Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 t'UMIIURİYETDER Yasalar üstünde midir insanın? Hayatı yeni yeni sorgulamaya başlayan; yüreğini, beynini iyiden ve güzelden yana çınlçıplak tutan genç insanlara "karanlığı" taşımak mıdır "bölünmez bütünlük"leri korumak? Manisalı gençlerin yaşadıklan işte bu sorulan taşıyor bize. Duvarlar örülüyor, genç bedenlerin üzerine, utanıyoruz... Utanç davası Hiryıl var ki, Manisu 'dan yükselen çığlıklar kulaklanmızda. On dordunde, on beşinde geıı gördükleri iikencenin !>esi bu. Bu insanhk suçunu işledikleri "öne sürülen "polislerin davı henih bitmedi... Amayüreklerinde hâlâ bu suçun izini taşıyun gençlere ula^Iı "JYI.SU"... Du örüldii hemen, kimine on ikiyıl, kimine ikiyıl, kimine... (Soldakifotoğraf: NECATİ. ASUMAN ABACIOĞLD neekı yıl aralık ayında yaijları 14 ıle 25 arasında dcğı^cn 16 genç gözaltına alındığmda, yaklaşan felaket sankı analannıçıncdoğmuijtu. Kimısıokullarından, kımısı geceyanM evlerınden kımısı de sokaklardantoplandılar Cîözaltıolayı.gazetelerdeküçük bırhabcrolarak yeraldı, sonrada unutıılupgıttı.t>,kcnccıddıalannınyava^yava^ suyiızüne çıkması ıçın aradan bu 15 gün daha gcçnıcMgercktı.CMPlznıırMılletvckılıSabn lirgul, mcdyanın ilgısını çekmck ıçın "Burada i^kcncc vardır" yazılı pankartı Manısa limnıyct Müdürlüğü'nünkapiMnaasmasa.belkıkarnuoyununbuolaydanhaberıbıleolmayacaktı. lijkence ıddıaları basında gıderek daha sık kendıne ycr buldu. Bulmasa, anne ve babaların çocukları gö/altınaalındığı ılk günden ıtıbaren yaijadıklarını, "başına gelmeyen" anlamayacaklı ManısahmnıyetMudürlüğü'nünkapiMnı a^ındırdılargünlercc. Kımselerduymadan acı çektılcr, merak ettıler, kaygı duydularçocuklarının başına gclenden. Sonunda "ı^kcncedengcçmi!}peri!,anhaldekı"çocuklannıgörebıldılcr. Hıçdeğılseyaijiyorlardı.Onların/ayıt ve bıtkın bedenlerınc sarılırken, hep tısıllıyla konusjtular Acıyı, utancı, ışkenceyı okudular çocuklarının gözlerınde. O gun orada belkı de u/un bır süre ayrı kalmak üzere bırbırlcrıne son ke7dokunabıldıler. lak olarakdüijunmek, gıderek dayanılmazoluyordu. Suskunluklan, çocukları adınaduydukları korkudandı Ünce Abdullah Yücel Karaka.1} çıktıtclcvızyona.her^eyıanlattı Bazıları,ailelerın daha onceduymadıklanayrıntılardı. Sankı beklenen bırışarcttı bu, arkası geldı Korkunun cccle faydası yoktu. Anneler, babalar, her toplantıdahaykırdılarçocuklannayapılanları.. Duruijinalar başladı sonra. Bır yıl süreyle oğullann,kızların vekardeşlerınmahkcmeye penccrelerıkafeslıarabalarlagctirilıpgötürülü^ünü ızledıler I lerduru^masonrası yaşadıklan hayal kırıklığıydı "Yavrum, bngın Cıvan olsaydınbunlargelme/dıba!,ına"dıye!>eslendıleı arkalarından. (îuçlü olmak, en azından öylegorunmckzorundaydılar (,'ocuklarınıhıç bırzamansuçlanıadılar,onlarıkendıleriyetı^lırmiijlerdı Onlar, "düriist, namuslu, ıyı" çocuklardı Yalansoylememışler,çalıpçırpmami!)lar, kımsenın canına malına zarar vermemi!>lcrdı... Yaı>amdan, umutlarından, ınançlarından, beklcntılerınden böylesıne k alınmay ı hıç "lıakctmcnıışlcrdı" Karar günü geldığınde, "Bclkı butı bu kadarla kalır" dıyc yc!>cren umutlar yıldan 12 yıla kadar u/anan hapıs cez. balyoz gıbı çarptı suratlanna Beraatcd vınemedı, ceza alanlar ıçın ıse kâbus başlıyordu. Annelerın yüzlerınde hcp aynı kedc vecenbakı^vardı Kapılaı ınagelenbı cıyamütcva/ıvetertemı/evlcrınıkım nc içlen ve utangaç bırmısafırperverli dr'Gö/lcrınde ofkc değıl de derın bır vardı. Bu kadar ıyı oldukları ıçın mıçc dı bunca acıyı7 Yalnı/ca kcndı çocul değıl "dığcrçocuklar" ıçın de üzülüyc Abdullah YucelKdiaka^'ınannesı I rakaij, "oğlum çıktı, beraat eltı dıye sc dım. Bütün anneler de benım gıbı sevır dım Çok zor,onlarabakarak sevınemı yordu.Onagöre,tutuklanıphapısceZt Suskunluğun ardından... Kâbusları başlami!>tı artık. Cezaevınden ışkcncenınaynntılarıylaılgılıhabcrlcrulaijiyordu. Hırfıskcbılevurmadiklan,sevmeycdoyamadıklarıçocuklannanelerrcvagörülüyordu Anlatamadılarkımseyc. "Terörı.st" ılan cdılen çocuklarının yaşadıklarını kımscyle paylai}amadılar. Gizlı gızlı acı çektılcr. Bır ana ıçın, kcndısmı banyoya bılc sokmayan kiiçiik ki7inı bır hücredcalaycıbakıjlarınkarşısında çınlçıp