Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 "Bir komployla karşı karşıyayız. Sanatın sağladığı olanaklara, resmin sağladığı olanaklara, ınsan ruhunun sağladığı olanaklara karşı, görünen veya görünmeyen bir komplo bu. Haydi haydi yeter artık diyelım düşünce tacirlerine, tıpkı ponfrit tacirlerine, tıpkı ilerde mutlaka bellı bir yüzde kazanç sağlayabılır düşüncesıyle yeryüzünün yenı yeteneklerinin tümünü ezme pahasınakasalara doldurulmuş yanlış maişet birikimine haydi yeter artık dediğimiz gibi. Yeter artık demeyi beceremezsek Bayağı şımdiye kadar olduğu gıbı yaşayıp gider sonuçta." (1952) Nejad Devrim'in Manifesto'sundan Haydi Haydi Haydi Heter Bitsin Bu Artık CUMHURİYET DERGİ 195960 Sovyetler Birliği günleri. arayışlara, Bizans sanatını incelemeye ona tepki olarak girdiği de söyleniyor. Ama sanatçı kişiliği ile Levy'nin en iyi öğrenicisi olduğu dasöylenebilir. şekildepatlayanbirsanatçılıkgörüyoruz. Nejad Devrim'in sanata yaklaşımına ve kendisine çizdiği yola bakılırsa, onun sanatçılığının ve kozmopolitizmden aldıklannın birinci kuşaktan oldukça farklı bir yörüngede olduğu söy lenebilir. Bir bakıma bu süreç Osmanlı kozmopilitizminin Cumhuriyet sonrasının modern hayatı içinde "sindirilme" dönemi ile de örtüşür. Blzans ve Osmanlı Daha başlangıçtan itibarcn Nejad Devrim'in, ortama uyarak bir ekolün benimseyicisi olarak sanat yaşamına başlamaktan çok kendisinin araş.tırıcısı olarak ortaya çık Leopold Levy Nejad Devrim'in resme başlaması oldukça bilinçlidir. Galatasaray'da okurken, ailesinin etrafindaki sanat çevresinin etkisiyle, elbette içinde hiçbir zaman azalmay acak resim yapma dürtüsü ile 17 yaşında resim yapmaya başlar. Yeteneği ile dikkatçekerek, Halk Partisi'ninbir ödülünü kazanınca Akademi'ye girmcye karar verir. Sanki kendini resmi adamadan önce bir sınama yapmış, emin olmak ister. Akademi 'de Leopold Levy'nin atelyesine girer. LeopoldLevy, o zamanki akademide "hocalann hocasf'dır. Fransa'da kendi atölyesini kurmuş önemli bir ressam ve deseni çok kuvvetli birgravürcü... Aynca,özellikleöğrencilerincbirekolü bir tarzı empozc ctmekten çok onlan kendilcrine uygun ifadeyi aramayaiten bir hoca.Resim tarzı olarak bakıldığında, öğrencileri arasında Levy'ye en ters düşeni, belki de Nejad Devrim'di. Hatta O'nun Lcvy ile çatıştığı, değişik ması dikkati çekıyor. Gcrçi 1942'dc, Akademi'deöğrenciyken " Yeniler (irubu"nun bir sergisinekatılıyor. Yeniler,ogünün milliyetçilikle evrenselcıliğin her alandatartışıldığıkoşullarda, resim alanında hafif tcrtip toplumsallık karışık"millikaraktercdönüş"harcketi olarak ortaya çıkıyor. Ama sonraki yönelimleri ile sanatçı Yenilcr'denayrılır. Nejad Devrim, Akademi yıllarında figüratif resim yapıyordu. Uzmanlara göre bu resimler"Akademinin geleneğinin karanlık ve gri renk etkilerine rağmcn pentür ve konu olarak yoğun biçimdc Matissc ctkisi taşır." 194344 yılları arasında Bodrum'dadayısı 1 lalıkarnas Balıkçısı'nın yanında geçirdiği tatillerı sırasında yaptığı resimleri 1944 yılında Istanbul Taksim Bahçesı'nde "Halikarnas" adıyla sergiler. Bu ilk kişisel sergisidır. O, bu yıllarında, "LeopoldLevy'nin iyi bir öğrencisi" olarak, sanatının gelencksel vc akademik kurallarına saygılıdır, ancak kendi ruhunun da pcşındedir. Bizans sanatını incelemeye yönelir. Kariye Camiisi'ninmozaikleri açığaçıkarılırkcn O da oradadır. Rutubet ve toz konan galerilerde saatler boyu mo7aiklcri inceler vc kopya eder. Daha sonraTopkapı Sarayı'ndaki tslam hat sanatı eserlerini, minyatürleri incelerkendegörülür. Kendi i fadesine göre "onlarda bir nevi soy ut tat" alır. Geleccğini böy lece biriktirir. Bu birikimlerin verimi Paris'te, savaş sonrası yeni ve renkli bir rönesans yaşayan bu sanat kcntinde ortaya çıkacaktır. Paris'e gittikten (1946) sonra so yut çalışmaya başlar. Böylece sanatının yörüngcsini çizer. Kendi ifadesine göre bundan sonra arada figüratif kaçamakları olsa da hep soyut çalışır. 1960'lara kadar olan resim serüvcninı Bizans ve Kaligrafi, Paris Rkolü Renkçiliği, SiyahBeyaz olmak üzcrc üç döneme ayırır. 1952'ye kadar kişisel scrgiler açar ve karma scrgilere katılır. Bu sergilcrde ortaya koyduğu Bizans velslamesinleri ile özgün bir sanatçı olarak dikkatleri üzerine çeker. Bu arada Erken Hıristiyan vc Ortaçağ dönemlerini araştırır, Charles Katcdrali'nin vitraylarını, Ravenna'da ilk döncm kiliselerindeki mozaikleri inceler. Nejad Devrim'in "Bizans Dönemi" dediği bu ilk dönem soyut resimleri; modernlikten uzak, arkasındaki mistisizmi duyuran özgün, tümüyle kişisel birestetiğin ürünüdür. Nejad Devrim, Hıristiyan ve Müslüman dünyası arasındaki çatışma ve etkileşimleri, o kozmopolitizme açık ruhu ile hissetmiştir. Paris'e giderek sadece bir estetikle değil içinde kültürlerin çatıştığı ve sindirildiği Doğu'nun o kadim mistik ruhunu da beraberinde götürmüştür. Yankılar uyandıran bu sergiden sonra "KüfürGülü"sergisinekatılır. Vcbunuardından Paris'teyarattığı en büyük etkinliği, "Salon D'OctobreEkim Salonu" scrgisini organizc eder. Scrginin 24ekim 1952'deki açılışını Yürütme Kurulu Başkanı sıfatıyla yayımladığı "Haydi, Haydi YeterBitsin Bu Artık"başlıklımanifcstosu ile dünyaya kafa tutarak ilancdcr. 1968'inyineParıs'tenfışkıran büyük ve özgür ruhu kendisine bir gün bir öncül arayacaksabiraz fütürizm koksa da bu bildiride bulacaktır.Bu, onun rolünün ağir bastığı bir toplu gösteridir. Bir zaman yolcusu 1950'lerin ortalarından itibaren ilgisi Paris'in dışına kaydı. 1953'te Londra, Torino ve Madrid'dcsergilerekatıldı. Buonun Avrupa'ya ilk kez etkin biçimde açılmaya başladığının işaretiydi. Aynı yıl Brüksel'de, Fransadışındakiilk kişisel sergisini dc açtı 1955'te New York'tabirsuluboyasergisinekatıldı vebiryıl sonra Amerika'ya gitti. Uzmanlara göre Amerikan mimarlığı ve yaşamından etkilendiği bu dönemde yapıtlarında hareket ve ritmscl öğeler öncçıkmayabaşladı/'Action Painting" resimle ile ilgilendi. Yedi ay sonra Paris'e geridöndü. Bundan sonra, 1960'lara kadar Nejad Devrim'in birarayış içinde olduğu gözleniyor. Avrupa'da dolaşıyor. Bu arada Ispanya'ya yaptığı yolculuklarda Endülüs'te içindeki Doğu ile Batı arasındaki o büyük çatışma ve uyumu tekrar gösteriyor. 1959 ve 60 yıllarında o zamanki Sovyetler Birliği'ne gidiyor, Türkistan'ı, o kadim kentleri; Buhara ve Semerkant'ı da gcziyor ve çiziyor. Bu resimlerinde yalın lekelerle ifade edimişbirrcnklilik içinc, birtablosuna verdiği ad gibi "nostalgie" ve hüzün sezinliyor. O sanki kaybettiği dünyalan yenıden arıyor. "Haydi haydi yeter" 1952 yılı, bir anlamda Nejad Devrim'in, Paris'teki patlama yılıdır. Nejad Devrim'in adıilkkez, 12 Şubat 1952'de BabylonTiyatrosunda düzenlenen "Yeni Paris Okulu" sergisindc bir "okul"la birlikte anılır.Paris Okulu'nda bir araya gelen sanatçıların sloganı "Lirizmc Evet, Sürrealizme Hayır"dır. Yeniden eski dünyada Vc nihayet bu keşif içinde, 1962'de, Çin'eoeskidünyanınen eskisine yaptığı scyahat Nejad Devrim 'in yeni yönelimlerini belirliyor. Llcştirmenler, Nejad Devrim'in bu çabasını, "yeni bir görüş elde edebilmck için başlattığı bir savaşım" olarak değcrlendirccck vc bununiçinvıllarboyuçabalayarakyarattığı "Islam sanatı ile Batı sanatı arasında oluşturduğu başarılı birliktcliğe son vcrmesi gerckecek" diyc değcrlendirecekti. Uzmanlara göre Nejad Devrim 'in bu yeni yöneliminde Bizans döncmindcn kalmış kcskinliklcrın İlk eşi Maria. Nejad Devrim ikinci eşi ile birlikte. 1990 Polonya.