Katalog

2 8 TEMMUZ 2006 CUMARTESİ YAŞAM Bitkisel yağlardan yapılıyor, içine koku ve renk veren hiçbir sentetik madde katılmıyor Merhaba Havada notaların uçuştuğu, ezginin tınının harman olup müziğin en iyisinin kulaklarda yankılandığı, festivallerin geceleri daha da sıcak kıldığı bir yaz yaşıyoruz. Dünyanın ve Türkiye’nin ünlü sanatçıları müziğin her rengiyle buluşturuyor bizi.. Bunlardan birisi de üç kuşaktır ney üstadı bir aileden gelen Kudsi Erguner, Paris’te kurduğu ney okulunda klasik Türk müziği üzerine araştırmalar yapıyor. Ney’in hüznüne ve huzuruna sarılarak, iyi, saf, yozlaşmamış müziğin ve vuslatın peşindeki uzun koşusunu sürdürüyor. Dünyanın çeşitliliğe ihtiyaç duyduğunu, tek renk, tek müzik ve tek düşüncenin evrenin felaketi olacağını söyleyen usta müzisyen, küreselleşmeye karşı duruşunu da yine müzikle gösteriyor. Vahşet ve adaletsizlik dolu yaşamda insanlığa ümit kapısını yine müziğin açacağını anlatan Erguner, tüm sanat ve fikir adamlarını kültürel erozyona karşı mücadeleye çağırıyor. Kültür analisti Dragan Klaic ise 2010 yılında kültür başkenti olmaya hazırlanan İstanbul’un eksiklerini sıralıyor. Klaic öncelikle farklı kültür birimlerinin temsil edileceği bir platform oluşturulmasını öneriyor, bu platformun gerçekleşecek etkinliklerin yazılı basında daha fazla yer almasını sağlayarak yararlı olabileceğini savunuyor. Biz de Cumhuriyet HaftaSonu ile üzerimize düşeni yapmayı sürdürüyoruz, sizleri yine farklı renkler, farklı sesler ve farklı düşüncelerle buluşturuyoruz. Hollywood’un aslında hiç varolmayan günah keçisi Alan Smithee’nin hikayesi, dünya basın tarihinin en ilginç gazetelerinden Liberation’un kapitalizme yenik düşen öyküsü, Dice Kayek’i yaratarak dünya moda merkezine taşıyan isimlerden Ece Ege’nin hayalleri, Pir Sultan kültürüne tahammül edemeyen zihniyetin yarattığı katliamın tarihsel arka planı bunlardan sadece bir kaçı... İyi hafta sonları... Sabunlar da ekolojik oldu ÖZLEM GÜVEMLİ Yiyeceklerden, içeceklerden, giyeceklerden sonra artık sabunlar da ekolojik olarak üretiliyor. İçinde hayvansal ve petrolden elde edilen yağlar barındırmayan Katre sabunları, ‘‘yüzde 100 bitkisel doğal sabun’’ iddiası ile Beşiktaş’ta bir apartmanın giriş katında küçük bir atölyede üretilip Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor. Hemen her cilt tipine uygun doğal sabunlar sadece temizlemek ile kalmıyor beden ve zihin yorgunluğuna, aknelere, sivilcelere ve selülitlere de iyi geliyor. 1999 yılında Boğaziçi Üniversitesi ve TEMA’da çalıştıktan sonra tek başına bir iş yapmaya karar veren Leyla Derya Çelikel, Lalineda İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi’ni kurdu. İlk işinin Antakya’da artık yapılmayan defne sabunun İstanbul’da pazarlamak olduğunu anlatan Çelikel, ‘‘Bu işten sonra sabuna merak saldım. ABD’ye gittim, en iyi sabunu nasıl üretebileceğimi araştırdım. Çok zor bir iş gibi durmuyordu. Yemek yapar gibi malzemeleri buldum tencerede karıştırarak sabun yapmaya başladım Rumeli Caddesi’nde ufak bir atölyede. Üçer beşer eş dosta akrabaya satmaya başladım’’ diyor. Arnavutköy’de her yıl düzenlenen bir boğaz şenliğinde tezgah açıp sabunlarını sattıklarını ve çok ilgi görmeleri üzerine iyi bir şey yapıyoruz deyip sabun üretmeye başladıklarını dile getiriyor. kullanıyordu. Sabun olarak kullananlar bizi ayakta tuttu. Sabunu dekor gibi kullananlar bir daha almıyordu. Oysa kullanıp diğer sabunlardan farkını görenler devamlı almaya başlıyor. Güzel sabuna her zaman talep vardır. Sabuna meraklı olan buluyor ve alıyor. Doğal ürün mağazalarına ziyaret edenler alıyor genelde. Şu anda gelen taleplerle anca başa çıkabiliyoruz. Önü açık bir sektördeyiz. Herkes bilinçleniyor. Hastalıklar arttıkça insanlar doğal ürünlere yönelmeye başlıyor. Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’nın isteği üzerinde Mardin’de kadınlara eğitim verdik. Onlara sabun yapmayı öğrettik. Otellere satıyorlar yaptıkları sabunları.” Sabunların satışından elde edilen gelirin bir bölümü Yeşil Adımlar Çevre Eğitim Derneği’ne gidiyor. İçinde doğada çözülemediği için Edta adlı madde kesinlikle kullanılmıyor. Katre sabunlarının formülünde çoğunlukla, zeytinyağı, hindistan cevizi yağı, hint yağı, bitki parçacıkları, kabak lifi yer alıyor. Katre sabunları, doğal ürün satan mağazalarda ve bazı eczanelerde satılıyor. ADAÇAYINDAN MELİSSAYA RUH HALİNE İYİ GELİYOR Davaz, ürettikleri doğal sabunların insanların ruh hali üzerinde de etkili olduğunu belirterek, ‘‘Sabunumuzun kokusunu sabah uyandığınızda üzerinizde hissediyorsunuz. Cildi kurutmuyor, yağlı ciltlerlerdeki parlamayı yok ediyor. Ama yemediğimiz için sabunlara büyük görevler de yüklemek doğru olmaz. Kokuları, ruhsal modunuzu değiştiriyor. Portakal insanı canlandırıyor, neşe veriyor. Su ve orman adlı sabun sanayi için üretilmiş sentez kokuları var. Bunların özellikle mavi renkli olanları çok seviliyor. Tarçını erkekler çok seviyor. Eski sabunları sevenler ıtırı tercih ediyor’’ diyor. Adaçayı: Canlandırıcı ve antiselülit. Defne: Antiseptik ve rahatlatıcı. Melissa: Cildi besler ve sıkılaştırır. Karanfil: Bedenin ve zihnin yorgunluğunu giderir. Yasemin: Cilt esnekliğini arttırır. Portakal: Cilde parlaklık verir. Bergamot: Sivilce ve akneleri kurutur. Limon: Cildin yağ salgısını dengeler. Üzüm: Yaşlılık belirtilerini azaltır. MÜŞTERİLİKTEN ORTAKLIĞA Teker teker formüller deneyerek yeni yağlar bularak bugün yaptıkları sabunları yarattıklarını söyleyen Çelikel, daha sonra hem arkadaşı hem de iyi bir müşterisi olan Zeyneh Davraz ile bu işi ortak olarak yapmaya başladıklarını belirtiyor. BM’de görevli olarak çalıştıktan sonra normal bir iş yapmaya karar verdiğini anlatan Davraz, ‘‘Leyla’nın yanına geldiğimde toptancı gibi kutu kutu sabun alıp eşe dosta dağıtıyordum. Sonra Leyla ile çalışmaya karar verdim. 2004’ten beri burada birlikte çalışıyoruz’’ diyor. Sabunlarını pazarlamak için özel bir çabaya gerek duymadan bir sürü teklif aldıklarını anlatan Davaz, ‘‘Varan ile 19 Mayıs’ta çalışmaya başladık. Bir hafta içinde bütün sabunlar satıldı. 2 bin adet 10 gün içinde satılıyor. Fiyatlar 3.5 YTL ile 5 YTL arasında değişiyor. Yeni yeni müşteriler bulup daha çok satmak için fabrika üretimine geçmek lazım. Bir atölyede yapılabilecek üretimi maksimum düzeyde yapıyoruz zaten. Haftada 2 bin 500, ayda 810 bin sabun üretiyoruz bu atölyede. Her gün yapılıyor ambalajlanıyor ve kutulanıp gönderiliyor’’ diye konuşuyor. HERKES ‘DOĞALIZ’ DİYOR AMA... Leyla Derya Çelikel, doğal sabunlar için de farklı şekilde üretilenlerin bulunduğuna değinerek ‘‘Herkes ürettiği sabuna doğal diyor ama bizimki gerçekten doğal. Tamamen bitkisel yağları kullanıyoruz. Yağın molekül ağırlığını hesaplalarak yapıyoruz. İçinde köpürten saklayan, koruyan, koku renk veren hiçbir sentetik madde yok. Bitkilerin yağlarını çıkaran çeşitli firmalar var onları kullanıyoruz’’ diyor. Katre adının hiçbir reklam yapmadan kulakta kulağa duyulduğunu söyleyen Çelikel, başlarda sabunların güzel görünmesi nedeni ile sıkıntı yaşadıklarını dile getiriyor. Çelikel şöyle devam ediyor: ‘‘İnsanlar sabunlarımızı alıp banyolarında dekoratif bir unsur olarak Köy değil, bir tatil koyu Pigsbay Alışılagelmiş dinlenme ve eğlenme biçimlerinin dışında, kalabalıktan uzak, doğanın içinde doğanın bir parçası olduğunuzu hissedebileceğiniz bir tatil köyü değil, bir tatil koyu Pigsbay Club. Ege ve Akdeniz arasında, ikisinin de özelliklerini bir arada taşıyan Datça’da yer alan bu tatil koyunda, 2 kişilik 20 bungalov bulunuyor. Evinizdeki konforu yaşayabileceğiniz şekilde hazırlanan odalar çok sade döşenmiş. Her odanın çiçeklerle bezenmiş özel verandası var. Şezlong kapma ya da kalabalıktan uzaklaşma derdi yaşanmıyor, çünkü Pigsbay herkese yetecek kadar uzun bir koyun üzerine kurulmuş. Hamaklarda dinlenebileceğiniz gibi orman içinde de kendinize bir alan yaratabilirsiniz. Pigsbay Club’un etrafında bir manastır ve birkaç yıkıntı dışında başka bir yerleşim alanı bulunmuyor. Etrafta yerleşim olmasa da bu bakir doğada tarih öncesi yaşayanların hikayesi var. Pigsbay’de havuz da yok, çünkü turkuaz rengi denizin yanında havuza girmek biraz suni bir tercih olur. Yoga ve meditasyon seanslarına katılabileceğiniz tesiste ayrıca masaj yaptırma imkanınız var. Kitle turizmine bulaşmadan, doğayla bütünleşmiş bu tatil koyunda, hormonlu besinlere rastlayamazsınız. Yerel tatlardan oluşan bir mutfak menüsü oluşturulmuş. Odun fırınında pişirilen ekmekleri, güveçleri ve koya ait zeytin ağaçlarından üretilen zeytin yağı ile bölge otlarından hazırlanan değişik bitki çayları size doğal hayatın tüm güzelliklerini sunuyor. Can Yücel’in gönül verdiği Datça’ya gitmişken, birçok güzelliğinin yanı sıra ünlü 3 B’sinin de tadına bakın: Bal, badem, balık... Pigsbay grup etkinliklerine ve kutlamalara uygun özel bir koy. Koyu grubunuza özel rezerve edebilirsiniz. Kutlamalar, iş toplantıları, grup tatilleri için farklı bir tatil anlayışı sunuluyor. Takılar Ege’nin öyküsünü anlatıyor ZUHAL AYTOLUN Ege’nin mavi ve yeşili, onlarca adası ve hikayeleri, tanrı ve tanrıçaların hüküm sürdüğü, destanlara konu olan topraklar genç yaratıcıların çizgilerinde takı ve aksesuara dönüştü. Goldaş, düzenlediği takı tasarımı yaz okuluyla Türkiye’nin dört bir yanından üniversite öğrencilerini buluşturmaya devam ediyor. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen yaz okulunda tasarımın konu başlığı ‘‘Arşipel; Uygarlıkları Birleştiren Deniz’’. Çeşitli üniversitelerden katılan 19 öğrenci, Ayvalık ören yerlerini, Assos’u, Kaz Dağlarını, Bergama müzesi ile Bergama Akropolü ve Asklepion’u gezerek tanık oldukları tarihi güzellikleri, mimariyi ve folklorik yapıyı yorumlayarak Goldaş için takı tasarladılar. Doğadan ve tarihten yakaladıkları detayları tasarıma dönüştürmeyi öğrenen öğrenciler, aynı zamanda ekip çalışması konusunda deneyim kazanarak iş hayatına hazırlanıyor. ‘‘Artık insanlar bilginin önemini kavradılar ancak paylaşmak istemiyorlar. Çünkü bilginin de bir maliyeti var. Biz burada bilgiyi paylaşmak isteyen hocalarımızdan çok şey öğrendik’’ diyor Dumlupınar Üniversitesi Kütahya Meslek Yüksek Okulu Uygulamalı Takı Teknolojisi Programı mezunu Adnan Demir. Tasarımcı adayları gibi Akademi Ege Takı Bölüm Başkanı, Kuyumculuk Tarihi Araştırmacısı, Arkeolog Altan Türe de sonuçtan memnun: ‘‘Önce modelde farklılık yaratmayı öğreniyorlar, sonra çizimde mükemmellik... Yeni kadrolar için insan yetiştirmek ve geleceğin tasarımcılarına yön vermek, onları yetiştirmek bizim için çok önemli. Yaz okulunda biz de bu heyecanı onlarla birlikte yaşadık.’’ Yaz okulu sonunda, yapılan jüri değerlendirmesi sonucunda Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğrafçılık Bölümü’nden Enver Akoğlu, Yeditepe Üniversitesi GSF Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü’nden Haydar Akdağ ve Mimar Sinan GSÜ Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü’nden Mine Oya Pekkara dereceye giren üç tasarımın sahibi oldular. Değerlendirilen ve dereceye giren tasarımlar Goldaş ustalarının elinde şov amaçlı takılara dönüşecek ve ‘‘Arşipel; Uygarlıkları Birleştiren Deniz’’ temalı tasarımlar, düzenlenecek defilede görücüye çıkacak. Nasıl gidilir İstanbul’dan 960 km, İzmir’den 360 km uzaklıkta olan Pigsbay Club’a otobüsle gidiyorsanız Marmaris’ten Datça’ya minibüslerle ulaşabilirsiniz. Tesise tekne ile devam etmek isterseniz Datça’dan veya Mesudiye’den Pigsbay Club sizi karşılıyor. Özel arabayla geliyorsanız, Marmaris ve Bodrum üzerinden gelerek BodrumDatça feribotuna binebilirsiniz. Ancak Pigsbay’ın bulunduğu koya karayoluyla ulaşım yok, belli bir yerden sonra eşeklerle devam ediyorsunuz. Ayrıca Pigsbay’de helikopter pisti de yer alıyor. (0212 217 13 10) ? İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Müdürü: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Ayşe Yıldırım Yazıişleri Müdürü: Güray Öz Görsel Yönetmen: Elif Tokbay Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No. 2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 74 Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya Reklam Müdürü: Aykut Günaydın Reklam Rezervasyon: Mete Çolakoğlu, Mustafa Doğan Tel: 212251 98 7475 Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: İhlas Gazetecilik AŞ hafta?cumhuriyet.com.tr HAFTA SONU 02 CMYK