Katalog

2 22 TEMMUZ 2006 CUMARTESİ YAŞAM Barbaros Apaydın, yani Barbarossa, seksi ve parıltılı tasarımlarıyla 25 yıldır dünya starlarını giydiriyor Merhaba Dokuz canlı, tüy yumağı, neşe ve sevgi kaynağı, küçük sevimli yaratıklar.. Kediler.. Tanrısallaştırıldılar, şiirlere, öykülere, romanlara, şarkılara hatta efsanelere konu oldular ama günümüze kadar hiç mahkemeye çıkmadılar... 5 bin yıl önce Mısır’da Ra ile İsis’in kızı müziğin, kıvrak dansların temsilcisi kedi kafalı tanrıça Basset (Bast) ile özdeşleştirildiler... Ortaçağda cadı ayinleri bahane edilerek öldürülüp yakıldılar, diri diri gömüldüler. Rönesans’la birlikte yeniden saygın bir yere ulaştılar. Viktorya döneminde güzellik sembolü olarak görüldüler. 2 yıl önce Musa Kart’ın çizdiği bir karikatüre gösterilen hoşgörüsüzlük sonucu yargılanma dönemlerini de tarihe yazdırdılar. Musa Kart’la ‘dava arkadaşlarının’ başından geçen olayları paylaşıyoruz bu hafta... Nurullah Ataç’ın ‘Ben kedi sevmeyeni sevmem’ sözünü de anımsamadan geçemiyoruz. Umut, sabır ve sevgi dolu bir projeye ortak oluyoruz Mine Narin’le... Otizmin yenemediği hayallerin gerçekleşmesine tanık oluyoruz... Savaşa inat yaşamdan yana olan müziğin notlarındaki gezimizi sürdürüyoruz... İyi hafta sonları... İyi çalan bir artistim SABİHA KURTULMUŞ Barbarossa markasını duymamış olabilirsiniz. Seksi, parıltılı Hollywood tarzıyla ve rengârenk tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Markanın yaratıcısı Barbaros Apaydın 25 yıldır dünya starlarını giydiriyor, film kostümlerini hazırlıyor. Anlatmayı sevmeyen, sadece profesyonellerin takdirini almaktan memnun olan Apaydın kendini medyadan saklamış. Yurtdışında yaratıcığının fark edilip değer bulduğunu, Türkiye’de ise hiçbir şey üretememiş insanların hak etmedikleri yere çok kolay geldiklerinden şikâyetçi. içindir. Hollywood’dan görüştüğünüz kimler var? 198894 yılları arasında Los Angles’ta oturdum. Orada MTV için America Expose adında bir televizyon şovu hazırlayıp sundum. O dönemde bir sürü ünlü ile tanıştım. Mickey Rourke, Nicholas Cage, Don Johnson, Steven Seagal, Sylvester Stallone, Bruce Willis, David Beckham ve Britney Spears gibi birçok ünlüyü giydirdim. Hâlâ görüştüğüm çok iyi dostlarım var. HOLLYWOOD TARZI Koleksiyonunuzu anlatır mısınız? MODACI DEĞİL, STİLİST Barbaros Apaydın kimdir? Konservatuarın tiyatro bölümü mezunu, bale eğitimi almış, TRT radyo tiyatrosunda çalışmış, Türkiye’de pek iyi bilinmeyen fakat yurtdışında moda alanında ilkleri yaratan, pek çok başarıya imza atan ve tüm profesyonellerin tanıdığı, ısrarla modacı olmadığını belirten iyi bir stilisttir BARBAROSSA. Barbarossa markası nasıl oluştu? Benim kendime özgü bir tarzım var. Seksi, parıltılı Hollywood tarzı. Jean kumaşlardan oluşan, üzerlerinde rengârenk ve bolca baskıları bulunan, giyildiği zaman hem kadında hem erkekte fark edilen bir çizgi. Türkiye’de satılıyor mu? Ünlü aktör Steven Seagal da dünya yıldızlarını giydiren Barbaros Apaydın’ın müşterilerinden biri. yurtdışında, uzun zamandır çalıştığım firmalarca satın alınıyor. Dünya starlarını giydiriyorsunuz, Türkiye sizi niye tanımıyor? Türkiye, hak etmeyen insanların hak etmedikleri yerlere gelmesinde öncülük eden bir ülke olduğu için siz karar verin nedenine.. Birilerinin kanatları altında olmanız çok önemli. Film kostümleri de hazırlıyorsunuz? Beni Türkiye de ilk defa keşfeden bir firma var: Mudo, onlarla çalışıyorum. Kıyafetlerinizi nerede hazırlıyorsunuz? Barbarossa 25 yıllık bir marka. Markanın esas ismi Rossi Barbarossa’dır. Daha önce büyük işler yaptığım Londra, Milano ve Paris’ten uzaklaşıp üretim ayağımı Türkiye’ye çektim. Avrupa bazlı çalıştığım için Barbarossa yılda yaklaşık 6 koleksiyon üretiyor. Bu koleksiyonlar burada üretiliyor ve Evet, şimdiye kadar beş filmin kostümlerini yaptım. ‘‘Ark Of The Sun God, White Fire, Rhythm&Blue’’ ve ‘‘Welcome To Ibiza’’, uzun metrajlı filmler bunlar. Rhythm&Blue’nun bütün kostümlerini ben hazırladım. Welcome To Ibiza’nın sanat direktörlüğünü ve kostümlerini yaptım. En son yaptığım koleksiyon, Steven Seagal’ın ‘‘Firebird’’ü İstanbul’daki atölyemde asistanımla beraber hazırlıyorum. Öğretmeyi, göstermeyi, paylaşmayı seven, hep suiistimal edilen fakat bundan pişmanlık duymayan biriyim. Çünkü kaybettiğim bir şey olmuyor, onlar beni kaybediyor. Bazı uluslararası Türk markalarına da zaman zaman imzamı atıyorum. Türk modacıları başarılı buluyor musunuz? Türkiye’de modacı, tasarımcı ve stilist ne demektir bilinmiyor. Modacı olmak kolay değil. Dünya modasına bir şeyler vermiş olmalı ve yaptıklarınızla uzaktan fark edilmelisiniz. Yarattığınız moda gidip gelmeli. Westwood’un punk modası gibi. Rıfat Özbek, Dice Kayek, Hüseyin Çağlayan bence en başarılı isimler. Devletimizin bu insanlara nişan vermesi lazım. KRİTER YOK Herkes modacı olabilir mi, kriterleri ne? Herkes olamaz. Çünkü aşamaları çok zor ve çok önemli. Türkiye’de bu konuda pek çok kategori mevcut. İşi olmadığı için sıkılıp modacı olanlar, kocası zengin diye modacı olanlar, ben bu işi yaparım zevkliyim deyip modacı olanlar, o yapıyor ben neden yapmayayım diyen modacılar ve daha birçoğu. Modacı olduğunuz zaman yaptıklarınızla uzaktan fark edilmelisiniz. Missoni, Chanel, Lagerfeld ve birçokları gibi. Önce iyi bir stilist sonra tasarımcı olduktan sonra herkes modacı olabilir, ama şansı yaver giderse tabii ki. Ya da uzun senelerden sonraki birikimleriyle, tecrübeleriyle olur. Örneğin Tom Ford, Dolce&Gabbana, John Galliaono. Bunlar iyi sitilistler, tasarımcılar, her markada gidip çalışabilirler. Ama bir Valentino, Lagerfeld, Coco Chanel olmak kolay degil. Siz modacı mı, designer mısınız? Renkleri kullanmayı, konsept ve öykü yaratmayı iyi biliyorum. Picasso’nun dediği gibi, iyi çalan bir artistim. Ben çok iyi bir stilistim ve artık tasarımcıyım. Modacı olamadım çünkü dünya moda sektörüne katkım oldu ama yaptığım hiçbir şey moda olmadı. Ama elbet birgün... Bu sektörde kızdığınız şeyler var mı? Benim bu sektördeki en büyük sıkıntılarımdan biri, insanların birbirlerine nasıl faydalı olabileceklerini düşünmek yerine birbirlerini kullanmaya odaklanmaları ve kıskançlık. Yeni projeleriniz... Bildiklerimi paylaşmak, öğretmek istiyorum. Ve bunları nasıl yapabileceğimin projesini araştırıyorum. Bu projemi paylaşmak isteyenler bana ulaşsın. rossibarbarossa?hotmail.com İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Müdürü: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Ayşe Yıldırım Yazıişleri Müdürü: Güray Öz Görsel Yönetmen: Elif Tokbay Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No. 2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 74 Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Neşe Yazıcı Reklam Müdürü: İpek Aksoy Reklam Rezervasyon: Mete Çolakoğlu, Mustafa Doğan Tel: 212251 98 7475 Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: İhlas Gazetecilik AŞ hafta?cumhuriyet.com.tr HAFTA SONU 02 CMYK