Katalog

C S depremler yaşanıyor… taşıyan üç araçlık bir konvoy Kabil’de bir pazaryerine girerek beş kişinin ölümüne neden oldu. Frenlerin boşalmasıyla meydana geldiği ifade edilen kazanın hemen ardından orada bulunan halkın konvoyda bulunan askerlere yönelik gösterdiği tepki olayların başlangıcıydı. Üzerlerine taş atan halktan kurtulmak için sorumsuzca insanların üzerine ateş açarak kaçmaya çalışan ABD askerlerinin, kazanın ardından dokuz kişinin daha ölümüne ve 140 dolayında sivilin de yaralanmasına neden olması halkta infiale neden oldu. Yaşanan bu olayın sonrasında ülkede Taliban'ın devrilmesinden bu yana en büyük protesto gösterisi düzenlendi. Binlerle ifade edilen kalabalık bir grubun başkent Kabil sokaklarında "ABD’ye ölüm" sloganları atarak olayları protesto etmeye başlamasıyla olayların tansiyonu daha da yükseldi. Bazı devlet binaları, ABD Büyükelçiliği ve yabancılara ait olduğu belirlenen bazı sivil binalara taşlı sopalı saldırıların meydana geldiği, olaylara güvenlik güçlerinin müdahale ettiği ve Kabil’de sokağa çıkma yasağı ilan edildiği gelen bilgiler arasında. Yaşanan bu son olayla birlikte Afgan halkının ABD’ye karşı güveni, inancı ve hoşgörüsü tükendi denilebilir. Sokak ortasında insanlara "hayvan muamelesi" yaparak üzerlerine yaylım ateşi açmak suretiyle işledikleri suçtan dolayı tepki görmeyi hazmedemeyen paralı askerler ordusu, Afganistan’da artık güvende değildir. ABD askeri sözcüsü Albay Tom Collins’in olayla ilgili yaptığı açıklamada, ABD askerlerinin sivil halkın üzerine ateş açmasını ''meşru müdafaa'' olarak nitelendirdi. Afgan parlamentosu konuyla ilgili olarak ABD askerleri hakkında soruşturma açılmasını öngören bir karar tasarısını kabul etti. Ancak Karzai’nin olayla ilgili yaptığı açıklama parlamentonun bu kararıyla pek de örtüşmedi. Karzai, halkın bugüne kadar yaşadığı duygusal dalgalanmaları hesaba katmayarak son yaşanan olaya gösterilen tepkinin ardından kendi halkını "Afganistan’ın düşmanları" olarak tanımlaması, talihsiz bir açıklama olarak değerlendiriliyor. "Ülkede düzeni bozan provokatörlere", karşı durulması gerektiğini belirten Karzai kazadan dolayı üzgün olduğunu ve ölenlerin ailelerine yardım yapılacağını açıkladı. Olayı protesto edenlerden Cavid TRATEJİ 13 tepki yükseliyor Aga adlı bir vatandaşın Reuters haber ajansına verdiği röportajda sarf ettiği şu cümle, önümüzdeki dönem Karzai hükümetini zorlu günlerin beklediğinin işareti niteliğinde: "Biz Karzai’yi artık devlet başkanı olarak kabul etmiyoruz ve onun aleyhinde protesto gösterilerinde bulunuyoruz". KARZAİ İKTİDARININ GERÇEKLERİ Devlet Başkanı Hamid Karzai ile halk arasındaki uçurum gittikçe büyüyor. Ülkede yaşanan sosyal ve siyasi depremlerde Karzai’nin halktan uzak, farklı tavırlar sergilemesi, uçurumun büyümesindeki en ciddi nedenlerden biridir. Bir diğer neden ise ülkede sosyal ve siyasi adaletin Karzai yönetimince sağlanamamış olması. Taliban sonrası ilk dönemde halkın büyük bir çoğunluğu tarafından destek gören Karzai’nin, zaman geçtikçe halkın çıkarları doğrultusunda değil ABD’nin, aşiret liderlerinin ve bölgesel komutanların çıkarları doğrultusunda çalıştığı görülüyor. Ülkede kendi otoritesini sağlamlaştırabilmek adına bölgesel liderlere merkezde çeşitli mevkilerde görev vererek bu isimlerin etkinliğinden yararlanma yolunu seçmiş durumda. Konuyla ilgili en belirgin örneklerden biri Karzai’nin, ülkenin İran sınırındaki Herat’ta vali ABD desteğindeki Karzai yönetimi de son dönemdeki sivil ölümleri nedeniyle ciddi sıkıntıya girmiş durumda. Muhalefet hem toplumda hem de parlamentoda gelişiyor. görevinde bulunan ve İran’la çeşitli düzeylerde ilişkilere sahip olduğu belirtilen İsmail Han’ı, ABD’nin ve kendi menfaatleri doğrultusunda merkeze çekmesidir. Enerji Bakanlığı görevine getirilen İsmail Han’ın hem bölgedeki nüfuzundan faydalanılmış hem de merkeze çekilerek Herat ve çevresindeki gücü azaltılmıştır. Bunun neticesinde NATO ikinci genişleme sürecini Afganistan’ın batısına doğru sorunsuz bir şekilde gerçekleştirebilmiştir. İzlenen bu taktiklerle daha bir çok bölge valisi, komutan ve aşiret reisi merkezde çeşitli makamlara oturtulmuş, milletvekilliği verilmiş ve Karzai’yi desteklemesi sağlanmıştır. Ülkede kurulan ve 19 Aralık 2005’te göreve başlayan ilk parlamentoda 351 Afganistan’daki milletvekili bulunuyor. patlamalardan... Karzai’nin yukarıda açıklanan nedenlerle parlamentoya dahil ettiği isimler hakkında çok çeşitli kesimlerden eleştiriler geliyor. Human Rights Watch’un Asya Direktörü Sam Zaifi "Birçok Afgan hayal kırıklığına uğramıştır. Çünkü, çok ciddi insan hakları ihlalleri yapan bazı kişilerin parlamentoya girmesine izin verilmiştir" sözleriyle konuya ilişkin düşüncelerini dile getiriyor. Kadın milletvekillerinden Malalai Joya ise "Parası, gücü olan ve yabancı ülkelerin arkasında bulunduğu bazı isimler parlamentoya girerek bu yapıyı kirletmektedir. Bunun yanı sıra doğru yollarla seçilen gerçek ve dürüst bazı insanların da parlamentoya girdiğini unutmamalıyız. Ancak ne yazık ki bu temsilciler