Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12MART1995. SAY1468 olmamaya karar vermiştim. pa'daoluşturulan aşkkavraalnızlığı Veolmadım. Dolaştım.gezmıdır. Aleksandr Dumas dirn, gazetecilik yaptım, ufak Fils'in Kamelyalı Kadın'ınyaşama tefek işlere girdim, senaryo dan buyana Avrupa'da gelişyazdım, ama yerleşik bir hatirilmiş bir aşk kavramı varbiçimi yatım olmadı. 42 yaşında dır. BizimTanzimatdönemi Türkiye'yedöndüm. lzmir'e yazarlanmiz tarafından haline gelirken evlenmeye karar Türkçeyeaktanlmıştır. Sonvermiştim. Verirken de şöyle ra popüler kadın romancılar tarafından yaygınlaştınlmışgetirmeİisin. bir şey düşünüyordum, "Yazmayı tasarladığım bir tır, Yeşilçam sineması büyük sürü şey var, çocuk beni enölçüde istismar etmiştir ve Arkadaşlar olur, geller". Mümkün değildi. topluınagirmiştir. Şimdi maÇünkü çocuk yalnız gelmez. gazin basını bunu hâlâ kulla sevgililer olur, Çocuk doktoruyla, dadısıy la, nıyor. Şimdibuaşkanlayışı, sahici aşk anlayışı değildir, onlarla güzel şeyler ailenin bütün takımıylagelir.Halbuki ben, aile efradıbu romantiklerin aşk anlay ının bile gelmesini istemezşıdır. yaşarsın. Fakat iş dim eve. Hâlâ da benim eviSahici aşk anlayışı nemekimse gelmez. Misafirlidir? beraber olalıma ğedegitmem. Yapımbudur. Yüceltilmişcinselliktir saBu sözlerinizden şöylc hici aşk anlayışı. Cinselliksiz geldiği anda, bir bir sonuç çıkarmak çok nıu biraşk anlayışı hastalıklıdır. Çünkü insan tabiatta bir par yanılsama başlıyor, artniyetli olur?Evliliksizce daha rahat yazabilmek çadır. Tabiatta, bütün yaraiçin bir ortam oluşturmak tıklarda bu böyle. Insan niye mıydı? farklı olacaktır ki?Tabiatta bir illüzyon kicanlılar, cınsellikdönemiHayır hayır, hiç alakası ne girdiklerinde karşıların görüyorsun... Kız yok. Benoyazarlardanımki dakiniyüceltir, güzelleştirirher halükarda yazarım, proler. Insanda da böyledir. O "ayol"diyor fesyonelim. O benim için sobir elektriktir. Gözgöze gerun değil. Allah tarafından lirsiniz, o anda o clcktrik do mesela... Bitti. Bu böyle bir özelliğim var. O ğar, o andan itibaren de oyun değil. Bir defa, benim etkibaşlar. Aslında bu, cinselli iş yürümez... lendiğim tiptcn bir kızdı. ğin içinde yürür, cinselliğin Birçok entelektüel kadınla belirlibir yerinekadargelir ilişkim oldu. Evleneceğim veaşklarınıbesleyemezlersebiter. kadının, sanat çevresinden, entelektüel çevreden olmamasını düşünüBeslenebilir mi? Nasıl? yordum. Çünkü ben, özel hayaDuygusa! vccinsel olarak iki tatımda, son derece tittz bir adaraf da yaratıcıdır, aşklannı beslemım. Sofram çok güzel düzenyebilecekbirşeyler yapabilirlenmeli, mutfakta çok iyi yeler. Ama,kısırkafalıinsanlarmeklerolmalı.Onlarıçokyesa, bu meseleyi yatağa yatmem ama, olsun. Babamızmak, kalkmak gibi alıyorlarsa danöyle gördük.öyleistiyorve sen beni sevdin, ben seni duk. Yani ben, bir şeyimi arasevdimden sonra, şurdan şu dığım zaman yerinde bulmakadarpara nasıl çarparımdilıyım. Bulamazsam, çok cayorsa adam, kadın da süs pü.s nımsıkılır. Budatertiplidediderdine düşüyorsa çabuk biğimiz kadın tipi. Fakat aynı zater. Ondan sonra para, hesap nıanda modern ve güzel olması kitap,ailedengesi,şirkethaline gerekiyor. Entelektüel de olmadönüşür. Birbirlcrindcnşiddetyacak. le nefret etmeye başlarlar, bunun acısınıdaçocuklar çeker. Neden entelektüel olmayacak? Sadakatinyeri nediraşkta? Entelektüel kadınlann enteO insana göre değişecek bir kavramdır. Ben sadığımdır. Seksenliyıllarda Attila llhan. lektüelliğidc, feminizmideçok Mesela ben evlenirken eşime yanlış anladığı kanısındayım. çok açık bir şekilde dedim ki "Scninle evleniyo Bir defa feminizmi, erkekle sidik yanşı diye alırum. Sana söz veriyorum, evliliğim sürdüğu sü yorlar, bu değil. Feminizmi, erkek üstünlüğüne rece benim hayatıma kadın girmeyecek. Bir karşı kadı n üstünlüğü olarak alıyorlar, bu da detehlikeolursa ilk sana söyleyeceğim. Senden de ğil. Feminizmi tambircinsel serbestlik diye alıaynışeyibekliyorum". Onbeşsene evlikaldım, yorlar, bu da değil. Bu bir eşitlik sorunu. Aynı hep böyle sürdü. Eksik olmasın, kadınlar beni haklara sahip olma sorunu. Ben eşimle 15 sene ihmal etmezler, pekçok alaka teşebbüsü oldu, öyle yaşadım. Gece ikide gelirdi eve. O, eğer hicbirisinc müsbet cevap vermedim vc sadık nerede olduğunu söy lemezse, bana ben ona nekaldım. Ayrıldık. Bu da zaten çok sudan sebeprede olduğunu sormam. Ama o da bana bu kotcnoldu. Çocuk istemiyordum,başındasöylenuda.hiçbirzamanhiçbirşeysormamıştır. Tamiştim çocuk istemediğimi, oda kabııl etmişti. mamen iki eşit insan gibi yaşadık. Nitekim beFakat sonra istedi. "O yaşımda yapmadım bu nim kanm entelektüel değil, bir lngilizcehocayaşımdaolacakişdeğil"dedim "Istiyorsanaysıydıozaman.Benı doğrudürüsttanımıyordu. rılalım, başkasıyla evlen. çocuk yap". Öyle Dahadoğrusu Attila llhan'dan çok beni tanıdı. yaptık. Ama hâlâ çok dostumdur. Kişi olarak beni tanıdı.Buda hoşumagitti, çünkü Attila llhan'agelirler.KişiolarakbanagelÇocuk neden istemediniz? • Yaşlıydım. Ben 42 yaşındaevlcnmiştiın. Ben mesi.entcresandı. Hâlâ güzel kadınları sevdiğinizi söy lüyoryirmiylekırk yaşımarasındahiçbirbaltayasap BAŞKENTGUNLERİ Çoksesliliği özleyenler MÜŞERREF HEKİMOĞLU B ayram öncesı güzel olaylar yaşadı başkentliler, armağan türü güzellıkler. Bir konser, bir bale, değışik sergıler. Hayli çirkin, dahası mutsuz olaylar arasında güzel bir soluk, bir terapi nitelığınde. CSO'da St. Saens'ın çello konçertosu. Polonyalı Jablenski'yi Anayasa Mahkemesı Başkanı Yekta Güngör Özden ile yanyana dinledık. TV ekranlarında ramazan havaları, teksesli gösterılerden çokseslı bir müzik olayı yaşamayı özlüyor insan. Sanırım ortak bir özlem bu, konserler çok kalabalık. Dante senfonisini ilk kez dinliyorum CSO'dan, güzel çaldılar, Japon yönetici Komatsu'yu da büyük ilgiyle ızledi başkentliler. Sahnede bir heykel gibi, renksiz ve donuk ama Suna Kan ıle karşılaşınca "Elveda Mihracem" filmınden bir sahneyı anımsatıyor. Istanbul konserınin güzel ızlenımleriyle gözleri parlıyor, ilginç sesler, nerdeyse çığlıklarla sevıncinı belirtıyordu. Zeynep Tanbay'ın yaşattıgı dans olayını yeni bir dans şöleni izledi başkentimizde. Bilkent konser salonunda görülmemiş bir kalabalık. Bacak seyretmek, müzik dinlemekten daha ilginç diye esprı yapanlar oldu ama seyredilecek bacaklar gerçekten! Oünyayı dolaşan bir dans grubu bu, iki kadın, iki erkek. Görkemli bir dans şöleni gözlere, vücudun müziğini yansıtıyor, şiir ya da şarkı söyler gibi dans ediyorlar. Melih Gökçek de görseydı keşke! Rodrigo'nun gıtar konçertosuyla bütünleşen "monolog" dansında çırılçıplak bir erkek var sahnede, ama çıplaklığını görmüyorsunur. Cinselliğini aşarak dansediyor, gerçeküstü bir yaratık gibi. Güzel olayları güzel yakalıyor başkentliler, konser salonunda, merdıvenlerde, Mozart Kahvesi'nde şık bir esintı var. Salonun mlmarı Erkut Şahinbaş, eşi Sevil Şahinbaş, Zeynep ve Al«v Güran, Demet Aryak, Meral ve Miinci Doğancı, Zepnep ve Naci Akıncı her konserde gözüme çarpan kişıler. Kimi kadınlar her şeyı ne güzel başarıyor! Güzel okumuşlar, çalışma yaşamında güzel tırmanışları var, güzel bir eş, güzel bir anne, güzel bir evsahıbesi. Ayrıca şık ve zarif rüzgârlarıyla başkentimızi güzelleştiren kadınlar. Güzel yemekler verir, güzel sofralar kurarlar. Güzel söyleşiler yapılır o sofralarda Anayasa Mahkemesı Başkanı Yeklu {ıun%or özden CSO ODTÜ öğretım üyelerınden Feride konserterini hiç kaçtrmaz. Çoksesliliği seven bir baskan. Acar profesörlüğü de böyle bir sofrada kutladı geçen hafta. Kardeşi Fatoş parlıyor birden, yanında bir erkek güzeli Bülent Yazıcı bir akşam yemeğı verdi onuruna. O da Menemencioğlu. Esin Talu koluma giriyor ODTÜ'de öğretim üyesi, başkentın yaşamında derken, Bizim Yokuş'u tırmanıyoruz, aynı özel bir yeri olan Sırriye ve Raif Aybar'ın kızları yıllarda evleniyor, Nişantaşı'nda oturuyoruz, bu kardeşler. Türü tükenen bir politikacıydı Raif Hatice Esenbel'ın kucağında güzel bir bebek Aybar, kızları da o doğrultuda güzel bir çizgi görüyorum derken, Murat Çelikkan. 1960'larda oluşturuyor. Ankara'ya geliyoruz ikimız de. Belleğimiz çok acımasız kimi zaman. Genç ölülerı de getiriyor Ufukta başka kutlamalar da var, Hacettepe karşıma. Fatma Menteş'in sevgili torunu Nil'i Tıp Fakültesi Bıokımya Kürsüsü'nden Doçent düşünüyorum. Açmadan solan bir çıçek gibi, Doktor Meral özgüç de profesör oluyor. Genç, çok erken ayrıldı dünyamızdan. Hüznümü Ayşe güzel, zarif bir bilim kadını Meral Özgüç. Bilkent Menteş Soyuştayın sesı dağıtıyor telefonda. Universitesi'nden Profesör Bülent Özgüç'ün Fatma Menteş'in öteki torunu. Çocuklannı eşı. Gelin kaynanaya çeker derler, Meral Özgüç anlatıyor, dördüncü kuşağı. Ailenin güzel de doğruluyor bu sözü. Çok degerli bir arkeolog çızgisini onlar da sürdürecek kuşkusuz. Yaşam olan, mühür kraliçesi diye anılan Profesör biçimi değışmıyor, Istanbul çok degişse de Nimet Özgüç'ün gelını. Unıversite yıllarından güzel çızgilerıni sürdüren Istanbullular da var beri saygıyla ızlerim Nımet Özgüç'ü, hâlâ. 4 Cumhurıyetın ilk kuşağından güzel bir kadın, yıllar geçiyor, ışığını da, yüreğini de yitirmiyor hiç. Geçen gün yaşamını yitirdi ama yıllar boyunca güzelliğini, zarif çizgilerını yıtirmeyen bir kadın, bir hanımefendi de Fatma Menteş. Paris'te de güzelliği ve şıklığıyla tanınmış bir Türk sefiresi. Ölüm haberinl çok geç aldım, oğlu Rıdvan Menteş'e, yakın arkadaşım yeğenı Esin Talu Çelikkan'a geç ulaştım, tanıyanlar azalıyor giderek, ama kaç gündür Fatma Menteş' i konuşuyor kimı başkentliler. Ben de neler anımsıyorum. Erenköy'de Rıdvan Paşa Köşkü'nün bahçesinde, aynalı salonunda dolaşıyorum. Hatice Esenbel'den dinlediğim öyküler çınlıyor kulağımda, sonra Istanbul partilerı, Muzaffer Ipar ıle Rıdvan Menteş'in evliliğı, Çıftehavuzlar'dakı köşk, Nişantaşı, Park Apartmanı, Şaziye, Muazzez, Selma, Ali Ifpar kardeşler, tiyatroların bir nolu seyırcısı Tevhide Ipar, bellegımın küllerinde Bercis Menteş