25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 NİSAN 1990 HABERLER CUMHURİYET/11 KartalDemirağ, Hayati îpek sahte kimliğiyle 6 ay Türkiye'yi gezdi Demirağ'ın bilinmeyen 6TURAN YILMAZ TUNCAY ÖZKAN ANKARA — Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a başbakanlığı döne- minde suikast girişiminde bulu- nan ttlkücü Kartal Demirag, Da- laman Tarım Açık Cezaevi'nden kaçtıktan sonraki 6 aylık firar dö- BİRLİK TARTIŞMALARI 'Sosyalist Forum' önerisilç Politika Servisi — Sosyalıst- lerarası birlik tartışmalan dün so- nuçlandı. Beşiktaş Anıl Düğün Salonu'nda yapılan son toplantı- da "ortak sonuc büdirgesi" açık- landı ve bugüne kadarki toplan- tıları düzenleyen Birlik Tartışma- ları Düzenleme Kurulu (BTDK) yerine bir "sosyalist forum" oluş- turulması önerildi. 12-13 ve 19 ağustos 1989 tarih- lerınde 18 sosyalıslın çağrısıyla ls- tanbul Kuruçeşme'de bir araya ge- len 172 sosyalistin göruş birliğiy- le oluşan Birlik Tartışmalan Du zenleme Kurulu'nun gerçekleştir- diği ve 7 ay süren tartışma sürec: dün yapılan toplantıyla sonuçlaıı- dırıldı. Sonuç bildirgesinde bılgu- ne kadar "Devrim ve Deraokrasi", "Program Anlayışlan", "Sosyalisl Demokrasi", "Ulusal Sorun", "Enlernas\oaaliznı", "Türkiye'nin Toplumsal ve Sınıfsal Dinamikle- ri", "Birlik ve Parti" konularında süren tartışmalarda "sosyalistlera- rası birliğin olanak ve koşullan- nın, teorik ve tarihsel arka planı- nın araştınldıgı" belirtiidi. tstan- bul'dakilere koşut olarak tzmir, Adana, Bursa, lzmit, Söke ve An- kara ODTÜ'de de Birlik Tartışma- ları Düzenleme komiteleri oluştu- rulduğu ve aynı konuların bura- larda da tartışıldığı bildirilen "so- nuç bildirgesi"nde toplantılar so- nucunda ortaya çıkan önerileı şöyle sıralandı: "1- Birfeşik yasal bir Marksisı parti önerisi, 2- Devrimci sosya- lisl bir işçi parlisine ulaşabilmek için bir geliş biçimi olarak devrim- ci sosyalist blok önerisi, 3- Leni- nist güçlerin proletaryanın ozgıil bir devrimci partisinde birleşme çabalanyla biriikte toplumsal dev- rim bedefindeki güçlerin devrim- ci blok çercevesinde yurumesi, 4- Marksist-Leninist gruplann belirii prensipler çercevesinde birleşerek proletarya partisinin ırorganizas- yonunu amaçlayan 'Anarşi yok! Büyük derleniş' önerisi." Sonuç bildirgesinden sonra tar- tışmalar surerken 21 imzalı bir "sosyalist forum" önerisi sunuldu. Gencay Gürsoy, İskender Savaşır, l'mur Coşkun. Mehmet Torns, Sezai Sanoğltı, Cebü Polat, Çaga- lay Anadol, Halil Özmen, Nail Satlıgan, Zulfü Dicleli. Hürriyet Karadeniz. Giılnur Savran, Ahmct Ural, Ertugrul Kurkçü, Metin Çulhaoğlu, Ayhan Çelik. Saim Koç, Yaşar Yigit ve Serhat Bay- san'ın imzaladığı "sosyalist fonım" önerisinde de şu görüşle- reyer verildı: Yaşanansiireç, gerek tartışma iıslubu ve kurulan ilişki- ler acısııtdan gecmişin olumsuz iz- lerinin silinmesinde, gerekse de sosyalist hareketin gefecege donuk evriminde yeni bir basamak ol- muştur. BTDK sürecini tamamla- mıştır. Ama sosyaiistierin biriik- te yapacaklan çok şej var. Bu ne- denle BTDK'nın bir başka platfor- ma dönuşmesini öneriyoruz. Bir tiir sosyalist fonım niteliği taşıya- cak bu organizasyon a) Günümiiz Marksizminin sornnlan bağla- mında yaraocı ve kapsayıcı bir dü- şünsel faaliyetin sürdürülmesini. b) Tiirk ve Kıirt emekçt yıgınlan- nın acil taleplerini temel alan bir eylem plamnın oluşturulması ve bu program çercevesinde pratiğin örgutlenmesini, kendi varlığımn temel yukumlülukleri saymabdır. Yazar, açıkladı: Erdem'in 6aylık gezisi 35 mîlyon ANKARA (AA) — Devlet Ba- kanı Mehmet Yazar, TRT Gene! Müdürü Kerim Aydın Erdem'ır son altı ay içindeki yurtdışı gezi- leri için toplam 35 milyon liralık harcama yapıldığını açıkladı. SHP Edirne Milletvekili Erdal Kalkan'ın konuya ilişkin sorusu- nu yazılı olarak cevaplandıran Mehmet Yazar, TRT Genel Müdü- rü Erdem'in bu goreve atandıktan sonra F. Almanya, Macaristan. Kiiba, Çin, Isviçre ve Japonya'ya gittiğini belirtti. Yazar, bu geziler için 10 milyon 513 bin lirası har- cırah. 24 milyon 539 bın lirası da yol gideri olmak üzere toplam 35 milyon 52 bin liralık harcama ya- pıldığım, ayrıca iş avansı kullanıl- madığını bildirdi. Bakan Yazar'ın açıklamasına göre eski TRT Genel Müdürü Cem Duna da bu görevdeyken 12 kez yurtdışına çıktı. Bu geziler için yaklaşık 2 milyon lirası iş avansı olmak uzere toplam 49 milyon 721 bin 659 lira harcandı. nemını, DGM sorgusunda anlat- u. Kartal Demirağ şimdiye dek ka- muoyuna yansımayan bu ifadesin- de, 6 ay Hayati lpek sahte kimli- ğiyle birçok ile gittiğini, bu arada milyonluk bir soygun girişiminde bulunduğunu anlattı. Kartal Demirağ'ın ifadesine gö- re cezaevi kaçışmdan sonraki öy- küsü şöyle: Dinar Kapalı Cezaevi'nden nakledildiği Dalaman Tarım Açık Cezaevi'nden 22 Ocak 1988 tari- hinde Hayati lpek sahte kimliğiyle firar eden Kartal Demirağ'ın ilk durağı Fethiye oldu. Buradan Ke- mer'e geçen Demirağ, Antalya Korkuteli'nde de 3 gün kaldı. Kor- kuteli'nde sahte kimliğinde 1965 olan doğum tarihini 1955 olarak degiştiren Demirağ, 26 ocakta An- talya'ya geldi, buradan da Akşe- hir'e geçti. 28 ocakta Ankara'ya gelen Demirağ, burada Kavaklıde- re Kenedi Caddesi'ndeki dayısı Hurşit Işıklar'ın evinde bir gece kaldı. Demirağ, ertesi gün Dinar Ce- zaevi'nde tamştığı hırsızlık ve gasptan hukumlü Mevliit Çalık- tan edindiği istihbaratla 50 milyon liralık altın soygununu gerçekleş- tirmekte kullanacağı silah ve may- muncuğu almak üzere Karadeniz Ereğlisi'ne gitti. Ereğli'de Çalık^ ın kardeşi Basri Çalık'ı bulan De- MODERN TEKNOLOJİNİN GETİRDİĞİ DÜŞÜK KATRAN... DÜŞÜK NİKOTİN... ZENGÎN TAT Normal Filtre Barclay Actron® Filtresi Barclay Actron® Filtresi. Bu eşsiz ve özel sigarada duman ve hava, filtre ve kanallardan ayrı ayn geçer. Ağzınızda birleşen duman ve hava, damağınızda çok daha doyumlu bir tat bırakırken, daha az katran ve nikotin verir. Actron® Filtrenin sırn işte budur. Barclav tadının sırn da buradadır. JOOS BARCLAY DüşükKatran-Zevkli tçim MADE IN U.SA 1979 YIL! ICRA PL 467 TEDBIR UYARINCA SİGARA SAĞLIĞA ZARARLIDIR ayımirağ, silah ve maymuncuğu ala- mayınca bir gece Ereğli'de kalarak Ankara'ya döndü. Firar ettiğinde cebinde buluııan İ30 bin lırayı tü- keten Demirağ, dayısından aldığı 10 bin lira ile lzmir'e geçti. Bura- da akrabası Fuat Isıklar'dan 20 bin lira aldı. Yine yakın akrabası Erkan Tatar'dan da 20 bin lira alan Demirağ, Mevlüt Çalık ile biriikte hazırladığı, tzmir'de bir başkomiserin evini soyma planın- dan vazgeçerek kendisine ait ta- bancayı almak ve ailesinden para bulmak üzere Dazkın'ya geldi. Demirağ sorgusunda, 3 Haziran 1988 tarihine kadar Dazkın'daki evlerinde annesi ve kardeşi, polis- likten ayrılma Ali Ulvi Demirağ ile kaldığmı anlattı. Avrupa'ya kaçacağını söyleye- rek ailesine "Para ihtiyacım var. Taria, bahçe, oe varsa satalım" di- yen Demirağ, bu satış işlemleri sü- rerken daha önce Mehmet Çer- mek'ten aldığı silahım da yanın- 3an ayırmadı. Evde kaldığı süre çinde dışan çıkmadığını, eve rai- ,afır gddiğinde başka bir odaya ;ecip saklandığını, bu süre içinde »azete ve dergi okuyarak oyalan- iığını belirten Demirağ, gazeteler- ie okuduğu af çıkanlması gerek- iği, ancak özal hükümetinin bu- la şiddetle karşı çıktığı yönünde- ki yazılardan etkilenerek yeni ey- em planları yaptığını kaydetti. tlk olarak Adana'da bir sarraf ioyup yurtdışına kaçmayı planla- r-an Demirağ, yaptığı ikinci plan- la da astsubay olan kardeşi Ab- lurrabman Demirağ'ın Adana, âaziantep ve Mersin'de tanıdığı <işilerin yanında kalıp çalışmayı asarladı. Demirağ, üzerınde ağır- ıklı durduğu 3. plarunda ise "af îonusunda kinlemüği Özal'a karşı 3ir eylem yapmayı" amaçladı. Demirağ ıfadesinde, bu planı tıakkında şunları söyledi: "Cezaevinde Özal'a karşı has- mane tutum ve davranışlarından etkilendiğim Ali Gurer, İbrahim Kunt, Ünal Guneş gibi kişilerle Osman Atay'ın da etkisiyle Özal'a karşı süahlı bir eylem yapıp Özal'a silahla ateş etmeyi kafamda can- landınyordum." Ailesinin arsa satışından elde ettiği 9Ö0 bin lirayı bir ay vadeli olarak tş Bankası'na yatırttıran Demirağ, bu arada dönemin Baş- bakanj Özal ve eşi Semra Özal'a af konusunda tehdit mektuplari yazdı. Bu arada kardeşi Ali Ulvi Demirağ'ın kendisine sağladığı mermilerle de silahım kontrol et- ti. Kaçışındaıı 4.5 ay sonra 3 ha- ziran günü Mutaittin Aygün adlı şoförün taksisiyle Burdur'a hare- ket eden Demirağ, buradan önce Dinar'a döndü, sonra yeniden Burdur'a geçti. Ardından önce Antalya'ya oradan da 5 haziran- da Adana'ya geçerek garaj yakı- nındaki Yeni Derya Oteli'ne yer- leşen Demirağ, başağrıları nede- niyle üniversite hastanesine başvu- rarak tedavi gördü. Doktorlar kendisine psikolojik tedavi öneri- sinde bulundular. Demirağ, veri- len ilaçları kullandı. Kartal Demirağ kaçışından son- ra diğer illerde olduğu gibi Anka- ra'da da polisçe fark edilmedi, çantasındaki silahıyla polis koru- ması altındaki kongre salonuna girmeyi başardı. Demirağ, saat 12.10'da da Turgut özal kursüde konuşurken tabancasını çekerek iki el ateş etti, üçüncü mermi ta- bancamn tutukluk yapması nede- njyle ateş almadı. Ozal suikastı sonışturması ANKARA (Cumhuriyel Büro- sa) — Yazdığı ihbar mektubu ile Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a Başbakanlığı dönemınde gerçek- leştirilen suikast girişimınin soruş- turmasına yeni bir boyut kazan- dıran ülkücü hükümlü Bahadır Tamer, nıh sağlığının yerinde olup olmadığının arastırılması amacıyla müşahade altına alındı. Ankara DGM Başsavcısı Nnsret Demiral, Tamer'in hangi hastane- de müşahade altına alındığına iliş- kin bilgi vermedi. Tamer'in, suikast emrini göre- vinden aünarak Balıkesir Cumhu- riyet Savcüığı'na atanan Dalaman Tanm Açık Cezaevi Savcısı Nec- mettin Karabacakogra'nun verdi- ğini iddia ettiği ihbar mektubu üzerine Ankara DGM Savcılığı'n- ca başlatılan soruşturmanın kap- samh bir biçimde sürdürüldüğü bildirildi. Soruşturma çercevesinde An- kara'ya getirilen ve aralarında Dalaman Tanm Açık Cezaevi Müdürü Mehmet Zeki Ertugrul, İkinci Müdür Suat Tarhan, Say- man Yakup Altın, infaz memuru Tezcan San, gardiyanlar Emir Kı- zıl ve Höseyin Toros'un da bulun- duğ"u 12 cezaevi görevlisi ile ülkü- cü hükümlünun sorgulamalarına da devam ediliyor. Soruşturmanın yeni boyutlar kazanması üzerine MİT de devreye girdi. Soruştur- ma, özellikle halen cezaevinde ya da dışanda bulunan bazı ülkücü hukümlüler üzerinde yoğunlaştı- nldı. DGM Savcılık yetkilileri, alı- nan ifadeler doğruttusunda, bu iil- kucü hükümlülerin saptanarak, sorgulanmak üzere Ankara'ya ge- tirilebileceklerini ifade ettiler. Yet- kililer, savcı Karabacakoğlu'nun ifadesine başvurulup başvurulma- yacağına ise soruşturmada orta- ya çıkacak görünüme gore karar verileceğirü bildirdiler. Adalet Ba- kanlığı Karabacakoğlu hakkında gerekli görülmesi halinde sorgu- lanmak üzere soruşturma izni ver- mişti. GÜNLERİN KÖPÜĞÜ AHMET TAN İftardan Sahura ANAP ANKARA — ANAP'taçoğunluk "erken kongre, erken se- çim getirir" korkusu çekiyor. Bu korkunun özü şu' Erken kongreden bugünkü sıkıntıları gıderecek bir kadro çık- mazsa, "kaçınılmaz son" hızlanır Önceki akşam ıftar ile sahur vaktı arasında yapılan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında bu korkunun ecele faydası olmadığını dıle getirenler oldu. Ama 50 kişilik kurulda bu düşüncede olanların sayısı 24'te kaldı. Bunlar "Kongre eylülün ilk yarısında yapılsın" diye di- lekçe verenlerdı. Hasan Celal Güzel, "Sayınız 24'te kaldı" sözüne dün sa- bahkı konuşmamızda ıtıraz etti. "— Hayır, dedı, 24de kalmadık, 24'e ulaştık. Bu çok bü- yük bir başarıdır". Güzel'in söylediğı yarısına kadar dolu-boş bardak hikaye- si. Gerçi bardağın tam yarısı da değil. "Kongre erkene alınmalıdır" diyenlerın başmda, liderlik için adları geçip de henüz kararlarını açıklamayanlardan Mesut Yılmaz ve Mehmet Keçeciler bu 24 kişi arasına girmekten son anda vazgeçtiler. Son haftalarda başsağlığı, umre kutiama, ortaklaşa ıftar, "eski arkadaş olarak sohbet ettik" türünden Güzel-Yılmaz- Keçecıler uçlusu arasındaki temaslar ve bu temaslardan çı- kan "Üçü de erken kongre için işbirliği yapacaklar" haber- lerınin arkası gelmedi Dünku toplantı Yılmaz ve Keçeciler'in böyle bir ittifaktan vazgeçtıklenni ortaya çıkardı. Bu konuda birkaç olasılık var: — Yılmaz ve Keçeciler, Akbulut ile ıplerı bu aşamada ko- parmak istemiyorlar. — Güzel'i daha çıkış noktasında saf dışı bırakma eğılımı var. — Erken kongreye karşı olduğu bılınen Cumhurbaşkanı1 nın hiddetinı çekmemek gerekır. Yılmaz ve Keçeciler'in bu olasılıkları kabul etmeleri elbette beklenemez. Ama eski Dışışleri Bakanının "Bu hükümetle olmuyor" dıyerek istifa etmesine ve Devlet Bakanı Keçeci- ler'in "Başbakan yardımcısı olmazsam istifa ederim" türün- den çıkışlarına bakarak erken kongrenın bir an önce gerçek- leşmesıne nıçin ıtiraz ettıklerini açıklamak zor. Toplantıda, "Kongre eylülde yapılsın" dıyen 24 kişiye karşı, "Yapılmasıh" dıyen 26 kişı makul bir itiraz ortaya koymuş de- ğıl. Soylenenler ıkı noktada toplanıyor. Birisi "bütçe geçsin", ötekisı, "kongre kararı hukuki olsun". Bütçenin beklenmesı, kongrede bir çatlak olursa hüküme- tın Mecliste güvenoyu alması zorlaşır mantığına dayanıyor "Çatlak korkusu" bu boyutlarda ise bir başkabahane ile hükümet zaten grup tarafından zor durumda bırakılabılir. Teknık olarak ise kongrenin bütçe çalışmalarına engel olmadığı, son bütçe ile aynı günlerdeki Akbulut'un genel başkan olduğu kongrede kanıtlandı. "Kongre aceleye gelirse hukuki olmaz" savunmaları ise fazla anlamlı değil. Çünkü "Kongre eylülün ilk yarısında olsun" dıye imza veren 24 kişı, "Kongre hukuki olmasın" dıye bir araya gelmemiş ki. Ayrıca kongrenin hukuki olup ol- madığı konusu başsavcının "markajı" altında. Kaldı ki, iç mevzuatı, erken kongrenin en erken beş ayda yapılmasını gerektiren ANAP, bu mevzuatı pekâla değıştirebilir. Her yıl yeni bir seçim yasası yapan bir siyasi kadro, kendi iç tüzüğünü haydi haydı yeniden düzenleyecek formülü bu- lup gerekli süreyi kısaltabılir. ANAP'ta görülen şu: Liderlik yarışı çok za r lu olacak. Öyle ki yarışmacılardan ikisi henüz yarışıp yarışmayacak- larını bıle açıklamaktan çekınıyorlar. Bu durumda yarışmanın ne zaman olacağını kararlaştırmak daha da zorlaşıyor. YâVışmacılar daha ön hazırlıklara geçilmeden bırbirlerıni çel- meleme peşindeler. Önceki gece iftarda başlayıp sahurda so- na eren ve çarşamba günü iftarda yeniden toplanacak olan MKYK'da "yarışma tarihi" Çankaya'nın takvimine göre be- | lırlenecek. Bu takvim ise uzatmaya ve geciktirmeye ayarlı. Ahmet Selçuk, Cumhurbaşkanhğı Başdanışmanı oldu Müsteşar krîzini Özal çözdü Başbakan Yıldırım Akbulut'un daha önce görevinden almak istediği, ancak Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın geciktirdiği müsteşar değişikliği, Ahmet Selçuk'a yeni görevler bulunmasından sonra gerçekleştirildi. Selçuk önce Radyp Televizyon Yüksek Kurulu üyeliğine seçildi. Özal, Selçuk'u Türkiye İş Bankası yönetim kurulu üyeliğine getirdi. Böylece Selçuk'a danışmanlık görevi dışında 2 unvan daha kazandırılmış oldu. ANKARA (Cumhuriyet Biıro- su) — Başbakan Vıldınm Akbu- lut ile anlaşamavan Başbakanlık Müstesan Ahmet Selcuk'un Cum- hurbaşkanlığı Başdanışmanlığı'na getirilmesiyle "müsteşarlık kriri" çözüldu. Turgut özal'ın Başbakanlığı dö- neminde, Gaziantep milletvekili seçilen Hasan Celal Güzel'den bo- şalan Başbakanlık Müsteşarhğı görevine getirilen ve 3 yıldır bu gö- revi yurüten Ahmet Selçuk ile Başbakan Akbulut arasında uzun süredir yaşanan gerginlik önceki gün çözüldu. Akbulut'un daha önce görevinden almak istediği, ancak Cumhurbaşkanı özal'ın ge- ciktirdiği müsteşar değişikliği Sel- çuk'a yeni görevler bulunmasın- dan sonra gerçekleştirildi. Selçuk önce Radyo Televizyon Yüksek Kurulu üyeliğine Cumhurbaşkanı Özal tarafından seçildi. Özal, Sel- çuk'u Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu üyeliğine getirdi. Böylece Selçuk'a danışmanlık görevi dışın- da iki unvan daha kazandırılmış oldu. Başbakan Akbulut başta olmak üzere çok sayıda ANAP milletve- kilinin tepkilerini üzerinde topla- yan Selçuk için uzun süredir siya- si kulislerde değişik iddialaı orta- ya atıldı. ANAP Sakarya Millet- vekili Yalcın Kocak da Başbakan- lık Müsteşarı'nın adını vermeden "Ermeni kokenli olduğu" yolun- da iddialarda bulundu. Selçuk, bu iddiadan sonra önce soy kütüğü- nü çıkardı. Ardından 1960'larda Ahmet Selçuk olarak değiştirdiği Kamuran Artan admın kendisine kim tarafından ve neden verildi- ğini belgelerle ortaya koydu. Sel- çuk, aynca Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurulu'ndan da değiştir- diği admın Türkçe olduğuna iliş- kin bilgilerle, yine bu adının an- lamını edindi. "36 yıllık devlet memuriuğu sü- resince hiçbir partinin gezisine ka- tılmadıgtm. kendisini politikamn dışında tutmaya özen gosterdiği- ni ve hakkındaki iddalann kayna- gırun ne oMuğunu bildiğini. ancak bunu açıklamayacagını" sık sık yi- neleyen Selcuk'un Cumhurbaşka- nı Özal'ın çok yakın arkadaşı ol- duğu biliniyor. Selçuk, 1987 genel seçimleri ön- cesinde de anayasa hükümleri ge- reğince tçişleri Bakanlığı görevi- ne "bağımsız bakan" olarak geti- rilmişti. Selçuk'tan boşalan Başbakan- lık Müsteşarhğı görevine, ANAP- ın muhafazakâr kanadının, tçiş- leri Bakanlığı Musteşan Vecdi Go- nül'ü getirmek istediği, ancak bu girişimlerin Başbakan Akbulut- un ağıriığını koyması üzerine so- nuçsuz kaldığı öğrenildi. Bunun üzerine müsteşarhk görevine Em- niyet Genel Müdürü Sabahatün Çakmakoğlu'nun atanması konu- suda anlaşma sağlandı. Denizli muhabirimiz Ömer Yurtseven'in haberine göre Emni- yet Genel Müdürluğü'ne atanan Denizli Valisi N'ecati Bilican, Türkiye'nin şu anda en büyük so- rununun teror olayları olduğunu belirterek "Polis teşkilatının terör- le mücadelede başanlı olabilmesi için gerekli her şey yapılacaktır" dedi. tçişleri Bakanlığı Personel Ge- nel Müdürü iken 1985 yılında De- nizli Valiliği'ne atanan yeni Em- niyet Genel Müdürü Bilican, terör olaylarına karşı mücadeleyi ken- disi ve polis teşkilatı için bir smav olarak göreceğini belirtti. Bilican, polisin halkla butünleşmesi ve saygınlığınm korunması için ugraş vereceğini de kaydederek şunları söyledi: "Polis teşkilahna büyük görev ve sorumluluklar düşıivor. Bunun için öncelikle halkın güveninin sağlanması gerekiyor. Terör olay- lannda başan saglanabilmesi de bir olçüde bu diyaloga bağlı. Bu mücadelede kanun ve nizamlann emrettiği her şey yapılacaktır. Amacım teşkilatla biriikte iılke ge- nelinde huzur ve banş ortamını yaratmak olacaktır."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear