Catalog

6 OCAK 1991 CUMHURÎYET/15 HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGUN Uevtet Meteoroloji işleri Genel Mûdûrttğü'nder altnan bıigıye gö- re, yurdun kuzey batı kesımleri parçaiı buiutlu. otekı yerter agk 1 geçecek. Yurdun ;ç ve doğu ks- [ simlennde sabah saatlerinde yo- flım olmak ûzere yer yer sis 96- rûlecek. HAVA ŞICAKLIĞI: Biraz daiıa artacak. FHJZGAR: Gûney ve Batı yönlerden hafif ara sıra orta • kuvvette, yurdun kuzey kesimte- 4 yer yer 5 kuvvetinde, saatte 4 ilâ 16 yer yer 21 deniz rinde yer yer kuvvetli esecek. De- m ı t l n ı z l a esecek. Van Gölü'nde hava: Az buiutlu ve açık nizterimizrie: Karadenızde gûnba- fleçecek. Rüzgâr değıştk yönlerden hafit olarak esecek tısı ve lodos, Doğu Akdeniz'de 661 kûçûk dalgalı olacak. Görûş uzakJığı 10 km. dolayın- gûndoğusu ve poyraz, Batı Ahde- da bulunacak. Btoök KngN Biifc Bokı Bursı Çanakfcüe Çonım Denzk A 20° 8° DıyartıakK * 0 13° 3 Edıme B A 14° 3 ° E J » I K * I B A KP-T* Efluun B B 0°12°Eskqalw A S 10° -2° Gaaanlsp A A 18° 5 ° a r a s n B A 19° 6°6ümfehaı»B B 5" (PHakttn 8 A 16° S°ispara A B 13° 2° İstanbul B B 11° 3°tom A B 7°-5°Kars B B 6°-6° Kasümonu B B « f 0°Kaysen B B 13° 2°Kırtdır* B B 13° 4°Konya B B r-«°KÛQtıya A A 14° 3°M*atya B 12°-3° Man6a 12° 3°KMaraş ° ° M 11° -r Muş M° 3°WJ* 13° 8°0rti) 5° T» RBB S°-3°Sanısun 13° O°Sirt 13° 7°Sınop 16° ff>Sw»s •1° •14°WanJaO 9°-2°Trata>n 12° «"Uşak 9°-1° Van 11° -1° ttKgat 8°-4° Zonguld* A 14° 3° A 13° 0° A 19° 9° A 16° 4° B 1°-9° B V>-*> B 13° 8» B 13° 7» B 14° 8° B 8° 6° B 13° 7° B 5°-6° 8 12° 6° B 13° 7° B 8°-5° A 13° 1° B 5°-4° B 8°-3° B 12° 6° A-açik B-Mutu &«ra» K-kartı 5-ast Yyaflmurti DUNYA'DA BUGUN Amsterdam V 7° Amman A 21° Atma A 17° BaOdat A 21° Bartetona B Basel Belgrad Bertın Bonn Bfüksel Budapeşte Onevre & Odde Dubaı Ftanklurt Gime Heteınfc: Kahıre Kooenhag LelVosa B 7° Y 10° Y 8° y 5° YB-7° 7° 8 8° A 18° A 24° A 22° Y 6° A 18° Y 6° A 20° Y 5° Y 5° A 17° Lenmgrad londra Msjnd («anc Mootrea' Mostova Münh Y 2° Y 9° B 10° B 5° B 10° B -3° Y 5° Nentoıfc 8 12» OsJo Pans Prag Rrjfna Sotya Şam Imus Vened* Vtyana B 7» B W> B n»y Vtefungton B 9° Zûrih 8 7» BULMACA 7 8 9SOLDAN SAĞA: 1/Baş örtüsü olarak kullarulan bir tür ipekli dokuma... Aritmetik hesap yapmakta kullanı- lan, birçok devingen parça dizisiyle dona- ülrriış düzenek. 2/ Kulak iltihabı... Mayhoş bir içecek. 3/ Bir nota... Bera- berinde yağmur ge- tirmeyen giiçlü fırtı- na. 4/ Muğla'nın bir ilçcsi... Yunan mito- lojisinde gûzel sa- natlann dokuz perisinden biri. 5/ Harman döküntüsü. 6/ tradesizlik- ten ileri gelen sürekli cansızlık... Ha- raret. 7/ Osmanb devlet dairelerin- deki kalemlerde çalışan kâtiplere ve- rflen ad... Koca. 8/ Eski Mısır'da gü- neş tannsı... Tfeşhis. 9/ Tırpana balı- ğına verilen bir başka ad... Mahke- me sonucunu gösteren resmi belge. YUKARDOAN AŞAĞIYA: 1/ Antil Adaları'nda, özellikle Hai- ti'de yaşayan karaderililerin dini... Hattatların kâgıt cilalamak- ta kullandıkları özel bir bileşim. 2/ Mercanada... Kedi ya da köpeğin ön ayağı. 3/ Lityumun simgesi... Kabuğu düğme ve süs eşyası yapımında kullarulan bir deniz kabuklusu. 4/ lskambil- de koz... Avrupa'da bir başkent. 5/ Bir uyaktan sonra yinele- nen aynı anlamdaki sözcük ya da eklere verilen ad. 6/ Saban ya da pullukla açılan su yolu... Anadolu'da kurulmuş eski bir uygarlık. 7/ tnce bez... Bir renk. 8/ Serbest bırakma... övme. 9/ Kürekle yürütülen dar, uzun ve hafif tekne... Orta Asya'da yaşayan Şamanist Türklerde, çeşitli şeylerden anlam çıkartarak bakılan fal. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Venizelos'un beyanatı ŞHe, kavanoz ve benzeri cam işleri • l ı r k a n a r t ı k ŞUMATCUYI: ARAYtBl S*4taınlık,güzellik-««- • ölçO - «yar yasas< > n» vygunluk sarantisidir R TAM TORK MAU 6 OCAK 1931 Yunan Başvekili Mösyö Venizelos Cenaplan, iki gündenberi Viyana'da misafir bulunuyor. Mösyö Venizelos, dUn akşam buradaki Yunan sefarethanesinde yerli ve ecnebi matbuat mümessillerini kabul ederek kendilerine Balkan konferansı, Yunan-Bulgar müzakeratı ve akalliyetler mes'elesi hakkında beyanatta bulundu. Yunan Başvekili müteakıben bana hitap ederek beyanatına şöyle devam etti: "— Bütün dünya matbuatı mumessilleri huzurunda, Türk-Yunan dostluğunun, Avrupa'da sulhun takviyesi itibarile zamanımızın en mUhim siyasî muvaffakiyeüerinden olduğunu ve bununla iki memleketin iftihar edebileceğini söylemek isterirn. Mösyû Venizelos, Menemen hâdisei irticaiyesine temas ederek buna ehemmiyet vermediğini söylemiş ve: "— Türkiye Cumhuriyetinin bu gibi hâdiselerden müteessir olamıyacağına ünan ederim." Cümlesini ilâve etmiştir. Yunan Başvekili, Yunanistan'daki yüz ellüiklerin Garbi Trakya'dan ayrılmalan için Atina hükûmetinin ciddi mukarrerat ittihaz ettiğini kaydederek beyanatını şu cümlelerle bitinniştir: "— Türkiye'nin istemediği adarnlan biz de istemeyiz. Bunlann Yunan topraklannda Türkiye Cumhuriyeti aleyhine çalışmalanna mUsaade edemeyiz." Mösyö Venizelos, bu akşam Triyeste tarikile memleketine avdet ediyor. NADtR NADİ • 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet Yeni kabine açıklanch 6 OCAK 1961 Kurucu Meclis toplantısı arifesinde yeni kabine kurulmuş, bu akşam Cumhurbaşkanlığı Umumî Kâtipliğinden ilân edilmiştir. Yeni kabineye C.H.P'den Turan Fevzioğlu Millî Eğitim Bakanlığına ve Cihat Baban Basın-Yaym ve Tbrizm Bakanlığma alınrmştır. C.K.M.Kden Ahmet Tahtakıhç da Hayri Mumcuo|lu Çalışma Bakanlığına getirilmiştir. Bu arada, bağımsızlardan Orhan Mersinli Ulaştırma Bakanlığına ve aynı zamanda Yargıtay üyelerinden bağımsız Ekrem Tüzemen Adalet Bakanhğına ve General Muzaffer Alankuş Milli Savunma Bakanlığına tâyin edilmişlerdir. Başbakan Yardımcılığına şimdilik bir tâyin yapılmamıştır. Diğer taraftan M.B.K. üyelerinden hiç birinin Bakanlık görevi almaması kararlaştınlmıştır. Yeni kabine şöyledir: Başbakan: Orgeneral Cemal Gürsel, Devlet Bakanı: . Hayri Mumcuoğlu, Devlet Bakanı: Nâsır Zeytinoğlu, Devlet Bakanı: Ekrem Tüzemen, Milli Savunma Bakanı: Muzaffer Alankuş, Içişleh Bakanı M.lhsan Kızıloğlu, Dışişleri Bakam: Selim Sarper, Maliye Bakanı: Kemal Kurdaş, Milli Eğitim Bakanı: Turhan Feyzioğlu, Bayındırbk Bakanı: Mukbil Gökdoğan, Ticaret Bakanı: Mehmet Baydur. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı: Ragjp Üner, Gümrük ve Tekel Bakanı: Fethi Aşkın, Tanm Bakanı: Orhan Mersinli, Çalışma Bakam: Ahmet Tahtakıhç, Sanayi Bakam: Şahap Kocatopcu, Basın Yayın ve Turizm Bakanı: Cihat Baban, Imar ve Iskân Bakam: F«hmi Yavuz. GEÇEN YIL BUGÜN CumhuriY et Müze krizi 6 OCAK 1990 Ayasofya Mûzesi'nin camiye dönüştürülmesine ilişkin kampanyalar sürerken, hükümete bu konuda yoğun baskı yapıidığı öğrenildi. ANAP Genel Başkan Yaıdımcısı Galip Demirel, Ayasofya'mn ibadete açılıp açılmama konusunun "laikük"le bir ilgisi obnadığını ve Ayasofya'mn ibadete açık tutulmasırun Fatih Sultan Mehmet'in "vasiyeti" olduğunu söyledi. Demirel, "Laiklik, bir ülkede inançların yerine getirilmesine engel olmamalıdır" dedi. Adalet Bakam Oltan Sungurlu da aynı konuda, "Ayasofya'mn ibadete açılması için bizce bir sorun yok. Bakanlar Kurulu'nun kararı yeterli olur" diye konuştu. TABTISMA 4 Kenan Evren^m Amları9 Anılar, olayları bilmeyen, kişileri taıumayan okuyucular üzerinde, Evren'in prensiplerine ne kadar bağlı olduğu yolunda bir izlenim bırakmaktadır. 9 Şubat 1990 tarihli Cumhuriyet Gaze- tesi'nde yayımlanan "Kenan Evren'in Aoılan" başlıkh yazımda o zamana kadar Sayın Evren'in vermiş olduğu gerçeğe bü- tünü ile aykın demeçlerine örnek verdikten sonra yazmaya başladığı anılannı yeniden gözden geçirmelerini ve titiz bir dürüstluk- le kaleme almalannı önermiştim. Kenan Evren'in Milliyet Gazetesi'nde ya- yımlanan amlanmn 31 Aralık 1990'daki bö- İamûnde, Çanakkale'den Danışma Mecli- d'ne seçilen Mehmet Pamak'ın, Danışma Meclisı Genel Kurulu'nda başörtüsü (tur- ban) yasağı hakkındaki konuşmasına deği- nilmekte ve söz, Mehmet Pamak'ın Danış- ma Medisi üyeliğine seçimi konusuna ge- tirilerek "Aynı vilayetten muracaat eden- ler trasında Emekli Korgeneral Vehbi El- gin de vardı. Gonlüm onu seçmek istiyor- du. Zira kendisini çok eskiden, binbaşılı- ğından beri tanıdığım gibi iki defa bana komutanlık da yapnuştı. Fakat asker kö- kenliler çok ohnaan şekfindeld prensip ka- ranna aymak ve kendisioe kHmandanhk vmpnuş kJşflere Dtimas edryor denmesini ön- lenek için oan seçmemişrJm" denilmekte- dir. Evren, yukanda söz konusu ettiği iki prensibini de çok açık biçimde çiğnemiştir: 1. Evren, 1974 ağustosuna kadar Kara Kuvvetleri KomnUnhğı Kurmay Başkanıy- ken Kara Kuvvetleri Komutaıu olan ve 1974 ağustosunda orgenerallik sırasmda bulunan korgenerallerden kendi kunnay başkam Ke- nan Evren'e diğerlerinden daha yuksek pu- an verdirerek Evren'i, Kote'den aldığı bir yıl kıdem zammı ile ulaştığı 1937'li korge- nerallerin de kıdemce üstüne çıkartan ve bu sayede Evren'in daha sonra atandığı Kara Kuvvetleri Komutanhgı, GeneUnırmay Baş- kanlığı ve Devlet Başkanlıgı durumlarını bütünüyle kendisine borçlu olduğu Emek- li Orgeneral Eşref Akıncı'yı; Devlet Başkam olur olmaz, Etibank Genel Mudiirlüğü Yö- netim Kurulu üyeliğine, daha sonra da ora- dan Danışma Meclisi üyeliğine seçtiği gibi 1983 miUetveldli genel seçimlerinde de Tur- gnt Snnalp'a kurdurduğu Milliyetçi De- mokrasi Partfca'nden, (Ankara seçim çev- relerinin birinden) 1. sırada aday gösteri- lerek tek başına Meclis'e ginnesini ve mil- letvekili ohnasını da sağlamıştır. Evren böylece kendisine büyük yararla- n dokunan ve o günkü durumunu borçlu olduğu komutanma borcunu ödemiştir. 2. Danışma Meclisi'ne asker kökenliler- den fazla üye seçmemek prensibine geUn- ce: Bu prensibi de açık şekilde çiğnemiştir. Danışma Meclisi üyelerinden her ikisi de sivil kökenli Kemal Karhan ve Doğan Ka- ran'ın, Danışma Meclisi'nin kuruluşundan iki ay sonıa Yiiksek Öğretim Kununa (YÖK) üyeliğine seçilerek aynlmalan üze- rine, Kenan Evren tarafından, (yerine iki sivil kökenli üye seçmek gerekirken her ikisi de asker kökenli ve Çanakkale'den üye seç- mediği Emekli Korgeneral Vehbi Elgin'in sınıf arkadaşlan olan) Emekli Korgeneral Recai Baturalp ve Emekli Korgeneral Ad- nan Orel, 5 Ocak 1982'de Danışma Mecli- si üyeliğine seçilmişlerdir. Kısa bir süre son- ra da Danışma Meclisi üyelerinden MusU- fa Aysan. Ulaşünna Bakanhğı'na seçilmiş ve bu bakanlıkta başansız görülen, Kenan Evren'in hemşerisi ve smıf arkadaşı Nec- mi Özgttr, Danışma Meclisi üyeliğine geti- rilmiştir. Bu örneklerde görülmektedir ki kendisi- ne komutanlık yapanlan, yarar sağlayan- lan, hemşerisi ve sınıf arkadaşlannı hiçbir düşünce ve prensibe aldınş etmeden Danış- ma Meclisi'ne, yönetim kurulu üyelikleri- ne seçtiği gibi Danışma Meclisi'nde asker kökenlileri arttırmamak biçimindeki pren- sibini de Danışma Meclisi'nden aynlan iki sivil kökenli üye yerine bir günde iki asker kökenli üyeyi seçerek çiğnemiştir. Anüar, olaylan bilmeyen, kişileri taıuma- yan okuyucular üzerinde, Evren'in prensip- lerine ne kadar bağh olduğu yolunda bir iz- lenim bırakmaktadır. Zaten, Evren'in ama- cı da olaylan kendi bildiği gibi değiştirerek hakkında iyi bir izlenim yaratmaktır. Ama olaylan bilen ve kişileri yakından tanıyan- lar üzerinde istediğinin tam tersi ızlenim- ler yaratmakta olduğu da bir gerçektir. ABDÜLBAKİ CEBECt Emekli Knrraay Albay/Ankara Öğrenciler, İşadamlan, Mükemmel İngilizce 1991 Evhanımları, Sekreterler... Eğitimi Bir Ayrıcalıktır.Oeneyimli İNGtLİZ öğretmenlerle tnlgisayar destekli dil öğretımı. Başanh kursiyerlere tngiltere HENLEY COLLEGEde ücretsiz yaz okulu. dğrencilere ödeme kolaylığı Öcretsiz Öğretim danışmanhğı öcretsiz lisan seviye belirleme testi M.E.B.'dan onayh Yüzyıl-Netpa sertifîkası. /şadamlan; size sunulan bu özel avantajı.one to one veya gnıp olarak kunırnumuzda. dilersenız işyennizde eğitim programlanmızla değerlendırin. Cvhanımlan; öğteden sonramzı gelm. modem eğitim kunırnumuzda değerlendirin, özel bir ayncalığınız olsun. Yeni dönem kayıtları için; Gelin, size sunulan özel avantajları yakından tanıyın. 130 02 32 (2Hat)"- 132 41 61 den Eğitim uzmanlanmızla mülakat için randevu alınız. T.C.M.E.B OZEL YÜZYH NERB\K U R S L A R I z. r Büyiikdeıe Cad. Balçıktarlası Sk. No: 1 Kat:3-4 Tanlıhan Şişli (Şışli Camii Karçısı)- İST. Tel: 130 02 32-33 Fax: 134 35 76 VACANCY A vvell advanced and authentic shipping agency, running regular container lines, is seeklng, for the hcad office in İstanbul, a manager with a sound knowledge and experience in brokerage and chartering as well. A highly satisfactory salary and a promising future in a friendly atmosphere are offered. Curriculum Vitae to RO.R 618-Karakövsistanbul FRENC CONSTRUCTOR OF HANDLINGEOUIPMENT (METAL SVVARFCONVEYORS) ISLOOKINGFORASOLE AGENTFORTURKEY OMSAT S.A. BP 48—38530 PONT CHARRA—FRANCE VEFAT Uyemiz, değerli arkadaşımız, Sürekli Basın Kartı sahibi ÖZDOKUMAN 4 Ocak 1991 Rünü vefat etmiştir. 1930 yüında Istanbul'da doğan ve'mesleğe 1963 yılında Kim dcrgisinde başlayan, Hareket, Hürriyet, Tünaydın ve Günaydın gazeteleri ile Hayat Ya>inlannda teknik sekreterlik ve muhabirlik yapan Dokuman l.Ü. Basın Yayın Yüksek Okulu'nda uzman Oğretim görcviisi olarak çaltşıyordu. Vefatı camiamızda üzüntü ile karşılanan Öz Dokuman'ın cenazesi 7 Ocak 1991 pazartesi günü saat 10.30'da Gazeteciler Ceraiyeti'ne getirilecek, yapılacak töreni takiben öğle namazından sonra Teşvikiye Camiı'nden kaldırılarak Zincirlikuyu Mezarlığı'nda topıağa verilecektir. Öz Dokuman'a Tanndan mağfıret, ailesine ve üyelerimize ba^sağlığ dileriz. GAZETECİLER CEMÎYETÎ laSÖMESTİR TÜRLARI(UÇAKLA) MISIR'DA NIL SKFASI KAHİREMİL (7 gece.8 gûn) 27 Ocak-3 Şubatft Şubat-10 Şubat 5 yıldızlı o«e!5 yıtdızlı gemi.T.P.gaziler,transie<<«r,rerıber1Jk daha 850.000.-T1.*550$ AVUSTUHYADA KAYAK SCH1SCULE INNSBRUCK (7 geoe,8 gün) 27 Ocak-3 Şubat 6 gece IrmsbructCda 4 yıldızlı otetöe Y.P. +1 gece Mûnih.kayak malzemeterijıayak derslefi.tüm transferier dahıl.kar garantili... 1.100.0O0.-TL • 1200 DM HEILIGENBLUT (7 gece.8 gûn) 27 Ocak-3 ŞobaV3 Şubat-10 ŞutMt 4 yıMızlı otetde Y.P (Kahvaltı v» afcHm yamtji a«ık biM), 6 geceieme+1 gece Vıyana.kayak hocası.animasyon.kmdO geceai ve sûrpfiztef ..1.050.000.-TL «1200 DM İTALYA'DA KAYAK MADONNA Di CAVPİGL'O (7 gooe.S gün) 26 Ocak-2 Şubat 4 yıldızlı otelde Y.P. geceleme.transtefter dahj.. 860.0O0.-TL • 880 DM DELOS TOURISM-ORGANISATIOrj C a d ' 0 2 2Nişa.-!:aş, Te - - 0 3ti H' ":C-56fc3i BU KAÇIRMAYIM -Her Haftasonu MUKKALE YATAKLI VAGONLARIMtZLA t Her Cuma 1730'Oa i3T*e' ve Pazanesı 0930'da ktmıbura «•* 1 HOTEL TUSANda konaklama 395M00.- rZ..o^«»^ Fbsftmoa. mn w «B*WO iatvj/btar «te jkşam yemoUKi daNttr KxnpwtrrMr> dtUytm sayısına gbrt değıştnfyattanmott&olanmtntm ûğrmmmrttoi »I Sanatı" 151 73 35 |5 fut) I : 132 54 00 (3 Hü) u? es a? • j«e » a? ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇI Yüıiiyüş... önceki gün, Bulvar Palas'ta, sosyal demokrat bayanların yerneğinde anlattım olayı. Bir çeşit "Geçmiş zaman olur ki..." gibisinden. Toplantıda konuşurken Maden işçileri ile on bin- ter Zonguldak-Ankara yollarındaydılar. Dinleyenler, heyecanlı, tedirgindiler. • Yıl, 1967. Eylülün ilk günü; günlerden cuma. Milliyet'teyim o yıllar; telefon çaldı, Türk-İş Genel Sekreteri (yazmanı) Ha- lil Tunç... —Sayın Ekmekçi, bana kadar getebilir misiniz? —Hay hay! dedim. Kalkıp gittim. Bana bir, "Maden-İş" ga- zetesi verdi. Zonguldak maden işçiterinin yayın organı. Ora- da, tam sayfa bir mektup; mektubu yazan, Türkiye Kömür İşletmeleri Genel Müdürü Behzat Firuz, mektubu o zaman başbakan olan Süleyman Oemirel'e yazıyor. Köşede, "Ççk gizli ve zat'a mahsustur" yazısı var. Mektup uzun, gazete- nin tüm sayfasını kaplıyor. Şöyle başlıyor: "Sayın Süleyman Demirel, Başbakan-Ankara Zonguldak Kömür Havzası'nda zaman zaman vukua ge- len ve bazen vahim neticeler arzedecek durumlara giren ha- diseler hakkında alakaiı makamlara gerekli bilgiler devamlı surette verilmektedir. Ancak: 1963 senesinden beri Zongul- dak havzasında en küçük mevkiiden en yüksek mevkiye ka- dar kademe kademe yükselerek çalışmış bir insan otarak, havzanın hususiyetleriyle ilgili olayların sureti cereyanları ve bunlar hakkında alınması mümkün olabilecek bazı tedbirle- ri şahsen zatı devletlerine arzetmeyi faydalı ve vazife telakki ettiğim için bu muhtırayı takdim etmekteyim..." Genel müdür, bu girişi yaptıktan sonra, AP Genel Başka- nı olan Başbakan Süleyman Demirel'e oradaki işçi kesimi, sorunlan ile ilgili bilgiler verip şöyle demekte: "Bilinmektedir ki son senelerde diğer vatandaşların oldu- ğu gibi işçinin de gitlikçe sabitleşen bir nıspette muayyen siyasi partilerin malı oldukları görülmektedir. Bunları bura- lardan diğer ye karşı siyasi kanaatlere çekmek mümkün gö- rülmemekte ise de, siyasi kanatlar dışındaki hususiyetlerde ayrıntılar yapmak suretiyle bunları bölmek ve bu meyanda işçileri bu yönlerden esas partilerinin dışına çekmek ve yeni bir temayüle (eğilime) hizmet eder hale getirmek çabaları hav- zada harekete geçmiş bulunmaktadır..." Genel Müdür, alınacak önlemleri de şöyle sıralıyordu: "1- Havzada bir toplum polisinin bulundurulması sarttır. 2- Havzaya atanacak vali, emniyet müdürü, jandarma komuta- nı ve MİT ajanı önce hükümetin politikasına ayak uydurma- lı, saaiyen işletme ile işbirliği yapmalı. 3- Havza yollannın acilen yaptınlması, 4- Havzaya ya da yakın bir mahallinde askeri birlik bulundurulması, 5- Sendikalar Kanunu'nun pat- ronlar lehine değiştirilmesi, 6- Grev Kanunu'nda sendikayı sorumlu tutacak kısıtlamalar yapılması..." Ertesi günü, haber bomba gibi patladı. Öbür gazetelerde çalışanlar Başbakan'a, Genel Müdür'e sorarlar: —Nedir bu mektup, diye. Süleyman Bey: —Kim yazmış, kime yazmış? Ne zaman yazmış, gibisin- den yanıtlar veriyor. Behzat Firuz, "Ben birçok mektup ya- zanm, hangisi acaba?" gibisinden sözler söylüyor. Süleyman Bey. —Mektup eldeyse imzayı görelim! diyor. Mektubun foto- kopisi. daha elimizde yok. Zonguldak'a, telefon ediyorum; sendikacılar, "Mektubun fotokopisini postaya verdik, yolda" diyorlar. Ortalık karışmaya devam ediyor. Bir gün postadan kalın bir zarfla geliyor mektup; İstanbui'u, gazeteyi arıyorum: —Mektup geldıl diyorum, yazdıklanmız doğru... —Biz zaten sana inanmıştık, artık yazmaya gerek yok! dı- yorlar. Abdi İpekçi'nin yazı işlerinden Hasan Yılmaer'in, Ali Geygilili'nin, Hasan Pulur'un, o zaman o olayda gösterdik- leri güvene, içimden teşekkür ediyorurrt. Şimdi, elimde yine bir gazete var; Zonguldak Genel Maden-İş Sendikası'nın yayın organı, "Yıl 43, sayı 1490" yaz- dığına göre, 19€7'de Halil Tunç'un bana verdiği gazetenin, yeni sayılarındân biri. Gaietede, Çankaya yürüyüşüne çıkış anlatılıyor. Birkaç başlık şöyle: "Televizyondan duyduk, Çankaya halka açılmış . 4 ocakta hep beraber gidip bir çaylarını içelim." "4 ocakta Ankara'ya yürüyoruz. Hepiniz hazır olun. Ayak- kabılarınızı yaptırın. Çantanızı, bohçanızı hazır edin, 4 ocak günü, sabah 08.00'de Madenci Anıtı önünde buluşalım." Genel Başkan Şemsi Denizer'in konuşmasından bölüm- ler var: "Ekmek ve demokrasi kavgası veren madenci, 1990 yıİK- na "kara elmas" damgasını vurdu. 30 kasımda gün ışığına çıkan madenci, işçi sınıfımız ve emekçi halkımızın 1991 yı- lında aydınlık günler yaşaması için uğraş veriyor. Madenci, banş ve özgürlükten yana tüm güçlerte dayanışma içinde yû- rekli, kararlı adımlarla yürüyor..." _ Yıllar öncesinin ünlü halk ozanı Aşık İhsani, Fransa'da be- yin ve göz ameliyatı geçirmiş. Fransa Cumhurbaşkanı Fran- cois Mitterrand ile Bayan Mitterrand, ressam Abidin Dino yardımcı olmuşlar. İhsani, ameliyatı Saint Anne saynevinde olmuş; sağını (doktoru) Yahudi asıllı Fransız Prof. Roux imiş. Eşi, Kürt kızı Berivan, yanındaymış. İhsani, yıllar önceden din- lediğim "Dev işçi" şiirini geliştirip yeniden yazmış. Şöyle: "Düş değil bu, hayal değil, ha hay be; / On binlerce işçim kaiktı yürüdü, / Kokuşmuş düzene sahip çıkanın / Alnının ça- tına baktı yürüdü. Yeter demek için patron kârına / Dev adımlar selam yazdı yarına, / İşbaşından cadde ortalanna / Kükreyen sel gibi ak- tı yürüdü. Nasıriı elinde gürz gibi kini / Güneş tepesinde kızıl bir sini / Sağır beyinlere ayak sesini, / Paslı çivi gibi çaktı, yürüdü. Kaldırdı başını doğruldu beli / Kovandan boşanan o an seli, / Önüne dikilen her bir engeli / Vurdu omuzunu yıktı, yürü- dü. Kendi kavgasını kendisi seçen / Alnının terini su diye icen / Kıyıda köşede eline geçen / Demiri iki kat büktü, yürüdü. Çıplak ayaklısı yanık döşlüsü / işten atılmışı, keser dişlisi / Sakatı, hastası, genci, yaşlısı, / Ininden dışarı çıktı, yürü- dü. Kızıla dönüştü rengi sannın, / Müjde yeli esiyordu yarının, / Şiş göbekli parababalannın / Dişini ağzından söktü, yürü- dü. Mak almaya adamıştı özünü, / Görmeye değerdi o sert yü- zünü, / Yıllar yılı kapatılmış gözünü, / İki ateş gibi yaktı yürü- dü." Sosyaldemokrat bayanların ayda bir düzenledikleri Bulvar Parkı yemekleri ilginç oluyor; şimdiye dek birçok gazeteci, yazar konuşmuşlar; bir ben kalmışım. Konuşma ile yemek iki saat sürdü. Gölge bakan Jale Candan, Altındağ Belediye Başkanı'nın eşi Melahat Koç, gazeteci Armağan Anar, Yük- sel Aybar bir sıradaydık; orada okunan "Paşa Vardiyası" şii- ri çok beğenildi. Bayanlar da Zonguldak olaylannın baş soaımlusunun Hacı TÖ olduğu kanısındaydılar. Sorun, toplumun rahatsızlığı, erinçten (huzurdan) uzak yaşamıydı... Dün sabah, bir grup arkadaş iki arabayla Mengen'e de git- tik. İşçilerin karşılannda komando askerlerinin oluşturduk- ları engelleri gördük; korkunç geldi bir an; kan dökülecekmiş gibi geldi, ürperdim! Sağgörülü (basiretli) davranılmazsa kan dökülebilir. Geçmişte, Zonguldak'ta döküldü çünkü. TÜRKİYE MUHASEBE UZMANLARI DERNEĞİ SEMPOZYUM DUYURUSU 3568 sayılı yasada yapılacak değiştkliklere ışık tutmak amacı ile derneğimizce düzenlenen "TÜRKİYE'DE MUHASEBECİ — MALİ MÜŞAVİR — YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR NORM VE STANDARTLARI" konulu sempozyum 8 Ocak 1991 sa ı günü saat 13.00/17.00 arası İstanbul Dedeman Oteli Balo Salonu'nda yapılacaktır. Üyelerimiz ve meslektaşlarımız davetlidir. Katılımcılar Prof. Dr. CUMHUR FERMAN Prof. Dr. MUSTAFA AYSAN Prof. Dr. KAMİL BÜYÜKMİRZA Prof. Or. NALAN AKDOĞAN Prof. Dr. REMZİ ÖRTEN Prof. Dr. OKTAY GÜVEMLİ ÜZEYİR GARİH MUSTAFA ÖZDİL HÜSEYİN PERVİZ PUR SEZAİ ONARAL ZİYA DİSANLI YAHYA ARIKAN