29 Eylül 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C S çok sayıda anlaşma imzaladı... örgüt içerisinde üye ülkelerin askeri işbirliği ve ortak güvenlik sağlama mekanizması belgelerle belirlenmiştir. TRATEJİ 13 Orta Asya’ya açılıyor RUSÇİN REKABETİ ŞİÖ çerçevesindeki RusÇin işbirliğinin hassas dengesi sadece askeri işbirliği alanında değil, diğer alanlarda de kendisini gösteriyor. Özellikle Çin’in ŞİÖ çerçevesinde ekonomik işbirliğini geliştirmeye yönelik çabaları, Rusya tarafından pek de sıcak karşılanmıyor. Zira Çin’in ekonomik gücü Türkistan bölgesine tam anlamıyla yansırsa, Rusya’nın buradaki nüfuzu önemli ölçüde azalmış olacaktır. Son yıllarda Çin ile ekonomik işbirliğini geliştiren ve alternatif güzergah olarak enerji kaynaklarını Çin’e yönlendirme eğilimi gösteren Türkistan cumhuriyetleri de, aslında gizliden gizliye Çin’in ekonomik gücünden tehdit algılıyorlar. Dolayısıyla bugüne kadar ŞİÖ çerçevesindeki ekonomik işbirliği Çin’in arzuladığı şekilde geliştirilmiş değildir. Buna rağmen bu konunun tamamen ortadan kaldırılması da mümkün değil. Ancak ŞİÖ çerçevesinde Orta Asya bölgesinde ekonomik etkinliğini istediği şekilde sağlayamayan Çin, şimdilik ikili ilişkiler bazında "işini görmeye" çalışıyor. Çin’in özellikle önem verdiği alan Çin ile Türkistan cumhuriyetleri arasında ulaştırma altyapısının kurulmasıdır. Bu mesele sadece petrol ve doğal gaz boru hatlarından ibaret değildir. Öyle ki bugüne kadar Çin, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan arasında 87 tane yeni ulaştırma projesi hayata geçirilmiştir. (Dosım Satpayev, "Kitayskaya Stavka na ŞOS", Risk Değerlendirme Grubu, http://www.risk.kz/pages.php?id=11&idm=11019) Bu ulaştırma projeleri arasında demiryolu ağının geliştirilmesi önemli bir yer işgal ediyor. Bişkek zirvesinin hemen öncesinde yapılan KırgızÇin görüşmelerinde Çin tarafından finanse edilecek ve Kırgızistan, Özbekistan ve Çin’i birbirine bağlayacak demiryolu projesi gündeme geldi. ŞİÖ zirvesi ile ilgili yayınlarda Rus medyasının özellikle dikkat çektiği konu, Rusya ve Çin arasındaki Orta Asya’da ekonomik etkinlik rekabetidir. Bununla bağlantılı olarak Rus medyasında Kırgızistan’da yapılan zirvenin finansmanının Çin tarafından sağlanmasına ve zirve sırasında Putin’in Kırgızistan’a iki milyar dolarlık yatırım sözü vermesine de vurgu yapıldı. ŞİÖ zirvesi dolayısıyla Orta Asya’da bulunan Çin Devlet Başkanı Hu Jintao, Kırgızistan’dan Kazakistan’a geçerek Türkistan enerji kaynaklarının Çin’e yönlendirilmesi yolunda sıradaki adımını attı. KazakistanÇin görüşmelerinin sonucunda KazakistanÇin petrol boru hattının ikinci aşamasının tamamlanması konusunda ve ayrıca Türkmenistan’dan Çin’e uzanacak boru hattının Kazakistan’dan geçmesi konusunda anlaşmalar imzalandı. Bu ve bunun gibi anlaşmalar ve ÇinOrta Asya ilişkilerindeki yeni işbirliği şemaları Rusya tarafından dikkatle izleniyor. Bir zamanlar Rusya ve Çin arasında paylaşılan Türkistan bölgesinin Rusya’ya kalan kısmında Çin’in giderek etkinlik kazanması, zamanın ne kadar değiştiğini gösteriyor. Türkistan cumhuriyetleri ise, enerji kaynaklarına göz diken büyük oyuncular arasında hassas denge gözetmek durumundadır. Bu anlamda Türkistan cumhuriyetleri açısından ŞİÖ iyi bir fırsat sunuyor. Nitekim Bişkek zirvesi sırasında Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev, ŞİÖ çerçevesinde kendi enerji borsası olan bir enerji kulübü oluşturulmasını teklif etti. Türkistan cumhuriyetleri böyle bir oluşumla enerji kaynaklarının paylaşım meselesini ŞİÖ çerçevesinde ele alarak bu konudaki muhtemel problemleri bertaraf etmek niyetinde olabilir. Hu Jintao ve Bakiyev Çin, Orta Asya ülkelerindeki ekonomik hedefleri için Rusya ile içten içe mücadele ediyor. Rusya ise, Batı ile düştüğü füze kalkanı anlaşmazlığını artık sözle değil uygulama ile ‘çözmeye’ çalışacağının sinyallerini vermeye başladı. Putin’in tatbikattaki açıklamaları Batı tarafından ciddi şekilde değerlendirilmeli. açıkça gözleniyor. Güvenlik konusunda terörle mücadeleSÖZLER VE İŞLER de işbirliğine ek olarak, uyuşturucu ile mücadele ve bilgi Şangay Beşlisi döneminde ve ardından ŞİÖ’nün ilk yıllarında Batı’da bu örgütün sadece "kağıttan", faaliyetlerinin ise "ses getirecek sözlerden" ibaret olduğu ve dolayısıyla ciddiye alınacak bir tarafının olmadığı yönünde bir görüş vardı. Ancak 2005 Astana deklarasyonunda ŞİÖ üyeleri, sadece söz ve kağıtla da olsa, ABD’nin Avrasya’daki politikasına karşı adeta ortak bir cephe oluşturmuşlardı. Akabinde ABD’nin Özbekistan’daki Hanabad üssünden çekilmesi ile sadece söz ve kağıtla ifade edilen desteğin bile yeri gelince önemli bir güce sahip olabileceği ortaya çıktı. Ancak ŞİÖ’nün önemli kurumsallaşma meseleleriyle boğuşmaya devam ettiği de bir gerçektir. Her şeyden önce ŞİÖ çerçevesinde hangi meselelerin ele alınacağı tam olarak açıklığa kavuşmuş değildir. Bir taraftan ortak güvenlik meselesinde gözle görülür ilerleme sağlayan ŞİÖ, diğer taraftan başka bölgesel meselelerin seslendirildiği bir platform olmaya da devam ediyor. Son zirvede gündeme gelen önemli bir diğer konu da sınır aşan suların paylaşılması meselesidir. Türkistan bölgesi açısından en kritik potansiyel sorunlardan bir tanesi olarak değerlendirilen su paylaşımı konusu, bölge devletleri arasında sürtüşmelere neden olmaya başladı bile. Özellikle Özbekistan gibi büyük bir tarım ülkesinin Tacikistan’dan gelen sulara bağımlı olması son zirveye de yansıdı. Zirve sırasında Özbekistan Devlet Başkanı İslam Kerimov, sınır aşan sularda yapılması planlanan yeni tesisler konusunda bağımsız incelemelerin yapılmasını önerdi. Üstelik bu konu sadece Türkistan cumhuriyetleri arasındaki ilişkileri değil, KazakistanÇin ilişkilerini de etkileyen bir konudur. Zira Çin’in Kara İrtış nehrindeki faaliyetleri, komşu Kazakistan’ın ekolojisini ve ekonomik faaliyetlerini zedeleyebilir. Görüldüğü gibi bugün ŞİÖ çerçevesinde sadece güvenlik meselelerinin değil, diğer bölgesel problemlerin de ele alınması eğilimi olduğu güvenliği gibi konular da öne çıktı. Enerji ve su paylaşımı meselesinin ŞİÖ çerçevesinde ele alınmaya başlanması da örgütün geliştiğinin önemli bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Sınır problemlerinin çözülmesi amacıyla başlayan "Şangay İşbirliği", bugün diğer alanlara da yayılma eğilimi gösteriyor. Ancak örgütün misyonu konusunda tam bir görüş birliği ve açıklık sağlanmadığından, "Şangay kulübünün" genişleme meselesi bir süredir askıya alınmış durumundadır. Rusya’da yapılan kapsamlı ŞİÖ tatbikatı, örgüt çerçevesindeki somut işbirliğinin yıldan yıla geliştiğini gösteriyor. Üstelik ABD’ye meydan okuma olarak algılanabilecek sözler bu sefer ŞİÖ zirvesinde değil ŞİÖ askeri tatbikatında sarf edildi. İngiltere ve ABD’nin kendi sınırlarının yakınlarında, Rus askeri uçaklarının uçuş yapmalarından rahatsızlıklarını medyaya yansıttıkları bu dönemde Putin, bundan böyle Rus stratejik uçaklarının tekrar aktif rejimde uçuş yapacaklarını açıkladı. Bir yıldır dilinden düşürmediği füze kalkanı konusunu ŞİÖ zirvesinde dile getirmeyen Putin, artık sözle değil, işle karşılık verme zamanının geldiğini düşünüyor. Sovyet döneminden beri aktif görev yapmayan Rus stratejik uçaklarının bundan sonra "her şeyden önce Rusya Federasyonu’nun aktif gemicilik ve ekonomik faaliyetlerinin bulunduğu bölgelerde devriye yapacak" olmaları ise ilginç bir ayrınıtıdır. Diğer yandan hatırı sayılır bir enerji gücüne sahip olan Rusya, enerji sevkıyatını tam anlamıyla güvence altına almaya hazırlanıyor. Putin’in bu seferki açıklamasının fonu olarak ŞİÖ askeri tatbikatını kullanması da tesadüfi değildir. Putin, ŞİÖ’nün sadece Türkistan bölgesinin güvenliği konusunda değil, gerekirse genel olarak Avrasya bölgesinin güvenliği konusunda da önemli bir rol oynayabileceğini göstererek ABD’ye yeni bir mesaj daha göndermiştir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle