Katalog

İÇ ANADOLU 17 Kartal yuvası Zengibar Yazı ve fotoğraflar Zeki Oğuz eldeleri, köyleri gezerken B hep çok geç kalmışım gibi bir duyguya kapılırım. Çünkü görmeye değer öyle güzelliklerimiz, tanımaya değer öyle güzel insanlarımız var ki. Yalvaç’tan başlayıp Karadağ’a uzanan hilalin içinde her adımda bir doğa güzelliği, sırlarını açmaya hazır bir tarih vardır. Bu altın hilal bir doğacı için, dağcı için, mağaracı için bulunmaz kaynaktır. Geç kalmışlık duygusunu Göksu Irmağı boyunca tarih kalıntıların arasında gezerken yeniden hissetmiş ve içimden “Keşke şu güzellikleri gören yalnızca biz olmasak, herkes görebilse” demiştim. İşte görmeye değer yerlerimizden birisi de Toroslar’ın zirvesinde bir kartal yuvası. Ama artık dağılmaya başlayan bir yuva gibi duran Zengibar Kalesi. Kaya mezarları hala zamana karşı direnen kuleleri, giriş kapıları, mabetleri ile binlerce yıllık tarihimizi günümüze taşıyan Zengibar. Konya’ya yaklaşık 110 kilometre uzaklıkta Zengibar Kalesi. Yolu düzgün ve bakımlı. İçeri Çumra, Dinek, Sarıoğlan yolunu takip ederek ulaşılır. Kalenin doğusundaki Işıklar Köyü’nden kaleye çıkılabildiği gibi Ulupınar Köyü’nden de çıkılır. Kaleye çıkmak için en güzel güzergah Ulupınar’ın üzerinden giden keçi yoludur. Büyük ardıç ağaçlarının arasından zirveye ulaşan keçi yolunun sol tarafındaki kayalıklarda kaya mezarları yükselir. Zamanla tahrip edilmiş bu mezarların alınlarında kartal, aslan figürleri var. Zirveye yakın bir noktada kalenin oldukça sağlam kalmış kulelerinden biri karşınıza çıkar. Bu kulenin sol tarafında bir koyağın içinde onlarca lahit var, ama lahitler balyozla parçalanmış. Define avcıları boş bir düş uğruna binlerce yıllık tarihi mahvetmişler. Kale güneyden kuzeye doğru uzanıyor ve hangi noktasından bakarsanız bakın bütün Toroslar ayağınızın altındaymış gibi görünüyor. Bir rivayet Zengibar Kalesi’nin İsauralı korsanların kurduğu, İsaura; Antalya, Bozkır, Hadim, Ermenek, Silifke yörelerini içine alan geniş bir bölge. Aşılmasının zorluğu, savunmasının kolaylığı ile korsanlar için ideal bir bölge Zengibar. Bu bölge dönem dönem Hitit, Frigya, Lidya, Med ve Perslerin etkisi altında kalmış. Roma ve Bizans dönemlerinde en ihtişamlı günlerini yaşamış. Zengibar Kalesi ile ilgili anlatılan öykülerden en trajik olanlarından biri Büyük İskender’in yerine geçen III. Philip döneminde yaşanan olay. Bölge halkı III. Philip’e karşı isyan ederler. Komutan Perdikkas isyancılara karşı bir ceza seferi düzenler. Kaledekiler sonuna kadar direnirler. Dirençlerinin bittiği anda kaleyi ateşe verirler ve teslim olup esir olmaktansa ölümü seçerler. Zengibar Kalesi dağcılar ve kamp meraklıları için ideal bir bölge. Zirvede kale duvarlarının yakınında bir su kaynağı var. Bu su kaynağı kalenin batı tarafında kale duvarı ile kaya mezarları arasında bir alanda. Bu çeşmenin önünde onlarca kaya su yalağı vardır. Bu çeşmenin çevresi de ideal bir kamp alanı ama en güzeli zirvedeki kaynağın çevresi. Hele dolunaylı bir gecede kamp yapacak olursanız ardıçların arasında yükselip gelen dolunayla birlikte çevredeki dağları, vadileri ve tepenizde size göz kırpan yıldızları izleyebilirsiniz. Zengibar’ın çevresinde de tarihi yerler var. Bunlardan biri Ulupınar’a 10 kilometre uzaktaki Asarlık (Hisarlık) köyü, köyün içinde örneği pek az kalmış yüzlerce yıllık bir cami var. İçi ve dışı ahşap ve renkli süslemelerle kaplı cami ne yazık ki bakımsızlıktan dolayı yıkılmak üzere. Asarlık bağlarının içinde Roma döneminden kalma bir su sarnıcı var. Büyük bir kayanın üzerine oyulmuş Romalı bir kadının kabartma figürü var. Köylülerin anlattığına göre sarnıçtan ne kadar su çekerseniz çekin suyun seviyesi hep aynı kalıyormuş. Nasıl Gidilir? Bozkır dolmuşları, Ulupınar Köyü’nün yakınından geçiyor. Ama turla gitmek en iyisi. Bölgede, Bozkır dışında yemek yiyecek yer yok. Bu yüzden hazırlıklı gitmekte yarar var. konyacali@yahoo.com