Catalog

2 KASIM 1990 CUMHURÎYET/7 E EVSAJNLAR F Ü S U N Ö Z B İ L G E N Tersyüz Ğnemli olan kendini saçtanndan tutup y çekmek, içini dışına tersyüz etmek ve bûtün dünyayı yeni gözlerte görmektir. PıterVVetss HEPIMIZ UMUDUMUZU BAGLADIK SENI BEKLIYORUZ Hadi saldır artık Bush...SEN koskoca ABD başka- nı ol da bir turltı harekete geç- me! Şu Saddam denen posbı- yıklı Arabın defterini düreme. Yakışıyor mu sana ey koca Başkan Bush? Hadi ne duruyorsun, saldır artık. Vur, kır, parçala. Nere- de kaldı senin Rambolann, Ja- mes Bondlann, Süpermanle- rin! Senelerce bizi boşuna mı uyuttunuz o heyecanh filmler- le? Yoksa adamlarına güvene- miyor musun? Yoksa Saddam denen o ca- navardan mı korkuyorsun? Hiç sana yakışır mı ey koca Başkan Bush? Ağustostan beri her gün sal- dırmanı bekliyonız. Hadi ilk günler sıcaktı, askerlerin sıca- ğa dayanıklı değildi anladık. Ama bak artık o sıcak çol ha- vası geride kaldı. Askerlerin çöle alıştılar. Üstelik ara sıra Türkiye'ye, limanlanmıza gelip rahatbyor, bir nefes alıyor Co- nicikler. Her gece kulağımız TKTde. Gozumüz CNN ekranlannda. An, diyoruz. Hadi artık bir ha- rekete geçse. Çankaya'ya bir te- lefon sallasa. Hem koskoca Amerika'nın şerefini hem de şu garip Çankaya'nın şerefiye- sini kurtarsa. Hem son zamanlarda ABD televizyonları da özal'ı göster- mez olmuşlar. Türkiye'nin ta- nıtımını aksatmaya ne hakkın var? Sen saldıracak gibi dav- ranmazsan sizin TV şirketleri Bush de Türkiye'yi unutup önemli devlet büyüklerimizi aramaz oluyorlar. Olacak şey mi bu? Ya sonra turizm gelirlerüniz sı- kınüya duserse. Bu memlekete turist gelmez olursa? Ekono- mimizle oynamaya ne hakkın var? TKT'yi alt etmek için her çe- şit numarayı deneyen Magic Box diye bir yeni korsan TV'miz var. Hem de senin ya- kın arkadaşının oğlunun eün- de. Her türlu haarhğmı yap- mış. Sen saldırdıgın anda bu heyecanh saldınyı, nakJen ya- yunlayarak özel çanak sahip- lerini bir güzel eğlendirecek- miş. Boylece şarüı kapitalizmin savunduğu anti tekel ilkeler hayata geçirilmiş, Türkiye'nin üzerine konulmuş TRT ipote- Rambo ği de bir darbe daha yemiş ola- cak. Insan hıç olmazsa kendi felsefesini savunan bu kanahn başansı için saldınr. Hem eğer kendı kamuoyun- dan korkuyorsan hiç çekinme. Nasıl olsa onlar "savaşa hayır" diye bağırınca duymayacaksın. Çûnkü sen o sırada golf oyna- makta olacaksın. Bizimkiler- den bağıran olursa hiç aldırmı- yoruz. Çocuklarm ağzına bir tokat, hemen içeri tıkıyoruz. Saddam'ın bombalanndan korkacak da değilsin ya canım. Irak bombalan, füzeleri, nük- leer başhklannı ve kimyasal si- lahlarını ateşlese bile Kalifor- niya sahillerini dövecek, New York Park Avenue'ye düsecek değil nasılsa. OUa olsa bizim topraklarımıza uzanır, ki bak ÜÇ AYDA NELER DEĞİŞTİ Düsmez kalkmaz...VESTEL Şirketler Grubu'nun 5. kuruluş yıl- dönümü, üç ay önce Hilton Convention Cen- ter'da görkemli bir törenle kutlanmıştı. Ünlu lspanyol sanatçı Julio Iglesias'ın da konuk ol- duğu bu resepsiyonda, Turk sosyetesinin unlu isimleri, işadamlannm en önde gelenleri, ban- kaJann genel mudurlerı, politıka dünyasının yü- dızları bır araya gelmışti. Sovyetler Birliğı'nin Ankara Büyukelçisı Albert Çernişe\ dahi kut- lamada hazır bulunmuştu. Vestel'in sahibi olarak kutlamalan kabul eden Asil Nadir, kapıda davetlileri karşılamak için hemen hemen bir saat durmuş ve akın akm gelen davetlilerin elini sıkmıştı. Asil Nadir bu- gunlerde oldukça zorda. Herkesten yardım bek- liyor, ama çok değil, sadece 3 ay önce resepsi- -yonunu dolduran o görkemli kalabalık sanki buharlaşmış durumda. Acaba bugünlerde bir resepsıyon verecek ol- sa aynı kalabalıktan kaç kişi katılır? TEPE GRUBU İSCİLERİ DERTLİ Grevde 100 gün HACETTEPE Universite- si'nin mobilyalannı yaparak işe başlayan Tepe Grubu, 20 yıldır faalıyette bulunan ve ha- len 2 bine yakın işçi çalıştıran bir kuruluş. Işciler, Hak-lş'e bağlı Öz Agaç-Iş Sendikası'n- da örgutlenmiş durumda. Tepe tşletmeleri'nin Yöne- tim Kurulu Başkanı ise YÖK Başkanı tksan Dogramaa. Ya- ni dindar eğüimleri ile tanınan Hak-lş'e bağh sendika ile son zamanlarda türbanı savunan davranıslan ile pek bir dindar görüntülere bürünen işveren Doğramacı, nedense 100 gün- dür anlaşamıyorlar. Sıkmtıyı ise halen grevde bu- lunan işçiler çekiyor. Grevde- ki işçiler şunlan anlatıyorlar: "İşveren vekilkri her fırsat- ta Tepe Gnıbu'na sendika gi- remeyecegini vurguluyoriar. Sayın Dognnnacı'ya devledn bile gacunün yetmediğini, bir sendika fle koJajca başedebfle- cegini söyliiyortar. Cumbur- başkanı'nın kaoldığı Devlet Bakanlan Ercüment Konok- m u ve Cemil Çiçek'in temel atUğı göçmen ratandaşlara ve- rikcek prefabrik evlerin ihaJe- sinin Tepe Gnıbu'na verildiği açüdanarak da grev kınlmaya çabşıfayor. Biz meşnı yoHardan kanuni hakkımızı kuilanıyo- rnz, işverenler pervasızca İta- mu diizeniBİ bozmaya yönelik eylem yapıyorlar." 16 yıUık işçinın dahi asgari ücretle çalıştınldığı Tepe Gru- bu işçileri Doğramacı'nm hak arayan insanları cezalandıra- rak anarşiye sevk ettiğini ifa- de ediyorlar. HAP KADAR BİR ILAN Türkiye'yi keşfedin LOS Angeles'ta yaşayan bir Türk vatandaşı Bahadır Yasa, küçücük bir Türkiye ılam olan gazete kupürü göndermış, şöy- le diyor: "Bir tekfon rehberi kadar kalın olan Los Angeles Times gazetesindeki 'çok çarpıcı ve etkileyici' tanıom caiışmalan- mızdan birini gönderiyorum. Daha önceki ilanda adres ve teiefon numaresı da yoktu." 2.5 sütun genişliğindeki ilanda iki küçuk fotoğraf yer ahyor. Biri 'Olü Deniz' diğeri de 'Afrodisyas Kapısı.' llanın altmda Türkiye'nin güzel kıyılan, zengin tarihi, geçmişi, antika eşyalan, deği- şik pazarları ve misafirperver insanlan olduğu belirtiliyor. 5 punto ile de ilgilenenlerin New York ve Washington'da- ki turizm ofisinden bilgi alabi- leceği kaydedilmiş. İlanda "Türkiye'yi keşfe- din" deniliyor, ama galiba ön- ce koskoca bir gazetede binler- ce ilanın arasmdaki Türkiye ilanıru keşfetmek gerekıyor. Bask along a sun-drrnched coedıne tfart 5 000 m*s MOTU fücd wııh ambcmnd anoqunm. Shop m hurfttuı fUied bjzun and hnstbng tjvorjbte adunfer me, IKM eıcooc L*uıune sttvpısj ın tM lınary JefcgJıü. vııu ınlbfVcy ıhriüunln wh*nr Eftst merts Wc* Vcnflt dcu (»cr a land nth aııd Jıvvncas lurfcfv tıy üf asuıundfn^ hfaufy whiLh ı> mahht\l unly hy Bond biz hiç böyle şeylerden korku- yor muyuz? Biz kahraman bir milletiz, savaştan, ölmekten, öldürmek- ten hiç çekinmeyiz. Hele bir de bu işin sonunda "ganlroet" varsa bayılıru bu işlere. Bak kasım ayı çok iyi bir ay. Hemen ay ışığı olmayan bir ge- ce bul ve hücuma geç. Eğer se- ninkiler böyle taktikler gelişti- remiyorlarsa bizde bu konuda uzmanlar var, onlardan yarar- lan. Değil mi ya. Amerika için cammız feda. Yeter ki saldtr artık ey koca Bush, Vallaha da billaha da milletçe sabrunız taşmak üze- re... Aşkolsun yani, biz hiç Ame- rika'yı boyle bilmezdik. ALTIN REHBER İzmir'detek sinema PTT tarafından çıkanhrken kunsenin pek fazla şikâyetı ol- mayan teiefon rehbeirleri konu- su halen gundemde. ITT'ye ihale edilen teiefon rehberi basma işi vatandaş açısından fiyasko ile sonuçlanmış du- rumda. Izmir'de bir sinemaya teiefon etmek istediğinizi var- sayahm. Ne yapacaksınız? Rehberin sinemalar bölümünü açacaksınız. 2960 kod numarası ile baş- layan Sinemalar bölümünü aç- tığuıızda ise hayretler içinde koskoca lzmir kentinde sade- ce bir tek sinema oiduğunu gö- receksiniz. Karşıyaka Sinema- sı. Neden? Çunkü diğer sine- malar para vermemiş, Altın Rehber de onlann ismini ve te- iefon numarasını rehberine koymamış. Sinemalar boylece cezalan- dırılmış oluyor. Peki ama rehberde gitmeyi düşündüğü sinemaıun numa- rasını bulamayan vatandaşm ne kabahati var? Bu arada Istanbul'da bası- lan 1990 Altın Rehber'in dev- let daireleri ile ilgili bölümün- de 5 dakika içinde İSKİ Genel Müdürlüğü'nün yerini bulana bir adet Altın Rehber hediye edeceğimizi de duyuruyoruz. Çünku öyle iyi bir yere gizlen- miş ki bulmak için sayfalar bo- yu yazıyı 5 puntodan okumak gerekiyor. tki kez seçimle başkanı se- çilen Adalar Belediyesı ise ha- len Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı bir şube olarak gösteri- liyor. AHAP VE SHP Hemen tasfiye edeyim... SHP Genel Başkanı Erdal lnönü, Genel Sekreteri Hikmet Çetin ve ANAP'm Çevikçesi olarak anılan Teşkilat Başka- nı Orhan Demirtaş Ankara- dan tstanbul'a gelirken aynı ucaktalardı. Üstelik ücu de yan yana oturuyordu. Aralannda sohbet ederlerken Çetin, De- mirtaş'a dedi ki: "Bize bazı vatandaslar gelip diyor ki 'Size üye olmak isti- yoruz, vapmıyorsunuz; oysa ANAP, ttstüne bir de para ve- riyor. Hem sizin uyelik aidaü- aız 5 bin, ANAP'ınki ise 1.500 lir»'." Demirtaş, Çetin'i aydınlattı: "Dogru, bizim para verdigi- miz nm«ıhr da oloyor. Mad- di dnrumu iyi ohnayanlar bil- dirilince para de veriyoroz." Sohbet devam ederken Çe- tin, bir yayın organında De- mirtaş'la ilgili okudugu anke- ti söyledi: "Hâlâ seni destekleyenler vannış, yıizde 4-5 civan." Demirtaş, buna esprili bir yamt verdi: "Sahi mi, nerede? Hemen söyle de onları da tasfiye ede- yim." HAYVANLAR tSMAİL GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK il! ı 1 llk PİKNİK PİYALE MADRA HIZLI GAZETECİ VECDET ŞEN I y.. MBTe- OUİDUM Su(?£DıC BOŞTAY/WŞS/M SeMıtJ ICIU 6iR ŞeVLee /APABILI/? /HıY'M 8EMIM VICPAHIM (?AMAT ÇÎZGtLİK KÂMtL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHA* GÜRSES PYL£ BiR GARFIELD JIM DAVis TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARMAN 2 Kosım O tff/hrm y ftomerottyh çdkun yaphrtttıt... DUZENLI7ZL04ZYON YAY1NI 1936'D* BU6ÛN,PÛNyMpA İLK K£2. DtBSNÜ TB- L£vf2rO*J 1#YM SAÇLADI. ÎHGİÜZ YAYIH KJURULÜŞU 8BC ^SgfTKH KMP. OKPHG coepo&nou), Bu YBAIÎ YAYIU rü- ftÜKIE İKİ AYfil SİSTEMLS KOYUUAUŞ 8UIM- NUYOfLPU : BAIRD COMPAUY VE MÂ8CONI -EMI Ut>. '/M SİSTSMUK/'.. POLİTİK ME0£ML£KL£ IKJ SİS7BM DE SI- RAYLA PBMEUeCEK VB YIL SONUUDA BUN- LARPAN AMBCOHI-EMI'IHKİ SeCİLeCBK.- TfG. GÜNÛE İU SM71İK KlSA BlR PKO&- RAMLA BAŞLAYAN TELSVfZYOfiJ YAYINt, ALeXAKiDOA PALACE ADU STUOYODAN