Katalog

KÜRE ULUSAL PARKI 19 Pınarbaşı ya da vahşi cennet VALLA KANYONU Hayri Arslan A nımsıyor olmalısınız; 1994’te İstanbul Teknik Üniversitesi’nden dört öğrenci, Kastamonu’nun Pınarbaşı ilçesinden gezmek için Valla kanyonuna girmiş ve 14 gün sonra Karadeniz kıyısında Cide’den çıkmıştı. Kaybolduğu sanılan gençler, “dünya”ya dönüşlerinde kanyonu “vahşi cennet” olarak tanımlamıştı. Dünyanın dördüncü, Türkiye’nin ikinci büyük kanyonu Valla, Pınarbaşı’nın 26 kilometre kuzeyinde Küre dağları içindeki Muratbaşı köyünün yakınlarında Devrekani çayı ile Kanlıçay’ın buluştuğu yerde başlıyor. Çay yatağından Karadeniz’e doğru akarken kanyon da bin 200 metreye kadar varan yüksekliği ile 10 kilometrelik bir doğa harikası yaratıyor. Burada doğa, gerçekten vahşi bir cennete dönüşüyor. Sarp kayalıklar kartal, atmaca, şahin, akbaba, doğan gibi yırtıcı kuşlara ev sahipliği yapıyor. Kanyona teçhizatsız ve rehbersiz girilmemesini gerektiriyor. Ancak, kanyonu panoramik bir noktadan seyretmenin hiçbir riski bulunmuyor. Bunun için Muratbaşı köyü ile Valla ve Kerte mahallelerine gitmek yetiyor. Pınarbaşı; Kastamonu’ya 33 kilometre uzakta. Valla kanyonu, ilçenin doğal güzelliklerinden sadece biri. Bir de Ilıca şelalesi var ki; burası başka bir cennet. Şelaleye Pınarbaşı’ndan 11 kilometrelik asfalt yolla gidiliyor. Ilıca köyü, termal bir su kaynağına sahip; Roma döneminde hamam yapılmış. Ama şelalenin suyu Küre dağlarından süzülerek geliyor ve yaklaşık 15 metreden dökülüyor. Bir yağmur ormandaki kadar sık ve çoğu çınarla şimşir olan ağaçların arasında serin bir gölcük oluşuyor. Şelaleye, Ilıca köyünden patika yoldan yarım saatlik yürüyüşle gidiliyor. Şelaleden sonra 10 dakikalık bir yürüyüşle hamam kalıntılarına varılıyor. Kubbeli hamamın suyu yaz kış 23 derecede, duvarlarında da sabun koyma çukurları duruyor! Ilgarini mağarası Pınarbaşı’nın öteki vahşi güzellikleri ise Ilgarini ve Buzlak mağaraları. Ilgarini mağarası, ilçeye 36 kilometre uzaklıktaki Yamanlar köyünün kuzeyindeki Sorkun yaylasında. Yayladan sonra bir rehber eşliğinde orman içi patika yolda yaklaşık iki saat yürümek gerekiyor. 858 metre uzunluğundaki mağarada sarkıt ve dikitlerin yanında İsa’dan 2 bin yıl öncesine ait insan yerleşimlerinin izleri ile genç Roma ya da erken Bizans döneminden şapel, teraslı yol, mezarlar ve sarnıçlar bulunuyor. Buzluk mağarası ise Karafasıl köyünde. Sarkıt ve dikitleriyle gizemli bir dünya yaratan mağaraya köyden yarım saatlik bir yürüyüşle gidiliyor. Konak sekiz oda, 30 yataklı. Akşam yemeği ve sabah kahvaltısında yöre halkının özel olarak yetiştirdiği ekolojik ürünler sunuluyor. Zarı pınarının suyunda alabalık yetiştiriliyor. Konakta yer bulamazsanız, Park Ilıca’da (0.366. 771 23 57) 30 yatak daha var; bahçe içindeki iki katlı evlerde tam ve yarım pansiyon hizmet veriliyor. Çevre gezilerinde rehberlik için kaymakamlık (0.366. 771 21 64) ve belediyeden (0.366. 771 21 41) yardım alabilirsiniz. [email protected] ILICA ŞELALESİ Paşa konağı Kanyondan şelaleye, yayladan mağaraya çevreyi gezdikten sonra dinlenme zamanı gelmiş olmalı. Pınarbaşı’nda 200 yıllık tarihi Paşa Konağı (0.366. 711 42 50) sizi bekliyor. PAŞA KONAĞI