Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
AK 1997. SAYI 566 11 "Kapıyı tam açtım o anda odada gözleri bağlı iki kız, iki erkeği çınlçıplak vaziyette gördüm. Kızlardan birisi yerde, birisi ayaktaydı. Yaşlan genç kız düzeyindeydi ve ikisinin saçlan uzundu. Erkeklerden birisi oturuyor, birisi ayaktaydı. Yerde olan kızın başında üçdört kişi, diğerlerinin yanında da ikiüç kişi olmak üzere o odada beşaltı sivil giyimli kişi gördüm." Bana kardeşini gereği gibi göremediğini söyledi, şöyle bir karşıdan geçtiğini anladım. Bunun üzerinc Nazmi Aydoğan'a 'burada karagöz mü oynatıyoruz'.' Karşıdan gcçirmişsiniz, ben hiç görmcdim. Bu nasıl görüijtürme'dcdim. Pelin Erda'yı daki Pelin Erda üzüntülü bir şcki Idc ağlamaya bas. lamıştı, sonradan öğrcndiğimc göre kardeşini 10 metre uzaktan iki pol isin kolları arasında y ürüyemez ve perişan bir şekilde görmüşyanıma alarak Emniyet Müdürü Kemal Iskender'inodasınaindik. Durumuanlattım. Kemal Iskendcryanımızdan vc makamın iç kısmındabulunanodadantelcfonlaretti.Teleforılardanbirileriiletartıstığınıanlıyordum, sonunda benim Emrah Sait Erda ile görüşmem yönünde kesin talimat verdi ve beni tekrar yukarıya gönderdi. cnlcrin hcpsi "çoluk çocuktu", "bunları nasıl eröristcttiler7"diyesoruyordu.Onlar,birakın lapıs cczalarını, "bu yaşadıklarını bile haketneınişlerdi". Alt üst olan yaşamlarını henüz •eniden düzenleyemediklcrıni bclirtcn lisma Carakaş,"düzenleyccekhalimizkalmadı,koru içindeyiz" diyordu. Yaijadıklarını kimsenin vifedemeyecegınisöylüyor.neyapacaklannı 'ilcmcdikleri,güvcnemediklcribelirsizgelecğin kcndilerine neler getireceğini zamanın kışınabırakıyorlardı. »uvarlara konuşmak... Manısalı 16 gcncın başına gelenlerden yalızca ana babalar dcgil, kardeşler dc etkilenıişti. Abdullah Yücel Karakaş'ınkızkardeşi, zun süre ışe gıderken köşedebeklcyen polislcn her an kcndisini dc gözaltına alacaklan korusunuyaşamıştı. 12yıl6ayhapiscezası veri;n Emrah Sait Erda'nın avııkat ablası Pelin Era'nın mcslck yaşamı olumsuz ctkilenmişti. .nne Asuman Erda, yaşadıklanndan "kimseyi jçlamıyor"ancakcokbüyükhaksızlıklarauğıdıklannı dtişünüyordu. Çocuklann savunmanı yapan avukatların, "duvarlara" konuştukırını,mahkemeninhiçbirönerilerinikabuletlediğınısöylüyordu.Oğlununolaylannyapılığıiddiaedılcngünlcrdelzmir'debulunduğuu,şahitlerinin olduğunu belirtiyor,ancak büınbunlarınhiçdinlenmediğinivurguluyordu. Herşeye rağmen adalctc inandığını kaydc;n annc Asuman Erda, "Bu işin Türkiye'dc çöilmcsiniistcdiğini"belirterek,"Bucczalann luhakkak surette telafi edileceği inancındam. Türkıye'de yargının, adaletın olduğunu işünüyorum, ama mecbur kal ırsak Avrupa'ya dilecck" diyordu. 60 yaşında olan Asuman Erda, oğlunun 12 yı! vaevındc kalabileceğı endişesini taşıyordu. u uzun hapislik sürcsinedayanabilecek miy? Bütün gücünii kullanarak oğlunu bekleme•çalışacaktı. Yaoğlu 12yıIsonranasılbirinn olarak çıkaeaktı? Haksız yerc 12 yıl hapis ıtan genç bir insan rııhsal ve f'izikscl çöküntü• uğramazmıydı? Bunlan düşündüğündc boı/ınabırşcylıkanıyor, uykuuyuyamıyordu. ıtağa yattığı zamun gözlcrinin önünde Engin van'lar, Sclımlklcs'lcrgeçiyordu."Bugünribilmişolsaydım,evlatlarımıyeliştirirken, ıları başka türlü yetiştirirdim. Eroin kaçakçırı, devlet adına cinayet ışleyenler, çetcdcn rgılananlar ikı scneylc beş scnc yatıyorlar" yordu. Çınlçıplak ve gözleri bağlı... M anisalı lisclilcrin davasını başınSait Erda'nın görüştürülmesini söylcdi vc danbcri izleyen C'HP Izmir Millet biziTerörleMücadeleSubesi'ninbulunduvckili Sabri Ergül, gençlerin Mağu4. katagöndcrdi.TcrörlcMikadeleŞube nisa Emniyet Müdürlüğü'ndcki Müdür Vckili olduğunu söylcyen Na/mi AysorgusundayapılanişkenceycgÖ7İcriylctadoğan'ın yanında bcklemcycbasjladık.Kcnnık oldu. Mahkeme tutanaklarına da gcçcn disine, 'çocuklara bir kötü muamele yapılancakyargıçlarındikkatcalmadığıiradcnin mısolmasındancndişcduyuyorum'dedim. birbölümüşöylc: Nazmi Aydoğan bana hitaben ' Beyefendi, bİ7İm bu çocuk"...Manisa Cumhuriyet lara fazla bir şcy yapmamıza Başsavcısı'na uğradım. Başgcrek yok, bunlarkonuşuyorsavcı, Emniyet Müdürüyle lar, her s,eyi anlatıyorlar, biz konuştu, mesai bitmck üzesorgulamakonusunda tecrüreydi, saat 18.00 civarında beliyiz, bunlarbizimiçinkoemniyet müdürlüğüncgittim. lay iş, esasbiz HizbullahçılaEmniyet Müdürü Kcmal Isrı sorgularkcn sıkıntı çckiyokendcr'in odasına girdiğimruz, ben doğuda Bingöl'de de Avukat Pelin Erda'yı da görcv yaptım. Hizbullahçılar orada gördüm. Kemal Iskensuçlannı itiraf ederlerse, örder'e 'gözaltındaki çocuklagütlcri hakkında bilgi verirrın yakınlarıyla görüştürüllerse doğrudan celıenneme mediği vc kcndilerine fena gideceklerine inandınldıklamuamele yapıldığı hususunrı içinkonuşmuyorlarveondaduyumlaraldık, Başsavcılarsorgudaclımizdckalıyorya da söylcdik. Başsavcı silar'dedi. Buaradayanmsaat zinle görüştü, lütfen tanıdıkadar görüşmelcr konusmağıın, Emrah Sait Erda'yı görmek istiyorum. Bu konudaki MiUetvekili ve avukat ErgüL larsürdü. Ben 'ne oldu Emrah Sait Erda'yı getirmiyor cndişclcrimi ortadan kaldırınız. Avukat Pelin Erda'yadakardeşi ilcgömusunuz' dedim. Nazmi Aydoğan, 'kardcşirüşmcsine izin verini/' dcdim. nizkarşıdangeçti.görmedinizmi'dedi. Ben şas.ırdım, Pelin Erda da saşırdı. Karşımıza Emniyet Müdürü Kemal Iskendcr, kendi getirilmesinde ısraredince'bir daha gösterimakamınınüstkatındabulunanTerörleMüriz' dedi. 35 dakika sonra yanımda oturan cadelc Şubesi'ne gerekli lalimatları verdi. Pelin Erda'nın birden irkildiğini gördüm. Avukat Pelin Erda ile gözaltındaki Emrah İşkonceye tanıklık TerörleMücadeleŞubesi'ninbulunduğu kata ve ınüdürün odasına gittiğimde ortalıkta hiç kimseyi göremedim. (,'ok kısa süre bir ka.ç dakika Nazmi Aydoğan'ın odasında amirleringelmcsini bckliyordum ki karşıdan birçığlıksesleri,derindençığlıkseslerigeldi ve hemen arkasından gürültülii ağır bir müzik başladı. Ben çığlığın geldiği yönc doğru hemen fırladım. Koridora açılan büyükbirkapıdangeçtim.ükapıdangirdikten sonra bir koridor vc sağlı sollu banklar ve banklarda oturan gözleri bağlı çocuklar ve bir de o çocukların önünde ycrdc yatan bir çıplak ve gözleri bağlı erkek çocuğunu biran gördüm. Ve bu koridordan üzcrindc solda ikinci kapı dan, esas çığlık seslerinin geldiği odaya daldım. Kapıyı tam açtım o anda odada gözleri bağlı ikisi kızikisi erkeği çınlçıplak vaziyette gördüm. Kızlardan birisi yerdeydi birisi ayaktaydı. Yaşlan genç kızdüzcyindcydi vc ikisinin saçlan uzundu. Erkeklerden birisi oturuyor, birisi ayaktaydı. Yerde olan kızın başında üçdört kişi, diğerlerinin yanında da ikiüç kişi olmak üzcrc o odada bcşaltı sivil giyimli kişi gördüm. Odayagirdiğim anda gördüğüm bu manzara karşısındaşokeolmuştum. Bir anda kapıdahayretlc durduktan sonra tam çocuklannyanına odaya girecektim ki içcridekilerden iki üç tanesi hızlakapıyageldiler, önümegeçtilerveo anda kapıyı kapattılar. Kısabirsürc aramızda kapıyı açma kapatnıa, içcri girme konusunda karşılıklı zorlama okİu. Kapıyı kapattılar. Bir polis, benim milletvekıliolduğıımu arkadaşlannaduyurarakbanahıtabcn'Etendimamirimizgcldi,si/odasına lckrargcçin' diyerek beni teskin de cdcrek Terörlc MücadeleŞubeMüdürü'nün odasına götürdü. Sonradan bu iki genç kızın; iki genç, biri kısa boy lu orta yaşa yakın iki erkeğin vc koridorda gözleri bağlı yine çınlçıplak yerde yüzükoyun yatan ve inleycn çocuğun kimler olduğunutespitettim. Terörlc MücadeleŞube Müdürü'nün odasında bir sürc oturdum.Yanm saat önee çınlçıplak gözleri bağlı olarak o soldan ikinci sorgu odasında gördüğüm Emrah Sait Erda'yı bu setcr giydirilmiş, gözleri açık karşıma gctirdilcr. Halinden bitkin ve perişan olduğu, yanındaki bir polisc dayanarak ancak ayakta durabildiği görülüyordu. Kendısıne 'Nasılsın oğlıım' dedim. Dalgın vc güçlüklc iyiyim' dedi. 'Nasıl iyi olduğunu biliyorum oğluın' dcdim. 'Merak etmc' dedim ve kendisini tckrarbirazönce girdiğım koridora açılan, üzcrindc sorgu odaları ve karşıda duşların bulunduğu vc hücrelcrin yer alclığı esas kapıdan içeri aldılar. Ben de aşağıya indim, Emniyet Müdürü Kemal Iskender' in yanına gittim. Emniyet Müdürü'ne oturmadan ayakta tepkili bir şekilde, 'Sizbana,bizeneanlatıyorsunuz? Yukandakorkunçşeyler gördüm' dedim ve odasını terkettim. Bu arada bana hitaben arkamdan madeın böy le iddialarda bulunuyorsunuz, ben de bundan sonra bu çocukları doktora sevkedip doktor raporu alacağım, almam gcrekiyor' dcdiğini hatırlıyorum..."^ nca namussuzluk varken... Oğlu Emrah Saıt iradclı bırçocuktu. Aılesıne üntüsünübcllictmczdı. Annesinı.kardcşlcli kırmamışlı, biriki gcnçlik hatası dısında. min hatası yoktu ki? Diğer çocuklar da öy/di. Asuman Erda, hiçbirinin suçuolduğuna ınmıyordu.Annelerinin perişan halionaçok kunuyordu. Yedi çocuk annesi Leman Kılıç, 12 yıl ceza ın oğlu Levent Kılıç'ın cezaevindekı güvcnındcn cndi.şc cdiyordu. Adalctc güvcnmiş ta hayalkırıklığına uğramıştı. Konuşurken > titriyor, gözlerinden sessizceakan yaşlar, i ^cüklerinden daha çok anlatıyordu acısını. izdeseviyoruzvatanımızıonlar kadar" dirdu. Kimlcrdcn, nercden geleceğini bilmiyor ıa"duyarlıbirilerininyardımctmesini"istirdu. BabaFethullah Kılıç'ın isyanı daha açık ;ikti. "Ortada o kadar namussuzluk varken, ndecezasızkalabiliyorken"diyorgerisını iremiyordu. icraat cdcn Boran Şenol'un babası Korkut lol, haksız olduğundaçocuğundanözürdicbilen bir baba. Yalan söyleyemeyen Bo"a.yapmadıklannı "yaptım" demcsi için işıccyapıldığını söylüyor Korkut Şcnol. Keninden de "suçunu kabul etmesi "için oğluna .kı yapmasını istiyorlar. "Yapmadığını nasıl )tım dcsin" diyoroda. Konservatuarlarahaanırkenbiryandandamüzikdcrsleri veren unun, hapisten çıktıktan sonra uzun sürc evc tandığını belirtcn baba Şcnol, Boran'ın kcnıni toplaması için yardımcı olmayaçahşıyor. jada oğlu da psikolojik tedavi görüyorlar. ıkı Manisa'da bir yıl önce gözaltına alınan, ;ncc görcn, kimisi bcraat cdcn kimisi dehacczalarıalan bütün diğer çocuklar gibi...^ "Güne$ligünlergöreceğiz çocuklar" dı'tnişti Nazım Hikmet... Çocuklar duysun diye... İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)