23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 NtSAN 1990 CUMHURİYET/7 INSANLAR FÜSUN ÖZBtLGEN G Ö R Ü Ş Kendini beğenmiş Kendinı beğenenler, başkastnın tuzağına aptallar kadar kolay düşerler. Horian EKRANDA GÖRÜNTUYÜ KURTARMA ZİRVESİ Zırvalardan zirvelereTÜRK-lş, TÎSK ve tmren Aykut zirvesini izleyen gazete- cilen, zirveden sonra bakanlık- tan kovaladılar. özellikle TRT kamerası resmen sokağa atıldı. Bakan açıklama yapmaya- cakmış. Sokak ortasında Türk-lş Ge- nel Başkanı Şevket Yılmaz bir açıklama yaptı. Hemen o akşam Çalışma Ba- kanı Imren Aykut, TRT'ye koştu, akşam haberlennde can- lı yayın olarak kuruldu ve zir- ve hakkında kendisi açıklama yaparak ekranı Şevket Yılmaz'- dan kapmış oldu. Özal-İnönu-Demirel zırvesi için de kamuoyu ıkiye aynlmış durumda. Birinci gruptakiler şöyle düşünüyor. — özal, TV karşısında tnö- nü ve Demirel ile gösteri yapıp, kendisıni tanımayan muhalefet liderlerını terör bahanesi ile ayağına getırmiş oluyor. Zirve- den TV görüntüsünün dışında başka bir sonuç çıkmaz. Ikinci gruptakiler ıse şöyle dilşunüyor: — Terör ve gelişen Güney- doğu olaylan karşısında vata- nın ve mılletin butunlüğü teh- likededir. Bu durumda iç poli- tika bir >ana bırakıhr, Özal ile muhalefet liderlen bir araya ge- lir. Bu konuyu aştıktan sonra yine iç politika çekışmeleri ya- şanır.. Zirve neden toplantıya çağ- rıldı? Gündem neydi? Gündem, Güneydoğu'da ge- lişen olaylar, PKK'nın eylem- leri ve gıderek halkın da katıl- dığı protesto gösterılerı. Olaylarla ılgili olarak yetki- liler ve ilgıhler ne dediler bir de ona bakalım: Cumhurbaşkanı özal adına Kaya Toperi: "Turkiye Cumhuriyeti'nin vatanı ve milleti ile bölünmez- ligini ilgilendiren bu önemli meselelerin, beraberce deger- lendinlmesi araaayla, milli bir- liğimizin bir tezahum olarak TBMM'de grubu bulunan parti liderleri Çanka>a Koşku'ne da- vet edilmişlerdir..." Başbakan Yüdınm Akbulut: "Diışünun sevgili vatandaş- lanm, 12 Mart'ta neler oldu, 12 Eyliıl öncesi ola>lan hatırlayın. Şimdi bugunlerde (birkaç ola>) var dıye o gunler yine gelir mi dije korkuluyor.." (Cumarte- si gecesi TV ekranlarından hü- kümet icraatını anlatırken) PKK lideri APO: "Türkiye'den daha 40 yıl ay- nlroak istemiyonız. Çunku ih- tiyacımız var. 40 >ıl sonra ple- bisit yapılır. Şimdi ateşkes is- tiyoruz." (Hurriyet'e verdiğı demeç) Yani cumhurbaşkanına göre orîada vatanı "bolecek" kadar önemli bir olay var. Başbaka- na göre ise birkaç olay. PKK li- derı "böliinmek istemedikterini" öne suruyor ve "ateşkes" çağnsı yaparak hem kuvvetlen "denk" göstermeye hem de kendi üslerıne yönelik muhtemel bir harekâta engel olmaya çalışıyor. Inönu, zirveye katılacağını açikhyor, Demirel son dakika- KAHVECİ BAKAN OLUNCA Kemençe çalan Sıvaslı İSTANBUL Beledıye Başkanı Nurettin Sözen, hazineden beledıyeye aktanlması gereken paraların kesilmesinden şikâyetçi. SHP'ye oy verdikleri için kent insanlarını cezalandırmaya çalışan ANAP iktidarı ise belediyeleri ış yapamaz duruma getirmek için paralarına el koyrnanın ince taktiklenm anyor. Şimdi Maliye Bakanlığı'na yeni bir bakan geldi: Adnan Kahveci. Kahveci, Trabzon doğumlu bir bakan olarak ilk ziyaretini de ikinci kuşak Karadenızlı tşadamlan Derneğİ'ne yaptı. Blz de koyu bir Karadenizli olan Kahveci'ye Sözen'm bu fotoğrafını armağan ediyonız. Sozen gerçı koyu bir Sıvaslıdjr ama Istanbul insanına hizmet etmek için Trabzonlu bakandan para koparmak uzere artık kemençe çalıyor. ÇİFTÇİHİN İNÖNO'DEH İSTECİ Yağmur yağdır SHP'nin Uzunköprü'deki mitingine gidilirken, gündemi Çankaya zirvesi oluşturuyor- du. Inönü, Uzunköprü'ye va- rana dek, birçok yerde otobü- sü durduran halkla kısa söyle- şiler yaptı. Çiftçiler, şikâyetle- rini söyleyip, isteklerini bildıri- yorlardı. "Yağmur >ağdır", "Paramızı vermiyorlar" dıye bağıranlar çok fazlaydı. Inönü, yağmuru yağdırama- yacağını belırtiyor, hükümetin para vermeyişinı şöyle anlatı- yordu: "Türkiye'de iktidar yok, fık- ndar var. Tabii fıkralarla da si- zin paranızı ödeyemezler. Se- çim yakında goruyorsunuz, her gün bir bakan aynlıyor, dur- mnyoriar. Yakında seçim ola- cak." Bir yandan da halkı Uzun- köprü'deki mitinge çağınrken, de şöyle diyordu: "Aslında yüriıyûşe de ihtiyaç var. Turkiye'de bu iktidarı de- ğiştirmek için hep beraber bir yiıniyüş yapsak." Mitingin henüz başında hal- ka "Seçim istiyor musunuz?" diye soran Inönü, "Seçim iste- yenler ellerini kaldırsın" diye bağırdı. Meydana toplanan herkesin eli havadaydı. EHeri- ni mdirirken, yine bağırdı, "Bir daba kaldınn da televizyon go- runtulesin." TV göruntüledi, ama ekrana çıkarmadı bu gö- rûntülen. Mitıng otobusünde bulunan SHP'lilenn ana konusu "erken seçim"di. SHP'liler, ılk seçım- de iktidara geleceklenne inanı- yorlardı. Tekırdağ Milletvekilı Enis Tütuncu, "Erken seçimi surek- li gundemde tutmak istiyoruz. Parlamentodaki >apay çoğun- lugu ortadan kaldırmak her şe- yin başlangıcı" dıyerek Inönu'- nun zırveyi kabul etmesı konu- sunda, "Burada bir inceiik var. Biz onu halkuı seçtiği bir cum- burbaşkanı olarak gormüyo- nız. Guneydoğu olaylan kitle terönine dönuştü. Sayın İno- nü, oraya bunlan göruşmek DEMIREL'IN IFTARI Ozal'ı çatlatacak görüntü DYP Genel Başkanı Suley- man Demirel, gelenek haline gBtirdi. Her yıl Ramazan ayı- nın başında DYP Istanbul il ör- gutunun Mavi Marmara Et Lo- kantası'nda verdigi "binlerce kisilik" iftar yemeğine katılı- yor. Bu ıftar yemeği denilen olay büyuk bir panayır gıbi. Lokan- tanın önündeki geniş alanda ve çayırda yuzlerce araba park ediyor. Arabalardan inenler koşarak salonda yer kapışıyor- lar. 2 bin kişilik salona sığama- yanlar ise kapı önune kurulan büfeden ekmek arası et ile ka- nn doyuruyorlar. Binlerce kişinin sıkışık duzen oturup yediği iftar yemeği, et- leri, tatlılan, salatalan ile ol- dukça masraflı ve doyurucu. Demirel ise kurmayları ile bırlikte çevresıne işadamlarını toplayarak bu miting alanı gi- bi toplanmış "aç'Mara, "tokluk" görüntüsu sergiliyor. Bu yıl yeni salon tıklım tık- lım dolu idı. Demirel'in arka- sında şaha kalkmış kır at amb- lemi, bir yanında iş âlemının duayeni Vebbi Koç ile TÜSt- AD Başkanı Cem Boyner, öbür Demirel iftarını su içerek açtı. (Fotoğraf: Muharrem Aydın) yanında Istanouı Tıcaret Oda- sı Başkanı Yalım Erez, Odalar Birlıği Başkanı Ali Coşkun. Masaya yan yana dızilen ışa- damları adeta "Ozal'ı çatlat- raak için" toplanmışlar. TÜSlAD Başkan Yardımcı- sı Halis Komili, Turk-Sovyet tş Konseyı Başkanı Nihat Gokyi- ğit, Ziraat Odaları Birlıği Baş- kanı Osman Özbek ile TÎŞK es- kı Başkanı Halil Narin, Bulent Eczaabaşı, Bahattin Gören, Is- met Uran, Ibrahım Bodur, Ka- dir Has, Necmettin Özdemır, Ziya Kalkavan, Vefa Kuçuk, Tahsın Kaya eskı vali Nevzat Ayaz, Prof. Sulhi Dönmezer, Prof. Memduh Yaşa vesaire vesaire. Turkiye'nin en önemli "Tok'Marı, oruç tutarak aç ka- lırken böylece yıllardır ıktıdar- dan uzak kalmış DYP orgutu- nun açları ile de eşitlenmiş ve aynı salonda bırlikte karın do- yurmuş oluyorlar. Allah kabul etsin. Amin. ya kadar oyalıyor. Peki ama ne oluyor Güney- doğu'da? Kendisi de Guneydo- ğu kokenli olan bir SHP yöne- ticisi şöyle iyi bir özet yapıyor: "Her millelin içindeki etnik gnıplar arasında bağımsızlık is- teyen ve bu konuda savaş ve- ren insanlar vardır. tspanya'- da, Jrlanda'da ve dun>anın pek çok ulkesinde benzer teror var. Bizde de adı PKK olur veya başka olur, bu tur duşunup mucadele verenler olabilir, ola- caktır. Ama asıl olan yaygın biçim- de halkın ne duşunduğudur, ne istediğidir. Gune\doğu bolge- sinde jaşa>an halk genel olarak bağımsızlık mücadelesi venni- yor ve istemiyor. Ama çok önemli dç temel talebi var. Bunlan şo>le sıralayabiliriz: 1- Eşitlik istiyor. Poliste, mahkemede, devlet karşısında. Izmir'de lstanbul'da veya Ka- radeniz'de yaşayan vatandaşa nasıl davranılıyorsa kendısine de öyle davranılmasını istiyor. Mesela lstanbul'da yaşayan bir Kürt'un bu konuda bir sorunu yok. Ama o bölgede yaşayan ınsanlarm var. 2- Yaşamak ve iş istiyor. Hem PKK'nın ve hem de özel tımlerin baskısından iki ateş arasında korku içinde yaşıyor. Üstelik işsiz ve parasız. Bu kor- kulu yaşama çözum istiyor. Bunun çözümu de sorunu çö- zecek politıkalar üretmekle ola- bilir. 3- Anadilini, lurkusunu, ge- lenegini, folklorunu serbestçe kullanmak ve yaşatmak istiyor. Son 10 yılda voğunlaşarak izlenen politıkalarla bu bölge insanı kazanılmak yerine kay- bedilmeye başlandı. PKK ve bağımsızlık isteyen örgütler yi- ne olabilir ama halkın istekleri yerine getirilirse bu örgütler halkın katılımını kolay kolay sağlayamazlar. Zırve bu üç temel konuya yanıt getirebilir mi dersiniz? KIZLARDAN ALKIŞ için gidiyor, fakat cumhurbas- kanlığı mnessesesi olarak gidi- yor. Bu inceiik anlaşılmalı. Cumhurbaşkanuğı muessesesi- nin Turkiye'de çok önemli bir yeri var. Biz yine curahurbaş- kanınuı seçimi konusundaki es- ki duşuncelerimizi soyleraeye devam edecegiz. lnsallah, Özal yine bu müesseseyi istismar et- mez. Burada nasıl bir gun da- ha kalabiliritn hesaplan içinde. Ama dediğim gibi sadece mu- esseseye gidiliyor. Bu zirveden erken seçim sonucu çıkması çok zor. Fakat bu duşuncem- de yanılmayı çok isterim" diyordu. tstanbul Milletvekilı Musta- fa Sangul de Enis Tütuncü'nün görüşlerine katıldığım söyleye- rek, aynı şeyleri tekrarhyor. Tekirdağ Milletvekilı Guneş Giırseier, "terör nedeniyle" înönu'nun daveti kabul ettıği- ni söyleyerek, "Genel başkanın çağnya cevap verme yetkisi vardır. Ve olumludur" dıye ay- nı göruşü paylaşıyordu. Sarıgül'ün kısmeti SHP'nin " g a r a j operasyo- nu" ile ün- lii tstanbul Milletvekilı Mustafa Sarıgül'- un kısmeti Trakya gezisinde açıldı. Inö- nü'nun seçim otobusuyle Uzunköpru mitingine katılan bekar mılletvekıli Sangul, oto- busun ustunden anons edılın- ce meydanda toplanan kadın- lar kendisıni yanlanna çağır- dılar. Yaşlı bir kadın "Benim bir yigenim var seni ona alaca- ğım" deyince, SHP Tekirdağ Kadın Komisyonu Başkanı da Sarıgul'un bundan bövle et- kınlıklerine katılmasını ıstedi. Miting dönuşü otobüste en çok konuşulan konulardan bi- risi de bu oldu. Kırklarelı Mil- letvekilı Gurcan Ersin, "Biz boyleyiz hemen evlendiririz" d^rken Sangul de "Neden ol- masın?" diyordu. Sarıgul'e takılan SHP'liler kendisıni alkışlayanlann çoğu- nun "evde kalmış kızlarla Galatasarayhlar" olduğunu söyleyerek uzun sure eğlendi- ler. SarıguPe hemen "Trak- ya'nın damadı" lakabı takıldı. AKBULUT'A SORULAR İlginize bîlginize BAŞBAKAN Yüdınm Akbu- lut'un TV ekranlannda yayınla- nan "tcraatın İçinden" progra- mı da ayrı bir eğlence konusu olmaya başladı. Hakkında ken- di bakanlannın bile fıkralar an- latarak gezdikleri, zaman za- man da "Bu ftkra degil, gerçek, vallaha bakanlar kunılunda oidu" diye olayiar anlattıkları Akbulut, cumartesı gecesi TRT ekranlarındaydı. TRT'nin "yasalar geregi zo- nınlu olarak yayınlıyoruz" di- ye iki kez anons ettiği program- da, kamera halkın arasında do- laştı ve başbakana soru yonelt- melerinı istedi. Bu kamera ile sonradan Akbulut'un söylediği- ne göre 250 kişiye soru sorul- muş. Ekrana 8-10 kişi çıkanldı Bunlann yarısı "hiçbir sorumuz yok" dediler. Soru soran genç- ler üniversite olaylannı, yaşlılar pahalılığı sordular. Ya soru sorması istenen ama ekrana getirilmeyen 240 civann- da kışı ne sordu dersiniz? En yeni Akbulut fıkralarını olmasın? HAYVANI İSMAIL GİLGEÇ ijiıl ı , ) ııuuııy V * A "(( /^SEN BU^X \ ufANPlGUİ I PÎKNİK PİYALE M4DH4 EKI IYISI mc fflZU GAZETECI VECDfir ŞEV SATtLMlŞ HettiFf ÇlZGİLİK KÂMtL MASARACl AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAS Gİ'RSES NA'APICAZ LAM ŞF'MDı GARFIELD JM DAVIS TARIHTE BUGUN MCMTAZ ARIKAN 3 Nisan YIRMIBBS KIŞI OLDU/. 1954'FE BU&UN,APANA -ANKARA-ISTANSUL S£F£- HıfJI YAPAN DEVLET H4U4 ycCL4£/N/AJ DC S Mooet-/ YOLCU açAâ/ DUŞMUŞTU. NBDBNI NLASILAM/Iy/İN K/IZA KOMUSUN&A MA yAPAM TBICNIK. <UHUL, SlRKAÇ Gu/V I?A AÇIKLAM/IDA BULUHMuÇrU BuMA , SAgOTAT /2.ME <e4£7Zy4ıVM>4MrÇTr BUYUK Sr/S OLAStLltUA, UÇ4K yuKSELr/SKEM, SULUTZs4GfM Aâ DAHA SOhlfSA PttC£YE GEÇ.£/\l UÇAK, PUIZU- PAG.ÇALANM'Ş71 PILOT MUZAFF£& CEYHAN VE BOZDEMt/Z y&NETtMfNDEKt UÇAKrAhJ AM/fr/ CrOPLAtsf 25 KIÇİ) .. TLRK VE DÜNYA KARİKATÜRÜNDEN Raşit Yakalı Sotir Glev (BULGARİSTAN)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear