22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sedef Eldem: "Pilates akılla bedeni birleştiren bir egzersizler bütünü.." i rarsınız. Üstelik kaslarınız ku vvetli değilse, kırdığınız yer çok zor iyüeşir. Bu bağlamda denge çok önemli. Herhangi bir spor dalıyla ilgilenmeden Pilates'e başlayıp fayda görebilirsiniz. Spor yapanlara da faydası oluyor. Tenis oynuyorsanız, Pilates'ten sonra daha iyi oynamayabaşlıyorsunuz. Pilates, akılve bedeni birleştiriyor. Ne yaptığınızı düşünmeniz gerekli. Bunun psikolojik yönü de var. O bir saat içinde, başka bir şey düşünmüyorsunuz. Düşünmemeniz gerekiyor. Daldığınız zaman hata yapma olasılığınız çok yüksek. Aynca aynı anda, karnınızı sıkacaksınız, nefesinizi düzenleyeceksiniz. Neden özellikle karın kasları ? Esas mesele bel sağlığı. Bel ağrılarının giderilmesi, belin rahatlaması için tek yöntem karın kaslarının çalıştırılması. Özellikle bele yakın kasların çalıştırılması gerekli. Karın dışarı çıktığında, bel yavaş yavaş öne gelmeye başlar. Yaşlandıkça, bu durum belde ağrılara yol açar. Yüzeydeki değil, derindekikaslar çalıştırılıyor; ancak bu şekilde karın içeri çekilip bel sağlığı korunabilir. Hep çocuklara, "Dikotur!" deriz. Eğer karnınızı içeri çekmiyorsanız dik oturmanın pek yararı olmaz. Zayıflamaya yardımcı mı? Doğrudan değil. Amavücudunuzşekle giriyor. Pilates, kendinizle barışık olmanızı sağlıyor; çünkü, kendi kemik yapınızla bedeninizieniyihalegetiriyorsunuz.Bu, ütopik bir şey değil. "Pilates'le manken gibi olursunuz" diye bir şey yok. Yalnızca vücudunuzalmasıgerekenşeklekavuşur. Boyun uzadığı doğru mu ? Amerika'da 60 yaşındaki bir kadının boyunu 12 santimetrekadar uzatmışlar. Yaşının ilerlemesiyle omurları birbirine yaklaşmış. Insanlar yaşlanınca duruş bozukluğu, kamburlaşma, sırtı açmama nedeniyle kısalıyorlar. Belirli hastahldara faydası var mı? Dolaylı olarak... Organların daha iyi çalışmasına yardımcı oluyor. Örneğin, omurları ayırınca omurga rahatlıyor. Omurga rahatlayınca kan dolaşımı rahatlıyor. Veorganlar daha iyi çalışıyor. Pilates sizin için ne ifade ediyor? Pilates, hayatımda bulduğuma inanamadığım bir mucize. Bir de Pilates'i işe dönüştürmekten çok mutluyum. însanın bu kadar sevdiği bir şeyden hayatını kazanması çok hoş. Hem kendime hem de yapan lara çok yararlı olduğunu düşünüyorum. Madonna,Jeniffer Lopez gibi ünlülerin Pilatese ilgisi katılımcılan etkiliyor mu ? Herhalde hoşlanna gidiyordur," Onlar da yapıyor, ben de yapıyorum" şeklinde. Ama şimdilerde çok çok moda olan bir dal. NewYork'taherköşebaşında Pilates tabelasıvar. • Kadife şarkılar MÜŞERREF HEKİMOĞLU eçen pazar Kalamış'a gittim, bir tatlı huzur almaya. Kulağımda kadife şarkılarla yıllar öncesinedöndüm. EkrandaMünirNurettin Selçuk, piyanoda Timur Selçuk, gözümde Kalamış'tan çizgilerle duygusal saatler yaşadım. Karabasanlar arasında bunaldığım günlerde müzikle avunuyorum ancak. Düğmeyı çevirince karşıma Münir Nurettin Selçuk çıktı bu kez, ellerimi çırptım nerdeyse. Kara haberleri aştım birden. Piyanoda Timur Selçuk babasıyla buluşarak bir şölen sundu izleyenlere. Ben de geçmiş yıllara dondum o şarkılarla Sahnede yaşanan Selçuk devrimini duşundum. Hayranlanna seslenirken giyimine biıyıik özen gösterir, saygın bir izlemle çınlardı sesi. Bu anma konseri de eski dönemlerden yeni bir uzantı bu akşam, babaoğul Selçuklar'dan bir armağan gibi yerleşti gecemize. Kulağımız yıkandı Kalamış koyunda. Müzik devrimini düşünürken geçmiş yıllara dönerim her zaman. Teksesli konserlerin tadını çoktan unuttum. Açıklamam gerekir, kulağımızın kirlendiği müzik olayları da var. Çoksesli mi, teksesli mi önemli değil ama kirli sesler duyarak huzııra kavuşmak olanağı yok. Huzur bulmak isteği de geride kalıyor kimi zaman. Göbekleriyle şarkı söyleyenleri dinlemek huzuru da kaçırıyor, işkence oluyor nerdeyse. Teksesli müzikte yol arayanlar, tepelere yönelenler de az değil ama çoksesli müzikte yol arayanlara kolaygelsin. * ** 38 Mayıs arası Beyoğlu Emek Sineması'nda gösterilecek filmler: Pazar Giinü Asla, Genç Afroditler, Alexis Zorbas, Taş Yıllar, Fotoğraf, Yaraladığımız Ağaç, Kristal Geceler, Kardan, Şehrin Ucundan, Bir Asır ve Bir Gün, Gülmeyen Taş. Teksesli politika oluşturanlara da kolay gelsin. Siyasal şarkıların da akordu bozuluyor giderek. Tekseslilik eğilimi ağır basıyor. Böyle gelmiş, böyle gitmez diyenler de var elbet. Yaşayarak göreceğiz! Siyasal şarkıcılar da tek sese saplanıyor, çoksesli politika oluşturamıyornedense! Gündemdeyeralansorunlarda kanıtlıyor, toplumdaki beklentilere ters düşenleriyansıtamıyor, yıldızlarını söndürüyor giderek. Örneğin Mesut Yılmaz, şarkı söylemeden noktaladı uzun yıllan. Eskiliğe ödün vermedihalkımız. *** Diplomatik koroda da boşluklar yaşanıyor. 61 yaşındaemekliolmaktartışmalara yol açtı. Belli çevreler, diplomatlığı deney ve birikimi değerlendiren bir meslek diye düşünenler kırıklığa uğradı sanırım. Bir büyükelçiyi ya da Dışişleri'nde genel müdürü Tarım Bakanlığı'nda eşdüzey göreve atamalardan kaçınmayanlar galiba yandıyor. Galiba değil mutlaka. Bence büyükelçilik atamalarında başka etkenler de aramak gerekiyor. Yaşayarak, hayli acı faturalarla öğrendik bu gerçeği. Deney ve birikim kamu görevinde çok önemli ama yülarla değil başka değerlerle donatılması gerekiyor. Diplomatik yaşamda değer ölçu leri iyi bilinmeli. Belli görevler, yanlış politikalar, yanlış kararlar affedilmiyor. Olumsuz ürünlerini yıllar sonra da veriyor. Genç kuşaklara acı faturalar ödetiyor. Açıklık, özgürlük içinde karar almak, o karan uygulayacak kadroları belli bir çizgiye ulaştırmak gerekiyor. Gazetecilikteyüzyılın yansını aştım. Dışişleri ailesiyle sevgi ve dostlukla gelişen ilişkilerimiz var. Kimi zaman düş kınklığı da var ama, belli koşullarda! Emekliye aynlmayı öngören yasanın sonu nasıl olacak bilmiyorum ama Anayasa Mahkemesi'nden geri dönebilir, dönmezse dış ilişkilerimizde yeni gelişmeler beklenebilir. Faturasını da gelecek kuşaklar öder! îyimserliğimiyitirmiyor.bukonuda da sağduyunun ağır basacağına inanıyorum. Diplomatlık mesleğinde düğümler çözülür, yokuşlar belli düzlüğe döner, zaman içinde uzun yol alınır diye düşünüyor, umudu bu yolda yeşertmeyi düşünenlerin en iyi çözümü ureteceğine inanıyorum. Acele kararlara umutla bakmadığımı belirtmek istiyorum. 61 yaş az değil ama büyükelçilere emeklilik yaşı da değil bence. Göreceğiz bakalım.0
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle