Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
II ARALIK1994.SAY1455 BOSNAHERSEK 9 ri ilebirliktebüyüyüpbirlikteyaşlanacak. Tarih, "yukandaki büyüklerin" isteği üzcrine, ikisinin dc dünyay a geldiği tarihte başlayacak. Ne yazık ki üç yaşında değılim ve geçmişimi anımsamaya şimdi başlamıyorum. 173 yaşındadadeğilim ki yaşımı bahanc edıp geçmişi anımsamama lüksünc sahip olayım. 45 yaşındayım vc kimliğine sahip çıkmak zorunda kalan kuşağın bir tcmsilcisiyim. Eğer 1989 yılı olmasaydı bütün bunlarbaşımıza gelmeyecekti. O y ıl sonsuza dek yaşayacağı sanılan komünızm çökmcyebaşladı. Eski komünıst ülkclerde özgür scçımlerlc yeni partiler ıktidara gcçti. Bu yeni hükümetlerin başa geçer geçmez ilk işleri, son 50 yılı tanh sayfalanndan silmckoldu. Geçmişi "düzcltme" ışlemı, resmi tarihi yeniden kalcnıe almakla başladı. Sanki tarih bcyaz bir kâğıt parçası imiş de hcr yeni döncmin sözcüsüelinekalemialıp üzerine çiziktirebilirmiş gibi. Yeni liderlerimiz komünizm döneminın yalnızca ıstırap ve acılarla dolu bir zaman dilimi olduğuna inanmamız için ellerindcngeleniartlannakoymadılar. O insanlar ki komünistlcrin iktidarda olduğu döncmde gcrçekleştirilen antifaşist politikalardan, sosyal adalete kadar bır dizi olumlu eylcmi unutmayadünden hazırlar. Komünizm dönemi sanki yalnızca baskı ve aşağılamadan ibarctmiş gibi her şcyi karalama yanşına girdiler. Ama bu 50 yıl bizım yaşantımızın da 50 yılı. Nasıl unutabiliriz koskoca 50 yılı. Zaten unutmamamız da gerekiyor. Şu gerçeği de gözardı edemcyiz: Bircy olarak bızim dc kendi çapımızda anılanmız var. Benim kuşağım buna benzer bir toplumsal hastalığı bir kez daha yaşamıştı. Belleklerimizde cski İcomünistderskitaplan hâlâkayıtlı. Bu kitaplarda tarih 1941 yılındaAlman işgali ile başlardı. Tıto'nun partizanlannın 7 ilkcsini hâlâ anımsıyorum. Biröğrcnci olarak bunları canı yürekten öğrenmek zorunda idim. 1941 'den önce olup bıtenlcr, (ki bunlar tarih öncesi devirlcrde, eski Yunan, Rönesans, Amerika'nın keşfı gibi) çok önemsizdi. Bu ders kitaplannda savaş öncesine ait neredeyse hiçbir şey bulamazdınız. Kitaplarda yalnızca, Komünist Partı'niniktidara geldiği döncme kadar olan siirede insanlann yoksulluğu vc sömürülmesi dile getiriliyordu. Daha sonra yeni Bolşevik hükümet beyaz atların üzerinde kentlere yürüdü. Ardından tanklar geldı. "Bize katılmayanlar düşmanımızdır" önyargısı ile "halk düşmanlan"ndan kurtulmak için her yol denendi. Yeni kızıl yönetici sınıfı ekonomide, eğitim sistemınde, bilim vc kültürde kendi adamlannı kılit noktalannayerleştirdi. Dolayısıylatoplumda yeni bir yapılaşma oluştu. Bomba, seni sevmiyorum! Bosna'da Türk askerleri de var. Buacı savaşıhcrgün televizyonlarımızdan izliyoruz. Ancak Kemal Gökhan'a gelcn bir asker mektubu savaşı dev kameralardan daha iyi anlatıyordu. Çünkü mcktubun ıçınden bir de cocuklar tarafından çızılıp boyanmış ama askerler tarafından yazılarla donatılmış bir dercsımçıktı. Önce asker mektubundan alıntılar: "Boşnak kontrolündcki Zenica'da kalıyoruz. Zenıca'nın herşcyı çelik fabnkasında. Tüm dünyam, 200 metrekarc. Çevresi elbet tel örgülü, 'yasaklar' erkek çocukluğumuza. Öğle,akşam, ycmek altcrnatifli, karikatürlerin vc dünyam arasında küçük gel gitlerim... ...Bılmiyorsun. Bugün ağladım... Tılsımını yitirmiş bir şiiri çağnştırmıştı müzik. Lanet Rus hüznüçöreklenmiştı. Birazda kederbirikmişti. Günlerdir yığılıp gölcük olan özlemle buluşmuştu. Hani/'dokunsalar aglanm" eşiğine gelir ya adam. Sö'zde aklın krallığıydı bedenım. Huysuzluk ctti gönül. Ruhum cuntaydı o an. Dokunmadılar. Ama, çamurlu çizmelerini OPREZ! M1NEJ, PAZITE SC MINA I NSIKSPLODIRANIH BOMBI. AKO IH PRONADJCTI Ht OffiAJTI IH I N l IOP.AJTI B l BA NJIMA. ODMAH OB»VJ«»TIT1 POUCUUILIPRVOO VOJNIKA UNPROPOH ı KOJIO BP.ITNgTI, yıkattılar. Ağlamanın bu dcnli zor olduğunubilmezdim. Şimdı, Seyran Anamı daha çok seviyorum... Boşnak çocuklann yaptığı resim üzerine yazılan yazılar... Bosna'dakı Türk askerleri Bosnalı çocuklann duygulannı aktanyor: 0 Bomba, seni sevmiyorumI 0 Çocukyüreğinizde yasadığınız pınl pırıl sevginin her zaman savaşın gölgesi altında kalmadan var olması dileğiyle... 0 Cocuklar, topaç çevirmek, bilyeoynamak... Cocuklar, cocuklar ne olur ölmeyîn... 0 Tüm dünya çocukları banşı korumak için büyükleri, el ele vererek sorgutayalım, 0 Türkiye'ninsıcak çocukları, BosnaHersek 'teki çocukları unutmayın. 0 Elma ve erik dıijinda E harflyle baslayan tek meyvelerimiz. Evlatlarımız, Onlar savaşı hiç bilmemeli. Savaf yüzünden yetifemeyen cocuklar, kin ve nefretleyetişen cocuklar hiç olmamalı. 0 Bu çimler ambulans kaymasın diye. sizekimverdi?" Birileri durmadan bizlcrin ne yapması gercktiğini söyleyip duruyor. Yeniden çocuklaştırma sürecinc girdık. Benim kuşağımdakilerin böylesine bir onursuzluğa boyun eğmesine ımkan yok. Bizlcr unutmak için çok yaşlıyız. Zatcn üzerimizdc oynanan oyunları, uygulanan yöntemleri görür görmez tanıyoruz. Babalarımız tarafından da çocuklaştınlmıştık. Bizler gerçek bir gerontokrasi (yaşlıların yönetimeel koyması)çocuğuyuz. Babalarımız yaşamları sürcsince iktidarı ellerinden bırakmadılar. Iktidarı, gclecek kuşaklara bırakmaya da hiç niyetleri yoktu. Hep aynı vaatleri, aynı mimikleri ve jestleri tckrarlayıp durdular. Bu nakaratlar bizlcri hıçbır şey ıçın mücadelc etmeycn ikiyüzlü ve çıkarcı kişiler halinc gctirdi, çünkü hiçbir ıdcolojiye ınanmıyorduk. Ancak bu çocuklara özgü güçsüzlüğün avantajlarını da gözardı etmcmek gerekır. Böylecc toplumsal vc bıreysel sorumluluktan kaçıp tüm sorumluluğu "yukandaki" güçlülcre bırakabiliyordunuz. Fakat her şey 1989'da değişti. O Burjuva toplumu ortadan kaldınlmalıydı. Burjuva sınıfından gelen tüm insanları öldürmek mümkün olmadığı ıçın bu sınıfı temsil eden ne varsayokedilmeliydi. Bütün anıtlar ycrle bir edildi, kentlerin, sokakların, okullann ve hastanelerin isimleri değiştınldi. Geçmişi silme ışlemi, son dcrece barbarca bir şekilde yürütüldü. Unutkanhğın temelleri üzerine yeni ve "sağlıklı" bir toplurn oturtuldu; herkesin gözlennı geçmişe dcğil, parlakgeleceğeçevirmesı istendi. Buna benzer silme, unutma ve tarihi yeniden yorumlama iş,lemi, 1991 yılında bir daha gündemegcldi. Macar Amiral Miklos Horthy, Güzelgünlerden kulma bir aııı. Belgrad 'da birpurk ve ıkı ayrı kujak. Slovak din adamı Josef Tiso, Romanyalı Marcşal lon Antonescu gibi (dıktatörvcfaşistolduklan ıddiası ile bir zamanlar mahkum edilen) kişjlere itibarları yeniden tade edildi. Yalnızca Hırvatistan'da 2 bin tarihi anıt yok edildi veya ortadan kaldınldı; kentlerin, sokakların, okullann ve hastanelerin isimleri birkez daha değiştınldi; yeni düzenin adamları stratejik noktalara yerleştirildi; çocuklann önüneyeni dcrs kitaplan kondu. Bütün bunlar gerçeği yansıtmak için değil, iktidardaki gücü tatmın etmck için yapıldı. Ne yazık kı başımıza gelen cn büyük talıhsızliğin bu olmadığı kanısındayım. En kötüsü bu barbarlığa tanık olan insanlann scsini çıkarmaması. Aradasıradatektükcılızitirazlar duyulmuyor değil, ancak o kadar. Sanki çok derin bir uçurunıun kenarındaymışım gibi bir duyguyakapılıyorum. Bildiğim.tanıdıAım tüm değerler gözlerimin önündc bu uçuruma atılıyor: Kıtaplar, gclenekler, dostlar, anılar. Kimse müdahale etmiyor, kimse scsini yükseltmiyor: "Bir dakika, benim tüm geçmişimi mahvetme hakkını