Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
I1EKİM 1998. SAYI 655 Yasa önerisi bu şekilde yapılmış ve tabii hâlâ be,klemede"diyetepkisinidilegetiriyor. "Iş kankoca takibiy le bitmiyor ki, dolandırıcılar, hırsızlar, kayıplar, uyuijturucukullanan çocuklanntakibi..." Dedcktiflikmesleğininzekâyıgeliştirdiğini vurguluyor. "Bu tamamen zekâ işi, zeki adam olayı kolay ve çabuk çözer." diyor. "Burada ben beyin görevi yapıyorum ve ekibimi yönlendiriyorum. Bu işi yapan insanlar sadece önünüdeğilyanlannıdagörebilmcli. Olayı çözcbilmek için herşeyi yapa. bilmeliler. Ben birolayıçözebilmek için her güçlüğünüstesindengelmeyeçalışırım." Araştmlması en zordavanın velayet davası olduğunudüşünüyor. "Bu insanlarboşanmak üzere oldukları için ayrı yaşıyorlar ve sevgilileri var. Kapalıbirmekândabuluşuyorlar, görüntüleyemiyoruz. Tam biryıldır böylebirdavaylauğraşıyoruz. Birkadınıtakipediyoruz, fakatsüreklievdebuluştukları için ispat cdemiyoruz" diycrek olay ın güçlüğüneişaretediyor. Araştırma yaparken her şeydenyararlanıyorurn diyen Gözler'e kaynaklarını soruyoruz. Bukdnuhakkındakonuşmak istemiyor. Sadece "Dostlanmız sağolsun" dcmekle yetiniyor. Gözler, mesleğinde kadın olmanın bir zorluk yaratmadığını, hatta avantajları olduğunudüşünüyor. "Benimbirdeortağımvar. O erkek, ben kadın biz birbirimizi tamamlıyoruz"dıyor. Işini çok seviyor. "Bu iş benim için ilaç gibi, yapamazsam yaşayamam. Yasaklanırsa gerekirse yurtdışına gider y ine yaparım." Silahlı insanları da izliyormuş kimi zaman. Bazen bürokratların işlerini de yapıyor. "Güçlü insanlan" da takip ediyor. "Ben Allahtanbaşkakimsedenkorkmam. Bu işi yaparken sürekli korkusuz ve yürekli olmanız gerekir. Sonuçta ben de insanım, burada otururken gelip birisi beni alnımdan vurabilir. Yine de korkmuyorum." Herkesin ışinı kabul ctmıyor. llkönceön görüşme yaparak müşterileri hakkında yeterli bilgi ediniyorlar. Kendilerine gelerek yardım isteyenlerin doğruyu söylemesi, içten davranması onlar için çok önemli. "Adam gcliyor, kızkardeşimi takip ettirmek istiyorum diyor. Soruyorum kızkardeşin mi, kann mı? Adam, çekiniyor, kanmın beni aldattığından şüpheleniyorum takip et diyemiyor. Samimi olun, rahat olun diyorum sonra adam baklayı ağzından çıkanyor, karını diyor." "Ben müşteri ne amaçla takip yaptırıyor, nereden bileyim. Şantaj mı yapacak,tazminatdavasındamı kul lanacak, yoksa ispat edilince öldürecek mi?" adam, o kadına layık değildi. Sonuçta herkes hatasını bilmeli. Eğer bir hata yapmışsabu affedilebilir. Herkes hayatındahata yapabilir. Affedenlerde oluyor." Müşterilerinin kendisine inanmamalannın söz konusu olmadığını düşünüyor. "ÇünküherşeyicanlıcanlıtelevizyondanseyTediyorum. Arabayabinerken, gezerken, alışveriş yaparken, öpüşürken ve bunun gibi... Sevgilisini eve götürene kadar adım adım izliyor ve kamerayla saptıyorlar. Bu insanlann çoğu sosyeteden, ben bunlan magazin dergilerine versem bana dünyanın parasını verirler. Ama ben o kişiliğe sahip bir insan değilim." Her kesimden müşterisinin olduğunu söylüyor. Fiyatlannı da buna göre belirliyormuş. "Herkesimin fiyatı farklıdır. Standart bir fiyatımız yok. Olayın türüne göre fiyatta da değişiklikler oluyor. Tüm masraflarmüşteriye aittir. Şimdilerdeparayı baştan peşin alıyoruz. Eskiden işinbaşındaparanınyansını alırdıkamavermeyenlerçıkıncabuyoluseçtik." Bitiremediği işlerin parasını ise iade ediyormuş. Eylül Gözler, diğer dedektiflerin aksine kesinlikle deşifrc olma kaygısı taşımıyor. Ve bu konuda, "Ben bu işi yedi yıldır yapıyorum ve artık dışandaçalışmıyorum.Dışarıdackibim ve ortağım çalışıyor" diyor. Bir insanı normal olarak 20 gün boyunca izliyorlar. "Bu süre içerisinde ihanet varsa zatcn saptanır" diyor. Meslek hayatı boyunca kuşku üzerine izledikleri pek çok insandan yalnızca biri "temiz" çıkmış. Bir meslek anısını soruyoruz. "Bakin, bir dedektifin korkulu rüyası farkedilmektir. Hele silahlıysa." Sonra olayı anlatıyor. "tstanbul'un çoktanınmış firmalarından birinin sahibinin eşi geldi. Kocasını takip ettirmek istediğini söyledi. Kendisi tatile gitti. Bizi tuttuğunu gidip kayınvalidesine anlatmış, o da oğluna 'Kann dedektif tutmuş seni izlettiriyor' demiş. Bu adamla telefonda irtibata geçtim. Ama adam biliyor benim dedektif olduğumu,bilebile yine debuluşmaya geldi. 'Bir otel lobisinde buluşalım' deTakip sonuçlanınca, sıra bunu müşteriye bildirmeye geliyor. "Müşterilerime tespit et dim. Yerine arkadaşını yolladı. Kendi bir başka arkadaşıyla başka birmasada oturutiğimizgörüntüleriizlctıyorum. Ilkönceyıkılıyorlar. Ben de kendimi çok kötü hissedi yor. Benimle buluşmaya gelenin de üzerinde yorum. Geçen gün bir iş bitirdim. Vallahi o dinleme cihazı vardı. Gelen kişi arabasıyla beni cvime bırakacak. lşe bakın, asıl adam ve bilgileri verirken ben utandım. Çünkü o birarkadaşıpeşimizdcngeliyorlar. Ataköy'dc oturduğumu söyledim. Orada indim ve kaçıp hemen bir taksiycbindim. Buseferbenonlan taksiyle izlediın. Aslındabu üç arkadaş, bir garsoniyer ev tutmuşlar. Adres tespitini taksici yaptı. Hemen büroma geldim. Suy la saçlanmı yapıştırıp, makyajımı sildim. Kafama şapka taktım, üzerime de kirli bir mont giydim. Ortağım, gece bir buçukta buraya geldi. Her şey hazırlandi. Kapıdan sevgilileri ileçıkarkenyakalayacağız. Biz,bu üç arkadaşı sabah saat 9 'da kapıdan üç kadın üç erkek sarmaş dolaş çıkarken yakaladık. Kamerayla saptadık ve iş bitti. Eşini izlettirmek isteyen kadın geldi bana. Kadına ' Bana bu parayı üç misli olarak vereceksin sen bunu kayınvalidene söyledin, takip ettiğim anlaşıldı. Benim hayatımı tehlikeye attın' dedim. Kadın parasını ödedi. Sonra kocası büroma gelcrck beni tebrik etti. 'sizi tebrik ederim. Bravo, bu kadar cesur ve profesyonel olabileceğinizi sanmıyordum' dedi." Evet diyelimki gizli tuttuğunuz bir gönül ilişkiniz var ve insanlara özgü bir "suç" işliyorsunuz. Suç ortağınız ilc birlikte yakalanma Eylül Gözler'in sıcak bakmadığı alan eşcinselçocuklann takibi... olasıhğınızvar. Haberinizola...^ DERGI DEN Merhaba, îzlendiğinizi düşündüğünüz hiç oldu mu? Telefonunuzdaki hışırtıdan, peşinizde bir belirip bir kaybolan gölgeden kuşkulandığımz... Yakınlarınızdan, yokyahu paranoyak mısın azarını işittikten sonra yine aynı esrarengiz hışırtıyı, tuhafayak sesini ve kesik öksürüğü duyup, çaresiz kaldığımz? Telefon diniediği konusunda ortaya saçılan bilgilerden anlaşıldığı kadarıyla, devlet hem kendi kurumlanm hem de yurttaşlannı izlettiriyor. Dur durak bilmeden "hain " arattırıyor. Bakanlar, parti başkanları, başbakan hatta Çankaya bile bu izlenme çılgınlığından zaman zaman payına düşeni alıyor. Her kurumun özeli kurulurken % izleme alanı boş kalabilir mi? Özel dedektiflik Türkiye 'de son. ydların bir ürünü. Ana konusu devletinkinden birazfarkh. Devlet kendisine ihanet edenin, özel dedektif ise karısına kocasına ihanet edenin peşinde. Bu haftaki dergimizde kadın dedektif Eylül Gözler 'in anlattıklarını ilgiyle okuyacaksınız. Güvenin kaybolduğu noktada devreye sokulan dedektifler yatak odalarını teftişe çıkıp delil topluyor. Doğal olarak bu süreçte pek çok özel yaşam da özel olmaktan çıkıp genelleşiveriyor. Bilgi edinme kaynakları çoğaldıkça başka hayatlara müdahalenin sınırları genişliyor. tnsan hakları nerede baslıyor nerede bitiyor, artık kimse bunun yanıtını bilmiyor. Bu haftaki kapak konumuz Cezayir den ve Arjantin 'den tstanbul 'a, Kayıplar Ormanı 'na ağaç dikmeye gelen iki kayıp yakınının bize hiç deyabancı olmayan öyküleri. Önümüzdeki hafta yeni bir dergide bulusmak umuduyla... îpek Çalışlar CUMHURİYETDERGİ İMTİYAZ SAHİBİ BERİN NADİ • BASAN VE YAYAN: YENİ GÜN HABER AJANSIBASIN VE YAYINCIUKA.Ş. • GENEL YAYIN YÖNETMENkORHANERlNÇlGENELYAYINKOORDlNATÖRÜ: HİKMETÇETİNKAYA1YAZIİŞLERl MÜDÜRÜ: İBRAHİM YILDIZ • SORUMLU MÜDÜR: FİKRETİLKİZ1 YAYIN YÖNETMENl: İPEKÇALIŞLARBGÖRSELYÖNETMEN: AYNURÇOLAK1 REKLAM; MEDYA C KAPAKFOTOĞRAFLARI: ERZADE ERTEM KAPAK ÇALIŞMASI: BÜLENTÖRKENSOY Diyelim ki sakladığınız bir gönül ilişkiniz var, yani insanlara özgü bir "suç" işliyorsunuz. Bu durumda sizi, öyle veya böyle seven ya da düşman kesilen birinin izlettirme şansı var haberiniz olsun! Nasıl mı? Özel dedektif bürolan aracılığıyla... Izleyenler arasında bir de kadın dedektif var: Eylül Gözler Müşteri seçlml... Müşterilerini bu noktada nasıl seçtiğini ise, "Ben onlara güveniyorum. Zaten insanlar kcndini belli ediyor. Artık ben insanlann yüzlerine baktığım zaman ne istediğini hissediyorum" diye anlatıyor. Bu nedenlerden dolayı müşteri seçiyor. Bir işi almak istemediği zaman gerekirse çok yüksek fiyat söyleyip geri çeviriyormuş. Müşteri seçimindeki kurallarındanbiri dc gclenin akli dengesinin yerinde olması. Şimdiye kadar kaç olay aydınlattığını hatırlamıyor. Sadece "Çok olayı aydınlatlım" diyor. "Ben bazı olaylardaavukatlarlaçalışıyorum. Bana başvuruyorlar. Onlara delil lazım oluyor, onu da ben getiriyorum," derken kendilerine olan talebi vurguluyor.