17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

10 Ali KÜLEBİ TUSAM Ulusal Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi Başkanvekili [email protected] Sınırlamanın en zayıf olduğu ülke Türkiye… C S TRATEJİ kaldırılmasıyla, Cumhuriyet’in üzerinde hassasiyetle durduğu bir konuda daha yabancılara verilmiş bir ayrıcalığın ifadesi söz konusu olmaktadır. Eskiden köylerden toprak alamayan yabancılar bugün bu şekilde çok büyük genişlikte topraklara sahip olabilmektedirler. Konunun boyutları çok değişiktir. Ancak her şeyden önce Türkiye’de Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün verilerinin açık olmaması ve doğru, asri bilgilere ulaşılamaması, bu kurumun şeffaf olmaması hususunun da bu bağlamda ortaya konulması gerekir. Özellikle son aylarda yabancılara toprak satışlarının basın ve medyada gündeme gelmeye başlamasıyla, yabancılara satılan topraklar ile ilgili bilgilerin resmi internet sitesinden kaldırılması dikkat çekicidir. Yüce Atatürk zamanında, yabancıların ülkemizde toprak alımlarını zorlaştırmak ve gereken hassasiyeti göstermek doğrultusunda çeşitli yasaların çıkartılmış olduğu hatırda tutulmalıdır. Öte yandan Atatürk’ün zamanında konuyla ilgili ortaya koyduğu görüşler de yabancılarla ilişkilerde son derece dikkatli olan genç Cumhuriyet’in kararlılığını gösteriyordu. Yine Atatürk’ün özellikle toprak satışlarında "karşılıklılık" konusuna verdiği önem, onurlu bir ülke olma kararlılığını da fiiliyatta açıkça ortaya koyuyordu. Atatürk’ün "Yurt toprağı! Sana her şey feda olsun. Kutlu olan sensin. Hepimiz senin için fedaiyiz" söylemi de konuya verdiği önemi göstermesi yönünden önemlidir. B ugün basında sıkça yer alan ve gelecekte başımıza ciddi işler açabilecek olan yabancılara toprak satma konusuna aslında hiç de yabancı değiliz. Çünkü yabancılara toprak satışı ilk olarak Osmanlı İmparatorluğu’nda Islahat Fermanıyla 1856 yılında ele alınıp resmileştirilmişti ve hiç şüphesiz devletin yabancılarca ekonomik olarak teslim olmasına ve kapitülasyonlara yol açmıştı. O tarihlerde Time Dergisi’nde yer alan "Toprak mülkiyeti hakkının yabancılara tanınması, Osmanlı ve Anadolu topraklarına yapılan yatırımların ve sermayenin teminat altına alınmasıdır. Bu diplomatik bir başarıdır. Batı sermayesi bu toprağa nüfuz etmeli, ona sahip olmalıdır." (Yabancılara Toprak Satışı, Hüseyin Önder, Ankara, 2007, Baskı: Seçkin Yayıncılık, Sayfa: 18) sözleri, Anadolu üzerindeki Batılı emellerin ipuçlarını açıkça veriyordu. Bu, askeri şekilde ele geçirememe durumunda ülkeyi satın alarak dolaylı yönden ele geçirmek anlamına geliyordu. Bugünkü koşullara çok benzeyen o dönemin şartları Batılıları böyle bir stratejiye yöneltmişti. Bugün, 31.12.2004 tarihi itibariyle toplam 51.012 yabancı uyruklu gerçek kişinin Türkiye’de 47.240 adet taşınmaz edindiği ve bunların toplam yüzölçümünün 272.871.200 anlayışa karşı yapacak fazla bir şey olmadığı da m2 olduğu bilinmektedir (www.tkgm.gov.tr). maalesef gelişmelerin sonuçlarıyla kendini ortaya Bu bağlamda, ülke topraklarımıza ilgi koymaktadır. Hâlbuki geçmiş deneyimlerden ders gösterenlerin tabiiyetleri de sırasıyla, Yunanistan, alacak bir idarenin, özellikle İsrail’in toprak satın Almanya, İngiltere ve Suriye’dir. İlgi gösterilen almalarla bir devlet olarak ortaya çıktığı gerçeğini bölgeler olarak ise 18.889 taşınmaz ile Marmara de göz önüne alarak anlayışını milli bir çizgiye bölgesi ön sırayı almakta, bunu 15.078 ile Ege ve getirme mecburiyeti vardır. Toprak satımıyla ilgili 15.052 ile Akdeniz Bölgelerimiz izlemektedir. İl irade sınırlandırılmasına gidilebilecek iken bu bazında Antalya başta olmak üzere bu ilimizi, hususun söz konusu bile olmadığı ortadadır. 80 İstanbul, Muğla, Bursa ve Hatay izlemektedir. yılda satılmış olan topraktan daha fazlasının son 4 Alınan yerlerin niteliklerine göre dağılımında ise yılda satılmış olması ve özellikle bu işi çığırından liste, 231.806.494 m2 arazi, 31.808.269 m2 bağçıkaran yabancılara köylerde arazi satılmasını bahçe, 5.055.918 m2 arsa ve 3.972.205 m2 konut engelleyen Köy Yasası’nın 87. maddesinin şeklinde sürmektedir. Yüzde 85,10’u satış olarak gerçekleşen bu el değiştirmelerin, söz Yabancılara mülk satışının en kolay olduğu ülke Türkiye... konusu resmi rakamları elde ettiğimiz 2004 yılından sonra çok daha hızlı arttığı bilinmektedir. Artış kaygı vericidir. Bu kaygı verici husus, şu andaki iktidarın yabancılara ve yabancı sermayeye tanıdığı kolaylıklar ile bu bağlamda verdiği öncelikler göz önüne alınırsa ciddi bir ürkütücülük sergilemektedir. Konu gündeme getirilse bile, siyasiler ve yöneticilerce hiç yokmuş farz edilmekte, üstü kapalı geçiştirilmektedir. "Ben yaparım olur", "Babalar gibi satarım" zihniyetiyle Telekom gibi çok stratejik bir kuruluşu bile yabancı ellere teslim eden bu Yabancılara toprak satışı Türkiye’de yabancılara toprak satışına yönelik sınırlamalar bu hükümet döneminde inatla delindi. Yapılan yasaların Anayasa Mahkemesi’nden geri dönmesine kadar yapılan satışlar artık iptal edilemiyor. Avrupa’da hiçbir ülke yabancılara bu kadar kolay KARŞILIKLILIK İLKESİ taşınmaz satmıyor. Giderek küreselleşen ticari ilişkiler ve gerekli olan yabancı sermaye açısından sınır ötesi ilişkileri zorlayan yabancılara toprak satışı günümüzde ülkeler açısından kaçınılmaz ise de bunun Türkiye açısından hiç ihmal edilmemesi gereken bir yönü vardır. O da "karşılıklılık ilkesi" hususudur. Yüce Atatürk de bu konuya önem vermiştir. Karşılıklılık ilkesi her yönüyle işler olmalı, kâğıt üzerinde kalmamalıdır. Bugün, kağıt üzerinde karşılıklılık ilkesiyle ilişkiler içerisinde olduğumuz çoğu ülkede değil iş yapabilme, bu ülkelere vize alıp gidebilmenin bile pratikte uygulamasının olmadığı haksız rekabet koşulları söz konusudur. Ülkemizde taşınmaz almak isteyen yabancıları, tabiiyetlerine göre inceleyebiliriz. Bunlar; 1) Karşılıklılık ilişkileri içerisinde bulunduğumuz, 2) Bu ilişki içinde bulunmadığımız, 3) Sınırlı ve izinli ilişkilerle vatandaşları ülkemizde taşınmaz alabildikleri ülkeler. Güya karşılıklılık ilkesi uygulanan, yani bizim vatandaşlarımızın da taşınmaz alabileceği ülkeler başta; Almanya, Avusturya, ABD, Belçika, İngiltere, Hollanda, İtalya, İspanya, Yunanistan’dır. Yani bu ülkelerin vatandaşları ülkemizde kısıtlamaya tabi olmadan taşınmaz alabilirler ve bu haklarını canları istediği zaman alabildiğine kullanabilirler. Ne var ki bu sistem, birçok
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle