Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 MART 1990 CUMHURİYET/17
HAVA DURUMU TURKIYE DE BUGUN
IVIeteorolOM Genel Mudurtuğu nden
alman bıig ye gore yurdun kuz«y ke
sımlen parçalı çok bulutlu Marmara-
nın dojusu Iç Anadolu nun kuzeyı
Karademz ıle Doğu Anadolu nun ku
zeyi yağışlı offikı yerier az bulutlu ge
çecek. Yağışlar Marmara nın doğusu
ıle Karadenız kjyılarmda yaflmur, dığer
yerterfe kar şeklmde olacak H « * Sl
CAKLIĞI Onemi bır değtşıktık olma
yacak Ruzgar kuzey ve doğu
yonlerden hafıf ara sıra orta kuvvet
te esecek Deradenmöde ruzrjâr Gun
batısı ve yıldızdan 3-5 yer yer 6
kuvvetınde saatte 10-21 yer yer 28
denız mılı hızîa esecek Denız mute
dıl dalgalı olacak Dalga yukseklıöı
05-15 yer yer 2 metre, açıklarda 3
ila 35
metre dotayında olacak Van Götû nde hava Parçalı buHıtiu ge-
çecek Ruzgâr kuzey ve batı yonlerden rıafif ara sıra orta kuv
vette esecek, gol kuçuk dalgalı olacak goruş uzaklığı 10 km
dolayında olacak
Adana
Mapaıacı
AJıyaman
Atyon
Ajrı
Ankara
Antakys
Antalya
Artvın
tyfın
BaJrtesr
Bıieok
Bıngâl
Bıtlıs
Bokı
Bursa
Ça/ıaUale
Corum
Denıdı
A 16° 5°Dıyart>akır
B 12° 2°Edıme
B 10° 2°Erancan
B 8° 1° Eraırum
K 2° 10°Eskısetw
K 5° 2" rjaaamep
8 2° 3° toesun
A 14° 6°Gı
K 6° (PHakkâr
A 15° 6°lsparö
8° 1" Isönbul
6° 2°lzmır
6°-4° Kare
5° -*° Kasömonu
6° 2° Kapen
8° 2°Kırtdarelı
B 6° 4°Konya
K 8° 2° Kuöhya
A 14° 3°Malatya
A 11° 0°Maaısa
B 6° 1" K Maraş
K 5° 3° Mersn
K 1° 15'MuSla
K 5» 3° Muş
B 14° 2°Nığde
Y 10P 4°0rdu
8° 2° f t a
A 4"-4° SamsjT
8 8° 0°Sw1
Y 7° 4°Smop
B 14° 4°Sıvas
K 2° 17°Tekırdaj
6° 2°Trate>n
8° 4°Tüncelı
7° O°üçak
8° 2° Van
7° 1° Yozgat
8° 1' Zonguldak
B 13° 4°
B 11° 3°
A 15° 7°
A 12° 4°
B 5° 4°
B 8" 1°
Y 10° 4°
Y 10° *"
Y 10° 4°
A 11° 2°
K 7° 3°
K 5° 2°
B 8° 2°
Y 10° <S°0
5° 3°
8° 1°
4»-4°
6» 3°
7" 3°
- 0 - açık A-açık B Dulutlu G-gune$ı k karl S-ssi Y-yaflmurtj
Kahıre <
DUNYADA BUGÛN
Amsterdan
Amman
Atına
Bağdat
Barcelona
Base
Belgraı
Bertn
Ronn
Bnıksel
Budapeşte
Cenevrs
Cöayır
Cdde
Oubayr
Franttın
Gırne
Hdsınto
Kahıre
Kooenhag
Köln
B 11°
A 21°
S 20»
B 24°
A 16°
S 8°
S 10°
A 6»
B 9°
A W
S 8°
B 10°
A 26°
A 23°
B 25°
A 3=
A 1C°
K 2°
A 26°
B 10°
B 9°
B 18°
K 0°
B 14°
A 8°
S 16»
B 15°
K 1°
B 10°
B 5°
K 4°
B 12°
S 7°
B 24°
S 17°
S 7°
B 24°
B 8°
B 7°
S 7°
S 17°
B 4°
Wâshngton B 6°
Zurıh S 9°
Londıa
Madnd
Mılano
Montreal
Moskoua
Munıti
Nav York
Osto
Pans
Prag
Rıyad
Roma
Sotya
Şam
TelAvn
Tunus
Varsova
Vened*
Vyana
BUIMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Halklar arasında
banşı sağlamayı ya da
daha genel olarak ın-
san ılışkılennde şıd-
det kullanımını orta-
dan kaldırmayı ya da
sınırlamayı amaçla-
yan akım 2/ Sedır bı
çımınde kanepe
Hayvanlara vurulan
damga 3/ Gızlı yer,
koşe bucak Katı,
eğılıp bükulmez. 4/
Entnkacı 5/ Asya ıle
Avrupa'yı ayıran dağ
sırası Vılayet 6/
Radyumun sırpgesı Buzulların olu$
furduğu dık yamaçlı körfez 7/ Bır ye-
re ulaşma, enşme. 8/ Seyrek ve eğretı
dıkış. Eskı ve bdınmeyen bır tanhı an-
latmakta kullanılan deyım sözu 9/
Yontma ışlennde kullanılan ucu sıvn
araç. Guneş doğmadan oncekı aiaca
karanlık
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Beğenılen muzık parçalarından
oluştunüan demet II İskambılde koz.
Arap abecesıne göre bır harfi noktalı, bır harfî noktasız sözcük-
lerle yazılmış şıır 3/ Suyun dennlığını ölçmek, dıp tabakaların ya-
pısını ıncelemek ıçın kullanılan araç. Turlu rnetallerden yapılmış
ınce, uzun nesne. 4/ Işaret Arap edebıyatında bın dızelık man
zum yapıtlara verılen ad 5/ Kaba bır komedı turu Ad kavmı hu-
kumdan Şeddad tarafından cennete benzetılerek yaptınlan efsa-
nevı bahçe. 6/ Bır sozcuk ya da adın baş harfî 7/ Yol yapımında
yön bulmak ıçın kullanılan araç. 8/ Kaş ılçesı açıklarındakı Yunan
adası Bır nota. 9/ Brıçte sanzatunun kısa yazılışı Aktıf
60 YIL ONCE Cumhuriyef
İtilaf
5 MART 1930
Harıcıye Vekılı Tevfik Ruştü B ıadeı afîyet etmıştır Vekıl B
dun akşam mubadele komısyonu bıtaraf azasından M
Rıvas, M Holştat've M. Enderson'un muştereken vakı olan
zıyarellennı kabul etmış, muteakıben Tevfık Ruştu B'yı
Tevfik kâmıl B zıyaret etmıştır
Bu temaslar, yenı mubadele ıtılâfnamesıne nazaran bıtaraf
azay'a havale edılen mubadıl emvalının suretı tasfıyesıle
alâkadardır
Vekıl B cuma ğunu mukarrer olan hareketını tehır etmıştır,
eumartesı veya pazar gunu Ankara'ya avdet edecektır
Muteakıben mubadele ıtılâfnamesı ımzalanacaktır
Mubadele başmurahhasımız Tevfık Kâmıl B dun kendısıle
goruşen muharrırimize
demıştır kı
"— Harıcıye Vekılı Bf ıle
goruştum, kendılenle bırlıkte
cumadan sonra Ankara'ya
gıdeceğım"
Bıtaraf mubadele azası da,
a>nı gunde Ankara'ya hareket
edecekler ve onumuzdekı
hafta ıçınde yenı mubadele
ıtılâfnamesının mukarrer olan
8. inci
büyük
TAYYARE PıYANKOSU
imci ke^ıli. 11 Mnr'mdn
Bü)fik ikramı>e 35-000lıradır
A^RICA. 13 * M 10 OOO l.ralık ıkraın
vrier .t 1(1 •VO l.rnlık h r ™..k*f.t
tim lcrtıpte kuaMi nıımarfilar ıtkrar
dolab» koautauu. ıraza merasımınde hazır
bulunacaklardir
Tte Gaulle
Gazi Hazretleri
Reısıcumhur Hz yarın saat ll'de hareket edıyorlar Fırka
mufettışı Denızlı meb'usu Haydar Ruştu B Reısıcumhur Hz ru
daırelerı hududuna kadar teşvı edecektır Guzergâhtakı halk ılk
defa o havalıyı şereflendırecek olan Halâskârlannı ıştıyakla
beklıyorlar
Reısıcumhur Hazretleri bayram munasebetıle vuku bulan
tebrıkât ve ızhar olunan temennı ve hıssıvata teşekkurlennın
ıblâğına Anadolu Ajansını tavsıt buyurmuşlardır
Reısıcumhur Hz Bugun Bornovayı teşnf buyurmuşlar vezıraat
mektebını zıyaret ey lemışlerdır Bu gece mukarrer olan fener
alavıtehıredıldı Resat
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
De Gaulle'ün demeci
5 MART 1960
Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle'ün
dun Cezayır'de verdığı beyanat, bu
sabah Ingılız basınında şıddeth
tepkılere yol açmıştır
Bağımsız Manchester Guardıan, "De
Gaulle'ün Cezayır harbının daha
uzun zaman devam edeceğım ve
kendı mukadderatını tayın hakkının
Fransa'nın askerı zaferını takıp
edeceğım bıldırmesı ateş kesılmesı ıhtımalını ortadan
kaldırmıştır" demektedır
New York Tımes Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle'ün
dunku beyanatını şoyle yorumlamıştır
"De Gaulle bu beyanatı Cezayır'e dun gızlı olarak yaptığı
bır zıyarette vermıştır Beyanatın fazla sert olmasının
sebebını mağlûbıyet korkusu ıçınde olan bır orduya cesaret
vermek ısteğınde aramak doğru olur "
Tunus Yenı Dustur Partısmın organı olan El Amal gazetesı
ıse şunları yazmıştır
"General De Gaulle'ün bır sulh jestı yapması beklenırken
askerı zaferden bahsetmesı teessufe şayandır Bu sozlenn
sulhe yardım etmesı beklenemez "
Dun gece buradakı Cezayırlıler mahallesınde gemş bır
tararna hareketınde bulunan Marsılya polısı, Cezayır Mıllı
Kurtuluş Hareketı Marsılya Bolgesı Başkanı Muhammet Bın
Abdullah Derbal ıle son gunlerde Fransadakı Mıllı Kurtuluş
Hareketı Mesullerı tarafından Marsılya şehrı 10'uncu Bolge
Şeflığıne tâym edılen Muhammet Abbas'ı yakalamıştır
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet
Enflasyon aynı
5 MART 1989
hnflasyonda yavaşlama beklentısı şubat ayında da
gerçekleşmedı Devlet Istatıstık Enstıtusu'ne (DİE) gore aylık
enflasyon toptan fıyatlarda yuzde 5 1, tuketıcı fıyatlarında
da yuzde 4 3 oldu Yıllık ortalama enflasyon da toptan
fıyatlara gore yuzde 70 2, tuketıcı fıvatlarına gore de yuzde
76 7 bıçımınde gerçekleştı Istanbul Tıcaret Odası da (ITO)
tstanbul'da perakende fıyatların geçen av yuzde 5 0, toptan
fıyatlann da yuzde 2 8'e yukseldığını açıkladı İTO, vıllık
ortalama perakende fıyat artışının da yuzde 77 2 duzeyınde
gerçekleştı&ını belırledı
TARTIŞMA
İlk Örtünme Nasıl Başladı?
Ortunmenin de bir gelenek olduğunu ve başlangıcının bundan
beş bin yıl onceye uzandığını yazılı belgelerden oğreniyoruz.
tnsanların bırçok davranışlan ve alışkanlık
lannın kuşaktan kuşağa gecmış geleneklerden
kaynaklandığı bılımr Ortunmemn de bır ge-
lenek olduğunu ve başlangıcının bundan beş-
bın yıl once>e uzandığını yazılı belgelerden oğ-
renıyoruz Hatta yalnız baş ortmenın değıl, da
ha başka âdetlerımızın, ınanışlanmızın, bazı
efsane ve menkıbelerın ana kaynağı da o ka
dar eskıye gıtrnektedır
Sumer dınınde bırçok tann ve tanrıça var-
dır Tanrıçalar tannlar kadar onemlı roIİCTe sa-
hıptı Insanı >araıan, uygarlığı taşıyan, sosyal
yaşamı duzenleven, okulları, doktorlan, sanatı
korman kadın tannlardı Ulkede bereketı, bol-
luğu temın eden, uygunsuz ış yapanlan ceza
landıran, savaşlarda onderhk eden hep tann
çalardı Her tann ve tanrıça ıçın kentlerde ta-
pınaklar yapılmıştı. Bu tapınaklar rahıp ve ra
hıbeler tarafından ıdare edılıyordu Bunlann
çeşıtlı gorev lerı \ ardı Bu gorev lerden en onem-
lısı de Akatlar'da Iştar, "Ibranılcrde" \star-
te, \unanlılarda Afrodıt, Sumerlerde lnanna
adı ıle Venus yıldızını temsıl eden aşk tanrı-
çası adına tapınaklarda genel kadın olmaktı
O zaman tapınaklarda yapılan seks kutsal bır
gorev savılıyordu Hatta bunlar arasında eş-
cınseller de bulunuyordu Bu kutsal fahışele-
rın sokak kadmlarından avrılmaları ıçın baş-
larını ortmelen zorunlu ıdı (1) Bu rahıbele
nn ve dığer rahıbelerın, evlenseler bıle çocuk-
ları olmaması gerektı Bunlar tann evmde ve
onlara adanmış kışıler olduklanndan doğan
çocuklar tanrının çocuğu sayılırdı Kazara bov
le bır çocuk doğar ve rahıbe saklavamazsa he-
men oldurulurdu Hınstıyanların tsa peygam-
ben tanrının oğlu olarak kabul etmelerı, Mer-
yem'ın daha doğmadan annesı tarafından ma-
bede adanmış ve orada yaşamış olmasından
(2) ılen geldığını ve Sumer geleneğının o za-
manlara kadar surduğunü gösterıyor
Tapınaklarda kadın kıyafetıne gırerek rahı-
beler gıbı genel kadın gorev ı yapan rahıpler
de \ardı Rahıpler en eskı çağlarda tanrı onu-
ne çıplak çıkarlardı Sonralan gorev lenne göre
çeşıtlı renklerde elbıseler gıymeye başladılar
Gunah çıkaran rahıpler kırmın renk gıyınır,
başlanna da fese benzer bır başlık takarlar-
dı Şiılenn ılk zamanlarda başlanna kırmızı
başlık gıymelerı ve bu yuzden "kızılbaş" adı-
nı (3) almaian da Sumerlerden gelen âdetın
bır de\amı olmalıdır
I O 1^00 yıllarında baş örtme konusu Su-
mer topraklarında venı bır bovut kazanıyor
O tanhlerde tahta çıkan ve Samı olan bır Asur
kralı (adı saptanamıyor) yenı bır kanun çıka-
rıvor Bu kanunun 4O'ıncı maddesıne göre
Asurlu kadınlar ıster evlı, ıster dul olsunlar
sokağa çıkarken başlarını ortecekler Kocaya
varmamış olanlar ortme>eı-ek, fahışeler, ko
leler ortunmeyecek Bunlar arasında başları
örtulu goruleceklere ağır cezalar var kanun-
da (4)
Gorulduğu gıbı, baş ortme, Islamıyetten çok
önce Sumer tapınaklarında kutsal fahışelerın
belırlenmesı ıçın başlatılan bır âdet Daha son-
ra evlı ve dul kadınlar da o sınıfa sokulmuş
Dınle ılgılı bu gelenek evvela Yahudıliğe, sonra
da Hırıstı>-anlıga gırmıştır Rahıbelerın başla-
rını ortmesı, kılıse \e Sınagog'a gırerken bazı
sofu kımselenn ortunmesı gıbı ıslamiycte bu
gelenek Islamıyetın başlamasından bır haylı
sonra bazı polıtık ve sosyal nedenlerden do-
layı gırmıştır
1) H Schmokel, Kulturgeschıchte des Al-
ten Orıent (Stuttgart 1961) s.37
2) Kuran ı Kenm, Alı imran suresı, ayet
35-37
3) H Schmökel, S 285 ve Meydan Larous-
se, Kızılbaş
4) Mebrure Tosun, Kadrıve Yalvaç, Sumer,
Babıl, Asur Kanunları ve Ammı-saduqa Fer-
manı (Ankara 1975) s 232, madde 40
MUAZZEZ İLM1YE ÇIG
Emeklı Çivıy-azılan Uzmanı
Ftlozof-Felsefeci Aynmı Üzerîııe
Var olan ne turlu olursa olsun ona "felsefece bakan" kışı,
baktığını "ışte o" kılan açısından, anlamı açısından
sorgulayan ve bu etkınlik sonucu oluşturduklarını
temellendiren kişi filozoftur; kendısi, kimi zaman bunu dile
getirmese de bu, boyledir.
Felsefe, var olan, duşunme ve dıl arasında-
kı ılışkılen, saptadığı hatta var kıldığı konu
çerçevesınde belırlemek tunınden bır etkınlık-
tır ve her şeyden önce "felsefece bakışı" ge-
rektırır Bır şeye felsefece bakmak ve onu fel-
sefece anlamak ıse bakılan şeyın "işte o" oju-
şunu sağlayan şeyı, yanı onun özgiil aynmla-
rın\ behrlemektır İşte bu nedenle de felsefe
salt bu konuyla ya da salt şu konuyla uğraşır,
denemez Var olan ne turlu olursa olsun ona
"felsefece bakan" kışı, baktığını "işte o" kı-
lan açısından, anlamı açısından sorgulayan ve
bu etkınlik sonucu oluşturduklarını temellen-
diren kışı filozoftur, kendısi kımı zaman bu-
nu dıle getirmese de bu, böyledır Fılozof, aynı
zamanda geçmıştekı felsefeyle de hesaplaşmak
zorundadır, bunun ıçın de öncelıkle felsefe ta-
rıhıne vönelır, başka filozofların, felsefenın
halıs sorunlanna verdıklen yanıtlarla hesap-
laşarak kendı ozgun sovlemım kurar
Felsefecıler ıse fılozoflann yapıp ettıklerı-
nı yenıden ele alan, onların soylemlennı da-
ha edılgın bır bıçımde gozler önune seren kı-
şılerdır Felsefecılenn gerçeldeştırdığı etkınlik-
Erkekler Adına
Yalnızca kadmlarımız değildir ikıncı sınıfa itılen.
Çocuklarımız, guvencesiz yaşhlarımız, parasız hastalarımız...
Koylumuz, işçimiz, memurumuz, butun emekçilerimiz...
Dunya butunu içinde ulkemiz bile ikınci sınıftan sayılıyor.
Bır bölum kenth Kaaımmız, cınsieruıııı öi-
gurluğu yolunda onurlu bır savaşımı başlat-
mak ıstıvor Ne var kı hedef belırlemek uzere
fazlaca bır çabaya gınşmeden, yalnızca erkek-
lerı suçlavarak bu savaşımı surdurebılecekle
rını sanıyorlar Sonuv şımdıden gorunuyor
Seçtıklen hasım bu konuda alabıldığıne du-
yarsız Nerdeyse oralı bıle değıl Bu çır
pınmalan vılışık bır keyıfle ızlıvor gıbı Yakın
zamanda kendısıne mor ığne batırılması ıçın
ozellıkle çapkınlığa kalkışan erkekler de or-
tava çıkarsa şaşmamalı Çunku savaşımın bov-
lesı dunyada ınsanla bırlıkte başlavan kadın-
erkek zıtlaşması ustune duzenlenmış 'ilahi ko-
medı'nın alaturka bır yorumu gıbı görunuvor
Ozgurluklerın sınırlarını onların uğruna
odenen bedeller belırlemektedır ÇağHaş top-
lnmun karmaşası bu\udukçe bu bedellerın
odenmesı de zorlaşıyor Ozgurlüklerınden go-
nullenvle vazgeçenlere -ustune üstluk- çeşıt çe-
şıt ayrıcalıklar, armağanlar sunulüyor Karşı-
lığında ozgurluklenmıa bılerek bılmeyerek as-
kı\a alıp bu ayrıcalıklardan, armağanlandan,
vapav odullerle hepımız çeşıtlı olçulerde ya-
rarlanmaktayız Suçların hepsını erkeklenn us-
tune yukleyıveren kadmlarımız, acaba kendı-
lennı bundan soyutlayabılırler mı
1
Buvuk
kentlerın sokaklanna bıle sıra sıra dızılen "aile
salonumuz vardır" ayırımlarına, şehırler arası
otobuslerde >a da trenlerde 'aıle' yanına erkek
çocukları bıle oturtmayan bağnazhk kuralla-
rına rahatları ıçın olsun zaman zaman sığın-
dıkları olmuvor mu' Bılmem hangı eşcınsel
şarkıcının duzenledıgı "kadınlar matinesi "ne
gule oynaya hıç katılmadüar rru''
Kafataslan ıçınde renklı basının Ilave'lenn-
den ve Meksika dızılerınm duzmece öykule
nnden başka malzeme bulunmavan apartman
ler. phılosophıa perennıs ıçın çok buyflk bır
değer taşır
Oyleyse fılozof ve felsefecı tennrlerını yu
karıda kısaca belırttığım kavramsal ıçenkler-
le koruyalım Avnca felsefeyle uğraşan bır kı-
şının, filozof olup olmadığına karar vermesı
ıçın Kant'ı ölçut alması gerektığı de pek an
laşılır gıbı değıl(') Oyle görulüyor kı Oruç
Aruoba'nın sözunu ettığı kongreye katılan fı-
lozoflar, Kant'tan ızın almamışlar (')
Asıl tuhaf (kımı zaman tehhkelı gıbı) ola-
nı, "fılozof olacağım" derken "doctor
unhersalıs" olmak gıbı gorunuyor bana, çun-
kü bu ıkı ter<tiR aresıada ınce bir sınır çtzgısı
var gıbı Ulkemızde halıs filozofların yanın-
da, daha çok "doctor umversalıs"ler var, ne
dersınız'
BETUL ÇOTUKSOKEN
lar dolusu 'konkenci'yı ne ıçın gormezden ge-
lıyorlar
7
Bız de bu orneklerden yararlanıp bu-
tur. kadınları suçlamaya mı kalkışalım''
Yalnızca kadınlarırruz değildir ikıncı sınıfa
itılen Çocuklarımız, guvencesiz yaşhlarımız,
parasız hastalarımız Koylumuz, ışçımız, me-
murumuz, butun emekçilerimiz Dunya bu
tunu ıçınde ulkemiz bıle ikıncı sınıftan sayılı-
yor Oyleyse neden savaşımı bır kadın-erkek
çekışmesı bıçımıne ındırgemeye uğraşalım Bu
boyutsuz çekışmelerle, kadını mal yerıne ko-
yan geçerlı dın kıtaplarına, erkeğı 'reis' ılan
eden cumhuriyet yasalarına, kız çocuğu evlat-
tan saymayan törelere karşı utkuya nasıl erı-
şebılırız''
Karşı durmak ıçtn bır dırencımız varsa, bu-
tun horlananlar, ıtılenler; ezılenler ellenmızın,
vureklerımızın sıcaklığını bırbınmıze ıletme-
hyız Bu da kemıkleşmış vapılann ıçınde 'kota'
aramalannı değıl, çağdaş ınsanın ozgurluk sa-
vaşımıyla butunleşen yenı orgutlenmelerı zo-
runlu kılmaktadır
Kadmlarımız kadar erkelerımız de gerıkal-
mışlığın utancını ıçlerınde duvabılıyor
ERGUN UĞUR
Ogretim Uyesı Istanbnl
Kültür PoUtikaıııız ve ICOMOS
Hâlâ tescilı yapılmamış ve bir kenarda unutulmuş yığınla
antik kentin durduğu Anadolu toprağı, yuzlerce yıllık kulturel
mirasıyla araştırılmayı ve incelenmeyi beklemektedir.
LNESCO'nun onemlı kuruluşu ICOMOS'-
un etkınlıklerını ıçeren ve ulkemiz gerçekle-
nne şovle bır dokunan onemlı bır yazı yayım-
landı geçenlerde bu sutunlarda Prof. Ha-
lûk Sezgın'ın uzennde durduğu gerçekler, yıl
lardır yaşanan, bıldığımız \e değışmeyecek gı-
! bı gorunen kultur polıtıkamızın sığlığını da
, gosterdı tekrar Öncelıkle, Lluslararası Anıt-
lar ve SİT'ler Konseyi ya da kasa adıyla "ICO-
MOS"un ulkemiz açısından onemını henuz
, kavrayamamış olduğumuzu da peşınen belır-
tehm Yurdumuzun kulturel kalıntılannın, o
eşsız ve harıkulade mırasın son zamanlarda-
kı durumları ortadadır
Dığer ulkelerle sağlanacak bır kulturel ıle-
tışım ıhşkısı de ICOMOS gıbı bır kuruluşun
çabalarıvla çok buyuk atılımlara sahne ola-
bılecekken maalesef, kımsenın kabuğunu kı-
np çıkmayı ıstememesı ve adamsendecı bır ta-
\ır ortaklığı yaygınlık kazanıyor
Hâlâ tescıh yapılmamış ve bıı kenarda unu
tulmuş vığınla antık kentın durduğu Anado-
kı toprağı vuzlerce yıllık kulturel mirasıyla
araştırılmayı ve incelenmeyi beklemektedir
Kulturel polıükalardakı yanlış yaklaşımlar,
daha Anadolu'nun zengın kulturel çeşıtlılığı-
nı ozumleyememış, sındırememış ıdarecılerın
nemelazımcı tavırlarıyla ve tutumlarıyla
"hasbelkader" surup gıdıyor9
Bır daha yenne konması ımkânsız antık çağ
kultur mırasımız acımasızca yok edılıyorsa,
arkeolojık SİT'ler ve tumulusler sovuluyor-
sa, Turk donemı mımarı mıras erıyorsa, et-
nografık ve folklorık değerlerde yozlaşma be-
lırtılerı goruluyorsa bu konularda onlem al-
mayı ongormeven ıdarecılenn ne yaptığı so-
rulabıhr, bunlar tartışılabılır mı7
Ancak bu
r.u kım yapacak dıye de sormak lazım
Öyle ya bugun Anadolu'nun her köşesın-
de buyuk "çag atlama" belırtılen ve beton
laşma on planda gelmektedır Âdeta bır mı
rasyedı çılgınlığı ıle yaşanan kultur varlıkla-
AtlIi Tıp Dersi
Yaz donemindeki mecburi bekleme donemiyle birlikte toplam
5 aylık bır zaman kaybına uğradık.
Bızler, Akdenız Lniversıtesı Tıp Fakultesı'nde
okuyan bır grup öğrencıyız Fakultemızde adlı
tıp oğretım uyesı bulunmamaktadır Bu yuz
den bu ders Ankara'dan gelen oğretım uyele
rı tarafından verılmektedır Soz konusu ders-
ler 5 gun surmekte ve çok gereklı olduğu hal
de herhangı bır pratık uygulama bulunma-
maktadır Adlı tıp stajı bır hafta devam eden
teorık derslerden oluşmaktadır
Ankara'dan gondenlen sorularla yapılan
butunleme sınavı sonucu, sadece bu dersten
staj tekrarı aldık Bu durum fakultemızde ılk
defa gerçekleşmektedır Mevcut yönetmelığe
gore tek dersten staj tekrarı alan oğrencı, o sta
jı vermeden bır ust sınıfa devam edememek
tedır Oysa kı hemen dıger butun tıp fakulte
lerınde uygulanan yönetmelığe gore tek ders
ten kalan oğrencıler bır ust sınıfa devam ede-
rını yok etme çılgınlığı, SlT'len hallaç pamu-
ğuna çevırme ustahğı hıçbır donemde yaşan-
mamış bır facıayı gözler önune sermektedır
Evet yaşanan, btr curcuna ve facıadır Ana-
dolumuz ıçın Ege ve Akdeniz kıvıları ıle o
guzelım koylarda yatan eskı kent ızlerı, tapı
nak alanlan, sorumsuzca yok edılırken, bınn-
cı derecede korunması gereklı SIT'ler çaktı-
rılmadan uçuncu dereceye ındırılıvermekte ve
beton egemenlığı kıyıları bozmaktadır Keza,
yıne eskı Turk kentlerı betonlaşırken butun
bu olumsuz değışıkhklere ses çıkarmayan ay-
dınlanmızm suskunluğu da gözlenıyor Evet,
yaşamlan, bır suskunluktur Kötu değışmeler
karşısında sevırcılığı kabullemştır
Gerçekten Anadolu gıbı eşı benzerı az olan
bır ulkede, kulturel çeşıtlılığın renklendırdığı
bır köşede son bırkaç yılda yaşanan olumsuz
"krraatlar" uzulunecek bır başıboşlukla at ba
şıgıdıyor Ve her şey acımasızca değışıyor Bu
Anadolu'nun yenı yuzu Ve butun bu olum-
suzlukların yanı sıra ICOMOS gıbı bır kuru-
luştan uzaklaşmak "korieşme"nın bır başka
yuzu mudur dersıruz9
EROL OZKAN
Sanat Tarıhçısı / Edremit
bılmektedırler Oğrenaler ıçın bır dığer talıhsız
husus da soz konusu olan adlı tıp derslerı ıkı
ay suren genel cerrahı stajının sonunda verıl-
mektedır Dolayısıyla bu ıkı ay boyunca hıç-
bır derse gıremedığımızden bu sureyı boş ve-
re beklemış olduk ve ust sınıftan ders alama-
dık Yaz donemindeki mecburi bekleme do
nemıyle bırlıkte toplam 5 aylık bır zaman kay
bına uğradık
Yetkılılerden sorunumuza ılgı gostermele-
rını beklıvoruz
Bır grup oğrencı Antalya
POUnKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
. . .İçimizdeki İflasa Bakalım
Bırkaç hafta once Londradan dönen bır arkadaşa, "Oralar na-
sıl7
" dıye sorası oldum
"Aman sorma', dedı "bızım buralardan beter Sokaklarda dı-
lencıler, metrolarda sarhoşlar ışsızlıkten geçılmıyor, enflasyon
almış başını gidıyor'
Bu sozler karşısında kendımızı unutup Ingılızlere acıyasımız
gelıyor Bızım arkadaş mı boyte gördu, yoKsa Londra'da bıze ben-
zeyen bır tablo mu var7
Bız hıçbır şeyı kendı gözlerımızle gormeyız Ne varsa Batı:
dan alırız Gozumuzde bır Batı gozluğü vardır
"Pekı, sosyalızm, komunıznV"
"Sosyalızm ıflas ettı, komünızm batıyor"
Eh ne olsa Londra'dan gelıyor, bır şey söylemedım ama ka-
ra kara düşunmeye başladım Bu duşunceler neden batıyordu?
1920'ler ekonomık knzıyle kapıtalızm batmış mıydı' Dünya bur-
juva demokrasısıne donecek denryordu Burjuva demokrasısınde
ışçılerın payı yok muydu9
Bu demokrasıyı burjuvalar tek başına
mı kurmuşlardı9
Oncelerı soldakı partılerın adı sosyal demok-
rartı Lenın, Bolşevık partının adını komünıst koyduktan sonra,
ötekı partıler de adlarını komunıste çevırdıler Solcular bılıyor-
lardı kı sosyalızm çok ılerlerde bır cennetın adıdır Sosyalızm aşa-
masından geçmedıkten sonra komunızme varılmazdı Bunu her-
kes bılıyordu Komünızm ana ılkesı herkesın yeteneğıne göre ver-
mesı, gereksınmesı kadar alması değıl mıydı? Boyle bır aşama
çok ılerlerdeydı, ama sosyalızmın getırdığı ornekler vardı, ış gü-
vencesı, duşuk kıra, ucuz ılaç, bedava okul ve hastane unutula-
bılır mıydı7
Bu kazanılmış haklar ıflas ve çöküntu ıle bırlıkte mı
gıdeceklerdı? Çökurrtu ve ıflas bu hakların elden gıtmesı demekH,
gıder mıydı9
Doğu Avrupa ulkelerının bırer bırer kaydıkları çızgı sosyal de-
mokrası değıl demokratık sosyalızmdı Sosyal demokrası btr an-
lamda denenmış yetersızlığı anlaşılmıştı Demokratık sosyalızm
yıllardır uygulama alanı bulamadığı ıçın araya sıkışmıştı Şımdı
kurtulmak ıstryor Belkı Doğu Avrupa modelının kabuk değıştır-
mesı ıflas gıbı anlaşılıyordu Ortada ıflas değıl, bır yenıden ken-
dıne gelme vardı Anlaşılan ış güvencesı, duşuk kıra, ucuz ıtaç,
bedava hastane, bedava okul gıbı kazammların yanına eksığı du-
yulan demokratık sosyalızm konuyordu Stalıncılıkten bu yana
demokratık sosyalızmde savsaklamalar vardı bunlar yenıden de-
ğerlenıyordu
Şurası unutulmasın kı dünya yaygın bır banş dönemtne gırı-
yordu Bu uygulamalar, onun tartışması, denenmesının göze alın-
ması, barış dönemının ürünû olabılırdı Bır barış dönemı süre-
cıne gırılmese boyle bır deneme zordu Barış dönemıne gırıldı-
ğınden bu deneme göze alındı Kapıtalızmın, sosyalızmden öğ-
rendığı çok şeyler var Şımdı demokratık sosyalızm denemesın-
den de öğreneceklerı olacaktır 1917 Devnmı ıle kapıtalızm ken-
dıne nasıl çekıdüzen vermışse, bu aşamada da verecektır
Demokratık sosyalızm ve demokrası bızım çok uzağımızday-
dı Bız bunca yıl demokrasıyı ışletememışız demokratık sosya-
lızmı nasıl ışletelım? Içımızde ve dışımızda hâlâ ınsan haklan kav-
gası verıyoruz Baskılar, ışkenceler, yersız gozaltına almalar, fi-
kır suçlarından yargılanmalar ne gune duruyor'' Bunların bır türlü
üstesınden gelememışız Bızı sosyalızmın ıflası, komünızmın çö-
kuşü ırgalar mı
9
Yönetım açığa çıkmakta olan Komünıst Partı-
sı'nın peşıne duşuyor, neredeyse açığa çıkıyor drye kovuşturmaya
geçıyor
Tartışması nasıl olacaktır"?
Açığa çıkmasını ıçıne sındıremeyen bır yonetım partıleşmesı-
ne ızın verır mı
?
Bız AT ye gırelım demokrasılerın yanında yerı-
mız olsun ıstıyoruz Hıç yanlarına alırlar mı
9
Dışımızdakı değıl, ıçımızdekı ıflası önleyelım yeter'
5ANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞİPAL
u
Bag-Kıır'dan Sigoıta'ya"
SORU; 1958-1960 yıUarı arasında 2 \ıl sıgortalı olarak çalış-
üm. 1960 yıhnda isımden ajnldım. 1976 yılında da kendi
adıma bır ışyerı açarak 14 yıldır serbest tıcaret yapıyo-
rum. 14 yıldır da Bag-Kur'luyum ve 7. basamaktan prim
oduyorum.
Kaydımı sildınp Bağ-kur'dan sıgoriava geçecfgim.
Oğrenmek ısledıgım, 5 yıl isteğe bağlı sıgortalı olup ust
gostergeden emeklı olmak ıstıyonım. İsteğe bağlı sıgor-
tanın şartlar nedır?
Odemelerımı bep 6.400 yaparsam, ayda kaç lira sı-
gortaya odenm? S yıl sonra 5.000 gunumu de doldur-
muş olacağım.
Sıgorta bana ne aylık baglar?
YANIT: Sosyal Sıgortalar Yasası'nın 85 maddesınde "tsteğe
Bağlı Sıgorta"nın koşulları belırlenmıştır
Sosyal Sıgortalar Kurumu'nun isteğe bağlı sıgorta kolundan ya-
rarlanabılmek ıçın öncelıkle kuruma yazılı başvuruda bulunulur
Bu başvurunun geçerlı olabılmesı ıçın, başvuru tarıhınden önce
SSK kapsamında "tesal edıunış" olmanın yanı sıra, "herhangı bır
sosyal guvenlık kuruluşuna tabı olarak çalışmamak ve buralardan
kendı çalışmalarından dolayı aylık bağlanmamış olmak" gerekır
Daha once sıgortaya tescıl edılmış ve hıçbır sosyal guvenlık ku-
ruluşuna bağlı olmayan ve buralardan kendı çalışmasından aylık
almayan herkes bu sıgorta kolundan yararlanabıbr
İsteğe bağlı sıgortalı olanlar, 700'den başlayıp 1 400'de son bu-
lan Gösterge Tablosu ıle 1 700'den başlayıp 6 400'de son bulan Ust
Gösterge Tablosu'ndakı gostergelerden dıledıklerını seçebılırler
Gösterge seçüdıkten sonra, gösterge yukseltmek bellı koşuUara bağ-
lanmıştır
"Bulunduğu derece ve kademe uzennden en az 360 gun prım
ödeyenler yazıb talepte bulunmak şartıyla, talep tanhını takıp eden
yılbaşından ıtıbaren prım hesabına esas derece ve kademesını en
çok bır derece yukseltebüır"
Ancak ılk gırışte dıleyen Üst Gösterge Tablosu'nun 1 derece 5
kademesınde yer alan ve en yuksek gösterge olan 6 400"u seçmek
hakkına sahıptır Bu gostergeyı seçenler, bugun ıçın 255 katsayıya
gore 326 bın 400 lıra prım odemek durumundadır
5 takvım yılı 6 400 gösterge uzennden "!o 20 oranında malul-
luk, yaşlıhk ve olum sıgortaları pnmı ödeyenler, 25 yıllık sıgorta-
Iılık suresı ıçınde 5 000 gun pnm ödemış durumda ıseler aynı
gostergeden ve ^o 50 oranında yaşlıhk aylığı almaya hak kazanırlar.
6 400 gostergenın, 5 000 gün prım karşılığı, •% 50 orandan bağ-
lanan yaşlıhk aylığı I992'den sonrası ıçın, 255 katsayı ve 175 bın
lıra sosyal yardım zammı ıle bırlıkte 991 bın lıra olacaktır
Chdbıdİngiliz DİIİnİn En
Ansiklopedik
CMad Ingilizce-Türkçe
I
19
Satış/Depo Halkalı Cad No 259
Sefakoy/btanbulTel 598 97 50-52
Merkez.Cumhunyet Cad Dörtler Apt
18/6 Kat 3 Elmadağ%tanbul Tel 13102 30-36