25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 MART 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Uç sektörde ihracat geriledi • ANKARA (ANKA) — Geçen yılın ve 1988'in ilk on bir aylık dönemleri itibarıyla Türkiye'nin toplam ihracatı binde 9 artarak 10 milyar 248.5 milyon dolara, toplam sanayi ürünleri ihracaü da yOzde 1.9 artarak 8 milyar 22.1 milyon dolara çıkarken, makine, madeni eşya ve orman ürilnleri sanayi ihracatında önemli gerilemeler görüldü. 1988'in ilk on bir ayında 49.2 milyon dolar olan madeni eşya ihracatı, geçen yılın eş döneminde 18.2 milyon dolara, makine ihracatı 312.3 milyon dolardan 173.7 milyon dolara, orman ûrünleri sanayii ihracatı da 20.8 milyon dolardan 13.9 milyon dolara geriledi. Çelik-İş'ten suçlama • ANKARA (Cmnhariyet Birosn) — Çelik-îş Sendikası Genel Başkanı Metin Türker, Türk Metal Sendikası'nın kendilerinin örgütlü bulunduğu Karabük ve Iskenderun'daki işyerlerinde üye kayıt çalışması yapmasını eleştirdi. Türker, Tûrk Metal Sendikası'nı "MESS'in fedaisi, siyasi iktidann jandarması" olarak nitelendirdj. • * Uç ıııaden özel sektöre • BAUKEStR (AA) — Maden Tetkik Arama Enstitüsü'nun (MTA) Balıkesir'de bulunan 3 ayn maden sahasını özel sektöre devredeceği ögrenildi. Sındırgı'daki görünür rezervi 4.4 milyon ton, ancak muhtemel rezervi 10 milyon ton olan alüminyum madeni sahası 400 milyon lira taban bedel üzerinden ihale edilecek. Yine Sındırgı'nın Mumcular köyü sımrları içinde bulunan görünür rezervi 2 milyon ton, muhtemel rezervi daha da yüksek alüminyum (kaolen) sahası da 400 milyon bedel üzerinden ihaleye çıkarılacak. Bigadiç ilcesindeki demirli mangan sahasının da 50 milyon lira taban bedelden ihale edileceği ögrenildi. Savunma sanayîînde sancı 1) Zırhlı muharebe aracının motor, top, taret, kule gibi aksamlan için ayn ihaleler açıhyor. Bu ihalelerin ek külfet getireceği ileri sürülüyor. ' 2) Çok Namlulu Roketatar Projesi'nin anlaşması 1987 de imzalandığı halde üç yıldıradımatılamadı. 3) Hafif Nakliye Uçağı Projesi'ne ilişkin "yetersizlik" raporlan nedeniyle proje yavaşlatıldı. 4) F-16'lann off-set taahhütleri yerinegetirilmiyor. EVREN DEĞER ANKARA — Savunma sanayii projelerinin büyük bir bölümün- de Uerleme kaydedileraezken pro- jderle ilgili çeşitli taahhütlerin iş- lemediği saptandı. Zırtüı muhare- be aracında, seçilen araç modeli- nin motor, taret, top, kule gibi ak- samlannın değiştirilmesine yöne- lik yeni ihalelere çıkılmasının pro- jeye ek mali külfet getireceği öne sürüldü. F-16 projesinde ise ABD^ 15. İktisatcılar Haftası Dubçek'în şağ kolu IstaııbuTda EkoDomi Servisi — 1968 Prag Baharı sı- rasında Çekos- lovakya'da Baş- bakan Yardım- alığı ve Ekono- mi Bakanlığı yapan Ota Şık, İstanbul Üni versitesi tktisat Fakültesi Mezun- lar Cemiyeti'nin davetlisi olarak Istanbul'a geliyor. Dubcek reformlarının mimarla- nndan olan Ota Şık, Çekoslovak- ya'nm işgalinden sonra tsviçre'ye giderek St. Gallen Yüksek Oku- lu'nda iktisat profesörü olmuştu. Şık, lsviçre'de yayımlanan çok sa- yıda kitabmda, kapitalizmin ve bürokratik sosyalizmin olumsuz- luklanndan arındırılmış bir "üçüncü yol"un teorik temelleri- ni ortaya koyuyor. Ota Şık, 8, 9, 10 mart tarihle- rinde gerçekleştirilecek olan 15. İktisatcılar Haftası panellerinde son gün öğleden sonra (14.00) "Sosyattst Sistemin Sonu mu, De- mokratik Sosyalizm mi?" konu- lu oturuma yonımcu olarak katı- lacak. Aynı güniin sabah oturu- munda da (10.00) Süleyntan De- mirel, "Dünyadaki Gelişmelerin Siyasi Hayaümıza Yansımalan" ilzerine yorum yapacak. li General Dynamics Firraası 1 milyar 270 milyon dolarlık indi- rekt off-set taahhüdünü yerine ge- tiremezken MLRS projesinde de 1987 yümda yine ABD'li LTV fır- ması ile mutabakat anlaşması im- zalanmasına karşın 3 yıllık dönem içerisinde "bir adım üerlemenio" bile kaydedilemediği ögrenildi. Aynca telsiz ihalesi sonrasmda Sa- vunma Sanayii MüsteşarlığYnın "yanlıs yönlendirdigi" ASELr SAN'da meydana gelen huzursuz- luk da bu projenin işleyişi konu- sunda kuşkular yarattı. SHP'nin çeşitli projelerle ilgili olarak Mec- üs araştırması önergesi verecefi ögrenildi. Konu ile ilgili olarak Cumhuri- yet'e bilgi veren, SHP Balıkesir Milletvekili Önder Kırlı, projeler konusunda detaylı bir çalışma başlattıklannı, çeşitli belgeler top- ladıkiannı ve konuyu TBMM'ye getireceklerini söyledi. Kırh, baş- latılan çalışmanm en kısa sürede sonuçlandınlacağını ve bir Mec- lis araştırması önergesi verecekle- rini de bildirdi. Savunma sanayii projelerindeki son durum şöyle: Zurtafa araç: Zırhlı muharebe aracı projesinde, ABD'nin FMC nrmasımn önerdiği model seçil- mesine karşın aracın motor, taret, top, kule gibi aksamlan için yeni ihaleler açıldı. Bu ihalelerin pro- jeye ek bir mali külfet getireceği beiirtildi. "Tıirk Süahh Knvvetieri, araa daha da tekamül ettirmek is- tiyor, bn ihaleler projeye ek bir mali külfet getinnez" biçiminde- ki resmi açıklamalar, "en azudan ABDIi finBanın araca yeni takı- laeak aksamlann testi ve yerteşti- rilmesi içtn ek Ucret talep edccefi" gerekçesiyle eleştiriliyor. Savunma Sanayii Müstesar Yârdımcısı Prof. Ahmet Söylemezogiu, "Bazı fir- malar bn riir unasraflan biz kar- şdanz diyoriar, ek bir mali külfet de gelebilir, fiyatta bir azalma da oiabilir. Ancak bu konuda son ka- rar Savunma Sanayi tcra Komite- si'niodir. Ek masraf çıkarsa karan komite verecektir" dedi. F-16: F-16 projesinde uçaklann üretimi sürerken, ABD'li firma bazı taahhutlerini yerine getirme- di. General Dynamics firması, proje kapsamında 1 milyar 270 milyon dolarlık indirekt off-set ta- ahhüdünün, ancak Hilton Oteli1 nin inşası kısmını ve maddi ola- rak da küçük bir bölümünO ger- çekleştirdikten sonra diğer bölü- münü yerine getirmedi. Kavnak- lar, firmanın, anlaşmanın indirekt off-set bölümünde yer alan ceza koşulunu yerine getirerek bu taah- hütten sıynlmayı amaçladığmı be- lirttiler. Çok namluİD roketaUn Çok Namlulu Topcu Roketi Projesi- nde (MLRS) ise 1987 yılında MOU (Karşılıklı Mutabakat An- laşması) ımzalanmasına karşın ge- çen şüre içerisiı*de hiçbir ilerleme kaydedilemedi. Proje için ABD'li firma ile kontrat bile imzalana- mazken projenin gerçekleştirilece- ği yer de saptanamadı. Aradan ge- çen 3 yıllık dönem içerisinde sa- dece diıekt akmına karar verilen 12 sistem Türkiye'ye getirildi. Hafif nakliye uçagı: Hafif Nak- liye Uçağı Projesi için bu yılın baş- lannda Ispanyollann CASA Fir- ması lehinde çıkan karar da bir- çok tartışmalara neden oldu. Ba- sına sızan ve Ispanyollann uçağı- nın "yetersiz" olduğu yolundaki raporlar nedeniyle proje ile ilgili çalışmalann yavaşlatıldığı ögrenil- di. Projenin Savunma Sanayii Müsteşarlığı ve askeri çevrelerde yeniden değerlendirilme olasılığı- nın bulunduğu da öğrenildi. EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY 'Para Programı'nın Arkasında Kim Koltuk sigortası kargaşası"Zorunlu koltuk sigortası" uygulaması, denetleyici mercinin belirlenmemesi ve tanım eksiklikleri nedeniyle göstermelik kalma tehlikesiyle karşı karşıya. GÜNEŞ GÜRSON ~ ANKARA — Şehirler arası yol- cu taşımaaiığı yapan otobüslerde başlatılan "zornnlu koltuk sigortası" uygulamasında dene- timsizlik ve yönetmeliğin yeterince açık olmaması, çifte standarda yol açıyor. Koltuk sigortasım zorunlu kı- lan ve 18 Ocak 1990'da yürürlü- ğe giren yönetmeliğin bazı tnad- deleri farkb yorumlara neden olu- yor. Yetkililer, "YöaetmeHkte de- Daimi sakatlık teminatı olarak sigorta bedetinin ne kadan alınacak? iki gözûn tamamen kavbı tki kolun veya au elin tamamen kaybı iki bacâjm veya iki ayajm tamamen kaybı Bir kol wya bir ei ile treraber btr bacağti ve>i ., ^ a , . tamaman teyöı Umumi feiç $ifa bulmaz akı! hastaitğı. Kotun veya elın tamamen kaybt Omuz haretetinm tamamen kaybı Dirsek hareketinin tamamen Kaytj Büek harekeönm tamamen kayb Baş parmak iie şehaöel parmağının tamamen Kaya Baş ve şehacet parrnakıan.-ıdar, gayıı üç parmağin tamamen Bir bacağın dcden yukansından tamamen kaybi Bir bacağm dizden aşağsmdan îamamen kaybı 8fe ayağm tamamen tcaybı Bir ayağm-bûtün parmaMar dahtltüsmen kesilmes! Hef iki kuiağın tamamen sağtriıSı % 10) 100 •oo 100 n .00 100 Sağ Stf 60 50 25 20 20 15 20 15 25 20 kaybı 25 20 50 40 40 30 40 netimi hangi müessese yapar? Ne- rede ve ne zaman yapar? Banlar beUrtilmemis. Polis mi, Maliye mi, Hazine ve Dç Ticmret Miiste- şarü^ı mı?" diyerek, bu durumun kargaşa yaratüğını ifade ediyor- lar. Türkiye'deki uygulamanın, yurtdışındakinin "eksik bir kopyası" olduğunu öne süren si- gortacılar, "Yurtdışında limitsiz sigorta rar. Yüksek prün alınıyor. Bizdeki onun kopyası, ama giin- cel koşallara uygun degil" diye konuşuyorlar. Yönetmelikte açık olmayan bir konu da "şehirlar arası tasımacı- lıgın kapsamı". Şehirler arası ta- şımanın tanunı yönetmelikte şöyle yapılıyor: "Herhangi bir üin berhangi bir yerleşim noktasından başlayıp di- ğer bir ilin berhangi bir yerleşim noktasında biten taşımalardır". Bu tanırna aynı ilin sımrları için- de çalışan otobüslerin girip ginne- diği tartışılıyor. Aynı ilin sımrla- rı içinde çalışan, ömeğin Ankara'- dan Kızılcahamam'a giden oto- büslerin bu yönetmeliğin kapsamı- na giremeyeceği belirtiliyor. BlR MESLEK' MÜŞTERİİLİŞKtLERİ YÖNETİMf Mtişteriden ajansa bir köprü DOVIZ KURLARI 5 MART 1990 Dövizin Cinsi 1 ABD Dolan 1 B.AIman Uarkı 1 Avustralya Dolan 1 Avusturya Şiini 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Rn Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 İsveç Kronu 1 isviçre Frangı 100 Italyân Lireti 1 Japon Yeni 1 Kuveyt CKnan 1 Steriin 1 S.Arabistan Riyali Döviz Alış 2432.13 1418.15 1850.85 200.84 68.11 368.47 605.46 420.13 1262.46 395.15 1618.72 192.12 16.26 8316.38 4037.33 648.60 Döviz Sabş 2437.00 1420.99 1854.56 201.24 68.24 369.21 606 67 420.97 1264.99 395.94 1621.96 192.50 16.30 8333.05 4045.42 649.90 Efektrf Alış 2429.70 1416.73 1819.39 200.64 66.95 364.79 595.17 419.71 1261.20 391.20 1617.10 188.85 16.10 8175.00 4033.29 637.57 Efektif Satş 2444.31 1425.25 186012 201.84 68.45 370.32 608.49 422.23 1268.78 397.13 1626.83 193.08 16.35 8358.05 4057.56 65185 ESER ATtLLA "Bir reklam ajansında, miişteri ilişkilerini yöneten kişi, müşteriyle ajans arasındaki ilk toplanndan, reklamın yayımlanmasına, fatu- ranın kesilmesinden bir sonraki reklamlann belirienmesine dek uzanan süreçte sürekli gö- revde olan ve atılan her adırada büyük sorum- luluklar iistlenen kişidir. Müşteri ilişkileri yö- netraenligi, bu süreçte, ajans içi gerekli or- ganizasyonlan, iş dağılımlannı, zamanlama- lan gerçekleştirip ajans kaynaklannı raükem- mel degertendirerek reklamdan bekleneni kar- şılayan yaratıo çözümlerin oluşturulmasını saglar." Feryal Tükel, müşteri ilişkileri yönetmenli- ği mesleğini böyle tammhyor. Müşteriyle ajan- sın diğer bölümleri arasında köprü görevini üstlendiklerini belirten Tükel, bu köprüyü de- netleyen kişinin de yine müşteri ilişkileri yö- netmeni olduğuna dikkat çekiyor. Feryal Tükel, İstanbul Erkek Lisesi'nde okudu. İTÜ Işletme Mühendisliği'nden me- zun olduktan sonra iş yaşamına 7 yıl önce bir pazarlama sirketinde adım atan Tükel, son 5 yıldır reklam sektörüne emek veriyor. Şu an- da Reklamevi'nin müşteri ilişkileri yönetmeni Ingilizce ve Almanca bih'yor. TÜKEL — "Müşterinin istekkrini aynen ajan- sa taşırsak, bir ofis-boydan farkımız kalmaz. Bunlan analiz etmemiz lazım. "tlk toplanbda müşteri, reklamın çozmesini istediği sorunu lanımlar. Beklentileri hedef kitlesi, reklamın süresi hakkında bilgi verir. Bunlan biz alır ve ajansa taşınz." tlk adım bu ilk toplantıyla atılıyor. "Ancak" diyor Tükel, "müşterinin istekkrini aynen ajansa taşırsak bir ofis-boydan farkjrruz kal- maz. Bunlan analiz etmemiz lazım" Yani bu istekleri ajansın teknik donanımlarıyla ajans diline çe\'irmek gerekiyor. Ve reklamın doğru yerde, doğru zamanda, doğru kitleye ve olunı- lu tepkiye ulaşabilmesi için kollar sıvamp 'za- mana karşı yanş' başhyor. Artık gelsin top- lantılar, müşteriyle sürekli kurulan ilişkiler, ajans içi iş bölümleri, zamanlamalar, ajansın metin yazarları, grafiker gibi yaratıcı bölüm- leriyle müşteri arasında gidip gelmeler, yıllık ve aylık hesap kitaplar... Her şey bir saniye bile olsa gözü yakala\-a- bilmek için. Başanlı olduktan sonra da yıllık planlamaJar. birbirine eklenen halkalarla bu başanyı koru>abilmek için. Çünkü markanın bir kişiligi vardır. Siz onu sürekli kıimaz. giiç- lendirmezseniz kişiiiksizleşir." Bir müşteri ilişkileri yönetmeninin ne rek- lamcı ne de bir müşteri gibi olaya bakması, aksine sorunu bir tüketici gözüyle değerlen- dirmesi gerektiğini belirten Tükel, bu mesle- ğin gerektirdiği özellikleri de şöyle sıralıyor: "Kıvrak bir zekâ, pratiklik, yüksek bir sez- gi gücü. Aynca iyi bir organizatör olmalı, sos- yal ilişkilerde başanlı bir tip çizmeli. İfade ve anlama yeteneği yüksek, sempatik, sıcak ve saygı uvandıran bir kişi olmalı. İyi bir satıcı olması da gerekiyor. Çünkü hiçbir zaman müşteri hemen bravo demez" Son günlerde çok moda olan fıkraiara bir tane de biz ekleyelim. Cumhurbaşkanı Özal, Başbakan Akbulut'u çağırmış, "Bak Yıldırım" demiş, "Bizim çocuklar bir para programı hazırlamış- lar, bunu uygulayacaklar. Sen bunu hiç kendine dert etme, on- lar seni hiç yormadan bu işi götürürler, sen sadece tepkileri gö- ğüslersin olur biter" Akbulut pek de aşina olmadığı bir konuda hazıra konmanın sevinci içinde öneriyi kabul etmiş, "Merak et- meyin benim iman dolu bir göğsüm var" demiş. Bu fıkrayı akla getiren senaryo şöyle: Deniyor ki bugünkü ANAP hükümeti 'para programı'nın tut- sağı. Cumhurbaşkanı Özal'ın onayı ve desteğiyle yürürlüğe ko- nan 'para programı'nın hedeflerine varması için Türkiye'de he- men her kesimin bir miktar kemer sıkması gerekiyor Ama artık Türkiye'de kimse kemer sıkmak istemiyor. 'F'ara programı'nın he- deilerine varması için gerekli önlemleri uygulayacak bir hükû- metin olumsuz puanlar alacağı kesin. Akbulut hükümeti işte bu işlevi yerine getirecek, bütün yıldırımları üzerine çekerek 'para programı'nın ilk hedeflerinin gerçekleşmesine, enflasyonda ke- sin bir iniş belirtisinin kanıtlanmasına kadar görevde kalacak. Ondan sonra misyonunu tamamlayan bu hükümetin yerine ye- ni bir ANAP hükümeti geçirilecek ve seçime gitmenin hazırlık- ları yapılacak. Bu senaryoda ne kadar gerçek payı var bilmiyorum, ama Mer- kez Bankası'nın ilan ettiği parasal programın titizlikle uygulan- ması halınde bunun kısa vadede yol açacağı sıkırrtıların mevcut hükümetin keyfini kaçıracak nitelıkte olması muhtemel. Bunun belirtileri şimdiden görülüyor. Öte yandan bu ortamda parasal programı tamamlayacak önlemlerin alınması son derece zor gö- rünüyor. Örneğin Meclis'teki vergi tasarısının bir süre daha bek- lemede kalacağı anlaşılıyor. Aslında galıba şöyle ilginç bir tabloyla karşı karşıyayız. Bazı bürokratlar, hükûmetten âdeta bağımsız olarak bir prog- ram hazırlayarak Sayın Cumhurbaşkanı'nın onayıyla bu prog- ramı uygulamaya başlıyorlar Hükümetteki bir - iki bakan belki bu olayın yakınında ve programla mutabık, ama geri kalan hü- kümet üyelerinin devre dışı kaldıkları, ANAP içinde etkili isimle- rin ve çoğunluğun da bu programın karşısında olduklan söy- leniyor. Öte yandan topluma bakıyoruz kıpır kıptr. Tütün fryatlanna gös- terilen tepki henüz canlı. İşçi kesimi zorlu toplusözleşmetere ha- zırlanıyor. Zamlara karşı toplumun tepkisi giderek bileniyor. Tı- kanan ihracatın, özellıkle küçük firmaların yaygın olduğu tekstil - konfeksiyon sektöründe yeni Sabri Dinolar yaratıp yaratmaya- cağı bilinmiyor. Yani bir tarafta hükümetin inisiyatiii dışında uygulanan bir eto- nomik prog/am. Bir tarafta bu programın hedeflerine varması için kısa vade- de sıkıntıya sürûklenen ve tepkisi artan toplum kesimleri. Bir tarafta da seçmen gözünde itibannı yitirmiş bir partinin 'azınlık' hükümeti. Kendı inisiyatifi dışında uygulanan bir prog- ramın olumsuz etkilerini göğüsleme görevini üstlenmiş bir azınlık hükümeti. Ciddi bir hazırlık sonucunda ortaya konduğuna inandığımız için olumlu karşıladığımız 'para programı'nın en zayıf tarafı bu işte. Çok anormal bir politik düzenleme içinde uygulanmaya ça- lışılması. Dr. Deniz Gökçe, Finans Dünyası dergisinin 2. sayısında 'pa- ra programı'nın bilimsel bir degerlendirmesini yaparken bu nok- tanın altını çiziyor ve şöyle diyor: "Önerilenler, Merkez Bankası'nı yönetenlerin tercihlerinde veya fayda fonksiyonunda enflasyonun büyük ağıhık taşıdığı ve reel degişkenlerin istihcam ve büyümenin düşük ağırlık taşıdığı iz- lenirnini vermektedir. Merkez Bankası kendi başına böyle karar- lar verme yetkısıne demokratik düzen içinde sahip değildir diye düşünülebilir. Şu anda bir azınlık hükümeti tarafından yönetıldi- ğimize göre de toplumun Merkez Bankası'nın tercihlerini çok des- teklemiyor oiması olasılığı ortaya çıkmaktadır. Bu, göz önüne alın- ması gereken ciddi bir sorundur. Çünkü Merkez Bankası siyasi otoriteden aldığı yetkiyi siyasi otoritenin geçerli olduğu sürenin ötesine de taşıyacak, uzundönemli etkileri olabilecek bir plan ortaya atmıştır. Para politikasına yaklaşımın, uzun dönemde ay- nı şekılde kalmaması halinde iki defa değişiklik yapılması gere- kecektir Bu da daha kötü bir sonuç verebilir..." Deniz Gökçe merkez bankasının yetkiyi hükûmetten aldığını, yani parlamenter sistemde normal olanın geçerli olduğunu var- saydığı için bu noktaya takılmış. Oysa bizde durum farklı, Mer- kez Bankası yetkiyi hükûmetten değil cumhurbaşkanından alı- yor ve programın süreklilıği için cumhurbaşkanına güveniyor. Bu destegin sürekli olacağı düşünüldüğü için 'para programı'nın he- deflerine varacağı umudu taşınabiliyor. Sayın Saracoğlu, TC Merkez Bankası'nı uluslararası normla- ra uygun çalışan bir Merkez Bankası haline getirmeyi amaçlı- yor, ama ne yazık ki bunu, uiuslararası normlara hiç de uyma- yan bir politik düzenleme içinde, çok alaturka ve keyfi bir uygu- lama sayesinde başarabileceğini umuyor. Keşke böyle olmasaydı da parasal programın arkasında inan- dırıcı bir iktidar, güçlü bir hükümet olsaydı ve programın tutaca- ğına, enflasyonun kontrol altına alınacağına inanmak daha ko- lay olsaydı. RNANSBANK FtNANS BANK ANONİM ŞtRKETİ 1988 VE 1989 YILIKAR ZARAR TABLOLARI FİNANS BANK ANONİM ŞİRKETİ 1988 VE 1989 YILI BİLANÇOLARI FAIZGELIRLERIfNET) FAİZ OELIRLERİ Krcdilerden Ahıun Faızler Mnd. Munzam Kaı^l. Alınan Faızln Bankalardin Alıtun Faızkı Bankaiararası Pın Piy. İJİ Ahıuo Faızkr Menlcul Değcrtcr Cuzdamndan Alınan Faizlcr Diğer Faız Geiırieri 47<).220,442 7.656.789.495 87.5IO.S68.8*7 13.886.411.306 288.335.740 522.931.772 3.757.169J40 rnıl Mcvdııalı TicanMndult Döviz TcvdalHes. Bankalar Mcvduatı 1.415.400,695 4.176.427.567 6J72J33.790 37.976.937.153 195.076.454 5.OO8.572.1O9 J9.737.4S6 32.799.425.942 2.79K.01J.545 8.919.915.366 70.124.009 1.884348.710 308.374.964 14.554 532.571 460.7Î2.9S6 :7.O56.898.OO2 3(UO2.4»4JI6 27J42.431.421 TC. MERKEZ BANKASI BANKALAR MENKUL DECERLER CÜZDANI MEVrHJAT MUNZAM KARŞILIKLAR1 KISA VApELİ KKEDtLER TAKİPTEKİALACAKLAR. NET FAtZ VE GEÜR REESKO!TaARJ TCMB ÖZEL HESAPLAR1 KANUN1YED AKÇ. KARŞ. DEV. TAR HES İŞTİRAKLER SABrTKIYMETLER 19.845.644.8S4 83.895.I65J85 79.622.026.799 11.9*7.685.293 169.518.241.300 21.691.973.904 45.63fU»28.737 50.650.475.758 5.431743.173 39.920J 13.054 BANKALARARASI PARA PTY ASAS1 T C. MERKEZ BANKASI KREDtLERİ 69.800.000.IXX1 3.844.900.000 11400.000.000 455.850.000 FAIZGİDERLERİ Mcvduau Verilen Faizlcr Bankatararası Para Piy. t$l. Verilen Faizler Kullanılan Kredilerc Verilen Faızler Dijer Faız Giderleri KULLANILAN KREDILER Yuniçınden Yundt^aıdan 18.132.586.006 10.893.513.624 8.730.975.683 2.564.3O0 11.328.945.768 4.7I5.625.5M 554.923J83 12.217.422 739U47.702 II1.O56.2I3.I78 «78.724.000 7.358.4*4.605 FAıZ VE G1DER REESKONTLARI İTHALATTEMİNATLARI VE TRANSFER EMIRLERI ÖDENECEK VERGt RESİM VE HARÇLAR NAKDITFMİNATI AR MVHTEÜf BORÇLAR • DtGER PASİFLER 4.953.174.477 12.886.519.168 6.331219.»46 35.47tl.337.29l s7.VH32.f67 9.191.088.870 7.055.287.373 9.715.564.370 2.016.999.868 IO.IK>K.3O5.!I3 2.539.134.297 6.213.359.2111 FAIZ DtŞI GELIRLER (NET) 17.720.741.665 6^04.713.220 2J42.611.858 1J74.700.000 8J>51.42J.0O8 8.572.026.056 K3.OS6.4O5 923.641.130 4.06«. 175.58! KOMISYON GELİRLER1 (NET) Alınan Lcrei ve Komisyonlar Venl«n Ucret ve Komisvoabr KAMBİYO GELİRLERİ (NET) kambıyo Karlan Kambivo Zararlan 11371.78U19 4.321907.895 15.782.197.167 2.168.137.091 13.122.862.745 751.080.926 OZKAYNAKLAR Kayıtlı Sermayc Ödenmemış Scrmaye Yedek Akçeter İhtıvari Yedek Akçcier Yeniden Deâerieme Fonu 32342J53.013 32.540.919.072 24.809,861380 20,486,953.685 2.362.611.858 5.I9OJ89.83O 1.906.466.361 83.086.405 56.054.942 153.698.547 D1GER FAIZ DIŞI GIDERLER (NET) Diğer Faiz Dcj Gdîrler DeAerDeğeri Bınkmıs Amortamanlar 13,661.297.961 8.492.048J01 7.278.816.019 3^10.640.43* İ^braklerden Aiınan Kar Paylan Diğer Faiz Dı^ı Gdirier 34J42.805 56U61125 Diğef Faız DKI Gıdertcı 3.955.540.426 24.900.000 (219^39.476) 253,837.973 76,007.172 894.533.628 2,743.124.197 1898.4g3.317 Personel Giderlen Kıdem Tazminatı Diğer Karşıhklar Verp ve Harçlar Sermaye Pivasaa İ^lemleri Karlan(Neı) Kira Giderkri Amortısman Giderleh Diğer Faiz Dtjj Giderkr 10.031.956.339 335J33J21 962.098.021 (3.292,867.745) 1.659.275.292 3J46.112.S44 5J&2.4O8.739 NAZIM HESAPLAR Garanti ve Kefaktkr TaahhutJer Döviz ve Faiz Haddi İşiemleri Dtğer Nazım Hesaplar 248.489787.018 11.477.411.978 17.317.334.430 291.540.947.625 437.247.198,247 600.475.736 4J7O.9O7.50O 494J60J71J1S Takıptekı Alacakiar Ku>ılığı VîRGİÖNCESlKAR NAZIM HESAPLAR BtLANÇO TOPLAMI 35.795.100.620 3.75M 70.792 32,036^29328 15 1.120J76.665 14,72 U66.631 VERGİ KARŞlLlGl NET KAR
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear