Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbı Cumhu
r
ıwı Matbaacılı^ \e Gazetecıhk Turk Anonım Şırket
1
adına
Nadır Nadi 0 Genel >aym Muduru Hısan Cemsl, Muessese Mudıru
Emıııe Lşakhgli. Yazı işlerı Muduru Ok» GoiKnsın, 9 Habe- Merkezı
Muduru ^alçia Bayrr. Sayfa Duzenı Vonctmenı \U Vsf, 0 Temsıtcıler
A.hmet T*ı>. 12.MİR HikıiKt Çtfinkıy*, AS}\\\ Çttm V'^enojtlu
I, PotınU Cdal BajİMgK, D15 Habck- Ergan M a . Ekonoml. Cfl^u Tarttto. I; SendıU Şafcnn Kflrocı. kuitur C*W Larr.
Egjtım Ocnan şoyiim, Haber Arayıma Umel Beftan. Yurl Haberlen Neoteı Dot*
1
*. ^P
01
* Damsmanı AbduJkadu- Yucdman,
ly,z \inlai KtRm Çakjkn. \rai'ımıa M u M^>, Du2ekmc lıiıjılı YMO. # Koonünator Ahmef Koraban. • Maiı IS«T
Erol Erkm. • Muhascbe Baknt Yner • Bunr-Planlama Stif) OranbejtoftJ» • Rrk.lT. \»-^ Tonıo. • Ek toınj: HaKı
Mıyol # idare Hux?nı CaRr. • Istame Onder Çckk. • Bılgı İ5.err. N«l tml • Persond Srrj, Bosuumojtiu
Beun -• Voyan. Cumhun^n MabMofck K Gaattahk TA£ Turt Oc*> C*l ».41 Clfelotkı
H.'« Ul PK 2J6-!st2nbul Te! 512 05 05 (30 İUB). Tde*. 22246 FM. (1) 526 «0 72 #
Su/nur \ < t n Zı>a GokaJp Bh Inkıbo S. No !9'4 Td. 13] 11 41-47 Tdo. 42J44 Fta: (4) 133
m 6< • hmr H Zıva Bh 1352 SİO. "fct 13 12 30. Ttta. SB59 Fs*. (5t> 19 53 60
Inonu Cad 119 S. So I fcu 1. Td l« Jf 52 (4 tot», Tdoc. 62155. F«. Pl) W 37 52
TAKVlM: 9 NİSAN 1990 Imsak: 4.58 Guneş: 6.28 öğle: 13.10 lkindi: 16.50 Akşam: 19.43 Yatsı: 21.07
Eczacılardan
'deodoranta
hayır' çağrısı
TÜREY KÖSE
İZMİR — Yaz yaklaşırken
ozon tabakaanı delia etkisi olan
itici gazlann kullanıldığı sprey-
ler, deodoraıttlar ve böcek oldu-
rucu ilaçlara karşı kampanyalar
yeniden gundenıe geldi. Izmir
Eczacı Odası, "Batı ülkelerinde
tüketicinin almadığı bu spreyler
Turkiye'de de pazarlanmamalı.
2 milyar dolariık cirosu için 25
uluslararası firmamn 'gaz
odasını' koruyamayız. Biz ecza-
cılar Avrupa çöplerinin dagıtıcı-
sı olmak istemiyoruz" yazılı afiş-
ler bastırarak eczanelere dağıt-
maya başladı.
Ozon tabakasmı delici etkisi
olan ve spreylerde, soğutma sis-
temlennde, böcek öldurücu ilaç-
larda kullanılan kloro-floro-
karbon gazlann kullanıldığı tü-
ketim tnaddelerine karşı geçen vıl
Alıağa'da Petrol-tş mensuplan
tuketım kooperatifi Pet-Koop ta-
rafından "Yaşayan bir dönya
için spreye hayır, spreyle gelen
ölume karşı el ele" kampanyası
başlatılmıştı. Televizyonda sprey
reklamlanmn yasaklanması ko-
nusunda da girişimlerde bulunul-
du, ancak sonuç alınamadı. Kam-
panyanın yaygınlaşması uzeri-
ne gerek Aeresol uretıcilen gerek-
se kozmetikçiler önlem almaya
başladı. Artık uzerinde "Ozon
tabakasmı delici etkisi olan
kloro-floro-karbon içerir" yazı-
lı ürunlerin yanında, "Ozonla
dost, ozon tabakasına zarar ver-
diği soylenen gazlan içermez.
Çevre sağlı^ına olumsuz bir et-
kisi yoktur. Özel. hafîf gazla for-
mule edilmiştir" benzerı yazıla-
nn bulunduğu urunler de yaygın-
laşmaya başladı. Bu tür urunle-
rin daha sık kullanıldığı, televiz-
yonda reklamların arttığı yaz
mevsimırun yaklaşmasıyla birlik-
te "spreye hayır" kampanyaları
da yeniden gundeme geldi. tzmir
Eczacı Odası "Bu ülkede yaşa-
y«n tüm insanbra" şu çağnyı ya-
yımladı:
"Avrupa çöplerinin dağıtıcısı
olmak istemiyoruz. Ozan taba-
kasının delinmesinde bilim
adamlannca sonırnlu tutulan
kloro-floro karbon (CFC) gazlan
ya da sera gazlan diye bilinen de-
odorantlarda, insektisitkrde kul-
lamlan gazlar Avrupa ülkelerin-
de tuketici tepkisi ile karşılanı-
yor. Olayın ciddiyetini kavra-
yan pek çok ulke bu gazlann kul-
lanımını onemli oranlarda azalt-
ü."
NuriAbaç, Hitit kabarîmalanndan, Karagöz ve minyatürden esinlenen resimleriyle tanınıyor
Karagöz'ün resim safası"Özel galeriler, yavaş
yavaş ressamlara, resim
piyasasına hâkim
olmaya başladılar.
Satışa dönük üretim
başladı. Bu kadarla da
kalmayacak, çünkü
perde yeni açılıyor. Bir
sarsıntı dönemi
geçirdiğimiz kesin".
ALPAY KABACALI
Hitit kabartmalarmdaki tann
ve tannçaları alın... Sonra Selçuk-
lu laş işçiligindekıfigürleri...Bun-
ları Hacivat, Karagöz, Beberuhi,
Z«nne, Tuzsuz Deli Bekir vb. Ka-
ragöz tasvırleriyle bir iyice karış-
tınn... Elde ettiğıniz kanşıma Os-
manh minyatürlerini, Osmanlı
süslemeciliğini ekleyin... Bu ma-
yayla bugunku toplurnsal yaşam-
daiı kesitler elde edin: Pazar yer-
leri, bahkçüar, baloncular, havuz
başında kadınlar, simitçiler, çocuk
bahçeleri, tıka basa dolu deniz ta-
şıtları... O karmasanm badern
gözlü insanlarla bir dengeye otur-
duğunu göreceksiniz.
Işbu formül, Nnri Abaç'ın re-
simlerini gözünüzün önünde can-
landırmanızı da sağlayabilir. On-
lan, yüzlerce resirn arasından ayırt
PORTRE NURİABAÇ
NURİABAÇ — "Yöresellik, evrensel sanata bir çıkış kapısı".
Sergiler
ve ödüller
1926'da Istanbul'da doğdu.
Mersın Lısesi'ndeki
oğreniminden sonra bir yıl Guzel
Sanatlar Akademisı Resim
Bolumu'nde "mısafir oğrenci"
olarak çalıştı (1944). Ertesı yıl
gırdiği DGSA (şimdi Mimar
Sinan Universitesi) Mimarlık
Bölumu'nu 1950'debıtırdı.
Mersin (1950-60) ve Ankara'da
(1960-78) devlet daırelerinde
mimarlık >aptı, emekliyeayrıldı.
İlk sergisini 1949'da Mersın'de
açan Nuri Abaç, o tarihten beri
yurtiçinde \e dışında birçok
kişisel sergı açtı, karma sergilere
katıldı. 1974 \e 1981 DYO
sergüerinde onur odulune, 1981
ve 1986 Devlet sergilerinde başarı
ödulune, 1982Uluslararası
tskenderiye Bienali'nde bronz
madalyaya değer göruldü.
etmeyı de...
Bütün bu oğeler öyle birdenbi-
re girivermedı Nuri Abaç'ın resim-
lenne... "Dengesizliğin uyumu"na
ulaşması kolay olmadı... önce bi-
ri, sonra ötekı derken, bambaşka
bir resim dunyası oluşuverdi.
Baştan başla>
r
ahm:
O ortaokulda okurken ressam yük bir binarun taş döşelı av lusuıı-
Norettin Ergöven geldi Mersin'e. da resimlerini boyamaya başladı.
Kentte büyuk bir "imar faaliyeti" Nuri Abaç, çırak durdu Erguven'e.
yürütmekte olan Vali Tevfik Sım Boya karıştınyor, şunu bunu ge-
Giir çağırmıştı Ergüven'i. Halke- tirip götürüyor, merdiven tutuyor-
vı için, Oteki yapılar için büyük du... Bu,resimilgisini katmerlen-
boyutlu resimler ısmarladı ona. diren bir yaşantı oldu Nuri Abaç
Erguven, kiraladığı bahçeli, bu- için.
Glenda Jacksorfın
yenirolüpolitikacılık
"Tiyatro ile politika
arasında benzerlik var
mı?" İşçi Partisi
tarafından gelecek seçirn
için aday gosterilen tiyatro
ve film sanatçısı Glenda
Jackson bu soruyu şöyle
yanıthyor: "Sanatçı olarak
dünyayı, yarattığınız
karakterin gözleri ile
görmeniz gerekir. Yani
kendi değer yargılarınızı
katmadan. Ama politikacı
olarak herkesin dünyayı
sizin gözlerinizle görmesini
sağlamalısınız!'
EDİP EMtL ÖYMEN
LONDRA — Tiyatro ve film
sanatçısı Glenda Jackson, yeni bir
role haziTİanıyor. Poütikacılığa...
Öteden ben sosyal siyasete ilgi du-
yan ve bunu ınsan haklan, düşün-
ce ve ifade özgurluğunu savuna-
rak, sansure karşı çıkarak göste-
ren Glenda Jackson, ana muha-
lefet tşçı Partisi'nden gelecek se-
çım ıçın aday gösterildi. Londra'-
nın, çoğunlukla varlıkh sanatçı ve
yazarlarının oturduğu Hampste-
ad ve Karl Marks'ın da gömulu
olduğu mezarlığı ile meşhur Hıgh-
gate seçım bölgesınden. Burayı
1970'ten ben halen Muhafazakâr
Partili bir uye temsil edıyor, ama
bir seçimde elden kolayca kaçırı-
lacak bir çoğunlukla Glenda
Jackson'ın adaylığı, İşçi Partisi'-
ne daha dinamik bir hava verme-
ye çalışan Genel Başkan Neil Kin-
nock için ıyı bir "halkla Utşkiler"
fırsatı da yarattı. Jackson da se-
çımı kazandığı takdirde, tiyatro
ve sinemayı bırakacağını söyledi.
Tiyatro ile politika arasında
benzerlik var mı? Glenda Jackson
bu soruyu şöyle yanıthyor: "Sa-
natçı olarak dünyayı, yarattığınız
karakterin goderi ile görmeniz ge-
rekir. Yani kendi deger yargılan-
nızı katmadan. Ama politikacı
olarak herkesi dünyayı sizin göz-
lerinizle görmesini sağlamalısı-
nız."
Glenda Jackson, babasının bir
duvarcı ustası olduğunu hiç unut-
mayanlardan. Dön kızkardeşten
en buyuğu. Sadece ortaokul eği-
timi var. 16 yaşından sonra bir ec-
zanede çahşmaya başlamış. Ama
Kraliyet Tiyatro Sanatlan Okulu'-
na girmış Yam konservatuvann
tiyatro bölumüne. Burs alıp oku-
muş. Ancak sahne eğitimi Royal
Shakespeare Company'de bilen-
mış. Sonra da ıki Oscar: George
Segal ile "A Touch of Class", di-
ğeri D.H.Lawrence'in "Women
in Love" (Aşık Kadınlar). 53 ya-
>ında ve işine aşın dddiyetle bağlı.
\ldığı rollerin kısa bir dökumu
dahi cıddiyete davet ediyor: Kle-
opatra, Phedra, Hedda Gabler,
Cesaret Ana, Birinci Oinbcth.
Son rolü de yıne güçlü ve tavizsiz
bir kadm kahramandı: Galaktika.
Osmanlıların Inebahtı Deniz Sa-
vaşı'nda tum donanmalarıru kay-
betmeleriru Venedık, bir tablo ile
kutlamak ister. Kadın ressam Ga-
laktika görevlendirilir. Ama sa-
vaş, ölüm demektir onun için.
Tabloyu istedikleri gibi yap-
maz. Jackson: "Sahnede bile ol-
sa. faşistleri oynayamam. Kahra-
manım ilerici ve devrimci olma-
lı" der
Basın, bir ağızdan Jackson'u
övme yanşında: Sunday Express,
"Dinamik, saldırgan, bazen inat-
çı, bazen ikna kabiliyeti yiiksek,
ama her zaman kadınsı. lşte bun-
lar, Avam Kamarası'ndaki erkek-
leri yola getirmek için ideal ozel-
Bkler." SandayTimes: "Cartcnr-
tu sever, baştan çıkancı, knrnaz
ve bir kaplan gibi. Politika yap-
mak için yaratılmış." Observer:
"Bir kedi gibi. Hem soknlgan
hem saldırgan. Tehlikeli, ama ne-
fıs bir şekilde de cazip."
Golf sahalarına
kannıarazLsi
veriliyor
ANKARA (AA)—tzmir veAn-
talya'da, turizm amaçlı golf tesıs-
lerı yapmak uzere müteşebbislere
ait yerde kamu arazisi tahsis edile-
cek. Tunzm Bakanlığı'nın, dunku
Resmı Gazete'de yayımlanan du-
yurusuna göre, tahsis önceükleri-
nınbehrlenmesindefınansmangu-
cu, tunzmişletmesivepazarlaması
konusunda ulusal ve uluslararası
turizmtecrubesi, altyapımn mute-
şebbislerce gerçekleştirümesi, tarı-
hi değeTİerineveyöreselmimanya-
pısına uyum sağlaması dikkate alı-
nacak. Yatırımcılar kirabedeline
ek olarak, yıllık hasılatlannın yüz-
de 5'ini Turizm GelıştirmeFonu'-
na verecekler.
Golftesislen içintahsis edilecek
kamu arazilerınin yerleri ve kapa-
sıteleri şöyle: "Izmir (Selçuk-
Pamucak) 18 deukhgolf alanı, golf
kulüp, 400 yataklı otel; Guney An-
talya (Kemer) Çırah ve Faselis ile
Antalya Belek'te 18 delikligolfala-
nı, golf kulüp, yıneAntalyaBelek'-
te54delikli golfalanı ilegolfkulüp-
ten oluşacak bir başka tesis.''
geliyor
Adı Claudta Schiffer.
Alman. 19 yaşında.
Manken. Son iki
yıldır Avrupa'nın
önde gelen moda ve
magazin dergilerinin
aranan kapak kızı.
Reklamlardan gunde 8 bin
dolar kazamyor. Kari
Lagerfeld ve Chanel en yeni
modellerini onun ustunde
deniyorlar. 1.81*lik boyu >-ar.
Ölçüleri 90-62-90. Klasik ince
manken tipine uymuyor.
Ancak "havası" ile ba
'dezavantajını gideriyor. Stern
dergisinin baberine göre
Claudia gorunüşiinun aksine
hanım hanımcik bir kız.
Amerikalı erkek arkadası ile
Paris'te motosiklet turlanndan
başka "macera"sı yok. İ stelik
kazandtğı paralan. iyi bir
yere yatırsırüar diye ailesine
veriyor. Ancak TV
rektamcılan dünyasında
Claudia Schiffer'in
yıldızının giderek
parladığından ve
beyazperdeye
%;: abkbgı
S takdirde 901ı
yıllann rakipsiz
BB'si olacağından
söz ediliyor.
Turizmcilerde terör tedirginliği
Turizmciler Doğu Anadolu'ya
düzenleyecekleri turlar nedeniyle kaygılılar.
Ancak genel görüş "terörün turizmi fazla
etkilemeyeceği" şeklinde.
PKK teröru Doğu Anadolu'da-
kı turizmi etkileyecek mı? Alman-
ya ve Fransa gibi Doğu Anadolu
turlarının başhca alıcısı olan ul-
kelerde, terör yuzunden bır tedir-
ginlik bulunuyor mu? Can guven-
lıği nedeniyle Doğu Anadolu tur-
ları ıptal edilebilir mi?
CEM HAMULOCLU
Her yıl binlerce turıst Doğu
Anadolu'yu geziyor. Genellikle
Trabzon'dan başlayan Doğu Ana-
dolu turları Erzurum, Kars, Do-
ğu Beyazıt, Van, Diyarbakır, Ur-
fa, Adıyaman, Gaziantep guzergâ-
hını izliyor. Ama sezon öncesi ol-
dukça "scak" gunler yaşayan Do-
ğu Anadolu, turizmcilerı kaygı-
landınyor.
Bu ve benzeri soruları yoneltti-
ğimiz turizmciler, kaygılarmı giz-
lemiyor. Ama yapılan değerlendır-
melerde, "terorıin turizme
bulaşmayacagı" kanısı genel bır
goruş olarak belıriyor: Turizmci-
ler özetle şu mesajı verıyor:
"Doğu Anadolu'daki terör ta-
bii ki kaygı yaratıyor. Ama bölge-
deki terörun turist gruplannı he-
def alraası uzak bir olasılık. Çün-
kiı terorist gruplar, Avrupa kamu-
oyunu karşılanna almak istemez-
ler. Aynca bolgede yıllardır yaşa-
nan bir teror ortamı var. Şimdiye
kadar olduğu gibi bu yıl da Do-
ğu Anadolu'daki turizm, terörden
fazla etkilenmeyecek."
"Demeç" olarak alınan bu söz-
lerin ardında ıse "tedirgin" bir or-
tam bulunuyor. Çünkü bir TÜR-
SAB yetkılısı, "Bazı şirketler rur-
lannı iptal ettiler bile" dıyor.
"Bugune kadar başımıza kötıi
bir şey gelmedi" diyen Camel Tu-
rizm operasyon sorumlusu Fehmi
llkray şunlan soyluyor:
"Özellikle Alman kamuoyunda
biraz korku başladı. Olaylann far-
kındalar ve izliyorlar. Ama şu an-
da kamuoyunun tam tepkisini al-
mış değiliz. Ben bu durumun tur-
lan biraz etkileyeceği kanısında-
yım. Geçen yıllardaki ilgi surmu-
yor. Geçen yıl Doğu Anadolu'ya
70 binin uzerinde turist gotürdıik.
Bu yıl ne olur bilemem."
tlkray, Suriye sırunna çok yakın
oluşu ve yoUanrun bozukluğu ne-
deniyle Mardin'ı turdan çıkardık-
lannı soyluyor. "Bu sıcak ortam-
da Mardin'e gitmeyi duşünmuyo-
ruz. Çunku akılcı olmaz" diyen
Tentur Operasyon Mudürü Melih
Kotan ıse şunlan söylüyor:
"Durum ağıriaşırsa Doğu Ana-
dolu tuıiannı iptal bile edebiliriz."
Airtur Operasyon Muduru Ali
Çakır ise birkaç yıldır Silvan'da
mola vermediklerini söyluyor. 12
Eylul öncesinde tur otobusune gü-
venlik için jandarma aldıklarım
hatırlatan Çakır, şöyle sur-
duruyor:
"Bu sene 35 Doğu Anadoiu tu-
rn diizenleyeceğiz. Önümnzdeki
hafta başlıyoruz. Herhalde Van-
da yine guvenlık giiçlerinden yar-
dım isteyeceğiz."
Gurkay Turizm'den Şeyda
Arpah ise şunlan söyluyor:
"Ben etkileyeceğini hiç sanmı-
yorum. Bence olumlu etkiler.
Çunkii turistin daha çok ilgisini
çekiyor. Bizim muşterilerimiz
ağıruklı olarak Fransızlardan olu-
şuyor. Benim goruşum son yıllar-
da ilginin daha fazla arttığı şek-
linde. İlgi çekiyor çunku 'Kurt ola-
yı var' diyorlar. Biüyorsunuz Kurt
olayı Fransa'da da gundemde obm
bir olay."
Ortaokul sıralarında yer alan
bır olay daha: Ressam Kemal Ze-
ren, akrabasıydı. Zaman zaman
Mersın'e geliyordu. Bir gelişinde,
çevre köylerden ve Toroslar'dan
gorunümler çizip boyadıktan son-
ra boyalanru, boya kutusunu, fır-
çalannı, sehpasını Nuri Abaç'a ar-
mağan ettı. Onu resme yönlendi-
ren bır etken de bu...
Lisedeyken karikatür de çizi-
yordu; bunlar zaman zaman Ak-
baba ve Karikatür dergilerinde ya-
yımlanıyordu.
Lıseyi bitirince Istanbul'a geldi,
Güzel Sanatlar Akademisi'nde
"misafir ögrenci" oldu. En çok da
Leopold Lev>'nin atolyesinde ça-
lıştı. Ertesi yıl Akademi'nin Mi-
marlık Bölümu'ne girdi. Orada
öğrenim görürken atölyelerde re-
sim çalışmalannı surdurdu.
Mimar olunca Mersin'e döndu.
Geçimini devlet daırelerinde rni-
marlık yaparak sağlamakla birlik-
te, resimden hiç uzaklaşmadı. An-
cak sanat ortamından, sanat çev-
relerinden uzakta oluşu yüzünden
resmi atılım yapamıyordu. Bir
ara soyut resme yöneldi. "Ama bk
yerde takıldı, başladı plak aynı ez-
giyi çalmaya..."
1960'u Ankara'ya yerleşti. Re-
sim, mimarhğın iyice önüne geç-
ti bu tarihten sonra. önce Hitit
kabartmalanndan etkilendi. Gide-
rek Anadolu mitolojisine, halk ef-
sanelerıne yöneldi. 1970'e kadar
süren bu gerçeküstucu dönemın-
de, "duşsel duygularla beslenen
bilinçaltında sinsice bekleyen iç in-
san, iyi - kotu, guzel - çirkin,
olumlu- olumsuz kavramlannı da
ele alarak, grafikle desteklediği bir
tur kara komporisyonlar" (Z. Bu-
\ukışleyen) oluşturdu.
Etkilenme ya da esinlenme sü-
rüyordu... Karagöz çıktı karşısına.
Daha doğrusu, Karagöz'un "re-
simsel değeri": Pastel renkleri, bı-
çimleri, kompozisyonlan... Bir de
toplumsal ıçeriği... Bunlara, Nu-
ri Abaç'ın karikatürcülükten, mi-
marlıktan gelen deseni eklendi.
Karagöz'un resimsel
değeri
Bu deneyım minyatüre, öteki
susleme sanatlanna göturdu onu.
Ve Anadolu uygarlıklanyla, onla-
rın resimsel öğeleriyle gun-jmüz
arasında bır köprü kurmayı ba-
şardı. Bu temalar da on yılda "bit-
ü".
1980'flen bu yana gunümüz top-
lumundan kesitler aktanyor tuva-
lıne. Ama "Karagöz'un resimsel
değeri"ni kullanmaktan, yani
"renk, biçim, kompozisyon kural-
lannı ve altyapısını korumaktan"
vazgeçmış değil. Dolayısıyla bir
rnizah, "humour" havası da var
resimlerinde. Aynı zamanda "sus-
leyki, fantastik öğelerle ustaca
bâğdaştınlmış bir anlatımcüık"
(A. Koksal) ağır basıyor.
"Çok zengin bir ülkede
yaşıyonız" diyor kendisı. "Nere-
yi kazsamz bir Bizans çıkıyor, bir
Hitit, bir Roma çıkıyor. Selçuk ve
Osmanlı ile zaten iç içeyiz. Os-
manlı, bu kûlturlerin kaynaşma-
sından doğuyor. Bu kulturier ça-
ğını tamamlamış olmakla birlik-
te bugun de Anadolu'da aynı in-
sanlar yaşıyor. Onlar, biziz. Ben,
dikkadmi bunlann hepsine birden
çeviriyornm."
Nun Abaç, evrensel sanata ye-
rellikten gidilebileceği inancında.
Dıyor ki:
"Yalnız plastik sanatlarda degü,
tiyatroda, sinemada, muzikte,
edebiyatta, mimarhkta da yöresel-
lik, evrensel sanata bir çıkış kapı-
sıdır. Yöresel sanat iyice oturmaz-
sa, yerieşmezse ve bunu cağdaş ol-
gularia tamamlayamazsanız, ev-
rensel sanata çıkış yapılamaz. Bi-
zim evrensel diye tanımladığımız
sanatlar da aslinda yöresel..."
Ressamlann çabası
Ona gore ressamlanmız buyuk
çaba harayor \ç "galericiligin tak-
Oğı çelme dikkate alınmazsa" res-
mimiz olumlu bir yolda gelişiyor.
Ancak...
"Yurtdışında henttz bir ses çı-
karabilmiş değilit. Avrupa'da ça-
lışan sanatçılardan bir şeyler bek-
lenebilir. Ne yazık ki Fransa ve ts-
viçre'de adını duyuran Fikret Mu-
allâ dışında, fazla tanınanı yok
şiradilik. Bunu da doğal karşda-
mak gerekir. Çunku başlangKimız
çok yeni. Aslinda yetmiş seksen
yılda çok buyuk aşama yapmışu.
Beş yüz yıllık kultıire bu kadar kı-
sa süre içerisinde yetişilemez. Aynı
şey başka alanlar için de söz ko-
nusu."
Resmin gelişmesi önundeki en
buyuk engelin "galericilik" oldu-
ğunu one suruyor Nuri Abaç:
"Son zamanlarda yeni kavram-
lar eklendi resim sanatına. Bun-
lardan biri de 'satış'. Son sekiz on
yıl içerisinde özel gakrOeria s«yısı
artü. Bunlar yavaş yavaş ressam-
lara, resim piyasasına hftkim ol-
maya başladılar. Bu iyi mi körii
mu, neler getirip neler götürdü?
Tartısılıyor. Bence çok şey götiir-
du, az şey gedrdi. Satışa dönük
iıretiın başladı. Bu kadarla da kal-
mayacak, çunku perde yeni açılı-
yor. Bir sarsınb donemi geçirdiği-
miz kesin."
Belkı de kendi resimleri artık
kapalı mekânlarda soluk alama-
dığı için galenlen eleştiriyor Nu-
ri Abaç. Çunku resımlerim ızle-
dikçe, Karagöz'u perdeden çıkıp
semt pazarlarma, çarpık turizme
açılmış lokanta ve tavernalara, iş-
yerlerine, köy kahvelerine, gezgin
satıcılar arasına karışmış, sonsuz
bir "resim safası" içmde göruyo-
Özel okııl
başvuruları
• ANKARA (AA) —
Özel okullar sınavı için
başvurular bugün başhyor.
Başvurular, 20 nisana
kadar sürecek. Smav, 50
okul için 3 haziranda
Ankara, Istanbul, Izmir,
Zonguldak ve Tarsus'ta
yapılacak. Sınava girecek
öğrenciler, smav
kılavuzunu ve aday
başvuru formunu, okul
idarelerinden 5 bin lira
karşılığında alabilecekler.
öğrenciler, stnav harcı
olarak da 70 bin lira
yatıracaklar. Bu yıl
sınavlarda okul tercihi
yerine il tercihi yapılacak.
3 haziranda saat 10.00'da
başlayacak sınavda
öğrencilere 50 sözel, 50
sayısal olmak uzere toplam
100 soru yöneltilecek.
Öğrencüer, sorulan 120
dakikada cevaplayacaklar.
Smav sonuçlan, 25
haziranda adaylara
postalanacak. özel okullar
önkayıt taban puanlannı 9
Temmuz 1990 tarihinde
ilan edecekler.
Tüccar
turistier
• EDtRNE (AA) —
Ttınstik seyahat adı altında
geldikleri Türkiye'de,
satmak amacıyla
beraberlerinde fazla eşya
getiren Romen turistler,
ulkeye sokulmayarak geri
gönderiliyorlar. Edirne
Valısı Ünal Erkan, esnafın
şikâyeti üzerine bu yola
başvurduklannı söyledi.
Alınan bilgiye göre
Edirne'nin Kapıkule sınır
kapısından son 24 saat
içinde, 250 otomobille
gelen bin kişi, yanlarında
fazla eşya bulunduğu
gerekçesiyle Türkiye'ye
sokulmayarak geri
çevrildiler.
Kolesterol
düzeyi
• Sağlık Servisi — Kalp
krizi geçirme olasılığı
yuksek bulunan bir
kimsenin ilaçla kanındaki
kolesterol düzeyini yüzde 10
düşürmesi durumunda,
kalp krizi geçirme
olasılığının da yüzde 10
oranında azaldığı açıklandı.
Türk Sağlık Ajansı'nm
Newyork mahreçli haberine
gore ABD'de kolesterol ve
insan sağlığı konusunda
araştırma yapan kurumlar,
kandaki kolesterol düzeyi
ile ilgili son bulgularını
özetlediler.
9 günlük tatil
heyecanı
• ANTALYA (AA) —
Antalya yöresindeki turistik
tesisleri, 9 günlük uzun
tatilin heyecanı sardı.
Yöredeki tesislerin
yöneticileri, 23 nisan
bayramv ile şeker bavramıru
kapsayan 9 günlük tatilde,
iç turizmde hareket
beklendiğini bildirdiler.
Yöredeki birçok turistik
tesis, turistleri çekebilmek
için 1 nisanda başlayan yeni
tarife yerine indirimli kış
tarifesini uyguhıyorlar.
Seyahat acenteleri de 20-29
nisan tarihlen arasını
kapsayan paket turlar
düzenliyorlar. Tur paketleri
bir kişi için kahvaltı dahil
olmak uzere 300-800 bin
lira arasında değişiyor.
Mersin'e 5
vıklızh otel
• MERSt.N (AA) —
îçel'in 5 yıldızlı ilk oteli
"Mersin Hilton" haziran
ayında açüacak. Yapımvna
1988 yıhnda başlanan ve 21
bin metrekarelik alanda 12
katlı olarak inşa edilen
Mersin Hilton'da, 188 oda
bulunuyor. Toplantı
salonları, restoran, bar,
gazino, oyun salonu, sauna
ve yüzme havuzuna sahip
bulunan otelin zemin
katında 42 dukkânhk bir de
çarşı yer ahyor. Otel
marisasının yapımı da
surüyor.
Çocuklarda
astmı
• İSTANBUL (tÜHA) —
Dr. Haluk Çokuğraş, sigara
dumanının alerjik hastalığı
olan çocuklarda özellikle
astımın ilerlemesinde büyük
etkisi olduğunu söyledi.
Alerjik hastalıklarda
katılımın çok onemli
olduğuna dikkat çeken Dr.
Çokuğraş, bu tür
hastalıkların tedavisinde cilt
testi, aşı ve antibiyotik
kullanımının yaygın
olduğunu belirtti. Aşı
tedavisinin 4-5 yıl
sürdüğünü ifade eden
Çokuğraş, antibiyotklerin
ise iyileştirmede pek etkili
olmadığını vurguladı.