Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
19 KASIM 1991 HABERLER CUMHURİYET/3
Slğir vebasi nedir, nasıl yayılır, insana bulaşır mı> nasıl önlen
Vebanın vebali hüküıııetîııGöz göre göre Sığır vebası
Irak ve tran sınınndan göz göre
göre geldi. Yetkililer çeşitli
açıklamalara rağmen hiçbir ciddi
önlem almadılar. Seçim
öncesinde bürokratlar ve
Türkiye ağır ödüyor 15 bin
civannda büyükbaş hayvan telef
oldu. Büyük kentlerde halk et
yemekten korkar hale geldi. Şu
anda 50 milyar lira olarak
hesaplanan zarar faturası giderek
yetkililer olayın duyulmasını önleyip uzaktan seyrettiler. kabarıyor. Et fiyatlan hâlâyükselmeye devam ediyor. et fiyatlannda geçici bir ferahlama hesaplanıyordu.
Ucaz et için mi? Hayvancılığı
ihmal eden hükümetin seçimden
önce et fiyatlannın hızla
tırmanmasınakarşı, sınırdan
gelen kaçak hayvanlara göz
yumduğu öne sürülüyor. Böylece
BÜLENT K1ZANL1K
Türkiye, kolera gibi sıtma gi-
bi 'fakir ve az gelişmiş ülkelere
özgü' salgın hastalıklardan ka-
bul edilen 'sığır vebası' felake-
tiyle 22 yü aradan sonra yeniden
karşı karşıya kaldı.
Uluslararası Salgın Hastahk-
lar Komisyonu'nun 1989 yılın-
da yayunladığı raporda, Irak ve
lran'daki sığır vebası salgını ha-
ber verildiğı halde, hastalık Gü-
neydoğu sınınndan 'göz göre
göre' yurda sokuldu.
Bu da yetmiyormuş gibi has-
talıkh hayvanlann bunu diğer
bölgelere bulaştırması ve salgı-
ıun yayüması önlenemedi.
Sonuç: Milyarlarca lira değe-
rinde binlerce hayvan telef oldu,
halk et yemekten korkar hale
geldi...
Şimdi tartışılan konu şu: Se-
çim dönemine rastlayan olayın
bu şekilde ortaya çıkmasında,
politik ve ekonomik birtakım
yanhş hesaplann rolü oldu mu?
Konu ihmal mi edildi veya yan-
hş uygulamalara mı göz yumul-
du?
Kentlere sıçradı
Hastalık, bir yandan ttretim
bölgelerinde sayılan gittikçe
azalan 12 milyon civanndaki
hayvan varhğırun yok olma ris-
kini gündeme getirirken diğer
yandan kaçak kesilip satılan et-
lerle Türkiye'nin batısındaki bü-
yük şehirlere kadar sıçrayarak
insan sağlığı için tehlike saçıyor.
Ancak Tarım Bakanhğı'n-
dan, belediyelere kadar devletin
Ugili tüm kuruluşlarında yetki-
liler, gerekli önlemlerin alındı-
gı ve "vebanın insana geçmeyip
sadece gıda zehirlenraesi yaptı-
gı" şeklindeki iç ferahlatıcı (!)
acıklamalarla halkı sakinleştir-
meye çahşıyor.
Bu arada aşılama çahşmala-
rırun dışında yetkililerin olayı
uzaktan seyrettikleri, özellikle
Hayvanı öldürüyor, insanı süründürüyorUzmanlar vebali hayvan etinin tehlikesi için farklı düşünüyor. Bütün
uzmanlar, hastalığın insanlara bulaşmadığı konusunda hemfikir. Ancak
bazıları hastalıkh etten yemenin hiçbir zaran olmadığını ileri sürerken, bir
kısmı bunun yaşamı tehdit edecek ölçüde sorunlar doğurabileceği kanısında.
Ekonomi Servisi — Hayvanlar için öldürücü
bir hastalık olan sığır vebasının insanlara
bulaşmadığı bütun uzmanlarca kabul
ediliyor. Ancak vebah hayvanın etinden
yemenin insan sağlığı açısından doğuracağı
sakınca ile ilgili iki farklı görüş öne
sürülüyor. Bazı uzmanlar vebali hayvamn
etinden yemenin insan sağlığına hiçbir zaran
olmadığını iddia ediyorlar. Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
öğretim Üyesi Ekrem Kadri Onal, "Balkan
Harbi'nde vebali etler askeriere yedirildi ve
Irîmse zebirienmedi" dedi.
Uzmanlann bir kısmı ise vebali hayvanlann
etinden yiyenlerin gıda zehirlenmesiyle
karşılaştıklannı belirtiyorlar. Zehirlenmenın
de zamanında gerekli müdahale yapümazsa
veba gibi yaşamı tehdit edecek sonınlar
doğurabileceğini belirten uzmanlar, ette ve
sucukta veba virüsünün anlaşıimasının güç
hatta olanaksız olduğuna da dikkat
çekiyorlar.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oğretim Üyesı
Prof. Ekrem Kadri Onat, sığır vebasının bu
etten yiyen insanlara hiçbir etkide
bulunmadığını savundu. "Balkan Harbi'nde
asker aç kaiınca, o yıllarda sınırdaki
salgında ölen hayvanların etkrinin
yedirilmesi konusunda unliı veteriner bekim
Şefik Kolayh oneride bulundu ve 'Askere bir
şey olnrsa beni kurşuna dizin" dedi ve bn
etierden yiyen askerterde hiçbir sağkk
bozukluğu görüimedi" dedi. Istanbul
Büyükşehir Belediyesi Sağlık Işleri Daire
Başkanı Dr. Şeref Solak, sığır vebasınm
insanlara da gectiği yolunda bir bulguya
rastlanmadığını, ette kaynama nedeniyle
mikropların bannamayacağmı, ancak
bağırsak bozukluğu gibi birtakım
rahatsızlıkların ortaya çıkabileceğini söyledi.
Nöroloji mütehassısı olan Solak, sığır
vebasının neden olduğu ekonomik zarann,
insan sağlığına olumsuz etkisindeo daha
büytik olduğunu savundu.
Veteriner Müdürü Oktay Deprera ise vebali
et yenildiğinde diğer gıda zehirlenmelerindeki
etkilerın görüldüğünu soyledi. Deprem,
"Vebali etler diğer bozuk etlerin yaydığı
kokayB yayar" dedi.
lstanbul Universitesi Veteriner Fakültesi
Dahüiye Bölumü Yardıma doçentlerinden
Tarık Bilal de vebanın büyükbaş hayvanlann
dış etlerinde ve bağırsaklarında ortaya çıkan
belirtilerden anlaşıldığmı kaydederek "Yazde
100 bulaşıcı, yözde 99 öldürücü bir
bastahktır ' dedi. Sığır vebasının İkinci
Dünya Savaşı'ndan beri pek görülmediğini
kaydeden Tank Bilal, "Vebah et yiyen bir
insaodaki belirtiler. mide bulantısı ve
ateştir" şeklinde konuştu.
Çukurova Üniversitesi öğretim Üyesi Prof.
Dr. Nail Kiçuker de "tntaniye uztnanlan bu
virüsün bağıştkhk sistemine vereceği zarar
dolayısıyla sindirim ve solnnum sisteminde
bazı hastalıktan'ortaya çıkarma riski
oidağunq söyliiyorlar. Vebah et yiyen yani
viriisü alan insanın bağışıklık sistemi
zayıflayabiliyor. Bu, pasif duran diğer
bastalık yapıcı mikroplaruı guçlenerek başka
hastauklar ortaya çıkartnasına yol açıyor.
Bu nedenle bu etlerin \enmemesi, hasta
hayvanlann sutlerinin de ıçilmemesi
gerekiyor. Zaten Et Kontroi Yonetmeliği de
bu hayvanlann imhastnı öngöriiyor" dedi.
hastalıkh hayvanlann kesilip • Kamuoyuna seçimden önceki
sofralara et olarak gehnesini ön- günlerde yansıyan olayla Ugili,
lemek yolunda, etkili bir çalış- gündemlerini politik konular
ma yapümadığı öne sürülüyor.
Hayvanahkla uğraşanlar ve
dotdnran poliükacılarla bürok-
ratlann ihmali var mı? Ortaya
özellikle et üretimi yapan firma- çıkan görev-yetki boşluğu ge-
ların yetkilileri, seçim arifesin- rekli önlemlerin zamanında
de ortaya çıkan, ancak Urkütü- alınmasını öniedi mi?
cü boyutlan seçim sonrası edi-
nilen bilgilerle anlaşılan hasta-
lığın yayıhna süreciyle, yetkili-
lerin bugün de surdürdükleri tu-
tum ve uygulamalann çeşitli so- çok ilin karantiha altına alındı-
nılan akla getirdiğini vurgulu- ğı, satış ve kesimlerin yasaklan-
dığı, bölgelere hayvan giriş çı-
kışına izin verilmediği yolunda,
valilerin yaptığı açıklamalara
rağmen, hastalığın belli bir böl-
gede kontroi alüna alınması
Bu sorular, gerek ilgililer, ge-
rek etten uzaklaşan halk arasın-
da konuşuhnaya, tartışıhnaya
başlandı. Salgın nedeniyle pek
yorlar.
Onlemler lafta kaldı
• Veba salgını seçimden ne ka-
dar zaman önce basladı? Yetki-
liler, hükümet aleyhine bir kam-
panyaya dönöşmesin diye olayı
seçime kadar sakladılar mı? Bn
arada hastalıkh hayvanlann ve-
bayı yayma tehlikesi göz ardı mı
edildi?
sağlanamadı.
Doğu'da Van ve Hakkâri'de
görülen salgının, 1.5 ay içinde
Türkiye'nin öbür ucu tzmir ve
Istanbul'a kadar yayılması,
ahndığı söylenen önlemlerin ne
kadar başarısız olduğunu
gösterdi...
Bir başka ürkütüctt konu ise,
Türkiye'nin içinde bulunduğu
ekonomik durumun, toplumu
sağlıksız ve kalitesiz ete mah-
kûm etmesi. Yukandaki iki so-
ruya eklenen bir üçüncü soru
ekonomik politikalan yönlendi-
renleri de zan altında bırakıyor:
• Ucuz ve kalitesiz et yurtdışın-
dan getirflmezse, et fiyauannda-
ki artışın hızı kesilebilir mi?
Hastalıklı olma riskine rağmen
Güneydoğu sınınndan kaçak
olarak yurda sokulan canlı hay-
vanlar olmasa bugün etin kilo-
su 30 bin lira yerine 50-60 bin
liraya olaşmaz mıydı?
Bu flyata kim et alıp da yiye-
buırdi? Hayvancdığı ihmal eden
hükümet, seçim öncesi suni bir
canh hayvan bolluğu yaratıp et
fiyatlannın tırmanmasını önle-
mek içİB Güneydogu'dan kaçak
hayvan getirilmesine göz mtı
yumdu?
Türkiye'nin canh hayvan var-
lığıran et tüketimine yetmediği
ve son yıllarda Doğu Avrupa
başta ohnak üzere ucuz bulunan
ülkelerden canh hayvan ithal
edildiği büiniyor.
Et fıyatlarmda yıllardır enf-
lasyonu izleyen fiyat artışlan da
mal miktannm talebi karşdama-
masından kaynaklanıyor. Bu
nedenle et fiyatlan büyuk şehir-
lerde 20 bin lira sınınnı bu yıl
aşarak 30 bine koşuyordu ve
"böyle giderse yıl sonuna kadar
50 bin lirayı bulur" goruşü ağır-
lık kazanıyordu.
lşte bu noktada, hastalık ris-
kine rağmen, Irak ve Iran'dan
kaçak getirilen hayvanlann pi-
yasaya et olarak ulaştınlması
yoluyla, geçici bir rahatlama ya-
ratma hesaplannın yapıldığı öne
sürülüyor.
Et Sanayicileri Derneği Genel
Sekreteri ve Beşler'in Genel Ko-
ordinatörü Necati Oğhan'ın bu
konuda söyledikleri ilginç.
Oğhan, devletin et bolluğu
yaratmak için iki yöntemi per-
vasızca uyguladığını söylüyor.
"Et ve Balık Kunımu, Doğu'-
daki bütün damızlık hayvanla-
n kesti. Böylece kendilerine et
saglarken, yerli caniı hayvan ır-
kının çoğalmasını engelledikle-
rini düşünmediler" diyen Oğ-
han, Iran'dan gelen kaçak etle-
re de göz yumulduğunu sa-
vunuyor.
Oğhan, "tran'da ve Irek'ta
veba olduğn biliniyordu. Ama
devlet sınınnda gerekli önlem-
leri almadı. Veba salgınının bi-
ze sıçradığını daha biz duyma-
dan haber alan Bulgaristan, he-
meo Türkiye sınınnda önlem al-
dı ve 50 kilometrelik bir sınır-
bandı oluşturdu" şeklinde ko-
nuşuyor.
Hastalığın Iran'dan kaçak ge-
len ya da Kuzey Irakh Kürtlerin
beraberinde getirdikleri hayvan-
lar yoluyla yerli hayvanlara bu-
laştmldığını Tarım Bakanhğı
yetkilileri de inkâr etmiyor.
MUsteşar Yardımcısı Ismail
Bilir, "1989'da tran'da salgın
ortaya çıkınca o yıldan bu yılın
ilkbahanna kadar 25 kilometre-
lik sınır boyunca aşdama yap-
tık. Ancak gerek sınır ticareti
gerekse peşmergeler yoluyla bu
hastalıklı hayvanlann yurda gi-
rişi engellenemedi" diyor.
Uzmanlar ise olayın tümuyle
bır'ihmal' olduğu gorüşunde
birleşiyorlar. "İthaıat durdurul-
sa Tiirkiye'de et fiyatlan birkaç
re asıl önemh' konunun, hayvan-
lann yurda sokulmasında vete-
riner sağlık denetimi olduğunu
vurguluyor.
Son olay et fiyatlannın düş-
mesi şöyle dursun, yaşanan te-
dirginhk ve kesilen hayvan mik-
tanmn azalması etiketleri yeni-
den tırmanışa geçirdi. İlgililer,
halkm yasadığı korku >
r
üzünden
satışlann yüzde 25 gerilediğini,
buna rağmen etin kilosunda 5
ile 10 bin liraya varan artıs ol-
duğunu kaydediyorlar.
Dana etinin toptan fiyatına 2
bin, kuzu etinin toptan fiyatına
ise 4 bin lira zam gelen İstan-
bul'da, et miktannm yüzde 30
azalmasının da 'zam furyasına
devam' anlamına geldiği vurgu-
lanıyor.
Milyarlık fatura
Hastahğm ortaya çıktığı ekim
ayında bölgelerden gelen bilgi-
ler ay sonuna kadar yaklaşık 15
bin civannda büyükbaş hayva-
nın telef edildiğini ortaya koy-
du.
Bu hayvanlann ortalama 3-5
milyon lira değerinde olduğu,
bu hesaplamayla geçen ayki za-
rann 50 milyar liraya ulaştığı
hesaplanıyor.
Bu sadece belirlenen veba
olaylan sonucu, ilgililerce itlaf
edilen hayvanlann bilinen yak-
laşık faturası.
Denetimsiz kesilip satılan
hayvanlar nedeniyle gerçek ra-
kamlar sağlıklı olarak saptana-
mıyor ve bu faturamn önümüz-
deki günlerde daha da kabar-
masından endişe ediliyor.
Tanm Bakanhğı, itlaf edilen
hayvanlann tutannı sahiplerine
öderken değer belirlemelerinde
anlaşmazhklar çıktığı kaydedi-
liyor. tstanbul ll Tanm Müdü-
gunde 2 katına çıkar" görüşü- rü Şenol Öngnner, fıyat komis-
iiu savunan Türk Veteriner He- yonlanmn belirlediği rakamla-
ra yönelik itirazların mahkeme-
lere intikal etmeden çözüldüğü-
kimler Birliği Merkez Konseyi
Başkanı Hasan Metin ise itha-
lattan vazgeçilemeyeceğine gö- nü söyledi.
Bu yüyaz sonu görülmeye başlayan sığır vebask gerekli uyarüar zamanında yapûmadığından salgın halirü aldı
Hastalık biliniyordu,ama gizlendiUFUK TEKİN
ADANA — Yurttaş, "Dik-
kat! Sığır vebası var" haberini
ilk kez Cumhuriyet'te okudu.
Giderek diğer gazetelerde de yer
alan benzer haberler fotoğraf-
larla beslendikçe ve "Sağhğı-
mızia oynamyor" yorumlanyla
güçlendikçe konunun önemi bi-
raz olsun kavranabildi. İlk kez
geçen ekim ayının sonunda ve-
rilmeye başlanan bu haberler,
aslında "anında göriinttt" ol-
maktan çıkmıştı. Başka bir an-
latımla "Kanserden korkma,
geç kalmaktan kork" vecizesin-
de vurgulandığı gibi besicisin-
den tüccanna, ihracatçısından
tüketicisine kadar geç kahnıştik
aslında. Kimdi geç kalan, haber
mi, onlemler mi, yoksa bilgiyi
kamuoyundan saklayanlar mı?
Neydi sığır vebası, nasıl orta-
ya çıkar, nasıl bulaşırdı. Çevre-
ye etkisi nasıl olur, insanda na-
sıl etkiler yapardı? Kime ya da
kimlere nasıl sorumluluklar,
ödevler düşüyordu? Söylendiği
gibi hastahğm kaynağı sadece
Iran mıydı? Eğer tran'sa, bir bi-
üm adamının ifadesiyle "sınır-
lanmızdaki laçkahk' neden ön-
lenemiyordu? Konuya yakın
kaynaklar "Geç kahndı" diyor-
lardı, peki ne kadardı gecikme
ve şu ana kadar hayvan varhğı-
mızdaki azahnanm boyutu "ür-
kütücü"müydü?...
Kaynak sadece İran
Tanm Bakanhğı'na yapılan
ihbarların araştmlmasından
sonra hastalığın, daha çok
Iran'dan kaynaklandığı saptan-
dı. tran-Türkiye sınınnm gerek-
tiği kadar korunmaması, geçiş-
leri engelleyecek önlem ahnma-
ması, hastahğm Türkiye'ye ko-
layca sıçramasına yol açmıştı.
"Sınır ticareti" süsü verilerek
yapılan kaçakcılık nedeniyle
Iran'dan gönderilen vebah sığır-
lann, bu hastahğı yerli sığırla-
ra bulaştırması çok kolay olu-
yordu. Sorun, çeşitli illerde
oluşturulan "Hayvan Sağhğı
Zabıtası Komisyon Kararla-
n"nda dile getü-ilecek denli
önemliydi:
"Iran'da görttlen sığır veba-
sı hastalığmın ülkemize girme-
siai eageflemek için alınan ted-
birlere ve konulan yasaklara
rağmen, kaçak olarak yapılan
hayvan sevkleri sonucu sığır ve-
ba» benzeri klinik semptom
Sığır vebası, bütün yurtta et satıslannın diişmesine yol açınca mezbahalarda da kesim azaldı. (Fotoğraf: CUMHURIYET)
gösteren viral bir hastalığın ül-
kemizde bazı Dogu ve Güney-
doğu iHerinde görüldüğü bnnun
için acilen baa önlemler ahnma-
sı gerektiği..."
Tanm Bakanlığı'nın konu-
nun üzerine hızla gitmesi üzeri-
ne sığır vebasının salt lran kay-
nakh obnadığı anlaşüacaktı. Ve-
bah sığırların bir bölumü, Irak
sınınndan güneydeki illerimize
ulaşmıştı bile. Diyarbakır'da
hastahğm görülmesi, bu kanıyı
pekiştiriyordu. Ancak besiciler
ve tüccarlar, gözü kızaran, kanlı
ishale yakalanan sığır ve man-
dalarım çoğu kez "Kurtarabilir
miyiz?" endişesiyle "ihbar" et-
mekten kaçımyorlardı. Kısmen
Hakkâri, sonra Malatya, Erzin-
can, Şanhurfa, çokça Diyarba-
ku- ve hemen ardından Adana'-
ya, hatta ilçeleri Osmaniye'yle
Düziçi'ne, Hatay'a da ulaşmak-
ta gecikmedi sığır vebası.
Iran ve Irak sınınndaki Türk
kolluk gücü, Tanm Bakanhğı'-
nın bilgilendirmesinden sonra
askeri yetkiüler ve valilikler ta-
rafından "Hayvan gecislerinc
kesinlikle müsamaha
gösterilmeyecek" talimatıyla
uyanldı. Ancak hem bu talimat-
lar hem de Bakanlık ve alt bi-
rimlerinde ahnan bu kararlar-
dan henüz kamuoyunun haberi
yoktu.
Gazetelerde ilk kez ekim ayı-
mn sonunda, seçimlerin hemen
ardından çıkan sığır vebası ha-
berlerine karşın, hastalığın çok
daha önce görüldüğü anlaşıla-
caka. Çukurova Üniversitesi Zi-
raat Fakültesi Zooteknik Bölü-
öıü öğretim üyesi veteriner he-
kim Prof. Dr. Nail Küçüker,
"Hastaok çok önce çıkti ama
gidendi" diyordu:
"Gayri resmi edindiğim bilgi-
lere göre hastalık Van ve Diyar-
bakır'da seçimkrden çok önce,
2-3 ay önce çıkmış. Yani günü-
müzden 4-5 ay önce göriilmttş.
Bu habere devlet arkasını döne-
mez, döndttyse bu affedile-
mez."
Vebah ilk sığır Van ve yöre-
sinde görüldüğünde duyuru ya-
pılmadan itlaf edilmişti. Tarih
ağustostu. Kamu kuruluşunda
çalışan bir veteriner hekim,
"Ben de agustos, eyliil gibi duy-
mnştum ama sanki gizleniyor
gibi bir iztenime kapıldım. Bd-
ki önlem alındı ama geç duynr-
mak da önlemin eksik almdığı-
nı gösterir" diyordu.
Geçen günlerde Kuşadası'nda
bir ilaç şirketinin düzenlediği
toplantıda gündem dışı konuşu-
lan sığır vebası konusu, hasta-
lığın ne zaman çıktığı konusun-
daki kuşkulan güçlendirecek il-
ginç mesajlar veriyordu. Top-
lantıyı izleyen bir hekimtn anlat-
tıkları aynen şöyle:
"Toplantıda sığır vebası ko-
nusonn dile getiren veteriner fa-
kbltesinden bir hoca, seçimler-
den önce Almanya'ya gitrJğini
ve orada yabancı meslektaşlan-
nın kendisine 'Turkiye'de sığır
vebası varmış, bizim dergüer ya-
zıyor. Boyutlan ne, çok yaygm
mı' diye sorular yönelttiğini an-
lattı. Hocamız, 'Ben ulkemde-
ki sığır vebasını Almanya'da
duydum, seçimlerden önce bu
bilgi oralara dek ulaşmış ama
bize yasak' diyordu."
Tanm Bakanhğı'na temmuz
sonunda ilk ihbarlann gitmeye
başladığını ve sonınun önemi-
nin de ağustos ayıyla birlikte
hissedildiğini öne suren bir kay-
nak, geç davranıhnasının ya da
bilgi verümemesinin altında 20
Ekim seçimlerinin yattığı ka-
nısında.
Van'da ve Diyarbakır'da baş-
layıp çok kısa sürede Güneydo-
ğu ve Doğu'yu etkisine alan sı-
ğır vebası, belki şu an salgın de-
ğü, ama uzmanlara göre hâlâ
kaygı verici boyutta. "Hastah-
ğm söndürülemedigini" öne sü-
ren uzmanlara göre ilk yapıhna-
sı gereken "Hastalık var,
dikkat" uyansının yapılması.
Seçimlerden 10 gün kadar önce
Adana dahil 7-8 ilde birden ses-
sizce uygulanan kısmi karanti-
nalar, vebanın özenle gizlendi-
ği yolundaki kanılan pekiştiri-
yor. Bu konuda Tanm Bakan-
lığı'nda yapılan üst düzey top-
lantıyı aktaran bir kaynak, "2-4
ekim tarihlerindeki toplantılar-
da yasa gereğince 'Hayvan Sağ-
lığı Zabıtası Komisyonlan'nın
derhal oluşturulması kararı
çıktı" diyerek şu bilgileri verdi:
" Bakanlıkta peş pese yapılan
toplantılarda önlemler giderek
genişletildi ve hayvan itlaflan
için kaynak aynldı, aşı ttretimi-
ne hız verildi, enstitüler uyanl-
dı, ama bunlar çok gizü yapıl-
dı, duyurulmadı, panik olmasm
diye yapddı, ama hayvanlar öl-
du."
SCIRECEK
ULAŞICISIGIR HASTAUGI
lOgünde
kesin ölümSığır vebası, Kuzey Afrika,
Hindistan ve Güneydoğu As-
ya'nın bazı bölgelerinde sık gö-
rülen ve etkeni bir virüs olan
akut ve çok bulaşıcı sığır has-
tahğı. 3-9 günlük kuluçka dev-
resinin ardından hayvamn ge-
nel durumu hızla kötuleşir, iş-
tahı azalır, ateşi yukselir, göz-
ler ve burundan akıntı gelir,
tükürük salgısı artar. Ağızda
ülserleşen yaralar ve kötü bir
koku vardır. öbür beUrtilerden
bazıları ishal, zayıflama, su
kaybı ve kabızhktır. Vakalann
çoğunda, sırt ve butlardaki de-
ride 4-8 döküntü görülür. Dört
gün sonra ortaya çıkan koma-
nın ardından ölüm gelir. Has-
tahk ağız ve burun yoluyla bu-
laşır. Gıdalar ve havadaki vi-
rüs başka hayvanlara kolayca
geçebilir. Dokunma ve sürtme,
yalama da bu hastahğm en sık-
ça rastlanan bulaşma biçimi-
dir. Aynı sudan içen hayvanlar
da bu hastalığa kolayca yaka-
lanır. Virüs, su içen hayvan ta-
rafından su kütlesine verilir.
Aym kütleden su içen hayvan
hastahğı çok kısa sürede ve ko-
layca ahr.
TARIM BAKANITUNCM
20günde
dumururumEkonomi Servisi — Sığır ve-
bası salgınının ortaya çıkışın-
dan bu yana ilk kez konuşan
Tarım ve Koyişleri Bakanı 11-
ker Tuncay, "Bu olayı 20 gün
içinde söndürürüz" dedi. Ko-
alisyon hazırhklanmn tamam-
lanması halinde görevi birkaç
gün içinde DYP'U ya da SHP'ü
halefine devredecek olan ba-
kan Tuncay, salgının yayılma-
sı konusunda bakanlığına yö-
neltilen suçlamalan da reddetti
ve "Türkiye veba salgını üe
mücadele edebilecek güce sa-
hip dünyadaki 20 ülkeden bi-
ridir" göruşunü savundu.
Sığır vebası salgını nedeniyle
telef olan hayvan sayısının id-
dia edildiği gibi on binleri bul-
madığını bildiren Tanm ve Kö-
yişleri Bakanı îlker Tuncay, "7
bin civannda hayvan telef
oldu" dedi. Bakan Tuncay,
Cumhuriyet'e yaptığı açıkla-
mada, bugüne kadar Trakya
1
dakiler de dahil toplam 7 mil-
yon hayvamn aşılandığını, 12
milyon canh hayvamn kalan
bölümünün aşılanmasının da
birkaç gün içinde tamamlana-
cağmı ifade etti.
Türkiye'nin sığır vebası aşı-
sı üreten bir ülke olduğunu, bu
anlamda salgına gelişmiş Ba-
tdı ülkelerden daha hazırhkh
bulunduğunu söyleyen Bakan
llker Tuncay, "Hastalığm ya-
yılması hayvan nakliyesi dur-
durulamadıgı için önlenemedi.
Sınırda valiiiklere defalarca
nyanda bulundnğnmuz halde,
hastalığın görüldüğü Irak ve
Iran'dan canlı hayvanlann
Türkiye'ye sızması da devam
etti. Zaten olay bu yüzden
başgösterdi" şeklinde konuştu.
Geçen günlerde 160 ülkenin
tarım bakanlarıyla birlikte
Dünya Sağlık örgütü FAO-
nun ttalya'daki konferansına
katıldığmı anlatan Tanm ve
Koyişleri Bakanı llker Tuncay,
burada tran ve Bulgaristan gi-
bi sınır komşulanmız da dahil
çeşitli Ulkelerin bakanlarıyla
göriiştüğünü, bu ülkelerin
Türkiye'nin tecrübelerinden
yararlanmak istediklerini kay-
detti.