Katalog

Uçakta uyumaya çalışanlar... fVashington 'da eğlendiler hem yarıstüar hem eğlendiler... Aloha! Aloha! Nede olsa hukukçuydular. öyleyse özgüriük Amtı'mn önündepoz vermeliydiler... Hukuktan finale kalamadık. Hukuk yanşmasma gidecek gençler, bir süre önce Aydın Engin'in köşesinin vazgeçilmez konusuydu. Sonunda gençler Washington'a gittiler ve döndüler. Sıralamada ise 50. oldular. Yedi hukuk öğrencisi için birer dolar kampanyası ile giden gençler dönüşte de Cumhuriyet okurunun ilgisini çeker diye orada yaşadıklannı yazdılar. Uluslararası Farazi Mahkeme Yarışmasına buyıl Türkiye den giden takım katıldığı dört duruşmadan birini kazamnca onyıldan buyana ılkdavasım kazanmış oldu. Ama 55 ülkeden 70takımın katıldığı yarışmadaancakSO. sırayıalabildi. 40yıldırdüzenlenen ve dünyamn enyaygın ve enprestijli hukuk yarışması olarak bilinen yanşmaya tüm dünyadan hukukfakültesi öğrencileri, kendı ülkelerindeki ulusal elemeleri kazandıkian sonra ülkelerini ve üniversitelerim temsilen katılıyorlar. Washıngton D.C.'deki organızasyonun yarışmalar kısmında Gökçe Dinler,HalilİbrahimKardıçah,ZeynepLaleve Erkan Aydın, konferanslar bölümünde ise lpek Bozkurt, Betal özay ve Burak özgen Türkiye 'yiveMarmara Ûnıversitesı Uluslaramsı HukukKulübü nütemsılettıler Gençler Washington izlenimlerini Cumhuriyet Dergı içın kaleme aldılar. Türkiye'yi temsilen ABD'ye giden Marmara Ünryersıteli 7 hukuk öğrencisiyız. Bizlen bır süre önce medyada, özellikle de Aydın abının (Aydın Engın) yazılannda sıkça gördünüz. Dertlerimizle sızi o kadarmeşgul ettikten sonra, döndüğümüzde orada yaptıklanmızdan ve gördüklerimızden sızı haberdar etmeyı gcreklı gördük. Son güne kadar süren sorunlar çözülüp hazırlıklanmız da tamamlandıktan sonra havaalanında buluştuk. Ama her zamanki gibi bu buluşma planlandığı şekilde gerçekleşemedi. Zeynep "biraz" geciktiği için ancak yanm saatkala uçuşahazırhale gelcbıldik. Herkesın gözlerinden heyecanı ve mutluluğu okunuyordu ama birden o gözlerden bazılan yorgunluktan ve yolun uzunluğundan kapanmaya başladı. 5 kişi uyumaya çalışıyor, Betal'la Burak ise "hadı ama uyumaya mı geldik?" diye sürekli gevezelik yapıyorlardı. Sonuçta farklı kurbanlar seçip onlan uyutmayarak 12 saatlikyolutamamladılar. 1 Nisan cumartesı günü öğlen saatlerindc Washington'aındik. tkrametmekıçınçantamıza sakladığımız 30 kuru lokumu da Amerikan polisine çaktırmadan kontrolden geçirdik. Bizi karşılamaya gelen konsolosluk müsteşan Hüseyın Dinöz Bey 'ın arabasıyla otelımıze doğru gıderken yanından geçtiğimiz Sılikon Vadisi 'yle, geniş yollanyla, büran, ilgilenen bir kişinin olmasıydı. Ama tabii "neden sızin de bir koçunuz yok" diye sorduklannda biz, kendi kendimize de başarabıldığımızı söy leyerek altta kalmadık. O gece önümüzdeki üç gün yapılacak dört duruşmaya hazırhkla geçti. îlk gün, Halil ve Gökçe'den oluşan iddia takımımız yanşmanın en "acımasız" hâkımı yönetımındeki mahkeme önünde Dommık Cumhunyetı takımıylakarşılaştı. Veonlarkürsüde,bizizleyici sıralannda stres dolu anlar yaşadık. Duruşmadan sonra bu yorgunluğu ve sıkıntıyı üzenmizden atmak içın hep birlikte yemeğe gittik. Ama sadece 21 yaşından büyük olanlanmız akşam yemeğinde efkâr dağıtabildi. Yani restoranda ve markette bile ıçki verirken kimlık kontrolü yapıyorlardı. Dikkat çekici başka bir durum da, sokaktaki ınsanlann bile ıçkıyı kesekağıdına sararak ıçmesıydı. Demek istediğimiz, insanlar kurallara uyhukuka güven ve saygı hıssı buralardan başlıyorsankı. Ertesı gün Zeynep ve Erkan (yanı savunma takımımız) Ukrayna ıle karşılaşacaktı fakat duruşma salonunda esmcr ve Sergıo, Fernado gıbı ısımleri olan ınsanlarla karşılaşınca, rakip takımın aslında Meksika olduğunu farkettık. Oldukça ıddıalı bır duruşma oldu. Bu arada bıraz duruşmalardan bahsetmekte fayda var. Her duruşmada ıkışer kışiden yük arabalanyla, temizlığiyle ve düzenıyle mayi bir yaşam bıçimi haline getırmış; hani başka bır ülkede olduğumuzun rahatça farkına varabılıyorduk. Bu ilk günümüz otele yerleşme ve küçük bir şehır turuyla geçtı. Akşam çok geç olmadan uyuduk. Malum "yol yorgunluğu"... tkıncı gün tanışma ve oryantasyon içın yapıian toplantıda artık yanşmanın havasına gırmeyebaşlamıştık.Tanıştığımızdığertakımlarda bızı, aslında daha çok onlan, şaşırtan, hepsının başlannda bır koç yanı çalıştı