27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMHURİYF.TDERGİ Selim ileri, Handan Şenköken'in sorulanyla yönlendirdiği "Issız ve Yağmurlu" isimli anılar kitabında çocukluğunun, gençliğinin anılarında dolaşıyor. "Aşk, bana yalnızca acı verdi" diyor İleri; "Sonra aşktan kaçtım, yadsımayı tercih ettim"... Beni sanat iyileştirdi... YASEMİ1N YAZ1CI nük ammsamalarla dolu bir yazarlık dünyanız var... GünEdebiyat sever lük yazılarınız bile gcçmişin seniz mutlaka, ama tatlarını neredeyse "şimdiye öyle olmasanı/ da inat" bir özenle gündeındc tuSelim ileri'nindün tuyor...Oysa geçmiş hep şimdiyası bir biçimde ha den geriye kalandır vc nc yazık yatınızakartşmıştır. ki güzel bile yaşansa geçip gittiSinemadan, tele ği için, acı verir insana... Şimdivizyondan, gaze leri sevmiyor musunuz ? te/dergi yazılarınNe diinii, ne geçmışi, ne de dan... BendeSelim şimdileri. Yada tam tersi: Herikitleri'yi hep tanıdı sini de. Kimi an öyle, kimi an ğımı düşünürdüm böyle. Bazı sabahlar bir yaşama üstelik biz tanışır sevinci içinde yataktan fırlıyo Sırusıylu: Hııkuk fakültesi yılları. Selim İleri annesi Ablusı Meral'le dık. Ancak, "Issız rum, hayat için umutlar depreşi ve ablasıyla; (îiU Bora, Çolpaıt Ilhan, Ekrem Bora, Sevda Ferdağ ve Sadri ,4/ıy/A 'la Caddebostan 1950'lerintenha ve yağmurlu" adlı yor. Bazı günler de derin bir Maksim 'deki bir programdan sunra; Tiirkan Şoray'la. Istunbulu 'nıla... anılar kitabını oku umarsızlığın tutsağı olup çıkıyoyıınca, aslında kendisini ne kadar az tanıdığı rum.Genelde sizin vurguladığınız gibi "şim yorum. Aslında nostaljininah vahındanhiç mıduyumsadım. Handan Şenköken'in sorıı diye inat"ım.Çünkü şimdinin değerlerini gö mi hiç hoşlanmı yorum. Ama yitip giden küllarla yönlendirdiği anılar üstüne, Sel im I leri ziim pek tutmuyor. Ayrıca, ortasında soluk tiirelanlamlanndökümünüçıkaımaktangeile karşılaşıp yeniden söyleşmek biraz zor almaya çalıştığınız politikortam benim için riduramıyorum. Çocukluğunuz kitap okuyan, sizi tiyatolaeaktı.SorularsorulnıuşHı kitap boyunca. bir kaygı yıımağı Geçmışi bunca eşelememe Tedirgindim bu yiizden. Ne ki, sorıı sorunun gel inccgünübirlik değer(sizlik)lerden ötesi roya,sinemaya,operayagötürenkültürlü kapısını açarmış meğer, konuştuk.konıış ni göremediğimiz kanısındayım ve geçmişin bir aile çevresinde geçiyor... Yani Türkituk. . değerlerine mirasyedi savurganlığıyla yak ye'nin o günkü koşullarında halta bugün bile ay rıcalıklı bir çocukluk... Ancak içinDaha önce "Halırlıyor um" anı kitabılaştığımızı nız yayımlanmıştı... II. Şenköken teybin * d ü ş ü de yaşadığınızsınıf, üstkatlardakizcngindüğmesinebasınca aklıııı/dan ncgeçirdi,ı. nü liğe tanık olan bir konum. Duyumsadığınızeşitsizlikkarşısındaedinilnıiş"'aşağıniz... Ha/ır mıydınız ? lık duygusunun" yazarlığınızın yapı taşlaSanmıyorum. I latırlıyorum'danbu yarını olııştıırdıığıınu sık sık belirtiyorsuna uzunyıllargeçti.Ozamanlaranılar nuz.Bu aşağılık duygusunu biraz daha ya da yaşantılar beni bııgünkü gibi üraçabilir miyiz ? kütmüyordu.Ü/.ülmek ve pişmanlık Önce tedirgin bir çocukluk: îkitoplumbugünkü kadar fazla değildi.Anlatsal katmanın arastnda. Varlıklı zümrenin mak istiyordum.Bu kez tam tersi olyaşadığıortamda,amadargelirlibirailedu: Zaten bir süre sonra işi yazışmaya döktiik.Yani ben oturup yazmaya i nin olanaklarıyla. Meselababamın takım elbiselerınin mahalle terzısınde benim için başladım. Kendi kendinıe kalınca küçültülüşü. Omuzlartabii hepgenişkalıyoğunbirhesaplaşmayauzanabiyor.Galatasaray'daki arkadaşlarbu ceketle liyordum. Handan' ın sabrı olmaalayediyorlar.Bugüngururduyacağımbu saydı, bu kitap belkı de noktalanakoşullar, kırkyıl önce, bende aşağılıkduyma/.dı. gusuydu.Bunun, beni alıp yazma gayretine Sizin dagötürdüğününbılıncindedeğildim.Dünyaha çok geçya isyan duy uyordunı. Bir yandan da, bizim olanaklarımızınbindebırınesahipolamayan"yoksul" kalabalığınayırdınavarıyordum.Biz hangisiydik ya da hangısınden yana olmalıydık.Yanıtlayamıyordum.Kalbim yoksul kalabalıklardan yana, hevesim üst katların yaşama biçımineyönelık.Bir ıkilemdiveazapvericiydi. Ancak sanat iyileştirdi, yönlendirdi, kararverdirtti. Anılarınuın yazıldığı /.amanlarda çevrenizde bir panikoldu ııııı ? Çünkii anıların anımsanması çok lartışılır biliyor.sunuz... Anılar; ıssız ve yağmurlu neredeyse kimselere söylemeden ortaya çıktı.Handan'la neredeyse gizli kapaklı çalıştık.Bu yiizden böylesı birpanıkhavasıesmedı.Esmesine de gerek yok, çünkii kırıcı anıları unutmak ıstıyorum ben. Yalnızca çirkınlığınsaltanat kurduğu bir düııy ada, uç beş güzellikten söz açnıak çok daha anlamlıgeliyor.Öyle yaptığımı düşünüyorum. Anılarınızıokudııkça^'iıvaldızıkendinebatıran,çevrcsindekilcıckiiçükiğnelcr bile balırnıaklan kaçınaıı bir biçenı algıladım. Zanıan /aıııaıı hir "itiraf ediyoi'uıır\'ikı^ıda varsanki... Ince saptamanız ıçın teijekkür ederim.Şimdilik çuvaldızı kendinıe batırıyorum.Amayaşarsam,yctmiıjimdc,birtakım fesatlıklardüşünmüyoı dcğilinı...Şaka bir yana, insanın kendını bile anlaması pek kolay degil, yılları gereksiniyor. Öyleyken, başkalarının birtukım davı anışlaı ını,teı sliklerini, hadi ürkmeden söyleyeyim, kötülüklerini nasıl yorumlayabiliriz ? Roman yazarken özgürsünüz, gerçek kışilerden yola çıksanız da, kurmacanın coğrafy asında özgürsünüz. Ama gerçekkişiyi.kişılerıanılannızda yargılarken özgür olamazsınız.Benim hayatımda da nice öfke, uzaklık var elbette.Peygamberliğesoyunmuyorum.Gelgelelim "anlamak" endişesi, beni çoğu kez, suskunkılıyor Pekiyaohcpimkânsızaşklar...Çolpan tlhan, Tiirkan Şoray, Sevda Ferdağ... Ncden böyle oluyordu... Aşk erişmek istemediğiniz bir acı mıydı ? Aşk bana yalnızca acı verdi. Belki birçok insana da. Sonra sonra aşktan kaçtım, aşkı yadsımayı tercih ettim. Deli Aşk'ı yazdığı günlerdeydi, Peride Celal'le konuşuyorduk; "Aşktan hasta olan bir insanı yazıyorum..." dedi. Busözünetkisi bende sürüyor. Birden aşk başka türlü tanımlanamaz diye düşündüm.Aşkbirsüre sonra eskir. Eskidiğini,şiirini y itirdiğini hissettikçe hastalanırsınız ve yıpranışlarçıkagelir.Aşkyıpranıştır. Edebiyat bütünüyleyaşamııuzolınuş; okurken Batı ve Rus edebiyatının yanı sıra Türk Edebiyatrna vcrdiğiniz dcğcrbilirlik karşısında içiınde bir eziklik duydum... Bir konuşmanızda da' Türk Edebiyatının bir parçası olmak bile bana yeter' demiştiniz... Bıınıı anımsadım. Oysa şimdilerde "hep bir ülke sııııı laı ı aşma ihtirasr''başroldeedebiyatımı/da... Gerçekte,bugünün yazıçizi ortamı, 12 Eylül'ün ve Özal döneminin tam bir yansımasıdır. Bu ortamın edebiyatın değerlcriyle enküçükbirilintisikalmamıştır Tahakkiim ve görgüsüzlük başı çekmekte, satış hırslarına yenik düşülnıekte ve Amerikan nıalı reklamcılıktanmedet umulmakta.. Dünün edebiyat ortamı, ister sağda olsun ister solda, bir alçakgönüllülük anıtıydı. Arada bir BehçctNecatigil'inEdebiyatımızdatsimler Sözlüğü'nü sayfa sayfa tararım; Necatıgil'in yazarlarımız için özlü yorumlarını, hepi topu birkaç cümlelik değerlendirişlerini okurıım. Hepi topu birkaç cümle ama, oralarda nice yoksun yaşam çıkar karşıma, nice emek, çaba. Ömürler, dolar endeksli transferlere değil, edebıyata ve insanlığın gelecekteki güzel günlerıne adanmıştır... Bununla birlikte umutsuz değilim; demin andığım birikimden, yarın yine haysiyetli bir Türk edebiyatı doğacaktır. Edebiyatın yanı sıra sinema, televiz
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle