Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 AFRİKA Zimbabve’nin ulusal anıtları Yazı ve fotoğraflar Faruk Budak imbabve’nin başkenti Z Harare’den Masvingo’ya olan yolculuğum dört saat sonra bittiğinde geldiğimiz garaj, köy otobüsleriyle dolu tipik bir Afrika garajıydı. Büyük Zimbabve Anıtlarına gidecek otobüsü kolayca buluyorum ama içerisi bir felaket. Şoförün bulunduğu ön bölüm, çelik bir tel kafes ile ayrılmış. Hemen arkasındaki koltuklar pencerelere paralel olarak uzanıyor ve iki koltuk arası çuval, sepet, valizlerle tamamen dolu. İçerideki tüm sıralar da dolu gibi görünüyor. Arkaya doğru yürüyorum ama kimsenin bu ‘‘beyaz adam’’a yer açmak gibi bir niyeti yok. Boş görünen yerler bile hep dolu. Ayakta gitmekten başka çare yok. Biletçi çocuk orta yaşlı siyah bayanı fazla eşyalarını toplaması için ikaz ediyor ve benim için yer açıyor. Koltuk diyemeyeceğim sıramız üç kişilik. 45 dakikalık bir yolculuk yapmam gerekiyor. UNESCO tarafından koruma altına alınmış bu antik yerde hükümete ait kamp yerindeki ‘‘rondaveller’’de kalacağım. Rondavel, Afrika kulübelerinden esinlenerek yapılmış, daire planlı bir betonarme bungalov. Tavan, geleneksel malzeme olan özel bir çalı ile kaplı. İçerisi oldukça modern. Böylesine harika bir odanın geceliğinin iki dolar kadar olması da harika. Zimbabve, Afrika’daki altın madenleri açısından en zengin iki ülkeden biri. Zimbabve’de çıkarılan altın, yüzyıllar boyunca Arap tüccarlar tarafından Zambezi Nehri, Tanzanya’daki Zanzibar ve Kenya’daki Lamu gibi kıyıdaki yerleşimler üzerinden geçen bir rota kullanılarak Arap yarımadası ve Hindistan’a taşınmış. Eski bir efsaneye göre Saba Kraliçesi’nin başkenti olan Büyük Zimbabve harabeleri, 11. ile 15. yüzyıllar arasında en parlak dönemini yaşamış olan Shona Bantu medeniyetinin kalıntıları. Ülkenin güneydoğusunda bulunan bu 80 hektarlık tarihi anıt, Zimbabve’nin (Bantu dilinde Zimbabve, ‘‘kutsal ev’’ veya ‘‘kralın törensel konutu’’ anlamına gelir) en önemli turistik merkezlerinden biri. 14. yüzyılın sonralarında en zirvede olduğu dönemde, Büyük Zimbabve’de 18 bin kişi yaşar. Orta çağ Zimbabve’sinin önemli bir ticaret merkezi ve başkenti olan bu şehir iki yüzyıla yakın bir süre, Güneydoğu Afrika’nın büyük bir kısmını kontrol eder. Büyük Zimbabve Ulusal Anıtları, Güney Afrika’nın en önemli tarihi alanıdır ve Büyük Yerleşim (Great Enclosure) Sahra’nın güneyindeki en büyük