Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 ROMANYA ROMANYA 17 Braşov Bran Şatosu Bran Şatosu içinden görünüm Bran’dan genel görünüm Yazı ve fotoğraflar Timur Özkan ransilvanya, Romanya’yı neredeyse orT tadan ikiye ayıran Karpat Sıradağları‘nın kuzeyine verilen isim, kelime anlamı “Dağların Arkasındaki Yer” Transilvanya’nın en önemli kenti Braşov bölgenin güneyinde, başkent Bükreş‘in kuzeyinde yer alıyor. Bükreş‘e 150 kilometre uzaklıktaki Braşov’un iki adı daha var, Macarca Brasso ve Almanca Kronstadt. Bu bölgede Almanca ve Macarca da yaygın şekilde kullanılıyor, öyle ki çoğu tabela sadece bu iki dilde yazılmış. 320 bin nüfuslu (Romence deyişle) Braşov, Ortaçağdan çıkmış değil de sanki Or taçağ‘da kalmış bir kent. Teleferikle çıktığımız Tampa Tepesi’nden (955 metre) kente bakışta tarihi merkez hemen dikkat çekiyor. Ortasında bir kilise bulunan küçük bir meydana bağlanan ve tarihi binaların olduğu gibi korunduğu bir ana cadde ve bu caddeye açılan sokaklardan oluşan tarihi merkez, kuşkusuz Braşov’un en göz alıcı yeri. Ortasında kilise bulunan meydanın adı Piata Sfatului. Braşov’un en önemli kilisesi bu değil, bu meydana komşu Bisercia Neagra (Kara Kilise) 15. yüzyılda yapılmış. 1689’da büyük bir yangın geçiren kilise aynı zamanda Romanya’nın en büyük gotik kilisesi olarak biliniyor. Meydandan, kent merkezine yürüdüğümüz yaya yolunun adı Republicii, buradaki sağlı sollu tarihi bina larda şık butikler, kafeteryalar, restoranlar yer alıyor. Buraya açılan sokaklardan, Strada Sforii, bir metre 30 santim genişliği ile Avrupa’nın en dar sokakları arasında sayılıyor. Tarihi merkezin surları içinde yan yana iki kapı dikkat çekiyor. Poarta Schei (1828) bugünde kullanılıyor, hemen yanındaki Poarta Ecatirina ise orijinal hali ile korunuyor. Transilvanya’nın en eski Ortodoks kilisesi Bisarica Sf. Nicolae ile, Johannes Honterus tarafından kurulan Romanya’nın ilk okulu (1547) Hic Fuit Bibliotheca Schola Coronensis Braşov’un görülmesi gereken diğer yerlerinden. Karpatlar üzerinde bulunan çok sayıda kayak merkezi arasında en ünlüsü Poiana Braşov, Braşov’a 10 kilometre uzaklıkta. Kışın donmuş küçük bir göl etrafındaki otel ve restoranlar özellikle hafta sonları dolup taşıyor. Braşov’dan Bükreş‘e dönerken Raşonv Piteşti üzerinden gidilirse Dracula efsanesi ile özdeşleşmiş Bran Şatosu görülebilir. Prens Vlad Tepeş, Osmanlı İmparatorluğu’nun Eflak (Romanya’nın büyük kısmı) Voyvodası (Derebeyi) iken Macarlarla anlaşarak Osmanlı‘ya cephe alır. Ülkesinde de hırsız, sarhoş ve dilencileri kazığa oturtan bir yönetici olan Vlad Tepeş aynı şeyi Osmanlı‘nın iki elçisine yapınca adı Kazıklı Voyvoda’ya çıkar. Daha sonra Fatih, elçilerinin intikamı ile birlikte tüm Eflak’ı alır ve Vlad Dracula’nın oğlu Vlad Tepeş tari hin sayfaları arasında kaybolur. Dracula’nın Şatosu Yıllar sonra 1897’de İrlandalı yazar Bram Stoker Dracula romanını yazar, İngiliz yazar Oscar Wilde’ın tüm zamanların en güzel romanı olarak nitelendirdiği Dracula, İtalyan yönetmen Francis Ford Coppala tarafından filme çekilir. Artık Vlad Dracul dünyaca meşhurdur. Ruhunu şeytana satan bir vampirin anlatıldığı romanın baş kahramanı Dracula’nın kendi kahramanları Vlad Tepeş olduğunu pek kabul etmek istemeseler de Romenlerin Dracula turizminden pek şikayetleri yok. Yazarın mirasçıları izin vermediği için henüz gerçekleştirememişler ama Dracula adında büyük bir aksiyon parkı yapmayı bile düşünüyorlar. Vlad Dracula’nın yaşadığı varsayılan şatolar her yıl bir milyondan fazla turisti bölgeye getiriyor. Bu şatolar arasında en çok gezileni Bran Şatosu, Braşov’a 28 kilometre uzaklıktaki Bran’da bulunuyor. Yüksek bir tepenin üzerindeki şato çok büyük sayılmaz ama ağaçlar arasında oldukça heybetli görünüyor. Sanıldığının aksine bir korku şatosu değil burası. İçi de ziyarete açık, birbirlerine dar geçitlerle bağlanan odalarda ortaçağ mobilyaları olduğu gibi sergileniyor. İşin aslına bakarsanız, Dracula’nın burada yaşayıp yaşamadığı, yaşadı ise ne kadar yaşadığı da belli değil. Tıpkı Dracula’nın sonunun ne olduğu gibi... Bir efsane devam ediyor, o kadar... ozkantimur@yahoo.com