Katalog

Sebze meyve deposu ama... Antalya’da dondurulmuş gıda yok gibi Gürsu KUNT A NTALYA Antalya, yaş sebze ve meyve üretim merkezi olmasına karşın dondurulmuş gıda üretiminde oldukça yeni. Kentte tek bir firma var. 2002’de faaliyete başlayan firmanın bezelyeden, havuca, böğürtlenden çileğe kadar dondurulan sebze ve meyveleri ağırlıklı olarak otellerde tüketiliyor. Kadınlar çalışma hayatının içine girdikçe, ev işlerine ve mutfağa ayrılan zaman da giderek daralıyor. Beslenme alışkanlıkları ise uzun zamanlar harcanarak, özenle hazırlanan yemeklerden çok, pratik ama gıda güvenliği sağlanmış tüketime doğru gidiyor. Hem sebze ve meyveleri, her mevsimde tüketebilmek, hem de pratik yemekler hazırlayabilmek adına anne ve anneannelerimizin yaptığı, ev konserveleri ise artık dolaplarımızda yok. Yerinde, hijyenik koşullarda, standartlara uygun imal edilen dondurulmuş gıdalar ve konserveler var. Mikroorganizma faaliyetleri durdurup, kimyasal reaksiyonları azaltma ilkesine dayanılarak hazırlanan dondurulmuş gıdaların, ülkemizdeki geçmişi ancak 80’li yıllara kadar uzanıyor. Ancak ABD ve Avrupa ülkelerinde, 1940’lı yıllardan bu yana dondurulmuş gıdalar tüketiliyor. Kadınların çalışma hayatına katılımı ve buna bağlı gelişen yaşam tarzı değişikliği de dondurulmuş gıda tüketimini daha da artırıyor. Yaş sebze ve meyve üretim merkezi olarak bilinen Antalya ise dondurulmuş gıda imalatında oldukça yeni. Yurt içindeki taze sebze ve meyve ihtiyacını önemli oranda karşılayan kentte, sadece bir tane dondurulmuş gıda üreticisi firma var. Firmanın faaliyetleri ise 4 yıl öncesine dayanıyor. Dondurulmuş gıdanın yanısıra, konserve, unlu mamuller ve reçel imalatı da yapılan ÜnTar Gıda’nın en önemli alıcıları ise toplu tüketimin olduğu turistik tesisler ve okullar. Dondurulmuş gıdanın, ana maddesi olan yaş sebze ve meyvenin merkezi olmasına rağmen, kentte sektörün yol almamasının en önemli nedeni ise turizm nedeniyle endüstrinin ikinci plana bırakılmış olması olarak gösteriliyor. Şimdilik, dondurulmuş gıda imalatında kentin tek ismi olan ÜnTar Gıda ise bu boşluğu doldurmaya çalışıyor. Firmanın kaliteli ve teknoloji faktörlerine önem verdiğini belirten firma yöneticisi Cengiz Mutluay, "Tesisimizde Uluslararası alanda geçerli olan ISO 9001:2000 Toplam Kalite Sistemi ile HACCP Gıda Güvenliği Hijyen Güvenlik Sistemi uygulanıyor" diyor. Şimdilik iç piyasa taleplerini kilogram ıspanak, hijyeni standartlarla sağlanmış ve kullanıma hazır 1 kilogram ıspanak olarak tüketiciye sunuluyor. Bu durum aslında tüketici için çok daha ekonomik" diye konuştu. Mutluay, firma ürünlerinin daha çok, İstanbul, Antalya, Marmaris, Kuşadası, Didim, Mersin, Niğde ve Gaziantep’te tüketildiğini de vurguladı. Mutluay, firmada çilek, frambuaz, böğürtlen ve vişnenin, temizlenip, ayıklanarak ve tanelenerek dondurulduğunu belirterek, "Sebzeleri de yine temizleyip, ayıkladıktan sonra, kullanıma uygun boyutlarda keserek donduruyoruz. Bamya, havuç, pırasa, barbunya, biber, enginar farklı farklı boyutlarda, kullanım talebine göre uygun şartlarda dondurularak, piyasaya sürülüyor" dedi. Mutluay, dondurulmuş gıdaların tüketimi konusunda da uyarıda bulundu ve "Dondurulmuş gıda, çözüldükten sonra mutlaka tüketilmeli. Çünkü gıdanın üzerinde insan sağlığını tehdit edebilecek bakteriler oluşabilir. O yüzden dondurulmuş gıda zaman kaybedilmeden tüketilmelidir" diye konuştu. Mutluay, dondurulmuş gıdanın tüketici açısından avantajlarını ise şöyle sıraladı: "Mutfakta zaman kaybı yaşanmıyor. Ürün, yemeğe hazır bir şekilde imal ediliyor. Ayrıca daha ekonomik olabiliyor. Dondurulmuş gıdaya ilginin artmasında, pratik olmasının etkisi oldukça fazla. Dondurulmuş gıda sebzeyle de sınırlı değil. Bizim firmamızda, çilek, böğürtlen, frambuaz ve vişne de dondurulmuş olarak piyasaya sunuluyor." Mutluay, dondurulmuş ürünlerin besin değerini kaybetmediğini ancak tüketiciye sağlıklı ulaşması konusunda marketlerin de sorumluluk sahibi olduğunu söyledi. karşıladıklarını ifade eden Mutluay, gelecek için ihracat hedeflerinin olduğunu da söyledi. Dondurulmuş gıdanın, hijyen ve güvenlik açısından, taze gıdalara göre bir adım önde olduğunu ifade eden Mutluay, "Örneğin, ıspanak, temizliği zor bir sebze. Ayrıca temizlenip ayıklandıktan sonra, 1 kilo ıspanaktan geriye de pek bir şey kalmıyor. Oysa, dondurulmuş 1 Tarımsal danışmanlık yaygınlaştırılıyor ANKARA (A.A) Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Köy Merkezli Tarımsal Üretime Destek Projesi'nin, bu yıl sonunda tamamlanmasıyla, tarımsal danışmanlık sistemini ülke genelinde yaygınlaştırmayı amaçlıyor. Bakanlık, bu çerçevede Tarımsal Yayım Faaliyetlerinin Düzenlemesine İlişkin Yönetmelik Taslağı hazırladı. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, CHP Antalya Milletvekili Feridun Baloğlu'nun soru önergesine verdiği yazılı yanıtta, Köy Merkezli Tarımsal Üretime Destek Projesi kapsamında, 805 ziraat mühendisi, 195 veteriner hekim olmak üzere toplam 1000 tarım danışmanının hizmet verdiğini bildirdi. Eker, projenin başlangıcından bugüne kadar 152 tarım danışmanının, çeşitli nedenlerle görevinden ayrıldığını ifade etti. Geçen yıl içinde, tarım danışmanlarının hak ediş bedellerinin yüzde 5'i tutarındaki katkı paylarının, hizmet verdikleri köy, belde, muhtarlık, belediye başkanlıklarınca, ilgili Köylere Hizmet Götürme Birliği veya ililçe özel idare müdürlüğündeki proje adına açılmış hesaba yatırıldığını kaydeden Eker, 2005'de tarım danışmanlarının görev yaptıkları köybeldelerin tamamında, köy muhtarlığı ve belde belediye başkanlıklarınca yüzde 5 katkı payının ödendiğini belirtti. Eker, tarım danışmanlarının, en düşük 944.00 YTL, en yüksek 1.622.50 YTL olmak üzere ortalama 1.260,45 YTL maaş aldığını vurguladı. Köy Merkezli Tarımsal Üretime Destek Projesi'nin, l Ocak 2004 ve 31 Aralık 2006 tarihleri arasında, 3 yıl süreli olarak uygulamaya konulduğunu anımsatan Eker, şunları kaydetti: ''Ziraat mühendisi, veteriner hekim, su ürünleri mühendisi ve gıda mühendislerinden tarımsal danışmanlık hizmeti satın alınması esasına dayanan pilot bir projedir. Proje kapsamında hizmet veren tarım danışmanları memur, işçi veya sözleşmeli personel olmayıp, kendilerinden hizmet alım mevzuatları çerçevesinde hizmet satın alınan kişilerdir. Bu nedenle bakanlığımız, tarım danışmanlarının işvereni konumunda değildir. Ancak projenin bitiminde tarımsal danışmanlık sisteminin ülke genelinde yaygınlaşması amacıyla bakanlığımız tarafından Tarımsal Yayım Faaliyetlerinin Düzenlemesine İlişkin Yönetmelik Taslağı hazırlanmıştır. Sayısı 6 bin 762 olan tarımsal kalkınma kooperatiflerinin, tarımsal danışmanlık hizmeti satın almaları teşvik edilerek, ülke genelindeki tarım danışmanlarının sayısının artırılması hedeflenmiştir.'' 12