05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 NİSAN IW9. SAY! 680 Gandhı artık herkesiıı sadecc ycrli ürünlerı kullanınasını istiyor, lıalk da buna coşkuyla katıliyordu. Hatta Gandhı, clındebasitbir ipIik eğirmc makincsiyle fotoğraflarının çekilmesinc izın vermişti. Tüm bu yan ögelerle beslenen asıl isyan, sömürgccigüçlerinelindeki tuztckelinekarşı gerçekleştirildi. Yasalara göre llindistan'da tuz, sadecelngilizlertarafındançıkartılıyor, sadece Ingilizsömürgesi olan ülkclerdesatılabilıyordu. 1930ilkbaharında, llindistan'ın ulusal şairi Tagore'nin 'Mahatma' (büyük ruh)lakabıylaonurlandırdığı Gandhi, yolboyunca katılımlarla büyüyen bir kitley i dc ardına alarak ülkcyi baştan başa katcden tuz yüriiyüşünü gerçekleştirdi. Denize ulaştığında sembolik olarak avucuna tuz kristallerini almıştı. O günden sonra yerli halk, yasalara karşmHindistan'ınbitmektükenmekbilmeyen sahillerindeellerindetavalarlatuzçıkarmaya başladılar. Bu eylemin pratikte birgctirisi olmamakla bırlikte dünya çapında olumlu ve başanlı olarak nitelenen biretkı yarattı. Gerçi NVinston Churchill konuşmalarında 'yan çıplak fakir'e sövüyordu ama bu i fadcleriyle sadecc sömiirgeci güçlerin yenilgisinin altını çizmekle kalıyordu. 20. yüzyıl pek çok savaşa ve silahlı direnişe sahne oldu. Ancak, şiddete karşı çıkan liderler de ilk kez bu yüzyılda yetişti. Mahatma Gandhi ve Martin Luther King iki banşçı direniş önderi olarak adlannı tarihe yazdırdılar. Onlar şiddetle sağlanan çözümlerin. kalıcı olmadığına inanmışlardı. dı, mutluydular. Amerikalı siyahlann çoğundan daha iyi durumdaydılar. Ancak o da bir gün ırkçılıgın çirkin yüzü nedeniylekaçınılmaztravmayı yaşayacaktı. BabasıylaayakkaGandhi 1931 yılında, Hindistan'ınbağımbıalmayagittikleribirgündükkândasıralansızlığının tartışılacağı bir konferans için Londra'ya gitti. Kral' ın çay davetinc sandalet nıbeklerken.oradakitaburclerin üzerine oturmuşlardı.Şehrcçoksıkinmezlerdi.Mııtluyleri ve sarisiylc katıldı. Birgazetecinin niçin bu kadar ince giyindiğini sorması üzerine isc, du. Tezgâhtar yanlarına yaklaşıp, şöyle bir giilümscyerek," Kral da biraz fazla giyinme yüzlerincbaktı veonlaradipteki iki iskemlcyc oturmalannı söyledi. Dükkândaki herkes susmişmi?"diyeyanıtverdi. Gandhi Ingiltercyi muşonlarabakıyordu. Babasıönce, "bizbuboydan boya dolaştı ve dünyanın dikkatini rada rahatız" diyeyanıt verdı. Ancak tezgâhHindistan'daki bağımsızlık mücadelesine çekti. Yurduna döndügünde artık sadece Hint tar, onların kendilerine ayrılandan başka bir yereoturamayacaklarını ve bu taburclcrin de lilercealkışlanmıyordu. beyazlara ait olduğunu söylüyordu. Martin HindıstanDevletininbağımsızlığınıkazakimsenin yüzüne bakamadı çünkü utanç tüm nacağı gün yaklaştıkca, Hindularla Müslüağırl ığıyla üzerine inmiştı. manlararasındakiçatış,madaarttı.BağımsızKöleliğin resmi olarak kaldınlışının üzeritılığınilanedildiği 15 Ağustos 1947 tarihinden henıen sonra bır bağımsızlık savas. ında yaşa dcn yaklaşık 100 yıl geçmişti. Ancak Amerinabilccek en büyük katliamlargerçekles,tiril kan otobüslerinde, özellikle de güney cyaletdi. 12 milyon insan toprağını, evini, yurdunu lerinde hâlâ beyazlann arkadaki siyahlan görmesini ve koklamasını engelleyen perdeler bırakarak göçtü, 1 milyon insan katledildi. asılıydı. 1896yıhndaki Yüksek Mahkeme kaGandhi, mücadelcsini çok erken bıraktığını ran geregince, toplantı yerlerinde, dükkânluranlamıştı. En azından mılyonlarca Hindu ilc da, sinemalarda, yüzme havuzlannda ve hatta MüslümanınbirlıktcyaşadığıKalküta'datoplu cinayctlcre, kundaklamalara ve ölümlere geneltuvaletlerinkapılarında"WhitesOnly" yaziyordu. Gerçi 1954 yılında bu uygulama son vermek adına, barış sağlanana kadar açlık grevi yapacağını açıkladı. Grevın üçüncügü yine Yüksek Mahkemc tarafından Anayasa'ya aykın bulunarak, cn azından okullardanünde doktorlar 78 yaşındakı Ghandi'nin kibeyazsiyahaynmcılığınasonverilmekisnabzını artık zorlukla alabiliyorlardı. Ikinci tenmişti. Ancak beyazçoğunlukyeniyasaya Gandhi mucizesi işte o sırada gerçekleşti. gülüpgeçmişti. Kalküta varoşlannda yaşayan milyonlar, bu büyük adamın hayatı hatırına içinde bulun1955 Aralık ay ı patlayacak siyah bombanın duklancinnetdurumundançıktılar. habercisi oldu. AlabamaMontgomery'de Gandhi bir mit haline gelmışti. Artık hergün Rosa Parks adtndaki zenci kadın, otobüste beyazlara aynlmış kısma gidip oturdu ve uyanbinlercc insan onun yanına dua etmek, elini lara rağmen yerini değiştirmcyı reddetti. Otoliteğiniöpüpadaklaradamayageliyordu. 30 büsdurduvesürücügidippolisçağırdi. Kadın Ocak 1948'debudua edenlerdenbirianiden tabancasını çekti ve üç el ateşetti. Gandhi 'nin yerindenkalkmıyor, inatlayorgun olduğunu söylüyordu. Parks'ıtutukladılar. Ancak yüzMüslümanlarlabarışmasınıhazmedemeyen bir Hindu fanatiği, büyük ışığı söndürmüştü. yıllardırartıkgelenekselleşmişgibigöriinen Ancak dünya Gandhi i le ıki büyük dünya sa bu 'zenci tutuklaması' bombanın piminı çekti. Bubilinçsizeylcm, dünya tanhınidalgalanvaş,ındanfarklıbirsavaşa,barışagötürenfarklı, kansız biryola, daha erdemli daha hümanist dıracak hatta yönünü değiştirecekti. bir savaşma yöntemine tanık olmuştu. Ve bu Rosa Parks 5 Aralık 1955'de mahkemeye lydmlanmasöndürülcbilirnıtelıktcdeğildi. çıkarıldı.Duruşmanınyapılacağıgün50kis.ılikbirsiyahgrupotobüsişletmclcrinıboykot • Martin Luther King kararı aldı ve kuruluşun önünde toplanarak Işte tam da o y ıl, yani 1948 'dc, Amerikalı bir pankart açtı. Aynı gün Martin Luther King de :eoloji öğrencisi olan Martın Luther King, önemlibir kararverdivetercihiniteolojicğitiminıtamamlamışbirpapazınküçükburjuva Philadelphia'dabirkonferanssırasındabu büyaşanıı yerine insan haklarından yana yaptı. yük Hintli'nin adını ve yaptıklarını duydu. Uırkaç yı I sonra," Mesaj ı o kadar derın ve et 50 kişilik topluluğun yanına giderek, büyük <ıleyiciydi ki, ogün tüm kütüphane ve kirap başkaldırının ilk konuşmasını gerçekleştirdi. ;ılarıgezdim, hakkındabulabildiğimherşeyi Ogün Montgomery'dehıçbir siyah otobüsc >atınaldım. Veogüne kadar sadecc adınıduy binmedi. Çocuklarokullarına, büyüklerişle•nuşolduğurnbu adamın şiddetsızdircnişınin rinekilometrelerccyollarıyürüyerekgeldiler. ;tkilerindenadetabüyülendım"dıyecekti. Siyah kadınların hepsı sokaklara dökiildü vc caddeleri arijinlamaya başladılar. Rosa Parks Aslında Martin Luther Kıngde.tıpkı Gandyasa gereği sadece 10 dolar cezaya çarptırı 1 ıi gibi iyi birortamda büyümüştü. BabasıGejrgia eyalctınde papazdı, güzel bir evleri var mıştı ama sorun artık Rosa Parks değıldı, 10 dolar, lOkırbaçyada lOyılhapısdedeğildi... O gece alınan bir kararla, tam 13 ay boyunca hiçbi r siyah Montgomery Otobüs lşlctmelerinın otobü.slerini kullanmadı. Kendi aralannda bir taşımacılık sistemi kurdular, yetmedıği yerde yürüdüler, evde kapalı kaldılar. Onüç aym sonundagelirinin yüzde 65'ini kaybeden otobüs işletmesini batırdılar. Tepkilerin büyüklüğü, Martin Luther King'e yönelen nefretin büyüklüğü ile eş orandaydı. Bir gün evinin verandasında bir bomba patladı. Onayöneltilen şiddet de tıpkı Gandhi 'de olduğu gibi sadece karşı cepheden gelmiyordu. Haklan için uğraştığı halkı da bugüne kadar uğradığı zulüme karşın şiddete başvurmay ı reddcttiği için ona karşı çıkıyordu. Verandada patlayan bombanın haberini alan, silahlamp kapısına geldi. Artık gidip, Montgomery'yi yakıp yıkmaya hazırdılar. Ancak King, yanan evini bırakıp onlarla konuştu, onları tek tek ikna etti. Şiddete baş vurmayacaklar, iki toplum arasındaki öfke uçuruıııunıı. kana kanla biraz daha açmayacaklardı. Kalıcı bir banş ancak buyollasağhınabilirdi. O gün orada bulunan birçok polis memuru, ifadesinde, "Kingolmasaydı Montgomery'de birtekbeyazkalmazdı"dedı. AmaAmerika bunuanlamayahenüzhazırdeğildi.Beyazların siyahlara hiç tahammülü kalmamıştı. Otobüs işletmeleri King'e tazminatdavası açtı. Üçüncü duruşmada. Yüksek Mahkeme tarafından alınan bir kararkazanılanzaferi müjdeledi. Mahkeme, otobüslerdeki bölmeleri anayasaya aykın bulmuş, davayı düşürmüştü. Montgomery'de kazanılan zafer tüm ülkededalgalanmalarayol açtı. Siyahlarsokaklarda şarkı söylüyor, aglayarak birbırlerine sarılıp öpüşüyorlardı. Amerika artık siyah umutIaragebcydi. Üniversitelerdehareketlenmiş ti. Siyahlarınhaklan için mücadeleyeetmeyc hazır beyaz gençlik kolları oluştu. Bu beyaz gençlersiyahları içeri almayan ve onlara hizmet vermek istemeyen bar, lokanta ya da t'astfood y iyecek merkezlerini sipariş vcrmeden vekonuşmadan saatlerceoturarak işgal ettiler. Bob Dy lan ve Joan Baez protest müzik leriyle patlamayaptılar. Siyah Amerikalılann bu barışçıl hareketi 28 Ağustos 1963tarihindeyüzbinlerinkatıldığı VVashington Yürüyüşü 'yle tarihi doruk noktasını buldu. fçlerinde beyazlann dabulunduğu 250 bin Amerikalı, Lincoln Memorial'adoğruyürümeyebaşladı. KızgınyazgüneşialtındaMartin LutherKing'inkcndilerinibekledıği meydana geldiler. Ve King o meydanda "Benim birdüşüm var" isimli tanhe geçen konuşmasını yaptı: "Benim bir düşüm var. Dört küçükçocıigum bir gün onları derilerinin renklerine göre değil, kişiliklerinc görc değerlendırecek bir toplumda yaşayacak lar... Birdüşüm var, birgün küçük siyah erkek çocuklanyla küçük siyah kızçocuklan tıpkı kardeşgibibirbirlerininellerinitutacaklar..." Milyonlarca insan bu konuşmayı radyolanndan soluksuz dinlerken, siyahların gelmiş geçmiş en büyük, en hümanist, en etkileyici liderinin konuşmasını dinlediklerini ve bu büyük liderin o konuşmasıyla o anda dünya tarihini degiştirmektc olduğunu hissettiler. Martin Luther King de, Mahatma Gandhi gibi bir surkast sonucunda öldürüldü. Tarih 4 Nisan 1968'di.Memphis'debirtoplantısırasında, kaidığı motel odasının balkonunaçıktığı anda onu boynundan giripçenesinden çıkan tek bir atışla öldürdüler. Ancak şiddet bu adamları öldürürken, başlattıkları şiddetsiz kararlı eylemin sonuçlarınıöldüremedi.^ DerSpiej>el'dençeviren:AŞKlNELÇt Sarisini, sandaletlerini hiç çıkarimadu Londra 'da kralın çay davetine fiderken hile...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle