Katalog

CUMHURIYET DERGİ yükbabası ılc babasının marangoz dükkânında geçirirmiş. Ve tabii, ilk aşk serüvenleri bu yıllarda yaşanmış. Ekonomik sıkıntılar içinde gcçcn çocukluk yıllanna ilişkin guzel duygulan ağırbasıyor Marcello'nun: "Alçakgönüllü olmayı öğrendim o yıllarda" diyor. Işte, büyük aktörün en büyük meziyctlerindenbiri olan sadcliğin, sıcaklığın, doğallığınsırrıbugünlerdeyatıyorolmalı...tster sıradan bir insanı oynasın, ister bir soy luyu, seyirci hep kendisine yakın bulmuştur onu. Herkesin"Marccllo"suoluvermiştir... Sinema, yaşamına daha çok küçükken girivermiştir bir daha hiç çıkmamacasına. "Benim kuşağımın tüm çocuklan gibi, ben de sinema sanatı ile beslendim. Hemen her gün sinemaya giderdik. Haberler, Mickey Mouseve sonra 'iki filmbirden'... öğleden sonra üçten akşam yemeğine kadar zamanımızı sinemada geçirirdik (sinemaya gitmeye vakit bulamayan, belki de pek gerekli görmeyen günümün sinema öğrencileri geliyor akhma...).Oyıllann büyük "star"ları,Gary Cooper, Clark Gable, Fred Astaire, Greta Garbo, Errol Flynn, Jean Gabin, Anna Magnani... Buolağanüstüdünyanın sihrinekapılmıştırbirkere Marcello. "Günümüzün gençlerinin televizyon başında aynı coşkuyu duyması mümkün mü?" Tlyatro, ntlmarlık ve sinema Henüz 11 yaşındayken sahneye adımını atar. Annesi ile birlikte figüran olarak rol alır "Kuklalar" adlı bir oyunda. Oyun süresince üzüm yerler doyasıya. Bir de üstüne üstlük para verirler bu iş için. Tamı tamına 10 liret... Marcello karannı vermiştir, oyuncu olacakür. Bunun "keyifli bir iş" olduğu düşüncesınden hiç vazgeçmez, bütün o görkemli kariyer boyunca. Yaptıkları işi fazlaca önemseyen, kasım kasım kasılan sanatçılara oldum bit. tim kızar: "Kendini fazla ciddiye alan sanatçılarbanahepgülünçgelmiştir..." Mesleğinden ve yaşamdan tat alma becensini hiç yitirmez ömrü boyunca. Üniversitede amatör tiyatro çahşmalannı sürdüriir. Mimarhk fakültesine devam etmektedır ve bu mesleğe de tiyatro ve sinema kadar tutkuyla bağlıdır. Ama bir oyun yaşamının tüm akışını değiştirecek, mimarhk öğreniminı yarıda bırakarak tüm yaratıcılığını sinema sanatının emrine verecektir. Tato'nun filminde Eiffel'in yaptığı bir köprüyü gösterirken mimarlığa duyduğu sevgiyi vurgular. "Mimar olmak istcrdim. Kalıcı bir şeyler bırakabilmek güzel olurdu!" Gene de pişman değildir sinemayı seçtiği için. Bu fedakârlığa değdiğini düşünür. Sevdiği bir işten para kazanmış, nıce güzel dostluklarkurmuş, dünyanın gıtmediği köşesi kalmamıştırmesleğinı icraederken. Marcello'nun yaşamının akışını değiştiren oyun "Angelica" adını taşımaktadır. Fransa'dayaşayanantifaşistbirlspanyolyazann diktatörlüğü hicvettiği bir oyundur bu. O günler ltalya'nın ünlü oyuncularından biri olan Giuletta Masina oyunda başrolü oynamaktadır. Birgece oyunu izlemeye gelen Emilio Amendola'nın ki, kendisi Luchino Visconti'nin yönettiği tiyatronun müdürüdür dikkatini çeker Marcello. Ve kcndisini Visconti'nin karşısında bulur." Yetenekli bir genç olduğunu söy lediler bana. Eğer öy le ise 'Arzu Tramvayı' nda başrolü oynayacaksın" der. Ve öyle de olur. Visconti 'nin tiyatrosunda geçirdiği on yıl ona çok şey kazandıracaktır. "Satıcının ölümü", "Vanya Dayı", "Üç Kız Kardeş" ve daha bir sürü oyunda önemli roller üstlenir. Visconti' nin mükemmeliyetçiliği ve disiplıni, Vittorio Gassmann gibi büyük oyuncularla sahneyi paylaşmanın kazandırdığı deneyim Marcello'yu Marcello yapan en önemli unsurlar arasındadır. Marcello'nun Çehov tutkusu o yıllardan Biz de seni hatırlıyoruz VECDİ SAYAR E lli yıllık meslek yaşamında 170'ten fazla filmde oynayan Marcello Mastroianni yalnızca ttalyan sinemasının değil, dünyasinemasının gclmişgeçmişcnbüyükaktörlerindendi. 20. Uluslararası Istanbul Film Festivali, "Düşlerin Mayası: Marcello Mastroianni" başlığı altında, bu sinema büyücüsünün en önemli ürünlerinden 14filmlıkbirdemetsunuyor. Kendi payıma bu yapıtlann bir bölümünü yeniden izlcyipbelleğimi tazelemeye çalışıyorum. Gençler için gerçek bir hazine değeri taşıyor bu toplu gösteri. Anna Maria Tato'nun "Marcello Mastroianni: Hatırhyo rum, Evet Hatırlıyorum" adlı belgeseli, Marcello'nun sinema serüvenini yakından tanımayan genç kuşaklar için bulunmaz bir fırsat. (29 Nisan Rexx: 21.30) Marcello Mastroianni, 26 Eylül 1924'te Roma' ya fazla uzak olmayan bir kasabada, FontanaLiri'dedoğdu. 19 Aralık 1996'daParis'te öldü. Bir sanatçının ulaşabi leccği tüm ödüllere, birerkeğin düşleyebileceğı en güzel kadınlara sahip oldu. Sanajçı olarak olağanüstü şanshydı kendisi de bunu kabul ediyor. Sinema dünyasının en büyük yönetmenleri ile çalışma olanağını buldu uzun meslek yaşamı boyunca. Filmlerinin pek çoğu sinema tarihinde iz bırakan yapıtlardı. Tabii, kötü filmler de yaptığı oldu. Marcello, yaptığı filmlerden yirmi kadannın kötü filmler olduğunu söylüyor. "Ama bunlan yapmak zorundaydım. Aİctör, perdedeki varI ığını unutrurmamak zorundadır." Annesi evde en erken uyanan, en geç yatan, evin en güçlü kişisi. Çocukluk yıllan hep yoksulluk içinde geçmiş. Kâğıt parçalan ve ıplerdenyapılmışbirtopunarkasındakoştuğu o gunleri unutamamış Marcello. Savaş yıllan unutulmaz izler bırakmış uzerinde. Sircnlcr çaldığında, "Sığınağa ilk koşan kim olacak" oyununu oynarlarmış arkadaşlanyla. ttalya'nındörtbirköşesindekı akrabalan evlerine geldiğinde dogru dürüst yemek yeme şansına kavuştuklan için bu ziyarctler onun için çok önemli olmuş. Yazlannı bü ttalyan Usulü Boşanma (1961), Stephania SandrellL. îtalyan Usulü Evlilik, Italyan Usulü Boşanma, Ginger ve Fred, Sekizbuçuk, Özel Bir Gün, IV Henry, Pereira Diyor ki, Ancı, Tatlı Hayat ve Hatırlıyorum, Evet Hatırlıyorum... Marcello Mastroianni bu hafta da festival perdelerinde...