Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 MAYIS 2000. SAYI 739 oluşan bir iddia ve bir savunma takjmı, üç hâkimdetı oluşan bir kurula karşı dilekçelerini sözlü olarak sunuyorlar ve hâkimler ikna kabiliyetinı, etkileyicilığı, söylcnilenlerin içeriğinivehukukiliğinideğerlendirerekhertakım için bir puan veriyor. Yanşmalann sonunda hâkimler kazananı değil, sadece yanşmacılarla ilgili olumlu ve olumsuz eleştirilerini söylüyorlar. Ilk üç günde en yüksek toplam puanı alan 16 ülke finallere katılmayahakkazanıyor. Yanşmanın üçüncü gününde savunma takımımızın sabah Ukrayna ile, iddia takımımızm da akşam tngiltere ile duruşmalanndan sonra yanşmanın ilk turu tamamlanmıştı. Finallere kalan 16 takım çarşamba gecesi bir barda açıklanacaktı. Biz de büyük birheyccanla hazırlanıp hep birlikte Lulu's isimli bara gittik. Bir süre insanlarla sohbet edip eğlendikten sonra, tam gece yansı sonuçlar açıklandı, veee... maalesef finallere kalamadık. Bizimle birlikte bir çok favori takımın da ilk 16'yakalamamışolması büyük şaşkınlık ve Eurovision gecelerinden tanıdık bir hüsranyarattı. " Yanşmadaki hâkimler, farklı ülkelerdeki profesörlerden, eski yanşmacı avukatlardan, şu andakı ve eski Uluslararası Adalet Divanı hâkimlerinden oluşuyordu; yarışmacılara sürekli sorular sorarak onları düşünmeye sevk etmeye, bilgi birikimlerini ölçmeye çalışıyordu. Butarzhocalartarafından,butarz bir eğitım sistemiyle yetişmiş olan öğrencıler haliyle daha başanlı oldular. Bu yanşma oldukça önemsenen ve ciddi bir organizasyon.Bahsettiğimizhâkimlerinbazılan 1520 yıldır burada görevyapıyor.üniversitelerburada adlarını duyurabilmek için büyük çabalarharcıyor, dolayısıyla hiç kimse "masraflanmızı karşılayacak kimsc bulamadık, nasıl gideceğiz?" diye düşünmüyor. Yeni güne başladığımızda içimizde sonuçlardan dolayı bir burukluk ve sıkıntı vardı. AmainsanhergünAmerika'yagelmiyorya, bari yanşmadan fırsat bulamadığımız şehre biraz vakit ayırahm dedik ve her tarafi yürüyerek dolaşmaya başladık. Bu esnada bir takım şaşırtıcı olaylar yaşadık: Birkere şehrin her yanında yeşillik vardı, yeşillik olan her yerde de sincaplar dolaşıyordu! Günün her saatinde sokak larda koşan, spor yapan bıri lerini görmek mümkündü, yalnız çimlere uzanıp dinlenmek varken bunu neden yaptıklanna anlam veremedik. Her tarafta eski Romalılar'dankalmışgibi yapılar bulunması ve devleti temsil eden kurumlann da hep bu binalarda yerleşmiş olması çok dikkat çekiciydi. Şunun şurasında 100150 yıllık tarihi olan bir ülkenin bir şehrinde kendinizi tarihi bir yerdeymiş gibi hissetmeye zorlanmanız, olmayan bir tarihi yaratmaya ve yaratılanı da korumaya çalışma konusundaki özen, bir yandan gülünç, bir yandan da moral bozucuydu. Bızde tarihe ve kültüre verilen önemi düşününce... Bütün bu binalann arasından geçip Beyaz Saray'ın önüne geldiğimizde karşılaştığımız görüntü hayrete düşürücüydü. Neden derseniz; Beyaz Saray' ın tam karşısındakı parkta bir grup insan toplanmış müzik eşliğinde protesto gösterisi yapıyor ve birkaç gün sonra yapılacak, hepimizin televizyonlardan izlediği, büyük olaylarla ve gözaltılarla sonuçlanan ey leme çağnda bulunuyorlardı. Ama garip olan, bu sırada devlet başkanının konağının önünde sadece ayaklannda patenlerle caddede hokey oynayan bir grup gencin ve içi de boş olan "bir" tane polis arabasının bulunmasıydı. Bütün şehri dolaşıp Kongre binasınm önüne geldiğimizde, artık daha fazla yürüyebilecekhalimizkalmamıştı. Bunedenlemeclısin hemen önündeki yeşillik alana kendimizi bıraktık. Burada çimenlerin üzerinde yaüp uyuyarak ve ağaçlara tırmanıp eğlenerek geçirdiğimiz 1,5 saatlikzamandaisebızesincaplardan başka kanşan kimse olmadı. Washington'un tipik birbaşkentten farkı, yalnızca o ülkenin değil tüm dünyanın geleceğini etkileyen kararlann alındığı kurumlann birarada bulunmasıydı. Sokakta yürürken bir saat içensinde önce IMF, ardından Dünya Bankası, sonra da Beyaz Saray'la karşılaşmak, Dünya Bankası'nın önünde park etmiş zırhh araçlar yerine bisikletler görmek etkileyici ve düşündürücüydü. Ee tabii ki Amerika seyahatimizboyunca şaşıran hep biz değildik. Perşembe gecesi yapılan "Ulusallık Partisi"nde sıra yanşma organizasyon ekibine ve diğerülke takımlanna gelmişti.Erkeklerinboynunabağladığı büyük Türk bayraklan, kızlann gıydiğı folklor kıyafetleri.bayraklarladonattığımızköşede ikram ettiğimiz lokumlar ve her tarafa dağıttığımız broşürlerle parti adeta bir Türk Gecesi'ne dönüşmüştü. Bızım etrafımızda dans edip eğlenmeye başlayan bütün diğer ülke takunlan gecenin sonunda ellerinde Türk bayraklan sallıyorlardı. Zaten bu geceden sonra başta ILS A (Uluslararası Hukuk öğrencileri Derneği) temsilcıleri olmak üzere herkes Türk takımının ne kadar misafirperver ve samimi olduğundan bahsediyor, bazı hâkimler Türkiye'ye gelmek istediklerini söylüyor ve onlan ağırlamamızı istiyorlardı. Bu yazdıklanmız ve burada yazamadıklarımız geleceğimiz için çok ciddi tecrübeler edinmemizı sağladı. Mutluluk verici, üzücü ve şaşırtıcı yönleriyle tüm bu yaşananlar hepimizin zihinlerinde bir takım düşünceler ve sorular belirmesine yol açtı: Hukuk eğitiminde neredeyiz ? Devletine güvenen ve kurallarasaygıhbirtoplumolabilirmiyiz?Insanlaryapmak istedikleri şeyler için özgür bırakıldığında ne kadar zararlı olabilirler?...^ Ulusallık Partisi'nde Dominik Cumhuriyeti ile birlikte... Göl sefasıl 7 OGRENCI, BIRER DOLAR Almanya'da, VViesbaden kentinde büyük ve itibaıiı bir avukatlık bürosuna ginmek için başvuran gençlerden biri yaşam öyküsünde bitirdiği okullan, bildiği yabancı dilleri sıraladıktan sonra bir satır daha eklemişti: "1987 yılında, ABD'deki Uluslararası Sanal Mahkeme Yanşmasına katılan Gıessen Üniversitesi Hukuk Öğrencileri takımında yer aldım" Çiçeği burnunda hukukçu on bir aday arasından ışe alınan oldu. Aynı yanşmaya 2000 yılında, Türkiye adına katılan, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi yedi genç de "yaşam öykülerine" aynı satın ekleyebilecekJer. Ekleyemeyebilirierdi de. örneğin yol parasını (toplam 16 bin dolar tutuyordu) denkleştıremediklen için. örneğin üniversıtelennden ciddi hiç bir destek görmedikleri için. Örneğin ülkenin Adalet, Turizm, Kültür gibi konuyla doğrudan ilgili, ilişkili bakanlıklannın umursamazlık duvanna çarptıklan için... Ama yıllardır hukuku arayan ülke Türkiye'nin yedi genç hukukçusu bu uluslararası yanşmaya her şeye rağmen katılabildiler. llkin yanşmacı gençlerden Betal özay'ın babası, Bergama köylülerinin gönüllü avukatı, hukuk savaşçısı ve aklını hukuk devleti ile bozmuş Senih özay Internet'ten itiraz çığlığını yükseltti. Ardından Cumhuriyet'ten Aydın Engin sorunu Tırmık köşesine taşıdı. 7 gencin yola çıkmalan için sadece 10 gün kalmıştı. Gazete yazılanyla etkili ve yetkili kişi ve kurumlan harekete geçirmek için epey geçti ve üstelik pek bir sonuç alma umudu yoktu. Günler ilerlerken soruna duyarlık gösteren iki hukuk bürosu gençlerin yol giderlennin bir bölümünü karşıladı. Geri kalan okkalı bir bölümü içinse Türkiye Eğitım Gönülllüleri Vakfı devreye girdi. Bankacılığı bırakıp kendini ülke gençlennin eğitımıne adayan Ibrahim Betil, bir gece yansı telefonla kendisine ulaştınlan destek önerisini hemen o sabah sonuçlandırdı. Çocuklann biletleri alındı. Ardından Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın hesabında toplanmak üzere bir "aydın imecesi" başladı. Cumhuriyet gazetesine CNN Türk'ten de destek geldi. "Yedi hukuk öğrencisi için birer dolar verin" çağnsı şaşırtıcı bir yankı buldu. Bir dizı gözyaşartıcı olay yaşandı. Harçlığından arttırdığı paralar 1 dolar karşılığı Türk LJrası'nı bulmadığı İçin özür dileyen emekli öğretmenden havale parası vermek istemediği ıçın parayı zarf içinde yollayan Nazillili terziye kadar... Trajı komik olaylar da yaşandı. Aynı bankanın bir başka şubesine yatınlan 600 bin lira için 3,5 milyon lira havale gideri almaktan vazgeçmeyen bankadan izinsiz para toplandığı için soruşturma açan savcılara kadar... Bu yanşı 7 öğrenci kazandı. Gelecekte Türkiye'de hukukun kazanmasına katkıda bulunacak 7 genç hukuk öğrencisi VVashington'a grttiler, Türkiye'yi temsil ettller ve döndüler... Kazanan Türkiye oldu.^ AYDIN ENGİN Ukrayna ileyapüan duruşmadan sonra hâkimlerle ve karşı takımla aynı karede...