28 Eylül 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

12 StYASfT84 Yunanistan 'da sol güçler tartışmasız ağır basıyor. Ana muhalefet Yeni Demokrasi Partisi, bizzat güçlenmek dışmda başka iktidar seçeneklerine sahip değil. STELYO BERBERAKtS tina HUkümeti için bir halk AParlamentosu seçimlerinden yılki azoylaması niteliğine dönüşen bu Avrupa "en habirliği yapabileceği de kestirilemez. Halkının %58'den büyük bölümü sol eğilimli olan Yunanistan'da hava, 1985'in ekim ayında yapılacağı garantilenen genel seçimlerde şimdiden PASOK'un tek başına olmasa dahi iktidara geleceğini gösteriyor. PASOK, "degişimallagi" slogamnı uygulayacağı yolunda art arda sözler verirken, bir yandan da Yunanistan'ın sermaye zümresini "fazla endişelendirmemeyi" göz önünde bulundurduğundan, fazla ağır hareket ettiği gözleniyor. Bu faktör konusunda bilinçlenmiş PASOK seçmeni, "Allagi iskeletinin oturlulması ve ileride tıygulanacak sosyalizm" uğruna geçimi zorlaştırıldığı halde, tahammül ya da bir bekleyiş duygusunu koruyor, PASOK'a güvenini sarsmamaya devam ediyor. PASOK hükümetinin yönetim süıesinde yaptığı bazı sosyal değişiklikler (örneğin; 2. Dünya Savaşı'nda komünistleıin nazilere karşı direnişini resmen tanıması, sınır dışı edilen solculara vatana dönüş için çıkardığı izinler, siyasi görüşlere dayalı fişlemelerin iptali, işçilere haftada 5 gün ve 40 saatlik çalışma ile yılda 1 ay izin hakkı vermesi, seçmen yaşını 18'e indirmesi, kadınerkek eşitliği, kamulaştırma yöntemleri...) Halkın üzerinde olumlu etki yaratırken, gerek bayındırlık, gerekse araştırmabilim alanlarında yapılan atılım lar da dikkati çekiyor. Papaııdreu'ııuıı koltuğıı sağlam sar gören iktidar" ünvanıyla çıkan PASOK'un lideri Başbakan Andreas Papandreu, seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra ilettiği mesajda "Yunan halkına, PASOK hükiimetine bir kez daha giivenoyu verdigi için teşükkür" edebiliyordu. 1981 yılında topladığı %48 oyla iktidara gelen sosyalist PASOK hükümeti, 32 aylık yönetimi süresinde, bu yıl yapılan "halk oylaması"ndan da anlaşılacağı gibi, oylarından %6 oranında fire vermesine karşın, yine 1981 yılında yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde topladığı %40'ın az da olsa üstüne çıkmasını (%41.53 oranında oy alarak) tatmin edici karşıladı ve "PASOK'un diğer sol partilerin desteğine şimdilik gereksinimi olınadığını" kanıtladı. Ana muhalefet Yeni Demokrasi Partisi'nin bu seçimlerde en azından %50 oy beklerken ancak %38 elde etmesi, bir "başansı/.lık" olarak ortayaçıktı. Ancak, 1981 yılında gerek Avrupa (%31) gerekse genel seçimlerde (0/o36) aldığı oranın üstünde bir sonuç kaydetmesi C%38), PASOK hükümeti açısından kendisini daha sorumlu hareket etmeye yöneltecek bir sinyal niteliği taşıyor. Bu nedenle Papandreu seçim sonuçlarının açıklandığı sabahın erken saatlerinde, "Hükümetinin bundan böyle degişim yolunda daha sorumlu ve daha ciddi hareket edeceğini" belirtme gereğini duydu. Olası bir Yeni Demokrasi zaferinde, Devlet Başbakanlığında, "erken seçimlere gidilmesi" için talepte bulunulatagını ıfade etmış olan YDP Başkanı Avangelos Averof bu Umidini yitirdikten sonra kendi çevresinde dahi izlediği "fanatik" siyasetindcn dolayı başarısızlığın tek sorumlusu olarak görülüyor. Bu seçim sonuçlarından tek kârlı çıkanın Dcvlct Başkanı Konstantin Karamanlis olduğuna inananlar, bunu, "Karamanlis'in zor dıırumda hırakılmasına engel olunduğtı ve (arafsı/.lık ilkesinin baltalanmasınıı yol açılmadıgı" yolunda yorumlarla destekliyorlar. PASOK hükümeti her ne kadar kendisini ö7erk bir güç olarak görmek istiyorsa da gereğinde, Yunanistan'ın diğer sol güçleri tarafından desteklcneceğine inandığından muhalcfete göre daha idhat hareket etme şansına sahip. Eğer bu seçımlerden aJınan sonuçlar genel seçimleıde alınmıs olsaydı, PASOK'un kıl payı ile yine iktidara geleceğı kuşkusuzdu. Anıak olası bir "başabaşlık" duruınunda PASOK'un en azından toplam %15'lik oy gücüne sahip komünistlerle bir koalisyona giderek yine iktidara gelme şansı var YDP için böyle bir imkân yok. YDP'nin işbirliği yapabileceği tek gııç cunta yanlılarının desteğindeki Ulusal Birlikçiler (EPEN). Yüzde 2.2'lik oy gücüne sahip EPEN ile olası bir iktidar pazarlaması yetersiz kahr. Siyasi yelpazenin ortasında bulunan ve oy toplamları %1.5'i geçmeyen diğer kuçük partilerin (Sosyal Demokrat, Merkez Biriik, özgür Parti YDP ile ne ölçüde iş Papandreu sevinçli. Geride Papadopulos; albaylık günleri.. Darbecilerin işbirlikçfel, Avrupa Parlamentosu'nda larihinde "lekeli gün" olarak kalan 21 Nisan 1%7'degerçekY unan siyasihayranı Milli BiriikbirPartisi leşen darbenin (EPEN) kuruluşundan 5 ay sonra Avrupa Parlamentosu'na milletvekili çıkardı. Yunanistan 1974'te demokrasiye geçtıkten sonra 19671974 Albaylar Cuntası döneminde oldukça çıkar sağlayan bir grup insan halcn eskı güzel günlerin düşü ile yaşamaya devam etti. Demokrasiye geçişle kurulan askeri mahkemelerde 1967 darbesini gerçekleştiren Albay Yeorgıos Papadopulos basta olmak u/ere 2 binden fa7İa Yunan subayı yargılanarak "ömür boyu hapis" cezasına çarptırılmiitı. 1965'te seçimleri %53 gibi bir oranla kazanan bugünku Başbakan Papandreu'nun babası Yeorgios Papandreu'nun sol eğilimli bir tabana dayalı iktidarının zamanın yönetici sınıfı tarafından hazmedılemeyişi üzerine, ulke çapında yapay bir kargaşalık ba^latılmıştı Bu durum karşısında pasif kalan deneysiz Kral Konstantin, ılımlı tutumu ile darbe yapmaya hazırlanan albayların ekmeğine yağ surerek 21 Nisan olaylarına yol açmış ve daha sonra kendisi de ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştı. 'Ülke asayişini koruntak" gerekçesiylc yapılan Albaylar Darbesinden sonra Cunta ülke yönelımine geçti. 1973 yılında Albaylar Cuntası'na karşı hareketler yoğunlaştı. 17 kasım politeknik olayları gibi kanlı gösteriler derin izler bırakıyordu. Bu hareketlenmelerin yoğunlaştığı bir anda, 1974 yılında TUrkiye'nin Kıbrıs'a yaptığı harekat, darbecilerin başa çıkamadığı, zorlu bir ortam yarattı, sınır dışı edilen ve Paris'te yaşayan bugünkü Devlet Başkanı Konstantin Karamanlls'e Yunanistan'ın başına geçmesi için çağrıda bulunuldu. Karamanlıs, 1974'te Atina'ya geldi, hemen tüm partileri serbest bıraktı, bir ay içinde gerçekleşen genel seçimleri de onun kurduğu Yeni Demokrasi Partisi kazandı. Karamanlis Başbakan oldu. Aradan gecen 10 yıl içinde YDP iki kez iktidara geldi, (1974 ve 1978 seçimleri) ama sonra ıktidarı sosyalist PASOK'a kaptırdı (1981). Yunanistan siyaseti bu hava içinde sürerken Albaylar Cuntası'nın "hayranlan" demokrasinin ilkelerinden yararlanarak çeşitli partiler kurmaya başladılar. Son 1981 seçimlerinde Albaylar Cuntası ile demokrasi arasında köprü kurmaya teşebbüs eden ve bu yola inananları bir araya toplaınayı amaçlayan, cunta döncminde bir ara Başbakanlık yapmış Markezinis'in kurduğu "llericiler" Partisi Yunan Parlamentosuna girmck ıçın gerekli oyları toplayamadığı halde aynı gün yapılan Avrupa Paı lamentosu seçimlerinde aldığı % 1.96 oranındaki oyla, Avrupa Parlamentosu'na bir milletvekili, yollamayı başarmıştı. Ancak gerçek Cunta hayranlan bu seçimlerde (YDP'nin çağrısı ve vaatleri üzerine) partilerini kapatarak YDP'ye yapışmayı yeğlemişlerdi 1981 genel seçimlerini beklenmedik bir farkla sosyalist PASOK'un kazanması Uzerine YDP ile araları açılan Cunta hayranlan bu nedenle "köprü kurmak" isteyen ve " h a i n " gözü ile baktıkları Markezinis ve partisini bir kenara alarak 29 Ocak 1984 tarihinde "IVIİIIi Biriik Partlsi"ni (EPEN) kurdular. Hapisteki Papadopulos'u da başkan ilan ettiler. Hatta Atina Caravel Oteli'nde yapılan parti açılış töreninde Papadopulos'un cezaevinde sesini kaydettiği kaset bile hayıanlara dinletildi. Bu faaliyetler ü?eune harekete geçen Adalet Bakanlığı anayasanın maddelerıni ve yurttas haklarını inceledikten sonra "Ömur boyu ceza hukınu gijmiş Papadopulos'un böyle bir hakka sahip olmadığın ı " açıkladı ve EPEN Partısinin "Papadopulos'un portresi" şeklindeki ambleminin kullanılmasını yasakladı. EPEN 1984 Avrupa Parlamentosu seçimlerinde topladığı a/o2.2 oranındaki oyla (ço.Sunlıığu Batı Trakya bölgesinden 136 bin 642 oy) Avrupa Parlamentosu'na, Papadopulos'un yakın dostu ve işbirlıkçisı Hrisanthos Dimitriades'ı milletvekili olarak yollamış bulunuyor. Yunan siyasi partilerinin şimdilik çekinmediği, anuık "hortlaklar" olarak nitelediği EPEN'cılerin ilk hedefiniıı "Cezaevinde yatan albaylann tahliyesi" olduğu açıklanıyor ve bu partiyi destckleyen Eleflheriora gazetesi tarafından açık bir biçimde belirtiliyor. ö t e yandan, EPEN faşist eğilimli bir parti olduğu halde, Avrupa Parlamentosu içinde son seçimlerden sonra güç kazanan Avrupa'nın diğer faşist gruplarıyle işbirliği yapmakta zorluk çektıği bildıriliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle