22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

KÜLTÜR 19 başkaydı, yalıtılmış bir ortamda, bütün dikkatinizi toplayıp, topluca görebilmek çok farklıydı. Tam da tesirlerinden kurtulamadan Anadolu ağırlık ölçülerini ve Kütahya çini ve seramiklerini gezdik. Günümüzde artık müzeler bir takım eserlerin müebbet hapse mahkum olduğu ceza evleri değil, aksine yaşayan, sürekli değişen ve gelişen, insanlara bilgi verirken, kentin sunduğu birbirinden baş döndürücü rekreasyon seçenekleri ile de rekabet etmek zorunda olan yerler. Suna İnan Kıraç Vakfı’nın çok seçkin kültür birimlerinden biri olan Pera Müzesi, bütün bu ölçülere göre tam bir çağdaş müze, bir butik müze, yolunuz Beyoğlu’na düştüğünde Salı, cumartesi 19:00’a kadar açık olan bu müzeye mutlaka uğrayın. Sanattan bitap düşerseniz içindeki çok güzel kafeteryada dinlenebilirsiniz de, ayrıca sıradan bir Beyoğlu gecesine de çok farklı bir başlangıç yapmış olursunuz. Pera Müzesinin güzel işleyen bir internet sitesi var, www.peramuzesi.org.tr. sengulaydingun@kocaeli.edu.tr dünya müzesi ile karşı karşıya kalınıyor. Görevliler öncelikle beşinci kata çıkmamızı önerdiler. Dediklerini yapınca kendimizi Osmanlı İmparatorluğu’na ait fotoğraflardan oluşan bir sergide bulduk, bir alt katta ise “Kariye” ve “Ali Emiri Efendi” sergileri vardı. Üç geçici sergiyi de son haftasında geziyorduk. İlginç bularak soluk resimlere, çoktan göçüp gitmiş önemli insanların birbirlerine yazdıkları sararmış mektuplara bakarak dolaştık. Müzenin kendi koleksiyonlarına ulaştığımızda ise gerçekten çok etkilendik. Resimlerin her birisi yavaş yavaş tadına varılması gereken eserlerdi. Bir sanat sever olarak bakamazsanız kendi geçmişinizin izlerini sürmek için incelemeliydiniz. Cumhuriyet / Osmanlı dönemi fay kırığını hala tam anlayamadığımız / aşamadığımız günümüzde o eski Osmanlılar, tam da Cumhuriyet’in yücelttiği batı sanatı resimlerle bize “ulaşıyorlardı”. Acaba bir şeyler mi söylemeye çalışıyorlardı? Resimleri tek tek farklı zamanlarda, farklı kitaplarda keşfetmek FOTOĞRAFIN DİLİ Lütfi Özgünaydın lutfi?lutfiozgunaydın.com KOZAN KALESİ Adana’nın Kozan ilçe merkezinin hemen kıyısında muhteşem bir kale var. Önünde portakal ve limon bahçeleri ötesinde uzayıp giden Çukurova. Kale dört cepheden de değişik görüntüler veriyor. Kalenin zirvesine çıkmak için yol yapılmış. Bir noktadan sonra yürüyerek kalenin zirvesine çıkıyorsunuz buradan Çukurova’yı ve ovadan sıralanan diğer kalelerin siluetlerini de görüyorsunuz. Kozan Kalesi’ni dört cepheden de fotoğrafladım, ancak; bir cephe çok ilgimi çekti. Kale gökyüzüne doğru sipsivri yükseliyordu. Kalenin batı yönünde limon portakal bahçeleri arasından bu görünümünü güçlendirmek gerekti. Gün içindeki ışığı izlemeye başladım. En iyi sonucu akşamın son ışığında alacaktım. Işık kalenin en son burcunda kaldığında ve sarardığında görüntü güçleniyordu. Üç gün o noktada portakal bahçelerinin arasından geçerek eteklerde dolaştım. Yorulduğumda yola uzanan yeşil portakallardan alıp suyu ile serinlemeye çalıştım. Üçüncü gün bu fotoğrafı çektim. Fotoğraf sabır istiyor. Eğer zamanınız varsa çekeceğiniz mekanı önce gezin açınıza karar verin ışık saatini belirleyin öyle çekim yapın. Şansınız yaver gider bulutlarda renklenirse fotoğraf daha görkemli olur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle