28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 EKİM 1990 • CUMHURİYET/7 ANKARA HAVASICumhuriyet Ankara Bürosu INONU HIKAYELERI Erdal Bey ve kadınlar...Erdal Bey kadınları polıtıkada etkın yerlere getırmek ıçın epey çaba göstermıştır Kadınlara ozel ılgısı vardır bu konuda Kadınların da Erdal Bey'ı çok sevdığı soylenır Geçenlerde ka- dınlar. TBMM'de Erdal Bey'ı zıyarete geldıler Kalabalık olduklarından Erdal Bey, onlan grup salonunda kabul ettı. Kursûye doğru gıderken kadınlar kendısını ayakta alkışladılar Erdal Bey bu alkışlardan çok memnun oldu ve dedı kı: —Milletvekilleri bu kadar alkışlamryoriar beni. Sonra devam ettr —Eh bu da kadın milletvekillerinin sayısının artması için iyi bir neden. KİM KİME DUM DUMA BEHİç AK DIPLOMASI Yaz rehaveti bittiBaşkent diplomasisi girdiği "yaz rehaveti "nden bu yıl erken uyanmak zorunda kaldı. Bunun en önemli nedeni de Türkıye'nin bir haylı içine girdiği Körfez bunalımı. Arkadan gelen SHP kurultayı da büyükelçıler tarafırtdan haylı ilgıyle ıztendi. Son olarak Refah Parfisi'nin kuruftayı da "Türkiye'deki dinci akımların ne kadar güçlendiğini ' gözlemlemek ısteyen elçilıkler ıçin ıdeal bir fırsattı! Ancak, Batılı büyükelçilikler kurultayı "kâtip düzeyinde" izlemeye özen gösterdiler. Sanki söz birliği etmişlerdi. • • • Başkent diptomatik çevreleri siyasi gelişmeleri izlerken "diplomasinln tadı tuzu" olan resepsiyonlardan da geri kalınmadı. Resepsıyonlar için ise en büyük vesıle, her zaman olduğu gıbi "ulusal gün"ler oldu. Çin Halk Cumhuriyeti'nın 41. kuruluş yıldönümünde Büyükelçı Liu Hua ve eşi büyükelçilıkte bir resepsiyon verdı. Resepsryonda en çok konuşulan konu Körfez krizi idi. DYP Genel Başkanı Demırel ile Suudi Büyükelçisi Abdülaziz Al- Khojah uzun uzun "savaşın patlak verip vermeyeceğı" konusunu tartıştılar. Resepsıyonda hem Kuveyt hem de Irak büyükelçisi vardı. İki büyükelçi birbirlerine yakın düşmeyerek "salon ortası sıcak savas" olasılıâını ortadan kaldırdılar. * • • Hollanda Büyükelçisi Jan Tony Warmenhovan ve eşi ıse verdikleri yemekle KULTUR- SANAT Demirerin Seviyesi Başkent, Zuhal Olcay'la hasret giderdi. Sanatçı, Yapı Kredi Bankası'nın finanse ettiğı, Harold Pinter'ın oyunu "Aldatma" ile başkent tiyatro izleyicısinın karştsına çıktı Olcay'ın Haluk Bilginer, Ahmet Levendoğlu ve Lütfi Oğuzcan ile başrotleri paylaştığı oyuna ılgı büyük oldu. Devlet Bakanı Ercüment Konukman, Anakent Beledıye Başkanı Murat Karayalçın da ızleyicıler arasmdaydı. Hakkında SHP saflarına katılacağı yolunda haberler de bulunan Olcay'm rol aldığı oyuna, "çelenk düzeyinde" de olsa ilgi gösteren tek siyasi lıder Süleyman Demirel oldu. Demirel'ın gönderdlği "devasa çelenk", Küçük Tiyatro'nun. fuayesinde duvann haylı yüksek bir yerıne yazılmış, "Tiyatro bir memleketin kültür seviyesinin aynasıdır " yazısının yanı başına yerleştırildi. Yazıyı ve çelengı yan yana görenler, şu yorumu yapmaktan kendilerini alamadılar: "Sayın Demirel çelengiyle, duvardaki 'kültür seviyesine ulaşmış oldu." (Fotoğraf: Banş Bil) ISTIFANIN NEDENİ Bakan olarak son sözlerGazeteci, 17 eylül çarşamba akşamı "Milli Savunma Bakanı" Safa Giray'ı, idam cezaları konusunda 'kişisel' görüşlerıni almak üzere telefonla aradı... Giray, bakanların kişisel görüşü olmayacağını belırterek görüşünü açıklamıyordu: 'Bakanın kişisel görüşü olmaz. Kişisel görüşümü söylemem. Kişisel görüş olur mu bakan söyleyince?" Gazeteci bu sözlerden sonra çaresiz teşekkür edip telefonu kapattı. 250LİRALIKADALET Safa Giray 18 eylül perşembe günü, Milli Savunma Bakanlığı ğörevınden ıstıfa ettiğini açıkladı. Herkes istifanın gerçek gerekçelerini, istıfaya kadar olan gelişmeleri ve 'eskJ bakan'ın kısa yasam öyküsünü araştırırken gazeteci telefona sarılarak Giray'ın numarasını çevirdi. Başkent kulıslennde kimse Giray'ın 'Kadıkoy delege seçimlerinin iptal edilmesi' şekhnde açıladığı istifa gerekçesıni inandıncı bulmuyordu... İstifanın arkasında başka şeyler olmalıydı. Kimbilir belki de Giray, idam cezaları konusunda 'kişisel' görüşlerıni açıklamak için istifa etmişti!.. Gazetecinın hevesi kursağında kalmıştı. Safa Giray, eşi ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay'la birlıkte Antalya'ya havalanmıştı bile... Bir sıgara yaktı, Antalya'da da ulaşamadığı Giray'ın dönuşünü beklemeye koyuldu. Olmazsa olmazdı... İdam cezaları konusunda Giray'ın 'kişisel' görüşlerini alacaktı. Artık Tanmcıoğlu da 'kitaplı milletvekili' Milletvekilleri hep soru önergesi, Meclis araştırması onergesi, genel görüşme önergesi yazacak değiller ya. Arada bir de kitap yazarlar. Kitap sahibi olan milletvekili sayısı parmakla sayılacak kadar az, ancak zaman içinde belki de sayıları artacak... Kitaplı milletvekilleri arasına katılan son üye de ANAP Bitlıs Milletvekili Faik Tartmcıoğlu. Kitabının ismı "250 Liralık Adalet". Askeri hâkımlığı döneminde yaşadığı ılgınç olayları öyküleştiren Tarımcıoğlu'nun kitabı yakında piyasaya çıkacak. Kitabı Malıye Bakanı Adnan Kahveci'ye ithaf ettı. Neden mı? Anlattığı her öyküden sonra Kahvecı, Tarımcıoğlu'nu sıkıştınr "Hemen otur bunları yaz" dermiş. Kahveci'nin sözünü tutan Tanmcıoğlu da hemen oturup yazmış ve 200 sayfalık bir kitap ortaya çıkmış... GUL-GEC DEMİREL, "0, HER ŞEYDEN MUAF" DEDI. yn;M HAtAN 5AYIN Belçika ve İspanya büyükelçılen ile eşlerini ağırladılar. İspanya büyükelçisi ve eşi 1960'lardan sonra ikınci kez görevlı geldıkleri Ankara'nın bu kadar degişmesi karşısındakı şaşkınlıklarını dile getırdıler. Ankara'nın yeni misafirleri olan Belçika Büyükelçisi Jan Deberch ve eşi ise bu yemekle önümüzdekı günlerde iyice yoğunlaşması beklenen diplomatık trafiğe ısınmaya başladılar. JSRAİL-ABD-ÖZAL Demiralp takvimin neresinde? DYP Samsun Milletvekili İrfan Demiralp, geçen çarşamba günü TBMM Genel Kurulu'nda gundem dışı söz alarak Israıl'ın Kudüs'tekı katlıamını kınadı ve BM Güvenlık Konseyi'nı vakit geçırmeden toplanmaya ve gerekli önlemleri almaya çağırdı. Bu çağnsının ardından konuyu degıştıren Demiralp, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ABD gezısıne yonelik eleştırılerıni sıraladı. Demiralp'in eleştırilerine yanıt vermek üzere kürsüye gelen Devlet Bakanı Kâmran İnan önce bu konu değişıklığıni, "Sayın Demiralp, belki de bir fobi veya fikir yapısının icabı, bu önemli hadisede ancak iki dakika sabretti ve ondan sonra VVashington'a, Cumhurbaşkanı Sayın Özal'a geçti. Dağarcığmda ne varsa söyledi. Allah rızası için söyleyin, bu iki konunun birbiriyle ilişkisi nedir?" diye karşı eleştirıye geçti. İnan sözlerıni, "İsrail'in arkasında kim var" diye kesen DYP Sinop Milletvekili Yaşar Topçu'ya aldırmadan Demiralp'ı eleştirısinı şoyle surdürdü: "Tabii sayın konuşmacı fikri bir noktada sabit kaldığı için olaylann ve gelişmelerin de gerisinde. Burada BM Güvenlik Konseyi'ni toplantıya davet buyurdular. Saygı duyduk, ama çoktan toplandı ve kararı da aldı. İsrail'i bu hareketinden dolayı kınayan, mahkûm eden ABD'nin de iştirakiyle bu kararı çıktı, Sayın Demiralp. Yani, takvimin gerisinde kalmak biraz tuhaf olmuyor mu?" Demiralp'ın hatasını bu bıçımde değerlendıren İnan, Özal'a yonelik eleştirileri, "Konuşmanızın tamamiyle tutarsız, anlamsız ve yeri olmayan son kısmına cevap verirsem biraz sizin hatanızı takip etmiş olurum ki bu kusuru işlemeye niyetim yoktur" dıyerek yanıtlamaktan kaçındı. Cicciolına: "Saddam beni esir al" Alırsa esir-i aşkın olur! * • • Evren: "Ihtilal lideri, devlet başkanı, ardından cumhurbaşkanı olmak kaderim ımiş." Milletın de kadersizliği! * • * Akbulut: "İdama taraftanm' Hesap verme günü gelince fiknnı değıştiıirsın. • • • Radyoda, Atatürk'le ilgili okunan bir şiırden: "Uyanır Kocatepe'de Uyanır Anıttepe'de. '^ Son mısrayı işıten büyüklenmiz kimbilir ne telaşa dûşmüşlerdir! inasi Nahit Berker PİKNÎK PtYALE MADR.4 BARSAKLARIN, UIZLA K4SILIP HIZLI GAZETECİ l\ECDET ŞE!S ._ ft/ann otm osan YAUUZUK , &JLOUM 8aŞlL»6uM 8UYUKU&Ü O "IU POL&JI&CAK K&Tİt 0UL- OÛ umrrs/z ^ ' YAUilZUK DUVGUIU.. BlZM ' (JE^KES K&IOi KİSİUŞİMH OüKA/C ZORUNOA &£MİM ÇlZ âı*l 6öVf 5OR6ÜİAİIO ve. UYUMİuZ <UQJK UES&PLAR 5AF -\ LlâlM vc ŞılffSeOJâ/M ICM6 ETr/. ÇİZGİLİK KÂMIL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GiRSES MlSiNlz BİLMZM AMA İıRSJN BiR i VAR GARFIELD JIM DAVIS ArJNJ y BCHJNGASENI PU(2İXJ / BJ6URA BAKMA TARİHTE BUGÜN UCMTAZ ARIKA\ 22 Ekim Duk. Uıt-ler 'ın y nezakehnt de ran kalmıf- WINDSORIAR ALMANYA 'DA.. f93? 'DE BUĞUAJ, wtNDSO& PUKUJ v£ DÜŞESİ, yA tSEZiSlME BAŞLAM UMUJ ÇIF71, H. OuMr/t SAVAft 'A/4 ItCI r/L D/1U/1 IfAISpl AMA, ALMJMY/İ M4Zİ yO MEriAAıMPE MıLlT/HZ'ST S/S GELlÇME ÇlZSl- Sl /ZL/yO/ePU. YAPlLAN AÇllCLAMAPA, WtNt>- SOeiA&M, MASYONAL SOSYALIST yoHETtMlM SOSyAL SOHUNLA&A YAtCtjAÇlMINI \SE~ OZEL- LIKLE De KONUr G£GEIC£l*JIMINlN MAStL ÇÖ- ZUMLENPlâ'Mf tMCELEY£C£KLe&l BSU&T1L- MlÇTl DUK VE DUÇES, GORPUKL£e/*JD£fiJ ErKlLEMECEKl£RDl 4MCAK OUGuM ĞUMDEM F/He/CLIYD/ OGHEĞıH, SlLAH Ol<KA7T-£
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear