22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

20 YUNANİSTAN Kaş’ın gözüdür Meis Yazı ve fotoğraflar Alp Met n beş seneden beri Kaş’a O tatile giderim. Çok güzeldir Kaş. Çünkü ulaşımı güç, arazisi sarp, denizi muhteşemdir. Son yıllarda çok katlı binaları, yaslandığı dağın eteklerinden yukarı doğru tırmanmaya ve yarım adası betondan iyice nasibini almaya başladıysa da hala çok güzel. Her köşesinde Likya uygarlığının izleri, dünyanın en eski batığı “Uluburun” un sualtındaki reprodüksiyonu, dünya çapında dalış noktaları ve otantik Akdeniz ruhu Kaş’ı görmek ve yaşamak için sadece birkaç neden. Hep merak ederdim şu Kaş’ın “göz”ü nasıldır diye. Yani karşıdaki Yunan adası Kastelorizo veya daha bilinen adı ile “Meis”. Karşısı dediysem de gerçekten karşısı, bin 300 metre uzakta sadece. Kaş limanından ise 2,53 kilometre. Bulunduğu konum itibariyle bir Yunan adası olması ironik, çünkü Rodos adasından 110 kilometre uzakta. Ada sadece 10 kilometrekare. Dahil olduğu ada grubunun (Dodecanese) en küçüğü olmasına rağmen isminin Meis olması da bir başka ironik durum. Çünkü Meis’in anlamı “en büyük”. Malum, Kaş ile arasında Avrupa sınırı. Sınırı geçmek zor, pasaport, vize, kontrol. Rodos’tan üç saat deniz yolculuğu, o daha da zor. Pasaportunuz ve vizeniz varsa Kaş’tan günübirlik turlar var Meis’e. Akşamdan rezervasyon yapmanız ve belgelerinizi vermeniz yetiyor acenteye. Sabah tekneye binip yarım saatlik bir deniz yolculuğu sonrası kendinizi zamanın durduğu, bir tiyatro dekorunda buluyorsunuz adeta. Ada sanki Mediterraneo (Akdeniz) filmindeki gibi gerçekten unutulmuş. Filmin; savaş ve işgal yerine barış ve aşk ruhu orada yaşıyor. Yerleşik nüfus bir kaç yüz insan, liman inanılmaz. Sanki balıkçılık hala turizmden daha yaygın. Limanın sonundaki burunda bir cami var. Denizden liman girişinde sizi karşılıyor. Şu anda kullanımda değil ama daha önce hiç tanık olmadığım kadar zevkli, basit ve estetik olarak restore edilmiş. Caminin hemen yakınında çok ilginç olduğu söylenen küçük bir müze var. Biz maalesef gezemedik o gün kapalıydı. Liman bir yay şeklinde ve yerleşim bunun etrafında oluşmuş. Dar sokaklarını, sevimli ada evlerini, her taraftan sarkan begonvilleri ayrıca uzun uzun anlatmaya gerek yok. Hepsi doyamayacağınız kadar güzel. Son yıllarda; gerek adadan göçmen olarak Avustralya’ya giden adalıların artık geri dönmeye başlaması, gerekse adada çekilen ve 1992 senesinde en iyi yabancı film “Oscar” ödülünü kazanan Gabriele Salvatores’in Mediterraneo (Akdeniz) filminden sonra görece olarak artan turist trafiği ev ve pansiyon yapılaşmasını arttırmış. Bu yapılaşmaya rağmen ; tarihi ve kültürel doku nasıl korunur ve restore edilir, ihtiyaç olan yeni binalar eskileri ile nasıl uyumlu ve estetik yapılır, bunlara dikkat et
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle