Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbı Cumlıumel Miibd^'Uk ve (jameuhk Tu-U Anooıtn SjırVetı adına
Ekrin Nadı # Murahhjs L\t LmıiK L>aHıgıl « Oenel \a\ın Muduru
Hasan Cenul. \j./ı hlerı Muduru OLa> Gonensin • Haber MerUtı
Muduru \z\\\n BiUr, SavU Duzenı Vonetmem Alı Acar 0 Temsrlııler
\\KAR\ Mımeı Tan. UM1R Hıkmel (,elınk*va. ^DAN"** Çetm "^ıgenn«lu
Ekonomt Meral Trnner, Dış Haberler Etgun Balcı, Kultur CeUl l'stcr, \.ıın Habcrlcrı NecdH
Dogan. Spor Damşman. \bdulkadir Yucelman. Dızı Yazılar. Kernn Çalışkan, \ra>tırma ijahın
Alpav. Duzettme Abdullah \*acı • Koordınator Ahraet Korulsan • Maiı Uler Erol Erkul •
Muhasebe Bulent Vener # Butçe-Planlama Sevgı Osmanbeşeoglu « Reklam ^ e Torun « ldare
Hu«>in Gurer « lşletme Onder Çelık • Bılgı lşlem Naıl Inal • Personel Se»gı Boslancıoglu
«j«. >. Vuıu» l ntıımyn Maibauıhk v- C.a/iio.ılık T A :> Turkocagı Cad 19 41 C«tılo*lu
UI14U Pk 246kıanbul Te) 512 0« (*•> IÎC hMl Tcte» 2UM, Fa» (1)526 60 72 0 BuroUr
\«W»n /,va(,ökir Bl> lntılipS No 19 4 Tcl 155 II 41-47 Td» 42344 Fax 14) 153 0*6'
Q i/roır H /ıva Blv 1352 S. Z ' Tcl U 12 50 Tde< 52359 FaJ (51> 19 5! 60 # Ad«««.
IIKIIH. t i d 119 S. No 1 Kal I Tcl 19 17 52 (4 h>d Tctex 62155 Fa> C\) » 2< 78
TAKVtM- 18 K\S1M 1991 tmsak 5 19 Gunev 6 47 Öğle 11 54 tkındi: 14 27 Akşam: 16.51 Yatsr 18.H
Ilaçla
bölgesel
kanser
tedavisi
Yaklaşık 4 aydır Ankara
Üniversitesi'nde de
uygulanan yöntemle ilaç
doğrudan tümörlu
bölgeye verilip, sağlıkh
hücrelerin etkilenmemesi
sağlamyor.
HAKAN AYGÜN
ANKARA — özellikle or-
gan kanserlerinde tedavı şan-
sını arttıran "ilacla bölgesel
tedavi" yöntemi Turkiye'de
de uygulanmaya başlandı. Bu-
yuk ölçüde yaşam suresinı art-
tıran yöntemin en önemh özel-
üğinin, "hastalann tedavi su-
resince acı çekmeden normal
yasamlannı surdürebilmeleri-
nin sağlanması" olduğu ifade
edıldi.
Turkiye'de konferanslar ve-
ren yöntemin ilk uygulayıcıla-
rından Alman Prof. Karl Re-
innard, Cumhuriyet'in sorula-
nm yanıtladı:
— Bolgesel ilaçla tedavi
yöntemi nedir?
REINHARD — Yıllardır
uygulanan sistematik ilaçla te-
davi özellıkle organ tumörle-
rinin tedavilerinde fazla etkih
olamıyordu. Butun vucut ila-
cın etkisi altına gırdığinden,
sağlıkh hûcreler de zarar gore-
biliyordu. Bunun uzerine ila-
cın doğrudan tümörlu bölge-
ye verilmesi düşunüldü. Bö\-
lece hem ilaç daha etkih ola-
cak hem de vucudun diğer böl-
gelerine zarar vermeyecekti.
Fakat sorun kanserli bölgede-
ki kan dolaşımırun nasıl tecrit
edileceğiydı.
— Siz ne yaptınız?
REINHARD — Yöntem ük
olarak bir meslektaşımız tara-
fmdan kanserü bir bacakta de-
nendi. 1957'dekı bu deneme-
de, bacak izole edildi. Tam 14
yıl yaşadı ve 74 yaşmda kalp
krizinden öldü. Ancak bacak
kolay izole edilebiüyordu. So-
run, örneğin kann bölgesinde-
ki bir tümörün nasıl tedavi
edileceğıydi. Bilirsiniz kalp
amehyatlarında da hasta bir
makmeye bağlanır. Kalp dur-
duğu surece, bu cihaz hastantn
solunumunu sağlar. Aynı yön-
temi kanser tedavisi için akci-
ğerde denemeyi düşündüm.
Kendi tekniğımı geliştirdim.
1981'deki ılk amehyatımda
teknık mükemmel işledi. Fa-
kat hasta kurtulamadı.
1982'de yaptığım uç ameliyat-
taki hastalarım ise hâlâ
hayatta.
— Asıl başan yaşamı uıal-
m* galiba?
REINHARD — Evet. Bir
de günluk hayatlannı normal
şekılde yaşamalannı sağla-
mak. Sistematik ilaçla tedavi,
yaşam kalitesini çok duşuru-
yor. Hasta, saçlannı kaybedi-
yor, yemek yiyemiyor, acı çe-
kiyor. Bolgesel ilaçla tedavinin
en iyi tarafı bu. Hiç olmazsa
acı çekmiyorlar
Diş Sağhğı Haftası:
tlkokııllara
diş sağhğı
dersi
konmalı
Dünya Bankası Çin Masa Şefı Atilla Sönmez ve BMProje Sorumlusu Atilla Elçi ile söyleşi
Gn'.eyonverenTürlder
MEHMET DEMtRKAYA
İstanbul Diş Hekımleri
Odası, siyasi parti liderlerinin
seçimöncesinde verdikleri va-
atleri yerine getirmesini isti-
yor.
22 Kasım Turk Diş Hekım-
liği Günü nedeniyle duzenle-
nen Ağız ve Diş Saghğı Haf-
tası bugûn başlıyor. Saraybur-
nu'ndaki Sepetçi Kasn'nda sa-
at 11.00'de yapılacak olan
toplantı île başlayacak olan
hafta için tstanbul Diş HeVdm-
leri OdaM Başkanı Celal Yıldı-
nm yaptıklan çalışmalan an-
lattı.
Turkiye'de yurttaşlann yüz-
de 90'ında diş eti hastalığv ve
diş çürüğu bulunduğunu söy-
leyen Celal Yıldırım, "Bir za-
manlar ilkokullarda diş sağh-
ğı dersi vardı. Milli Eğitim Ba-
kanlıgı yeniden Ikokuttara diş
sağlıgı ile ilgili dersler
koymalı" dedi.
Sahte diş hekimleri sorunu-
nun halen surmekte olduğunu
söyleyen Celal Yıldırım, yeni
kurulacak hükumetten şu ta-
leplerde bulundu:
"tnisiyatifieri yerel merkez-
lere kaydırmak larım. Bu ko-
nuda 86'dan beri yuzlerce gi-
nşimimiz oldu. Sonınu >aşa-
yan meslek gnıbu olarak ve bu
mestek grubunun orgutu ola-
rak sorunu ancak biz çozebi-
liriz. Muayenebanelerin açılıp
kapanması konusunda, agız ve
diş saglıgıoın konınması ko-
nusunda ve meslegin uygulan-
ması konusunda aksaklıklann
giderilmesi konusunda meslek
odalan etkili olmalı. Asıl sa-
hibi biziz."
NEVVAL ÇtZGEN
PEKİN — Asya gıbı dev bir
kıtanın ıkı ucunda bulunan
Turkler ve Çinhler birbırlerın-
den çok uzak Ama birbırlerını
anlamaları ıçın çok fazla neden
var. Geçmişten gelen butun kok-
lerinı koparmadan evrenivel ola-
nı yakalama telaşını, belki en
çok, Turkiye ve Çin anlama du-
rumundadır. Belki de bu yuzden
şu anda Çin ekonomısine yenı
bir yön vermeve çalışan Turk uz-
manlar, Çınlıler tarafından tepkı
değil buyuk dostlukla karşılanı-
yor. Dunya Bankası'ndan Atil-
la Sönmez ve Birleşmış Millet-
ler Kalkınma Projesi'nden Atilla
Elçi bunlardan ikisi.
Dünya Bankası Çin masa şe-
fı olan Sayın Atilla Sonmez eşı
Hanne'yle bırlikte Pekın'ın ya-
bancı misyona ayrılmış bolu-
mundekı buyuk bloklarda otu-
ruyor. Çinlılenn "en onemli
adam" dediklerı Atilla Sönmez
ile bu evde bu- söyleşi yapıyoruz.
—Sayın Sönmez Çin'deki gore-
>inize ne zaman başladınız?
SÖNMEZ: 1990 Agustos
aymda Pekin'üe göreve başla-
dım. Çin, Dunya Bankası'nın en
buyuk programlanndan bınsı-
dir. 1980/81 yıhnda Çin, Dun-
ya Bankası'na dönuş yaptı. O ta-
rihe dek Taiwan, Çin'in yerini
alıyordu. Hazıran'daki Tıenan-
men olaylanndan sonra yardım-
larda büyuk kısıntılar oldu. Ben
geldıkten sonra 1-1,5 milyar do-
lara çıkanldı yeniden.
Şimdi ise 2 milyara çıkaraca-
gız. Çin ekonomisinin überalleş-
mesi için gerekli her türlu ön ça-
hşma projelendiriliyor. Alt pro-
jelenmizin sayısı yaklaşık on uç.
— Biz ber ne kadar kendimi-
zi Avrupalı kabul etsek de bir o
kadar da Asyalıyız. Dogu koke-
niniz ve Turk olmanız Çin'de si-
ze ne gibi kolaylıklar sagladı?
SÖNMEZ: Batıh arkadaşla-
nn 6-7 ayda anlayabüecekleri şe-
yı ben 2-3 haftada çözmuş olu-
yorum. Bır Turk olarak Çinliler-
le ekonomik polhika açısından
çok iyi anlaşıyoruz. Benım so>-
lediklerim, tartıştıklanm, Batı-
h bir uzmanın söylediklerinden
çok daha az batıcı oluyor. Bir
Turk olarak onları fazla eleştı-
recek halımiz yok. Çınliler de
bunu anlıyor Bir kompleks
duymuyorlar.
Ama buraya atanmamda
Turk olmamın pek etkısı yok.
Çin'le ilişkıler çok guç doneme
gırdıği için çok deneyimi olan
birisinı aradüar ve ben bulun-
dum. Çin'in kalkmmasına kat-
kıda bulunabilecek birisi seçil-
di. Dunya Bankası'nda mılliyeı
en son kriterdır. Bu nedenle
kimse ne cezalandınUr, ne odul-
lendirilir.
— DünyTi Bankası'nda çok
Turk var bildigim kadanyta.
SÖNMEZ: Evet. Çok var.
Ama bu kişısel nedenlerle. Ör-
neğin Alman çok azdır, oysa
Turk uzman ve yönetici çok faz-
la. Bunun acıklı tarafı şudur:
Turkiye'de biraz kalburustu in-
sanı tatmin edecek iş \e olanak
yok. O nedenle Almanya bu tür
insanlarına sahip çıkar gıtmesı-
ni engellerken, Turkiye kayıtsız
kahyor. Türkiye'de bize sahip çı-
kacak sistem ve kurumlar yok.
Sadece Avrupalılar değıl Brezil-
yalı da azdır. Brezilya çok tat-
min edici iş olanaklan sunmakta
kendı insanlarma. Yuksek du-
zeyde birçok Turk'ün Banka'da
bulunması sevinilecek bir şey de-
ğildır.
— Peki, Dünya Bankası,
Çin'in gelecegi için ne düşûn-
mektedir?
SÖNMEZ: Dunya Bankası
Çin'in geleceği için çok çok
iyımser. On on beş ytl içinde
guçluklerin çok buyuk bolümü-
nu yenmış bir ulke olacağını
umuyoruz. Gelişmış değılse bi-
Atilla Söıunez: Çin, Dünya
Bankası'nın en büyük
programlanndan birisidir. Şimdi
krediler 2 milyar dolara
çıkarüıyor. Çin ekonomisinin
liberalleşmesi için gerekli her
türlü ön çalışma projelendiriliyor.
Alt projelerimizin sayısı yaklaşık
13. Batıhların 6-7 ayda
anlayabileceklerini ben 2-3
haftada çözmüş oluyorum. Bir
Turk olarak Çinlilerle anlaşıyoruz. Atilla Sonmez
Atilla Elçi: Çin'de insan üretim
birimiyle bütünleşmiş durumda.
Herkes çahştığı birimin hemen
yanında yaşıyor. Orada yiyor
içiyor, orada hastaneye gidiyor.
Çocuğunu orada üniversiteye
gönderiyor. Bunun ortaya
çıkardığı sosyal düzen tutuculuk-
bağnazlık düzeyinde oluyor. Yaşlı
kadmlar kolunda kırmızı bantla
sokakta oturup geleni gideni
kontrol eder.
GENÇ ÇtNLtLER — Çin yoneümi politik alanda katı tutumunu surdururken ekonomıde liberalleşme çizgisine devam edijor. Tie-
nanmen olaylarında sesini duyuran Çin gençligi ise demokrasi, ozgüriuk ve Batılı yaşam tarzının ruzg&nnı esüri>or.
le problemlerini çözmuş bir ul-
ke olacak.
— Turkiye için avnı iyims^r-
liği taşıyor mu acaba?
SÖNMEZ: Evet, evet. Turki-
ye ekonomik açıdan geleceği
umutlu görünen bır ulkedir.
Şimdi Çin, gelir duzeyı olarak
çok duşuk. 1940-50 Turkiyesıni
yaşıyor. Gerçi Turkiye ile Çin'i
karşılaştırmak çok guç. Ama
Dunya Bankası için Çm'in daha
onemli olduğunu soyleyebüirım.
Çin, Dunya Bankası yardım-
lannı sadece parasal açıdan de-
ğıl, danışmanlık hizmeti olarak
da çok iyi değerlendiriyor. Tum
fırsatlann suyunu çıkararak de-
ğerlendiriyor, ıyice sıkıştınyor.
Tum öğutlere çok savgı du>ıı-
yor. O denlı benımsemiş durum-
dadır ki biz bazen müdahale et-
me durumunda kalıyoruz. Siz
kendi karannızı venn, hep bi-
zimkini uygulamayın, kendinız
karar üretın dıye onları teşvik
ediyoruz. Bıze çok guveniyorlar.
Siz çok deneyimlisiniz, nasılsa
bizden iyi biürsiniz diyorlar.
— Yani bizde her şeyi kendi-
leri çok iyi bilen bürokrat ve uz-
manlar burada yok demek ki...
Turkiye parayı istiyor, sistem ve
uzmanhk istemiyor.
SÖNMEZ: Bize para yardımı
yapın, ama ışimıze kanşmayın,
soru sormayın pohtıkasını
Turkiye dışında Yugoslavya ve
Mısır'da benımsemişur. Bu ne-
denle en iyi proje bile yanlış fi-
yaı politikalanyla ve kararlarla
ölmeye mahkûrn olur. Biz 15-20
yıl vadeli projeksiyonlar olarak
bakıyoruz projelere.
— Daha once çalıştığınız ül-
kelerle Çin ortak kültur bagla-
ruıa sahip, genel bas^lan içinde
benzerlikkri için ne soyleyebi-
lirsiniz?
SÖNMEZ; Evet 11 yıl Hindis-
tan, Endonezya ve 9 yıl Afrika
ülkelerinde çalıştım. Çin'de 3 yıl
kalacağım. Endonezya, Fılıpin-
ler, Çin çok ortak noktaya sahip
ulkeler. Hindistan hariç dığerleri
için dinamık bir ekonomik or-
tam, hızla buyuyen ve modern-
leşen, değışen toplum, gelişme
trendi gibi şeyler sayabilirim.
Hepsinin ortak noktası: Yuk-
sek tasarruf hacmi. Halk tasar-
ruf eder. Konfiçyus geleneğıne
sahip Çinli hep geleceği duşu-
nür. Bunun getirdiği bir ekono-
mik kararlıhk ve istikrar var. Bu
felsefenin temelinde surekli gay-
ret, çalışma ve tasarruf yatıyor.
— Çin, devamh ureten, ama
az tüketen bir âlke, Turkiye ise
uretmejen, ama çok tüketen bir
toplum galiba. Turkiye ile Çin
arasındaki iüşkiler nasıl geli-
şebilir?
SÖNMEZ: Çok yönlu ılişki
yok. Çin uzak, tıcaret hacmi du-
şuk. Yatınm yapmak zor, çun-
kü Turkıye fınansor bir ulke de-
ğıl. Ama daha canh ilişkıler ku-
rulabilir.
Mûsluman asıllı ve Turkçe
konuşan buyuk bir kesim var.
Çinliler de bu konuda ıstekli.
Hem ticarı hem sanatsal işbirh-
ğı mumkun. Özel sektörun bu
ışe el atması gerek. Devlet ise
külturel değişim programlan
çerçevesinde bu ışe ağarlık vere-
bılır. Üstelik bunlar para isteyen
ışler değil. Bır konser, bır fîlm,
bir iki video filmi bile burada
çok makbule geçer. Bir TV dı-
zısı veya filmi... Gerçekten anlat-
ması çok guç, ama burada ın-
sanlar bizi seviyor ve hayranhk
duyuyorlar. Dunyada bizi seven,
hayranhk duyan fazla msan ve
ulke yok galiba. Bunları goz
onunde bulundurmak gerekir.
— İHa Batı'da sevflmenin yol-
larını aramak gerekmiyor mu
yani?
SÖNMEZ: Orayı da ihmal et-
memek gerekir. Bizim iki taraf-
lı bir ulke olmamız gerekiyor.
Hem ticari hem külturel bakım-
dan Turkiye onemli bır rol oy-
nayabilir. Asya'da bağımsızlığı-
na kavuşan ulkeler batıya ilgi ve
merak duyuyor. Çin gibi. O ka-
dar uzaklar ki bu konulardan.
Onlara >ardım edecek köprüyu
Turkiye kurabüir. örneğin Çinli
oğrencilerin Türkiye'ye eğitime
gönderilmesi teşvik edilebilir.
Bu konuda bilgi buknak müm-
kun değil Çin'de. Bu kolaylaştı-
nlabilir.
— Rusya'daki Turk asülı dev-
letlerin bağımsızlıgıyla, onlaria
külturel yakınlık kurma konusu
da gundeme geldi. Ne dersiniz?
SÖNMEZ: Bunu çok abart-
mak ıstemıyorum. Onlar, bizim
kurulu tek Turk devleti otaıamı-
zın hayranlığını taşıyorlar. Bu
ilişkıler kendimize guven duy-
ma, cesaret konusunda bize çok
yararlı olacakttr. Uzun vadede
tican ilişkıler geliştinlebilir.
— Turkiye'nin kimlik soru-
nuyla boguşmasına da yardım-
cı olur belki.
SÖNMEZ: Turkiye kimlik
problemi olabilecek en son ül-
kedir. Bunca asır kimüğini ko-
rumuş ve empoze etmış olan
Türkiye'ye bu geçiş döneminde
Jamse yardımcı değıl. Aydınla-
rımızın hiçbir fonksiyonu yok.
Yol gösterici değüler. GeneUik-
le olaylara bağnaz ve kapah ba-
kan insanlar bunlar.
Ya Batüıdan çok Batıh ya Do-
ğuludan çok Doğulular! Ütop-
ya ureten aydın kesim yok.
Türkiye'nin problemlerı, çözü-
mu olmayan şeyler değıl. Ama
zorlu bir geçiş dönemi yaşamak-
ta. Şu anda onu Çin'le kıyasla-
mak Türkiye'ye haksızhk olabi-
lir. Çünkü Çin, henüz bu geçiş
donemine girmemış bir ulke.
Girsin bakalım neler olacak...
Çin tarihintn hiçbir yerle kı-
yaslanmayacak derece eski >-aab
tarihi var. Turk tarihi de uzun,
fakat yaza yok. Turk sözcüğu bi
le Çince'den geliyor. ömeğin Sa-
n Nehir uzerinde yapılacak ba
raj için bizim banka uzmanlan-
na hidrolojik bulgular gere-
kiyordu.
Elli altmış yıllık yağış, su de-
bisı vb. hidrolojik bulgulan top-
lamak bize yülarca surecek bir
araşünnaya mal olacak diye he
saplıyorduk. Çinlilerle konuş-
tuk. Gülduler. 2200yılhk kayıt-
lar mevcut dediler. Pek
inanmadık.
Ertesi gun tum kayıtlar geldi.
İki bin senelik kayıtlar çok düz-
gun ve sistemli tutulmuş. BiUm-
sel ve doğru. 100-110 yıllık su
baskırüan bile var. İşlerimiz çok
kolaylaştı bırden. İşte Çin'in bu-
yuklüğu.
— Çin'deki yaşam tarn ve
geleceği açısından ne dersiniz?
SÖNMEZ: Çin buyuk bir ül-
ke. Yetişmekte olan insan gucu
ve bilimsel potansiyeli var. Ge-
leceği parlak. Her ulke için Çin'
le dostluk onemU bir yatırun. Bu
Turkiye içın de geçerli.
Sümela 8milyar
bekliyor
• MAÇKA (AA) —
Trabzon'un Maçka ilçesi
yakınlannda bulunan ve
her yıl çok sayıda yerli ve
yabancı turistin ziyaret
ettiği Meryemana (Sümela)
Manasun'mn onanm
çalışmalanna ödenek
yokluğu nedeniyle ara
verildi. Sarp kayahklar
uzerinde kurulu
Meryemana Manastın'nın
ashna uygun onarımı için 8
milyar lıra gerekiyor.
Manîistınn onanmına
ancak 65 milyon lira
ödenek gonderildiği,
bununla gerçekleştirilen
tahta perdeleme ile
manastınn ön cephesinin
taşlarının düşmesinin
onlendığı bildirildı.
Çocıığa kim
ügi göstermeli?
• tZMİR (AA) — Ege
Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Psikoloji Bölümü
öğretim görevüsi Doç. Dr.
Sezen Zeytinoğlu, yetiştirme
yurtlannda çocuklara
verilen kurumsal bakunın,
çocuğun özellikle ruhsal
gelışimi uzerinde olumsuz
etkiler yaratacağını söyledi.
Doç. Dr. Zeytinğlu, çocuğa
en iyi ılgi ve sevgiyi kendi
ailesınin verebileceğini ifade
ederek şöyle konuştu:
"Maddi durumlan iyi
olmayan aıleler, çocuklanna
kendılen bakacak yerde
yetiştirme yurtlanna
verıyorlar. Ancak aile
çocuğuna kendisi
bakamıyorsa bile çocuğa
mutlaka yakın akrabalardan
biri bakmalıdır.»
Güreş,
Arnavutluk'ta
Çin'de Birleşmiş Milletler Kalkınma Projesi sorumlusu olan Atilla Elçi gelecekten umutlu
Çin'de hiyerarşi kuvvetli
• TtRAN (AA) —
Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Doğan Güreş,
Amavutluk'un başkenti
Tiran'a geldi. Dün akşam
saatlerinde Rinas
Havaalanı'na ulaşan
Orgeneral Gûreş ve
beraberindeki heyet,
Arnavutluk Savunma
Bakanı Perikli Teta,
Genelkurmay Başkanı
Kristai Karoli, Dışişleri -
Bakan Yardıması îlir
Bocka ve diger yetkililercc
karşılandı.
17 kasım
gösterisi olaysız
• ATtNA (AA) — Teknik
üniversite olaylannın 18.
yıldönümü nedeniyle
Atina'da yapılan gösteriler,
şiddetli yağmurun da
etkisiyle geçen yülara
oranla oldukça sönük
gecti. ABD
Büyukelçiliği'ne yürüyen
binlerce gösterici, hükümet
ve ABD aleyhtan sloganlar
attılar. Gösteri daha sonra
olaysız sona erdi.
Azerbaycanla
• ANKARA (ANKA) —
Azerbaycan ile Turkiye
arasında eğitim alanındaki
ılk ışbırliği, Türk Eğitim
Derneği ile Azerbaycan
Üstun Yetenekli ve
Mukafatlandınlmış
Çocuklar Deraeğı'nin
birlikte duzenleyeceği bir
toplantıyla gerçekleşecek.
Üstun zekâlı ve yetenekli
çocuklann eğitiminde
karşılaşılan sorunlann
tartışılacağı "üstün
yetenekli çocuklar"
sempozyumu 5 aralıkta
Türkıye'ye gelecek
Azerbaycanlı eğitimcilerin
de katılımıyla Ankara'da
yapılacak.
BM'nin ofis otomasyonuprojesini yürüten Atilla
Elçi şöyle diyor: "Genç kuşaklar arasında
yabancı dil eğitimi çok yüksek. Değişik
düşünceleryaygınlaşıyor. Çin 15-20 yılda büyük
güç olacak. Amabireysel uretim düşük.
Hiyerarşi kuvvetli. Ailenin hemen dışında
başlayan hiyerarşi ve toplum var."
PEKİN — Çin'in dığer önem-
li bir projesinin başında bulunan
Türk ise Atilla EJçi. Kendisiyle
söyleşirken tum Atillalann yö-
netimde olduğunu anımsattık!
— Sayın Atilla Elçi ne zaman-
dan beri Çin'desiniz?
ELÇt: 1990 Temmuzu sonun-
da Çin'e geldim. Birleşmış Mıl-
letler Kalkınma Programı'nın
kalkınma projesindeyım. Bura-
ya Kuveyt'ten geldim. Ilk gelışim
beş altı yıl önceydı. Her şeyı çok
değişmiş buldutn şimdi.
— Projenizin içerigini açıkla-
yabilir misiniz?
ELÇİ; Tabiı... Ofıs otomasyo-
nu benim projem. Proje kapsa-
mında yırmı ulke var. Kımı çok
fazla, kımi az beyın goçune sah-
ne. Nufus harekethliği çok olu-
yor genelde.
Çin'de ise burası surekh bır
toplum. Kalabalık. Ofıs otomas-
yonunun personel azaltması ge-
tireceğınden korkuluyor. Oysa
personel gereksınmesı her za-
man vardır. Çınliler çok çabuk
oğrenen insanlar. Çok başa-
nlılar.
— Teknik projenin loplumsal
gelişmeye ne gibi etkisi ola-
caktır?
ELÇİ: Bence teknik bır proje
olan ofıs otomasyonunun top-
lumsal gelışmeye pek buyuk et-
kısı yok.
— Peki bir Turk olarak Çin
tzleniminiz nedir?
ELÇİ: Pekın, Şangay, Çiyang
uç değişik yapıda uç değışık ge-
lişme düzeyinde yerler. Diğer
yerlere henuz ulaşamadık. Çin'-
in geleceği, butunleşmeden ge-
çiyor. Çin'de bolgesel farklılık-
lar çok fazla. Çin deyınce akla
hep Doğu Çin geliyor. Oysa Çin
çok büyuk Eğer Çin bu butun-
leşmeyı sağlarsa Çin'in olağa-
nustü bır potansiyeli var.
Genç kuşaklar arasında ya-
bancı dıl eğitimi çok yuksek.
Değişik duşunceler yaygınlaşı-
yor. Yaşlılann Çın'ı bır arada tu-
tan yapışkan maddesı de yerin-
de duruyor. Bu hızla giderse Çin
on beş yırmı yıl sonra buyük bır
guç olacak. Teknolojınin yaygın-
lığı henuz yok. İhracatla yuksek
teknolojı urunleri pazarlıyorlar.
Ustelık çok ucuza. Yer yer
teknolojik gelişme çok ust du-
zeyde. Çin, şimdi Japonya'nın
20 yıl, Guney Kore'nin beş yıl
oncekı durumunda. Bır farkla;
Çin'de 1 milyar 160 milyon ın-
san var. Bu olağanustu bır ure-
tim gücü demektır. Kafa kafa-
ya verince çok buyuk şeyler ba-
şarıyorlar. Ama bireysel uretim
çok duşuk. Hiyerarşi kuvvetli.
Ailenin hemen dışında başlayan
hiyerarşı ve toplum var. insan o
çevrenın bir bileşenı kabul
edıliyor.
İnsan, uretim birimiyle bu-
tunleşmış durumda. HeTkes ça-
hştığı birımin hemen yanında
yaşıyor. Orada yiyor ıçiyor. Ora-
da hastaneye gidiyor. Çocuğunu
oradan üniversiteye gönderiyor.
Bunun ortaya çıkardığı sosyal
duzen tutuculuk, bağnazlık dü-
zeyinde oluyor. Yaşam biçimı
oylesine sıkı ki bu duzen kendi-
liğinden ortaya çıkıyor. Yaşh ka-
dınlar mahalle nöbetçihğini ve-
ya otobus durağı bekçiliğinı ya-
par. Kollannda kırmızı bantlar-
la sokakta oturur ve geleni gide-
ni kontrol ederler.
— Evet çok gördum on-
lardan.
ELÇİ: İşte bu geleneksel ola-
rak oturmuş bir sistem. Toplu-
ma dışarıdan gelecekleri doğal
savunma mekanizmasıyla geri
puskurtuyor. Bir an kovanı gı-
bı yabancılan kovuyor. Doğal
bır durum. Ama dunyanm baş-
ka bır yerınde böyle bır şe> yokv
Buna gore bir yapılaşma oluş-
muş. Kuçuk sokakları çeviren
surlar görursunüz. Oturulan yer
kale gibi savunmadadır.
— Yeni yapılan 18-20 katlı ya-
pılar, sosyal konutlarla mahal-
îc kavramı ortadan kalkıyor
sanırım.
ELÇİ: Evet izole çevreler
oluşmakta.
— Son olarak âzin soz etmek
istediğiniz bîr şey var mı?
ELÇİ: Bızler Turkıye'den
uzakta olmanın verdiğı bır ya-
bancılaşmayı yaşıyoruz. Bize sa-
hip çıkılmıyor.