25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
31 OCAK 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Erez, ÂT için ıımutlu • İSTANBUL (ANKA) — Istanbui Ticaret Odası (ITO) Yönetim Kurulu Başkanı YaJım Erez, Türkiye'nin AT'ye tam üyelik başvurusuna ilişkin komisyon raporunu değerlendirecek AT Konseyi'nin alacağı karardan umutlu olduğunu bildirdi. Yalım Erez, AT Konseyi'nin Türkiye'nin 1963'ten bu yana mevcut olan tam üyelik hakkını hukukun üstünlüğüne saygı ilkesine dayanarak vereceği düşüncesinde olduklarını belirtti. T4BA'da Kabatepe başkan • tSTANBUL (AA) — Türk-Amerikan Işadamları Derneği'nin (TABA), 4. Olağan Genel Kurulu lstanbul'da toplandı. Dernek başkanlığına Erdal Kabatepe tekrar seçildi. Dernekten yapılan açıklamaya göre başkan yardımcılıklarına Serbülent Bingöl, Gazi Erçel, John T. Mc Carthy, Genel Sekreterliğe Ahmet Ramazanoğlu, muhasip üyeliğe de Güngör Keşçi getirildiler. David Wieting, Şaylan Onart ve Bruce Roett de yönetira kurulu üyesi oldular. Romanya'dan gıda talebi • ANKARA (AA) — Romanya'da sıkıntı çekilen gıda maddelerinin yurtdışından sağlanmasında Türk firmalanna öncelik tanınacağı açıklandı. Türkiye'nin Bükreş Büyükelçiliği, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne gönderdiği yazıda, Romanya'da yeni yönetimin sıkıntısı çekilen gıda maddelerinin ithalatına izin verdiğini ve bu konuda Türk firmalarına öncelik tanınacağını bildirdi. Büyükelçiik, bu konuda Türk fîrmalannın bilgilendirilmesini istedi. Edinilen bilgiye göre Romanya, Turkiye'den başta taze et, et konservesi, süt tozu, konsantre süt ojmak üzere narenciye, pirinç, kırmızı ve yeşil mercimek, soya fasulyesi, peynir, balık ve balık konservesi ithal edecek. Romanya, bu konuda firmaların 'acilen' teklif vermesini ve 15 Şubat 1990 tarihine kadar ithalatın gerçekleştirilmesini istiyor. TIR'a vize • tSTANBUL (AA) — Uluslararası taşımacılık yapan Türk TIR sürücülerinin vizelerinin bundan sonra Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) tarafından alınacağı bildirildi. Uygulamayla Türk vatandaşlarına gunde yalnızca 30 vize veren Avusturya'nın İstanbul Başkonsolosluğu, bundan böyle gunluk kontenjan dışında UND tarafından getirilen ve garanti edilen pasaportlara da vize verecek. Döviz varlıklan • ANKARA (ANKA) — Merkez Bankası döviz varlıklan 12-19 ocak günleri arasında 149.9 milyon dolar artış kaydederek 4 milyar 984.2 milyon dolara ulaştı. Döviz borçları ise 9 milyon dolar azalarak 69.8 milyon dolar seviyesine indi. Dıracat kredi sigortası • ANKARA (ANKA) — Türkiye Iş Bankası şubeleri kısa vadeli ihracat kredi sigortası işlemlerine aracılık edebilecek. Îş Bankası ile Türkiye İhracat Kredi Bankası (Eximbank) arasında konuya ilişkin bir anlaşma imzalandı. Eximbank, kısa vadeli ihracat kredi sigortası ile ihracatçılann kısa vadeli mal ve hizmet ihracından doğan alacaklarını belirli sınırlar içerisinde teminat altma alıyor. (ANKA) BüGÜN ~ • Panel Türk trtvest A.O.G. Menkul Kıymetler Şirketi'nin sponsorluğunu üstlendiği "Türk Sermaye Piyasasına Uluslararası Standartlann Girişi ve Entegrasyonu" kortulu seminer bugün saat 14.00'te Sheraton Oteli Balo Salonu'nda yapılıyor. Panelin açıhs konuşmasını Devlet Bakanı Giineş Taner yapacak. Boşa akıtılan enerjiNükleer santral projelerine hız verilirken doğal enerji kaynaklarına dayalı santral projeleri rafta bekletiliyor. Denizli'de yer- altından 135 derecede çıkan sıcak su, 70 milyar liralık yatınm yapılamadığından Menderes Nehri'ne akıtıhyor. ÖMER YURTSEVEN DENtZLt — Bir yanda hava kirliliğinin yaşamsal tehlike oluş- turduğu Denizli'nin termal enerji ile ısııma projesinin gerçekleşme- si için gerekli 70 milyar lira; diğer yanda ise yüzde U'i elektrik ener- jisinde kullanılan, yüzde 89'luk bölumü ise Menderes Nehri'ne boşa akıtılan jeotermal enerji... Türkiye'nin ilk jeotermal sant- ralının kurulduğu Sarayköy ilçe- sine bağlı Kızıldere'de, uzerinde 6 yıldır uğraş verilen termal enerji projesi, 70 milyar liralık fînans- man sorununun çözülememesi ne- deniyle rafa kaldınldı. Kızıldere1 deki termal kaynağın atık enerji olarak Menderes Nehri'ne dökül- mesini "doğal enerjinia katliamı" olarak nitelendiren jeoloji uzman- lan, bunun yıllık 30 bin ton fuel- oil demek olduğunu söylediler. Denizli Belediyesi'nin girişimle- riyle geliştirilen ve 24 bin konut ile sanayi kuruluşlannın ısıtılmasını öngören termal enerji projesi için Kızıldere'de jeolojik araştırmalar yapan Izlanda'nın Virkir fîrması ile Italya'nın Gama fîrmasının ha- zırladığı fizibilite raporları olumiu sonuçlanınca başta herkes umut- lanmıştı. Proje, hava kirliliğini ön- leyeceği gibi, 10 yıl gibi bir süre içinde de kendini amorti edebile- cekti. En önemlisi ltalya, İzlanda ve Yeni Zelanda gibi ulkelerde YeşiUerden 'nükleer'e tepki Ekonomi Servisi — Yeşiller Partisi Merkez Yürütme Kuru- lu üyesi Handan Dedeoğlu, nük- leer santrallan "ölum kusan bi- rer aygıt olarak gördüklerini" açıkladı. Handan Dedeoğlu, Çernobil hadisesinin bıraktığı izlerin ve insan yaşamma etkilerinin unu- tulamayacağını, otuz yıl gibi kı- sa ömürlü nükleer santrallarm insan ve çevreye çok zararlı rad- yoaktif madde kullandıklarını hatırlatarak, bu santrallarm en büyük sorununun güvenlik ol- duğunu belirtti. Dedeoğlu, doğal, kültürel, sosyal varlıklan, ekolojik denge- yi bozarak ve yok ederek yapı- lan her türlü sanayinin ileri ne- sillerin yaşamlarının yok edilme- si olarak kabul ettiklerini vurgu- ladı. Nükleer santrai kazalarının gizli tutulduğunu hatırlatan De- deoğlu "Nükleer santral yapınıı vaşam alanlannı yok edecektir" dedi. İlaçta ihracat patlamasıEkonomi Servisi — Türk llaç Endüstrisi'niıı toplam ihracatı bir önceki yıla oranla yüzde 122 ar- tarak 1989 ytlında 139 milyon do- lar olarak gerçekleşti. Yapılan ih- racatın buyuk bölümünü mamul ilaçlar oluşturuyor. 1988 yılına oranla, mamul ilaç ürünleri ihra- catı 5 kat artarak 114 milyon do- lar oldu. llaç endüstrisinin ihracat yap- tığı ulkeler arasında Sovyetler Bir- liği, ABD, Federal Almanya, İran, Yunanistan. Irak, Isviçre, Fransa, Japonya, ttalya, Belçika, Pakis- tan, Cezayir, İspanya, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ulkeler bu- lunuyor. Sektördeki ithalat ise 1989 yı- lında 377 milyon dolar olarak ger- çekleşti. Bunun 305 milyon dolar- lık bölumunu ilaç hammaddeleri oluşturuyor. Öte yandan, ilaç endilstrisinde ihracatın ithalatı karşılama oranı da giderek buyüyor. 1985'te 8.7, 1986'da 10.7, 1987'de 12.1 olan bu oran, ilaç ürünleri ihracatında gö- rülen büyük artışla beraber 1988'de 21.4'e, 1989'da da 36.9'a yükseldi. Öte yandan Türk ilaç fîrmala- nnın ilgi odağı, Doğu Bloku ul- kelerine kayıyor. Mamul ilaç ihracatı 5 kat arttı Yriiar 1985 1986 1987 1988 1989 Ibrecst nuunul ilac-fhanmadıie (milyon dolar) 13.1 20.1 30.9 62.6 139.4 ftkalat mamul ilaç + lıaınııaddc (nilyon dolar) 149 187.1 254.3 293.3 377.2 İhracatın İthalatı karşılama oranı <Vt 87 10.7 12.1 21.4 36.9 llaç ve Kimya Endüstrisi Işve- renleri Sendikası'nın yayın orga- runda, SSCB, Romanya, Polonya, Macaristan ve Demokratik Al- manya'daki son ekonomik geliş- meleri konu alan bir aıaştırma ya- zısı yayımlandı. Anılan yazıda, bu ülkelerin sağlık endustrisindeki arz yetersizliğine dikkat çekilerek bu arz yetersizliğinin, Türkiye ta- rafından doldurulabileceği belir- tildi. Meysu-Meybuz satüıkKAYSERİ (AA) — Kayseri'de bulunan ve sermayelerinin büyük bölümü Ziraat Bankası'na ait olan Meyve Suyu ve Gıda Sanayii A.Ş. (Meysu) ile Meyve ve Buzlu Mu- hafaza ve Enternasyonal Nakliyat A.Ş. (Meybuz) özel sektöre satılı- yor. Sermayesi 2 milyar 200 milyon lira olan Meysu A.Ş. ile 4 milyar 250 milyon lira olan Meybuz A.Ş.'nin yuzde 96 hissesini elinde bulunduran Ziraat Bankası, Yük- sek Planlama Kurulu'nun uygun görmesi durumunda bu hisseleri- ni Toplu Konut ve Kamu Ortaklı- ğı Idaresi'ne devredecek. Bunun ardından idare, şirketlere ait his- selerin özel sektöre satılmasına ilişkin işlemlere başlayacak. Meysu ve Meybuz şirketlerinin özel sektöre satışına şirket yöne- ticilerinden olumiu tepki gelirken, Kayseri Sanayi Odası Başkanı Id- ris Demirel, satışın büyük hata olacağını savundu. Kuruluşlardan Meysu A.Ş!nin son 5 yıtüır sürek- li kâr ettiğini, Meybuz A.Ş.'nin de zarar etmeden çalıştığını anlatan Demirel, şunları söyledi: "Bu saOşta dikkate alınması ge- reken en önemli husus, her iki ku- ruluşun da daba önce özel seklö- riin elindeyken siirekli zarar edi- yor olmalandır. Ziraat Bankası, kuruluşlarda oluşturduğu kadro ile bilinçli bir çalışına sonucu olanaklanıu en iyi şekilde kullanmış ve şirketleri bu- giinku seviyeye çıkarmıştır. Özel sektönin elindeyken zarar eden iki kuruluşun >enklerı özel sektöre sa- tılması batmalanna neden olur." Meysu A.Ş. Genel Müdüru Yu- suf öztürk de Türkiye genelinde meyve suyu mamul ve konsantre iç piyasasının yüzde 260'ını, ihra- catının da yüzde 33'ünü elinde bu- lundurduklarını belirterek dalla- nnda Türkiye'nin en büyük kuru- luşlan olduklarını kaydetti. kentlerin ısıtılmasmda kullanılan sıcak su boşu boşuna Menderes Nehri'ne dökülmeyecekti. Ancak 70 milyarlık maliyet Denizli Bele- diyesi'nin gıicünü aşıyordu. Bu yuzden konuya mutlaka devlet ya- tırımı olarak bakılması gerekiyor- du. Girişimler DPT uzerinde yo- ğunlaştınldı. Fizibilite raporlan ile birlikte tum belgeler DPT'ye su- nuldu. Dönemin Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı Yavuz Canevi bile ilk etapta, "Biz bu projeyi dı- şarıdan kredi almaksızın gerçekleştirebiliriz" diyerek cesa- ret vermişti. Ancak DPT'nin "Bu proje bizim konumuz degil" de- mesi, umutlan bir anda boşa çı- kardı. Projeyi ilk gündeme getiren es- ki Denizli Belediye Başkanı Ziya Tıkıroğlu, partideki iç çekişmeler nedeniyle termal enerjinin ısıtma- da kullanılmasını gerçekleştireme- diğini belirtti. Termal enerji pro- jesini şimdiki yönetimin 'yap-işlet- devret' formülüyle gerçekleştirebi- leceğini savunan Tıkıroğlu, "Sag- lıga ve ekonomiye katkısı düşiinü- lemeyecek kadar çok ojan proje- nin rafa kaldınlmasına İlalvanlar- la tzlandahlar bile şaşırdı" dedi. Hüsnü Doğan' ihracat artışından vazgeçilmez Ekonomi Servisi — Devlet Ba- kanı Hüsnü Doğan hükümetin ih- racat artışından vazgeçemeyeceği- ni belirterek, ihracata destek ko- nusunda imkânların gözden geçi- rileceğini belinti. Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) ile Türk Eximbank tara- fından ortaklaşa düzenlenen "Türk ihracatının son 10 yılı, bu- günkü konumu ve ihracatta Exinı- bank'ın rolü" konulu panelin açı- lışında konuşan Doğan, dünya pa- zarlanndan daha fazla istifade et- mek isteyen ülkelerin, üretimleri- ni arttırmak zorunda olduklarını kaydetti. Bugünkü iktidarın Türkiye'nin ihracatını 2.3 milyar dolardan, 11.5 milyar dolara çıkardığını be- linen Doğan, "Bugünku problem- lerimize rağmen dış ticarette son 10 yılda elde edilen başarıları kü- çümsememek gerekir" dedi. Hüsnü Doğan, 1992 yılı ihracat hedefinin 20 milyar dolar olduğu- nu ifade ederek şunları söyledi: "İhracafJD daha süraüi biçimde artması, bizim için vazgeçilmez bir tercihtir. İhracata destek konusnn- da imkânlarımızı gözden gcçire- ceğiz. Aksa>an yonlerimizi dıizel- lecegiz. thracatın makul düzeye ulaşması için kararlnız. Bu konu- da tıim ilgili kuruluşların diyalog ve güven içinde çalışmalarını di- liyonun." Eximbank Genel Müdürü TUr- gay Özkan da konuşmasmda, bankanın, 1989 yılında 2.5 trilyon liraya yakın kredi kullandırdığını bildirdi. 1990 yılında Dış Ticaret Serma- ye şirketlerine 5 yıl vadeli "yeni pazar ve pazarlama kredisi" veril- meye başlanacağını belinen Öz- kan, bu krediler yoluyla ihracat- çılan yeni pazarlara yöneltmeyi amaçladıklarını söyledi. NE, NEREDK KAÇA? arşafE k o n o m i Servisi — Çar- şaf, yorgan, nevresim alır- ken, kullanır- ken nelere dik- kat etmeli, nerelerden almalı? Le- vent Beşiktaş ve Eminönü çevre- sinde yaptığımız fiyat taramasın- da, fiyatların Eminönü'nde diğer bölgelere gore nispeten ucuz oldu- ğunu gördük. Esnaf, ucuza almak isteyenlere gezmeyi önerirken, vit- rinlerde sergilenen malların üze- rine fiyat konmasına dikkat edil- mesi gerektiğini belirtiyorlar. Uzerinde fiyat olmayan malların "tutturabüdiğine'' satıldığma de- ğinen esnaf, malı alırken TSE damgasının olup olmadığına da dikkat edilmesi gerektiğini vurgu- luyor. Eminönü esnafı, sattıklan ürünlerin eski fiyat olduğunu, kı- sa bir süre önce Lale ürünlerine yüzde 5, Evim urünlerine ise yüz- de 10 zam geldiğini belirttiler. Üreticilere ise alırken ve kullanır- ken nelere dikkat edilmesi gerek- tiğini sorduk: Çarşaf ve nevresim • Alırken urün ambalajlı oldu- , nevresim abi'keıığundan tüketicinin deseninden ve ebatlarından başka dikkat edece- ği nokta bulunmuyor. • Alıp ambalajı açtıklan sonra ambalaj iizerindeki ebatlaıia için- dekinin uyumlu olup olmadığına dikkat etmeli. • Bu aşamada sıklık da önemli. Sıkhk I cmJ 'deki tel adedidir. Sık olanlar daha az geçirken oldukla- rından makbuldür. Bu da iki raa- lın karşılaştırılmasıyla anlaşılır. • Malın çekmezliği de onemlidir. Ancak parauklu çarşaf ve nevre- simlerde mutlaka bir çekrae olur. Dünya standardı >üzde 4'tür. • Pamuklu olanlar sağlıklı kabul edilir. Halk arasında pamuk ve polyester kanşunlan terletir, sıcak tutar düşüncesi egemendir. • Yıkandıktan sonra solup solma- dığına da dikkat edilmeü. Y o r g a n : • • Yorganın yumuşak, hafıf ve ka- barık olması gerekir. • Viicut ısısını koruması, terlet- memesi lazım. • Koku yapıcı maddeleri içerme- mesi gerekir. • Yıkanabilir olanlar daha kulla- ruşlıdır. Çarşaf, nevresim, yorgan fiyatları (TL) Malm Cinsi Lale Tek kişilik çarşaf Tek kışılik takım Çift kişilik carsaf Çift ktşıliK takım Çift kışılik takım (farbelalı) Erim Tek kışılik takım Çift kişilik takım Yorgan Yataş Yorgan tek Yataş Yorgan cıft Levent 16.500 70.000 20.000 88.000 140.000-180.000 52.500 56 500-65.000 118.000 138 000 Befikta; 15.000 82 500-106 000 23 500 100 000-115 000 160 000 50.000 65.000 118.000 138.000 Eminonu (Mısır Çarştsı) 13.000 60.000 22.000 73.000 110.000 35.000 40.000 90.000 120.000 T U K E T I C I G 0 Z U Y LE MERAL TAMER Mıddt 4 — Bn IUI mnllınn •HII}I. lokeıid ile MIKI ııııındı dOnnlrnrctk ymulı Mr •A?lr(imyf dıyalr olmnk ımmiiiu Batne knnıı lOılcjmfdc hulunnm» ınekli «n«rl («rılnr •|ı|ıda bcllttllmltılr. •) S«ll| i\yHt, b) öt\ odeme fultıı, vfya lutvılan, c) Malm Ifillm laıihl, d) A>llb edsRIC iftrih ıc tutnrlr.il, e) Malın ı«rJ<im«)elu farthie ve U(ıl«tmnle brlirlllrn lartlarla ınllmlndrn malı ûre flrmanın da K»l>mlıı oldu(»nıı brlırleym Orrllcl R"' Irrralrtl T.C Hbfkat BanMaı rwı 1I9U KtHtJMa tgıguıı ounk Merkez Bankası'nın ön ödemeli taksilli satışlarla ilgili 23 Ocak 1986 tarihli tebliğinebaki)oruz. "İthalatçı firmanın" lafı yok. Sadece uretici firma garantisi isleniyor. Oysa şu günlerde gazetelerdc "ithalalçı firma ganntisiyle Merkez Bankası lebliğioe uygun olarak yüriitiildiiğü" belirtilen boy bo> yeni kampanyalar var. - Saracoğlu'na duyurulur! Gazetelerin açtığı ön ödemeli taksitli satış kam- panyalarıyla ilgili tüketici şikâyetleri her geçen gün çığ gibi artıyor. Şikâyetler şu iki ana nokta- da toplanıyor: 1- Malın vaat edilen tarihten aylarca sonra tes- lim edilerek tüketicinin parasının haksız yere sa- tıcı tarafından kullanılması. 2- Ilanda vaat edilen malın değil, daha kotü bir kopyasının tüketiciye teslim edilmesi. Birinci durumda mal vaat edildiğı tarihten çok geç teslim edildiği için tüketici açısından o tak- sit koşullarınm cazibesi kalmıyor. Mal pahalıya geliyor. Ikinci durumda ise kampanyayı açanfirmaya- nıltıcı reklam yapmış oluyor. Vaadini yerine ge- tirmiyor. Bir üçüncü nokta var ki onu da biz ekleyelim: ön ödemeli taksitli satış kampanyalarmın al- tında son zamanlarda "ithalatçı firma garanti- siyie Merkez Bankası tebligine uygun olarak düzenlenraiştir" ibaresi görüyoruz. Ancak Mer- kez Bankası tebliğini önümüze koyduğumuzda "ithalatçı finna"dan laf yok. Yani bu tür kam panyalar, ancak üretici flrma garantisiyle ya- pılabilir. Yani sadece yerli ürünler için geçerli- dir. Zaten ithalatçı firma neyin garantisini vere- bilir ki? Bu üçüncü nokta da sanırız bugüne kadar Mer- kez Bankası'nın gözünden kaçmış durumda... Eğer öyleyse şu günlerde gazete sayfalarını çevi- riversinler, "ithalatçı firma garantisiyle" yürü- tülen yeni kampanyalan koiayhkla görebılırler. Milpa'nın Satış Müdürü Tayfun Üsküplü, ge- çen ay konuyla ilgili sorulanmızı yanıtlarken, yıl- da yaklaşık 500 bin kişinin bu kampanyalara ka tıldığını, gecikmenin ise çok küçuk bir bölüm için söz konusu olduğunu söylemiştı. 500 bin kişiyi ortalama 300 bin liray- la bir çarpın! Ben çarp- tım, 150 milyar etti... Üstelik yeni kampanya- larda 2 milyon liralık çamaşır makineleri de var. Yani hacim çok da- ha büyüyebilir. Biz lafı daha fazla uzatmadan ve "Merkez Bankası'niD dikkatleri- ne" diyerek sözü ön ödemeli taksitli satış kampanyaianndan dert- li okurlanmıza bırakıyo- ruz: başında bozuk bir soba geidi. Üstelik ilanda Amerikan Frigidaire marka soba vaat edilmiş- ken, gelen soba verliydi. Gecikme süresince Mil- pa'ya gittiğimde sobanın Amerikan lisansı ile halya'da yapıldığı ve ttalyan gümrüklerindeki grev nedeniyle Türkiye'ye girişinin geciktiği be- lirtilmişti. Bozuk çıkan yerli sobamla yeniden Milpa'ya gittiğimde ise bana bu kez, sobanın Iz- mit'te üretildiği belirtildi ve "Ne yapalım bizim i^çilerimizin yaptıgı iş bu kadar oluyor" dendi. Reklamlarda "orijinal" denip de yerli malı so- ba vererek vaadini yerine getirmeyen MİLPA'- ya karşı ne yapabiliriz (Doc. Dr. Savaş Taşkent ITL-Istanbul) • Artık sobayı değil, paramı KIŞ GELIYOR Orijinal ithal y Milpa'nın kampanyasına ka- tılarak gazetelerde "orijinal ithal malı" olarak lanse edilen katalitik soba almak istedim. Eylül ayında teslim edilmesi gereken soba ekim sonun- da elime geçti, üstelik de bana vaat edildiği gibi ithal değil, yerli sobaydı. Sadece uzerinde Frigi- daire adı yazılıydı. Durumu derhal iadeli taah- hütlü mektupla bildirdim. Saygısızlıkları yetmi- yormuş gibi cevap bile vermediler. Bir süre bek- ledikten sonra telefonla görüşebildim. Sobanın değiştirileceğini söylediler. Sobayı 19 kasım gü- nü ambara verdim. Ama defalarca telefon etti- ğim halde Milpa sobanın depoya gelmediğini id- dia ediyor, ambar ise biz gönderdik diyordu. Müthiş bir telefon trafiği ve mücadeleden sonra 20 ocakta (dikkatiruzi çekerim, vaat edilen tarih- ten 4 ay sonra) yeni bir soba geldi. Biz eşimle "çok uğraştık, ama sonunda başardık" diye se- vinirken. yeni gelen soba bizim gönderdiğimizin aynısı çıkmaz mı? O andaki durumumu tahmin edersiniz. Ben artık bu durumda Milpa'ya baş- vurmamda yarar olma- dığını anladım. Sizin geçmiş yazılarınızdan esinlenerek konuyu Merkez Bankası'na bu köşe aracılığıyla aktarı- yor ve onlardan yardım bekliyorum. Ya Milpa 15 gun içinde bana vaat ettiği orijinal sobayı gondersin ya da bugü- ne kadar vadesinde öde- diğim 300 bin lira (ta- mamı 400 bin lıradır), 5 bin liralık nakliye ücre- ti, bu arada Milpa'yla PCfH RYATNA TAKSİTU 1 AferkeZ Bütl- Orijinal Frigidaire diye verilen ilanlara ragmen tü- bağlantı kurabilmek için keliciye yerli sobalar teslim edildi. Sobaiann çogu defalarca ettiğim tele- kası'nın adı da kÖtÜye ÇlkiyOr: Milpa'nm elektrikli radyatör kampanyasına katıldım. 420 bin lira- lık toplam bedelin bugüne kadar 240 bin lirasını ödedim. Malın ekim ayında teslimi gerekiyordu. Bugun 10 ocak. Aradan 2.5 ay geçmesine rağ- men radyatör hâlâ yok. 1990 ekimine kadar da geleceği şüpheli. Ödediğim paraya pişman deği- üm. Bu tür pazarlama şirketlerine güvenileme- yeceği dersini almış oldum. Cebimden çıkan pa- ra onun bedeli. Ama Merkez Bankası'nın saygı- değer adını, hâlâ bugünlerde gazetelerde gördü- ğüm yeni kampanyalarda kullandırtmasını ka- bullenmekte güçlük çekiyorum. (O. Nedim Ardoga-Mersin) • Protestolu senedimi Merkez BankaSl ÖdeSİn: Milpa'nın cep sekre- teri kampanyasına katıldım. 50'şer bin liralık 3 senet ödemem gerekiyordu. Malın aralıkta tes- lim edileceği vaat edilmişti. Ama bugün 28 ocak. Cep sekreteri hâlâ yok. Ben de Milpa gibi dav- ranarak vaadimi yerine getirmedim ve 15 ocak- taki senedimi ödemedim. Bu yüzden de protes- to oldum. Ben bu kampanyaya girerken Merkez Bankası'nın arkamızda olduğunu duşünmiiştiim. Bu senedi, protesto olduğu halde ödemeyeceğim. Sorunumu Merkez Bankası'nın saygıdeğer yet- kililerinin çözeceğinden eminim. Başta Merkez Bankası Başkanı Rüşdü Saracoğlu olmak üzere Merkez Bankası yetkililerine ayrı ayrı mektup yazdım. Şimdi raerakla sonucun ne olacağını bekliyorum. Size de bildireceğim. (Kuvvet Lor- doğlu, Uludağ Üniversitesi-BURSA) • Yanıltıcı reklam suç değil / Milpa'nın katalitik soba kampanyasına ağustosta peşinatı ödeyip katıldım. Mal eylülde teslimdi. Uzun uzadıya uğraştıktan sonra kasım fonlar için 50 bin lira ve paramı bu süre içinde kullandığından dolayı banka faizine göre hesap- lanacak ek miktarı bana iade etsin. Madem ki bu kampanya Merkez Bankası tebligine uygun olarak yapılmış, öyleyse Merkez Bankası soru- numu çözmede bana yardımcı olsun. (Muharrem Yılmaz, Bayramiç-Çanakkale) • Faizcilik ve fırsatçılığa dur dîyen yOk mU? Benim Milpa'ya bu üçüncü kanışım. Üçüncü kampanya fıyaskom. Son kez cep sekreterine girdim. Ocak sonu geliyor. Aralıkta teslim edilecek maldan hâlâ ses yok. Madem ki aralıkta teslim etmeyeceklerse, kam- panyayı açarken neden aralık ya da şubat tesli- mi olarak iki seçenek sunuyorlar? Üçüncü kez aynı gecikme başıma geldiği için şu soruyu sor- maya kendimde hak görüyorum. Bu olay faiz- cilik, fırsatçılık değil midir? Gecikme nedeniyle yazdığım mektuplara cevap vermeye tenezzül et- miyorlar, ama bu arada Milpa'nın yeni kampan- yalan için hazırladıklan cicili-bicili broşürleri ad- resime yollamayı biliyorlar. Ben ödemede 3 gün geciksem, mahkeme yolu onlara açık. Ama ben tüm taksitlerimi ödediğim halde ve aralık ayı geri kalalı 20 gün olduğu halde Milpa vaadini yerine getirmiyorsa, demek ki mahkeme korkusu yok. Demek ki yasalann kendinden yana olduğunu bi- liyor. (Konya'nın Kulu ilçesinden 20 ocak tari- hinde gelen bu mektubun sahibinin ismi, kendi arzusu uzerine bizde sakh) • Sobadan hâlâ haber yok: Milpa'nın ağustosta açtığı katalitik soba ka- mpanyasına katıldım. Sözleşmeye göre soba ey- lülde teslim edilecekti. Bugün 8 ocak. Soba hâlâ yok. Ben 5 taksidimi düzenli ödedim. Milpa'ya 2 kez mektup yazdım. Yanıt bile vermediler. Her- halde kış geçtikten sonra soba sahibi olabileceğiz, o da olabilirsek... (Niyazi Özdamariar-Magla) ŞIRKETLERDEN • ANADOLU SİGORTA'nın 1990 yılı acenteler toplantısı yapıldı. Yurt çapında 400'e yakın acentenin katıldığı toplantıda sigorta sektörundeki gelişmeler ele alınarak sorunlar görüşüldü. • BORUSAN OTO, BMW otomobil alıcılannı yalnızca sıcak ve rutubetli iklime uygun "tropikal donanım"la üretilen otomobiller almalan konusunda uyardı. • HALK SİGORTA hasar ödemelerini daha da hızlandırmak amacı ile düzenlediği "sigortacı-sigortalı- eksper" ilişkilerini inceleyen bir değerlendirme toplantısı yaptı. • NETBANK tarafından turizm acentelerine tahsis edilen "Turizm Bankası Destek Kredisi"ni kullandırmaya başladı. • PAMUKBANK Genel Müdürü Bülent Şenver, 1990 yılında bankanın toplam aktiflerini 7.3 trilyona, Türk Lirası mevduatını 4 trilyona ve döviz alım-saıım cirosunu da 7.7 milyar dolara çıkarmayt hedeflediklerini açıkladı. TÜRSAB (Türkiye Se>ahat Acenteleri Birliği) Basın Danışmanlığı'na Fehmi Köfteoğlu getirildi. VERGIREHBERI Hazırlayan: H. Turgut ARIĞ Motorlu taşıtlar (1) Yeni bütçe yılı dolayısıyla motorlu taşıtlann yıllık vergileri Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nın yeni bir genelgesiyle *% 75 arttırıldı. Yalnızca uçak ve helikopterlerin taşıt vergileri değiştirilmedi. Gerek Taşıt Alım Vergisi, gerekse Motorlu Taşıtlar Vergisi'nin zamlı uygulaması 1.1.1990 gününden geçerlidir. Aynca lüks otomobil tanımı da değiştirildi. Yeni lüks tammına göre: 1- Yurtiçinde üretilen ve motor silindir hacmi 1601 cm"ten büyük, 2- Yurtdışında üretilen ve motor silindir hacmi 901 cm 3 'ten büyük, otomobil ve arazi taşıtları lüks otomobil sayılacak. 3- Yük ve yolcu taşıyabilen iki ya da daha fazla sıralı oturma yeri olan açık kasalılar da lüks sayılır. 4- Arazi taşıtlanndan yalnızca yük taşımaya yarayanlar ise lüks otomobil sayılmayacak. 5- Lüks otomobillerin vergi oranları, 1. derece için 3 kat, 2. derece için 2 kat, 3. derece için 1,5 kat olarak uygulanacak. 6- Yurtdışında üretilen otomobil ve arazi taşıtlardan motor silindir hacmi 901 cm"ten küçükleri ile 11 yaşından eski taşıtlar lüks kapsamından çıkarıldı. 1- Otomobil, kaptıkaçtı, panel ve arazi taşıtlannın yıllık vergileri: Tasrtm net ağıriıjı 950 kg ve daha aşağı 951-1200 kg. arası 1201-1600 kg arası 1601-1800 kg arası 1801 kg ve daha yukarı 1-» m Tl 140.000 210000 350.000 700000 1.400000 7-15 yaş Tl 70.000 105.000 175.000 350.000 700.000 18 ve daha yaşlıTL 17500 26,250 43.750 87.500 175.000
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear