Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 şaşırtmasın. Alaçatı’da, sokak aralarından rüzgarla birlikte güzel bir keman ya da arp sesi duyabilirsiniz. Alaçatı‘da, sanatın her dalında en güzel örnekleri kısa bir gezinti esnasında rahatça bulabilirsiniz. 10 bin nüfuslu bir yer için sizleri şaşırtacak ama dokuzu özel, biri de belediyeye ait 10 sanat galerisi. Hepsi birer sanat eseri olan tabelalar... Alaçatı Belediyesi, Alaçatı’ya özgü güzellik ve dekorasyon açısından tüm levhaları güzel sanatlar fakültesinden gelen öğrencilere yazdırıyor. Arnavut kaldırımları, Alaçatı’nın parke sokakları da taş evleri gibi 100150 yıllık bir tarihi yaşatıyor. Alaçatı’da Akdeniz’in en temiz denizini ve en güzel plajlarını, en önemlisi rüzgar sörfü için en ideal ortamı bulacaksınız. Eğer haziran, temmuz, ağustos aylarında Alaçatı’ya gelirseniz Dünya Rüzgar Sörfü Şampiyonası, Avrupa Şampiyonası ve Türkiye Şampiyonası’nı da izleyebilirsiniz. Hepsinden önemlisi Alaçatı insanının sıcaklığı. İlk kez gelmiş bile olsanız, Arnavut kaldırımlı daracık sokaklarda yürürken karşılaştığınız herkesin ALAÇATI içten selamını bulacaksınız. Yaşamını sokakta geçiren; yemeğini, içkisini, eğlencesini sokakta yapan, Akdeniz kültürünü yaşayan ve sizin de yaşamanıza olanak sağlayan bir belde bulacaksınız. Yok yoz pazarı Yazları kalabalıklaşan bölgelerin özellikle kadınlar için en önemli unsuru pazarlar. Cumartesi günleri kurulan Alaçatı pazarı, yarımadanın dört bir yanından ziyaretçi akınına uğruyor. Burada mevsimin taze sebze meyvelerini, tekstil ürünlerinin bin bir çeşidini bulmak mümkün. Ancak Alaçatı‘daki tek pazar bu değil. Kiliseden dönüştürülmüş olan Pazar Yeri Camisi’nin bulunduğu meydanda cumartesi ve pazar günleri “antika pazarı” kuruluyor. “Eskiye rağbet olsa, bit pazarına nur yağardı.” diyenlerden değilseniz, Anadolu’nun dört bir yanından geçmişe ait yapıtların yağdığı bu pazar ilginizi fazlasıyla çekecektir. Bunun dışında süs eşyaları ve benzeri ürünlerin satıldığı bir pazar da restoranların yoğunlaştığı bölgede her gün açık durumda. Alaçatı, görsel dokusu itibariyle tarih kokan bir belde. Beldenin neredeyse tamamı taş evlerden oluşuyor. O evlerden sarkan begomviller, rengarenk çiçekler dar sokaklara hoş kokular yayıyor. Gezinti sırasında insanın aklına bir “keşke” düşüyor, “Keşke şu evlerin birinde oturuyor olsam.” O evlerden birinde belki oturamayabilirsiniz, ama konaklama olanağınız var. Çünkü burada beş yıldızlı devasa tesisler yerine, küçük ölçekli butik otellerde konaklama olanağı sunuluyor. Onlar da eski taş evlerin restorasyonu, ya da eskiyi örnek alarak yapılanlardan oluşuyor. Aslına bakarsanız, sayıları çoğaldıkça özelliğini yitiren butik otel kavramı, burada gerçek anlamını buluyor. Neredeyse hiçbiri, “pansiyondan bozma” butik oteller gibi değil. Karşılığı pahalı olabilir, ancak doğru düzgün hizmetleri, ince zevkleri yansıtan dekorasyonları, ayrıntılara verilen önemle buradaki butik oteller, konuklarını “ayrıcalıklı“ hissettiriyor.