20 hal), TdCT 22246, F*x (I) 52* 60 72 # BtHvhr
Kmkın: Zıya Gökalp Blv Inkılap S No 19/4. Tcl 13} II 41-47. Tek» 42344. Fıx (4) 133 05 65
£ Izmr H Zıya Blv 1352 S 2'3. Tcl 13 12 30. Tde» 52359. Fat (Sl) 19 53 60 # A * a c
InOnu Cad 119 S No I b 1. Tcl 1» 37 52 (4 hal). Tdoc 62155. Far (71) 19 23 7»
TAKVİM: 20 ARAL1K 1991 lmsak: 5.45 Guneş: 7.17 Öğle: 12.06 tkindi: 14.25 Akşam: 16.45 Yatsı: 18.12
Yabaııeı
hekime
tepki
ANTALYA (Cumhuriyet
Bürosu) — Sağlık Bakanı Yıl-
dırım Aktuna'nın yabancı
doktorlara Turkiye'de çalışma
izni vereceklerini açıklamasına
Tabipler Odası tepki gösterdi.
Antalya Tabip Odası Başka-
nı Prof. Dr. Necati Dedeoğlu,
Türk doktorlann yabana dok-
torlardan öğreneceği bir şeyin
olmadığım söyledi. Türkiye'de
doktor sıkıntısının olmadığını
belirtti.
Türk Tabipleri Birliği (TTB)
Merkez Konseyi Başkanı Dr.
Selim Ölçer de Dünya Banka-
sı raporlarına göre serbet dok-
torlann günde 2-5 hasta, kamu
görevlisi doktorlann ise
100-150 hasta kontrol ettikle-
rini hatırlatarak "Burada da
görülüyor ki Türkiye'de dok-
tor açığı yok. Bana göre sag-
lıksız istihdam politikası yii-
zünden bu çarpıklık görülii-
yor. Saglık Bakanı'nın bir he-
kim olarak da böyle bir açık-
laması bizi iizmüştür" dedi.
Antalya'da Rumen doktor-
lann görev yapüğı Ofo Otel-
deki Anna Aslan Sağlık Mer-
kezi başta olmak uzere yabancı
doktorlara göz yumulduğunu
anlatan TTB Başkanı Dr. Se-
lim Ölçer, yabancı hekim ca-
lıştırılmasına itiraz edecekleri-
ni söyledi. Ölçer "Türkiye'de
hekimler yeterli (eknoloji, ye-
terli moral ve ekonomik açı-
dan donatılırlarsa dünyada al-
tından kalkamayacaklan olay
yoktor. " diye konuştu.
Avrupa Topluluğu'na gir-
dikten sonra Yunanistan'da da
yabancı hekimlerin çalışması-
na izin verildiğini ve orada iş-
siz hekimler ordusunun oluş-
tuğunu, bunun da tepkilere ne-
den olduğunu anımsatan Dr.
Ölçer, "Büyiik kentlerde he-
kim yıgılması var. Diğer yöre-
lerde hekim sıkıntısının olma-
sı da oralarda yelerii alryapının
olmamasından ka> naklanıyor.
Eğer yabancı doklor çalışma-
sına izin verilirse Türkiye'de iş-
siz hekimler oluşacak" dedi.
Özel
muayene
ücretleri
arttırılclı
ANKARA (AA) — özel
muayene ücretleri arttınldı.
Uygulamanın 1 ocaktan itiba-
ren yürürlüğe gireceği bildiril-
di.
Türk Tabipleri Birliği tara-
fından her yıl belirlenen özel
muayene ücretleri, 31 Aralık
1992 yflına kadar geçerli ola-
cak. Uygulamayla uzman he-
kimlerin muayene ücretleri il-
lere göre 84 bin'ila 112 bin li-
ra arasında değişiyor. Buna
göre muayene ücreti önümüz-
deki yıl Adana, Antalya, Ela-
zıg, Tunceli, Bingöl, Erzurum,
Kars, Gümüşhane, Bayburt,
Gaziantep, Içel, îzmir, Trab-
zon, Zonguldak, Bartın'da
112 bin liraya olacak.
Eskişehir, Bilecik, Kocaeli,
Rize, Artvin, Sakarya'da 105
bin lira olarak belirlenen mu-
ayene ücretleri, Ankara, Kı-
nkkale, Bursa, Diyarbakır,
Mardin, Siirt, Batman, Şır-
nak, Kastamonu, Çankırı,
Manisa, Muğla, Şanlıurfa'da
98 bin.
Yeni yıldaki özel muayene
ücretleri Afyon, Uşak, Kütah-
ya, Samsun, Sinop 70 bin,
Kahramanmaraş 89 bin 320,
Aydın 88 bin 200, Van, Muş,
Bitlis, Hakkâri, Ağn 89 bin
600, Denizli 103 bin 600, Gi-
resun, Ordu, Kayseri 91 bin,
Bolu 87 bin 500, Istanbul 102
bin 200, Karaman, konya 107
bin 100, Nevşehir, Kırşehir,
Niğde, Aksaray, Sıvas, Yoz-
gat, Erzincan ve Tekirdağ'da
ise 77 bin lira olarak belirlen-
di.
Dünyaca ünlü tsviçreli mimar Mario Botta, rasgele bina doldurulan kentleri hiç sevmiyor
Keııtiıı teıııeli insanchrAnkara'da 92
ekiminde
düzenlenecek görsel
sanat etkinlikleri
kapsamında Sanart 92
Derneği tarafından
Türkiye'ye davet edilen
ünlü Mimar Botta
Ankara'yı hiç
beğenmedi ve "Her
yer bina bina" dedi.
ANKARA (IMBA) — Anka-
ra'dan bu ayın başında dunya-
ca ünlü bir Isviçreli mimar ses-
siz sedasız gelip geçti. Bu mima-
nn adı Mario Botta'ydı. Anka-
ra'ya "Sanart *92" Derneği ve ts-
viçre Büyükelçiliği'nin işbirliğiy-
le gelmiş, bir de ilginç konferans
vermişti. Ankara'yla ilgili tanı-
sı ise "Tam bir fdaket. Bina...
Bina"ydı.
Mimar Botta'nın 6 aralık gü-
nü Ankara DSİ Salonu'nda ver-
diği konferans büyük bir ilgi
gördü. Sanart '92'nin konfe-
ranslar dizisi çerçevesinde veri-
len "Kentte Mlmarhk" konulu
konferansı 500'ün üzerinde izle-
yici izledi. Botta'nın Fransızca-
dan anında Türkçeye çevrilen
konuşmasının dinleyici kitlesi-
nin alışılmış panel kitlesinden
epeyce farklı olduğu da dikkat-
leri çekiyordu.
Fikirleri ve yapıtlanyla son 10
yılın en çok tartışılan mimanru
canlı olarak karşılannda görme-
nin heyecanını yaşayan mimar-
Uk öğrencüeri, mimarlar, res-
samlar, sanatseverler salonu
doldurmuştu.
Botta, konferansında ışığı na-
sıl kullandığını, bir binanın çev-
resiyle insanlann ilişkisini, gele-
nekle geleceğin birbirine nasıl
yaklaştığını anlattı.
Isviçre'de yaptığı özel evlerin,
Lugano'daki banka binasının,
San Francisco Modern Sanat
Müzesi'nin projesinin slaytlan-
nı projeksiyon makinesinden
beyaz ekrana aktararak açıkla-
malarda bulundu. Bazı çizimle-
rine kendisi ve projeyi isteyen iş-
verenini yerleştirmesini de şu
sözlerle acıkladt:
"lşte mimar, işvereni projesi
MARİO BOTTA — Fikirleri ve
yapıtlanyla son 10 yılın en çok
tartışılan miman.
PORTRE BOTTA
ödüiiü
yaşamMendrisio'da 1 Nisan 1943'te
doğdu. 1958-61 yıllan
arasında Lugano'da Carloni
ve Camenisch'in çevre
tasanmı atölyesinde çalıştı.
1964 yılında Müano Sanat
Okulu'nu bitirdi. 1964-69
yılları arasında Venedik
Üniversitesi Mimarhk
FakUltesi'nde öğrenimini
tamamladı. 969 yılında
profesyonel mimarhk yaşarru
başladı Lugano'da bir büro
actı. 1978'de Lozan'daki
Ecole Polytechnique
Federale'de konuk öğretim
uyesi olarak dersler verdi.
1984'te Amerikan Mimarhk
Enstitüsü'ne onur üyesi
secUdi. 1986'da Şikago
Mimarhk Ödülü'nü kazandı.
Aynı yıl New York'taki
Modern Sanat Müzesi'nde
eserleri sergilendi. 1989'da
Buenos Aires Bienali Büyük
ödülü'nü kazandı.
1984 yılında Mario Botta'nın yaptığı bir sandalye tasanmı. Is-
viçreli mimar bu vapıtı için şöyle diyor Işıgın içinde dolaştıgı fi-
ziksel bir nesne istedim.
Yaşam alanı her zaman yenilenmeliMimar Mario Botta 'yaratma' isteği ve
'alanlann örgütlenmesi' konusunda şu
görüşleri savunuyor:
Mimar için nesne inşa etmek, "daha
önce yapılmış" nesnelerle karşılaşmak
demektir. Yeni bir yorum imkânı
demektir. Ömeğin sandalye, üstüne
oturulsun diye yapıhr. Ama her
sandalye, her çağda farkhdır. Yeniden
bir nesne çizmek, daha önce tasarlanrruş
olan nesnelerle, bu nesnelerin hafızasıyla
Uişki kurmak demektir.
a u ı havat
l ig B e n , mimar olarak
insamn hayat alanlanmn
örgütlenmesiyle uğraşıyorum. Ve bence
asıl mimarhk da bu. Alanlann üç
boyutlu olarak örgütlenmesi. Alanlara
sımrlar koymak oldukça zor. Bir
gezintiye çıkıyorsunuz, kentsel düzlemde
örgütlenişe ihtiyaanız var, bu da
alanlardan biri.
Ben insanlann el attığı ya da atabileceği
mekânlarla uğraşıyorum, insamn
boyutlannı aşan mekânlarla değil.
Ağaçlı bir yol, bir meydan, mimarlığın
ilgi alanı icindedir. Gerçekte mimarlıkta
en önemli şey hacim ya da binanın ta
kendisi değildir, binanın çevresiyle,
binanın diğer binalarla kurdu&u
ilişkilerdir.
konusunda ikna etmeye çalışı-
yor."
Konferanstan sonra Botta,
mimar Uğur Tanyeli'yle de kısa
bir söyleşi yaptı. Sorulu yanıtlı
söyleşi şöyle gelişti:
Tanyeli — Mimarlık günü-
mttzde ne gibi degişimler geçi-
riyor?
Botta — Mimarhk '60'h ve
'70'li yülarda yapüğı yanhşhkla-
n tekrar etmeyecekmiş gibi gö-
rünüyor. Mimarhk, artık şehir
tasanmından ayn düşünülemez.
tnsanlann artık sadece içinde
yaşayacaklan konutlar yerine
çevresiyle üişkiye geçen, şehrin
bir parçası olan ve içinde yaşa-
yanlanyla iletişim içinde olan
konutlar yapmak gerekir.
Bu konutlann kendi kimlik-
leri, kendi imajlan olmahdır. Ve
bunlar, bir arada küçuk şehir
parçacıklan yaratmahdır. Şehir-
İere sürekli insanlar geliyor. Bu
sorunu asma yolunda adımlar
atmak gerekiyor. Ama bu soru-
nu, daha önceleri yapıldığı gibi
sehri mahvederek çözmeye çahş-
mamah...
Tanyeli — Şehir tasanmı mi-
marbğın dışında mı?
Botta — Bunlar ayn şeyler-
miş gibi duşünüldü şehir plan-
lamaalannca. Ne büyük hatay-
dı. Mimarhğa baktığımızda şeh-
ri, şehre baktığımızda da mi-
marlığı görehm. Ama Ankara-
ya gelirken gördüğüm bir fela-
ket. Her yer bina dolu. Bina...
Bina... Korkunç bir şey bu. Bir
şehir hiçbir zaman böyle olma-
mışür. ınsan ve şehir ilişkisini
kuran rnekânlar vardır.
SANART'92
1991 yılında Ankara'da,
Türkiye'de görsel sanatlan des-
teklemek amacıyla kunılan Sa-
nart '92 Derneği, ekim 1992'de
Ankara'da bir dizi uluslararası
sergi ve uluslararası bir sempoz-
yum düzenleyecek.
Aynca derneğin faaliyetleri
arasında, uluslararası üne sahip
heykel ve peyzaj sanatçılanmn
Ankara'da bir mekân beürleye-
rek oraya bir eser yerleştirmele-
rini öngören bir projesi de var.
30*a yakın ülkeden sanatçıla-
nn eserlerinin sergileneceği, Bas-
ka Verierden Başka Efsaneler-
den sergisi, tkinci Dünya Sava-
şı sonrasının en önemli sanatçı-
lanmn oluşturduğu Cobra gru-
bu sergisi (Alechinsky, Jorn,
Appel vs.), Art Brut'ün en
önemli sanatçısı addedilen
Wölfli sergisi, Ingüiz Yeni Ger-
çekçiliği sergisi, Toprak ve Iif
adlı uluslararası cam, seramik ve
dokuma sanatcılannın eserlerin-
den oluşan bir sergi, Itarkitsch
sergisi, Ankara galerilerinde ay-
nı anda sergilenecek Turk sanat-
çılann sergileri ve iletişim çağı-
nın icinden çıkan video sanatı ve
bilgisayar grafıği sanatının ör-
neklerinin yer alacağı Techno-
Time-Art sergisi, Ankarah sa-
natseverlere ekim ayı boyunca
bir şölen yaşatacak.
7-9 ekim tarihleri arasında Sa-
nart '92'nin düzenleyeceği
Umlik-Sınırsailık-Mekan konu-
lu sempozyuma daha şimdiden
yüksek bir katıhm var.
Geleceğini bildirenler arasın-
da Cornetius Castrotadis, Luci-
ano Berio, Jorge Gtusberg, Ken-
neth Frampton gibi isimler bu-
lunuyor.
Ankara'mn kentsel mekânla-
nnda eserleri yer alacak sanat-
çılar da oldukça ilginç: Fransız
peyzaj sanatçısı Bernard Lassus,
Alman heykeltraş Otto H. Ha-
yek, Olavi Lanu, Walter Förde-
rer gibi ünlü isimler bulunuyor.
Aynca Sanart '92, sempoz-
yumda ele alınacak konulara te-
mel oluşturmak ve Ankara hal-
kının ilgisini ekim 92'ye yönelt-
mek için "Sempozyuma Dognı
Konferanslar Dizisi" duzenliyor.
Bu konferanslann aJtıncısı ün-
lü tsviçreli mimar Mario Botta-
mn 6 aralık cuma günü verdiği
"Kentte Mimarük" başhklı kon-
feranstı. Ekim ayındaki sem-
^pozyum öncesi konferans ver-
meyi kabul edenler arasmda ün-
lü düşünür Jean François Lyo-
tard da bulunuyor.
Kansere karşı
yüksek dozda îlaç
ABD'de göğüs kanserine karşı bir
yöntem denendi. Henüz pahalı ve tehlikeli olan
bu yöntemde hastanm omuriliği çekilerek
vücuda normalden 10 kat fazla dozda ilaç
yükleniyor. Sonra hastaya omuriliği veriliyor.
GENÇLER EĞLENDt — Etiler'deki Pasha Dali Disco'da düzenlenen Türk gecesine kanlan gençJerin bazdan oryantal Birgül'ü seyrel-
mekle yetindi. Baztlan da barın uzerine çıkıp onunla birlikte d -nsetti. (Fotoğraf: MUHARREM AYDIN)
Diskova dansöz düştüIstanbul Haber Servisi - Onlar "yeni
arayışlar" içinde olan gençlerdi. Yaşa-
mın tadını "en güzel nasıl çıkarırız"
çabasıyla blucinlerini giyip saçlanna bri-
yantin sürdüler. Güzel kokular süren kız
arkadaşlanyla Etıler, Alkent sitesindekı
Pasha Dalı Disko'da düzenlenen "Türk
Gecesi"ne geldiler. Bir Istanbul gecesinin
"tümzokleri" onları bekliyordu. Birbir-
leriyle merhabalaşıp sohbet ettıler.
Müziğin başlamasıyla birlikte yerlerini
aldılar. Biraz dans ettiler. Sonra döner,
çiğköfte ve lokum yiyip içki içtiler. Alkol
oranı yükseldikçe müziğin volümü de art-
tı. "Igne atsan yere düşmeyecek" sözü
diskonun dar mekânında gerçek anlamı-
na kavuştu.
Gönüllennce bir gece yaşıyor olmanın
sevinci ^zlerinden okunuyordu. Disko
"müzik durdu. Şaşırdılar. Bann üzerine
çıkan or>anîal Birgül'ü görünce şaşkın-
lıkları arttı Kıvrak vücut hareketlenyle
bann üzennde göbek atıp gerdan kıvıran
oryantal dansözü, kız arkadaşlanyla bir-
likte beğeniyle seyrettiler. Bazı genç
erkekler ıçkinin verdiği cesaretle kendile-
rini bann üzerine, dansözün yanına attı-
lar. Birlikte oynadılar. Göbek atınadakı
ustalıklan dansözü bile kıskandırdı. Ter-
den sınlsıklam oldular. ama dansa ve
içkiye ara vermediler. Dansöz yoruldu,
ayağını burktu, kulise doğru yöneldi.
ama onlar için gece yeni başlıyordu!
Küçuk pistte geç saatlere kadar dans edip çıl-
gınca eğlendiler. Onlar gençti ve eğlenmek
haklanydı.
Dış Haberler Servisi — Ka-
dınlarda en çok görülen kan-
ser türü olan ve sürekli artan
göğüs kanserine karşı Ame-
rika'daki Pennsylvania Üni-
versitesi Kanser Merkezi'nde
kan ve lenf bezi kanşerinde
başanyla uygulanan bir yön-
tem denendi.
Henüz "pahalı ve tehlikeli"
olarak nıtelenen yöntemle,
narkoz altındaki umutsuz
hastanın omuriliği neredeyse
tümüyle çekilerek, vücudu 4
hafta boyunca normalden 10
kat fazla dozda, kanseri yok
eden. engelleyen ilaçlarla
bombalandı. Yüzde 5-20 ara-
sında ölüm rizikolu bu tedavi
aşamasım atlatan Marie
McCook adlı hastaya daha
sonra omuriliği tekrar verildi.
Der Şpiegel dergisindeki ha-
bere göre, vücudu tehdit eden
kanserli hücrelerden temizle-
nen ortamda omurilik, hücre-
lerarası sağlıklı birlikteliği
kurabiliyor. Umutsuz göğüs
kanserini bu yöntemle atlatan
McCook şimdilerde gündelik
yaşamını sürdürürken, uz-
manlar kesin sonucun alınma-
sı için kanserdeki 5 yıllık
tekrarlama süresinin geçmesi-
ni bekliyorlar.
Göğüs kanşerinde uygula-
nan yeni yöntem daha önce
umutsuz kan ve lenf bezi kan-
şerinde başanyla uygulanmış
ve beşte dört hastanm yaşam-
larını sürdürmeleri sağlanmış-
tı. Bu çerçevede Almanya'-
daki Preiburg Tıp Fakültesi
Omurilik Transplantasyon
Merkezi yılda 35 • omurilik
transplantasyonu gercekleşti-
recek. Aynı merkez bu yıl
içinde artık tedavi olanağı kal-
mamış göğüs kanserli 5 hasta-
ya sözkonusu yöntemin
uygulanacağını açıkladı.
Transplantasyon uzmanla-
n, yeni yöntemin her tümör
cinsinde uygulanmasının güç
olduğunu, tedaviye başlan-
madan önce hastanın kemote-
rapi duyarlılığımn saptanması
gerektiğini ileri sürüyorlar.
Tedavi süresi içinde hastanın
savunma sisteminin çok zayıf-
ladığı, kusma, ateş ve depres-
yon belirtileri gösterdia,
saçlannın döküldüğü bildirili-
yor.
Tedavide hastanın kendi
omuriliği yanında, yabancı
omurilik de kullanılmakta, bu
dunımda büyük sorun yarat-
mayan doku uyuşmazhğı
sorunuyla karşı karşıya kalı-
nıyor. Almanya'da 160-180
bin marka (yaklaşık yanm
milyar lira) mal olan tedavi,
Alman sağlık sigortası sıstemi
içinde ödeniyor.
Boğaz'daki
koyunlar
• İsUnbul Haber Servisi
— Istanbul Boğaa'nda 20
bin koyun ile birlikte batan
Lübnan gemisinin çıkarılıp
çıkanlmayacaği tartışmalan
sürüyor. DYP Istanbul tl
Başkanı Muhsin Divan,
konuyla ilgili olarak dün
yaptığı açıklamada, tl
Çevre Komisyonu'nca »
alınan kararlann yeniden
gözden geçirilmesini istedi.
Çevre sorunlanna önem
verdiklerini belirten Divan,
ll Çevre Komisyonu'nun
ivedi olarak toplanması ve
batan geminin çıkarüması
doğrultusunda bir karar
alınması çağnsmda
bulundu. Bu arada Çevre
Bakanı Doğancan Akyürek
bugün Istanbul'da
yapılacak olan bir
toplantıda çeşitli bıüm
adamlanyla bir araya .
gelerek Lübnan bandrah
Rab Union gemisinin
Boğaz'dan çıkarılıp
çıkarılmayacağım karara
bağlayacak.
Doruktakiler
• tstanbul Haber Servisi
— Nokta Dergisi'nin
geleneksel
"Doruktakiler'91" ödül
töreni, bu akşam saat ı
19.30'da Cemal Reşit Rey
Konser Salonu'nda
yapılacak. Politika,
edebiyat, basın, çeviri,
mizah, televizyon, sinema,
tiyatro, iş dünyası, müzik,
plastik sanatlar, kururn,
bilim, burokrasi ve spor
dallarında yıbn en başarıh
ismi seçilen 15 kişiye
"Doruktakiler'91" ödülü, 6
kişiye ise "Nokta özel
Ödülü" verilecek.
İstiklal
Madalyası
vaıisleri
• ISTANBUL <AA) —
tstanbul İstiklal Madalyası
Varisleri Derneği
Başkanhğı'na Recai
Çıdamal yeniden seçildi.
istiklal Madalyası Varisleri
Derneği'nin 2. olağan genel
kurulu, dün Deniz Ticaret
Odası'nda yapıldı. Genel
kurulda yapılan seçimlerde
yönetim kurulu uyeliklerine
de Necdet Demir, Yılmaz
Yazıcıoğlu, Mehmet Yobaş.
ve Cahit Rona getirildiler.
Denetim kurulu ise Turgtıt
Ürgen, Necdet Çağlar ve
Sezai Lafçı'dan oluştu.
Genel kurulda bir konuşma
yapan dernek başkanı Recai'
Çıdamal, dernek üyelerini -
onore etmek için şeref
aylığı bağlanmasım istedi.
Belediyelerin
beklentileri
• tSTANBUL (AA) —
tstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Nurettin
Sözen, belediyelerle devlet
kurumlan arasındaki
ilişkilerin ve yetkilerin,
belediyelerin etkinliklerini
artıracak şekilde yeniden
gözden geçirilmesi
gerektiğini kaydetti.
Marmara ve Boğazlan
Belediyeler Birligi'nce
Swiss- otel'de düzenlenen
seminerde, "Belediyelerin
yeni iktidardan beklentileri,
konut ve kentleşme
bakanlığı üzerine
düşünceler" konusu ele
aiındı. Seminerin açılışında
konuşan Nurettin Sözen,
çocuklar ve işgörmezler için
yaratılmış bir sistemin, idari
vesayetin, hâlâ halk
temsilcilerine karşı ısrarla
uygulanmastna son
verilmesini istedi. Prof. Dr.
Ruşen Keleş, Yiğit
Gülöksüz ve Fikret
Toksöz'ün konuşmacı
olarak katıldığı seminerde,
belediyelerin 1930-1940'lann
yönetim şekilleri ile idare
edilemeyeceği savunuldu.
r
Demirek Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin TBMM'de yakında onaylanacağınısöyledi:
Çocuk, doğduguna pişman olmasın
UNICEF'in Dünya Çocuklarmın Durumu
Raporu Türkiye'de de kamuoyuna sunuldu.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Başbakan Süleyman
Demirel, Türkiye'nin geçen yıl
imzaladığı Çocuk Haklan Söz-
teşmesi'ni TBMM'nin önümüz-
deki günlerde onaylayacağını
söyledi. Demirel, "Çocuk dün-
yaya geldiği zaman anasından
doğduguna pişman olmaraalıdır"
diye konuştu.
Bırleşmış Milletler Çocukla-
ra Yardım Fonu'nun (UNICEF)
'Dünya Çocuklannın Durumu
Raporu', bütün dünyada oldu-
ğu gibi Türkiye'de de dün ka-
muoyuna sunuldu. Bu amaçla
Ankara Hilton'da düzenlenen
törene Başbakan Demirel, bazı
bakanlar, YÖK Başkanı Ihsan
Dogramacı ve çeşitli kuruluşla-
nn temsilcileri katıldı. Demirel,
törende yaptığı konuşmada,
"Çocuklar nnasından dogdugu-
na pişman olmamalıdırlar" de-
di. BM'nin ve UNICEF'in
çocuklara ilişkin çahşmalanm
takdirle karşıladığını belirten
Demirel, geçen yıl 29-30 eylül
tarihlerinde ABD'de gerçekleş-
tirilen Dünya Çocuk Zirvesi'ni
de "asnn en önemli olayı" ola-
rak_niteledi.
UNICEF, bu yıl Dünya Ço-
cuklannın Durumu Raporu ile
birlikte, "Yeni dünya düzeninin
gündemi için 10 maddelik bir
öneri"de bulundu. Bunlar şöy-
le sıralanıyor:
"— Yeni dünya düzeni, ço-
ruklar için dünya zirvesinde ve-
rilen sözleri yerine getinnelidir.
— Çocuklara birinci önceük
ilkesi, yeni dünya düzeninin
herkesçe benimsenen ahlaki te-
mellerinden birini ohışturmalı-
dır.
— Dünya çocuklannın saglık
ve beslenme düzeylerinin yük-
seltflmesi, niifus arttşını yavaş-
latma uğraşını engellemeyecek,
tersine bu uğrasa yardıma ola-
cakür.
— Piyasayı temel alan ekono-
mik politikalar, halka yonelik
temel nitelikteki yaUnmlarla
takviye edilmelidir.
— Uluslararası yardım mik-
tannda yapılacak arbşlar, asgari
insani gereksinimlerin karşüan-
ması zorunluluğuna ne ölçüde
uyuldngnna bağlı olmahdır.
— Dış borçlar, dış yardım ve
dış ticareUe ilgili uluslararası gi-
rişimler, geiişmekte olan ülkeler
insanlannın insana yakışır bir
yaşam sürebilmeleri için gerek-
li ortamı yaratabilecek niteiik-
leri taşımalıdır.
— Geiişmekte olan ülkeierde
askeri kesimin agırhgının azal-
taldıfı bir süreç başlatümalı,
varhkta ülkelerin silahlanma
harcamalanndan yapacaklan
kısıntılar ise kaUanma yardım-
lannın artünlmasnıa yöneltfl-
melidir.
— Afrika'nın elini koinnu
baglayan borç zindri kınlıp atd-
malıdır.
— Yeni dünya düzeni, ırk ay-
nmcıhgına olduğu gibi cinsiyet
ayruncıngına da en kesin bicinı-
de karşı çıkmahdır.
— Dogumlann bir soranıla-
luk aalayışı içinde planlanması
bem b«gün hem de yann için in-
sanlann yaşam kalitelerinin ge-
liştirilmesinde başvurulacak en
etkiö ve en ucuz yollardan biri-
dir."
Ben Halk Sigorta
mıyım?
*İflmlz lumyonculuk. YılUrdır
şehlrlerarası mal taşınm. Ba>ıma
gelmeseydl bilmeyecektim.
Bir kaıa yaptık. Arabam da
yOkOm de epey hasar g&rdfl.
Eh, kamyonum slgortalı diye
avunurken... YOkün bOtfln zarannı mal sahlbl bana
yuklentez ml... Şaşırdım kaldım. Ben Halk Sigorta mıyım?
Bir daha slgortasu mal yükJemek ml... Tövbel"
c=Halk
Nakliyat
Sigortası
Bir çağdcişlık simgesi