17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Nejat ESLEN Emekli Tuğgeneral ABD yardımcı unsurları hazınladı… C S TRATEJİ 7 de Çin ile enerji alanında işbirliği yapması da bu ülkenin ABD çıkarları karşısındaki jeopolitik etkinliğini artırmaktadır. İran doğal gazı, enerji güvenliği içinde AB için büyük önem taşımaktadır. Rusyaİran işbirliğinin doğal gaz alanında küresel bir kartel oluşturabilme potansiyeline sahip olması da İran’ın jeopolitik önemini artırmaktadır. ? ABD’ye göre İran’daki rejim radikal İslam’ın temsilcisidir ve İran radikal gruplara destek vermektedir. İran, bu nedenle ABD tarafından ‘şer eksenine’ dahil ve ‘haydut devlet’ ilan edilmiş, Soğuk Savaş sonrası küresel jeopolitik ortamda ve ‘medeniyetler çatışması’ konsepti içinde de ABD’nin öncelikli hedeflerine dahil edilmiştir. ? İran nükleer programını karalılıkla sürdürmektedir. Nükleer yetenek elde etmiş İran, Körfez Bölgesi’nde ve Ortadoğu’da artan nüfuzu ile bölgesel dengeleri değiştirebilecek, ABD’nin ve İsrail’in çıkarları karşısında daha ciddi bir jeopolitik oyuncaya dönüşebilecek, coğrafi hassasiyetleri nedeni ile İsrail için ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturabilecektir. Bu nedenle de ABD artık İran’ın nükleer programından çok, nükleer yeteneğin Ortadoğu’nun yükselen gücü İran’a kazandırabileceği jeostratejik etkinlik ile ilgilenmektedir. oğuk Savaş sona ererken, 1991 yılında yürürlüğe giren Ulusal Güvenlik Stratejisi’nde ‘enerji kaynaklarına erişimi garanti etmek’ ve ‘bölgesel egemenlik amaçlayan güçleri caydırarak istikrarlı bölgesel askeri dengeleri idame ettirmek’ ABD’nin yaşamsal güvenlik çıkarları içinde sayılıyordu. 1997 yılında açıklanan dört yıllık savunma raporunda (QDR) ise ‘hasım koalisyonların ve hegemon güçlerin yükselişini önlemek’ ve ‘enerji kaynaklarına erişimi sağlamak’ yine ABD’nin yaşamsal güvenlik çıkarları arasında belirtilmişti. Adı geçen strateji belgeleri dikkate alındığında, ABD’nin Soğuk Savaş sonrası jeopolitiğinde, küresel üstünlüğü sürdürme gayretleri içinde, enerji kaynaklarına kısıntısız erişimin sağlanmasının ve ABD’yi dengeleyebilecek veya engelleyebilecek güçlerin veya koalisyonların oluşumunun önlenmesinin, tek küresel güç ABD’nin yaşamsal jeopolitik amaçlarını oluşturduğunu ifade etmemiz mümkündür. ABD’nin, ifade edilen jeopolitik amaçları dikkate alındığında, Ortadoğu’da ve hatta Hazar Havzası’nda ve Orta Asya’da giderek yükselen aktif bir jeopolitik oyuncuya dönüşmekte olan Merkez Asya’daki güç dağılımı enerji zengini İran’ın, küresel üstünlüğünü sürdürme gayretleri içindeki ABD için ‘öncelikli’ ve ‘vazgeçilmez’ bir hedefe dönüştüğünü kabul etmemiz gerekir. S Vazgeçilmez hedef İran Jeopolitik konumu, enerji kaynakları, İran’ı ABD için vazgeçilmez hedef konumuna getiriyor. Orta Asya, Kafkaslar, Ortadoğu bölgelerinde, yani genişletilmiş Ortadoğu’da etkin olmak isteyen ABD’nin İran’dan vazgeçmesi olanaklı görünmüyor. Olası bir harekat ise, Ortadoğu’yu içinden çıkılmaz bir hale getirebilir. TÜRKİYE TARAFSIZ KALMALI jeopolitik konumu ile de ABD için önem taşımaktadır. ? İran enerji zengini bir ülkedir. Küresel üstünlüğünü sürdürme gayretlerini öncelikle enerji kaynaklarının ve yolların kontrol edilmesine dayandıran ABD’nin, küresel ölçekte doğal gaz rezervleri ile Rusya’dan sonra ve petrol rezervleri ile Suudi Arabistan’dan sonra ikinci sırayı alan İran ile ilgilenmesi kaçınılmazdır. ? ABD’nin Afganistan’da Taliban’ı ve Irak’ta Saddam’ı elimine etmesi İran’a avantajlar sağlamıştır. İran, ABD’nin işgalinden sonra Irak’ın güneyinde ortaya çıkan Şii oluşum da dahil olmak üzere Ortadoğu’nun yükselen Şii gücün liderliğini yapmaktadır ve yükselen Şii güç, Ortadoğu’daki dengeleri değiştirme ve ABD ile İsrail’in bölgesel çıkarlarını zora sokma potansiyeli taşımaktadır. ? Ahmedinecat liderliğinde İran aktif bir dış politika izlemektedir. İran’ın desteklediği Hizbullah, İsrail ordusunun yenilmezliğini sona erdirmiştir. İran’ın Irak’ın güneyindeki nüfuzu giderek artmaktadır. Uyguladığı aktif dış politika ile İran, Ortadoğu’da, ABD ve İsrail’in çıkarları karşısında ciddi bir şekilde dikkate alınması gereken etkin bir ‘jeopolitik oyuncuya’ dönüşmüştür. ? İran’ın Hindistan ve özellikle İRAN GERÇEKLERİ Olası bir müdahalede havadan yapılacak şiddetli bir darbe ile sadece İran’daki nükleer tesislerin değil, aynı zamanda güvenlik sistemlerinin, kilit askeri birliklerin ve hatta lider kadrosunun da vurulacağı ifade ediliyor. ABD’nin İran’a ilgisini ve İran ile çıkarlarını sadece bu ülkenin nükleer programına indirgemek doğru bir yaklaşım değildir. ABD, aslında Ortadoğu’da giderek yükselen güç İran’ı şiddetli bir darbe ile sarsmak ve cezalandırmak, bu ülkenin nükleer programını engellemek, jeopolitik oyuncu olarak yükselişini frenlemek, bölgedeki jeostratejik etkinliğini yok etmek, bu ülkenin Irak’a müdahalesini sona erdirmek istiyor. ABDİran ilişkilerine daha geniş bir açıdan baktığımızda, ABD’nin aşağıdaki nedenlerle de İran ile ilgilendiğini ve İran’ın ABD için ‘vazgeçilmez’ ve ‘öncelikli’ bir hedefe dönüştüğünü ifade etmemiz mümkündür. ? İran, coğrafi konumu ile yeni yüz yıl jeopolitiğinin ‘ağırlık merkezini’ ve küresel mücadelelerin ‘odağını’ teşkil eden Ortadoğu, Orta Asya ve Kafkasya’dan oluşan enerji zengini coğrafyanın ‘merkezinde’ yer almaktadır. Bu nedenle de ABD’nin İran coğrafyasını kontrol etmeden küresel jeopolitiğin bu ağırlık merkezinin bütününü kontrol etmesi mümkün değildir. ? İran, enerji zengini Körfez ülkelerini, küresel enerji güvenliği içinde vazgeçilmez yeri olan Körfez bölgesini ve küresel pazarlara her gün on yedi milyon varil petrol akıtan Hürmüz Boğazı’nı kontrol eden Bütün bu özellikleri nedeni ile İran, ABD için ‘vazgeçilmez’ ve ‘öncelikli’ bir hedeftir. 11 Eylül sonrası süreçte, Afganistan’da ve Irak’ta başarısız olan ABD’nin prestije ve bütün dünyaya güçlü olduğunu gösterecek bir mesaja ihtiyacı vardır. ABD’nin güç gösterisi, İran’a şiddetli bir darbe şeklinde gerçekleşebilecektir. ABD’de politikaları yönlendirenlerin İran’ı sarsmak için mevcut yönetim sonrasında, Başkan Bush’dan daha ehliyetli(!) bir başka başkan bulmakta zorlanabilecek olması ise darbenin, görev sona ermeden gerçekleştirilmesi olasılığını artırmaktadır. Darbe, giderek karmaşık sorunların coğrafyasına dönüşen Ortadoğu’da bir son değil, bir başlangıç olacak Pandora’nın kutsunu daha da açacaktır. İran’ın karşı tedbirleri ile birlikte olası gelişmeler, sadece bu ülkeyi değil, mevcut sorunları ve ABD inisiyatifleri ile giderek istikrarsızlaşan Ortadoğu’yu daha da sarsacaktır. Türkiye’nin uzun vadeli çıkarları, ABDİran çatışmasında taraf olmamayı, taraflara destek sağlamamayı ve ‘aktif tarafsızlık’ politikası izlemeyi gerektirmektedir. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nın sorumluluk bölgesi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle