Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 BİTLİS Ahlat: Açık hava müzesi Özlem Kızıltepe Fotoğraflar: Geylani Adıyaman Efsaneye göre Ahlat adı, geçmişteki Urartu krallarından ‘‘Lad’’dan geliyor. Bir savaşta kral Lad’ın dizinin dibinde öldüğünü gören güzel kızı, öyle bir ah çekiyor ki ‘‘Ah! Lat’’ yakarışı dağlarda taşlarda yankılanıp oluyor size Ahlat. Bitlis’in Ahlat yüzyıllar boyu medeniyetlerin merkezi olmuş; bir açık hava müzesi. İlçenin her noktasında Urartu, Selçuklu, Roma, Osmanlı izlerine rastlıyorsunuz. Ahlat; Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı toprakları, kümbetleri, Selçuklu mezarlarıyla Anadolu tarihinin en büyük tanığı. Bu tarihi zenginliğe bir de Van Gölü kıyalarının eşsiz güzelliği eşlik edince başlı başına bir turizm merkezi olmaya aday bir ilçeyle karşılaşıyorsunuz. Ahlat’ta termal turizmden tutun da dağcılık ve yayla turizmine kadar, turizmin bütün çeşitlerini görmek mümkün. Ahlat, kültür şenliklerinde de büyük ilgi görüyor. Her yıl düzenli olarak 2325 Ağustos arasında düzenlenen Ahlat Kültür Haftası’nda; bilimsel, sportif, kültürel, eğlence etkinlikleri düzenleniyor. Van Gölü’ndeki Akdamar Adası, Çarpanak Adası ve Adır Adası üzerindeki eski kiliseler kültür turizmi öğelerini oluşturuyor. Ahlat’tan Van, Erciş, Tatvan ve Akdamar Adası’na günü birlik gidiş geliş mümkün. Ahlat’ın önemli göllerinden birisi de Nemrut Volkanı’nın kalderasında yer alan Nemrut krater gölü. Krater, deniz seviyesinden 2 bin 247 metre, Van Gölü’nden ise 600 metre yükseklikte. Ahlat, mağaralarıyla da çok meşhur. Ahlat’ın çeşitli kesimlerinde yüzlerce mağara bulunuyor. Mağaralar eski çağlardan beri değişik amaçlarla kullanılmış ve günümüze kadar ulaşabilmiş. Ayrıca İki Kubbe ile Kulaksız mahalleleri arasında Urartular tarafından yapılmış ve Selçuklular zamanında da kullanılan yer altı su tüneli bulunuyor. Tünelin o günkü şartlarda nasıl yapıldığı düşüncesi insanı hayrete düşürüyor. Tünelin uzunluğu 1.5 kilometre kadar. Ahlat’ta gittiğinizde görmeden dönmemeniz gereken bir yer de Selçuklu döneminden kalan mezarlık. 200 dönüm alana kurulan mezarlık yalnızca Anadolu’nun değil, tüm İslam dünyasının en büyük mezarlığı. Mezar taşları ait oldukları dönemlerdeki inançlar ve tarih açısından büyük ip uçları veriyor. Bu mezarlar; şahideli, sanduka ve kurgan olmak üzere üçe ayrılıyor. Gezilecek yerleri gördükten sonra Ahlat’tan baston almadan dönmeyin. Baston denince akla her ne kadar Devrek gelse de bastonun büyük ustaları Ahlat’ta da yetişiyor. Yapımında ceviz ağacı kullanılan Ahlat bastonu tamamıyla el işçiliğiyle üretiliyor. Ahlat’ta Reha ve İbrahim Gökbulak’ın ustalığını yaptığı Selçuklu Baston’a (0.434. 412 57.05) muhakkak uğrayın. 25 yeni liradan başlayan baston fiyatları bin yeni liraya kadar çıkıyor. Ahlat’ta Selçuklu Otel’de (0.434. 412 56 95) konaklayabilir, ilçenin yöresel yemeklerini Ahlat İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün yanındaki Hünerli Eller Ev Yemekleri Lokantası’nda (0.434. 412 45 61) yiyebilirsiniz. Ahlat Bitlis’e 65, Tatvan’a 40 kilometre.